13 Ocak 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

13 Ocak 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Birdenbire Muradın omuzuna eli- ni vurarak; — Haydi - dedi. Kalk, Eğer o Gülserse sana bağışlarım. Murad sevinçle yerinden fırladı, Giyindiler, iki şişe şarab da iç ceb. Keskin bir soğuk yüzlerini haşla - mişlı sanki, Kara söylendi: — Allahüilem, ama, kar yağıca- ğa benziyor! Yarım saat sonra kırmızı boyalı e- vin önündeydiler. Murat yavaşça söyledi: — İşte bu ev. — Çal kapıyı! — Deli misin Abdürrahman! Va" ziyetimizi ve mevkilmizi düşünmeli, yiz. Bir rezalet ikimize de pahalr ya oturur. — Dur öyleyse ben çalayim. Ve Ahdiirrahman kapının tok - sağın: şiddetle birkaç kere vurdu. Biraz sonra hafif bir işik kapı &- zerindeki pencereye yaklaştı, İnce ve tatl: bir 865 duyuldu: —Kimo? — Hemşire biraz açar mısın ka - Pıyı, bir şey sormağa geldik, — Bü vakit olur mu hiç? Soraca, mızı gündüz sorarsınız. Hem siz kim siniz? — Bön Kara Abdürrahman, ya - nımdaki şevketli Murat, Hünkâr! oğlu! Murat haykırdı: — Karn, sus, adımızı Vermemeliy. din. Sonra babam duyarsa ne Yüpa” rız? Işık söndü. Merdivende #üratli bir terlik sesi duyuldu. Kapı açıldı. Ayn: scs daha tatl: ve daha işveli söyledi: — Yavaş gir Karam, ihtiyar u, yanmasın! Avdürrahman ve Murat girdiler. Gülser güzel ellerinden birini Karaya, birini Murada uzattı, — Everimi tutunuz. Burada ışık yakmak doğru değildir. Benimle yukarı çıkmız. Kayra elini tutan yumuşek ve tom- lerine yerleştirerek sokağa çıktılar," bul elin titrediğini hissetmişti. Yürürken yavaşça sordu ; — Gülser sen misin? — Cariyen Kara! — Neye titriyorsun? — Sen insanı ttreliyorsun Ka: ram! — Öyle olsun, hele seninle gö rüşeeek şeylerim var, — Ama, Karam, canıma kıymıya. cağım yemin ettin. — Korkma, müleyves kanma gi rip günah işlemiyeceğim. Odaya çıktılar. Murat dili tutul silen yüzü bana çevrildi. muş gİbi ayakta yar: çıplak Gülseri | EĞ TERE YEN AMC 0) EEE 7 NA A 0 CUZ O REE Gezç kızın yün işliyen parmakları bir denbire hareketsiz kaldı. Bütün dikkat ke- — Tablonuz berbat oldu, demek?.. Haber'in tarihi Romanı: 28 Işık söndü. Merdivende süratli bir terlik sesi duyuldu. Kapı açıldı lezzet ve iştahla seyrediyor, otur masi davetini bile duymuyordu. Gülser kırk yıllık abbaplarıymış ve hattâ kocalarıymış gibi çok alı, $ik bir eds ile şurayı burayı düzel terek, iğrilip bükülüp güzel vücudu- nu göstererek söyleniyordu: — O gündenberidir seni görmek için neler yapmadım. Nihayet işte sen kendi ayağınla geldin. — Gülser, burada ne İşin var? — Kreside beni öldüreceklerdi Abdürrahman! — Ya burada? — Senin himayendeyim, — Kaltak! — Emret canim! Murat, bu işten hiç bir gey anla” | mamış, sarhoşluğu da kaybolmuş, alık alık bunlara baka kalmıştı. Ahdürrahman vaziyeti kavrıya - rak Muradı omuzlarında tutup © turtta ve Gülseri da kucaklıyarak onun yanıbaşına attı. — Burada otur, Gülser. Murat, hünkâr Orlanm oğludur. Seni gö - rüp beğenmiş, kâm almak dilemiş. Ben yiğit adamım. Ne #ana zulmet- mek, ne onü menetmek düşünürüm. Gönlün hoşlanırsa gönlünü hoş et. Seni ben değil gevketlü Murat himaye ederse daha fazla selâmete erersin! N Fakat Gülser ağlıyordu. Yüzünü kaldırdığı taman göğsü lanmış, süzel gözlerindeki sürmeler hafif birer ince çizgi gibi dudaklarının kenarma uzanmıştı. Murat da, Ahdürrahman da hay. ret ettiler. Kara sordu: — İçelim mi Gülser? — Emret Yiğitim! — Peki, ama neye ağlıyorsun? — Şevketlü Hünkür Orhanın c# riyesi, azat kabul etmez esiresi- yim, Osun oğluna karşı da aynı hiş“ Ie bağlıyım. Ama, Abdürrahman| benim sana arzedecek bir derdim var, onu dinle de, sonra beni ne is. | tersen Yap! İkisi de; — Garip şey! | — Hiç garip değil Karam. Du » yunes çok tabil bulâcaksm. — Peki söyle! — Halvet isterim, Abdürrahman Murada dönerek: — Affet, Bir dakika izin buyur, bakalım bu kabbenin dileği ney- miş? Yan kapıdan bir odaya geçtiler. Gülser Abdürrahmenın dizlerine ka panarak ağladı ve söyledi: — Seni seviyorum, Abdürrahmağ kem o kadar ki, seni kendimden bi, Je kıskanıyorum. Gecem yok ki se- ni düşünmeden geçsin. Artık asa - bıma, kudretime, kadma el uzatmazsın, fakat, hiç ol- mayan bu temiz ve saf sevgime mer, bhamet et de beni bir sokak kadm! gibi ilen sürülen bir mata halime koma, Aci bana, merhamet et Ab dürrahman, © Kara Abdürrakman hayretle din 'iyordu. Yine bu işin içinde bir dala- vere olmasından başka bir şey dü şünemiyosdu. Ne münasebetle Gül ser onu sevecekti, Sevmesi için de-| Zil nefret etmesi için sebepler var- dı. — Peki ama, Gülser bu masala sehep ne? — Ağlıyarak, hıçkırarak, ayakla, İ rmiza kapanarak, diyar diyar aşa - rak masal söylemeğe gelinir mi Ka- ram? — Kirbilir yine no orostopo'luk düşünüyorsun ? — Eğer #en orostopplluksan evet, Çünkü senden başka bir şey düşün- müyorum. Kara Abdürrahmanın erkoklik gu ruru okşanmıştı, Nihayet Gülser a! bsi gözle bakılınca güzel esiresin . den aşağı değildi ha, © da nefis bir kadındı, Balmumundan dökülmüş Kibi, itins ile, usta ellerle nakşolun- muş gibi bir kadındı, Ağlarken de güzeldi, yalvarırken de nefisti, kıvranırkon de hoştu. Çapraz eğlence : 12345678919 şekil, siyah hane tere de bukdınca görüleceği veçhile, Ay kelimesine göre hanrlanmıştır, Yukurdan aşağ 1 — Bundan mabrum olana Yahşi deriz, 2 — Allah işsizlere nasip etsin, 3 -— Tersinden de ayni okunan öyle bir kelime ki son'horfi kesilince bey» gir olur, Bu harf konunca insab ölür — İsviçre deyince aklınıza gelen meş hür bir belde, 4 — Mannsis konuşma larda kullanılan “Tafı alda se, sözü nün bir eksiği — Aşıkın k lursa ehemmiyeti yok, ama ev resinden va mais Ay 6 — Devam hik, 7 7 — Tuvla bil! niz söyleyiniz öçe ne denir” kerlikte bir nevi geri hirmeti, 8 — MANEN Akşam postası Yazan: irademe hâkim, değilim. Biliyorum ki benim gibi bir | . İnin dibinde geçirmekten başka hiç Ikimim ee Ve Samimi görünen bir tavırla elini uzslıyordu. Kısa süren bir tereddü. dü müteakip Jerar da elini uzatlı, Iki arkadaş el sikışlılar, Fakat Je- rar kendisini bizzat kendi vicdanms karşi suçlu görüyordu. Jan onu süz» dü. Anlar gibi görünüyordu. bir süküt fasılasından sonra Mari - işaretle, lâkay. İyi, âma, onun kadını vardı. Ev- li de olması nihayet o da esiresini, &siresinin kendisini sevdiği kadar de ğilee bile, yine aşağı yukarı sevi-| yordü. ) Fazla mal göz mil çıkarımdı. Fa . kat? — Peki, Haydi sevdiğini kabul 6- im, Ne istiyorsun bendön? — Bini seye bırakma, arada da gör. O kadar, Ömrümü dizleri Kısa Pransın fotoğrafını İ dane: — Onu gördüğün var mi? Jerar yumruklarını sikti. yerl, diye düşündü. Jan, gene kendisi cevab verdi: — Ben de uma tuhaf sunl sorü- yorum. Onu nerede görecekmişsin, benim bile gördüğüm yok. Jörar mirildandı; — Jan... Düran, arkadaşıma baktı, Gallun isa cesaretini tozrar k olmişti: — Hiç; bir şey yok. Mukteri yanlış anlamış göründü: — Ben ânladım. | Jerar endişslendi: — Anladın mı? reyi Jan anlıyacağım anlamıştı. Lâfı bi görünüyordu. Ka: siz iğ vi 8 ğı gözlerinden böl . görünce işe- | g* “Bili- sugline bir şey İstemiyorum. Kara Abiürrahman fena vaziyet- te kalmıştı. Murad: gimdi nasıl sa- vacaktı? | — Gülser, dedi. Seni biraz hırpa. larsam beni Muradı uzak! mazur gür. Şevketlü mak için bu çâre-| | — Öldür istersen Kara! — Ne ila aşiftesin! İçeri geçtiler. Kara Akbdirrahı -İ man kazın çi dımı da ' ydi. Mu gibi iberi ben ii eğiti: Yapı anları | üm okudum, söylenilerleri dinledim ve ” İsenin noktal nazarmı kabul eti Halkın var'doslum, keşfim, fena talk yan etmedi dürrah a bormuştu: — Beni tenvir et Ahdürrahman, Nödir bü ele7 —Bat vketlâ hünkâr, Kresi | hâkiminin hayatmı bağışladığı 24 . kullanıldığı ve istismar odili dirde zararli... Cilmlesini mahzun bir istihza ile tamamladı: man, onun, yalvarişile, Gülserin de vi ai — İn “5 haber kılına hata getirilmiyeceğini söyle yi Sikim ina mişti. (Devamı sax) :|.. ş , Jorar şaşmat: » | lt d Tersinden da okuyunca gene çok bü-| Sahi mi söylüyorsun? n l ere e! yük vesselâm, 9 — Tasdik edalı “ bir şehir adı; 10 — Ma Evet, gayet ciddi söylüyorum. Bu i kolaylıkla kabul etmedim. Nefsimla çok mücadele ettim; fa . kat neticede haklı olduğunu kabul İ etmek zaruretinde kaldım. Bereket İ versin keşfimin beratını satmamış - Zayıllara dek |, sırrımı kimse bilmiyor. EN — Uğrayan mide: | —Ne yapmak fikrindesin? adar — Asket, 6 —| — Tavsiye ve nasibatini dinliye Yanliyet — Tersinden © ökümadıkça | eğim. Makineni bundan Sonra an | Ekmek yapamazsın, 7 Ne — Bile | önle ilim emrinde işliyecektir. Türk harfinin adı — İç (öz türkçe) 8 — Her fhsanda /kl tanc yardır, Bip | , Bu.söz Jerarı dovkalkde sevindir. Türk harfinin adı, — Solun aksi, 9 — |di, Arkadaşımı ormuzlarından tutup Bir Türk bü n adı, Sıfat — Eeee içine bakarnx gayet sn - hitap edalı. 10 — Aydınlık aidat. | mimi: — Bu kararınm beni ne kadar sevindirdiğini tahmin edemezsin Jan. Dedi, Bravo! Jerar, bu kararın kendi hayatı ü, tesiri düşünmüyor. ber veren maki- Soldan sağa? 1 — Beyoğlu semlinde bulunan yi sulardan biri, 2 Beyrer — & ilirız, 4 > Kadar — çe zerine yapacuğ, du. Jan, “ölüm ne,, den vazgeçerse Mari Frans sözünü dinlemiş olacağı cihetle genç kızın eski nişanlısma dönmesi pek içe muhtemeldi, Bu takdirde içten beslediği ümit boşa çıkacak, hiç zamân Mari Frans obun olümiya - caktı. SODA PU İcna şöhretine rafmen — böyle perili yer lerde dolaşmaktan çekinmediğini söylüyor du, her halde ağzından, işime yarayabile #cek bazı mâlümat alınabilirdi. yer; 13 İKİNCİKANU Nakleden: Jan Düran makine?* © tu, ona hitap elti: — Zavallı eserim! ancak fakültenin liyebilecoksin! Jerar onun yanığ& devam etti: — Bu fedakârlık Arkadaşma döndü: — Sen makineyi medin değil mi? Cerayanı vererek ti. Jorar teknik baz du. Jan bunlara sora birdenbire: — Seni hiç alâkada” Diye sordu. — Ne slâkadar — Öğrenmek... — Ne kadar yes” Hayır, —İnanmıyor mezi — Hayir, Öğrenimi m. İstikbalim ne © Hayatımı, ksa veys “8 | —Ölümden korku? — Ölmek istemiy0 ğa çalışacağım! — Fakat ölüme yasi 0 saatini bilmek istemiy©' nl makinenin önüre 9 menin seni çok Sev dis edeceğim geliyo (D İngilterede hay ler ve hayvanlar içiğ © kat ve alika gösterirlsi, Köpekler, kediler, girler için İngilterede ğ naklar açılmış, yardı cemiyetleri kurumu! wanlar için birçok bağka yulmz beygiri düzlünelerie bei Şeygirleri satın olmak lünçeye kadar besle: kurulmuş bir mwiyetiB rafı 100.000 İngiliz MES dır. ği Burada anlutacağıDI. or. kabul ediyorumm saatim gelince kof” kadar ısrar © aisf wi zünde yalnız — Hayır, bereket versin mahvetmemiş ler, Yalnız, birkaç çizgi ve renk oüzerinde değişiklik yapılmış.. Hülâsa, bir opatırdı duyunca, bunun © esrarengiz elin (sahibi tarafından yapılmış olabileceğini düşün düm ve yakalamak üzere derhal yerimden fırladım. Üst tarafını biliyorsunuz.. İşte bu münasebetsiz kovalayışımdan dolayı sizden af dilemek üzere buraya geddim..Ba nâ kızmakta çok haklıydınız. Kimbilir kımda daha ne fena şeyler düşünmi nüzdür. Mübüem bir hareket yaptı, biraz haki- mane: bir tavırla: — Açık bir izah, bir çok acı anlaşmaz- lıkların önüne geçmek itibarile, en doğru harekettir, dedi. — Şu halde,. Bayan Melike. artık bana karşı kızgınlığınız geçti mi?. — Eğer söyledikleriniz doğruysa, evet!. e le Fakat, bir daha yapmamak şartile... — Tesekkür ederim,.Deminki münala- şamızdan dolayı da beni affediyor mu'ur nuz? — Bu sizin hareketinize bağlı.. Siz v bir gencin bana öyle lâubali bir muamele etmesine f zaman müsade edemem! — Bir daha böyle bir omünatebets etmiyeceğime emin olabilirsiniz. Pekâlâ. artık bundan o bahsetmiye İim.. Suçlunun idamını istemekten vaz ge çiyorum.. Gene bir süküt oldu, Belki benim, hare ketimi izah etmem ve kendisinden a! dile mem onu tatmin etmeğe kâfi gelmişti. Fa- kat ben daha tatmin olmamıştım. Evvelâ, aramızda hasıl olan soğukluğu (ortadan aa İNE li diğ kaldırmak lâzimdr. İlk görüşmemizdeki dostluk, samimiyet havasını gene yarat *ordum. Doğrusunu mek lâ k Melike çok hoşuma siz bir Jâybali“ diye tavsif ettiği harekâtımla onu İncit- tiğim için fevkalâde o üzülüyordum. Duy- duğum teessürün ve hatamı tamir husır ârzumun ne kadar . kuvwetli ve candan olduğunu, terbiyeli, kibar bir ka” dinde, benim gibi - istemiyerek - bir sut telehhüm yaratmanın azabını tatmış olan erkekler çok iyi takdir ederler. Sonra, genç kızı, harabenin şu esrarur İ e Sdeta alay eden'şu Ap etmek iş yice taridr meçhül resam hakkı tiyordum. Mademki bur: | bilirsiniz. Londranm meşbilr We İde uzak olmıy İyokuş vardır. sanların geçtiği bİr kaleta dört katık çaki lar ikişer tkişor bil Fakat güneş de, başımı, (sırtımı fena| halde yakmağa başlamıştı. Genç kızın kar | şısmda ayakta durmakta devam edersem daha fazla konuymağa tahammülüm kalmı yacağını anladım.ehdisine gölge veren ağa cın yaprakları al ben de oturursam, beni güneşten koruyabilecekti. — Biraz şu külgede, oturmama müsaade eder misiniz? dedim.Güneş beynimi yakr yor. Halbuki sizinle biraz şu esrarengiz ressam bakkında görüşmek istiyorum. rür, B ya arpa konur. BU ler günün her senii sükünetle arpasınf girle karşi tan çık: ulemtz çekmemesi İSİN” Yokuşu cıkmak 71€ len arabacı beygii Aramızda iki yanına bu beygiri n bir mesâfe vardı. E... ne O“İ çıkar, Ve isterse haf Tür, ne olmaz... artık, gözüm korkmuştu. (Devomu var) Bunları söylerken, cevabımı beklemeden, &ö'zeye olurdum. Yalnız, herhangi bir ih tazma, tekdirine daha hedef olmamak için, »Jmn mümkün olduğ ğu kadar uzak-| y Be bir avuç erps, SÖ geker atar,

Bu sayıdan diğer sayfalar: