ANE İDİM. BU HAYDUDUN 47/ OlğCAK ARA8g LE Bü OLUYNDIĞI ZAMAN Gi. mEm AMA Sın 47/ ALTNPINARA COTURER SAHMIBIM: CB MRS VAKAR 14 HAZİRAN — 1938 Yazan ve çizen YALTDISNEY (AŞKOLSUN 54 DUN ŞıLyo İY DEŞ VA iri cak! BKILLI NE gURl 7 O:4YCA SORAR:Z BULUN GİZMU a piacağı (azsın m 5 14 HAZİRAN — 1938 SALI Hieri: 1357 — Rebiülevvel: 15 lnarata Bati 19,44 vaz Kaban Gin Hind Akyar Yalman 225 12,14 16,15 1044 2144 207 Lüzumlu Telefonlar Yangin: İstanbul için: 24242, Beyoğlu İçin: 44644, Kadıköy İçin: 60020, Üsküdar için: 50025. Yeşilköy, Bakırköy, Bebek, Tarabya, Büyükdere,Fenerbahçe, Kandilli, Eren- köy, Karlal, Büyükada, Heybeli, Burgaz, Kınalı, için: Telefon muhabere memu. runa yangın demek kâfidir. Rami ifaiyesi: 77711 Deniz , , 30. .20 Beyarıt kulesi: 21998. Galata yangın kulesi: 40000, Sıhhi imdad: 44998. Müddelumumilik: 22290. Emniyet müdürlüğü: 24382. Elektrik Şirketi: Beyoğlu: 44801 - Istanbul: 24375, Sular: İdaresi: Beyoğlu: 44783. Heşiktaş: 40938. Cibali: 20272. Nuruosrm. «16: 21708, Üsküdar - Kadıköy: 60773. Havagazi; İstanbul: 24378, Kadıköy; 60790, Beyoğlu: 44642. Taksi Otomobili İstemek İçin Beyoğlu cibeti: 49084. Bebek ciheti: 36 . 101. Kadıköy efheti: 60447, Denizyolları Istanbul acenteliği: 22710, Karaköy; 42362. Pazartesi Tonhaneden 16,30 Mudanya, 2) Bandırma Salı Tophaneden 9,30 İzmit, 16,30 Mudanya, 19 Karabiga, 20 Bandırma, Ga- atadan 12 Karadeniz, Sirkeciden 10 Mersin. Çarşamba Tophaneden 16,39 Mudanya, 20 Bandırma, Sirkeciden 15 Ayva. ik, 18 Partın, Perşembe Tophaneden 9,30 İzmit, 16,30 Mudanya, 20 Bandırma, Galntadan 12, Karadeniz, Cuma Tophaneden 16,30 Mudanya, 19 Karabiga, Sirkeciden 10, Mersin, Puzar Tophaneden 9, Imroz, 90,30 İzmit, Galstadan 8,30 Mudanya, 10,30 İz. mir Sür, 19, Karadeniz, 22,20 Mudanya, Yarın hareket edecek olsn vapurlar: Saat 16,30 da Muda; 0, de Bandır ma seferleri Tophaneden, 15 de Ayvalık. 18 de de Bartın seferleri Sirkeciden ya: pılacaktır. P“zeler Ayasofya, Roma » Bizans, Yunan eserleri ve Çinili Köşk, Askeri Müze ve sarnıçlar, Ticaret ve Sanayi Müzesi, Sıhht Müze: (Bu müzeler hergün saat 10 dan 16 ya kadar açıktır.) Türk ve İslâm eserleri müzesi: Pazartesiden başka hergün saat 10 dan 16 ya kadar ve Cuma günleri 16 dan 17 ye kadar açıktır. Topkapı Müzesi: Hergün saat 13 den 16 ya kadar açıktır. Memleket Dışı Deniz Seferleri Romanya vapurları: Cumartesi günleri 13 de Köstenceye; Salı günler! 18 de Pire, Beyrut, İskenderiye, Italyan vapurları: Cuma günleri saat 10 da Pire, Brendizi, Venedik, Triyeste, Avrupa Hattı Sirkesi İstasyon Müdürlüğü Telefon 23079 Sempion ekspresi bergün Sirkeciden saat 72 de kalkar ve Avrupadan geleni saat 7,25 te Sirkeciye muvaselet eder, Konvansiyonel 20,30 da kalkar, 10,22 de gelir, Edirne postası: Hergün saat 8,50 de hareket eder, 19,33 de gelir. Anadolu Hattı Hergün hareket eden şimendiferler: Sant 8 de Konya, 9 da Ankara, 15,15 de Diyarbakır ve Sumsun, 15,30 da Eskişehir, 19,10 da Ankara ekspresi, 0 de Adapazarı, Bu trenlerden saat 9 da hareket eden Ankara muhteliti Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri Haleb ve Musula kadar sefer etmektedir. MÜNAKASA İLANLARI: İnhisarlar idaresinin Muğla müstakil müdürlüğüne beğlr rut deposunda yaplırılacık inmiratla, du pazarlık usulile eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 2674 lira olan bu eksili. me yarınki çarşamba günü saat Üçte idarenin Kabataştaki levazım ve mübayaat şubesinde yapılacaktır. GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? * Büyük Millet Meclisi bugün tatil edildi, Cnmartesi Tophaneden 14, Mudanya, 20, Bandırma, Sirketiden 15, Ayvalık, 14, Rartın * Hariciye vekilimiz Rağdada gidiyor, 316 MARKIZ DO PONPADUR Ve, gene tıpkı Sen - Jermen git yabancı da, sanki onün'ne olduğunu keşf ve ona oynatılan rolden bahsetmiş- ti, Demek 6 da biliyordu? Ve eğer Sen » Jermen gibi, o da bili- yor idiyse, niçin sevilen erkek soğuk ve istihfaf dolu bir vaziyette ses çıkar - madan dururken, şairin nazarlarında o- kuduğu bu merhametin, bu tatlı muma- melenin sebebi neydi?. Bütün bu şeyler onun nazarlarına garp:yor ve Üzerine aldığı işde hezimete uğrayacağı düşüncesi, batıl itikatlara mütemayil zihniyete gitgide, daha fazla nakşediliyordu. Ve genç kadm, Hicapla hezimete uğ- ramaktansa bu işten, kendiliğinden vaz geçmenin daha iyi olup olmıyacağını kendi kendine soruyordu. Hiç olmazsa, kendi arzusiyle çekildi, Fi takdirde, bu kadar iyi mumamele gördüğü insanların sempatilerini kaza- nacak, onlardan hürmet görecekti,. Hal- buki israr ederse, gizli bir hissikablel. vukuun muhakkak olacağını haber ver- diği hezimete uğrayacak ve böylelikle herkes, hattâ kendisini tahrik edenler dahi ondan yüz çevireceklerdi. Ve genç kadının muhayyilesi Sen . Jermenden, Krebiyona gittiğinden, gay- ri ihtiyari şairin sözlerini tekrarlıyor - du: — Siz, size burada oynatılan rol için yaratılmadınız. Ve Jülyet, vicdanındaki tahavvülden hayrette kâknış bir halde, heyecan ve azap içinde, bu şairin haklı olduğunu, onun sözlerin dinliyerek, elindeki kü- çük servetle doğduğu memlekette na- musiyle yaşayıp, küçük hemşiresini bü. yütmenin en doğru bir hareket olacağı- ni kendi kendine söylüyordu. Esasen, bugün kendisine gayet mü- tevazi görünen bu İcüçük servet, daha bundan kısa bir müddet evvel, onun için tahakkuku imkânsız bir riya gibi görünmüyer muydu?, Genç katlın, bu düşüncelerden, bir rüyadan uyanır gibi uyandı ve, ancak o zaman, Krehiyonun gitmeden evvel eline sıkıştırdığı bir kâğıt parçasi tut. tuğunu farketti. Bu kâğıtta, bir otelin isminden ve katla oda numarasından başka bir şey yoktu. Bu şüphesiz d'Assasın adresiydi. Demek bu yabancı, adresi bilmenin onun için faydak olabileceğini düşünü- yordu, öyle mi? Demek onun d'Asşast görmek istiyeceğini düşünüyordu, öy- le mi?. Niçin? Şato hapisanesinde, araların. da geçen hâdiseden sonra, o, artık nasıl bir teşebbüste bulunahilirdi?. Bu şair ondan ne ümit ediyordu? Ve genç kadm, büsbütün düşünceye dalmış olduğu halde köşke dönecekken, birdenbire, bahçıvanın belki de gevezelik edeceğini ve iki firarinin bahçeye nasıl girdiklerini anlatacağını düşündü. Şahsen buna ehemmiyet vermiyordu. O kadar bitkin we cesareti o kadar kı- rılmıştı ki, kralm ve mösyö Jakın, şö- valyeyi kaçırdığını haber almalarma als dırmıyordu. Fakat pekâlâ anlıyordu ki, lârümsuz bir boşboğazlık, her şeye rağmen sev- diği insanı yakalatabilirdi. Halbuki, o- nu artık hapisanede görmek İstemiyor. du, Bunun içindir ki, bahçenin dat bir yolundan geçti ve her zamanki işiyle meşgul bulunan bahçıvanı görerek ona şöyle dedi: — Bu iki asilzade nihayet gittiler, Baska bir sefer daha ihtiyati hareket edin, Gaspar.. Bu defa, bu hâdiseyi kra- la duyurmıyacağım.. Fakat düşünün ki böyle bir hâdise tekerrür eder de kral bunu öğrenirse, sizi merhametsizce ko- var. .Halbuki, zannederim, siz aile s3- Istanbul Radyosu 14 HAZİRAN — 1938 SALI 18,30 plâkla dans musikisi, 19,15 kor. ferans, Falih halkevi namına, Burhan Fe- lek (Olimpiyatlar) 19,55 Borsa haberleri., 20 Grenviç rasatbanesinden puklen saat- ayarı, 20,02 Vedia Rıza ve (arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkı- ları 20,45 havr raporu, 20,48 Ömer rıza tarafından arapça söylev, 21 Tahsin Kı kuş ve arkadaşları tarafından Türk musi. kisi ve halk şari 1, 21,45 orkestra, 22,15 ajans haberleri, plâkla sololar, ope ra ve operet parçaları 22,30 son haberler ve ertesi günün programı, 23 son. A Ea Er e A e e Alemdar Sineması İKİ FİLM 1 — Romeo Jülyet 2 — Lüi: Sütçü, Boksör MARKIZ DÖ PAMPADUR 377 niz. Sırf kendi meniaatiniz na. mına, dikkat edin de, bir daha böyle bir şey tekerrür etmeşin., Bu sözler, işini kaybetmekten korkan Gasparı sararttı ve adamcağız, titrek bir sesle cevap verdi; — Size yemin ederim ki, madam, bu asilzadelerin buraya girmelerine mâni olmak ve girdikten sonrada, diğarıya sıkarmak için, elimden gelen her şeyi yaptım. Hattâ genç olanı bana kü. çük < bir kese altn verdiyse de almadım. Halbuki, filhakika ail yim. .Eğer, madam bana, hi söylemiyeceğini vaad etmek İâtfunda bulunursa, böyle bir şeyin bir daha te- kerrür etmiyeceğinden emin olabilir... Fakat yalvarırım size, kral bunu duy” masin. — Hiç bir şey söylemiyeceğimi vaad ettim ve bu vasdimi tutacağım.. Kral hiç bir şey bilmiyecektir. Yeter ki siz, bir şey söylemek tedbirsizliğinde bu- Junmayın. . — Madam endişe etmiyebilir.. Ken- di kendimi ele verecek değilim. Bu sözleri söylerken, adamcağız, son derece mahcup görlinüyordu, Kontes bu mahcubiyeti farketmeden, devam etti; — Size teklif edilen altınları alma . dığmnıza çok iy! yaptınız. Fakat sadık hizmetiniz yüzünüzden hiç bir şey kay- betmemenizi istediğim için, işte benim mükâfatı. Bunu alabilirsiniz. o Ümit ederim ki bu mükâfat, sizin reddetmiş olduğunuzdan daha küçük değildir. Ve kontes ,adamcağızın hürmetkâr teşekkürlerini kısa keserek, köşke dö- nerken, Gaspar da büyük bir memnu - niyetle keseyi cebine yerleştiriyor ve hiddetle kulağını kaşıyarak mırıldanı- yordu: — Halbuki, ben aptal, dilimi tutama. yıp, her şeyi matmazel Nikola anlattım. Tanrı vere de bu iyi kalbli kız, benim gibi gevezelik edip, başkalarına bir şey söylemesin.. Madam çok iyi kadın- dır, bunu afieder, Fakat mösyö Löbel kat'iyen şakaya gelmez ve beni derhal kovar. O zaman zavallı çocuklarımm hali ne olur? Matmazel Nikola rica et- meliyim de, hiç bir şey söylemesin.. Bu milddet zarfında, odasına girmiş olan kontes de kendi kendine şöyle di- yordu; — Gaspar, yerini kaybetmek ihtima- Tinden pek fazla korktu, Hiç bir şey söylemiyeceği muhakkaktır. Ok! Ra. hat ettim. Ve genç kadın, başka ellere geçip firarinin adresini meydana çıkârmama- sı için, kâğıt parçası bir mum alevin- de yaktı.. Bu hâdiseden sonra kontes, iki gün müddetle, müthiş bir iç buhram için de, kalbine büsbütün nüfuz eden yep- yeni his ve düşüncelerle başbaşa kaldı, fakat bir türlü kat'i kardrını verecek kuvveti kendisinde bulamadı. Son derece asabi görünüyor ve se. bepsiz yere, bazan kahkahalarla gülüp, bazan hıçkırıklarla ağlıyordu. Küçük evde herkes, genç kadının ge“ çirdiği bu asabi buhranı tesiri altın da kaldı, Hattâ kral bile, bu yüzden, gayet 5€- fumuş göründüyse de, genç kadın bu“ nu farketmedi, yahut ta #arketmemiş göründü. Nihayet, ikinci gün, artık tahammül etmedi, gayet sade, siyah bir tuvalet giydi ve Nikola dışarıya çıkacağını hü. ber verdi. Krebiyonun kendisine verdiği adres€ gitti, hiç kimseye bir şey söylemeden. doğru yukanya çıktı ve kalbi mütBiŞ bir heyecanla çarparak kâğıdda işaret edilen kapıyı vurdu. Ona, kapıyı Krebiyon aştı. Şsir, bu ziyaretten hiç te hayret ©*” memiş göründüyse de, buna mukab d'Assas, şiddetle ürperdi, © Genç kadın bu ürperişi gördü ve ©