BİRİNCİKANUN — 1940 Yalan makinesi UYMADINIZ mı? Gazetelerde okumndmız m*.. Amer kada, söyleniden sözün . eğer yalansa , doğra olmadığı- Bi, kizp ve druğdan İbaret olduğunu meydana çıkaran bir maki- mal olmuş, Glaskov'da amelenin biri karısını boğazlamış, yakalamışlar, rak onları da lehine söyletmiş, katili de, şahitleri de makineye koymuşlar, netlee menfi çık. nun üzerine cinayet mahkemesinin kararı lâbik olmuş: İdam! seyreyle gümbürtüyü!,.. Yalancı şahitler, tıkanır. Artık: — Filân mesini bir mısraa yirmi beş Mra veviyor, Falan kitapçı forma başına 120 lira vermeğe hazır... Diyen şairler, eaharrirler dil altı ölmaş gibi sasacaklar: — Mönşer! Dün aksam barda kadınlara 50 şişe sampanya açtırdım, Ne zevk, te tevkil, Diyo savuranlar yüksek sesle o konuşamıyacaklar. Mahke- melerde: — Namusum tzerine yemin ederim. Deyip, birkaç Bra diinyalık çıkarmanın, yalan söyleyin karsısmdakine inandırdığına zahip olarak yevk Odueymanm ihti, mali ortadan kalkacak. Bakkalların : — Gasde vallah su yok. Tereyağım kat'iyen karışık de, gu Manifaturacılar: — Sermayesi 550,.. Bir gömlekten de 25 kuruş kazanmıya- yım mı? Kunduracılar: — Deri halis yılan... Kösele halis Fransiz... Sizi şerefimle temin ederim, şu İskarpinden bana yarım lira ya kalır, ya kak mizi, #ihniyeti ve tcaret ahlâkmı hatırlıyarak, söylenilen sözlere inan. mağ mi , pek de İnanılmaz ya bu ağrı kalabalık insanların dediklerine - getirin makineyi, derakap Toya meydana çıkacak. ne icat odilmiz Hattâ makinenin ilk tecrübesi, birinin canma Herif bittabi inklr etmiş, yalan söylemis. Pirkaç sahit bula- Zabitn bakmış, (yalan söyllyenin yalanını meydana çıkar, ma makinesi) nden bahsolunuyor. Ortalık bu leadm velvele ve dedikodusuylu çalkanıyor, hazır bir tecrübe vesilesi olur demiş, Muş, câninin de, şahitlerin de yalan söyledikleri anlaşılmış. Bu. Ah bu makine bizim memlekete de gelse!,, O zaman sen yalan söylemekten sevk duyanlar için bir felâket olur vallah... Hepsinin çanlarma ot Kabilinden iâflar söylediler mi, memleketimizdeki tücenr mete: Gelsin makine!., Harifgi. ters giyüirdikleri ikincikânun ayın- Ruvster'in kumanda- & altındaki kırk Holarda gemisi dö Frans önüne demir at- Fakat Holandalıler, tam dört bin kişilik bir askeri kullandıkları halde bu Me vi elleri binip ve arka: lerine binip ve v larında birçok ölü ve Öranj pren künda yoktu. Kaç lira olduğunu soramadım. i Bildiklerim için Bir gün âlim Duvale bir mü hasebetsiz bir sual sordu. Âlim: — Bilmiyorum, dedi, Öteki kızâr: — Size bilesiniz diye devlet Para veriyor. — Bana bildiğim geyler için Para veriyorlar, bilmediklerim - İçin para verecek olsalar devlet Mademki böyle bir makine icat edildi, siyaset âleminde do martaval sökmiyecek; herhangi bir devlet, herhanzi bir hükü- — Ben sana dostum... Söz namustur, Rahatma bak! Deyip, birkaç zaman &«omra, bir karta! gibi dost olduğunu söylediği millete hücum etmiyecek... Sözlerinden mi şiiphelendin? Vaadini samimi mi bulmadım? Fakat ben öyle zannediyorum ki, bu makinelerden her «m. bada istifade edilebilir; yalnız bir yerde İstifade edilemez: Bi. dm gıda maddeleri satılan yerlerde... oğulları öyle yaman... ir. ki gibi makineye yy Aldat,., Fakat en taze yalanlar!a düşlin de, 3in hile bulur kim sezecek istese esnaf! Külühe LAEDRİ iin bayrağmı birâktrak geri dönmiye mecbur ettiler. Bu muvaffakıyeti Fransızlar en şar bir tesadilfe borçludurlar?! olandalılzr karaya a bas tıkları zaman sahilde sürü Rum (bir nevi içki) fıçısı bul muşlardı. Derhal fıçılara saldr ran askerler sarhoş bir halde ta arruza kalktıkları için kaleyi zaptedemediler, niran silâht ola- kimin aklma gelirdi? Bir ! cuda getirmek istemiş ve bun- ida hakkiyle muvaffak olmuş- “4, sterlin getiren servet: İ HABER — Akşam Postam | Senede 200 milvon Kauçuk ingiltereye, Brezilyadan va.urla naklediian bir orman sayesınde Kazandırıimışt ! Kauçuk modem harpte pet- rol, kömür, demir ve pamuk kâ- dar mühim rol oynamaktadır. Kauçuk olmasa idi otomobilin ve hattâ belki de tayyarenin şimdiki terakkisine şahit olamı- yacak, pantalon askısından kur- şun kalemi ile yazılan yazıları silen, lâstiğe ve gâloşlara kadar her geyi imal eden muazzam kâ uçuk sanayi vücut bulmıyacak- ti Bununla beraber kauçuk &a- nayle gireli daha pek yenidir. 1900 senesinde bütün dünya- da terbiye edilmiş kaucuk İstih- salâti dört tondan ibaretti. Bu- gün ise yalnız Malezyada (İngi- liz müstemlekesi) bir senede is- tihsal edilen kauçuk 380.000 tondur, Kauçuk, malâm olduğu üzere, hattiistiva memleketlerinde ye- desinde süte benzer bir mayi bu- lunan her hatlilstiva ağacında az çok kauçuk bulunur. Bu beple kauçuk istihsaline müsait ağaçtar 130 nev'i bulur. Fakat ticarette en çok kullanıdan ve çök miktarda kauçuk veren"Sip- honia elastice” ismi verilen a- ğaçtır ve bilhassa Berezilyada, Gavada, Singapurda yetisir. Bu ağaçların gövdesine bir kâç Hiyrik yapmak ve bunlarin altına birer kap koymak kauçu- ğu toplamak için kâfidir. Kauçuk Avrupaya ilk defa 1740 senesinde Za Condamine isimli bir seyyah tarafmdan ge- tirilmiş, o zamanki Avrupa me- deniyeti bundan bir istifade yo- la balsmamıştır. Nihayet 1770 de Joseph Priestiy isminde bir kimyager bu maddenin kurşun kalemle yazılan yazıları sildiğini keşfetmiş, kauçuk yarım a&r müddetle bundan başka bir işte kullanılmamıştır. 1820 de Nadler kauçuktan iplikler yap- mayı düşünmüş, böylece elâsti- ki kumaş sanayiinin doğmasma sebep olmuş, Maekinfosh em- pörmeabi kumaşları icat etmiş» tir. Kauçuktan pantalon ve pa- ça lâstikleri imaline işte Du 3 ralarda başlanmıştır. O zamanlar daha çocukluk devresinde olan kauçuk eğer A- merikalı Goodyear 1839 me sinde “Vuloanisation” denilei ve saf kauçuğu kükürt iâvesiy- le sertleştirmekten ibaret bulu- | mül ettirilmiş, bu sayede Ebem? Parkesin, Vülkanit vesaire gibi sertleştirilmiş kauçuğun envai vücuda getirilmiştir. Goodyear'ın keşfinden birkaç sene sonra Dumlop isminde İr- Jandalı bir mühendis bu. keşif. ten istifade ederek İlk tekerlek lâstiğini imal etmiştir. .z. Bütün gayretlere ve yapılan bütün tecrübelere kau- çuk veren ağaçları mütedil limlerde yetiştirmek o mümkün olamamıştır. Kauçuk hattristi- va iklimine mahsus bir ağaçtır. Büyük Britanya imparatorlu- Zu kauçuk istihsal eden mmta- kalârin en mühimlerine #ahip- tir, Yalnız Malezyada bir buçuk milyon akr mesehai sathiyesin- deki arazide senede 200 milyon İngiliz lirası değerinde 380 bin ton kauçuk istihsal edilir. Ho- landa müstemlekesi Cavada is- tihsal edilen mühim miktarda kauçuk da bu harpte Britanya emrindedir. Büyük Britanyanm dünya ka- uçuk İstihsalâtmı yarı İnhisarı i altında bulundurur vaziyeti ona Almanya ve İtalyaya nazaran ,çok üstün bir vaziyet temin et- mektedir. Büyük Britanya elin: deki kauçuk kendi ihtiyacına kâfi geldikten başka ihraç da etmekle ve Amerikaya kauçuk ihracatiyle oradan aldığı tayya- re ve diğer harp malzemesinin büyük bir kesmınm bedelini ö- sinin bedelini ödemek için İngil- tere Bankasının bütün altınları kâfi gelmezdi. vr İngiltere bu kauçuk servetini devamlı ve sebatlı bir çalışma sayesinde elde etmiştir. 1100 sene evvel Mevlevinin hatıraları... nan usulü keşfetmeseydi, şimdi- ki mevkiini asla alamıyacaktı. Bu usul daha sonraları tekem- Faydalı bilgiler İnsanlar yaşadıkları muhitlere uyuyorlar Sicax iklimlerde yaşıyan koyunlar dan bir kammmı olip daba soğuk mın takalara götürmüşler, orada koyunlar rm tüylerinin birkaç nesil sorna eofiat larınm tüyierine nisbeten peh çok da- ba uzunlaşımaya başindı#ını görmüşler dir, İtsanların da bu şekil değişmele” re tabi oldukları muhakkaktır. Afrk kaya gidip yerleşen Avrupalıların de rileri yavaş yavaş ermerleşiyör, Avru iarr #bat etmek mümirlin değilse de herhalde bugünkü imi ve fenni esas Jara uygun bir zazariyel Vaktiyle hatıralarını yazıp oırakan: Ahçı İbrahim Dede 8nci yazıda: İngitir mke kamyodurn tekerle'il: 1873 de kauçuğun kiymeli i yice anlaşılmıya başlandığı si» ralarda İngiltere hükümeti, ka- uçuk ağacının vatanı Brezilyaya James Collins isminde birini göndermiş, bu adam oradan İ gizlice yüz kadar kauçuk fidanı | alarak İngiltereye götürmüştür. Fakat İngilterenin meşhur Kew | nebatat obahçelerinde yapılan | tecrübeler muvaffakıyetsiz! ikle neticelenmiş, orada biraz büyü. | İ yen on iki ağaçtan Hindistana gönderilen altı ağacm altısı ân tutmamış, kauçuk ağatınm ne Hindistanda, ne de İngilterede yetiştirilemiyeceği rlasılmış » tır. Bu tecrübenin verdiği menfi netice İngiliz tebatat âlimlerin! yıldırmamış, Brezilyada yer- leşmiş bir İngiliz çiftçisinden çok miktarda kauçuk fidani ta- leb edilmiştir. Kauçuk fidani ihraci Beresilya hükümeti te- rafmdan menediimiş olduğun- dan bu taleple karşılaşan İngiliz çiftçi işin içinden nasıl çrkacağı- Dı evvelâ tayin edememiş, sonra bir plân hazırlamıştır. : Berezilyaya yük boşalttıktan sonra bamulesiz olarak dönecek bir şilebi kiralamış, onun muay» yen bir noktaya gelmesini temin etmiş, daha evvel sahilin © nok- tasma 70 bin kauçuk fidan ta- şıtmıştır. Bu fidanlar gizlice yüklenmiş ve şİlep koca bir or- manı hümilen bir gece İngilte- reye hariket etmiştir. 70 bin fidandan yalnız Üç bin tanesi binbir itina sayesinde ku- rumamış, bunların hepsi Malez- yaya gönderilmiş, orada Üüreti- lerek zamanla şimdiki muazzam kauçuk ormanları meydana gel- miğtir, ., > * Harpte bu kadar İlzumlu bir madde olan kauçuğu Almanya nasıl tedarik ediyor? İngiliz ablukası dolayısiyle Almanyanm harptenberi dışa rıdan kauçuk almasma imkân olmadığı söylemiye tabiatiyle da Kelem enes Tüzum yoktur. yağı” yerine * kibe başladığındanberi o mühim miktarda kauçuk #tok etmiştir. Ancak bu stok ebedi değildir ve İngiliz menbalarına göre Alman yada kauçuk stoklarının dibine darı ekilmek üzeredir. Harpten evvel yapilan stok « lardan başka Almanya kauçuk tedariki hususunda kimya sana yiine de müracaat etmiştir, Al- man kimya sanayii de iki türlü sun'i kauçuk imal etmiştir. Bun- lardan birincisi kullanılmış 68 ki lâstik, zift ve okside yağ hs- litası olan “Sahte kauçur”, di- geri ise tamamiyle kimyevi müs amelelerle elde edilen ve bert karbür (aseton) lerin polimeri» zasyonu İle husule gelen “Bratz Kançuk” tur, Fakat kimyagerler ve kadar üstad olsalar tebiatin derecede mükemmel bir cuda getirememişlerdir. ksuçuk, sun'i kançuktun dört misli daha fazla dayanmakta. dır. Bundan başka sun'i kaucuk imali çok pahalıya mal olmakta, istihsalâtı nede ole mahdut kalmaktadır, — K, EE İ Soldan sağa: 1 — Söz söylyemiyecek bir vazi- yette (iki kelime), 3 — Bir sebe, $ — Lake yapan bir şeyin tersi, bir geği anlatan esrarir işaret, 4 — Edat, sira” ya koyan, 6 — lâkırdı, Aşım feryadı, 6 — Mürekkep bir edat, toprak rengi T — İspirto Umbası, bir geyin biraktı i tesir, 8 — İlk insan, Yunanistanda Wtünü ile meşhur bir yer, 9 — Başı Gıplağın tersi, bir yemiş, 10 — Yun histanda zeytinile meşhur bir yer. âi — Dünyanın en büyük gelâlelerinden, erkek, Yukardan aşağı: ğ 1 — Teni ince deği (iki ielimey. 2 — Bir hayvamın tepesindeki, Daslt, — 3 — Ötesine berisine kir/bulaştırmak. 4 — İplik bükme vasıtalarmdan, pip man, alfabede bir harfin ozumuşu, © — Keki bir Türk kabilesi, (bir cine bilgi, yüksek yer, & — Olması bekle rilen şey, mektep, 7 — Kirli değP, Tü değil, kumaşın tüyü, alfabeden (iki harf yanyana, 9 — üzerine basılma gın tersi, Üye, 10 — Taşıma, OMifate de bir harfin okunuşu, 11 — Dişi ço”