Bir lhza.düşündü: — En fazla altı rum. Yemekleri , mezeleri kendi & Hmle hazırladım. Kaynanam be kişi yav ni kocamdan çok seviyor, Allah | bana istediğimi verdi diyor da baska bir sey demiyor. İşlerim bittikten sonsa giyin dim, Hazırlandım, misafirlerimi bekliyordum, Hava kararırken, Seda'la beraber arkadasları çel âiler, Yedi sekiz erkeğin gür kahkahalı ve kalım sesi evi dol durdu, Sedatla şakalasıyorlardı, — Evlilik sana oyaramış Yö bu, — Olmıyacak, O bizimkini de sağa, sola görücü göndermeli, — Bak, bak tevekkeli deme mişler evlilik sultankktır. diye, Her taraf insanm yüzüne gülü yor, N Masa başına oturdukları 23 man misafirlerin o memnuniyeti azami baddini bulmuştu. Belliy” di ki bunların çoğu ve belki hep” si bekâr insanlardı, Ve her be kâr insan gibi biraz derbeder olan bu gereler, temiz ve derli toplu bir vaziyetle karşılaşmet bunu fevkalâde bir sev olarak | kabul ediyorlardı Sedgt bizim bulunduğumuz odaya geldiği zaman onlarm hep sinden daha ateşli davrandı: — Ak benim güzel karıcığım, | Seninle İftiksr ediyorum bilsen ne kadar memnunum, Ğ — Öyle değil mi anneciğim? Ana oğulun müsabakaya çık mış gibi beni methetmeleri gari" bime gitti: — Beni, şimartataksınız de dim, Sedat ulanmasa annesinin ya" nında boynuma sârılacaktı, Du dakları titriyor, gözleri parlıyor du, Eliyle saçlarımı. okşadı: — Sen her geye lâyıksın ka riciğım, Kızmazsan senden bir ricam dahâ var, Yüzüne baktım. O ilâve etti: — Arkadaşlarıma bir hoş gel" din demez misin Necmiye? Kadınım erkeğe görünmesi gü nah olan bir zamanda bu hare ketim biraz manalı karşılanabi Urdi, Faket; Canip beyin evinde tanımadığım insanların yanma çıktıktan, halâ oturup karşı karşıya içki içtikten - sonra, bir rada muhafazakâr bir poz ve jest almağı gülünç ve manasız buldüm: a — Hay, hay. a Selatla beraber odava girince, böyle bir vaziyetle karsılaşacak larımı her halde hiç tahmin et miyen misafirler, birden şaşirâr lar, bir kısmı ayağa kalktı, Be zları oturduğu yerde büzüştü; kaldı, Fakat bu esnada beklemedi #im garip bir manzara ile yüz vüze geldim, Bir kaç defa yolu muzun üzerinde esrarengiz hü viyetiyle karşımıza çıkan siyah gözlüklü adam da misafirlerin arasındaydı “ (Devamı var) KADIN İSTERSE NELER YAPMAZ Benim aşklarım?.. Daha doğru» #u Deli Memiş ağanın dediği gib enayiliklerim! Şair Asık oldur kim kılar canın foda cânânma, Meyli eânan etmesin bor km , ki Kıymaz esnma, | Demiyor mu? Mediha ile tarıgalı altı yedi ay olmustu, Ona kurduğum çeşit çe- git tuzakları daima tam vaktinde baber almış, öksenin yanmu kadar İ gelip birdenbire dönüyeren kurnaz İ bir tilki gibi Bizimle istihza ede - rek geri döntüvermişti?. Yarabbi! Ona kim baber veri - yordu ?, İçimizden birisi, bu kadı. ba, olanı biteni fmıldayor ema, kim ?. Arnavut Arslan Beyin tele fonda taklidini yapacağım zaman tamamiyle aldarnmamış olsaydı bir deste mektubunu yollar mıydı? İçimizde bir yabancı yoktu ki. Zilfikâr Bey bile: — Mori vellehi bu kadm seni İ öldürecek Mahmut ağn.. diyordu.. Acaba bizi takip eden, hareket * İerimizi harfi harfine Medihaya haber veren kimdi”, Meseleyi Agup efendiye açtım: | — He, dedi, Fikri âcizanem - İ cen Mediha bizi takip ettireor. Ba meseleyi bizim Satanik Hanıma da açtım., Ka dedi. Mediha, âşıkları. nt sebele maymunu gibi oynataor- muş,. Bundan zevk alır imiş, Se. nin Mahmul dediğin ona birlokma bile gelmez ayol. İstediği göl gıplatır dürur., İçimizde Imam Hafiz Bekir efen di haber verecek değil ya”. İranlı Hact 'Tahir Bey eski bir dostumdur, Kendisiyle ara sera ki- tap isleri de yapıyoruz, Daima ba Da soruyor: — Mahmut ağa, Ne menedir gpardeş?.. Cabbar ağınm ta - | zı gibi kulaklarını düsürmüşsen.. Neye düşünürsen. Aşiksen; ma guksen, nesen?. Hani (Arşm mai / alan) da güzel bir güfte vardır: Nedir senin derdin? Neye ah. ü zardır?, Ne bitersen söyle, seye bilar rarsın?. “Arsın mal alan,, t biirsen,, Me #elâ.. Sen Süleymansen,. Men As- gerem,.. Sana soraram: “Derdin nicedir ağa?..,, Daniş görem, — Hakkın var Tahir Bey.. Hak kım var?, — Möldah Kâzim ile burun bu- run& danışırsınız.. “Arşm mal a- Jan.,da bir hala vardır bilirsen, Çarşafı giyeyim, gideyim bon pazara!, Söyle nedir derdin? Bana kur- bandır halat,, Meddah Kizim gülmeğe başladı: — Tahir Bey de bize bir “mu- avin,, olabilir. dedi, Aklıma geldi, Acaba ?. — Tahir Bey.. Şişli güzeli Me- diha ile uğraşıyoruz, Altı aydır 0- nu ökseye bestıramadık?, — Onun neyini aparacaksınız?, HABER — Akşam postası ÜRE Gİ ışı YG Z, İM eal a Bave MAH) Yazan ve oyntyan: nedamet eden meşhar dolandırıcı olduğunu öğrenmiştim GELİRİN AAA Ona, Tahir ağanın. adını bile haber veren bu zat kim olabilir? dersiniz... Şimdi Özlümü 7. Parasını”, Mücevherleri- ni? — Hayır, Özünü?. — Yazik. Tecasüf eylerem.. İn» san bir kadını altı syön değil, si- tr saatte sparır.. — Altı santte mi?. — Menem işin ondan ibarettir! İsterseniz meydan budubak!. Altı saatte omu elde eylerem.. Hacı Tahirin hiç bir şey yapamı yacağma kanidim. Fakat Medihanm paparasını Ye- sin diye omunla bahse giriştim, Mediha ile Hacr Tahiri çabuk tanıştırmak Jâzımdı, Bilhassa İran i olması hasebiyle nazarı dikkati celbetmesin, diyç © hafla Osman Bey tiyatrosuna Arm mal alan öperetini koyduk, Bir çok İranlı lar ve Azerbaycanitlar tiyatroyu doldurdular, Keman! Mamduhı efendinin ince saz takımı icrayı âhenge başladı: Nâ ümld aşka doktor var mw NN Neyle ârüm eyler uşalın dü âvâresl, Hançeremden çek cehennem tasını beyhudedir, Hançer ibruyu didarm eiğerde Neyle ârüm eyle uşakın dil i âvnresi? Mütsakiben kantolar busşinadi: Efrart Arabyan: Kosa koşa, Yana yana, Geldim pereti başladı: (Süleyman Bey zengin bir genç tir, Evlenmek istiyor, Fakat gö - Tüp almak fikrindedir, Asker na - mndaki bir arkadaşı Süleymana bir fikir öğreliyor, Sokak sokak dolaşacak basma satacaksm, Kız - Bey isminde bir zenginin kızm beğeniyor, Sultan Hey evvelâ bu- nu “Arşm malcı,, zarmederek ko- guyor, Bilâhare hakikat meydana çıkıyor. Neticede; Süleyman Be- yin kımı; asker, Sultan Beyin yeğenini; ugak Veli hizmetçi Tel. Byi; Sultan Bey de halayı alıyor. lar ve dört düğünü bir arada ye - pıvorlar,.). Ben giderem ol kisiye onun pulu çok olur... Onun pulu çok olur; derdi £ gamı ax olar! vi ediyor ve yarasını hergün kendi eliyle ilâçlryordu. » Halil üç beş gün sonra bir az gözlerini açtı ve başı u- cunda duran tabibe sordu: — Ben iyi olacak ? — Evet, oğul! İnşallah çok yakında iyileşeceksin! — Ayağa ne zaman kalka. bilirim? — İki ay sonra.. belki de daha önce. Halil yatakta gülümsedi: — O alçak nerede.. asılma dı mı? — Padişahımız onu zinda. na attırdı. — Ben iyileşip kalkıncaya - kadar o da zindandan çıkar. ..?1... — Kabil değil. Padişah o. nu kolay kolay affetmez. -—— Benim vuruluşumdan padişah müteessir oldu mu? — Şüphesiz. Müteessir ol. . SERT masaydı Rüstemi zindana at- tırır mıydı? Tabib gittikten sonra, Ha - Ki kendi kendine komuşmağa başladı: — İki ay sonra ayağa kal. kar kalkmaz ilk işim Rüste. min, evine gitmek olacak. Gülbeyazdan bunun acısını şıkarmağa çalışacağım. Hın. zır kaltak kocasının yanında gevezelik yapmasaydı. Rüs - tem galeyana gelmiyecekti. Onu benim aleyhime körük. liyen kahpeye haddini bildir mek borcum olsun. RÜSTEM, GÜLREYAZI DÜŞÜNÜRKEN Saray kapısında iki harem ağası yavaş yavaş konuşuyor — Rüsteme hâlâ kuru ek. mek mi veriyorsun? — Ne yapalım. benim e - limde bir şey yok. Padisah böyle emretmiş. — Bana kalırsa padişah Rüsteme kuru ekmek veril. söylersem $iz bile inanmazsı MZ... — Pulun var?... Pulun varsa gelirim? — Ben de seni alırım!, $ ... Altı saatte Medihayı elde ede. çeğini, ve ertesi sabah bize müs. bet haber getireceğini vaadeden Tahir Bey üç gün meydana çik - madı, Sanki beni de bir mörük aima- dı değil?. Olur ya!, Talihtir bu!.. Kadma emniyet olur mü”, Altı yedi aydır beni kıvrandıran tarirei facire al. ta dakikada Tahir Beyle uyuşmuş olsun?, Zavnlii Tahir dördüncü günü süt dökmşü kedi gibi meydana çık 1. — Meni,, Az daha ölüme #ohu, dünüz ha., Diye amlatmağa baş- led: — “Arşın mal alan,, da hoşbeş ederken Mediha geldi, On- ların yanlarına #ohuldum, Zarme- girdim, Bir aralik oyunun ilânını birbirle- rine sordular, Fırsatı kaçırmadım, Hemen el ilânmı tahtim Gyledim, Fakat nedense Mediha bana ba. kanda daima gülüyordu.. — İltifat ediyordu guliba,. De- sene... — Sonunda dayak yedim ağa, Ne Hitifatı?, Oyundan sonra peşle- rine takıldım, Birgaç söz söyledim se'de ne kendisi ve ne de hizmetçi cevap verdi. Tam gösedeki döne... meç yerine yaklaştık.. Hizmetçi" bir dönüş döndü, (Tahir ağa. Her Mag e basi icin nacak 80 t05 kırıple maden kömürü açık ekalitmeye Başrollerde: Mediha, Zeynep, Mahmut Saim, Komik Hasan ei rr e Artık hakikat bütün çıplaklığile ortaya çıkmış, Mesihanın, | plânlarımızdan nasıl ve ne şekilde haberdar "dah Kâzmm vetatre xuşun eti yen .) diye elindeki şemsiyeyi ka (Ya Allah.. Ya Setfar,, Ya hâfız) diye bir avaz dip kufama — yerleş! Gülme ğa,. Na gülüyorsun? — Bişm nt Tahirciğim? — Acıdı lâftı?, Şemsiyenin içi- ne odun goymustu.. Tas goymuş- Soppa goymuştu.. Başıma a- ımanm biri yıkıldı dedim ha. Bakım bir tarafa, Gözlüğüm tarafa,, Kendim bir tarafa yu- rlandım ba. Fahat menem özü mün isminin Tahir olduğumu nere ir bu?. Muhakkak ya sen i sarhoş olup telefon eyle- YÜp bilmeyersh yapacağın işi söy lerten, Yahut ki Dünün bir ada- mi ona haber verir; korumsallık eylsyer ha!,, ... Nihayet bu aer hakikat de mey dan çıktı; Bir gün Süleyman Tevfik y ör Bey — Sişli güzeli Medihayı Osman beyde tiyatronun arkasında 15 m maralı Apik ağanın evinde - düm ve falına baktım, ali İ romil işleri sipariş etti, Yarm yi- İne gideceğim, demişti, İ Ertesi günü Meddah Kâzmmin te İâşlı hareketlerinden göphelenmış- taret | tim, Gerçe ben kırk senelik arka- bizim Kasimofu şördüm, Onun ile | daştan en küçük şekilde i 4 şüphe - lenmek doğru değildi ama.. Şey- tan bu ya,, Aklıma bazı şeyler ge- tirdi, Kahvecinin çırağını peşindon #akdırdim, Bir saat sonra geri dönen çırak. Bana şu acı habri geetirdi: <— Kâzem Beyi adım adım ta - kip ettim, Nihayet Şişlide bir e- ve girdi, dedi, kapuluuştur, Tahmin bedek 720 Bra ve ilk teminatı 54 liradır, Şartname za. Yet ve munmelât mödürüğü kalerinde görülebilir. İhale 110041 perşembe glinü sent 14 de dalmi encümenda yapılacaktır. Taliplerin Uk teminat mak. buz veya vmsktupları ve OL yılma pit tcaret odası vesikalara ihale güzü muayyer saatte daimi encitmende kulunmmlarr. (7568) Kiz ve Erkek ama Vi — Orta — kise sin dememiştir. Bunu vezir Ali paşa emretmiştir. — Kim emrederse etsin, Ben emir kuluyum.. ne derler se onu yapmağa mecburum. — Rüstem gibi bir asla . nın zindanda uzuu müddet kalacağımı sanıyorsan alda. nıyorsun | — Kurtulacak m: zannedi yorsun? — Şüphe yok.. Padişah ye ni sefere hazırlanıyor. Rüs - tem gibi bir kahramanı uzun zaman Zindanda çürütecek değil ya. — Hakkın var! Yarın pa. dişah onu affederse, Rüstem ilk önce benim başımı vur - durur.. — Niçin? ona işkence mi yapıyorsun? — Hayır canım.. Birkaç kere haber ANA — İLK — OKTA — LİSp BOGAZİÇİ LİSELERİ Armavatikiy » krammay caddesi: Kayrâ içip her gin 10 dun 1/ ye kadar mektebe miracast edilebilir. Derslere 25 Eyiüide başlanacaktır, İsteyenlere tarifname gönderilir. Telefon : 36 — yı) 7... Yeni kalej Yatılı ve yatısız Nebari Kiz Taksimde Sıraserviler 86 Mülüir” Sabık Şişli Turükk! Direktörü YE. AN Haşmet Kırca nusamiyetleri; Yahancı dillere ehemmiyet vermek; talebesimin shhat ve imitatiyle yukmdan alikadar olmaktır Tdefon: 411589 sordu da... — Sen ne cevap verdin? — Ben senin karmın kâh. yası değilim, dedim. — Fena yapmışsın! Rüste. min kini yamandır... Sonra pişman olacaksın” — Ya ne yapmalıydım? — Bir dileğin varsa, geçer ken uğrayıp söyliyeyim! de. meliydin. — Ben bunu söyliyemem. — Neden... korkuyor mu - sun? — Evet Yarın veziriâzam duyarsa benim derimi yüz. dürür.. — Yok canım, Sen Ali pa- şadan korkma.. fakat, Rüs » temden kork! Ali paşa sana al ey e en yapacağın bu gizli işi Ali pa. şa nerden duyacak?! (Devami var)