Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ğ : - ti "ıı'i_ı.. AĞ K N £ * Slılh m r’* ' | K CV]forktan Ay- tetmiştir. Daffku- Y Merikada dört ay _ .Be: k Müddet — zarfında b Tnesi yapmıştir. İileD ıi'u'üel'l alınan ğabğrleıc t İi ğğğ:- önümüzdeki hafta *tmi $ İsveçliyi hİştir, Mevkufların cür- "';i' Fakat bu mesele İ 1 derec ; İ : Ai?.q edulyoı-_ e ketumiyet İalar'll Yapılan Hollanda KU baça tılığı işinin mu. haşler ar üzeredir. : Dishan asında Ahiren Al- DR Holıand:s"âdm kaçan bir D &a:. Tpton 1 C9 vardır. Buü Ş 2001“ poli'-'(esmde Hollanda bi nî:i" askerine mah- İk, tecaviz üniforma yT €t Rusya ve Ro- | ü ede ile İtalya arasın- | : eıfte dirn Mmüzakerelerden Üa Tir, n : ı vi *—Lü' sğalkğ—nlann İtalyan |t e andinavyanın Rüus a R krlelğ T v u.;:n bar ği hakkındalki hr;hı îâex Italya- sındaki muhteriz | :ğiıgâlzu::ph“inibdüzeltmeğe Kİ n , e pi UN Dü gayretler iğkçter Çiyadan ne istiye DrRür, 'EsehpilT Ye: “Bu do-- :ı,d:q a üüleriıal sonunda t f silere karşı ' *'îe ırtır'"n:’lğınıtı:'"""'“ iştiraki üı! S&ha_h ' N :irâafaihçîât Yalçın, son dip- (N %Ğrak ğı: ve müzakere, b lak; n b İkanların İtal- K Üye h'fleı—i takılacağı hak- | bi hydediyor ve YD luzları ViBORG KÖRFEZİNİN BÜTÜN ADALARINI ALDILAR Bu sebeple, yapacakları harekât bun- dan sonrra daha kolaylıkla olabilecek Londra, 11 — Moskovada Fin- lerle Sovyetler arasında sulh mü- zakereleri yapıldığı şu günlerde Sovyetler Kareli cephesinde taar- ruz üstüne taarruz yapmakta de. vam ediyorlar. Sovyetler dün Viborg müdafa- asını boğmağa çalışmışlar ve şelh- rin cenubunda müthiş bir taar - ruz yapmışlardır. Bu taarruz a. kim kalmıştır. Sovyetler diğer taraftan Fin: lândiya gölü yakmlarına Viborg: üun garbina yerleşmeğe çalışryor- lar; Viborg körfezinin hem.en bü . tünadaları ellerinde bulunduğun- dan yapacakları harekât şimdi kolaylaşmıştır. — Finlândiyalılar şiddetle mukavemet etmekte ve Soövyetler müthiş zaylat vermek- tedirler. Fin bombardıman tayyareleri, mütemadiyen buzları kırmakta ise de geceleyin çıkan şiddetli soğuk esnasında kırılmış olan noktalar tekrar donmaktadır. Ladoga gölünün şimali şarki mintakasında muharebeler devam etmekte olup Kulino ve Lavaja. ervi yakınında da birtakım mu- harebeler yapılmakta olduğu ha- ber veriliyor. Teeyyüt edeti malıtmata göre, “Finlândiya — tayyareleri, dun;” Sövyet tayyaresi düşürmüşlerdir. Fin teb iği Dünkü Fin tebliği şudur: “Finlândiya körfezi kıyılarında şimale doğru ilerlemeğe teşebbüs İ tülmüştür. Düşmanın Viborg'un şimal . batısındaki — teşebbüsleri de akim kalmıştır. Viipuri körfe- zinde Sövyet kıtaları Finler ta- rafından çevrilmemek için tahliye edilen bir kaç küçük adayı işgal etmişlerdir. Viipurinin cenubun- da ve doğu — cenubundaki küçük Sövyet hücumları akim birakıl . mıştir. Düşmanın Kareli Berzahıtdaki en büyük gayreti Vüuoksi nehri üzerinde vuku bulmuş: düşman bütün gün nehri geçmeğe çalış- mıştır. Muhtelif noktalarda Fin topçu ve hava kuvvetleri taarruz için hazırlanmakta olan düşman toplantılarını dağıtmıştır. Düş- man bütün taarruzlarında şiddet- le püskürtülmüştür. Dün akşam, Vuoksi üzerindeki buzlar kızıl ordu askerlerinin cesetlerile dolu idi. Ladoga gölünün doğu şima . linde düşman muhtelif noktalar- da şiddetle taarruz etmiş ve her tarafta püskürtülmüştür. Fin keşif tayyareleri Sovyet hatlarının perilerinde uzak me - safelere kadar uçuş yapmışlardır. Bombardıman tayyareleri iaşe kollarını, bücum arabalarile zırh- n i Finlândi. J;._o.ıfârâ%ılkouum ve Fin bölgesindeki müfreze- leri bombalamış, bir Sovyet ara- bast tahrip edilmiştir. Düşmanın, Viüipuri bölgesinin Ladoga gölünün Şşimalinde ve Petsamo bölgesindeki hava faa- liyeti çok şiddetli olmuştur.” eden düşman müfrezeleri püskür- HiİTLER Harbi kazanmak için dua ediyor Berlin, 11 — 1914 , 10918 har- bi ve şimdiki harp ölülerinin ha- tırasını anmak için Berlin askeri müzesinde dün yapılan bir mera- sim esnasında Hitler bütün Al- man milletine hitaben radyo ile neşredilen bir hitabede bulun. müuştur. Hitler bü nutkunda ez - cümle şunları söylemiştir: “— Tarihimizde ilk defa ola - rak, mevcudiyeti için yaptığı çok büyük mücadeleyi tekdis için, Alman milleti, başdan başa, tan - rınin huzurunda düa etmeletedir. Hiç bir millet kahramanların hatırasını taziz hususunda, ÂAl man milleti kadar fazla hürmete sahip değildir. Mukadderatın ul- vi bir anındayız. Coğrafi vaziye- timiz daima vahim siyasi muara- zalar tevlit etmiş ve bu gibi an.: larda, milletimizin mevcudi; cti, daima askerlerimizin kahıaman- ca fedakrlıklarile temin edilmiş- tir. Kahramanlarımızın har"rasını tebcile hasredilen bugünü, yeni bir dahbili şeref kazanmış olmak kanaatile tesit ediyoruz. /a ile omarın, uğrunda çarpıştıklar: he: defler için mücadele ediyoruz. Ferdin bayati ve mukadderi ne olursa olsun, her birimizin mak- sadımız, camianın mevcud'yetinı ve atisine bağlıdır. Fakat bizi bu. rada, mazinin fevkine çıkâaran bir şey var: Vaktile, bir çok kimse- lerin, uğrunda şuursuz bir su. rette çarpıştıkları ideali biz he- pimiz vazıhan müdrik bulunuyo: ruz. Etrafımızı kuşatan tehlike- ler büyüdükce camiamızın kryme. tini daha fazla takdir ediyoruz, Plutokrati'r demokrasilec, nas- yonal scsyalist Almanyaya karşı .vahşi bir mücadeleye girmiş ve en yüksek bLedefleri olarıs nas. yonal sosyalizmin imhasmı ilân etmiş olmakla, ancak, bizim şimdiye kadar tahakkuk ettir- mekxte olduğumuz bir şeyi teyit ediyorlar. Yani, nasyonal sosya: list camia fikri, Alman milletini birleştirerek onu pek tehlikeli bir hale gitmektedir. Çünkü düşman- larımız Anlamıştır ki, Alman mil. leti bu fikre İnandıkça namağlup- tur. Sınıfların, birliklerin, meslek- lerin, mezheplerin ve hayatın di: ger bütün intizamsızlıklarının fevkinde, bin yıllık bir sembolün birleştirdiği, damarlarında Al- man kâanı dolaşan insanların içti. maft ittihadı yükseliyor. Müukadderat bizi, saadet ve fe- lâket devirleri için birleştirmiş- tir, Dünya, bizim ittihadımızı bozmalk istiyor. Cevabımız, bütün devirlerin en büyük camlası için- de, daha kuvyetli elele vermek hususunda yeniden yemin ettiği. mizdir. Alman milletini parçala- mak istiyorlar, Yeminimiz, “Al man ittihadı” dır, Kapitalizmin muzaffer olması. nr istiyorlar, fakat biz, nasyonal ve nasyonal sosyalist camlanın zaferini temin etmek istiyoruz. Büyük harbe iştirak etmiş bir asker sıfatile, tanrıya tek ve na- çiz duam var: Bu büyük millet- ler harbinin son faslını, Alman milletinin şerefle nihayete erdir- difini görmeyi hepimize nasip etsin. Bugün, yeminimiz şu olma. lrdır: Fransız ve İngiliz kapitalist ler tarafından büyük Alman dev letine tahmil edilen harp, Al - man tarihinin kaydettiği zafer. lerin en şereflisi olsun!1.” üzakereleri yapıldığı sırada Dovyetler Kareli'de taar- nı şiddetlendirdiler Amerika hariciye müsteşarı Bir tayyare filosunun himayesinde Londraya , gitti Londra, 11 — Amerika haritiye müsteşarı Vels dün öğle üzeri tay- yare ile Paristen Londraya gelmiş: tir. Müstesarın tayyaresine Fran- sadan İngiltereye kadar birçok İn- giliz ve Fransız avcı tayyareleri refakat etmişlerdir. Vels Heston tayyare istasyonu- na geldiği zaman hariciye nezare- ti daimi müsteşarı Sir Cadoyan i- le Lord Halifaksın hususi kâtibi tarafından karşılanmıştır. Vels hiçbir beyanatta bulunmak istememiş ve Birleşik Amerika el- çisi Kennedy ile birlikte ötomobi- le binerek ötele gitmiştir. Otelde kendisine takma bir isimle bir da- ire ayrılmış bulunuyor. Bir Alman vapuru daha ıntihar etti İngiliz tayyareleri Vi- yana ve Prag üğerinde uçtular Paris, I1 — Dün garp cephesin- de kara harekâtı — bakımından kayda değer mühim bir hâdise ol: m— t - Geceleyin dokuz İngiliz tayya- resi Viyana ve Prağ üzerinde keşif uçuşları yapmış, beyanname at- mıştır, Almanyanın 5.600 tonluk Ha- nover vapuru 7*8 mart gecesi Sent:- Dominik ile Porto Riko arasında bir İngiliz kruvazörü — tarafından yakalanmıştır. Alman taylfa vapu ru derhal ateşe vererek terketmiş: tir. Kitap sevenler kurumu- nun kongresi Ankara, 10 (A.A.) — — Geçen sene Ankarada, adliye vekili Fet- hi Okyarın hami başkanlığında te- essüs etmiş olan kitapsevenler ku- rumu dün, halkevinin gark - salo- nunda, senelik üumumi heyet topr lantısınt yapmıştır. - Toplantıya riyaset eden Fethi Okyarın ve aza olan bazı mebüs ve profesörlerin de İştiraklerile yapılan bu toplar: tıda, yeni idare heyeti seçildikten sonra Fethi Okyar söz alarak ku- rumun müstakbel inkişaf temernini: lerini memlekete hayırlı hizmetler yapacağında ümitvar olduğunu bil direrek umumi heyete nihayet ver miştir. i Kurum pek yakmda Bozkürt! adlı bir mecmua çıkarmayı altına almıştır. - Bergama köyleri Su ihatasından kurlulamadı İzmir, 10 (AA.) — Son fırtına esnasında liman işletmesinin Dum lupmar romorkörü şamandıraya bağlı bulunduğu Alaybey mevkiin de karaya düşmüştür. Hayli vakit- tenberi faaliyette bulunmuyan bu romorkörün kurtarılmasına çalışıl maktadır. Aynı idarenin iki mav” nası da Çamaltı mevkiinde kara: ya düşmüş fakat yüzdürülmüştür Fırtınanın mülhakatta birçok za: rarlara sebeb olduğu anlaşılmak- tadır. Bergama ile muvasala ke- silmiş oldufu gibi bu kazanım su: larla sarılan köyleri de henüz sü ihatastndan kurtulamamıştır, Şairlere DD ün bir mecmua gözüme İlişti; Sokak., İstanbulun imarma çalışıl- dığı şu sırada bolki de bu işlere att bir ihtisas mecmuasıdır; diye dü- şündüm, Böyle olsa hakikaten bir bizmet Bsayılırdı; İçinde faydalı şeyler — bulabilirdik. Meselâ: Şu Eminönü'nün nasıl imar edileceğini veyahut da Taksim meydanının ne şekle gireceğini öğrenirdik, Fakat yazık, bir edebiyat mecmuasıymış! Sokakla edebiyatm ne münase- beti var? deme. uzaktan “bir. bakış sunuz, bu döner kebab hlâdetinden ne çıkıyor? Eğer siz de döner ke. bab taraftarıysanız vay halinize! Bana gelince: Bu aralık pâstırma gibi döner kebab da mideme do- kunuyor. Ne ö, ne öteki, Azıcık aşım, Kaygusuz başım. kâfi, Sayfayı çeviriyorum. Bir ser. levha: kalp şairi, Muharririn resmi. yin? Sanat mesele sinde sözün bu ka Yazan: Öchan Seyli ÖOrchon- Asaf Halet Çole, bi. Makale okuma ya tahammülüm yok. Fakat bu kalp şairleri ken- dileriyse — karış. mam, — ötekilerse imlâsmr — doğru' ğil, İstanbul sokakları bir edebiyat bolluğu İçin- de. Yalmayak, başıkabak müvezzi- ler, koltuklarının altında bir ku- cak kitab: — Afrodit!... Diye barbar bağırryor. Artık, İstanbulumuz için, Nedim Ho beraber öğünebiliriz: * & © " Mocmuanm yapraklarmı çevir. meğe başladım, İlkönce şu yenilik gözüme çarptı: Sokak şalrleri, öte. kiler gibi imzalarmı şlirlerinin al. geliyor, Hakları da var: Evvelâ can, sonra canan! Birinci manzaume Ârif Dino'nun. Ülk mısra şu: Döner kebab dönmez olsun! Bunu okar okumaz beni bir dü- şüncedir aldı: Genç şairlere bu dö- ner kebab husumeti nereden geli- yor? Şüphesiz dönmesinden ola. cak. Hattâ, gözlerinin önünde ağız- İarmı sulandıra sulandıra dönme- sinden.,, Eskiler de dönen şeyleri sövmezdi, Fakat — onlar, gözlerini lokanta kapılarına — dikeceklerine, bermutad ağızlarmı havaya açar- lar, başlarınm üstünde döndüğünü zannottikleri Kubbelsema'ya kı. zarlardı: üzre Halkin şu felek didiği dolaı meşakkal!,, Yabti, lüzumsuz bir hiddet oldu. ğu İçin kimsecikler de buna ehem. miyet vermezdi, Fakat bu öyle de, ğgll, döner kebab - dönmez olunca yâ şişin veyahut kebabm yanacağı meydanda! Dişarda pastirma yazı İçimde esen karayel Varsın essin. Şalr, galiba, aristokrat olmadığı için, pastırma yazma müsaade edİ- yor; fakat döner kebabın hiddeti bir türlü içinden çıkmıyor. Bu genç şalrlerin bir yenlliği de nokta virgül kullanmamaları, Bu yüzden aşağıdaki parçanm fallini, meft'ulünü bulmak İmkânsır, Altın güneşler batarken denize Kapandı perde Siyah Gece ' Ö gece , Gümüş nalınlarını takarak gidiyorlardı. Belki de fall, kasten ele geçme- sin diye saklanmıştır! Devam oedelim: Nereye? Gündüze? e Şiir burada bitiyor, Anlıyor mu. tma atmıyorlar, En başta İsimleri - “Beyhüude dönüp neyler ola bâşımız yazarak Kalb şaliri yapsmlar! Resmin altında bir not, |(Eren Eyüboğlunun kalemile) tuhafrma gidiyor. Lâik cumhuriyet devrinin genç şairleri için bu ne acalb İsim, lerdir! Asaf Halet Çelebi, Erön Eyüboğlu... İnsan İstemiye İstemi. ye: — Bunlar hangi tekkeye men- sub acaba? Diye düşünüyor. Sayfaları çeviriyorum: ?ktay Rifat. ( Oteldeki İkom. şu Benim gibi çay bişirir elbet Günlük yolculuğuna çıkmadan evvel Hangi lisanlarda konuşur kimbilir? Uzak bir memleketten gelmiş olmalı Anlaşılıyor kl şairin komşusuns ait bildiği hiçbir şey yok, Tahmin« leri de fmdık kabuğunu doldur. maz, Fakat kim olduğunu, hangi dilde konuştuğumu, nereden geldi. ğini bilmediği halde, çay pisirdiği. ne nasıl hüküm veriyor, anlıyama«- dım, Belki, Anadoluda hanlarda müşteriler kendi çaylarmı kendi pisirir; fakat otellerin blirer kah, vecisi vardır. Bir şiir daha, (Nanoçun çocul« lak resmi), Bir yori dikkatimi celbetti: “Çenber çevirirdi gündüzleri Ve reçelli bir dilim ekmek. yerdi köcamana (Kocaman) sıfatınm — sona gele mesi neden? Eskiler bunu yapare lardı ama, vezin zaruretile, kafiya mecburiyetile — yaparlardı, Vezmni, kafiyesi olmıyan bu yeni tarz şlir. lerde arasıra cümle tertibini boza mak mecburi midir? ı Kudret (Bir hayatı) i : Ağşamfarı yağmur yağar, Bı_r ben, şehrin sokaklarında. Bir ben gözleri yollarda. (Bir benim.) demek lâzım, Hay. di bunun ehemmiyeti yok, Faknt neden müutlaka akşamları yağmur yağsım? Yağmur yağmadığı akşam yok mudur? Hayır, hayır, lâtifeyi bir tarafa brrakmalı, Bu işi ciddi bir gözle görmellyiz, Bir dünya harbi karşıe Bında, her milletin varlığı mevzu« bahs olürken — bu gençlerin yap. mak İstedikleri $ey nedlr? Yarma emniyetle bakabilmek — için, çaliğe kan, eldüi, kültürlü, verimli blr gençlik lâzım. Bu fanteziler, bu imalar, bu garib temayüller, bu hücumlar, bu hiddetler nedir? Ne«. yi bozmak va n ea © yapmak İstiyor. gnnuııı" bir edebiyat meselesi de. » Dir memleket meselesi düşünmeli ! v gibi ORHAN SEYFİ ORHON Uruguvayda Alman evinde bir Monlevideo, 10 (A.A,) — Dün akşam Montevideodaki Alman e- yinde bir suikast yapılmıştır. Ha- sarat sadece maddidir. Sinema sa- lonunun altındaki merdivene kur- gulu bir bomba könulmuştur. Bu bomba elliden fazla Almanın se- yirci sıfatile hazır bulunduğu bir temsil esnasında patlamıştır, İnfi- lâf müthiş bir gürültü — çıkarmış ve merdiven alevler ve dumanlar- la dolmuştur. Koridorlar cam kı- rıkları ve taş parçalarile doluydu. Yaralanan olmamıştır. Polis müdürü Martinez derhal bir sulkast bornba patladı failleri henüz meçhül olmakla be- raber, bu suikastı yapanların ve- ya buna sebehiyet verenlerin ecne- bi oldukları tahmin ediliyor. tahkikata başlamıştır, Suikastın | Finlândıyanın sabık Moskova elçisi Ankaraya tayin edildi _Helsı'nki, 10 (AA.) — Finlân- diyanın sabık Moskova elçisi Yijo Koskımn Finlândiya Ankara el-