28 Ağustos 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hİ çi L | ni SN et A AA SAA ÖL Pönt Ü S . AAT fjjj s*ğ__! AFi ee Mîîeîmte saldırmış bir Bu Zaf %M &z ç w' gmı"?:;î':;"ulğ:;în aa NER a ,.“’ Bir h N K %H:“lır ıı'tııı.,,n"':' v f Va Te Va h:nı dol Yörken Zatori er k"!'tulu i AYt İçerisinde Zbebekleri — iki üüğ İçerisinde Manı vatanın » Olan hü- » Memleket de Yâlnız bir yür- $U değildir. Bu Mdan ibaret Erin, Türkün yir- düran binlerce DSi Velürden biribirinden daha Kütüüği İçi Y St ulqu ğ z Yündr .'İL“"“ ai ü M hül' Vi l Yep 1 zi İn Böz farkır bu nokta- Baran $uracu bir Bö- hareket hamlesi IZ kaynağı or n Ebedi Şer, * Zaferin bir son *İduğunu —insan İ Oey *l ol::*lh th İhsan kulağmın " Rüz Olarak anla- d(:"“ Türk süngü- N Mayi suları Kün, İnönü"- di şerefli © müstakli Bün bu zaferi :“ıhlardan başlı- MT ve alm terini Terdine kadar Tdiği D İ üha Ç Tğine gükre- "“l'ıık üt günler - dna e&den ak- ıeulcr tUykusuna TİNE kendilerini S Ve tek bit bür ; Yapalım İ dediler, dir ki geçen e Bene bu- * İlk hedefiniz | ingiliz Donanması Trablus Garbta Bardiya limanını topa tuttu Kahire, 27 (A. A.) — İngiliz deniz kuvvetleri resmi tebliği: 23 ağustosu 24 ağustosa bağlı yan gece, deniz kuvvetlerimiz, askeri tahşidat bulunan Bardia İtalyan limanına ve yine Libya sahilinde bomba deniz tayyare. leri üsüne hücum etmişlerdir. Bu iki mahal muvaffakıyetle bombardıman edilmiştir. Bardi- ya'da kuvvetlerimiz limana gir- mişler ve hedeflerine çok yakın. tan ateş etmişlerdir. Harp gemi- lerimize hiçbir hasar olmamış * tır. Kahire, 27 (A. A.) — İngiliz hava kuvvetlerinin tebliği: Bombardıman tayyarelerimiz, İtalyan Somalisinde Mogadiscio. da askeri hedeflere hücum et- mişlerdir. Binalar üzerine tam isabetler vaki olmuştur. Yangın” lar müşahede edilmiştir. Habeşistanda Dessie'de hava meydanına da bir hücum yapıl. mış ve hangarlara bombalar a- tılmıştır. İnfilâktan bir bina çökmüş ve bir yangın çıkmıstır. Tayyarelerimizin hepsi salimen dönmüşlerdir. Galabat ve Metema üzerlerine de hava hiicırmları yapılmış ve buralarda askeri hedefler üzeri ne tam isabetler vaki olmuşstur. Garp çölünde, Bardia ve Ela. Garp çölünde, Bardiya ve Hla dem'de hangarlara bir çok tam isabetler olduğu müşahede edil: miştir. beaerey d Bir İngilizin evine bomba atıldı Bükreş, 28 (A.A.) — Bir Ro- men petrol kumpanyasında çalr şan Kanadalı Tracey'in ikamet. gâhma cumartesi günü bir yan- gim bombası atılmıştır. Bombanm atılmasmı mütea” kip iki el silâh patlamışstır. Tra. cey ve eşi yaralanmamışlardır. Romen polisi tahkikat aypmak- tadır. İngiliz konsolosuna tahki" kat hakkımnmda bir Trapor veril. miştir. #& 9684 tonilâtoluk Kanada — ve 11.370 tonilâtoluk Sphinx — Fransız hastane gemileri, İngiltereye gitmek üzere Cebelüttarığa vasıl olmuşlar- dır. Bu gemiler, İngiltereden Fransız yaralılarımt alacak ve memleketlerine getirecektir . # Amerika bahriye nazırı son dere- ce hafif torpidolarla — sahil müuhafızı harp gemilerinden müteşekkil bir filo- nun hazırlanmakla olduğunu bildirmiş tir . # Londrada salâhiyetlar mahfiller- den bildirildiğine göre Viscount İngi- liz destroyerinin batırıldığına dair or- taya sürülen Alman iddiası hakikate tevafuk etmemektedir. # İtalya ile Homanya — arasındaki ticari mübadeleye müteallik protokol dün akşam Bükreşte imza edilmiştir. İsviçrenin hareketinden memnun değil Berne, 27 (A- A-) — İsviçre başkumandanlığınm tebliği: İsvicre seması dün gece yeniden tecavüze uğramıştır. Hava dafi ba- taryalarımız, birçok kere harekete geçmiştir. Uçuşların istikameti ve tarzı, hudutlarm bile bile ihlâl e lildiğine şüphe bırakmamaktadır. İNGİLTERE NEZDİNDE TEŞEBBÜS Bern, 27 (A. A.) — Rövter: İsviçre ajansma göre hükümet, İsviçre bitaraflığımım tayyareler tarafmdan ihlâlinden mütevellit vaziyeti tetkik ederek hariciye kısmı siyasi müdürünü İngiliz pi. lotlarının bitaraf İsviçrenin hu - dutlarma riayet edilmesi için İn, giliz hükümeti tarafından verilen e mirleri yerine getirmeleri için İn- giliz elçisi nezdinde ciddi teşehhü- satta bulunmaya memur etmiştir: SÜRPRİZLER OLABİLİRMİŞ Münih: 27 (A- A-) — Stefani a. jansından: Voelkischer Beobahter, — İsviçre- nin taşımakta olduğu zihniyetin ve mihver devletlerine karşı takip et, mekte olduğu antipati ile memzuc hattı hareketin ve Avrupanm ye- ni vaziyetine intıbak hususundaki ehliyetsizliğinin bir takım sürpriz- ler tevlit edebileceğini yazmakta * dır: Orta Alfrikada Çat Fransız müstemlekesi General dö Gol'e iltihaka karar verdi Londra: 27 (A- A.) — Toehad (Çat) valisi Eboue ve Çat ku. mandanı albay Marchand Totlanny de 26 Ağustosta bütün halk ve müstemleke kıtaatı namına bir be- yanname neşrederek metnini der. hal general: dö Gol'e telgrafla- mıslardır: Alman hükümetinin aşikâr tazyi- ki altında Fransız hükümetinin it tihaz etmeye mecbur kaldığı ted. birleri izah ettikten sonra beyan- namede deniliyor ki: Çat valisi ve askeri kumanda, nt olan bizler, emanet edilen her türlü menafiin bu havalinin ihti - yaçlarını takdir etmiyen siyaset ta- rafından tehlikeye konulduğunu müsahede ederek, Fransanınm bii” yüklüğü ve istiklâlinin — denizaşırı Fransanın İngilterenin yanıbaşında harbetmesini icap ettirme&te oldu. ğuna kani olarak Çat acrazisini ve onu muhafaza eden kuvyvatleri ge- neral dö Gol'ün kumandası al. Umda bulunan hür Fransız kuyvet- lJerine iltihak etmeyi ve komsu İn- giliz müstemlekelerile sıkı bir ik- tısadi işbirliğini derhal kurmak ve ayni suretle tehdit nan Fransız Afrikasınm diğer kıs- muında bulunanları “Çat" n hare, ketine uymaları için davet etmek kararını verdik:, (Çat, Orta Afrikada 1.-248.000 kilometre murabbamda 973 hin nü- fusla Fransız müstemlekesidir-) Hava hâkimiyeti — en kuvyetli mu- vaffakiyet unsuru olmuştur. Hayada da Üstün olmak için elden geleni yapr mak mecburiyetimizi unutmryalımı. Bu mecburiyet bizi hayacılıkla daha yakmdan alâkadar olmağa ve hava kurumuna âza yazılmağa zorlamalr dır. altında bulu. | ingiltere, Mısırı harbe zorlamak istemiyor Kahiredeki İngiliz elçisi bir nutuk söyledi Totaliter rejim Mısırlılar için de menlur bir şeydir Kahire, 27 (A. A.) — İngiliz « Misir muüahedenamesinin im- zası senei devriyesi münasebeti” le İngilterenin Misır sefiri Lampson radyoda bir nutuk söylemiştir. Sefir evvelâ mihver devletleri. nin İngilterenin Misırı, Tızası hılâfma olarak harbe sürükle. mek istediğine mütedair iddiala: rını cerhetmiş, mütekabil ya.- dım muahedesinin tasrihatma istinat ederek, İtalya harbe gir. meden evvel İngiliz hükümeti- nin muharip bir İtalyaya karşı Mısırm alacağı vaziyeti bilmek- te olduğunu beyan etmiştir. Sefir sözlerine şöyle devam etmiştir: “— Biz bilvasıta çarelere te. vessül ederek Mısırı arzusu hılâ” fıma harbe sürüklemeye teşebh- büs etmiyoruz. Kendisinden ye. gâne beklediğimiz şey, muahe' denin yalnız metnine değil ruhu- na da sadakatle riayet etmesi. dir. Biz kendi hesabrmıza, mua” hede mucibince kendi iştirakile vessül ederek Mısırı arzusu hilâ> surette müdafaaya azmetmiş bulunuyoruz. Zaferi kazanacağı- mıza da eminiz. Şuna kani bu. lunmaktayız ki, düşünmek iste- yen her Mısırlı, kendi memleke- ti menafiinin bizim menfaatleri. mizin aynı olduğunu anlar. Zira mihver » devletlerinin zaferini; bir nefret hissinden başka bir hisle karşılayamaz.” Mısırm istiklâlinin, mihver devletlerinin gayelerile kabili telif olduğuna mütedair ecnebi radyolarımdaki iddialardan bah” gederek Lampson, Almanyanın müteaddit defalar Mısırı İtalya- ya ganaim payı olarak vaadet. miş bulunduğunu hatırlatmıstır. İtalyanların Habeşistan, Ar navutluk ve Libyadaki idare tarzlarile İngiliz - Misır müna. sebetlerini mukayese eden sefir, bu münasebetlerin müşterek bir ideal ve iktisadi menfaat üzerine müstenit bulunmakta olduklarr nt tebarüz ettirmistir. Lampson, totaliter rejim sis. teminin bir İngiliz için olduğu kadar bir Mısırlı için de menfur bir şey olduğunu beyan etmiş- tir. Amerikada mecburi askerlik kanunu müzakereleri Vaşington, 27 (ALA.) — Mechu- ri hizmeti 21 ile 24 yaş (dahil) arasmdakilere tahdit eden teklif ayan meclisi tarafından 19 reye karar GÜ reyle reddedilmistir. Kanunun projesinin yeni aldığı şeklile 21 ile 30 ya garasmdakiler askeri talime tabi tutulacaklardır. Demokratların lideri Barkley ka- nun projesini süratle çıkarmak Ü. zere bugünden itibaren Âyan mec- lisinin gece celsesi yapmaya baş - lıyacağını bevan etmistir- . y , ıü Beyoğlu kazasından beden terbiyesi mükeli lardır. Resmimiz bu genelerden İki grupu göstermelitedir. a YAK ÜN AA efiyetine tâbi 1800 c yakımı genç dün akşanı Taksim Btadyomunda toplanmışlar ve hazırlık faaliyeti yapmış- İSTANBUL HAYATI Romanyadan gelen gyarsonlar U günlerde İstanbulun en meşhur adamları olan Ro, manyalı garsonları görmeyi, her. kes gibi, ben de merak ettiğim i, çin bir gün onların hizmet ettikle" ri lokantaların ikisine de gittim. Fakat bir öğünde değil- Valaıâ bir öğünde iki defa yemek mümkün o- lar ama bu, vaktiyle Abdülhamid devrinde sarayda olurdu. Orada tanıdıkları saray adamlarından bi. rini ziyarete gidenlerden bazıları yemek zamanma tesadüf ederlerse sofraya otururlar ve yemekten sonra ikinci bir saray adammı da | görmek Üzere odasma uğradıkları vakit gene yemeğe tesadüf eder- lerse daha önce bir başkasıı zi. yaret ettiklerini belli etmemek © çin ikinel sofraya da otururlardı- Lokantada yemek yeyince bir ö- ğünde iki defa yemek âdet olma. dığında n o lokantaların birine öğ. le yemeği, birine de akşam yeme, #i için gittim ve ikisinde de doğru" su pek keyiflendim. Keyfim onlarm hizmetlerinden değil Onlar nekadar usta olsalar: eskiden Sirkecide Ali Efendinin lokantasında çalışan Nikoli'nin de- recesine varamazları Onun en yüksek ustalığı insanm yüzüne bir kere bakmca hangi yemeklerden hoşlandığını anlamaktı-: Onun için Ali Efendinin lokantasmda yemek Tüstesini okumaya İüzum kalmaz ve , dinince dinlensin - Nikolinin kendi kendine ve sırayla getirdiği yemekler herkesi hoşnut ederdi- İnsan İstanbr''4 onun gibi bir lo. kânta garsonun. a hizmetini gör dükten sonra başka garsonların hiç birinin hizmetinde bir fevkalâdelik göremiyeceği tabildir: » Keyfim onların Transızcayı da pek derin bilmemelerindendir. İs- tanbulda, hele köprünün öteki ta- rafımda, insan Şürkçe — bilmeyince zahmet çekileceğini zanneden yal, nız Fransızlardır: Bir gün, rahmet. H Abdullah efendinin Galatadaki lokantasımda kendisi bulunurken: yanrmma, balayı seyahatine çıkmış oldukları konuşmalarından anlaşr lan karı koca iki genç Fransız te- sadüf etmişti. Bu gençler İstanbul- da pek çok kimsenin fransızca an. ladığını ve kolayca söylediğini bil, mediklerinden lokantada yemek yi- yen İstanbulluların feslerile eğle- nerek konuşmaya başladılar. Bu- nun üzerine lokantada can sıkac'ak bir hâdise çıkmasmdan korktuğum için kendilerine: — Biribirinize söyliyecek gizli sözleriniz varsa burada söylemeyi. niz, İstanbulluların çoğu fransızca konuşurlar-. Demeye mecbur olmuştum- Türkçe bilemiyen bu Romanyalı garsonlar gerçekten fransızca bil, selerdi, İstanbullulardan çoğu on” lara meramlarını kolayca anlatır- lar ve onlarımn İstanbula büyük bir faydaları olamazdı. Fransızcayı da bilemedikleri burada ciddi faydaları olacaktır- Pariste yaşryan İngilizin hikâye- sini elbette duymuşsunuzdur. Her gün yemek yediği bir lokantaya ge. ne İngiliz bir ahbabımmı davet eder: Garsona meramını güçlükle anlat. icin - z tığından dolayı kendisini Mmazar göstermek üzere: — Bu Parisliler o kadar kalm kafalr adamlardır ki, der, yirmi ser nedir her gün iki öğünde buraya gelirim. buradaki garsonlardan hiç biri o vakittenberi benden İngiliz- ce öğrenemedi.-. Parislilerin orada yaşıyan bir " İngilizden yirmi yıl içinde ingilizce öğrenemiyecek kadar kalm kafalı olduklarımnı bilemezsem de İstanbul- Jularm yabancılardan pek çabuk dit Ööğrendiklerini , tecrübemle , pek iyi bilirim: Bir aralık Fransrx bir madam İstanbulda halis bir Türk ailesi arasmda kendisine bir oda bulmaya delâlet etmemi ben” den rica etmişti- Dul ve kibar bir bayanm konağında yorleşti. Yal- nız meramını anlatabilmek İçin dü- şüncesi vardı- Fakat orada türkçe" yi çabuk öğreneceğini ümit ediyor. du- Aradan iki ay kadar bir zaman geçtikten sonra türkçe —öğrenip öğrenmediğini sordum: K Lüzum kalmadı, dedi. konaktaki kalfa benden epeyce fransızca öğ- rendi. Pek rahat ediyorum. Onun için bu Romanyalı garson- larm da — İstanbullulara Romanya dilini öğretmek için ; faydalı ola; caklarını “pek kuvvetle zannediyo: — rum- Yabaner bir dil öğzrenmek da ima iyi bir şey olduktan başka Ro- manya dilini bilmek İstanbul, fes- tivallerinde pek İşimize yarıyacak, tır. İstanbulda bu festivalleri ter. tip etmekten maksat, kırk gün. kırk gece, yalnız kendimizi ezlem dirmek olmasa gerektir. Başka memleketlerdeki — dostlarımızm ve onların arasında Romanyalıların da festivallerde buraya gelerek bi- zimle birlikte eğlenmeleri elbette arzu edilecek bir şeydir. Roman- yalı dostlarımız, — İstanbulluların Romanya dilini öğrendiklerini ha. ber alırlarsa buraya, şüphesiz, da, ha ziyade sevinerek geleceklerdir. Romanyadan gelen garsonları gör düğüm vakit keyfim de İşte bun- dandr Keyfimi bozan yalnız bir nokta var: İstanbulda musevi hemşerile- rimi düşünüyorum. Onlar üç yüz senedenberi türkçeyi öğrenemedik. lerinden hâlâ eski ispanyolca konu. şurlar: Bu kadar uzun zaman İçin" de türkçeyi öğrenemediklerine gö- re, her gün sabah ve aksşam Ro- manyalı garsonların lokantalarma gitseler de onların dilini öğrenemi, yeceklerini tahmin — edemiyorum- Festivale gelecek Romanyalı dost. lar eski ispanyelcayı bilemezlerse hemşerilerimiz — onlardan kâr çıkaramıyacaklar demele Ne kadar yazık! musevi M F. R> | Norveç Kralı bir nuftuk söyledi Londra, 27 (AA.) — İngiliz radyosunda Norveç lisanı ile ve- rilmek üzere tesis edilen bir rad- yo servisinin açılması münase- betiyle, Kral Hakon, Norveç milletine hitaben bir nutuk söy- lemiştir: Şahsım ve hükümet erkânı için muhakkak olan hattr hareketimiz- de âmil bulunan bir şey daha varsa o da, hür hir Norveçin ancak, kü- çük milletlerin kendi hayatlarımı yaşama hakkını müdalaa için ça lışmakta — olanların . galebesiyle mümkün'ölabilecesidir. üü l

Bu sayıdan diğer sayfalar: