23 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

23 Nisan 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

.— B. 2 Meiki Mandaren ver Cimmi, ima ge Pürlonge i Mandaren kokteylinde u yi li esasen bus Yerde ZEN, Cimmi kokteyleri e m benim €n iyi arka- 7 Onu Mi Basa salona götürmek ii iniz M, Doyi, Emirle- in e Henüz Siki olduğunu bilirsi- rd tunuzun İsmi elimde. — ar Ki saga nmakta haklısın iğ ydi elâş ediyorsun, ğa menin kulağına bir » Furlong bir bank: İştirdiğini gördü, SA Size güvenebi” 1 ime Cim; Min e Sa ii bura” Tu t CA Bay İçeçi Kabihesinin, kapısıdı aça. « Furlong da onu ta ve Biret etti. Garson a İr Komütatör çevirdi abinesini &n döşemesi sür başladı. İse İle etrafıma tutun” Doyl onu teskin etti: Urun telâş edecek bir emt bir asansördür. Gö. fon kabinesidir, yar ü telefon etmek t Cimmi (istedi mi İ asansör olur. Fena , Ne dersiniz? gi Br hafi düşünülmüş. ilçe aydınlatılmış bir İğ şan Çıktılar. Doyl p Bün, a 'sarak asansörü yu" long ordu; MAK için de asansöre mi ; edilecek? barda pe p si Yalnız inmek içindir Sİ Ayrıca var, Sarak görülmüş küçük bir kak | Biri iyah ipekten iki maske || in ni Furlonga uzattı. Dİ- 5 DOM i Bakla unu — 16 — Nakleden: F. K. yordu. Bir iki müşteri, duvar keş Doyl, rulet oynayan bir grupun narındaki divanlara (oturmuşlar, | yanındaydı. Furlong da onun yanı. yavaş sesle konuşuyorlardı. na gitti ve masaya oturdu ve oyna. Furlong bu sahneyi seyrederken! mağa başladı. Bu esn arkasında bir hışırtı işitti. Dönüp sadan mı a dolaşıyordu, baktı, Mah Linin oyun o arkadaşı Furlong evvelâ kazandı. tubal bir nazarla onu süzmekteydi. | kaybetti ve tekrar kazandı Furlong genç kadını kimonosunun | parasını toplay < masa | zmir tuttu, Fakat O ER tı ve ve divana oturarak Sonra et alondar sonra selâm verip Gnl “çelen rar) Pirinç unu sn Mercimenk unu Bezelye unu Yulaf unu Patates unu Pirinç nişantası Kornflör (Mısır hülâsası Fasulye unu Nohut unu Arpa vesair hubuat unları Annesi neden bunu istemişti ! Mösyö Freyziand o gün bir ida- re meclisi içtimama riyaset edi- yordu. O demevi ve çok çabuk biddetlenen bir adamdı, Ruzna, mede yazılı meseleler görüşül- dükten sonra söz aldı ve şoförüne İverilen Ücretin mesarifi umumi- ye hesabına mahsup edilmesini | teklif etti, Meclis bu teklifi tam kabul ve tasdik edeceği sırada mecliste hazır bulunanlardan ufak | tefek ve yaşlı bir adam söz istedi. Reis bütün müzakerenin devam: müd. detince mütemadiyen susmuş olan bu adama: — Söyleyecek bir şeyiniz mi var?. diye sordu. — Müsaadenizle, evet efendim. | — O halde buyurunuz. Ufacık boylu ihtiyar, bu otomo- bil masrafının yarısının esasen meclis tarafından ödenmekte ol. duğunu, vakıa muhterem reisin şirkete karşı yaptığı hizmetlerin unutulması imkânsız ise de en İp- tidat iktısat prensiplerinin de nutulmaması icap edeceğini yordu. Bu otomobilin şahsan mösyö Preyziand tarafından ve hattâ gece gezintilerinde bile kullanıl. dığmı #ddia ediyordu. — Mösyö Freyziand, diyor, beş işi kontrol ettiğine göre, şoförü- nün tahsisat.nı da beş müsavi kıs. ma taksim etmek icap eder ki bu da hisse başına tam iki yüz seksen #rank eder. fazla verilmesine taraftar değilim. Reis ayağa kalkmıştı. Her za- snanki gibi sıpkırmızı, yüzü mo. Tarmış ve biraz evveline xadar ga-| yet intizamla takılı duran yakası yerinden oynamıştı. Adeta kök. rercesine bağırmıştız — Benimle pazarlık mı ediyor- sunuz? Sizler... Öyle mi? Sonra kolları ile havada daire. Bu mükemmel ve eşsiz müstahzarat tabii ih- |ier gizdi ve üzerinde gümüş hok- tiyacımızın hakiki karşılığıdır. Tarih tesisi: 1915 ii 216 KAHRAMAN HAYDUT bitireyim. Bu adamın sesini tanı, dığım gibi şeklini de görür gör. memur, ka takımları, kıristaj cıgara tabla. M.Nuri Çapa Beşiktaş ( İlart ve envai kıymetli esya dolu ©. lar akajo masa Üzerine düştü ve oradan da koltuğuna yuvarlandı.. âmirinin takdirini bekliyordu. Süküt etti. ” İediyordu. Bundan bir santim! Çeviran : Başı öne doğru eğilmiş ve ölmüş. tü, Reisin, öldüğü anl set kaldırıldıktan so gençleşmiş ve çevikleşmiş olan küçük ihtiyar koştu, reisin çınğı. ibi rağına atıldı, Onu sallamadan ev- vel parmaklariyle okşayarak şu di; » Yetlerinize oturu. nuz.. Böyle kıymetli, faal ve ba- zân da sıkıcı olan bir reisi kay. betmekten Oo mütevellid teessürü içinizde en kuvvetle hisseden be. nim. Fakat şunu da ilâve etmek SUAT DERVİŞ Bunlar senin teessürünü büsbü- tün arttıracak. Gilbert, çok güzel, fakat | yukarıya kaldırara! , €vet, dedi, çok n idi ve karakteri kendisini yavaş hapishaneye bi notnum diye ba böyle han bu taraflara Seni attı, — Bu pek bâyırlı bir rüzgâr de- isterim ki bu şerait tahtında mü-| gil, yavr zakereye devam etmek imkân; kal! — Ne var? Ne oluyor? Suratm maim'ştır. Celse hitam bulmuştur. | pek asık?. .. — Sebebi var.. Babân.. Şimdi mösyö Freyzliand, siyah| o— Bir otomobil kazası mı ge. siyah elbiseleri içinde ve boynun»! da beyaz kravatiyle yatağında yatıyordu. Yatağının baş ucunda iki defa kocadan boşanmış kırmı. zı saçlı Gilbert ve kainbiraderi girdi , — Hayır. idare iç. timama r Biri o- nun sözlerine itiraz etmiş, O da buna kızınış, ve... . Bir mecli yaset ediyöz Filip bulunuyordu. Gilbert, bü-| — öldü mü? tün geyi i, zihnini işgal eden| — Bunu sana söylemek istemi. maddi (düşünceleri kovmağa sar. | yordum. Fakat sen #nladın.. Gel, bana sarıl, zavallı yavtucu , Sen artık bir öksüzsün.. Bu vazi, yet sana yeni vazifeler tahmil edi. yor.. Dayı susmuştu. Bütün borç is- temeğe hazırlanan insanlar Kardeşi Lucicnle taksim ede. cekleri miras, maliye memurları, eşyalar.. Hiç olmazsa muvakkat bir zaman için olsun, Bayatında bü kadar büyük bir yer işgal et- miş ve ilk mağlübiyetinin tesirile | ölmüş olan mösyö Freyziand'ın cesedi eve getirildiği zaman Filip tesadüfen evde bulunuyordu. O, dört bin frarik bor ç istemek için mösyö Freyziandı bekle gibi sözü oraya intikal ettirirken te- teddüt ediyordu, Mevzuua nere. den gireceğini bilmiyordu.. Dözt bin iranktan bahsedelilecek çok müsald bir gerizgâh b t Fakat birden, böyle bir şe ü | bahsetmenin pek te sırası den olma, ndü ve » dudakları na ka- İz püyordu. Son derici &goist © kes- Gilbertten mi, yoksa çok genç 0. Şi. İlan vö'het Beld evucu side Mİ kararak ağzına götürdü ve hıç. kırır gibi bir ses çıkardı, — Gel, diyordu, baban şimdiye kadar hiç bu kadar güzel olmas Mösyö Lucien şimdi geldi,!mıştı. Gilbert onun yanında bek- dedi, hiç bir şeyden haberi yok,!liyor.. İoğesida şarkı söylüyor. i Lucien müteessir bir halde onu Filip haykırdı: İtakip etti. Kapı hafif bir gertı — Ona bu felâketi ben haber) çıkararak açıldı. . veririm. Ben her şeyle uğraşırım.| — Gilbert. İşte Lucien geldi. Sen çok müteessirsin, Gilbert... CLütfen sayfayi çeviriniz ) kadar para bulunmasına imkân olmıyan kardeşi Lucienden mi7. Odaya hizmetçi girdi ve: KAHRAMAN HAYDUD 213 hâdisatın cereyanı seri bir seyir Filhakika Kido Cenaronun takip ederek ani olarak inkişaf (o hususi haliyeleri pek çoktu. | e *iz takın dedi, Br, /* Ne İizum var? hin gelen adamların çoğu, m an tarafından bi. |i i istemezler. Bizim de Ba, Mz daha iyi, pi Ki De keşledeceğiz? Bil. Hlümü ona göre oynu. “AR bu akşam bir şey keş b Sanmıyorum, Bununla e si 2 buraya getirmeği ileride iti | ie niz tek başınıza gele- (ün ia faydalı buldum. Bu- ğ bi alm, kb Avucuna bir o demet İ Bı, ğtirdr, e Me? Dara... p Mya Yüz lira, Bu para ile ru. | takdirde bir oyun oynarsınız. f Bile v2 gelmeniz şüp- İN, Siz ra için kendinizi eter cinayet tahkika. E a Para verdi, we in bir perde ile örtülü Baran çat Açtı. İçeri girdiler, il b e bir sılondu. Köşe in sg İmes Yalnız oyun ma aydınlatılmıştı. 1: Vin a atılmıştı. İçe. otuz kişi Yeni gelenle. a lr için, farkında Miyop mi Xİ garson, sessizce liyenlere içki götürü. ! — ee A A EE mez aldanmağığıma kani oldum. Peşine takıldım.. Doğru Olivclo adasına gitti. Polis müdürü yerinden sıçra- di; — Kimdi? söyle.. — İskala Brino idi, ekselâns... Onun nerede bulunduğunu bi. liyorum.. İstediğimiz zaman yâ. kalayabiliriz, — Bu gördüğün ve işittiğin şeylerden kimseye bahsetmiye- ceksin, anladın mı?. — Evet ekselâns.. Fakat hep. si bu kadar değil, Iskala Brino. nun, Bartolo ile ne yaptığını analmak merakına düştüm. Ve Altın çapa meyhanesine gittim. — Orada ne gördün?. kimdi?... Çabuk — Önüne geldiğim zaman meyhane kapalı idi. Müşteriler kapın n karşısında toplanmışlar, bekliyorlardı. Bir cinayet koku- su hissederek Jevriyeye haber verdim. Kapıyı kırarak girdik. İçeride kimseler yoktu. Açık kalmış olan bodruma indim... Burada ne görsem beğenirsiniz, mönsenyör, Bartolo bodrumun dibinde ölmüş yatıyordu, — Bartolo öldürülmüş hal. — Evet İskala Brino tarafın. Kido Cenaro ayağa kalktı. Düşünceli bir tavırla cdada bir müddet gezindikten sonra; — Peki, dedi. Bu meseleden kimseye bahsetmedin ya?. — Hiç kimseye ekselâns., — Bilirim, sen ketum bir memursun,. Bu hâdise üzerin'e kat'i bir süküt lâzımdır. Hiç ol. mâzsa dört, beş gün. Meselâ 2 şubat tarahine kadar kimse bir şey düytmeamalıdır. Anladın mi2. — Evet ekselâns... Memur çekildi. Diğer hafiye- Jer sıra ile gelerek raporlarını verdiler. Polis müdürü onları dalgın bir vaziyette dinledi. En son memur da çekildikten sonra Kido Cenaro daimi bir itiyatla; — Başkası gelsin.. Diye bağırmıştı. İçeri bir a. dam girdi. Polis müdürü bunu tarumadı. Maamafih kıyafetini değiştir. miş hafiyelerinden biri zannede- rek: — Tebrik ederim, dedi. O kadar ustalıkla kıyafetini de. ğiştirmişsin ki. Ben bile seni tanıyamadım.. Kimsin?, Kendi, ni belli et.. Bu meçhul adam, takma sakal ve saçını çıkardı: ederse?. Acaba o zaman, bir kaç gün için olsun buradan uzakla- şamaz mıymı?, —25 TESADÜF Kardinal Bambonun müthiş ölümünden sonra, Rolanın, Ve, nediğe döndüğü günün ertesi sabahı, saat sekize doğru polis müdürü Kido Cenaro dairesinde busust hafiyelerinin raporlarını dinlemekle meşguldü, Şöminenin yanında bir koltu. ğa gömülmüş, arkasına da rob döşambr gibi bir şey giymişti .. Kido Cenaro, mesleğine bü yük bir ihtimam ve vazife hissi ile bağlıydı. Her sabah muntazaman me- murlarmın oraporlarını dinler, bu raporların bir kısmından ken di hususi menfaatlerini alâkadar eden noktalar; ayırır, diğer kıs. mm yapılmasını da maiyetine emrederdi. Bu sabah, 27 kânunusani sa- bahı, polis müdürü mutadı hi- lâfma biraz fazla asabi ve hid. detliydi. o Bütün memurlarma sorduğu aynı sualin cevapsız kalmasına kızıyor, karşısındaki- ni kovuyor ve diğerini çağırmak için bağrıyordu? — Başkası geisin.. Yandaki odada raporlarını vet- mek için nöbet bekleşiyorlardı. Polis müdürünün şayan: iti mat uşaklarından bir ikisi de bu hafiyelerin arasında dolaşıyor Jar, hareketlerini tetkik ediyor. lar, aralarında geçen sözlerden bir kelime kapmağa çalışıyor! efendilerinin hesabına. hafiye- lerin hafiyesi vazilesini görü. yorlardı. Bunlârn verdikleri raporlar da Kido Cenarp için ayrıca şaya. nı ehemmiyeti, Şimdi gelelim mevzuumuza: Bu sabah bütün hafiyeler, tür- lâ türlü kıyafetlere | girmiş rapörlârını tâkdime gelmişlerdi. Her memur odaya girerken ka. pıyı kapıyor. Raporunu veriyor ve âmirinin; — Başkisı gelsin... Emri üze kapiy: açık Er. rakarak çekiliyordu, İçeri başkası ise açık kalan kapıyı ka- pıyor ve anlatmağa başlıyordu. Bu girip çıkmalar itiyat ile â. data makine gibi işlemekte idi. Bu sabah polis müdürünün ya. zaman onu dir- n tuğun kenarına da, yamış, dalgn nâzarlarını pence. reye dikmiş, karşısındaki me- murun raporunu dinlerken bulu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: