Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
— TEMMUZ — 1942 FO F GUNUN ADAMLARI General Tojo O. günün birinde devletten emir almadan Mançukoda harekâta girişen Japon ordularının başında idi Tokyodaki İmparator sarayının * diş bahçelerini asıl parktan ayıran su dolu geniş hendeğin önünda u- 'zun Ve kapalı bir arabaya refaket edek polisler durur: Buraya kadar olan saha her faninin girebileceği yerdir, fakat içi su dolu bu hendek fanileri ilâht İikametgâhtan ayr ran sirat köprüsüdür, Burada arabayı imparatorun mu hafızları teslim alır, araba hakiki bir şehrin etrafında yılankavi do lasm&ya başlar. Burada tahta ev ler, taş saraylar yeşillikler İçer » sinde gömülüdür, İmparatorun ya- nmda çalışanlar bü evlerde ve bu | taraylarda yaşarlar, Avrupalıların Mikado ismi ile atndıkları bu İm- parator Japanlara göre güneş mem leketi üzerinde hükümranlık et « mek HÜzere 2500 yıl evvel gökten yere İnmiş Mmabudlatrın oğlu Hiro Hitodur, Japonlar imparatorlarımı Tenno gibi muhteşem bir unvanla Belâmlarlar, Tennonüun sarayının kapısında prens Kimitern Sango gelen ziya- retçiyi beklemektedir. Kinmiteru Sango sarayım en mühim adamı- dır, Vazifesi Avrupa saraylarında. ki teşrifat nazırına tekabül eder, Fakat, bu sarayda oturan sadece devlet reisi değl, Alahm yer yü zünde vekili olduğu için buradaki teşrifat hem dini ve hem dünyevi. dir. daponların iddiasıma göre bu teşrifat tarzı 2500 yıldan beri hiç 'değişmemiştir. Sarayda her şeyi tanzim eden prens Kimitern San: godur, Sefirleri o kabul eder, İt- mad mektublarını bu adam İmpara toda götürür, Japon sarayında se- nede 21 muhtelif elbise ile 21 defa tekrar edilen dini ayinleri o idare eder. Sarayın kapısında, arabadan kı | sa boylu, sert yüzlü, saçları dökül. müş ince bıyıklı bir adam iner; İri gözlüklerinin altındaki gözleri hiç gülmiyen, mertebeleri altalta ya- zılmış bir rakam sütunu gibi dim- dik duran bir adam, Üzerinde ge- meral üniforması vardır. Göğsü nt Şanlarla doludur, Bu adam depon başveklli general Hideki Tojodur, Japonlar ona fevkalâde keskin ©- lan zekâsı yüzünden “ustura çeli- ği” adımı takmışlardır. Başvelkil dahiliye ve harbiye nazırı olaa ge' neral Tojo İmparatora günlük ra« porunu sunmak Üzere saraya gel mektedir, Tojo, Japan — tarihinde, Japon tarihi için bir dönüm noktası olun 92 eylül 1931 de birdenbire görü- türcermiştir. O gün Japon kabinesi başvekil Vakatasukinin raîsüğlıaltmdn Ve bir fırtma havası içirde Mançuko. da Japon menfaatlerinin korun: masmı İsrarla İstiyen ordunun tek liflerini müzakere ediyordu, Harbi. ye nazırı olan general Minami bas. veki'den hustsi bir görüşme Tica etti. Bi'r kaç dakika sonra başve- bit Vakatasuki çehresi sapsarı bir halde toplantı salommna mgeldi. “Hfendiler, ordu bu sabah hükü Metin emirlerini almadan Mançu koda harekâta gecmistir,; Bu yüz- den İstifa ediyorum,” Başvekil Vakatsuki ile beraber Jnponyada parlâmento sistemi de istifa ediyordu, Ordu memleket'n idaresini bir daha bırakmamak Ü- zere o gün eline almıstı. , İa.ponyadn bir rejimin değişme Sine sebeb olan bu harsket'n başmın da albay Tojo vardı, Tojo hüküme fin emrini beklemeden harekete geçerek kendisinin tuğceneral çok masını. da temin etmişti. T O vakittenberi eski Japon kah- ramanlarına çok benziyen bu ©' dam İspartalılar gibi mahrumiyet içersinde yaşamaya alışmuş olan bu yoksul subay büyük sermaye « darlar, büyük tröstler ve büyük spekülatörler tarafından sösyalist general adiyla #nıldi, Bir tâktp hoş yere verilmemistir. zira gene- Tal Tojo Sermaye sahibleriyle tröstçü'erle ve snekülasyon yapan larla ölünceye kadar çarpaşmak ( Yere an'l 'emiştir. Servetin ve kolay kazanmarymın tabil düsmanı olan bu sosyalist ns ker müstebit bir çok defalar yerli Japon sanatlarını harici sermaye» bin vardımı olmadan inkişaf ettir mek Hzera tecrübelere girişti. Bu tetrübslerin en esas'ısımı Çin hü- iİken yaptı, fakat muvaffakiyeti daima yarım oldu. [ Bu müşkiller Tojoyu totaliter |bir ekonomi sisteminden ve mart- |şal Göringin iktisadi usullerine | benzeyen fikirlerinden caydırmadı |17 İkintiteşrinde &aat 14 de gaze ite müvezzileri Tojonun prens Ko. neyenin yerine başvekil olduğunu bağıra bağıra ilân ederken Tokyo daki banktacrlar hepsi birden ayni Şeyi söylediler: — Sosyalist general iktidar mevkiine geçti? Borsada fiailar düşecek, General Tojo Bankacılarm bu — düşünceleri doğru çıkmadı, #fiatlar düşmedi, horsa temellerinden yıkıldı, Aradan iki ay bile geçmedi Ja ponya - Anglosakson harbi başladı, Bu harb Tojonun başında bulundu ğu askeri partinin zaferi demekti. BAŞVEKİL İMPARATORUN | HUZURUNDA İmparator ve başvekili birbiri İle iyi anlaşmışlardı. Zevkleri birbi rinin aynıdır, ikisi de programla hareket etmekten; kat'iyetten Ve vuzuhtan hoşlanırlar, Tennonün masası önünde Tojo camiasından Vesikalar, kanun metinleri çıka« rır, bunları teşrih yapan bir dok- tor kuruluğu İle tahlil, şerh ve tefsir eder, İmparatoru saymayı ve Japon ananesini sevmeyi bir ibadet sa- yan general Tojo İmparatorun yas ninda bulunutken hayatınm en me sut anlarını yaşer, O bu dakika. larda mübhutluna kavuşmuş bir mü min gibidir. İmparatora raporunu okurken âdeta bir dua okur gibi derin bir hörmet bissi içersindedir Burada karsı karşıya bulunan iki İnsan ijmparator ve başvekil değil bir tanrı ila sadık bir kuldur. Mabud'arın kanmdan gelen ve yer yüzünde onlara vekilet eden HBiro Hitonun bu yüksek menşc'ne Tüğmen çok insani bir tarafı var- dır, İmparator 41 yasındadır, KülL türü geniştir, Askerlikte, felsefe: de, biyolojide, ve güzel sanatlarda yi, İngilizceyi, almancayı ve Fran. sızcayı kolay ve düzgün konuşur, ata bim€er Ve golf, tenis oynar, ; Fakat Japonyalının bunların hiç birinden haberi yoktur, İçi su dolu çukurlar Tennoyu haricj âlemden ayıran blrer semboldur, İmparato» ru semavi bir bulut örtmüş gibidir. Diç bir gazete bir mahlük olan İmparatorun bir insan gibi yaşadığı hakkında en u fak bir haber dahi yazamaz, Japon | yada İmparatora daİr bilinen çok az şey vardır, Japonyalı imparato- ronun 4 ü koz olmak üzre 6 çocuğu olduğunu, en büyük kızı olan pren ses Şigeronun 16 yaşımda bulundu ğunu, dapon vellahtının henüz 7ya sada olduğunu, Japon ananeleri ne göre imparatordan uzakta Aka zakada husnsi sarayrada öğretme, ni Ve vüsisi İyasikava İle beraber oturduğunu, Japon milletine gö « rünmediğini, imparator olmaya ha zırlandığını bilir, Konuşma bitince general Tojo imparatorun huzurunda üç defa diz çöker Ve sonra İmparaâtora srs kasını dönmemek İçin geri geri çe kilerek — huzurdan çıkar, O vakit başvekilin iş hayatı başlamıştır. Başvekilin işleri çok Ve yorucu dur, Fakat, bütün ba işler tıpkı bir varyete numarası gibi evvel « den hesapla: hazırlanmıştır. Başveki süratli hiç bir hareket yap maz, hiç bir meseleye dnir fikrini üı_.ığışum Yapmaya karar verdi ğıhe_rtşlogünmuhıldııkyıpu. Saniyeleri — gösteren büyük saat başvekilin ve arkadaşlarının işleri- ni konuşmalarını ve haltâ düşün« celerini ayarlamıştır. O bu saati tahsilini — bitirip memleketine dü- herken Almanyadan beraberinde getirmiştir. Başvekilin metoda ve intizama bağlılığı Alman- terbiye» sinden, teferrüat üzerinde duruşu Japon terbiyesinden ileri gelir, İNTİYARLARI ÇABUK SAVAR, GENÇLERİ ALAKOR Başvekil bir çok ziyareteciler ka bul eder, fakat ihtiyarları çabuk savar, gençlerle uzun uzadıya kü- Nuşur, Onlara —wzun uzun suallet Sorar Ve cesaret verlici sözler söy.- ler, Sonra heyeti vekileye reislik eder, daha sonra harb sürasında bulunur, radyolar tarafından neş- redilecek bültenlert baştan aşağı ya okur, bir çok yerlerini tashih e- der, hülâsa yer yüzünün bir çok başvekillerine nazaran teferrüat sayılabilecek bir çok meselelerle meşgul olur, Bu adam istirahat et Aksşam Jpâstiiı— 5, |Amerik İ İRLEŞİK Devletler Amerikası Taskerlerin ahlâk ve mancvis yatını gözününde tülmiıya karar voer miştir. Bu karara göre, orduda, ah lâksızlığa ve dinsizliğe, katiyen müs samaha edilmiyeceklir. Bunun için Ade, askerleri, uhrevi hayatla «lâ - kalı bülundurmayı ve ruh selâmet. lerini mühafaza etmiye teşvik etme yi» en esaslı tedbir addediyor ve dis yor ki, bu gayeyi, yalnız din yolu temin edebilir. Dinin yolu ise İnci le inanmak ve öonun emirlerine uy: maklan ibarettir. Şimdi, her Amerikalı askerin fi şekliğinde, üzerinde yüldızlı harf « lerle “Birleşik Devletler ordusu” ie baresi yazılı zarif bir İncil vardır, Bu incilde, birçok müfessirlerin ba şında, Cümhurreisi Ruzveltin mütar leası da görünmektedir. Bu tedbir, diğer devletlerin or dülarındaki maneviyat tedbirlerine tymamak gibi bir orijinalite arzet mekle biraz Amerikanvari görünse bile, her halde genç ruhlar üzerin. de müessir olacaktır. Zaten, Ameriknlıların tılsıma İtl. katları vardır, Tayyareciler, deniz ciler, şoförler ve belki de halkın çoğu üzerlerinde, birer şey bulun dururlar ve bunların himayekâr kuüvvetlerine İnanırlar, Böyle olun « ca askerleri için, fişekliklerindek! inciller, en güzel birer tılsımdir. Gazeteciler, malüm ya her vesi « lede, söz söylemiye — meyyaldirler. z “li hıristiyanlar hbile, İncili, | ne bu iste bir keramet görmekte « Şimdi, Birleşik Devletler Amerikar sının bu kararını işidince: “— Çok yerinde bir iş, çünkü baş ka ordularda, her neferin — çanta« sında bir mareşal âsası saklı bulun: duğu halde, Amerika — ordusunda, böyle bir $eye imkün yoktur; zira; Amerika ordusunda, henüz mareşal yoktur, Amerika askerleri, fişeklik- lerinde İncil taşıya taşıya, (papa) olabilirler. İncil, diyorlar; İ5 İnci asırda, Gütenbergin, matbaayı — tesisinden beri, milyarlarca nüsha basıldı ve 400 lisanalercüme edildi, Hattâ Grü enlandda, Alaskada, Ateş adasında Kore de, Seylânda, Tahitideki yere kendi dillerinde okuyabiliyorlar. Şimdi, yeni kararla bu miktara 1,200,000 nüsha daha ilâve edildi. İncilin çince tercümesi, bugün, milli Çine hükmeden Sung haneda: nının ikbalini temin etmiştir; çüm kü o sayede, tebaasının iİnkıyadını temin edebilmektedir, Öyle ya, yer yüzünde Çin Allahını temsil etmek tedir, Papazlar ise, gazetecilerin aksi dirlar: —'İnef nüshaları, her sene bir miktar daha artıyor. Bu artış, onun dünya yüzühnde, dalma mevcut ole cağini ve hıristiyanlığın ebediyetir ni gösteriyor, O halde: “İncil Alah meyi, şaka yapmayı, gülümsemeyi, tatlı söz söylemeyi bilmez. Tojo, yeni tekniğe hayatmı uydurmuş eski bir adam, eski bir Japon kah- ramanıdır, Bu da Japon imparato- ru gibi evinin ve vazifesinin İçersi. ne gömülmüştür, Halka hiç görün. mez, Kendisi gibi general olan ba- basmdan Japon askerliğinin esas İarmı ve disipline İtaati miras al- naştır, T çocuğunu da sıkı bir di- siplin içersinde vatanperver Ve din dar olarak yetiştirmiştir. Onlar da babaları gibi Mmsanlık hislerinden yalnız vazifeyi sevmeyi bilirler, Madam Tojo, tam bir Janpon ka âmıdır, İyi bir ana, itaatli bir ha- yat arkadaşı, mükemmel bir ev ka | dintdir, Çiçek yetiştirmeyi, Japon | ananesine göre çay vermeyi bilir. öyini iyi idare eder, yap'lan mas rafı dikkatle köntrol eder; İş gö ren kızlarına yardım etmekten hosş lanır, 23 yaşında evlenmistir, Şim- di 50 yaşımdadır, Fakat 30 yaşm da olan büyük oğlunun ve yakmda düğünü —yampılacak lazr Mitsunun yanmda hâlâ bir genç kadın gibhi durur, | İşte nrens Konoyeniİn yerine ge çerek daponyanm hayatımı koydir ğu çetin bir barbin bütün mesuli- yet yükünü — omuzlarımda taşıyan general Tojo böyle eğilmez, yorul maz Ve mütseessir olmaz bir insan dır, kilin üzerinde hiç bir iz bırakmaz Muvaffakiyetle sarhoş olmaz, mu- vaffakiyetsizlik onu ne müteessir eder, ne de ümidini kırar, Maamafih, bazı rivayetlere gö- Te madam Tojonun kocası Üzerin- 'de biraz nüfuza vardır. Bazan us tura çeliği çocuklarmdan şikâyet etliği vakit, karısı ona kendi genç liğine aid bazı vakaları hatırlatır, Mektebde' Hideki Tojo tenbel, ar. Sız, kavgner bir - talebe olarak ta- nımmıştı. Bir gün aunesi ona şu natihatı vermişti: ' — Oğlum vazifelerini İhmal e- dip yalnız yumruklarına güven. mekle hata ediyorsun, Zira yum. ruklarınla iki düşmana Meydan ©- kuyabilirsin. Eğer düşmanın 10 ta ne olursa onları yenebilmen için kafanım dolu olması lâzımdır. Hideki , Tojo anladı, yumrukla- tımı kapadı ve vazifeye sarıldı. Ve onun İçindir ki bugün sayısı mil - vonları aşan düşmanlarmdan kork puryor, enfarisinin Reniİş İçini çekti Çinli ellerini yenlerinde saklamıştı. ve: — Doğru söylediniz, dedi, Ârzue larınız benim için bir emirdir. O * nun İçin merakınızı tatmin edecta ğim. Odaya ağır bir süküt çöktü, Bir uşak masa üzerine çubuklar” dolu bir tepsi bıraktı, Jeneviev iradesi hilâfına Hanri Jirarın gözlerini ari yordu. Fakat nafile, Lâkayt deli * kanlı koca bir fenerin aydınlallığı duvardaki ejderha resimlerine ba - kıyordu, Çinli tekrar söze başladı: — Matmazel, sizi muhakkak göre mem Jâzımdı. Buraya davel elseni tabil gelmiyecektiniz. onun için bu* rayı vücudunuzla şereflendirmek vazifesini bu iki arkadaşa verdim, Genç kızın dudakları titredi: — Demek o polis hikâyesi? — Bir komedi idi. Jirar , ve Joe en samimij dostlarımdır. Her ikisi kibar âlemine mensuptür, - Mösyö Joe polisşolmadığı gibi mösyö Jirar da yaralı değildi. Yalnız bu delikar lr bayalperest genç kızların kelbini heyecanlandırmak sanalını çok iyi bilir. Jenevlev bu Çinlinin avına ba « kan bir yırtıcı hayvan gibi kendi * sine baktığını hissetti. Fakat sesi tatlhı idi ve sözüne devam ediyordu, — Matmazel, buürası afyon içilen bir yerdir. Burada yasağa — aykırı olarak afyon. içildiğini polise ben haber verdim, Yarın sabah araştırs ma yapacaklar, sizi bulacaklar, yaüs Binin başlangıcında harbiye nazırı sağa aykırı bareketinizden — ötürü Şanghayde pimik Nakleden : Muzaifer ESEN mahküm olacaksınız, mahkümiyeti* nizi- gazeteler yazacak, halanız İşie scek Ve şaşıracak. Halanız sani » rım ki çok mulaassıp bir kadindir. Sizin gibi batakhanelerde — dolaşan bir kızı,,, Genç”kız Çinlinin sözünü kesti. — Gülünç yaalnlar bunlar. Mahs keme karşısında ve teyzemin yanın da her şeyi açıkça anlatacağım. Çinti hâlâ gülüyordu, — Hiçbir sözünüze inanmiyacak lardır. Cünkü bültün deliller aleyhim nizedir. Ötelde odanıza bir. yaban" ererkek: kabul ettiniz. Onunla köle kola dışarıya; çıktınız, Tabil Jera - rın kolundaki Kkân lekesi bu mak « sat için hazırlanmıştı. Kapıcin:n önünde kolunuzdaki delikanlı sizin Şanghayın gece hayatını tanımak istediğinizi söyledi, Taksi — şoförü götürdüğü yerin gizli bir bar oldum . ğunu polise ifade edecektir. CÇok müteessilim matmazel fakat söyle » diklerinize hiç kimse inanmıyacak lır, Hanri Jirar sapsamı kesilmişti Gözlerini Jenevievin bakışlarından kaçırıyordu, Genç kız - birdenbire garip bir dalgınlığın vücudunu sar dığını hissetli. Minderler üzerine yığıldı, Kulakları garip sesler işi « diyordu. Gözleri hayaller görüyüre du, Ve kendisinden geçti. — Allaha çok şükür, kendine ge- liyor, ; Matmazel Tilyo kendine geliyor « du, fakat halızasını henüz iyice top- hyamamıştı. Dalgın gözlerle etra « fını saran üniformalı insanlara bak h, Elini tutan bir eli hissetti, göze lerini indirince eli elinde önünd> diz çökmüş Hanri Jirarı gördü. Ye. rinden fırlamak, kaçmak istedi, Des Jikanlı üniformalı bir polise dönee rek:; — Doştum, dedi, benit lütfen mat mazele takdim eder misiniz? Üniformalı polis, verilen emri ye. rine getirdi: — Müsaade buyurunuz da mat : mazel size mühim bir muvaffakıye! elde eden başmülettiş Jerarı lak « dim edeyim. Jenevtev gözlerini kapadı. bir da ha gözlerini açtığı vakıit kendisin! Jerarla ya!'nız buldu. Delikanlı mıs rıildanıyordü:. — .4<_,_ #L A ri _—?Ğ,.ı,aı;. 'îi.:'ş,-'_' z r_rı..». — Ben de çok ıstırap çektim Je- nevlev, Ve sonra anlattı. Bir kaçakçı şe« bekesi Şanghayın Fransız mıntakas sında çoktanberi çalıişıyordu. Bu çetenin başında Şank isminde bir Cinli vardı. Bu Çinli yalnız kaçake çılıkla kanmıyor, genç - kızları baştan çıkarıyor ve sonra ortadan kayboluyordu. Hattâ adam kaçırı » yor ve para mukabilinde kaçırdık” larını akrabasına iade ediyordu, Jeneviev haykırdı: — Peki, bu SŞang benden ne isti. yordu? — Çök zengin olan halanızın baş ka bir yeğeni de var. Bu yeğen has lanızın bütün mirasına konmak e midi ile sizi manen ve müddelen haran etmek istiyordu. Jenevicvin gözleri bulutlandı: — Peki, bunu daha evvel bana niçin anlatmadınız? — En ufak bir ihtiyatsızlık yaphe mazdım, Çete benden biraz şüphele niyordu, Sonra toplanacağımız yeri de bilmiyordum. Bü yeri valnız kır mızi ölomobilin soförü —tanıyordu. Otomobil bizi götürürken arkamız dan da polisler geliyordu, Sonra bir polis her şeyden şüphe etmeli- dir, Siz yalancı bir matmazel Tiloy Şangın suç ortağı olabilirdiniz. İki» niz bir olup beni tüuzağa düşürmes niz de muhtemeldi. ÖOnün için sön dakikaya kadar size hiçbir şey söv" leyemedira, Delikanlı yavanşsça genç kızın ö« | lini öptü ve güldü: : — Fakat kalbinizi — kazandığımı daha ilk dükikada anlamışlım, a hayatından birkaç meraklı sahne Her fişenlikte bir incil - çok katlı binalar - ölüme mahküm - garip bir meslek ; kelâmıdır. Diyerek öğünüyorlar, ALTI KABİLE HARP İLÂN EDECEK Birleşik Devletler — Amerikasının yerli kabilelerinden altı tanesi, ken di devletleri ile tesanüd halinde bulunduklarınt göstermek iİçin, Al manyaya harp ilân etmiye hazıria- nıyorlardı, fakat bu zabmasiten, ça" bucak kurtuldular. Neden mi? Gayet basit bir sebepten, Malürm - ya, geçen Büyük Harpte Amerika « da Almanya ile harbetmiş sonra 1918 de selh akdetmişti, Halbuki Amerika hükümeti ile birlikte, Al « manyaya harp iİlân eden bu altı ka- bile, sulh muahedenamesini imza « lamamışlardı. ve bundan — dolayı, 1917 senesindenberi bu mihver dev leti ile harp halinde bulunuyorlar: di, Bu vaziyet karşısında, Birleşik Devletler Amerikasının altı yerli ka bilesi ikinci bir defa daha harp ilâ nı Mmerasiminden ve zahmetinden kurtuldular. Bu hale göre, altı ka bile ile Almanya arasında, harp, devam edip gidiyor. ÇOK KATLI BİNALAR ÖLÜME MAHKÜM Harp, Birleşik Devleletr Ameri « kası mimarisine de, meşum elini uzattı. Çok katlı binalar hakkında şiddetli bir karar verildi: Bundan sonra “sema tirmalayan” — ismini verdikleri çok katlı bina inşası de : vam etmiyecek, Bu kararı, mülehassıslar verdiler ve güazeleler alkışladılar: Çok kaflı binalar, umumi bir tehlikedir! Cün kü bir hava alârmı esnasında mese" lâ elli katlı bir ,binadan inmek, sı- ğınağa girmek kolay bir mesele de- ğildir. Sonra, böyle bir bina yıkıl: dığı zaman, büyük bir sahaya me - zar olur, Bundan başka büyük bir bombhaya maruz kalan böyle koca : man bir bina, yıkılınca, hiçbir ye - rinden hayır kalmaz, Bu ise, milyen larca doların heba olması demek: tir, Birleşik Devletler en şöhretli mimarı: — Bu ders,tam yerindedir ve artık onun hükmü câri olacaktır. Amerikalılar, hiç ölmez bir bina vücude getirebilecekleri fikrinden. bu sayede feragat etmiş bulunacake lardır, Harpten sonraki evlerimizin duvarları, para ve zaman israf elti ren birer şey olmıyacaktır. Bu dim varlar, terkibi maddelerden yapıl * mış hafif şeyler olacakltır, Bu du « varları. Tfabrikalarımızda çabucak yapacağız ve söküp takabileceğiz. Bu meseleden bahseden Nevyor « kun büyük göüzetelerinden biri: — İstikbalin başlıca silâhı, hava bombalarıdır. Biz, yüksek binalâra değil, en mükemmel bombalara muh taç olacağız, Diyor, GARİP BİR MESLEK Serlevhayı görenler, bu garabetin — de Amerikaya ve bilhassa Birleşik — Devletler Amerikasına ait olduğu « — nu her halde, çabucak kestirip at — makla haklıdırlar. Diyebiliriz ki, — bu diyar, garabeti. bir patenta ile — kendine mal etmiştir, İşte garabetin bir tanesi daha: | Birleşik Devletler Amerikası va « fandaşlarından birisinin, dünyada — hiç görülmemiş bir mesleki var « — ğ dır: Mendil sallamak., Bunun için. ismi de: Mendilli adamdiır, - Bu “mendilli adam” her gün, ak —— şama kadar. Nevyork — rıhtımında — düuruüur, Her vapur hareket edince, ı' mendilini sallamıya başlar ve bu — hareketinde vapur gözden kaybolun — caya kadar devam eder. 4 Mendilli adamın bu harekeil de- — Hüğinden değildir, Bilâkis, yaln ! kolunu oynatmak Ve yazın güneş « — ten, kışımn soğuktan müteessir olmak —— L mükabilinde bolca para kazanır, j Malüm ya,, yolcuları — olanların — © hir kısmı, rıhtıma kadar gelir, ön- — ları geçirir, ondan sonra da vapurs — daki yolcular mendil salladıkça, an- lar da sallamıya mecburdurlar. Ki . — misi, uzun uzadıya mendil sallamal — tan yorulurlar. Rimisi de acele iş — sahibidirler, İşte, bu nezaket ve sev — gi vazifesini, para mukabilinde b — mendilli adama gördürürler. | Tuhaf değil mi? Vapurlardan, Bör — çok mendiller sallanırken, — önlarr — bu adam, tekhaşına, hasretler yol- Amıerilıısı_nın a SON lar. V S Ti