Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
%——m MUFREIZESIW ı —30 - ; Manm siyah lekesin. ğ'k Tenkte bır leke pey- kadar gitmeğe mu- a S“ar mıydı? Haym bu. ' görüyordu. Yanık %3-1' sustu ve tayyare m" düştü. — Fransuaz ordu. Örma: W “diler, Fakat çayira Sukut devam e tühenmek bilmi- (& böyle geçti. Sürücü bir süratle yer, yükseliyor — gi- “ıım Çayırın — üzerine hayktrdt “nun ehm sıktı. h ilk defa or 4 .T onlarla temasa geç işaret etti; bu ette tarifi imkânsız de- “bir itimat manası var. ğr defa daha doğrül- ah Viraj çizdi, indi, sıç- b ilerledi ve — nihayet mlmı tekrar elde et- “Yöze yapışarak etra. h ÜCİ, —Gadayoktu. Boş “Zamanındaki — sükü- tt“!Iııı.ıştu. Gayyar ye- seslen” m"wl’lîinlı:ruı bulundy. “d'- Yere indi. Sonra ' İhmesine yardım etti. 'e“delıyordu. Haym c ,, ©din, soğuktan ra- b Z ama asıl — bundan İ dt başlıyor. Haxeket iz geçer. kgi ©Vap verdi: %Ğerak etmeyin. Siz Ğ olmayın. İ 'rarerıin benzin mus " dedi. Güvercinle. Ü v ben de geliyorum. "Dıuaı koşarak u- :ih?m koşarken bak- T kibrit çaktı, bunu attı ve geriye sıç- : 'Nı » ğîgâh bir alev sütunu büyüdü — ve bir '“nra bir infilâkla be- Yükseldı. tayyareyi sardı. Bir kxnküı.l bir dekor için: g silüeti görüldü.Bir Yerinde dumanlar ç" Üi Ry’İlfllal?'ra:ısı.ıazmıra- N gelin, dedi. Çabuk ım, — Kuy. Wn edilmemiz ihti- el lsraf etmiyelim. q"’“nvetdi Mık etmeyin, %&mumbllvw '- Un biliyorum. 1914 h'llnda keşif müfre- uştum. Şimdi W ve B'*lçüm ündan Vlndi ]'“hr! Hududu çok &diyorlar. kîlahllktır Yaktığı- | he etraftan geleeek v kurtulmamız kuma.ı'uılaethn.ıta. Sj —“"lormnmnke:m AA Nakleden: Fetlii SANVE mürekkep bir perdenin — arkasın" dan dere göründü. Dere on beş metre kadar — ge aişlikteydi. Cereyan şöyle böyle epey kuvvetliydi. Nehir kenarım: da yürüyüşe devam ettiler. Cerer yan şiddetleniyordu. Nehir — bir- den sola garba kıvrıldı. Gayyar durdu: — Şininin bir buçuk kilometre şarkındayız. Yüz metre ileride bir geçit var, Orada suya girerax kar- şıya geçebiliriz. Buna muvalfak olabilirsek en müüim müşkülü at. latmış olacağız, Çünkü karşı ta- raf ıssız Şini ormanlarıdır. Fransuaz sordu: — Ondan sonra? — Ondan sonrası için bir plâ- nım var. O zaman — konuşuruz. Haym, dereden geçerken Fransu:" azı taşır mısmiz? — Genç kız itiraz etti: — Lüzumü yok, ben rim. — O halde benim meşin ceketi- me sıkı sıkı tutunun, Haym siz de onun peşinden gelin. Cereyan kuvvetli ise sürüklenmiyelim. Elleri ve dizleri üstünde yürü" yerek kayalık bir araziden nshir3 doğru aşağı indiler. Ağaçlar o ka- dar sıktı ki gökyüzünü, iki sahil. deki ağaçların hemen hemen biri- birine karışmış olan yaprakları a" rasından görmek mümkün olabi- liyordu. Kalın ve kesif bir sis tabakası nehirin sathını örtmüştü. Üç fira. ri Somua nehrinin kenarına ge lince Gayyar kumanda etti: — Durun. Ayakkablarınızı ve ço" raplarınızı çıkarın ve omuzları" nıza koyun. Birkaç dakika buz gi- bi soğuk suda ayak banvosu, sa- atlerce bu berbat arazide yürüme- ğe müreccahtır. Öbür — sahilde a- yaklarımızı uğuştururuz, üşümek geçer, Dere ayakları dibinde — çakıllı geçebili. | yatağında köpürerek — akıyordu. Sisten, karşı sahil görünmüyordu. Gayyar: — Haydi, bakalım! dedi. Haym, Fransuazı dan tuttu. Genç Kız dereye girince şiddetle irkildi ve durdu. Haym onu yavaşça itti. Dişleriain biri. birine çarptığını duyuyordu. Biraz sonra su dizlerine, kalça. larına kadar yükseldi. Sis içinde, ancak su sathını görebiliyorlardı. Başları döner gibi oldu. Karşı sa" hile doğru mu yürüyorlardı? yok- sa cereyana mı kapılmışlardı? ? (Devamı var) omuzların * ağaçlarından , Eski hariciye memuru Ruhinin muhakemesi Ankara, l0 — Ekrem König me- selesinden evvelce üç aya mahküm edilmiş olan eski hariciye memur- larından Ruhinin — muhakemesine dün ağır cezada devam edilmişlir. Rubhi mahkemeye gönderdiği bir is- tidada avukaltı Hâmit Şevkelin Sat- ye davası Münasebetile İstanbulda bulunduğunu bildirmiş ve muhake- menin başka bir güne bırakılması- ni istemişti. Bu teklif kabul edile- rek muhakeme' ayın 29 na bırakıl- mıştır. —H Limanda üç kazada üç amele yaralandı Dün limanımiızda üç kaza olmuş ve üç amele yaralanmıştır: 1 — Tophane önlerinde demirli bulunan Rumen Daçya vapurunda çalışan tahmil ve tahliye amelesin- den Alinin üzerine vinç sapanı düş- müş, amele göğsünden ağır suretle yaralanarak hastaneye kaldırılmış- lir, 2 — Kurüçeşme önlerinde demir- liyen İngiliz Herdot vapurunda ça“ lışan kömür amelesinden İbrahim, bir aralık Mmuvazenesini kaybede- rek gemi ile mavna arasındaki boş- luğa düşmüş, sağ bacağı ezilmiştir. 8 — Limanda demirli bir gemi- de çalışan amele Ahmedin üzerine vinçlen iki fıstık çuvalı — düşmüş tür. Ahmet vücudu hurdehaş olmuş bir halde Beyoğlu hastanesine kal- dırılmıştır. Hindıistanda dünoyanın en eski tasanları arasında Yazan: L. Busech 35 yılını vahşiler arasında geçirmiş bir. Alman seyyahi Erkekiere görücü giden kadin han isini beğenirsa orun yüzüne tükürür | Yani kadın kabilelerinde, cinsi hayatın gayet serbest — olmasına tağmen, gene bir nevi — (mukad. des fuhuş) vardır! Bu kabilelerde evlenme de ga> yet gariptir: Evvelâ, pek — tabii dir ki, erkekler kadını değil, ka> dın erkefi intihap eder. Erkekle. rinden birisi herhangi bir sebeble ölen bir kadın delikanlılık — Triya- zetini geçirmiş olan kabile erkek- lerine görücü gider! İçlerinden be- Bendiğine talip olur. Bu bir nevi nişanlanmadır. Fakat bu — nişan. lanma, nişanlanmaların en tuha- fını teşkil eder. Zira delikanlı erkeklere görücü giden kadın bu erkeklerden han- gisini beğenmişse onun — yüzüne tükürür! Bir kadın, hangi erkeğin yüzü: ne tükürürse onu kabul etmiş de. mek olur. Vakıa yüze tükürme — bizlerde umumiyetle bir hakarettir. Fakat onlarda yalnız kadının erkeğe tat- bik ettiği bir lütultur! Dikkat edilirse bu lütufta ayni zamanda bir hakaret de ve hoör görüş de vardır! Zahir, — erkeğin beğenildiği için şımarmaması için kadınlar bu âdeti koymuş olacak- lar! Yüzüne tükürmek suretile ni- şanlanan erkek bu — intihaptan dolayı sevinmeye mecburdur. Yal. nız o erkek değil, bütün bekâr erkekler! Filhakika kadın bu su: retle nişanlısını seçtikten — sonra bütün bekâr erkekler hemeti şar- kılar söyliyerek ve bağrışarak ga- yet şen ve sevinçle bir dansa ko. yulurlar ki bu bir nevi nişanlıyı tebrik dansıdır ! Nişanlı genç erkek bu andan © tibaren 40 gün itikâfa çekilir. Tek başına ormanın mukaddes bölü. münde dua ve ibadetle d0 gününü geçirmeye metburdur. Bu 40 gü zarfında kadının nişandan — va geçmeğe hakkı vardır. Dilerse ni şanlısını tekrar reddedebilir! Anlaşılan zavallı delikanlı, mu kaddes orman bölmesinde kadını nişandan vazgeçmemesi için evler me mabudunu temsil eden uzu bir taşa yüzünü gözünü — sürere 40 gün 40 gece dua edip duruüyor Zira bir kadın tarafından rad dedilen bir nişanlı tam bir sene evlenemez. Yani — diğer bit kadın tarafından alınamaz. Onun için genç erkekler nişanın bozul masından çok korkar ve samimi bir imanla kendilerini tam bir iti- kâf içinde ibadete verirler. Bu endişeli d0 gün tamam ol duktan sonra evlenme merasimi başlar: Nişanlı delikanlryı — mukaddes ormandan kabilenin en yaşlı erk. kekleri alrp kabileye getirir ve yü- zünü gözünü, saçlarını bir nevi kr- na nevinden nebat boyalarile bo yarlar. Damat o gün ava gider. Müs. takbel karısına ilk hediye olarat makbul bir av vurup — getirmeye mecburdur. Damat akşama doğru avdan av det edince bütün kabileyi ateşler yakılmış ve ziyafet yemekleri pi- şirilmekte olan meydanda topları mış bir halde bulur. Kendi avını karısı olacak ka dının hizmetindeki erkeklere te3x: lim eder. Hemen onu da ateşin üstüne koyarlar. Bu eşnada yalnız soyup erkeklerin | dansı başlar. Erkekler bu dansta kargılar ve oklarla müsellântırlar. | Damat bunların arasına girip bir müddet dansettikten sonra gelinin diğer erkekleri oirtaya çıkarlar, Yeni damat bu eski rakiplerile şiddetli bir harbe — tutuşmaya ve elinden kargısını düşürmeden ve yere yuvarlanmadan muzalfer çık- maya mecburdur! Bu suretle damadın muharipli- ği de tecrübe ediliyor. Âyni zamanda icabında kendini alan kadın için kahramanca ölece. ğini göstermiş olması icap ediyor! Bu gösteriş döğüşlerinde — çok zaman genç damadın — hakikaten kanlar içinde kaldığı sık sık gör rülen şeylerdendir. Bu kadın kabilelerinde erkekler için birçok mükellefiyetler, riya- zetler, ibadetler, hizmetler ve şid: detli cezalar vardır. Kabilenin ha. yatı, itikatları ve ananeleri — sıri kadın hâkimiyeti noktasından ku: rülmuş olduğu — için erkeklerin bunca mükellefiyetlerine mukabil kadınların tabi oldukları mü'celle- fiyetler hemen hiç mesabesindedir. Kadın, cemiyete hâkimiyette meş- hur hotgâmlığını bolbol — kullan. maş gibidir. Meselâ, evleneceği erkeği — pa- zardan mal seçercesine — o seçtiği gibi o erkekten ayrılmak ta onun arzusuna tah'dir. Kadın aile reisi olduğu için erkeklerinden hangi" sinden memnun değilse onu dile- diği vakit kapı dışarı eder. Bu bir erkek için: büyük — felâketlerden biridir. Zira bir kadının ailesin" den kapı dışarı edilmiş bir erkek iki sene müddetle turfa olur! Onu hiçbir kadın yanına alamaz. ÂAn: cak kalibenin en ağır umumi hiz metlerini iki sene görmek suretile bir riyazete tabi olduktan sonra tütsü ve merasimle temizlenir ve tekrar bir kadın tarafından kabul edilmek hakkına sahip olabilir. Bir kadının kollektif kocalığın- dan kovulma böylece — iki senelik işkence hayatına mal olduğu için bir kadının kocaları olan erkekler kadının her emrine ister istemez tabi olmaya, buna çok dikkat et- meye, daha doğrusu âdeta kadır- nın emri ve keyfi altında âdeta e- sir gibi yaşamayı kabul — etmeye mecbur olurlar. Bir kadın için as- la böyle bir tehlike yoktur. Hiçbir erkek bir kadını redde. demez! Meselâ bir erkek kendisini ev- lenme pazarmdaki duruşmada se. çip yüzüne tükürmek suretile ni- şanlayan bir kadını: — Ben bu kadını beğenmedim! sevmedim! istemem! diyemez! Kadınlar burada erkeklerin seç mek çintihan etmek, tercih etmek. sevmek,beğenmek hakkını kabul etmemişlerdir. Erkek, kadını ya- ni aile reisini beğenmek, sevmek suretile değil, sırf vazife bakımın dan görmeye mecburdur. Daha doğrusu her erkek kendisini alan kadını sevmek vazifesile mükellef tir! Yani kadın, burada, — sevil. mek ihtiyacını erkeğin omuzuna bir vazife olarak yüklemek sure- tile işin içinden çıkmıştır! (Devamı vıı') Baş, Diş, Nezle, Fm%m | Grip, Romatizma "devrelji, kırıklık ve bütün aÇıı'arınızı dehat BBi keser. İcabında günde 3 kaşe alınabilir. Si Dün Ankarada yapılan maçlar Yugoslav takımı Mu- Beden terbiyesi genel direktör. lüğünün daveti üzerine iki maç yapmak Üzere Ankarada bulunan Yugoslavya futbol takımı dün ilk karşılaşmasmı Muhafızgiücü takımı ile yaptı. Hava yağmurlu olduğun- dan sahada ancak sekiz bin kişi kadar vardı. Oyunun ilk devresi hafızgücünü 3-2 yendı 2.2 berabere neticelendi, lakım galibiyet gölünü ikincl dev- renin ortalarma doğru çıkardı ve maç 3-2 Yugoslavların galibiyeti- le neticelendi, Misafir taktm bugün ikinci ma- çinı Gençlerbirliği ile yapacak ve ğann İstanbula hareket edecek « r üce Ülkü : 2 Ticaret Lisesi: 0 Mektepliler arasında yapılan futbol maçlarma dün Taksim stadında devam edildi. Günün ilk müsabakası Ticaret lisesi ve Yü. ce Ülkü liseleri arasında idi. Yüce Ülkü lisesi müsabakayı güzel bir oyundan sonra 2 — Ü kazandı. Maç güzel cereyan etti. Galip takımın golleri ikinci dev. rede yapıldı. Bu devrede- ilk Yü. ce Ülkü gölünü 5 inci dakikada Suad yaptı.. Devyrenin 20 inci da. kikasında Murad takrmımın ikinci gölünü de kaydetti ve maç 2 — O Yüce Ülkünün lehine neticelendi. Hayriye 3 Darüşşafaka: 2 Taksimde günün ikinci maçı hakem Ahmet Ademin idaresinde Hayriye lisesi ile Darüşşafaka a. rasında oynandı. İlk devre Hayriye lisesi Sai. min attığı iki göle, Darüşşafaka, dan Turan bir golle mukabele et. ti ve bu devre 2 — | bitti. İkinci devre Hayriye lisesinden Kadri üçüncü golü da yaptı. Da. rüşşafakadan Şükrü ikinci — golü atarak mukabele etti. - Ve oyun 3 — 32 Hayriye lisesi. nin galibiyetiyle bitti. Maç çok güzel ve seri oldu. Kabataş: 3 İstiklâl: 0 Tertip edilen mektepliler maç. larma dün Şeref stadmda da devam edildi. Günün ilk müsabakasını Kaba. taş ile İstiklâl takımları hakem Necdetin idaresinde yaptılar. Oyun Kabataşlıların - soldan yaptığı sıkı bir hücumla başladı. Daha ilk dakikalarda Kabataşlı. lar güzel ve kombine aftcınlarla İstiklâl kalesini tehdit ediyorlar. dı. Neticede Eabataşlxlar 3-0 galip geldiler. Haydarpaşa: 6 Şişli Terakki: 0 Günün son müsabakasını Hay. darpaşa ile Şişli Terakki takım. ları yaptılar. Geçen sene yapılın kupa maçlarının finalisti olın Mektepliler voleybol maçları Beyoğlu Halkevi salonunda başlanan — mektepler — voleybol arında dünkü ala- Galatasaray — Pertevniyal: 4—15:0 -— 15 Işık — Muallim mektebi: 6 —15:0 — 15 Boğaziçi Lisesi — Taksim lis> L—I15:3—-15 İstanbul Lisesi — Ticaret |:. İstanbul Lisesi — Ticaret li. si; seği: O—15; 0—15 Mektep maçları dün de devam etti Haydarpaşa takımının — bugün yaptığı maç çok mühimdi.. Bu maç, 6 - 0 Haydarpaşanın galibiyetil3 bitti. ÂAskeri liseler Bâsketbhol şampıyonası Kuleli: 88- Maltepe: 7 Kuleli, bugün başlayan askeri liseler basketbol şampiyonasında Maltepeyi birinci devre 51 . 5.. ikinci devre 32 — 2 olmak üzere 88 ze karşı 7 sayı ile yendi. Gollerden 35 ini Şeref, 26 sını Muzalfer, 16 sını Hüsameddin, 9 unu Âbdi, 2 sini Bahaeddin yaptı. Şampiyonluğa namzet Kuleli oyuncuları Şeref, Mehmet Ali, *Abdi, Muzaffer, Hüsameddin, Ba. haeddinden müteşekkildi. Maltepe takımı ise şöyle çıktı: Kemal, Turan, Kâzım, Tahsin, Mehmet Ali Taci . Deniz lisesi hükmen galip Deniz 'isesi, gelmeyen Bursaya hükmen galip. Yarın he: "bol müsaba- kaları başlıyor Yarın saat 8,30 da Şeref sta. dında askerf liseler hendbol şam. piyonasına başlanacaktır. | Her senekinden daha - güzel | InıMluveııılıılıy.lı— Askerliğe davet Eminönü Askerlik şubesinden: i — Şimdiye kadar askerlik yap- mamış cezolı, cezasız ve bakaya e- rattan 316 doğumdan 333 doğumlu dahil gayri islâm olanlar. 2 — 316 ilâ 335 doğumlu piyade ve hava sınıfına mensup olanlar. 3 — 316 ilâ 334 dahil — doğumlu topçu ve tank sınıfına — mensup o- lanlar. 4 — Hariçte olanlar bulundukları yerdeki şubelere müracaat etmele- ri. 5 — Sevk olunmak üzere 11-12- 979 pazartesi günü şubeye müraca- atları. NECATİ PAKŞİ Diş Doktoru Pazardan maada hergün saat 9dan akşam 18,30 za kadar has- talarını — kabul ve tedavi eder. Adres: Galata Tünel — meydant Tersane caddesi — başında 1/? No, lı muayenchane,