Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
5, İ Di Te Ka d A Dubuza d Bir köti kotunun yedi mahalle aşırı fenalığı dokunur Yazan: Almanya Japonyanın müttefiki mi- dir? Rivayet böyledir. Japonya ile İtal. ya ve Almanya arasında çok sıkı fı- | kı bir anlaşma, cihan sulhü için teh. likeli bir dostluk, hattâ bir gizli itti. fak yapılmış olduğunu ihsas eden sayısız deliller de vardır. Buna rağ- men dün Uzak Şarktan şöyle bir ha- ber geldi: “Gınayzenav adlı Çin sularında Japon donanması tara. fından durdurulmuş ve Japonlar ge- miyi taharri etmek istemişlerdir. Gı- nayzenav'ın Çin hükümetine AÂlman fahrikalarından gönderilen silâhları nakletmekte —olduğu — anlaşılmıştır. Şanghaydaki Alman ve Japon konso. losları arasında yapılan bir anlaşma neticesinde Gımayzenav, silâhları Çin hükümetine teslim etmemiş ve Çin sularından uzaklaşmıştır.,, Bunu takib eden diğer telgraflardan da, iki konsolos arasmda yapılan an- laşmanm neden ibaret olduğunu şöy. lece öğreniyoruz: “Japonlar Almanların Çin hüküme. tine satmış oldukları silâhları satmal. mışlar.,, Bu hâdiseyi ne tarafından tutarsınız Ha eliniz kirlenmez? Bu iş bir kere ticari ahlâka uymaz, 'Aliye sattığın malı Veliye nasıl sata. bilirsin? Fakat bunun üzerinde dur- mıyalrm. Zira meselenin mühim nokta. ı bu değildir. Mühim nokta Almanya- n müttefiki olan Japonya ile aşağı yu karı harb halinde bulunan bir devlete, gemiler dolusu silâh ve cephane Bsat. masıdır. Almanya ile siyasi dostluk temin edilebileceğini sananlar bu hal. den ibret almalidirlar, Japonyanm Çini zaptetmek gibi bü. 'yük bir sergüzeşte girerken cür'et al- ftığı biricik taraf, Çinlilere son sistem silâh satılmasına mâni olabileceğini Uummasıdır. Nasıl ki İtalya Habeşistanı, Habe. gistana yeni ve modern silâhlar satıl. masma mâni olarak muvâakkaten iş. gal edebilmiş bulunuyorsa, Japonya Alman gemisi Şekip Gündüz da Çini silâhsız birakarak parça parça ele geçirmek tasavvurundadır. Nete . kim dört yıl önce Mançuri Japon as- kerlerinin kahramanlığıyla değil, Çin. Ülerin silâhsız ve cephanesiz bırakıl. masiyle zaptedilmiştir. Bu hale bakarak Uzak Şark harbine | bir harb demek dahi mümkün olami- yor, bu açıkça bir katliamdır. Bunu da geçelim: Japonyanın Büyük Okyanusu garbi Akdenize benzetmek temayülünde bu. lunduğu da - anlaşılmaktadır. Japon amirallığının Çin sularında bir abluka yapmak tasavvurundan bahsediliyor, Çinin dünya ticaretine açık bir pazar olmasi için bir asra yakın zamandan. beri siyasi, askeri ve iktısadi sayısız fedakârlıklarda bulunmuş olan Ame. rika, Rusya, Fransa, İngiltere, hattâ Almanya ve İtalya gibi devletler bu. na da mı göz yumacaklar? Almanyanın Nankin hükümetine si. lâh göndermesi Uzak Şarktaki çekik gözlü diplomatların entrikalarma pa-. buç bırakmamak istemesi suretinde de izah edilebilir. Japonya Avrupa devletleri arasın- 1 daki menfaat ve siyaset zıdlıklarından buügüne kadar çok istifade etmiştir. Bu hal Japonlara, kendilerinin hariku. lâde zeki insanlar olduğu vehmini de vermiştir. Japonyanin Çindeki entri . kaları karşısında medeni bir müda. halede bulunmak bu devletler için ar. trk bir zekâ haysiyeti meselesi olmuş- tur. Japonya, koskoca Çini parça par. ça zaptederken İngiltere gibi bir dev. lete karşı bile en ufak bir siyasi say- arelerinin mitral. yazled xgı:,ı bafkâmiğme kurşun sıkıyor_—” ömkaa n — — e Avrupanın her endişe ve buhranın- dan istifade eden Japonya, eğer bu se. fer de cezasız kalır ve muradına erer. se bunun vebali herkesten ziyade âsi Frankoya ait olacaktır. Besbelli, “Bir kötünün yedi mahalle aşırı fenalığı dokunur” dememişler. : Şekip GÜNDÜZ Mısır Kralı < Nişanlısına kıymetli bir yüzü hediye etti Fransızca İntran- sigant gazcte&mm Kahire — muhabiri bildiriyor: Kral Faruk ni- ganlandıktan — son- ra dün nişanlısını miştir. Genç hüküm - ' dar, bizzat kendisi- nin idare — ettiği küçük — otomobille * mütenekkiren — İs- kenderiye sarayın- dan çıkmış ve müs takbel kayınpede - ri Zülfükar Beyin evine gitmiştir . Dönüşte, ban- go yapmakta olan ve gezinen halk ken disini tanımış ve arabasının etrafını sa rarak şididetle alkışlamıştır. Kral güç - lükle kurtulabilmiş ve saraya avdet et miştir. Kral Faruk, Avrupadan getirdiği çok güzel ve kiymetli bir yüzüğü ni - şanlısma hediye etmiştir. Müstakbel kraliçe Fransız rahibeleri trafmdan büyütülmüştür. Kralın kara rı o kadar beklenmiyordu ki, seyahat- te bulunan Zülfükar Bey, saraydan da- vet edilince, heyecana düşmüştür. gün müddetle, bütün Mısır polisi, kra- lın müstakbel kainpederini aramış — ve kendisini nihayet Mısır salıilleri boyun ca seyahat ederken bir gemîde bulmuş !ardn' - Prenses Feride ilk. defa ziyaret et- | Kamyon altında ölen çocuk Beş ğün övvel İdris isminde bir gencin Âyvansa - rayda kamyon altında kalarak öl- düğünü yazmıştık. Zavallı gencin ba bası — Âyvansaray değirmen amele - sinden Âziz ve an- nesi Fatma, bize çocuklarnın bir İdris resmini — gönder- mişlerdir." Kaza hakkında da şu tafsi- lâtı vermektedirler: “— Geçen cumartesi günü öğleyin her fabrika gibi cıvata fabrikası da paydos oluyor. Oğlumuz İdris ekmeği- ri alarak diğer arkadaşları ile birlikte fabrika karşısındaki çeşmenin çıkıntı- İt yerine oturuyor. Bu sırada — Eyüp tarafından içi zift dolu bir kamyon sür atle çıka geliyor. Aksi istikametten de yolcu otobüsü görünüyor. İdrsi kam - yonun üÜzerine doğru ge'diğini görün - ce bir kazava tmaru) kabnarcak için du vara müvazi olarak kalkıyor ve dm dd kapanıyo Bir kıç faniye anra kanyon şiddet le duvara sürtün*re'- Eg;:ycp_ Bu sür- tünme neticesinde İdris başır'dan ağır suürette yaralanıyor, kal- dırılıyor. Yedi dakika sonra da” — Babacığf m, ölüyorum. Beni kur- tarın diye feci retrraplar içinde can ve- riyor. Oğlum orta mektebin yellinci sr- nıfında talebeydi. Tatil esnasımda boş durmaması için fabzikaya — vermistim. Bu sene yine mektebine devam ede « cekti., , ' Hastanecye Tiçin hem meziyet, hemi 'musibel © Hâtiralar ve müşahedeler... Rahmetli Ali Ekrem ve eseri Şair Mitat Camalle bir mülâkat Yazan: Yekta Ragıp Önen Namık Kemalin oğlu Ali Ekrem merhumun talebesi ve otuz senelik en yakın bir dostu olan şair Mithat Ce- mali dün ziyaret ettim. Büyük bir teessür içinde bulunan şairle şöyle görüştüm: — Ali Ekremin edebi hüviyeti hak- kında fikriniz nedir? — Değerli üstadım Ali Ekrem mu. ayyen bir yazı devrinin kuvvetli bir çehresidir. Servetifünunda onun husu- si bir köşesi vardı. Ve Servetifünuna yazanlardan bir kısmı gibi, Ali Ekrem, Fikrette, Halid Ziyada kaybolmadı. Nesirde, nazımda o, ayrı kaldı, Bu ay- rılığt babasına karşı da gösterdi; bu, bir kuvvettir. Namık Kemalin taklid- ciliğini herkesin yaptığı bir zamanda bile Ali Ekrem yazıda onun tesirini taşımadı; herkesin biraz Halid Ziya, biraz Fikret olduğu bir devirde de “A. Nadir” diye müstakil, ayrı bir adam vardır. Ali Ekrem ile babasının birleştiği en vazıh nokta da ikisinin edebiyatta yerli adam olmalarıdır, Ali Ekrem ta çocükken hususi ho. calarından öğrendiği fransızcanın ede- biyatından istifade etti, fakat o da babası gibi, yazıda yerli olmak mezi yetini başka hiçbir kıymete feda et- medi, — Servetifünunla kavgası hakkında ne dersiniz? — Al Ekrem kendi gayesine yürür. ken herkese çarpan adamdı., Bundan çok kimse rahatsız oldu. Sonra onun, her duşündüg'hnıi söylemek gibi - inıan mrken düşman kazanmaktan korkma. dı. Bir şeyi madem ki düşünüyordu, mutlaka söyliyecekti. Ona kendisi ka. dar başka hiç kimse düşman kazandı. ramazdı. Kanaatine uymıyan şeylerin karşısmda susmasını bilmiyordu, — Hususi hayatı? — Dostlarını düştükleri zaman arı. yan adamdı. Kalbi, parası, göz yaşları arkadaşlarınındı. Mithat Cemal — Kendi hangi eğerini beğenirdi? Siz hangi eserini beğeniyorsunuz? — Kendi son yazdığı “Tairi ilham” adındaki şiirini beğenirdi. Ben de, ilk yazdığı “Feryad” ismindeki şiiri beğe. nirim, z Lş)îqu vaş!yît,ı var n,_ı W GÖTlBİRE " :ıı .Siz sormuyorsunuz, “fakat ben söy.' liyeyim: Ali Ekrem hastalığını, yani öleceğini biliyordu. Hekim ona kanser olduğunu söylemiş, ve bu hekim bu kanserin geçeceğini de ilâve etmişti. Ali Ekrem act acı gülerek: — Geçecek olan bir kansere tutul. muşum! Diyordu, Yekta Ragıb Önen Italyanlar ve Asiler Bask cumhuriyetinin imhasını Tesit ediyorlar Ispanya Asilerile Italyanların silâh arkadaş- lığı artık pek samimi bir mahiyet almış Londra, 27 — Meri ve Afriken admnı taşı. yan iki İngiliz vapuru Bordöaya giderlerken meçhül tayyareler tarafmdan bombalanmış. lardır. İki vapurdan birine isabet vaki olmüştür. 'Telefat miktarı belli değildir. — Portsait va Herliş nammdaki iki İngiliz muhfibi, bom. balanan vapurların imdadımna Koşmuşlardir. Baskların felâketi, Asilerin ve italyanların bayramı oldu Roma 27 (A,A,) — Musolini, Generai Fran kodan aşağıdaki telgrafı almıştır; “Kıymetli İtalyan lejyonerlerinin milli Is. panyol kıtaatile sıkt bir mesai birliği yap. mak suretile ve kardeşçe Santandere girmek te olduklari ve bü harbin ef müşaşa zaferini kazanmış — bulundukları şur sırada İtalyan lejyonerlerinin ömrim altın. da bulunmasından duymakta olduğum gu, rür ve Htiharı va bu pek süratli ileri hara. ketinde göstermiş bulundukları gşevk ve vü. kuf karşısında hissetmekte bulunduğum hay ranlığı ekselânsımıza arzetmekle bahtiyarım, M. Musolini, teşekkür makamında şu ce. vabı vermiştir! “Bundan böyle pek samimi bir — mahiyet kazanmış olan bu silâh arkadaşlığı İspanya, yı ve Akdenizi müsterek medeniyelimiz a. levhindeki bütün tehdit'erden kurtaracak ©. tatı hihal zaferin zımanıdır.,, Italyada şenlik — Roma 27 (A A,) — Bantanderin zaptını tesit eden nümayişlere İtalyanm hirçok şe. hirlerinde devam edilmektedir. İspanyada ölen İtalyanların resmi miktarı Roma 27 ÇAJA,) — Resmi hir _.,t_ei:ılılğ.jîı-_ parlak ve en İ panyadaki İtalyan lejyonerlerinin 14 ağfustos la 22 ağustos arasında aşağıdaki — zaylata uğrmış olduklarını bildirmektedir: Zabitler: 16 maktul, 60 mecruh. Efrat: 825 matkul, 1616 mecruh. Iki metroluk selir Gereral Faupelin istifası Üzerine Hitlerin | general Franko nezdine tayin ettiği yeni se. fir, Von Stohrer, 52 yaşındadır. 1936 sene. sinde Madrite sefir tayin — edilmişti. Fakat o sırada harp çıktığı için; vazifesine gideme mişti. Alman diplomatları arasında en uzun boylu şahıslardan biridir. Boyu iki metreyi bulmaktadır. i Hükümetçilerin Aragonda muvalfakiyetleri cumhuriyetçilerin Aragonda Pueblo de Al. borton kasabasiyle bu. mmtakadaki düşman sipetlerini işgal ettiklerini tebliğ etmekte. odir. Bir yürüyüş koîşı Medinanayı işgal et. Emlşttr. Zuerada şiddetli bir muharebe cere. yan etmiş ve cumhüriyetçiler bu şehri kıs., mmen işgal etmişlerdir. Asilerin bozgunu Barselona 28 (A,A,) — Barselon radyosu. nun bildirdiğine göte dün Burgo de Ebroda kaybettikleri mevzileri tekrar ele geçirmek istiyen esiler, mühim bir bozguna uğramış. lardır. Teruel İle Aragos arasındaki muva. sala yollarının tehdit edilmekte — olduğu da » bildirilmektedir. ' Aasiler arasında isyan Vajensiya 28 [.&,A.) — Müdafaa nezareti. | gü $ auka 4 uucuıy.ıı.ıu Ünsandarı Vah 28 AĞUSTOS — '-""** ” gfaqata daii “İhtisas U’ * edebiyat , F İLOSOF Renâ Des kü, der, bütün ilimler (sagesse humaine) den başkâ müw değildir; insani hikmet de, olsul gee ettiği meyzular ne olürsa © aöi güD" ma bir ve daima aynıdır; ? şin ziyası, aydmlattıgl CWM türlü olması ile degışıîlllmfmı ü till'îü kik ettiği mevzuların e jçil- olması ile değişmez. BUM v hiç dir ki zekâya hudud tayif eüîım pilin” bir ihtiyac yoktur: bir hakikâ ulmak” mesi bizi başka bir hakikâ sta biz? tan menetmez, bilâkis O bu ya-rdlm pder ö bir ikide — Cik. _ # e Bu sözleri ezberleyip erde rar etmeliyiz: hele mek'cebı “vg:n" sek mektehlerde her SI gaha$! o hakkedilmesi lâzımdır. İT m,umv kadar genişledi ki ihtisastaf yedir di ga imkân kalmadı. Fakat bouğ ta yele ye zarureti, hakkın, doğ işli disi saymak icab etmezZ: ği icabı ihtisasa surüklenme dar tabif olursa olsun î'i“e kafayı daralttığını, elimizdet yüzım kadar ona karşı koymami” ıllm,’ diğini unutmamalıyız. Zîm âlim, bilgin çok, hakim gündet wwln azalıyor, Hakim, yani - sözlerinden qıkarabılecegım kafa"’d' fe göre.-: “İnsani blîgıleri onlıfw’ cemedip hepsini kavrı ;uln' umumi bir mana çıkara“' ul, yı terkib edebilecek adam-: Tabw yuna tahlil... İhtisas med yetî w ci kafayı, âlimler ork35 na geçecek adamı pek Yetı Herkes kendine bir tek seçip sırf onunla meşgül yor, başkalarının nereye îîw merak etmiyor. Hatta bü sanate, felsefeye kadar dâ gö e Edebiyat eserlerinin okun sırf edebiyatla uğraşanlara w* mütehassıslarına bıra.ktyofh Cu bir î varmış, insandan başkâ bahsedermiş gibi!... g$ Edebi eserleri okumak: oîld,go*?': göstermek, mesleği, me “cıb'w : sa olsun, her insan İçil ir M Çünkü insan ancak ©o $ şartlâ 1_ yani hemcinslerinin ve kend g" ys “ne İdi lini, ihtiraslarını, Ş rar. Edebiyatın bırakllmas ndini insanlıktan çıkması, ken il renmekten vazgeçmesi Ö? TAC N Karadenîz.d Fırtırıa Olacağı rasat € j çi zinde haber W":,.gı!" Üç gündünberi bozan VM İstanbula bir kış ' tedir. Dün muhtellfp % — tün gün yağan yaâm“" | € î ayni şekilde devam F Rüzgâr dün bati de % saatte 30 metre — süra güşr Hararet 16 santigratâ B tür. - Bugün hava 'l"ı'ak)'a K M dirne ve şarki Anad " dizde oçl Bülutlü've Y“"h ıııf" rüzgâr umumiyetle G,rp“n M M vetli esecektir. kezi: Yeşilköy rasat mer” nizde bir fırtına OM " etmektedir. jl Valansiya 28 (A,A,) — Müdafaa nezareti | g0 Ön milyon f"T tgr , ,reddeden pr,,' gel gi Tenisçi Doual Bot&'“ olması için kendisine on teklif edilmiştir. Bu meşhur tenisçi buoll'” ği lâğı reddetmiş ve —Hi k | üç sene daha amatör kalır bildirmiştir. W nin bir tebliğine göre cen“’w,a ’- perada bulunan asi s k isyan etmiştir. İ W V 'Tagenin cenubunda ra Peuregosa ve Sierrâ — le çarpışmışlardır. Talav€ tüfek ateşi işitilmiştir.