ARAY, San eride NAKLEDEN: BURHAN BURÇAK | eni BU "Neviyorum/ |. Kerim beni üç, dört. günde bir | Paşa müteessir olarak derhal bar “İâCâğIZ Kahraman | görmeğe geliyordu. Bana tablati . | biye nazırını Babsâliye çağırmış ve dün, en güzel | me tamamiyle aykırı olan şeyler | vaziyeti askeriye hakkında kati vidi, Aşktan bize ne, mâldmat istemişti. Süleyman Şefik n Paşa, İzmit körfezinde günlerce Yavuzdan askeri hareketi takip € ,derek Kuvayı İnzbatiyeden birçok kati kararımı vermiştim. Artık faz | lann milli kuvvetlere iltihak et- lasmı düşünebilir miydim? Birkaç | tiğini görünce hemen İstanbula gün evvel geldi dedi ki: “Henüz | gelmiş ve Damad Paşaya vaziyet- vaktimiz var, Siz (hayır) derseniz | ten haber vermişti. emin olunuz ki, gücenmem” fakat | (İste o gece sadrazam ve harbiye bunları söylerken parmağıma et: | nazırı bir dakika kaybetmeden * İ rafı pırlanta ile çevrilmiş güzel bir | doğruca Yıldıza giderek padişaha inci yüzük, bir nişan yüzüğünü de | keyfiyeti bildirmişlerdi. Vahidettin takmaktar çekinmedi. Yine © gün | bu vaziyetten müteessir olmuştu. bana; “Bir hafta kadar İstanbul . | Vaziyetin vahameti karşısında İn- dan uzaklaşsık nasıl olur? Düğü- | gilizlere müracaat etmekten ve mu nüm için izin verdiler, reddetme . | avenet talebinde bulunmaktan ” İdim. Nereye isterseniz oraya gide | başka çare bulamıyorlardı. “İriz.” dedi. Bu teklifi evvelâ öne süren Da- Sevincimden ellerimi çırparak | mad Ferid olmuştu: cevap verdim: “e Padişahım, böyle giderse ne — İiyi ki reddetmediniz Çok | saltanat, ne de hilâfet kalacak! İ- memnun oldum. Beyruta gideriz. | rade buyurunuz da İngiliz karar Bu sözlerim Kerimin hiç hoşu. | gühr umumisine vaziyeti anlata na gitmedi. ım ve İzm gelen muaveneti ta “| — Beyrutun hiç mevsimi değil, | lebte gecikmiyelim...” demişti. Bu re gideceğimize başka bir N psİyemszl gaya Vahdettin önce fik defa olarak — Dünyada görmesini istedi - | biddetlenmiş: vi | ize yetme yer Büyret, dedim. < | , <> Sis barbiye masını değil mi hag e nı e ) siniz? Bunları evvelden düşünmek Sadece: “ya...” dedi. “Niçin? timi ilmik rma er e diye sormadı bile... Küçük müste- çi ir Y bit sultanm bu arzusunu Yerine getirdi. Ben Kerim için eskisi gibi | Diye Süleyman Şefik Paşayı tek peri masallarmdaki sultanlardan | dir etmişti, ka dl A e Damat Fe pl a ağabeyim! Ne kadar iyi kalplidir. Dd cevab ya epi Kendisini çok, çok severim, Evvel: (Kuvayi İnztbatiye N ki gün nikâh imi yapılırken lah ve tensiki suretile bir tenkil N ek mahmundum, Bir | hareketinin mümkün olduğundan ben mahzun, pek esl bahsederek padişahı tatmin ve tes- çek yabancılar arasında 5 İ kine çalışıyordu. Halbuki, İstan- bul Merkez Kumandanlığından yordum. Güzel bir gelin elbisesi SİYDİSİİP aman sami #eKuvayı İnzbatiye :nokta dr -* Her genç kız bu elbideyi geek 6 kağundanberi tahayyil eder ve ©» | MandanliğınNiz pei'ilkag SAA Bir gün Reşat Paşa Yıldızda Dümad Fi Padişahm bu ümit- mi istiyordu. Ne müz'iç ve yoru- Cu şeyler yarabbi. Halbuki ben VEE XLA EA Tİ, E i kk Aa ak taa İn ig i i ğ ; VA RAK : i ir Ki 33 | ! : a de : te alarak İzmite giden veyahut A - bir bı kadar güzel ol- 2 ye Mai mn be ge eilay eçm Ün inle > yi inde, taveiye ânneliğimi ve yanımda bu anda| “8 Jaşan gabitlerin haddi I kaldım. Bu - i sabi yoktu. sy iç Matte dışarı çıka tasavvur etmek istediğim adamı, ye Vüzife ile mükellef on beş gün evvel bir başkasile ev. | & Bir taraftan harbiye nazır, di - İenen adamı am, . yı ine ö İk, İçin bile pek er düşünüyordum. Ha - | ğer taraftan kumandayı üzerleri a tırımdan kabil olabilecekken şim -( alan zabitler aklıkları paraları Gi a di birer muhal olan şeyler geçi * | israf ediyorlar ve biçare milleti bu yordu. Mamafih çok sakindim. | suretle ikiye bölmek ve kankarde- şi olan Türkleri biribirine boğdur maktan vahşi bir zevk duyuyor lardı, Kabinenin tesadü! ettiği müşkü- İMittan biri de parasızlıktı. Hükü - met İstanbuldaki memuruna nısıf maaş bile vermekten âcizdi. Eline geçen paraları doğrudan doğruya müli kuvvetlerin tenkil ve imhası na sarfediyordu. Vahidettin bir gece saraya Da . mad Feridi çağırmıştı. İngilizlere yapılan müracaat, arzu edilen ne - tideyi temin edememişti, İstanbul hükümeti ve saray İngilizlerden İngilizlerin mukabil teklifleri ise debilirdim?.” Yine bizimki gibi bir dostluk aşktan daha temiz ve daha yüksek bir şeydir.” diye düşünüyor ber geyi olduğu gibi bilen büyük Alla- hima içimden dua ediyordum. Ayakta dururken yanımda çok uzun ve büyük görünen Kerime daha solgundu. Adeta yüzünün güneşten yanmış esmerliği kaybol muştu. Yalnız saçları ve bilhassa ii A : si r” F i y ; e 7714 ö ERE ” Hak. | gözleri simsiyah görünüyordu. Yü. | tamamiyle hükümet ve devlet iş - et am Ta ğa al Mi. müdahale mahiyetindey Ear: Memaret | den düşüncelerini okumak kabil. | Hülkümet meseleyi, hükümet işle Ki Müzi (Günün ma, değildi. Fakat ben anlıyordüm. rine müdahale ediliyor endişesile imali değil kendi mevki ve menfaatleri gi Mig Beyi tara. (Devarm var) MN lr er Fd İmer | ritliktedir ve altr odadan mürek - Mai, © Kambiyo — ) keptir. Odaların her biri kuvvetli Nr ee. İ bir elektrik ziyası ile aydınlara - bilecek şekilde sğmakta elektrik ) tesisatı da vardır, ; Sığımağın suyu da ayrı bir tesi, sattan gelir, İçinde mükemmel bir YANINDA z rr olduğu gibi büyük bir kis mevcuttur, ODA HİZMETÇİSİ !DIM Burası, dört kişiyi üç ay idare ANLATAN: l miktarda erzakla dolü- HİTLERİN ESKİ HİZMETÇİSİ (odur. PAULİNE KOHLER Berhtesgadende iki radyo var « a v5 dır. Bunların ikisi de çok kuvvet, Köşkün altında, son Jidir ve dünyanın bütün istasyon- Sistem bir sığmak vardır. Buraya larını alabilecek bir gnükemmeli - doğrudan doğruya kendi dairesi . yettedir. İki radyodan biri Hitle- nin arkasındaki bir (kapıdan ve rin doğrudan doğruya şahsına a. asınsörle inilmektedir. Sığmak ye ittir. Diğerinden yakın misafirle. HABER — Akşam Postam ANI Sar Remoya || dan AAEZARA —34— İ Kristof Koloms'un ; ç Yumurtasınıa2 Soğru... KARAAAAAA YRANANAANANNA NA Amerika zencileri arasında dilenci var mı, yok mu? — dö — Yazan: Vasfi Rıza Zobu “Harlem,, denilen zenciler m. orkta tesadüf ettiğim zenci ile hallesi Nevyork içinde bir Afrika | Avrupalı kanmın karışmasından bükümeti gibi. Yürümekle niha - ; hâmi olup dünya yüzüne çıkmış A- yeti gelmez bir genişlikte olan bu | merikalların güzelliğine hayran yerde 368 bin siyahi oturuyor. Bs. | olmamak imkânsızdır. Hele kadın- yazların iddiasına bakılırsa, bunlar | ları! Onlar tarifle anir"'lir gibi ekserisi tembei ve işsiz insanlardır. Yüzde yetmişi çalışmazmış. Binae- haleyh, Amerika #okaklarma en fazla serseri salveren bir soymuş bunlar. Sekiz odalı bir evde kırk kişi yatar ka'karmış. Böyle olunca, ya- takları hiçbir zaman soğumuyor demektir. Hasta (başında nöbet bekliyen doktorlar gibi, herkes te biribirini yanmda, elde saat $ıra bekliyorlar. Biri uyanıp da kalkın. ta, öteki uyumak için hercen boga- lan yeri dolduruyor. Dalmi bir su- rette, kuluçka sıcaklığını muhafa- za eden bir yatak ki, kış günleri ne kadar safalıysa, yaz sıcağında da o kadar cefalı olacak— Dedim a, bunların hepsi beyaz Amerikalların iddiam. Fakat bu zencilerin öyle varlıklı ve marifet. li teşekküllerile karşılaştım ki: muhte! olur korkusile fetkik ede - rek bu şekil müdahaleyi kabulde tereddüt göstermişlerdi. Bir gecö, sefaret baştercilmanı Mister Rayan ile İngiliz erkânı - harbiyesinden Xolonel Koravet saraya gelerek: — "Saltanat makamı ve zatışa" hane tahtı emniyettedirler, Âsiler izmitten bu tarafa ilerleyemiye - ceklerdir. Merak etmeyiniz!” Tarzında teminat vermişlerdi. İşte o vakıt Vahidettin biraz fe - rahlamış ve saltanatı etrafında toplanan beş” beyinsize bir müd- det daha hüküm ve iradesi taallök edebileceği düşüncesile geniş bir neles almıştı. İngilizler kikümetin muavenet talebini kısa bir müddet için red etmişlerse de, âkıbetin kendileri p çin pek fena olacağımı düşünerek keyfiyeti Londradan sormuşlar ve O tarihte bir İrgiliz gazetesinin yazdığı gibi; (Forin ofis) den &ni bir emirle padişahım hayatı tahtı emniyete alımmakla beraber milli kuvvetlerin yani Kemalistlerin İr- mitten beti tarafa geçmemeleri i. çin ne mümkünse yapılması ve bilhassa Çerkezlerden mukabil çe- te teşkilâtı yapılarak &silere karşı #vkedilmesi lüzumu bildirilmişti. İşte. (Forin Ofis) in bu tebliği padişahın arzu » emelini tamami" le tatmin ederek İngilizlerle hükü- meti biribirine daha samimi bir su rette yaklaştırmağa vesile olmuş - tu, Artık, bundan sonra zulüm ve tazyik başlıyordu. Milletin ruhu - nu körletmek ve halkı milf his ve emellerden tecrid etmek için her ne vi şenaat ve-fecaate müsaade edil- mişi, mahlâklar değfidir. Kıvırcık saçlar açilmış, dalgalı olmuş. Sert tüyle- Tİ yumuşamış, pamuklağmın. Siyah gözler tâk gibi kaşlar altnda İri - loşmiş, bir seylân bakışma dön- dolgunca dudakla - m parlıyan beyaz t bir sakız rengi al - mış. Bütün bu güzelliklerin arala- rma yayilmw yüz!- O yüzün reon- esmer değil! Beyaz da değil!.. yle bir renk ki, tarif eğilmez- Ya, o boy; o endam. Vücutia be- raber ahenkleşen o'göğre malik olmak bir beyazın haddine mi düş- müş!. Sarı Avrupalıyia, siyah Af- rikalmm karışmasından oıstıfaya uğrıyan bir nesil Üremiş ki, darısı dostlar başma-. Zenci soyundan gelmiş sarı saç- 4, mavi gözlü kadmlar da varmış. Aklı başmda olan Amerikalılar, ev lenirlerken bunlardan herhalde gok korkuyorlar. İddin edildiğine göre, bu kadmların doğuracakları çocuklar belki de siyah çıkabilir - miş. Bundan delayı, büktümet mü- racaat vukuunda, nişanirlarm kan- Yarmı tahlil edip evlenmeden evvel #evdak çiftlere bildiriyor. “Adam sen de” deyip evlenenler olduğu gidi, ulşan yüsüklerini geri gönde- ren mütaaseblar da bulkmurmuş.- Vasfi Rim ZORU Buruşuklukları ve lekeleri bir köşesinde saltanat süren “Ko- ton klöb” dünyaca meşbur olan bir cazbanda sahibdir. Kapısından garsonlarına, bale artistlerinden, casbandmn (şefine kadar bepsi zeneldirn. Dans eden kadınları, nu- mara yapan erkekleri: sonra bütün topluluklarile moyduna gelen revü. ler bir tarafa; cazband orkestrası başlıbaşına bir âlemdir. Said Çele- bi bana demişti ki: — Ben falan tarihte Londraya gittiğim saman, bu caz takımı ora. ya muazzam şehri yerin - den oynatmıştı. Bunlarla bir angaj- man yapmam için İstanbuldaki fi. lin müessese ben! memur etmişti. Şeflerile görüştüm. “Teklifte bu - Tundum. Verdiği cevab şa (Devamı var) salonlarma lor içinde kaldım “Pittgerald,, 4 - simli, tamamen zencilerden müte « şekkil bir caz orkestrası harika bir musiki âfeti olarak, tıklım tıklım salonu dolduran halkı çılgına çe- virmişti. Ortada dans eden kadınlı #rkekli zencilerin hareketleri, © yüksek müzikhol artistlerinin fer. kindeydi. Çıldıracaktım! Bunların hepsi de mi sanatkârdı!. Hariku » Mide figürler yapmayan tek İnsan yoktu. ŞİFA Bulmuş AGRI Bay J, O. C Yazıyor: Ekseriya okuyoruz, Tedavi gö ren ilâçlar varmış fakat, ALL COCK yakısından bahsedilince kat'iyen mübalâğa değildir. Bi: zat akşam tatbik ettiği bi ALLCOCK yakısı, bir gece zar fında tesirini göstererek vede vamlı sıcakirk tevlit ederek ağrı van mahalli teskin etmiştir. ALLCOCK, Romatizma, Lom nı görmedim. Bu bir tesadif müy- dü? bilmiyorum. Yalnız bildiğim bir şey varsa, onları yakmdan gördükten sonra, o kadar merfur İnsanlar olmadığını anladım. Beyazlar, #iyahilerden senelerce bago, Siyatik, delikli ALLCOCK Cüd bücey - BEY ei Temasa gü relerinden çı yakılarının İİ etmişler. Bu, uzun zaman böyle ” karılmış ve ettiği sıhhi sıcaklık, OTOMATİK | sürmüş. Sonra yeni bir karımla a- TOÇO- genç ve sağ BİR MASAJ gibi hemen ağrıyan | ip vermede herkesi serbest bırak. ini lm bir el verin etrafını kaplar. ALILCOCK | mışlar. Garib tabistli Amerikalılar, İİ ;. din unsurla yakılarındaki Kırmızı daire Ve | bu müsaade Üzerine biribirlerine ” rına müşabil Kartal resimli markasına dikkat | girmişler. Beyaslarla evlenmiş #i - yeni ve kış ediniz. Eczanelerde 27 buçuk | vah erkekler, siyahlarla metli cevher beyaz adamlar çoğalmış. Derken, nesilden nesle, bunlar öyle çocuk- lar çikarmışlar Oki, bugün Ner- rin dinlemesine müsaade eder. kumandan odasına, hususi bir Yalnız misafirlerin bile Alman İt radyo makinesi konulmuş ve yal- tasyonlarından başka bir yeri din nız bu istasyonu alabilecek şekil emelerine tahammül edemer, Ken de ayar edilmiştir, disi, almancadan başka lisan bil « (| Her zaman da açik bulundurul- mediği için, başka İstasyonların maktadır. Bu suretle Hitler istedi. ancak musiki neşriyatını dinler ve i veya icab ettiği bir anda, doğ. bühassa Vagnerin parçalarını arar. rudan doğruya orduya hitab edebi- Misafirlere mahsus olan radyo, !eeek iekânı balz bulunmaktadır. hususi bir dairededir ve buradan, O 20 telsiz İstasyonunun mevcu - sesi büyülten âletlerle, köşkün di. diyetini bütün Almanyada bilen er odalarına merbuttur. dört kişiden ibarettir ki, bunlardan biri de bezim. Bunu bana kim Fakat, Berhtesgadende bir veri. gösterdi; bunu söyliyemem. Zira ci radyo İstasyonunun da mevcut başmm tehlikeye gireceğini ve ö- olduğunu acaba bilen var mı? Bu fümle eezalandırı'scağını biliyo - radyonun hangi dalga üzerinden rum. Bımim An herke - çalıştığını da kimse bilmez. Yalnız sin bilip de e şeyler bu istasyon çok büyük roller oy * rasında ben de bu vrri mulmfa namak üzere tertip edilmiştir. Me- sa edeyim. sdâ, bütün Alman kışlalarmda, (Devamı vsr) mila hulâsası: BİOCEL” inbir ediler ve Viyana Üniversitesinin meş hür bir profesörü larafından keşi ve genç hayvanlardan gayet ii malı bir tarzda istihsal edilen bu kıymetli cevher, cildin unsuru © lan pembe renkteki Tokalon kre mi terkibine karıştırılıştır. Bu kremi her akşam yatmezdan ev vel kullanınız. Sir uyurken, ci) diniz bu kıymetli cevheri mas «eder, Her sabah uyandığınızda elldinizin daha açık, daha tuze ve daha genç olduğunu görecek: siniz. Gündüzleri de yağız beym renkteki Tokalen kremin! kul - lanımız. Bu kolay farrı tedavi sa“ yesinde her kadın 10 yaş daha genç görünebilir ve genç kizla nn bile gıpta nazarile seyrede » teği şayanı bayrel bir cild ve bir tene malik olabilirsiniz. To- kalan kreminin müsmir getice - leri #arentidir.