Bir romanın yuüuzuncü Yılı . 79 Haziran 1842 de Deha gnze tesi, Öjensünün “Paris € » rar” romanım ilk tefrikasımı Bey. retmişti, Bu romanım son tefrlizasi 13 İkinelteşrin 184$ de çıktı. 16 ay devam eden bu uzun tefrika © zamana kadar misli o görülmemiş bir muvaffakıyet kazandı, Nâzırdan duvareya, o kapıcıdan düşese kadar herkes bü romanı o kuyordu, Gazetede tefrikanm ç"*. madığı günler hem muharririn e » Vie hem gazete müdürüne protes to mâktupları yağmur gibi yağı « yordu, Wer sabah herkes Flör dö Marinin öğretmenin veyahut prens Kodolf'un âkibetini merakla bekli. zerdu, Paristeki okuma salonlurı ha'kım bu romana gösterdiği rağ ket yüzünden okuma fiyatların bir snisli yüksekitiler, Bir tek ga, zet; nüshası elden ele dolaşıyor, hiç olmazsa 20 elden geçiyordu. Muharrir birdenbire meşhur bir 2 dam olmuştu, Berajle gidip Öjcn sü İla görüşüyor Lamartin mahar, Fire tebrik mıçkıtupları yazıyor, pa. paz'ar kilisede Paris osrarı aley binde vanzlar yapıyor ve romanı okuyanları dinsizlikl, itham edi » yordu. ilk günlerde Sent Bör eserin le » binde bulunmuş sonra aleybine dönmüştü, Balzık oÖjenslinin bu «serden kazandığı parayı kiskanı yor ve bunu acıkdan açığa örlre öngtarına söylüyardu, Essrla kivmçil ve olursa olsun bu şiddetli alâka yüzlncü senesin. ile bu romandan bahsetmiye de ker. Şurasmı bemen ilâve sdçlin &i, Paris esrarı türkçeye de çev » rilmiş birçok o güzetelerde tefrika edilmis, arap harfleriyle birkaç de fa tabeditmistir, B'nacnaleyh bu « rün memleketimizde Öjensyi ve Paris Esrarını tanıyanların ve hot Iâ sevenlerin sayısı az değildir, Öğensü bir eerrahm oğludur, Kendisi de dektordu, Fakat kral, hk hastanesine bubasmm — zeriylş girmişti, Tb meseğlinç çok az alâ. kası vardı, O şehirde dolaşmayı, arkadaslariyle sarap içmeyi kol bacak kes'p kan görmiye tereih © diyordu, Bircok borca girdi, baba. sı bozç'arını ölemedi, genç doktn. ru hapse stta, Merhamet eder ba bası Pariste kalmamak sartiyle relarmı ödü ve delikanlıyı Tulon deniz hastanı Genç doktor Tulonda kalmadı, Anil afa'arını gitti, oradan gel « dikten sona Almanya yoliyle Yu. vanistana geçl, Navarin mahare- Lesind> bulumün sonra tekrar Mar, tiwZa adasma döndü, yerli bir kız. Ya evvendi, 1830 da babasınm ölü. mündsn sonra biiyük bir servetin basına konarak tekrar Parise gel at, Ötonsüi 9 tarihle 77 yaşmdadır, Resin yanar, vaz ' yazari. Bir müddet sonra Pilik va Plok ösimli lik kitabımı bastırdı, Bir de tiyat, »o piyon yazdı, fakat bütün bun. ları zeaş'a ve her şey yapabilir bir adamın eğlencesi kabilinden ber is gibi yapıyordu, Hikâyeler de yazdı, Denizden çok bahseden bu yeler ve romanm'ar yavaş y9 < #suhartir etrafımda | vyandırdı, Fekat e bu nlika ile mesul olmuyor, yazmasında Ve ya srm-<nda #svam ediyordu. Günün biri dortanlımm ka, 5557 ve kâfası birlen boşaldı, Pa. m ayrıldı kendisini tamamen r" roman bu devre, de vanimıztır. Yarsı yüzünden para kazanacak hala <siineş tekrar Parise döndü mesinr romanlarını — yazdı. nara vine akmıva baslamıştı, 1840 da Öğensiiniin Hami pahor Froasann en Meshur roman »w olrak #misyordu, Fakat “Pr, çıkmea Ösensü ismi bu ismi unettardn, ARI NASIL DOĞEU? Bu roman devrinin, Öğemüsün emin, ayi hol'erin mahsnlü - e. İMA) Fransasının sesvalistleş wöve basladığı zamandır. Sen Si, an mualdipleri Fransoda sraele. in kayatmı iyilestirmek için bazı last yapılması Hzumunda esrar vtmektedirler. Ancak böyle bir te »eddürün cemiyeti kurrarabilere » #ni yalnir ieimaivateler değil edebiysicılar da Idila etmektedir, Bir vakıt Pransayı saran ansikio - pedi meratı gibi bu volarda da sesvalistiik merahı kibar, salonla rın konuşma mevzwudur, Gazete » ler bu mevzuda vanlarla doludur, Mal girkin Ve iğren; seylerle Vaktile bizde de büyük rağbet görmüş olan Paris esrarı nasıl doğra? Asi bir evlât, müsrif bir ayyaş, serseri bir doktor, yaman bir denizci, korkunc bir ihtilâlei olan bir maharrir: | raşmayı moda haline getirmiştir. İste bu sırada Öjensliye yazacağı İ yemi ir odamns harsmslar ve yanka | siciler muhiti arasında Zeçen va » | kalardan seçmesini tekBf ettiler, ! Muharrir evvelâ bu teklife iiroz etti, fakat sonra arkadaşı Gubo İle konuşarak deniz âlenini terkedip bu âleme girmek kararımı verdi, ve Tomanmna vesika toplamak için Pariin daracik sokaklarma girdi. Bu andan İtibren Öjensii Paris e. rarmı doğurmak için gebe kalmış tır denebilir. Bugün Paris esrarmın mevzuu unutulmuş olabilir, Onun İçin bu mevzuu krsaon hatırlatalım: Rodo İrlandalı maceraperest bir ndınla kontes Sara İle s€viş miş, bu sevgiden bir kız Goruğu tehlike olan bu çoculuağızı birisi, nin yanmda brakarak ortadan kay betmeyi ihtiyat bir tedbir bul müştür, Sara âşa Me evlenmek ümidinden vesgeçmemiştir. 16 se, ne &onra onu Paristo tekrar bul du, Merka Rodolfun kızın öldü Züne Inanmışlardır. Kedof! 16 yıl maksatsız gayesiz gezip durmuş » İsr. Fakat son senelerde insanlığa yardım merakına tutulmuş ve düş künleri kurtarmak için sefiller mu biline girmiştir. Roman başlarkan Kodlafu amele Kiyaletinde Paris sokaklarında gezer ve iyilik yapcr ken buluruz, Bu gezislerde çamur içinde bir şüzel kız kesfederler, Kr xi herkes Flör de Mari ismi İle ta. swmnaktadır, Rodolf kızla alâkadar olur, onu o sefalet muhitinden kur tarır, tanıdıklarının birine eski bir kürek mahkümu olan bir öğret mene eruniyet eder, Hâdiseler bir birini kovslar, suikastler, kaçırma “Xakaları sayfaları do'duzur, iha» yet neden sonra Rodolf Mari FI& rün kendi #azı oluğunu anlar, Bon ies Sara ölüm halinde yaralandığı | gün uzun xamandanberi arkasma iğü bir prcnsle evlen'r. Flör nri de bir manastırda haymtı na son verir. Paris Esrarı 10 veya 1? katlı bir romandır. Burada tepeden tar. nağa kadar bütüm cemivet görü » Yür, Katiller ve hırsmlar Ülemi, (Dünkü 'nushadan devem) Müslantik elini salladı: — Ör, rica ederim sasunuz! Bur numa kibritini sokuyor! Aceleci damlara» hiç hoslanmım! Kibot arıyacığınıza yalağı gözden geçir, seniz daha İyi edersiniz. bemen peticeyi bidirdi: i — Ne kan lekesi, ne de her | #i başka hir leke va Yalak “w öfürü yırbılmış değil, Yastık kt lıfında diş İzleri var, Battaniyeyo. bira kom ve Tezreini andıran bir mayi dökülmüş,.. Yalağın genel des samu burada bir möen#ele olduğu: »w #ösleriyor ve bu hükmü verdirle sor — Mücsilala oduğunü siz söyle meden de biliyorum! Size mücade, leyl soron yök, Müendeleyi arıya » cağınıza.,, — izmenin bir teki burada, d's neydanda yok, — Pundan ne çYar? — Bu, onu çizmelerini çıkarır » ken Boldutlarını isbat eder, Öbüz Gsmeyi çıkarmaya vaklt bulama maşli KE. — Yine bal”, Mem de oni boğduklarını nereden biliyorsunu«? T ii eri var, Hena muş ve kar « voladan 25 arşın öleye atılmış, — Boş vere çene calıyor, geveze! İyisi mi buyurun bahçeye gidelim. Burada ortabğı okarıştırmektansa baheeyi gözden seniz daha İyi #dersiniz... Buri i işleri kendim deyupabilirim, Bahçeye çıkan İslinlak o heyeti, ilk önce otların letkikine koyuldu. Pencere ölesindeki otlar basılmaş'ı, Duvarın tam kenarındaki kızıl y rakfidani da erlimişii, Dükovskiv, "danm dellarında birkaç ine rk del ve hir paren pamuk bul; ya muvaffak otla, Üst dallarda dx koyu Mr'rert yün Heri balda, Dükovskiy, Tsskor'a hitaben: — Son yap! *»diği elbise ne rer”e teydi? diye sordu, “7 i Öjensü, kataklıklar, meydancılar, sefaret haneler, kibar muhit hepsi bu © serde vardır, Kitabı okurken sa « raydan hapisancye kadar her yere gireriz, her çeşit insaniş görüşü rüx, Fakat İnsınlar gibi, muhitler hakikate uygun olarak anlatılmıştır, parçaları bize Dostoyevskinin ro, maniarmı hatırlatır, Fakat birçok soyfalarda akiselim iflâs eder ve mantık çatır çatır yıkılır. Sonra çe me sama derece kötüdür. jenetini muvaffakıyeti çok devam elmamiştir, Öjemsti bu mu hiti tetkik ederken sosyalist na » rnriyelerine fazla bağlandı, Üçün. hükümetini tasdik etmedi, siyasi kanaatleri yüzünden vefyedildi, Savvada menfi fen öldü, Mezur oradadır, Öjensü ilcemap, zeki bir insan ör, Yazılarında sefaletini anlattığı insanları hakiki bir sevgi İle sev « misli, Halktan bahsederken yazdı. şu cümle pak meşbürdur: “Mer sey ona titre diyor, ümit et, de yen bir ses bile yok” bu yüzden J918 ihülüâla! hazırlayanlardan bi, ri oldu. Eilebiyat o bakımından Öjensü Vektor Hügonun Sefilleri yazmasm da müessir olmuş miwinr, olmamış bıdır, meselesi tetkike değer. Ru #nale hem evet, hem hayır ceva bı verilebilir. Zir Hügo 1832 den İtibaren sefalet İsminde bir ro , iman yarmayı düşlinüyordu, Ba » Dün ilk parçasını yazmıs ve bir tâ biye de okumuştu, Fakat buna rağ men 1842 de basılan Paris Fwrarı Mügonun ik tasarladığı mevzuu değiştirmesine ve Sefiller; sen seklinde yuzmasına sebep olmuş » tw denebilir, Aleksandr Düma Per, Paris yer Mleri ve Pol Feval, Londra esrarı kimli romanlarında Öjensünün bu kifabınm doğrudan doğruya tesiri altımda kalmişlardır. Ölensiinün tesiri Pransağan tas. mış dsnebilir, Tolestoy ve Dosto yevsidda Paris — esrarmın İrlerini bolmak kahtldir. Tlattâ Öjensil o!, masaydı Za'a olmazdı deyenler de var, Yatağı gözden geçiren Dükovskiy, AVRUPADA : “ ANALAR GÜNÜ BAYRAMI , AMERİKADA : * BABALAR BAYRAMI, Aarz küresinin, iki tarafındaki memlektlere, | doğrusu, böyle, birbirine arka çeviren telekkiler yakışır Yazan; M. Rasim OZGEN Birkaç senedenberi, Avrupanın birçok memleketlerinde “Analar. günü bayramı, diye, yeni bir bayı ram günü moda olmaya başladı. Bu da, tabiatiyle siyasi bir #eabın Weydâpa atığı bir propagandad &İ Her memleket, nüfus siyasetine e hemmiyet verdiği için, çocuk yet!;. tirmek, nüfusunu aytbrmak istiyo Halbuki, yeni bayat şartları, #74 zeliik ve eğlence derdi, Kadınları çocuk doğurmaktan uzaklaştır: Almanya, İlolya gibi totaliter dev- letler, cezri, fekat tabii tedbirli Yani kudmu sile içine iade elmeki? msseleyi ballederlerken, demokrasi" ler, Rözhoyayasak o çarelere baş“ Yorlür, Val, “Anasünü bayramı”, şüğhesi çocuk -yeliştirmiş kadınların mıdır. O gün, konfermnsier, nutâk. lar söyleniyor, temsiller veriliyor, cocuklu kadınlara hediyeler dağilm Uyar, i ,, Evlenmiyen Kızlar ve Şocu' soz kadınlar, çocuklu Kadınlara kar» *: gösterilen sevgı ve alâkaya imrs. nirler, bu şeref! kazanmak için, on- lar da evlenirler, çocuk doğururlar, “saniyor. Böylece, senenin bir r*- nümde, dernek düğün yapılıyor, Bize öyle geliyor ki: Ba bayramı da da, en çok eğlenenler, bekir kızlar, çocuksuz kadınlardır; çün. kü ne eteklerine yapışacak, ne de eilenmekten menedecek küçük ço cukları vardır, Belki, göğüslerine, madalya denilen süs takmadıklarına hediye alamadıklarına biraz üzülür ler, sma “Analarsünü bayramı” *n4 refine ettikleri danslar, seyrettiklee ri eğlenceler içinde bu ktiçücü” mahrumiyeti çebuk unuturlar. “Analar bayramı” ndan istifade #lenlerin başında da, hiç şüphesiz. analardan ziyade erkek &ymagok” lardır. Bunlar, bu vesiyleden istifa de ederek, fraklarını, silindir şap kalarını giyerler, kürsilere çıkarlar, bin bir jestler “Çocuk sahibi en, lar, ne mukaddes mahlüklardır, Po günün şerefi orlarındır!,, diye bar bar Balırırlar. Ve ikide birde ek kışlar Koner, Arı, fakat Wim ? Hiç şünhesir. 4 Tebiyat venan ha isveç kibriti Zabıta hikâyesi Yazan: A. ÇEHOV < .. Rusçadan çeviren: Sarı, keten — Âd. Su halde maktulün Öze. ri Melvert elbise vardı. Kınl yaprak fidanından kesilen brkaç dal, büyük pir itinayla kös fıda sarılmıştı. Pe arada polis ö- miri Artsihaşev « Syistakovekiy ile doktor Tülükov da geldiler. Po”s #miri oradakilerir / şelâmlaştıklar sonra derhal mernkanı tatmin emir ye koyuldu; urun boylu, san derece zayıf, çukur gözlü, uzan o hartnlu ve yivri Çeneli bir adam olan dek. tor, hiç kimseye selâm vermeden ve hiç bİF şey sormadan ağaç ks tüğüne olurdu ve söylendi: — Sırplar yine ayaklenmış! K3 İstiyorlar, #»Tamıvorum?! Ab, Av turya, Avusturya! Bunlar hep s€ bin İşlerin? Pencerenin dış taraftan yapılan muayenesi mühim hiçbir şey ve» medi: fakat olasın ve pencere Yâ, kınındaki fidanların muayenesi çok mühim ipucları verdi, Meselâ Dü kovskiy, pencere önünden başlı « yarak bahçenin içlerine doğru bir kaç kulaç uzayın giden siyah bir çizgi görmiye muvaffak oldu, Ba çizgi, bahcereki Terlik © ağaclar dan birinin altında büyük, kahve rengi bir leke halinde bitiyordu. Aym ağacın dibinde, yatek odasın, d> 'huluman — çizmenin İkinci bulunmuştu, , SERVET LUNEL Dükovskiy, lekeleri gözden geçi, rirken? I — Bu eski hir kan Tekesi, dedi, Doktor, “kan” sözünü duyunca yer'nden kalktı ve göz ucuyla ).h> se boktaz — Evet, kan, diye mırıldandı. Çuhikov, Dükosskiy'e istihzayla b 2 — Kan mevcut olduğuna göre maktul boğulmv« #eğilirt dedi, — Yatak odasında onn hoğduler, burada da, diritmesinden korkarak keskin bir *evle vurdular, Ağacın altındaki büyük Teke maktlün bu- rada öldukçn uz» Mir müddet yat» tığımı İsbat ediyor, Katiller onu bu. taya koyarak (o bahçeden nasıl ve ne suretle çıkaracaklarını düşüne müş olsbilirler, — Peki, ya çizme? — Pu cizme ,onu uykuya yatmak üzere çizmesirini ç'kardığı bir s» rada öldürdükleri hususundaki fik. rimi daha ziyad: teyit etmektedir. Cizmesinin birini çıkarmıştı, öleki- ni de, yani buradekini, ancak yarı vorıya çikarabilmişti, Yarı çıkarıl. mış bulunan eirme Sarsıntı ve se kot esnasında FerMiğinden çıktı Çubikov, istihfafla gülümsiyere' — Bu intikal sür'atle ne deni'e bilir! dedi, Habire söylüyor, habis re yumurtlaror? Mütalealarınızla Mözymlu lüzumsuz ortaya silmek « ei flat Hd Sal e ni ğini ie 5 le dde ili sz Kayi Seyi e yükle bin, süslü cümlelerine, molar jesilerine! v sazlağ OE Evet. “Analargünü bayramı", İç- imal yardım teşlilâları, kulz muavenet birlikleri kuvvetli olai yerlerde, fakir, muhlaç analara, h'» var yardıma vesile olobilir; fay bu faaliyet, bu neşriyaf, aralığın #üçlüğünü, bir çok sefalet manzar larını da teşhir eder, Böylece, * tenmiyen kızlara, çocuk dağurmavı? kadınlara, bir ihret dersi verir ve onları kanaatlerinde, kuvvellend'- rir, Sinema, dans, süs devrinde, böy- le şeylerle, kadınleri çocuk doğur. maya deşvik etmekten bir neiic? çıkacağına, bu gibi şevleri, ortaya atanların da İnandıklarına çok şa. bit ister, Hele, bin bir sefalet (oyaratan böyle dehşetli harp senelerinde! BABALAR BAYRAMI Birleşik devletler Amerikası, bu işte dö garabet rekorunu kürmiştir. Onlar, “Analargünü Bayramı,, dis Ye birşey oraya koymayı halırları. na bile getirmemislerdir. Neye &e* Misinler? Garabet, bunun neresin- dedir? Onlar, garip şeylere kiymet ve ehemmiyet verdikleri İçin, hu İşte ayrılmışlar, “Analargünü bayramı" ieat elmişlerdir. Yine #ariplir ki, bu “Babalar bayramı” nı bir siyesi zihniyet, bir erkek demagojisi değil, bir kadın icadetmiştir. Bu kadının ismi: birs John Bruce Dodds'dur. Mrs John Bruce Dodds meşhur bir kadın, tarihi bir sima da değik dir. Kendisi, Vaşington eyaleti a, halisinden ,orta helli bir alle ka. dınıdır ve çok çocuk yetiştirmiştir. Böyleyken; bu kadın, niçin kendi fedakürliğını istismara kallcışmamış da, “buba” ya Kıymet vermiştir. İşte bu cihet anlaşılmaktadır, Tah» mine başvurmak fcabederse, onun kocasından çok memm oldağu, cuk yelişlirmekte kendisine çok yar» dım etmelerinin minneti (altında bulunduğu neticesine varılabilir. Mes John Bruce Dodds, 1924 se nesinde, “Babalar bayramı” fikrini zaman, Coo'idge, cüm- tan no zaman vszmoçeceksiniz? . tale. yürütmeklense tahlil İçin kanlı olardan Bir parça ahanir daha Iyi olerte! Yerin masyenesinden ve plân çizilmesinden sonra İstintak heye, ti, zabıt tutmak ve kahveli etm Üzere kühyanın odasına yolla” * Kahvaltı esnasında konuşmaya base Indılar, Çubikor, “*-» Baslıvarakı — Sant, para vessireye dökunmi- Mamış, dedi, Ct---»fin hırsızlır kastiyle yapılmadığı gün gibi aşi- kör, Dükovskiyz ? — Psi de arif Bir diye işaret etti, — Buna neden hükmediyorsr nuz? — Elimde İsveç kibriti var. Ru. radakl köylüler o bunun kullanış tarzını bilmezler. Bu kibritleri yal mız derebeyleri kullanırlar, o da pek arları, Söz gelmişken şunu da söyliyeyim ki öldüren bir kişi de Bildi, bu işi em 9z üç kişi yapmış tir, İkisi tutmuş, üçüncüsü de boğ muşlur,. Kiyauzov, güçlü kuvvetli bir adamdı, katillerin bunu bilme. leri icabeder, — Uyku halindeki bir adamın kurreli ne işe yarar? — Kaliller ons çizmelerini çı, karırken hücum etmişler, Cirmelen rini çıkarmakta olduğunu göre wyr- wuyordu demek, — Uydurmalarının bir tarafı bırakıp yemeğinizi yeseniz daha iyi eler! Bahçivan Yefrem, semsveri mas va koyarken: — Benim anladığıma göre, bey fendi, dedi, kötü işi Nikoleska'dan haşka hiç kimse yapmamışlar. Pxekow: al — Olabilir, dedi. — Bu Nikolaşkın kimsedir, da kim? (Devamı var) a hurreisi bulunuyordu, Bu zatın ne çocuğu, ne de “baba” lık hakkında bir fikri yoktu, Öyleyken, kadının orlaya sürdüğü fikri, pek bö bul du, beğendi ve tasvip eti, Onun lasvibiyle resmi bir mahiyet alan “Babalar bayramı”, her sene, hari- tanın ilk on gönünde lesit edilmiye başladı. i Birleşik devletler Amerikası kıt. ları, delikanlıları, 1924 senesinden beri, haziranın ilk on günü içinde, “baba” larına hediye vermeyi bir © vazife edindiler, i Ne dersiniz? Bu işle, “Bubular bayramı” mevzmunen bir kurnazlığı düşünülemez mi? a Öyle ya,. Öyle hırsız evlâtlar var dır ki, meydana çıktıklan sonra, baba ana tanımazlar, kendileri zevk | re safa İçinde vakit şeiçrirlerken, ihtiyar analarının, babalarının aç ve sefil yaşadıklarını batırlarına bis le getirmezler, Hattâ, öyleleri de yardır ki, onlardan tiksinirler, Amerikalı kadın, bu gibileri, hiç olmarsa, senede birkaç gün yola getirmeyi, onları birer hediye ver miye mecbur etmeyi düşünmüş ce labilirler, Kız, erkek, Evli, bekir evlâtlerin balızlara verdikleri hediyeler, biraz parayla birlikte boyunbağı, terlik, frenk gömleği gibi şeyler. z Bu “Babalar bayramı” ndan de, yine fabrikacılar, tüccarlar gibi iş adamlariyle açıkgöz gazeteciler İs tifade ediyorlar, Fabrikalar, gömlek, boyunbağı, terlik yetiştiriyorlar, tücçarlar satıp kâr ediyorlar, Gaze teciler de, hikâyeler, fıkralar, hele çeşi çeşit karikatürler uydurarak para kazanıyorair, Avrnpada “Analargünü bayramı”, Amerikada “Babalar bayramı”. İş denkleşiyor. (gi Fakat, her memleketin, o kadar çok ini, siyasi, içtimai ve iktsaği bayramları var ki, Bonlar, ba gi dişle artadururlarsn, günde, birkaç bayram yapmak icabedecek ve düne ya düğün, dernek içinde geçecek. Hiç de fena değil, Pir düdük sesi, Kaklırım üzerin. | deki yolenlar endişe ile başlarını | kaldınıyorlar ve koşmağa başlıyor” kar, i Geç kaldılar. Bir düdük, bir dü. dük daha. Herkes köşe beyaz bir ipin gerildiğini görüyor, Bu ipin yanına gelince yürüyenler duruyor, İpin o üzerinden kolayca | adım ablabilir, fakat biç kimse buna cesaret edemez. Bu hâdise Şanyhayda sık sek. çen bir vekadır. Sivil bir tan syırt edmekiçin kolunda be, yaz bir şerli ve elinde bir sopa tutan adam da yardımcı polistir, Şanghayda bir cinayet İşlendimi şüpheli omahellerdeki bütün köşe başlarına beyaz bir ip gerllir, Her | kes bu ipin önünde durmaya mec, burdur, Polis yanımda duran de sanların birer birer hüviyetini tef- kik eder. Bu iş snafleree sürer, İn, san bazan eçinden birkaç adım tede güneş altında bekler durur, Şanghayda yöşâyanlar içinen korkunç silâh Japon işgalindenberi bu beyaz ip olmuştur. j Şanghayda polis vakaları sık sık olur, Şehir eski kozmopolit manza.. rakımı değiştirmemiştir, fakat bi umumiyetle ağırlaşmıştır. İngiliz, ler, Amerikalılar, Holandalılar şel ' rin bir kısmında serbesiçe ge i hakkını bairdirler, Gazeteleri eskisi gibi çıkıyor, Ru gazetilerde Domet, Ti D.N.R, Röyter, Trsnsosean, Havas ve Stefani ajanslarının telgraflariy!e. çıkıyor. Fakat bu haberlerin Japou sansüründen geçtiği tabiidir. Sokaklarda artık olomobilier yok, tar. Banzlu bulunmaz bir matah ol maştur, Otobüsler çok gsyrimunla, zam işliyor ve nakliyata kâfi gek miyor, Elle çekilen puspus erabü, | ları körlesr memlekelinde podişah “ olan yaşıların yerini almıştır. Bw& sün Şanghayda 20,000 puspus ver. Her puspasun 3 çekicisi meveuMur, Bunlar -nöbetle çalışırlar, Ve gün de 5 yen kazanırlar, Sanghaldi hayat yüzde elli yükselmiştir. Duşap rıdan gelen eşya bulunmaz olm tur, Amerikon ctenralarının fiyatı 60 misline çıkmıştır, vi di