20 Mart 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

20 Mart 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yalan bayım “ vallah! vi ema birkaç gün İstanbulda Dü Kocasını, yuvasını severdi, LAf olsun | Olan meşltur zenginlerden şa. | diye biraz isyan ettikten sonra evinin İğ, tahsili Bay Tahiri o gün tp, Steğine davet etmeye karar Üy . Bu vesile ile, onun acenteli- İp Alacak, İstanbuldaki satışlarını gin karısı Rae, otuz yaşla. dok REY LL Büzel, sevimli, canlı bir ba, Met gününün sabahı yegâne Yin ölan İkbale genç kadın iy etti. Odaları intizama soktu- Müge mükemmel surette ha- On Made iş bitince, Raife tuvaletini Nana rma po çekildi ve ko- Mag Ben saçlarımı krvırınca- i sen de İkbale söyle, fırında- Bike baksın. Yakmasn. a Oya çe hemen My mutfakta yok! - Idedi. t Mi ben çevirdim. O kilere gitmiş- Yukarı çıkmadı. Di hayretle bağırdı: Diya çıkmamış mı? Ayol onu Mi, Yarım saat oluyor. Sakın ba- İş, İ) gelmesin? Merdivenden ka- iş olmasın? bı; Bilmem... fkbalin ne obur oldu- lin, Her şeyi tatmak ister. Sa- çapları şurup sanıp içmesin? ii sus! Yüreğime iner! Pis Meşin bile bile bu kızı alıkoydu- kabahat! Maga çıktılar. Mutfağa baktılar. a, lerden aşağı koştular, Kileri * Bir dene görsünler? İkbal, Mimuş, bacaklarını uzatmış, ya M Bir şişe, elinde başka bir öz Pam salya salkya şarkr söy- dan, bir yar gelir bizlere! Baş allah gözlere bak gözlere... KN On ikiye geliyordu. Bu sarhoş Sİ. nasıl vazifesini görecekti? giy açâcaktı? Nasıl yemeğe Taç nasıl sofrayı idare edecekti? LO kadın, çılgınlar gibi çırpınıyor, eray elacağız, diye söyleniyordu. — Üy ilme, şekerim... Şimdi koşar, İş, Sİ Mlarehanesinden bir tane bu- ritim) - dedi. Kr YOL, azar. Unuttun raw? N p . Y.. Acaba komşuların birin- mik muvakkat bir hizmetçi çe? ğunda hizmetçi yok. Ahmet Seç © de ziyafet var. O tabii vere i avukatla da kavgalıyız. y Dur, m bir fikir geldi. Tahir — ER. €vli olduğumu bilmiyor. Bike Sonra?... #kılarak, bozularak: A hye Sen... meselâ... Bir beyaz akıp da Hizmetçilik yapsan na- YACABA BU ALET BUN” LARIN NE İŞİNE YA- KAYAĞILİR. Kip 6 ( B EY imA şerefini kurtarmak için hizmetçilik yapmıya karar verdi. Güzel elbisesini çıkarıp basit bir siyah elbise giydi. Tam önlüğünü bağlarken sokak kapısı | çalındı. Koşa koşa gitti, Tatlı bir tebessüm- le kapıyı açtı. Şişman tüccar, bu za- | rif hizmetçiyi görünce, yüzünde bir tebessüs belirtti. Çapkın bir eda ile kadının yanağını sıktı. — Güzel kızım... Git de efendine haber ver. Tahir bey geldi! dersin. Kadın, mahcup bir eda ile: — Baş üstüne efendim... Ve paltoyu almak üzere uzandı: — Müsaadenizle, beyefendi... — Nasıl müsaade etmem?.. Yardım et kızım, yardım et.. » diye şişman adam çapkın çapkın söyleniyor, kıza yan yan bakıyordu: » Ne de şirin şey. Ne de kıvrak... Ne de cana yakım. Salona girerken, eliyle “kızın,, kaba etlerine bir tane yapıştırdı. Mernun, gülerek, ev sahibiyle se- | Yâmlaştı : — Tebrik ederim, bayım... Pek gü- zel evin var... Sonra, gözünü kırparak: — Hirmetçin de dehşet... Elmas par çası vallahi... Genç erkek, şaşkın şaşkın tekrarla dı: — Ev mi?.. — A.. Ne şaşıyorsunuz?... Hiç böy- le hizmetçi görmedim... Ev sahibi Jâfı değiştirmek için, ü- rümlerden, şaraplardan bahsetmeye başladı. Biraz muhayereden sonra ye- mek odasına geçtiler. Tahir bey işti- ha ile yiyordu. Hizmetçi ilç Iâubali şakalaşıyor, ve ev sahibini nekadar muztarip ettiğini farketmiyordu. Yemekleri yedikçe, şarapları iç - tikçe neşesi arttı. Raife, artık onun el şâkalarından kendini kurtarmak için yemek verirken mümkün mertebe ge- ri çekiliyordu. Sonra, bay o Tahir, pırdatarak sordu: — Çok mu yanınızda? — Kim efendim? dudaklarını şa — Hizmetçiniz, yahu... Bu güzel kız. — Otuz senedenberi... Yanımızda doğup büyüdü! — Allah Allah... Dünyada otuz ya- şında gözükmüyor. Hamdi, lâfı yine çevirdi. — Tahir beyciğim.. Ciddi konuşu lum,,. Mademki lütfedip bana samimi- yet gösteriyorsunuz, bari şu İstanbul satışını da bana bâsrediniz... z — Hay hay... — Ya... — Fakat bir şartla! — Şartınız başımla beraber... — Şartım şw: hizmetçinizi bana he- diye edeceksiniz! Delikanlının artık tahammülü kal- mamıştı, Yerinden fırladı ve bağırdı: — O halde, imkânsız efendim... Çün. kü size doğrusunu söylemek daha iyi olacak... Bu hizmetçi sandığınız be- nim karımdır... Ve böylece rica cde- rim: yallah... Nakili: (Hatice Süreyya) SAKALIM NE LACAK... MUKE su iz | YORLAR Amca (Kayık yarışında Miki Yediler arasında ekil ği o MMEL Eğ DE iŞLİYOR... ACABA NE KONUZU eg | | İ du. Bunun üzerine Tepedelenlinin “Yazar: Niyazi Ahmet 117 sene evvel bugün Tepedelenli Ali Paşa isyan ederek fermanlı oluverdi Halet Efendi, isyanı bastırmadan önce düşmanını öldürtmek istiyordu, bu yüzden önü alınmaz felâketler geldi 1820 yılı 20 mart günü, tam 117 sene evvel bugün, meşbur Tepede- lenli Ali paşa isyan etti. Bu isyan Osmanlı devletine ar- kası alınmaz gaileler açtı. Tepede lenlinin isyanı Babsâlide duyulunca İsmail bey Baso ile Turhala muta- sarrıflığına tayin edilmiş bulunan Mahmut paşa Yanya üzerine gön | derildiler. Bu iki kumandan, yolda topladıkları 20,000 askerle Yanya- ya gelmişlerdi. İ sı için harekete geçildi. Burayı Te- pedelenli Ali paşa zade Veli paşa on altı gemi ile müdafaa ediyordu Nasuh zade Ali bey, Türk filosu ile | Provezeyi muhasara edince Veli | paşa kendisini müdafaa edemiyece" ğini anladı. Muharebe yapmak da istemiyordu: İ — Hükümete ne kadar karşı dur | sam gene galibiyet onlarda kalacak. Diye düşündü. Fakat derhal mü- dafaayı bırakmak istemiyordu. İlik iş olarak limanın ağzmı gemi batır- mak suretile kapadı. Baba Başa, bu gemilerin müret- tebatım abluka etmiş bulunuyordu. Hepsini elde etmeğe muvaffak ol. Diğer taraftan Prevzenin alınma- i filosu, Narde körfezinin civarındaki Türk karargâhına gelerek teslim ol du. Bir müddet sonra Prevze de zapt- edildi. Baba Basa ile Nasuh zade de, sahildeki mevkileri zaptattiler. © Şimdi Yanya kalıyordu. Ali paşanm burayı zaptetmek için gönderdiği kuvvetler, ihanet ederek düşmana teslim oldular. Fakat Tepedelenli, vaziyetin git tikçe fenalaşmakta olduğunu hisset- mekte idi. Yögâne çareyi o meşhur Etniki Eterya cemiyeti ile muhabere ederek onları isyan ettirmekte bul- du. * Ali paşanın maiyetindeki askerle» rin meş bini ortodokstu. Hristiyan bölük başılarından en çok Ozisiaya güveniyordu. Bunu muhasara edil miş bulunan kuvvetlere yardıma Ozisia bin bes yüz kişilik kuvveti ile serasker paşaya teslim oldu ve bu hizmetine mükâfat olarak ordu- da vezife aldı. Hristiyan ve düşmanın kumanda- | nma itimat edilebilir mi idi? Harp esnasında bunu kimse dü- şünmemişti. Fakat kokusu pek ça buk erktr. Ozisia orduda Türklerle | Arnavutların arasınt açmış İrtaki adasma kaçmıştı. Orada da şimdi Yunan ihtilâlini hazırlıyordu. ... Tepedelenli, kırk seneye yakm | bir müddettir, padişahtan daha üs- | tün bir hayat yaşamakta, Yanya, yeni şehirler Selânikte iki yüzden fazla büyük çiftliklere malik bulun Serveti, itibari, tahakkümünü gün den gü rurıyor ve bittabi guru” ru da sartıyordu. Babgâli ile arası, Avlonya muta sarnfmı bapsetmesi yüzünden açıl miştı, Tepedelenli mutasamıf İbra- him paşayı serbest bakmadı. Ve neitede isyan bayrağını çekti, fer manlı oluverdi. Ne kadar mukavemet etse tedip İ edileceği muhakkaktı, Fakat bu İ müddet içinde ihtiyar Tepedelenli kendini kurtarmak için her çareye baş vurdu ve yukarda işaret ettiği” İ miz gibi bazı anasırı isyana teşvik etmeğe de muvaffak oldu. Ele ge-irilen oğülları Veli, Muh- tar ve Salih paşalar yakalanarak neli ve sonra idam edildiler. Osmani tarihinin hemen her saf- hasımda bszı iğrenç entrikalara zert- yoruz. Tcpedelenli isyanında da bunlardan birini görüyoruz. Meşhur Halet efendinin parmağı. Bu adam vaktile Tepedelenlinin en iyi ahbaplarmdan biri #ken düş" man olmuş nüfuzundan istifade ede rek Ali paşayı mahvetmek için elin- den geleni yapmağa başlamıştı. Ali paşa tam iki sene mukavemet ettikten sonra kuvveti kalmadı. Düş manı olani Hurşit paşaya teslim ol- du: — Süçum çoktür. Fakat sinüsa- lime ve kiğdemii hizmetime. bü tensip olunacak. mahalde ikamet et- mek üzere mazharı affı âli olacağı- mı umuyorum.. dedi. Hadisenin içyüzü araştırınca Tepedelenliye hak ermek icap eder. Rusya seferinde, Fransizların Misi- ra gelmelerinde büyük faydaları ol- muş, bu yüzden oğlu Veli paşaya vezirlik diğer oğullarına mirlivalık- lar ihsan edilmişti. Tepedelenli top- çu adı ile sekiz on bin kadar asker yetistirmeğe muvaffak olmustu. Artık ihtiyarlamıs bulunduğun- dan affedilmesi beklenebilirdi. Eğer Helet efendi olmasa. efendi ne mümkünse yap” yar Tepedelenlinin başımı kestirdi. Fakat ihtilâl artık almış yü- rümüştü. Tarih diyor ki: “Hurşit pasa Tepsdelenliyi mu hasara ile ul olaca; i tindeki kuvvei askeriyeyi Morayı her tareftan sarmış olen ateş ihtlâli i bastırmağa hasreylese, yahut izalesi ile uğraştığı piri celâdetsimir af ve itlak ve ikdar olunarak fitnei bağiye ye bir kere izhar ruyu besalet etse, i Mora geilesi: kolaylıkla mündefi i olacağında şüphe yok idi. Ne fayda ki Halet efendinin garaz olarak Tepsdelenli, işi Mora umuruna ta kaddüm edilmekle Hurşit paşa hem devleti masarife giriftar etmiş, hem de Yunan fesadının tevessü etmesi” ne sebep olmuştur. 2EYCİK DE GÖ- ZYKMİYOR / e .— UZAKTAN isi CEyap —— VERMEYE

Bu sayıdan diğer sayfalar: