Kurbay Roktayın çıkıp gitme teh - didine kulak vermiyordu, Fakat, so, kakta konuşan gençlerin Japon cellâ din İagilizlerin yaknlanış olduğu hakkımdaki sözleri Kurbayı heyecana düşürmüştü. Ba heyecanın © sebebini Kurbaz bilmiyordu. İhtiyar uşağı telepar çağırdı: — Sokakta geçenlerden iki kişi, dapan Cellâdının İngilizler tarafından yakalandığını söylediler, Sen me der. sin bey öge. — İnanmam, San, yalandır derim, — Niçin böyle düşünüyorsan? İki Çinli genç bunu konuşurken, ben ku. inanmaz, san? Halat, ix, Çünkü, Şangha- ya gelen dapon celihdı her o şeyden önee kendisini saklamasını ve körü masını bilir. Bu belki de İngiliz pe - Usinin bir hilesidir. ... Kurbay bir santten fazla uşağile konuştu. Gökteki kızıllıkların yerini kapkara bulutlar uldı. Her taraf zindan gibi karardı. Tonsuçin hhlâ meydanda yoktu. Uşak, hanımını teselli için: — Merak etmeyin, dedi, e genç bir erkektir., belki bir yere gezmeğe git miştir. — Hayır., Temuçin gezmeğe gitmek için bu geceyi seçmezdi. Bana siz ver, inişti., güneş batmudan gelecekti, Kurbay sokaktaki konuşma ile Te. wwçisin gecikmesi arasnda bir wüna. sebet görüyardu. Fakat içine . neden. »e bir süphe girmişti, — Acaba İngilizler onu da mu tev- kir ettiler? Diye sormaktan kendini alamadı? — Uşak başımı salladı: — Böyle bir tevkife sebeb ve ma, hal yoktur, san! Oo çünkü Temuçin Mongolyalıdır, Onun Japon cellâdı p. te bir alâkası olamaz. — O halden neden gelmedi? — Bir bara gitmiş olması ihtimali yok mudur? — Hayır. O, daha serbest geceler. de bile benim öğütlerimi dinledi, “Kı. gilkelebek,in son şarkısını dinleme, ğ“ gitmedi, Hattâ Bektay amcada ona bu yüzden kırılmıştı. — Bara gitmedi diye, öyle mi? — Evet. O, barlardan hoşlanmaz. — Ya Tiyen . Fodan, — Onu ilk yamanlırda — bir kere görmüs, Bata: “Bu kadın, O meşe bir.yılana benziyor!,, dedi ve ondan boşlanım.d mu söyledi, —o » bir arkadaşma takdıp şter, Herhalde gelecektir. Bir sözt daha beklediler, Temuçin bâlâ oftydanda yok. ... Kuryay sofra başında bekliyordu. Uşak hanımını avutmak için eğ. tenceli hikâyeler ve fıkralar anlatı yordu: — Vaktile Hindistanda bir padişah varmış san! Bu hükümdarın oğlu ya. &ın memleketlerden birinde yaşıyan kimsesiz bir kıza Aşık olmuş. Çocuk müaşukasını bir türlü kendi o yanına getiremiyormuş, Kız bir gün oğlana demiş ki: “Boşuna çabalıyorsun! be nim annem padişah oğluna kızını ver memeğe and içmiş, Beni kazanmak İstiyorsan, ilk önce annemi kandır. mağa çalaş!,, padişahın oğlu köye git- miş, Kizn annesini balmuş ve kızı | istemiş. Kadın, oğlana şunları söy. temiş: “Ben kızımı sana bir şartla veririm. şu karşıki dağın arkasında bir karataş ve taşın dibinde bir hazi- ne vardır. Bu hazineyi bakıp kızıma getirirsen... Kurbay gülmeğe başladı: — Hazinenin bulunduğu yeri ma. demki biliyormuş... neden kendisi gi. dip çıkarmamış * — Masal bu ya, Kadın o dağm ar. kasına o gidemiyormaş. oğlun söz vermiş; “Sen kızımı o hazırla, Ben sana hazineyi getireceğim!,, demiş. İşi babasma anlatmış, Babası, oğlu . nan hatırı için kendi o hazinesinden bir kısmı develere yükletmiş.. oğ - hayla beruber köye göndermiş, vel “işte, karı taşın dibindeki hazineyi bulup getirdim, diyerek © kiram al - inş, — Bu hiküyeyi anlatmaktan mak. sadın ne? — Maksadımı şu ki, hiçbir şeyden ürült “kesilmez. Kadın, şehzndeyi bu- şutlar saymak için böyle bir zerin gösteimiş, , fikat, oğlan hazineyi gö. türüce, kizm anası sarı alanlar kar şınmda yaşırmış. Halbeki, şehzade butlu tasarlayıp babasına Göylemesey dd haldağının ardında anka kuşu ara, meğa gider gibi, kara taş arkasında detims aramağa gidrcsk, bir şey ba. lamıyaenk, belki de oradaki (o vahşi noyvanlar telef olup gide - da YAZANI İSKENDER F SERTELLİ j cekti, İ — iyi ame, bir kadın var. de bir hazine. — Ba huzineye siz maliksiniz, san! kadın yerine babanız var. — Ya kaldağı? — Bu da sizin köşkünlüzün etrafın daki yüksek duvarlardır. Bu duvar . ları şimdiye kadar Temuçinden başicr biri aşmağa muvaffak olamda, şimdi ortada ne böyle ne şehrade var. Ne — O sana bir şeyler söyledi mia, — Hayır” Fuknt ben tahmin edi. yordum. Sizi delice sevdiğini biliyer, dam. Bu sözlerden Kurbaym yüzü güldü. — Demek onun besi sevdiğini sn de anlayabildin *! — Bunu benim gibi eski bir emek- tarınız anlayamazsa, haşkın köne an lamaz, san! Temuçin tam evimize 1â- yik bir damat olabilecektir. Onunla evlenirirniz, mesut olursunuz: — Buna sende İnanıyorsun de. mek? iphesir, Herkesten çek imamı yorum, Geceleri uykusunda yalnız si. zi düşündüğünden eminim. TEMUÇİN NELER ANLATIYOR? Vakit gece yarısına yaklaşıyorda. Abtiyar uyak: — Siz aç kulmaym, san! dedi . ye meğinizi yeyin! — O gelmeden yiyemem. — Haniya geleceğinden emindin,? #imdi aç kalacağımı yani onun gel - miyeceğini söylüyorsun? — Dünya bu, belli yarın gelir, "ün! — Başına bir felâket gelmesinden korkuyorum. — Temuçin ayakta uyayan soyun. dan değildir san! o kolay kolay ha. yatta yenliscek bir kimse değil. — Felâket geleceği zaman o baber vermez ki. — 0, felâketi uzaktan görebilir sa. yorum. — Geceyarısı oldu, — vet, gece yarısından sonra mi- safir sofrada beklenmez, o Bir gay bari içiniz de odanızn çıkınız! Kurbay çay içmeğe başlamıştı. Bu sırada bahçeden bir ses akset, si Bu Temaçinin sesiydi. Temuçin bahçıvanla konuşuyor ve ona: — Geç kaldım, deği mi? ortalık gok karanlık,. evi göç buldum, Ne . dun gökyüzü bu kadar karanlık ba gece? Diye soruyordu. Kurbayın yüzü güldü. İhtiyar uşak koşarak bahçeye çık de ve Termuçini karşıladı. — Buyurunuz, asilzadem: Buyuru» uk. Termuçinin gözleri parlıyordu. içki veyahut afyon içtiği belliydi, Çinli ir sofranm biraz gerisinde, &i koltukta oturuyordu. o Temaçini görünce ayağa kalktı: — Merak içindeylmn, Temuçin, ne. den geciktin böyleP,.. Temuçin kalpağını çıkardı, bitkin &ir halde kendini kanapeye att: — Sana söz vermeseydim gelemi. yecektim, Kubay! başıma bu. gece 1, Bu Şanghay sehri yok esrarengiz bir memlekötmiş.. Kurbay şefkatli bir bakışla: — Ne oldun?. anlat bakayım. Diyerek Temuçinin yanına sokuldu. | Ahtiyar uşak kapının iç tarafında ayakta duruyordu. Temuçin içini çekerek anlatmağı başladı: — Bugün güneşin batzmamdan bir sant öner. Orşi mahallesinden geçi rordum, Birdenbire arkamdan küçük bir çocuk seslendi. Başımı çevirdim. bu çocuk beni adımla çağırıyordu. — Çocuğu tanıyor muydu — Hayır. ik defa © görüyordum. Çocuk yanıma sokulda: “sizl şura. daki evlerden birinden çağırıyorlar! dedi, Oralarda bir tanıdığım olunadı ğini söylemekle boraber, Cocuğun se. rarı üzerine peşine takıldım. bir çık- maş sakuağu girdile Çocuk bir küçük evin kapısında durdu: — İşte barası, İ &izt bekliyorlar. giriniz. — Bilmediğin yere girmekte oosa, ret göstermek de bir çocuklaktur a ma... keşki girmeseydin... (Devamı var) EE AAA OPEKA TON Halid Ziya Konuralp “KİNCİ CEKKAMİ DÖÇENTİ sayoğlu İstikii Caddem Kihamra Apartmanı 1 Numarada Het çün öğleden sonr 1 ye kadar » Peleton: 42204 HABER — Gulatasaray » Fenerbahçe #p9T bayramı dün büyük bir kalabalık de yapılmıstır. P Büyük bir muvaffakıyet içinde geçen bü bayrama her iki kulü. bün genç takımları arasında Y8- pılan maçla başlanmıştır. İstikbal vadeden bü oyüncularm oyumu cidi den zevkli geemiştir. İlk devre 0-0 berabere bitmis, ikinci devre bi rer gol yapan iki rakip maçın Di- hayetinde 1-1 berabere kalmışlar dır. İkinci takımlar maçı da 0-0 be- rabere bitmiştir. Sra günün en enteresan maç na gelmişti, milli takımımızda mü- teaddit defa yer sieem o'an ceki ve kıymetli oyuncu! maçı bü- yük bir zevk ve eğlence mera” ml içinde geçmiştir. Birinci dev rede Bedri ve ikinel devrerle A- lâeddin vasıtasiyle birer gol atan Fenehbahçe müteknitleri maçı 2-0 kazanmışlır. İli ezeli eski rakip şekilde çikmıştır: FENERBAHÇE: Nedim — Kad | rl, Yaşar — Şekip, Raşıp, Ke sat -— Fazıl, Alâeddin, Sabih, Se dat, Bedri, GALATASARAY: Avni — Lüt- fi, Bürhan — Sabri ihat, Fazl — Arit, Sulâhaddin, E, Hamit, Muslih, Halidun. Bu fiş maç srasmda Galatasa. ray - Fenerbahçe atletizm müsaba- kas da yapılmıstır. Alman teknik neticeler şunlardır: 100 METRE: Bizinci, Muzaffer (F.B) 11; 1 kinci Cezmi (G.S) 113; üçüncü Şevati (F.B), öl sahaya $u 200 METRE: Birinci Muzaffer (FB) 22,8: İ- kinet Sami (F.B) 23,8; üçüncü Do- gan (0.5) . 400 METRE: Birinci Ahmet (6.8) 543; #kin- ci Adnan (F.B); üçüncü Remzi (G8). 800 METRE: Birinci Rıza (G.S) 2.22; kine! Ahmet (G.S) 2,5; üçüncü Recep “E.R) 1500 METRE: Birinej Rıza (G.S) 4,188; ikinci Raif (G.S); üçüncü Linef (F.B). 3000 METRE: Birinci Eşref (6,8) 9,28; ikinci Halit (F.B) 953,2; üçüncü Nuri | (F.B), 110 MANİALI: Birinci Siiha (FB) 168; ikinci /FR) 17; üçüncü Turan ) BAYRAK: Erind Fenerbahçe takımı 38.5 (Adnan 400, Muzaffer 300, Şora- fi 600, Kâseran 100) ikinci Ga latasaray takımı (Fra 400, Rem- gi 500, Cezmi 200 Doğan 100). Cirir: Birinci Nihat (F.B) 57,40 kin. | ci Varak (G.S), üçüncü Şerif (G. Ss). SUUK: (F.B) 3,40, İkinci 3,30; üçüncü YÜKSEK: Birinci Mehmet (F.B) 163; 1. kinci Cevad (G.S) 160; Üçüncü Piran (6.8), UZUN: Birinci Vahit (F.B) 6,44; ikinçi Muztffer (F.B) 6,39; üçüncü Tey. fik 834, Atletizm müsabakalarında dere | 0c alanlara İstanbul meb'usu A. bidin Dâver tarafından madalya» ari verilmiştir, GALATASARAY - F, BAHÇE | MAÇI | Srs günün en mühim karşılaş. tasi olan Galalâsaray « Fencrbah- Kırmızılılar Aksam Postası çe takımları maçına gelmisti. Bu sene üst ünte üç defa ezeli rakibi Fencrbahçeyi yenmeğe muvaffak olen Galatasarayla dün alacağı ne. tice büyük bir merakla beklen » mekteydi. Maç hakem Sami Açıköneyin İ- daresinde başladı, İlk akmı Galatasaray yaptı, Bu İniş Fener kalesi önünde Galata- saray İorvetinin 10 dakikalık ça. malarmm semeresini golle gör. düler, Sağdan Hikmetin yaptığı orta Gündüze geldi. Gündüzün İ- leri pamor kapan Cemil Muradm hatasından istirade ederek Galata» sarayın golünü &tir, Bu gölden sonra Fenerliler 2. çıldılar, Rüzzâr da lehlerinde ok duğundan uzun bir müddet Gala. tasarayı sikıştırdılar, Fakat for hattmm beceriksiz oyunu gol yap- mularıns mani oluyordu, Bu dev renin 17 nel dakikasmda K, Fi rot ve 22 nci dakikasında Mel muhakkak birer gol kaçırdılar, Bu devrede umum! vaziyet daha ziya. de Galatasarayın lehinde idi, Bu devre her # takımda da muvaffak olan oyuncular şöyle si- rahıyabiliriz: Salim, Gündüz, Hik. mot, Ali Rıza, Eyfak, Naci, Ömer, Aydın, Muammer, İkinci devreye Fenerbahçe ka. leci Sabriyi santrafora | İbrahimi slarak çıktı, İlk akımı Feneri'er yaptı. Galatasaray müdafaasının kestiği top Gündüze geldi. Bu o. yuncu da topu Fener kalesine ka- dar sürerek siki bir şüt çektiyse de kaleci Sabri bunu güzel tuttu. Degıjman yapmasma mani olan Semille uğraşan Sabri topa vura. madı ve top yuvarlana yuvarlana “azanferin önüne geldi. Bu oyun- cu dâ serbest tir vürüşla boş ka. | kâen Calalasırayın ikinei golünü yaptı, Bu gbiden Sönra nasti olsa galibir aihnyeti ile oyniyan Gslatasarayik. Var İşi gevgettiler ve bunun cezasını 28 üncü dakikada Nasinin iki Gala- tasaraylı defans oyuncusunu atlata rak attığı fevkalâde bir göle çekti ler, Bundan sönra işin © nezaketini snlayan sart . kırmızılar sık sık Ve ner kalesine inmeğe başladılar, niha- Künlin en iyi oyuncusu o Gündüz 0 uncu dakikada Fener kalesine ine l rek topu daha müsuit bir 4D AYIP G. Saray - Fenerbahçe spor bayram! büyük bir muvaffakiyet içinde yapıldı Birinci takımlar arasında futbol maçını Sarı» üstün bir oyunla 3 - ikazandılar vaziyette olan Cemile geçirdi © da Galatasa . İ rayın üçüncü golünü kendisi de Fener ğlarına topla beraber girerek yap . ti, Ve oyun netice o değişmeden 3-1 Gnlatasarayın Tehinde bitti. Her iki takımda, en çok nazarı dik kati esibeden oyuncular Galatasarayda Selim, Bşfak, Gün diz, Fenerbahgeda AN Rrar, Ömer, silmenin balim eşinin önek dak m benimle kli GEMİ LENİN TÜRKiYE Kürük Tasarruf ile »; Geçit resmi, maçtan pi estantane ve iki takım kaptanları Ataütürk büstüne çelenk koyuyorlar ! günlardır. | liğini yaptığım Kırmızı . Beyaz ge Hesanları : Mk ir ei 1917 “RAMİYE PLAN) : ; po Ğ ML KEŞİDELEK: ? Şuhat 4 be. . a . May, * ağustem, ? İkim ME gd i& titeşrin tarihlerinde mw , M4 ww. w. ” 18 MAYIS — 1042 Hakem maçı çok güzel ve tem y vukuf ve dürüsti ie idare eti, HA-SAN LÜZUMLU BİR TAVZİH Pazar gününden itibaren sekreti” gazetesile alâkam: kestiğimi güm lüzum üzerine tavzih ederim. iŞ BANKASI 292 ORMAMIYELEMI # adet 2000 Liralık w 2000. Lir» Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma Nevralji, Kırıklık ve Bütün Ağrılarınızı Derhal Keser ICABINDA GUNDE3KAŞE ALINABILIR