DYE, Nakleden: BURHAN BURÇAK 4 BU Vani : ş 3 ? Cemil Muallâyı korkulmamak i- çin sakin görünüyordu. Kapıyı 8 çabileceğinden emin değildi. Gerçi ikinci bir anahtar vardı. Fakat ne rede olduğunu bilmiyordu? Masa ların çekmelerine baktı. Sonra bel ki evin diğer arıhtarlarile birlikte mutfakta asılı olması (ihtimalini | düşünerek aramağa koştu. Buldu Bu altı yedi anahtar içinden bir İ tanesi bile kilide uymadı. Mutfa* Kın dışarıya açılan kapısının anah İ tarmı da hizmetçi almış gitmişti ir | Biçare Cemil her tarafı aradı. Fe” | kat koydunsa bul., Nihayet Mual- lânm sabırsızlıkla beklediği sale” na eli boş döndü: — Ne haber, efendim? — Galiba kapıyı kırmak lâzım gelecek. Genç kız gayrtihtiyari haykırdı: — Fakat, Siz çıldırdınız me? Eve hırsız girdiğini (o sanacaklar, gürültüden bütün kiracılar ayağa kalkacak ve hırsız yerine burada beni bulacaklar. Doğrusu bu hale teyzem pek memnun olur! Muharrir içini çekti. o Elektrik fenerini yaktı ve kapıyı bir kere daha muayene etmek üze oda dan çıktı. Kapı büyük, ağır ve tek kanatiıydı. Cemil bir müddet ses” siz sessiz baktı ve aczini / itirala mecbur kaldı. — Bir tek çare var, kilidi sök meli, — Hakkınız var, küçük hanım. Ah bize bu oyunu (o oynayanı bir yakalasam.. — Size feneri tutayım. Cemil kilidi sökebilmek için lâ zı olan âletleri almak üzere mut fağa gitti. Munilâ ağlıyordu, Ara- da bir: — Kilidi sökmek imkânsız. di- yor ve hıçkırıkları küçük vücudu” nü sarsıyordu. Vidalar o kadar de rine gömülmüştü ki kapı açılma" dan kilidin sökülmesine (imkân yoktu. — Eğer kapı iki kanatlı olsay- i dı daha kolay açılırdı. Teyzem kü- İ çüklüğümde beni yemek odasma İ kilitlerdi de ben kapının tek kana” İİ Mipi 7# iii gf ge Ee TEE ; | # 1! mi, Kümbilir, bel- Dirk günler gibi bom de geçer, kayada bayram oldı Gorükke, eki zamanlarda li Ze annesi © roktasında Çemil Ravi başını çe- rabbi. dedi, <ürdern — hareketsiz on adım ötede # 7 JE £ pi h al kalktı ve g ği 0 gelen bir ül dümdam ki içeri a, A da farkına vara* siniz, sizi rah la Malaip oldum. za dını açarak sıvışırdım. ©: du Sözleri biraz sıkıla: | Genç kaz bu sözleri o kadar ma- Sy Bi, | sum bir seffetle söylüyordu ki Ce- İN ZA htiyarı gülüyordu. | vir Kayrlihtiyart tebessüm ediyor a İK kücük hanım, Hiç İ ve kilit açmakta maharet sahibi © , 1 ği. | lan genç kıza hayran hayran ba" Mi d ediniz | Kıyordu. Ne çare ki bu kapıyı o da İN iz tutâyım, Apart i İ açamıyordu; çünkü bir kanatlıydı. NN türlü bir otomatik | o Muallâ mütemadiyen mendiliy- vi VR anl * le rslak gözlerini kuruluyordu. Ce ık, w Hem o kadar | mil belki onuncu defa (olarak şu ekte, | cümleyi tekrarladı: ilerledi Tag irak İ— fatirkam ederim, küçük ha apn İŞ m, ağlamayınız Sonra bir şey daha söylemiş ol- mak için ilâve etti: — Şüphe yok ki sizi bu kadar üzen teyzenizin merakta kalacağıdır. — Oh teyzem sanki umurumda idi! Sonra bir yabancının yanında bu kadar açık konuşmanın doğru olmadığını hissederek: — Teyzem uyuyor dedi, hizmet- çiler de evde değil, Geldikleri 72 man doğru odalarına giderler. Be rim bu akşam evde olmadığım farkına bile varmazlar. Fakat böy” le mahpus kalmak, hem de kilidi olarak mahpus bulunmak pek fe na, pek feci bir şey... Muallâ sonra söylediklerinin ge ne doğru olmadığını hissederek sus tu, Kilitli kalmak elbet ev sahibi” nin boşuna gidecek bir şey değildi. Gözyaşlarım zaptetmeğe çalışarak: — Ben budalalık ediyorum, de di. Sizi rahatsız ettiğimi hiç düşün müyorum. Affedersiniz. Fakat ne yapayım, Kabahat bende değil ki. ada . pi Mn b HABER — Aksam Posta Polis ismini işiten serseri,hemen çuvalı odanın bir köşesine fırlattı ve bir adımda odanın kapısına yaklaştı. — “Bir adam bir kediile gel di!,, Bu gözleri telefonda söyleyer polis hafiyelerinden ve ilânda adre- si yazılı bay Kurumay idi. Bay Kurumay pek heyecanlıydı. İshi- ga ona telefonda: — “Bu adamı orada tutunuz, ben derhal geliyorum!, diyebildi ve telefonu kapıyarak Nihonbaşı mahallesine yollandı, İshiga arka kapıdan Kurumayın evine girdi. *- “Bu adam kimdir, üstü başı nasıldır?,, diye sordu. — “Parça patça elbiseli, şüphe- Wi ve tehlikeli birisi herhalde, Onu bu kadar burada tutabilmek pek kolay değildi. İshiga San, bu adam traş bıçağmın traş (makinesinin, bir elbise fırçasının da keşlevildi- inden muhakkak ki haberi yoktu. Onda medeniyet eseri (olarak bir — #Mükâfatımı yım?., diye sordu, — “Evet, fakat evvelâ bu kedi- diye de sormayı unutmıyordu. — “Evvelâ, kediyi bir göre'im!,, — “O kedi pek usludur ve bum dan daha iyi bir kedi bulamazsr turmalamıştı. Eli karlar içindeydi. Pis çuval gene odanm içinde yu” varlanmaya başlamıştı. Nihayet çuvalın ağzımdan bir baş baş gö ründü ve sarımsı ışık saçan gözler odayı teftiş elti. Çuvaldan fırladı ve birkaç defa hoplıyarak bir de labm üstüne çıktı, Orada, odan en yüksek noktasında (kendisini bütün varlığiyle gösteriyordu. Bu hayvan şüphe yok ki bir ke diydi. Gene şüphe yok ki evvelce tüyleri de vardı. Muhakkak ki bu hayvan dünyaya böyle (tüysüz olarak gelmemişti. — “Bu ucubeyi siz bir kedi mi zanneğiyorsuruz, hem de (mavi renkte bir Ankara kedisi, ha?,, İs biga fena halde hiddetlenmiş ve (Devamı var) | herifi polislerin elinden alarak gör ( zeloe dövmek arzusile yanmıştı. Fa <at heri: — Evet, o pek iyi bir kedidir. sâreleri iyi tucari,, diyordu. Ishiga polıs.ere emir verdi; — “Şu heri serbest bırakın, sen de o kedi dediğin ucubeyi &l gıt ve bu tarailar.a bir dana gö” rünme!,, dedi. Herif çuvalını kaldırdı ve dola" ba doğru ileriiyerek üstünde du- ran kediyi tutmak istedi, (faka kedinin pençesi, oğlu gibi besledi- dl kedinin pençesi berie cevabını vermişti. Şumdi de gözlerini dik İ miş, hücum etmek istiyordu. Eğer Ishiga Tokyoda o yaşıyan keduer hakkında bir yazı, bir eser yazmak urzu etmiş olsaydı, Kuru mayın evi onun için en iyi etüğle yapılacak bir mainl olurdu. Bu | günü takip eden günlerde Kuruma ya yüzerce kedi getirilmişti. İshi- ganın bu iş için tayin ettiği ome murların işleri de pek kolay de Zili. Bunlar getirilen kedileri mu- ayene etmekte ve her bir kedinin birer tırnak hatırasını elleri üstün de saklamak bahtiyarlığına kavuş maktaydılar. Öyle ki zavallrar i kinci günü âdeta geceli gündüzlü dikenli teller arasında dolaşan bir nöbetçi nelerine benzemişti. Elleri parmakları kanlar ve çizgilerle do tuydu. Yaşlı kadınlar, mektep çocuklar rı, rikşacılar, mâ masajcılar, çap kın pirinç ekicileri, mâbet uşakları, hasılı her cins insan, bazıları çu vallar içinde, baziları (o sandıklar, diğerleri kutular içinde, bazıları da beğenileni alınsın diye (dört tane kedi getiriyorlardı. Her renkte ke di, küçük, büyük, her boyda kedi, yavru kediler bulunduğu givi ol dukça pirleri de vardı. Kuyruklu.s n, kuyruksuzları, topalları da ek sik değildi. Bunlardan (o birisinin gayet koyu mavi tüyleri vardı. . kat tüyleri pek kısaydı. Lâkin Tar monoi cinayetinde tüylerini bir de- Kil olarak bırskan kedinin o reng havai mavi ve uzundu. Kedilerin hücumü sona erdikter. sonra, İshiza bu meselede evvelce bulunduğu noktadan bir o santim bile ileriiyememişti. Yalnız Kuru mayın (evindeki fareler (Okaç mışlar, (o herbirisi birer deliğe se BİR KEDİ DOLAŞIYOR Tokyo polis müdüriyetinde po Us müfettişi Kanamitasuyun yazı” hanesinde “Tamanoi cinayeti,, İşa- retini taşıyan bir dosya duruyor” du. Bu dosya yazıhanenin en alt çekmecesinde bulunuyordu. Bu meselede (o Hasezava namında iki kardeş zan altında kalmışlardı, ta“ kat bunlara karşı elde hiçbir deli yoktu Sonra bir mavi kedinin tüyleri şüpheye sebeb olmuş, fakat bu kedi de bulunamamıştı. Genç bir polis memuru iki ay bu iş için potinlerinin perçelerini koşmaktan eskitmişti, Bir av köpeği gibi her tarafı aramış, koklamış, sentim İ santim ilerlemiş, bir delili diğer de | ie bağlamış, | #ıralanış ve İzi bulmuştu. Tam bu sırada iz gene dinden kaybolmuştu. Kanda ma kallesinde hir ev, bir tutam kedi tüyü. netler sifrrdr! vi (Devamı var) Herkese lâzım olan mühım eser Yeni çıktı <a" yeri YAKI Kitabevi FA Harp sahnesi haline gelen korveçin coğrali, iktsadi ve içtimai vaz.yetine bir batış Üç milyona yakın nüfusu olan bu memleketin kü- çük şehirleri baştan başa ahşaptır. Norvoçin mesakal sathiyesi 323 bin kilometrs murubbanlır, Nüfu- $u iki milyon dokuz yüz sekiz bin- dir. Kilometre murabbarma vasati olarak 8 kişi düşer, İsveçle olan kara hududunun w zunluğu 1650 kilometredir. Set” uzunluğu ise, fazla girintili ve gi. kıntılı olduğu için 3400 kilometre. dir, Denizyollarının mildir, uzunluğu 4040 ..” Norveçin İsveçle tabii hududu yoktur. Norveç arnz'si yüksek yayla lardan müteşekk'idir. Buralarda insan yaşımaz. Bu yaylâlar gar- ka doğru tedrici bir şekilde alen, lir. Halbuld garb tarafis ise bir. denbire keskin bir vaziyet alarak uçurumlar, derin vadiler ve kör. fezler vücuda getirir. Şehirler, nehir kenarlarmda ve ovalarda inşa olunmuştur. Nehir. ler'n hiçbirisi hududu göçmek Hati. damı göstermez ve Kristiyanyaya do"ru tekâsilf ederler, Nörveçte 2000 mil murahbas a. razi daimi surette kar ve buz sl- tındadır, Norveçşe bugünkü arazi şeklini veren buz devrindeki glas. yelerâir, Norveğin gark kırmında birçok şelâleler vardır, Bu havalide bir. çok elektrik merkezleri vücuda get'rilmiştir. Yalnız HMardangerde ki Skjapgeda'sfos (Skyegeda's. fis) şelâlesi tabil güzelliğinden do- Isyı elektrik enerji merkezi hali. de getirilmemiştir, Norveçin şarkında en büvük ne bir 120 mil uzunluğunda Namsen nehrid'r. Şimslde bulunan ve Fin, lândiya ile hudut teşkil eden Tana nehri 186 mil uzunluğundadır. Bu gehirlerde Salmon denilen bir ne. Yi balik avlanır, Balık, Norveçin tabit zenzinliklerinden (başlıcasını teskil oder, Norveçin $ de üçü göllerle kap. Norveç sahilini Meksiko > körfe- zinden gelen “çulf siroam,, yani sıcak su öereyanı yalar. Bu sıcak su esreyanının Norveçin iklimi U- zerinde çok büyük bir tesiri var. dir, Bu cereyanm tesiriyle Norve. çin sark sahilleri senenin dokuz &- vanda buzlarla kaplı olmaktan kurs talur, Norveçin diğer zenginliklerin. den biri de ormarlarıdır. Şimali, 46 bulunan ormanlardan ağaç ve kereste nakliyatı nehirlerin tabii 2crevanlarmdan istifade edilerek vandır, Norveçte kürklü av hayvana in cok mebzuldür, Bu yüzden Nor. veçte avcılık bir sanat haline gel miştir, ... Norveçin deniz nakliyat ve tlog- reti de çok mühimdir. Bergen ile İngilteren'n Nükesli Imam arasm. #a barbden evvel muntazam sürat vostalar: vardı, wveçte ilk demiryolu Kristi. a ile Eydevold arasmda inşa rak 18”* ssnosinde isletmeye açılmıştır. Şimdi şehirler arasmda müteadâid demiryolları vardır. ... 1 Kânunusani 1925 te Kristiyan. yanın ismi değiştirilerek Oslo nas mı verilmiştir. Oslodan sonra en mühim şehir 100 000 nüfuslu Bergen'dir, 1707 senesinde ingaya başlans- lan bu şehir 14 üncü asırda dünya, am en mühim tcaret merkezle rinden biri olmuştur. Bu »r'r çok eski zamandanberi ecnebi tes'ri ak tmda bulunuyordu, Burada konu. şulan dilin lehçesi slmancaya çok vakındır, Eski devlet merkezi olan 80000 nüfuslu Trondhfem şehri büyük ki- sesile meşhurdur, Bunlardan ma. ada Tronâhjemin şimalinde 12000 nüfuslu Tromso, ve bir balikçi merkezi olan Stavanger de mlihim seh'rlerden maduddur. Büyük şehirler mistemea #iğer şehir ve kasabalarda bina lnşaatı memlekette pek mebaul O lan keresteden yapıldığı için ba sehir ve kasabalarda sik sk yan- ynlar vukua gelir. Bunu önlemek *çin evler biribirinden uzak İnga ©- Tunur, ... Norveçliler fikren “ve--bedenen çok tekemmill etmiş bir millettir. ler, Ne yazık ki harice, bilhassa Avrunaya hieret ederek ırklarınm karaktersitik vasıflarını kaybet mektedirler, Norveçte hırsızlık ve ahlâkszirk nedir bilinmez, Kişpeşt bu hafta şakır mizde Hâlen Macar likinin başında bulunan Kişpeşt takımıbir iki gün sonra şehrimize gelecektir. Müâcarlar cumartesi, pazar ve çarşamba yünleri olmak üzere üç maç yapacaklardır. Misafirlerin hangi takımlarla karşılaştırılaca . ğı henüz belii değildir, Bunun i- çin bu akram İstanbul bölye mer kezinde bir toplantı yapılacaktır. Atletizm Ajanlığının bir tavzihi Beden Terbiyesi İstanbul Bölgesi Atletizm Ajanlığından 1 — Ayat mevsimde olmak Üzere tertip edilen ve bu yıl üç yaşına girmiş bulunan (Altın Çivili Atletizm wlüsabakaları, Mısır daveli wünasebetile ter tip edilmiş değildir. 2 — Bu müsabakalar 128 ferdin Iştirâkiyle 20 branş ve 4 kategori Uzerinde başarılmış tır. 3 — 1956 ve 1039 yıllarınâ: yapılmış rekorların 5 tanesi yenilenmiştir. 4 — Hakem azlığı bu eolmamıştır. 5 — Birine! kategori 400 “ metresinde kronometrelerin ! hiç bir tanesi 49 iye göster. !miş değildir. Dört kronomet renin İkisi 52.2 işaret etmiş ol duğundan bu derece kabu! sd'lmiştir. 6 — Müsabakaları seyretmi* olanların adedi $00 den yuka rıdır. 7 — Atletlerimiz kışı atıl ge- çirmemişler, haftada 3 defa du. | hilde, bavalar müsait oldukça hariçte çalışmışlardır. Bu mev simin bidayetinde elde etmis mevzuu Hakem işleri İstanbul spor bölgesi Bbakem işlerini düzeltmek için İngilte * reden bir hakem getirtmeye ka, rar vermiştir. İngiliz hakem, İs. tanbula geldikten sonra bir kurs açılması takarrür etmiştir. Fut - bol ajanlığı bu hususta bugün * lerde Londra ile muhaberata gi. rişecektir. © Toplantıya Davet Mektepleri Spor Istanbul Bölgesi Başkanlığından: Gençlik ve Spor kazırlıkları bakkında görüşmek üzere Li. s4, Muallim ve Sanat Mektep- leriyle Orta mekteplerin B. Terbiyesi Muallimlerinin 10/ 1(V/940 Çarşamba günü saat 15 de Maarif Müdürlüğünde yapılacak toplantıda bulunma- ları rica olunur. mevsim sonunda İrişmeye mü. valtak oldukları derecelere müsavi veya Üstün olduğu el. netiş keyfiyetin hakikati teba- rüz eder. Beden Terbiyesi İstanbul Bölgesi Atletizm Ağı 1940 yılı İlkbahar Atletizm müsabakaları 13 ve 14 Nisan Jumartesi ve Pazar günü yapı, acaktır. Atmalar ve atlamalar ssat 15 ten itibaren Cumartesi Şe- ref Stadında, koşular Pazar sa. at 9,30 dan itibaren Fener Sta- imda yapılacaktır, Yapacak müsahakalar şun, ardır: Kategorl 1 — 200, 400, 1500, 110 manlalı gülle, disk, cirit, yüksek, üç adım, sırık ile ir. t'fa, Kategori: MI — 100, 200, 400, 800, gülle, disk, cirit, yük. sek, sırık, ib Kategori IV — 100, gülle, | bulundukları derecelerin geçen i disk, yüksek, uzun. sk Ğİ ae ar dene ii name e Hemel dn iade