ruları, her an maruz kaldıkları yetin borcudur. ban Sarâtlarını asıp o kobra severler © demiyece Mi “eri SU Meşeyi de pek hoş Ki ye hemez, Gülmeden, İk iy, > araya şöyle bir iki de a keklerin anlattıkları" “ Mürelle berkesin de key- ye İçin söyle samimiyetle ti, Mi > aye Mat işlemiş gibi özür Mys İaşe an? yakit geçirmek Mer gz DU ibi şeylere de Mig, çe Yani hepimiz, cid tabik hali sayıp keyfi 3, *, akin âdeta ittifak et- ki ortaya vuran adam Yanı ir Tramvaydan atlayan çocuklar ve mektep RAMVAYDAN atlıyan çocukların sik sık başlarına ge len felâketler, yüreklerimiz! sızlatıyor. Biribirine bakarak bü korkunç ve ölümlü oyuna kalkışan ve bundan zevk alan yay- tohlikelerden korumak vazifesi bir baba ve anadan ziyade cemi- Bir baba yedi yaşından sonra evlâdmı mektebe gönderir ve yani cemiyetin terbiyesine tevdi eder. keti yapmakla ovlâdmı terbiye ve yetiştirme vecibelerinden büz. bütün azade kalmış sayılmaz, Ama, nihayet çocuğun dış hayatım, da karşılaşabileceği tehlikeler, felâketler ve hâdiseler ctrafmda onun anlıyabileceği müessir usullerle tenbih ve terbiye edilmesi işini de, pek hakir olarak, mektebinden bekler. Bizce tramvaydan atlıyan bir çocuğun terbiye işinde babası kadar mektebin de alâkası ve suçu vardır, Mekteplerimizde moral dersi veriyoruz, Todriste usul, maarifimizin kabul ettiği son prensiplerden olmasına rağ- ay 9 arıştırmadan kı men, çocuğa dışarı hayatında mevcut muhataraları, elle tutulur, igin dinlerken asena | $ özle görülür tezahürleriyle öğretmiyoruz. ij Ki lmeği biribirlerine asıl onla Mekteplerde çocuklara sıtma, frengi ve saire gibi hastalık. lara ald filmler göstermeğe ve yani bu gibi tedrisalı sesli sinema Mi Bp ösmamağı tavsiye e- | $ makinelerinden bir tedris vasrtası olarak istifade ederek haz- Sü Binereç ge ğelerine, keyifle | $ mettirmeğe çalışırken, çocuğun cemiyet hayatı balından muh. ç pöjar. Şimdiye ka- | $ taç bulunduğu Ihtiyatlara, tedbirlere, terbi, ceburiyetlerin. si leyin ee aç bul ği yatlara, tedbirlere, terbiye (o mecburiyetlerine sit en lüzumlu şeylere lâikayt kalıyoruz. Pek âlâ, tramvay kazalarını, deniz mevsimlerindeki boğulma neşvünema halinde bulunan yavruya o hâdiseyi bir moral dersi gi. bi en ince teferrüatma kadar öğretebilir, Çocuk ilkmektebde önce cemiyete ve sonra kültüre hazırla- nır. Cemiyete hazırlıyabilmek iin birinci derecede cemiyet terbi. yesi ve icablarmı yavrularımıza telkin etmek, fena şeyleri gös- termek, iyi şeylerle mukayese kabiliyetlerini arttırmak, önce ce. miyetin adamı yetiştirmek ve sonra onu kültüre, ilme hazırla, HABER — Akşam postası -— — ——— Ana vatana i Bunların lâkaydi gösterm malüityet, sakatlık, ölüm gibi Bi; süphsiz ki, bu hare. vasıtalı “Bülbülü altın kafese koymuş- larda gene ah vatanım,, demiş.. di- ye bir darbımesel vardır. Bu çok yerinde söylenmiş, sözlerdendir « Ana vatan hasreti hiç bir şeye benzemez. İnsan yabancı bir memlekette nekadar rahat ve re- dönmek - isteyen kolaylık (gösterelim işlerini yıllarca sürüncemede bırakmak, e ırkdaşlara k kabahatlerin en büyüğü olurl.. Say bazan Öyle hâdiselerini, kibrit ve saire ile oynamaktan hâsıl olan yanzm fe, Kk “er olur, fakat dikkat â il ö ebi Hi gizi fakat dikk: lâketlerini filmlerle çocuklarımıza gösterebiliriz ve bu sırada da MMA Zİ yay LA a leri şe meyli öğretinem, benliz guzr, mahakoso gibi dleaği kabiliyetleri yeni Tokyodaki Türklerin Atatürkün ölüm haberi üzerine - yaptıkları top lan. Ankarada İskân müdürlüğünde bir imza için aylarca sürünen ev rakdan bahsedenler genlerde Tokyoda oturan bir ırk. var, Ges daşımızın buradaki bir akrabasma gönderdiği mektub elimize geşti.. Çok enteresan bulduğumuz için e Mücipyi in Bülüp oynamasına e İS ş,e Bakarız. “Işi gücü Bay bir olurup da elddi K bni yeyun demiyor, "gibi Aç tdi, e'Rün duyduğumuz MüsamahakArımız mak icab eder, Buna göre, bunları telif vaziyetinde olan ilk okul, lardn mevzubahs tehlikelere, usulsüzlüklere, cemiyetin İcabatı olan hâdiselere yavruyu hayırlamak da tıpkı bir ders gibi mecba- ri olmak zarureti vardır. Yoksa her baba çocuğunu mektebe gö- fiirmek ve mektepten alıp eve getirmek için eski mahalle mektep- leri bevvabları gibi birer adam tutmak zaruretinde kalır. Bir baba, tramvaydan atlıyan bir çocuğun heyecan ve zevki. n6 İmrenen yavrusunun mektepten çıkmes onu taklid etmesinin önüne nasil geçebilir? fah içinde olursa olsun mutlak a* na vatanımı arar, Bugün Türk hudutları dışında yaşayan milyonlarca irktaşımız wardır. Bunların içinde bir çoğu ana yurda dönebilmek için yanıp tutuşmaktadır, Ellerinde pasaport veya nüfus kâğıdı olanların 'bu âr- aynen dercediyoruz: “Aziz kardeşlerim; Türkiyeye, ana vatana gitmek fikri bir dakika görlümüzden çık mıyor. Fakat ne yazık ki, iki sene evvel Tokyo sefaretine ve: z beyannamelerden hâli haber çık- madı. Ümitsizliklene kapılıyoruz. NM ON MENİ Aİ AYY SM NK, 9 Günü gelir, anın gülme a1 anlar, deriz. İ- bir ayip, bir nevi & VA m Melİğiz dir. Zaten faz- MAM 3m Hele düüya - bahsedin, ele N Sözünü etmeyin, adr Ne, 78 Ya hodgüma çıkar, in Sade bedbinlerin ih akğana İman ederiz. 1, gi a, eğiştirmek kabil mi- b a Ye ln »zarablarla örül- Sy ta ), >iemiyenlere çocuk agiz isyan edip key Bana bilâkis kederin büz- Ni Bani PİF günah olduğunu, ei yg reende zevk alma: Ka ema geldiğimi söyl” Me Mİ gerçekten ine eti gyz Bİ olmazsa büyük Bdıracak ada şüp- risatı hâsıl eder. sanmam ar sana renas BETUL ERŞAR LİE YL N t bin Muamele vergisi Cg Yakında hükümete geçtiğini göre“ gihde en büyük iht- | ceğimiz Istanbul havagazi (şirketi yek insan oğluna | aleyhine bir vergi borcunu vermek la vine istememesi ve şirketi âdeta hali aciz” elek de göstermesi yüzünden * İstanbul iy deği maliyesince haciz kararı alınmıştır. » Çünkü bu dün- | Şirketin veremez göründüğü bu Salılını da meydana | borç şirketin #on faaliyet yılma sit in ab ciddiyete | muamele vergisi borcudur. Miktarı k N Mi bir hüzün | ise 1000 liraya bile baliğ olmıyan Mi gibi neşe - di t, Rt m ecek. adamın da ödenmesi bu şirket için işten bile İicesi etmesi müm | sayılmıyacak kadar az bir miktar” » İdır. Fakat şirket işi bu mecraya dök 9 İmeği menfaatlerine daha uygun gür” müş olmalı ki vergisini vermemiş" "tir. Bunun üzerine maliye de kanuni *decektir, Hayatın e neşe yolu öldu- ilmem doğru mü- tarsiye ag Bedliğim bu de- a bim, manzaranın bulun | yollardan yürüyerek (o Dolmabahçe İN v ettiğin biri keyfe, | gazhanesinde bulunan 50 ton kok- ram, Söyliyecek ada | kömürüne haciz vazetmiştir. Şirket MU söyl Mümg Sörliyecek Ve | üne kadar borcunu vermemekte 18- rar ettiğinden kömürler dün öğleden sonra gazhanede satılmıştır. Alâkadar mahafilde, bavagazi şir- ketinin bu hareketirlin, hükümetçe şirketin satın alınmakta olduğu şu sirada yerine getirmediği taahhütle- Nurullah ATAÇ İste bu emniyeti ilkmekteblere'konulacak bu yen! moral ted. Havagazi Şirketi oödeyemiyor! konan bir kısım kömürü satıldı zularını yerine getirmeleri hiç züç'değildir ama, nesillerdenberi kat Türklüğünü” yurdeğvezliğini biç bir zaman kaybetmemiş biç çok vatandaşın ayni hareketi yapa bilmesi kanuni bir çok kayıtlara tâbidir , Muhacir işi, üzerinde titizlikle durulmağa değer bir mevzu oldu- ğuna göre, bu yolda bir çok ka” nuni kayıtlar konmuş olmasi memleket menfaatlerine elbetteki çok uygundur. Fakat bu kanunlar yapılırken, ana vatana dönme İistiyen © ırktaşlarımızın böyük i İ müşkülâtlar ve senelerce süren rini yapmanın maddeten imkânsız | kırtasiyecilik muameleleriyle kar. olduğunu göstermek için hususi şılaşmaları elbetteki hiç bir zaman maksatlarla tertip edilmiş bir vazi” | açzu edilmemiş ve düşünülmemiş- yetten başka bir şey olmadığı, yok”| tir. Fakat burada teessürle kay- sa şirketin bu kadar küçük bir vel detmek mecburiyetindeyiz ki biz- &i borcunu ödeyememesine imkân| de muhacir ve İsi işleri kırta- bulunmadığı ileri sürülmektedir. siyecilikten kurtulamamış bir va. ————ğ—ğ—ğ—ğ—ğ ziyettedir. Ve on binlerce irkdaş, Türkkuşuna talebe bu yüzden on beş gün ve nihayet bir ay içinde bitebilecek işlerinin kaydolunuyor yeis ei 1 — On yedi yaşını ilemal eden | mede kalması yüzünden aztırap lira borcu için haciz uzun muameleler görüp | ve boyu 1,58 den aşağı olmıyan lise | çekmişlerdir ve çekmektedirler. lebelerinden arzu ve yüksek tahı Bize yapılmış olan muhtelif şi- edenlerin Türkk «| kâyetlerden ankyotuz ki, muhacir üzere mitr fotoğraf, nüfus ve mektep | işleriyle meşgul olanlar da ana vesikalarile; İ yurda dönmek isteyen ırkdaşlarır 2 — Şimdiye kadar ABC, 21 mızı Âdeta iki sınıfa ayiran bir zih Turizm Brövesi alanlar ile (geçen! niyet hâkimdir. Birinci grup ek- sene Türki a yazılıp da kampa | seriyetle Balkanlardan bizzat dev. sevkedilemiyen Türkkuşu üyelerinin | letin yardımiyle getirilen zavalir kayıtlarını yenilemek üzere mektep | fakir ve perişan omuhacirlerdir, vesikalari! ve bunların şmuamelelerini ister Hergün öğleden tonra Türk hava | istemez çabuk yapmak zarureti kurumu İstanbul merkezine müra | vardır. caatları, Ikinci grupu kendi parasiyie, yabancı topraklarda yaşamış, fa- Gi kağ iL v | Japonyada İngiliz kolejini büyük bir muvaffakiyetle bitiren ve ingiliz” ce, İransızca, farsça, rusça isanları- nı bilen genç ve münevver bir Türk kın hattâ sermayesiyle ana yurda ge- lip çalışmak isteyenler teşkil eder, Devlet bütçesini külfet altına sokmak şöyle dursun, bilâkis mem lekete para getiren bu zümrenin işleri, maalesef çok uzun müddet sürüncemede bırakılmaktadır. Bu vaziyette ün yalniz Ja- ponya, Mançuri ve Çinde sayısız denecek kadar çok ırkdaşımız” bu unmaktadır. * Bunlardan bir kaçı bize yazdık- ları mektuplarda acıklı hallerini yana yakıla anlatmaktadırlar, İç. lerinde Tokyodaki sefarethane - nin eski kâtiplerinden birine iki sene evvel Ankaraya gönderilmek veya pasaport almak müsaadesi için verilmiş olan beyannamelerin, bu kâtip değiştikten sonra gelen ye ni kâtip taralından kütüphanenin eski kitapları arasına sıkıştırılmış, yani Ankaraya gönderilmemiş bir halde bulunduğunu bildirdiler, REEL İL ATL İİİ AAA SAA AA LA LAL Fakat mukaddes topraklarımıza kavuşmak aşkı ruhumuzdan hiç sönmemiştir ve sönmesine de im- kân yoktur. Şimdi Japonyada olsun, Man- guryada olsun veya Çinde olsun, hiç bir Türk yoktur ki benim gibi düşünmesin. Herkes müstakil Türkeline ve vatanına bütün canı ve ruhu ile bağlıdır. Geçenlerde Cumhuriyet bayra- manın İS inci yıldönümü münase. betiyle Tokyo Türk - Tatar Ce- miyeti azaları büyük elçiliğe git- mişler ve elçinin mutkundan pek memnun olmuşlar, Bir kaç gün sonra kara telgraf Atatürk hazretlerinin ağır hasta» ilik haberini bildirdi. Bu haber, biz Türk ve Tatarlar için çok acı ol. du, Hepimiz çabuk iyileşeceğini w- marrk kendimize teselli verdik . Büyük Tanrıya iyi olması için yalvardık. Fakat bir kaç gün sonra Ata- türkün ölümü haberi (yıldırım sür'atiyle gelip bize yetişti. Ne derin bir teessür duyduk bilseniz.. Onun büyük ruhu önün, de hürmetle başımızı eğdik. Türkiyedeki can kardeşlerimi zin büyük icessürlerine candan ortağız. Aziz kardeşler, Türkiye canı- mız, ruhumuzdur. Türkiyeye gi. dip Türk toprağına kavuşmak ve öyle yaşamak, öyle ölmek, Türk milleti uğrunda seve seve canı- mızı vermek istiyoruz. Ve ilh..., Daha çok uzun olan mektubu Yurada keselim.. Şimdi gelelim işin başka bir tarafına binbir müşkülâtla ana yurda dönmüş olan ırkdaşlarımız- dan birisi de bize şunları arlatti; — iskân idaresinden, biz Ja Eczahaneler pazarları kapalı CZANELERİN de pazar tatilinden Rasgele Bir beygir bir çocuğu ısırdı ponyadaki ırktaşlarımızın buraya istifade etmeleri tesbit edilerek o Bi le ceva KMEKÇİ Nari adında birinin beygiri dönmesini galiba pek istemiycrlar. yolda alikadarlara tebligat yapılmış. Yani ir suale cevap Siah'peme yerisda 5 yaşinda Sel. Halbuki, bunların bepsi orada pazarları eezaneler kapalı! KŞAM gazetesinde bir muharrir 40 ha adındaki çocuğu ısırmış, beygir müşahe- büyük tüccar olmuş, zengin ve Pararları doktorlar mesin, eczaneler ruyor: de altıma alınmış, çocuk da hastaneye'kal. münevver adamlardır. Gelirken — No zaman şu İstanbulu ferah ve bir yeşillik, çemenlik olarak görceeğiz?,, Acele işe şeytan karışır bay muharrir. Hele bekle şu #stimlikler bitsin, imar ta- yiyoruz da, hiçin beygirin bizi yemesine hakkuk etsin, şu yoncalar yetişsin sen gör hayret ediyoruz? yeşillenmeği! K i her birisi buraya kanunen hak- ları olna 12 şer bin Jiralık malla gelecekler ve burada ticaret haya. tma karışacaklardır. Orada ka- xançları pek yolunda olduğu hal- (Lütfen sayfayı çeviriniz) kapalı, Dişinizi sıkıp hasta olmamağa ba- kın. Yoksa istihareye yatıp (o pazara lüzum olacak ilâçlarımızı bir gün önceden teda, rike çalışmalıyız. Ne olurdu, şu pazar tatili kanunu has, talıklara da teşmil edilebilseydi! dırılmış, e Köfte şeklinde dahl olsa biz beygir eti * bayiler delâleti» da olduğu gi tan Zu gibi ya- Vermiştir. e