Bir et yığını ”g ( CakLondon Çeviren: Efdal Nogan / —5— turttu. O, şimdi üçüncü kâseyi karış | ilâcın tesirini sür'atlendirmek İstedi , | adr. Kapının önüne geldiği vakit ire | yetijemedi. O zama tırmakla meşguld Sonunda, o d kı Cim gibi musluğa desinin son bağları da çözülmeğe | künü kapıya dayadı — Sana evvelâ benim işim bitecek | yapıştı ve aczi ! korku ile | lamıştı. | ere kaydı. ğ demiştim, ki lumun Üstünden tepeden tırnağa kadar sarsrlâr ahtarı çevirdi, sürmelerden birini Cim i k u Otekinin ihtilâçi miş ve 6, İkinci sürmeye uzandı ise de im TEYLKA musluğa yaslayarak ayakta d yattığı yerden doğrulmuştu. Ayağa il eden sarı i mecali yoktu. Alnmda iştiyakla tı E kmişti. A musluğa da. tleri, sanki onu tardu ,Gırtlağından, ulumayı yordu. :rabı arasında ona 80: inci kâseyi de içtikten sonra Ne mizmizlanıp duruyorsun? Bü. a bir iskemleye oturabildi.. | tün y ın iş ölmek e de N E EZ LE E boş | su ile hardalın iyi gelmi olaca Bütün göğüs hastalık- Şarken Cim ıste etti, Demek artık kurtulmuş — Ben larına yol açabili "arak onu gey # a ri ir i Hardal,. hardal, gözür Fakat bir tek bu fasılada merakla arkadaş e Bunları Cim, nevmid Cem ile hardal ko. | te ile söyleyebilmişti. Bu onun konu Cim, e maklülü bir Bir titreme, hardal * ic mak yn teşeb üs cidi 0 0 ya elinden fırlatmış, tenekenin içindeki | Ondan la on iL kâsey. - | hardal yere dökülmüştü, Şimdi, o, arkan se kendine lip yerdeki hardalı tenekeye odoldur- a r ; e : çalışıyordu. N büyük gâyret sarfederek nci bir ürperme ile dözeme tah. | en yi skemleye o Orada, talarının üzerinde iki büklüm oldu. Mat mütebessimdi. Onu teşvii — Biraz daha gayret Cim .İlâç mü- kemmel.. Bak, beni iyi etti. şüyordu. Bir aralık arkadaşı - Cim arkadaşımın sözlerini işitti ve | na baktı. O şimdi hareketsiz, boylu bo- ona ıstırap ile şup burkulmuş yü yuncâ yerde yatıyordu. ilde W işim bitince | zünü çevirdi. Gözlerinde, çektiği ac in ha ter taneleri | İlk titremeleri ge a acı dı m. Sadece Al kütüsiyle bir a kı Kendi kendine konuşmak, işin gü- sırlarsın. Kur - nın fevkine çıkan bir yalvar iladesi | lünç tarafını görmek, hayata son acı vardı. Artık ihtilâl, permeler kahkahasmı fırlatmak istedi; lâkin du- irini velyediyor irünü : klarından anı anlaşılmaz sesler Siğin takdi : i i. bildi, İlâe mmediğ : e dirde başına | zünü hardala bulayarak yerde kıvramı | çıkabildi. İtâcın tesirini termediği en kısa zamanda ve en kati » defa söylemiş” | yordu. ni, yapılacak yegâne şeyin eczahaneye disdirir. Nezleye, soğuk Mat bu manzaraya kısık bir kahka- | koşmak olduğunu lü. o Kapıya hastalıklara ks: en 89 Deha İancaklik et. | ha'fırlatı Likin bü çülmeğinin yalı | bakacak ayağa kalktn Ancak ikiler i > .;. &ı ağzımda donup kalmış, vücudundan | nin arkasını yakalayarak düşmekten b d g d 3 k ş b | Sİ kâseyi içiyor | bir ürperme geçmişti. Yeni bir ibtilâiç | kurtuldu. Yeni bir ihtilâç nöbeti baş ıca ında ünde aşe alına ıl Ter Cimin gözü- | başlıyordu. .V n her tarafı ayn İ artı ie ' n çbela ve ik masayı göre Kalkar vu Ihassa milessirdir. İsim ve markaya dikkat. 'Takliğle fincan bulduğu | iuğa doğru yürüdü, aŞhadet parmağın: | lenirken, ©, tutunduğu iskemleyi Bene da i is â e Werek yerine o. | gırtlağına götürerek içtiği kusturucu | vaş yavaş kapıya doğru itmeğe baş BÜRİDAN kralın yüzünde, evvelce bir defa daha sa kendisini nerede bulacağ gördüğü, bariz şüphe izleri görüyordu. di. mla Hiç şüphe yoktu, kral kendisi ak sar, raya » stan sonra müsterih — Bu gece burada kimse tarafından şüpheleniyordu!. Bu, Margarit saraydan çıktı, Sen nehrinin kenarma, Eitmiş, Büri görülmemesi icap eden bazı şeyler ce * çık bir hakikati, Fakat kral bu şüphe sandalmın bağlı bulunduğu Bu puslayı reyan edecek. Herkes yatıp uyusun. sini değil ona, hattâ kendi nefsine di. Strajilde or idi n 1 Yediğini görmüştük, Uyumayanın başı tehlikededir, dedi. bile söylemeğe cesaret edemiyordu. dala bindi, jildo kürek çekti. Bi- SU alıp okuduktan son” Çünkü kral, bunu bir defa söylerse, taz sonra sandal karşı sahile yan, Sonra, bulunmadığı zamanlarda ken- disine vekâlet eden uşağı çağırdı ve o. yi EMA, $u. Strajildo buz hazırlık- na: tü Sonra yalnızca gizli yoldan geçerek ridanın mekte. do doğruca sar Nel iğ mi lesinde kimse bul Yİ. Ka atta ZE t Sen de beni oraya nra dışarıda bekliyecek. ii bez İ gibi bir facia değildi.r Sai *N artık Bücidan senin ir. Anlıyor musun? E - acak olursan vay yün tee gang TE ii Büridanı e) dokun, Sapka düsündüz ğüm gibi wi üridan sar, ayda yük- SAbuk ss, İ olacak, benim de m Bra, örülecek, Eğer ben o day, |erın kraldan daha m olacakşı, Fakat ben alından imza” » Bunları 1 hayli in €mrine itaat askerlere ve Parisin ka- na müsaade edilme. <ebine yerleş KİRLİ, Seçme on a eee Sör *E el para raya giderek kralın dairesine girdi. Krala haber gönderdi ve bir kaç dakika sonra kralın huzuruna çıkarıldı. Kral endişeyle sordu: — Sakın aslanlarımdan biri hasta ol. ması İ Strajildo cevap ver — Hayır, şevketmeab.. Başka bir şey söylemek istiyorum, Benim gibi adi bir uşağın gözlerini kaldırıp cereyan eden ballere bakması gerçi büyük bir küs - tahlıktır. Fakat baktım, gördüm ve « tendimize haber vermeğe geldim, — Neyi haber vermeğe geldin? Açık söylet, — Şevketmeab ben de iyice göreme. diğim için açıkça söylemek müşküldür, Yalnız kralın bir müddettir endişeli ok duğunu biliyorum, — Sen bu işlere ne karışıyorsun?, Herif — Evet ben de bunu düşündüm şev- ketmeab. Krala ihanet işlerinden bah. sedeceğime başka türlü sadakat göster- sem daha olmaz mı, diyordum?.. Yoksa... « Kral sararmıştı, Sordu — İhanet mi? Ne de bir daha söyle bakayım? dedim, şevketmeab... rum, Bununla be raber biraz sonra Nel kulesine gidecek olan o kadın belki de size ihanet et: illenun Yan tuttu şiddetle sarstı. Haydut diz çökerek şını önüne eğ sonuna kadar gideceğini, Ma: masumiyetini isbat etmesini isteyece" ğini biliyordu. Kral — Sükünet bulayım, dedi, iyi, gü- zel ama, na: Bana ibanct eden bu kadırlın adını öğrenemediğim için gece- leri uykum kaçıyor. Fakat elbet öğre” neceğ © OLĞi bunları söyledikten sonra çikip gitti, Kralın çıkışını m ip diğer bir kapıdan Juana içe girdi. Kraliçe: u kendisini bek t hemen ©w t. Stra i şey söylemede ktaliçeyi selâmladı ve ona dörde kat - lanm:ş bir kâğıt uzattı. Margarit bu kâğıdı okur okumaz y kıpkırmızı oldu, Bir saniye kadar sanki sıtmaya tutulmuş gibi titredi; gözlerinden a teş fışkırdı, dudakları #morardı, Bir kaç saniye sonra bunların hepsi geç * ildoya bazı emirler vererek gönderdi. Kraliçe odasına dönünce et rafma bakındıktân yalnız olduğuna iyice kanaat getirdikten sonra tekrar okudu. Bu küçük puslada şunlar yazılıyd “Jan Büridan, bu gece Margarit dö Bürgonyyi Nel kulesinde bekliyecek.,, Kraliçe, o gün akşama kadar artık p olan Büridanm kendisine; ni seviyorum!,, diyeceği vakti bekledi. Akgam olunca gi Juanaya galimat verdi; umulmadık bir hal öl Kraliçe sahile çıkarak hemen Nel kü- lesinin kapısına jildonun arkada odaya gi : la durdu: Büridan kâ le eğimi: Strajildo Nel kulesine girmemişti... ile at daklarında mâna , Kraliçe uzaklaştık tan sonra oda $ Idan sahile atlaya” rak kayığı bağladı ve bir çok adamların gizlenmiş oldukları karanlık bir k ye doğru gitti. Buraya gelince, St jildo sadece: — Şevketmeab, şimdi Nel kulesine girebilirsir ! de ld STRAJİL D o Şimdi kısa bir Yatağına döneceğ yünden sonra Bü unu »göri seke esnasında L. dedi, Marinyi için kendi — Beni takip edip etmemekte ser- bestsin., — Teşekkür ederim. Fakat bir mü nasebetsizlik yapmaktan & bilmek için bilmecbusiye takip #de Marinyi için çalışma!