3 Temmuz 1947 CUMMJRlfCT Bagtarafı 1 inci tahifed* rahhaalar memleketlerlns dSnmek İçin aJbbetuıi tcmünle düşünmeğ« davetle haaarlanmaga basl&mışlardır. Molotor yann hareket edecektir. Bevtoin de hemerika DJŞ Işleri Eakanı kendini mecbur sayar.> General Marshall evveUd Sözcüler tarafıııdan anlcLtıldığuıa gö* men döttmesl beklenınektsdlr. Fakat tnglltere İle Fransa Amerlkın günkü demecinde, Avrupa re Molotov'un «daa kesin ve sözleıi yardımmdan faydalanmak yolundald nın isgal alünda yaşıyan, yahud dı» çoi şiddetU idi. çalışmalarma d«\ am edeceklerdlr. Onun gdrünüşe göre boşaltılan memleketle. Berln'in sözlert rinde hüküm siiren danımu, dolayısile Molobov'dan sonra 8ös alan tnglltere İçin katkınma projestne iştirak etmek istiyen Avrupa devletleri davet edilebek gayet miikemmel tarif etnns ve böylece Dı$ Işleri Baianı Mr. Bevln, Sovyet I Amerikan emperyalizminden bahseden tşleri Bakamnm beyanatıru colaylann ve yardım plân'.nm 15 agustosa kadar ve Amerikanın diinyayı hakimiyetine bdr tagyiri> şekllnd« vasıflaadırmış ve hazır olması İçin her şey yapüacaStır. M. Bidault İle Mr. Bevin bu hususta râmetmek peşinde koştuğunu iddia şunlan beyan etmiştir: mutabık oldMİcianaı büdirmişlerdir. Yaeden müfrit solculara en kesin cevabı < Molotov acaba olaylan yajüış bir n n da toplanarai durumu tetkik edevermiştir. şeillda tefslr etmekle buna herkesi oekler ve mütehassıslar çalışmalanna General Marshall, Amerikanın bo inandjrmak ümidini mi besliyor ve bu devam edeceklerdtr. salrbğı yerlerden bahsederken bosalt gayretieri kasdî midir, bümiyorum. Neşredilen tebliğ manın kayıdsız ve şartsız yapüdığuu ve Tatbikını tasavvur ettiğimiz kararın Parls 2 (A.P.) Fransız hükumeti Amerikanın geride Amerikan menfaat muhtemel netioesi hakkmda beyan ediierine hizmet eden, hükumetleri arka. len tehdidlere tecssüf ederim. Bununla bu gece bir tebliğ yaymlıyarak Fransa aan vuran, siyasî partiler ve ajanlar beraber, memleketim jimdiye kadar ile İngilterenin, kendilerine iltihak etVaktinde gelmemek ne kadar &ötfi bırakmadığını apaçık söylemiştir. böyle blr durum karşısında kalnuj ve mek istiyen bütün memleketlerle birise, vaktinde işi kesmemek de o deBu yalnız bir tariz değildir, bir ha buna rağmen, karannı tatbika devam likte, Marshall plânının tetkikine derece sakattır. vam edeceklerini bildinniştir. kikatin ifadesidir, Çünkü Amerika bo etmiştix.> İntiram istiyoruz, faria gayret deffl! Bu tebliğ, Sovyet Dış İşleri Bakanı şalrüğı yerlerde kendi menfaatlerine Bldaalt'nun makabelesl Molotov'un Paris konferansmın bu akhizmet eden ve hükumetleri arkadan Bundan scmra söz söyliyen Bidault: \urmak için çalışan, hattâ daha fazla cAvrupayı lkl devletler grupırna ayıra jamki oturuırmnda vaki beyanatını kısa bir fasıla ile takib etmiştir. sını söyliyelim, memleketlerinin men. cai tebllkell karar haJckındA Rusyanın faatlerini ve milletlerinin egemenligini da çok derln düşünmesl lâzundır. Fran Marshall mütalea dertneyan etmlyor çok ucuza satan bir takım teşekküller, sa her türlü heg>emonya lthamlannı şldNewYork 2 (Radyo) General siyasî partiler ve ajanlar bırakmamıştır, detle roddeder. Pransa, Avrupayı ayır Marshall, Paris konferansınm kesintiye ve bırakmağa da lüznm görmemiştir. mai mes*u31yetlniden kendini uzai say uğraması dolayısile bu akşam mütale Başmakaleden devam Çünkü Amerikanın bu memleketlerle dığını resmen beyan ed«r> demiştir. ada bulunmak istememis, ve henüz res yer olnuyacağına göre, burada boş kurmak istediği münasebetler, hukumet Böyleoe konferans dagılmış ve mu m! malumat ahnadığını bildirmiştir. lâflarla okuyucularımızın vaktini darbeleri yapmağa, millj iradeyi temsil harcamaya da kalkışmıyacağız. Zaten eden teşekkülleri yıkmağa, millet ve son hâdisenin asıl miihim noktası, bir vatan hainlerini kullanmağa bağb dekelime ve cümle hatasından ileri geğildir. Belki bu çeşid tecaviizî hareketlerin ve kundakçılık teşcbbüslerinin liyor sanılmamahdır. hiç birile uzaktan yakından alâkalı Bizce meseleyi şu bakımdan Lnce Bastarafı 1 «nci sahiiede Bastarafı 1 inci takifede lemek hakikati daha iyi görmemize bulunmamaktadır. Çünkü meşrn münasebetler, meşru iküsadi bağlantılar, zerinde daha fazla durmak istemiyo mokratlar ayağa kalkarak «hain, Rus yardım edecektir: 21 temmuz seçimsamimi dosUuklar onun bütün arzula. rum. Son demlerini yaşıyan tek parti yaya hücum ediyorsunuz» diye bağır Ierindcn sonra başladığunız ileri derını tatnıine kâBdir. Fakat Avrupada zihnlyetile hakikî demokrasi zihniye mışlar vc ortalığı cehennemî bir gürültü mokrasi rejüni bugüne kadar bir ve Asyada her boşalttıklan yerde Ge tinin mücadelesi, elbette çetin olacak kaplamıştır. türlü normal bir lıayata kavuşamatır. Uzun yıllardanberi yerleşmiş bir neral Marshall'm bahis mevzuu ettiği Bilâhara yabancı gazetecilerle görüherseyi yapanlar vardır. Bunu yapan zihniyet ve o zihniyeün devamına bağ şen Sulyok, kendilerine şunu söylemiş. mıştır. Muhaliflerle iktidardakiler, aralarında beraberce sanlacaklan bit lann kim oldukları malumdur. Hattâ lı olan bir çok şahsî menfaatler, ahş. tir: bunların, bütün bunlan yaptıklan kanlıklar, elbette kolay kolay yıkıla« Bu hâdise yüzünden parlamentoyu prensip dayanağı bulamanuşlardır. İki halde milletlerin müdahaleye uğraması mazdı. Aradaki mücadele, tabiatile sert, terkedecek değilım.> taraf da iddialarında ısrar etmiş, birihtimalinden korkarak onlann bağım şiddetli bir şekilde cereyan edecekti. birini tanımak ve saymak istememişFilhaküa az sonra Sulyok mcclise döHakikaten de öyle oldu. Halkın sevgi sızhğı ve hürriyeti için sahte gözyaş. ve güveninden başka hiç bir istinad nerek 3 senebk plâna hücum eden, hü tir. Demokratlar hemen iktidara geları döktükleri de dikkati çekraektedir. gâhı olmıyan Demokrat Parti, adeta kumete tenkidler yağdıran ve komü lemedikleri için artık partiyi kaybetİş bu kadarla da kalmıyor, bunlann, bir parti organı olarak işliyen hükumet nistleri koalisyonu bozrnakla itham eden tiklerini sanmışlar, Halkçılar da eski Avrupa mjllctlcrinin yeniden kalkıncihazüe karşı karşıya kaldı. Bu müca. muhaliflerin sözlerini dinlemiştir. tek partili rejimin tekmil çerçevesini masına karşı gelmek ve bu kalkınmay» delede en açık particüık gayreti gösolduğu gibi korunıak hcvesine kapılgeciktirerek sefalet ve ıstırabuı iste terenlerin mükâfatlandırıldığına şahid mışlardır. Teşriî bünjemizin i^leyLşidikleri şartları geliştirmesini sağlamak olmak gibi garabetlerle karşılaşük. ne aid herhangi bir değişmeye rıza için Amerikan yardımıru da uzaklaştırDemokrat Parti, kuruluşundanberi 'gösterildiği takdirde bundan «çokluk mağa çalısmakta ve böylece bütün Avdaima açık ve samimî davranmıs, kenrupayı istilâ için zemin hazırlamakta azlığa boyun eğiyor» manası çıkabidilerine karşı kullanılan gayrimeşru si. 1 hrei sahifede oldukları apaçık belirmektedir. Çünkü leceğini söyliyenler görülmüştür. Oylâhlardan hiç birini kullanmağa tenezBirkaç gün sonra sanoıları fevkalâde her yerde kurduklan şebekeler, onlann zül etmemiştir., sa ki tek partili rejimle birden fazla şiddetlenen ve sol tarafından zatülcenb emirlerine göre hareket ediyor ve her Fuad Köprülü yazısının sonunda di olan Ayşenin çocuğu düşmüş ve çocuğu partili bir rcjim arasında elbftte tedediklerini yapmak için önemli menfa. yor ki: atmak için müdahale eden ebe Hatce melli farklar olmak gcrektir. Azlığın atlerini çiğnemekten ve öz vatanlanna «İş başında, programile ve icraatile Ertürkle doktor Cengiz Haner, «çocv dediği olmasın diye bunlan kabul etLhanet etmekten çekinmiyorlar. mutaassıb tek parti zihniyetinden iymemekte ayak diremek, şekilde hürGeneral Marshall bu noktaya Işaret rılmadığını ve ayrılamıyacağını göste ğun göbeğini kesiyortız» diye Ayşer.in riyetçi gibi görünerek özde gene tobarsağını 30 santım kadar kesmişlerdir. ederek .Amerikan ajnnlart, Avrupa ren bir kabine bulundukça, bir yıliantaliter idareyi yürütmek demektir. Kadıncağızın feryadları ve ıstırablan memleketlerinin polis teşkilâtını elde beri, hergün daha kuvvetlendirilpn etmek teşebbüsünde bulunmanuştır. idarl baskının artık kaldırılacağı hak. gittikçe arrtığından kendisi Ankaraya geAnlaşılan son zamanlarda bu halin Arzu etmiyen hükumetlerle zorla nıüş kındaki hükumet vadinln ne dereceye tirilerek Nümune Hastanesine yatırıl böyle yürüyemiyeceğini her iki tnraf mış, bütün ihtimamlara rağmen hayah terek ticaret teşekkülleri kurdurma. kadar gerçekleşebileceği hususunda da kabul etmiş olacak ki, sayın Cummıştır., demiştir. şimdiden bü* şey söylenemez. Şimdilik kurtanlamamış, adalet tabibi hur.ıronda hur Başkanmın tavassutu ile parti yapılan otopside, çocuğun göbeği diye Amerika böyle Işler yapmamıssa da füiyata intizar edelim ve Devlet Reisi ileri geirnlcri arasında duyduğuınuz yanhşlıkla kadmm barsağı kesilmiş oitarafmdan Celâl Bayara verilen temibunlar yapıhnamış değildir. Yapılmıştır, o konuşmalar yapılmıştır. Böyle bir yapılmaktadır ve yapanlar da malum natın herhalde neticesiz kalmıyacağına duğu anlaşılmıştır. vaziyette iki tarafa da şüphesiz bazı inanalım.» dur. fedakârlıklan göze almak düşer. DeFuad Koprülü, îstanbuldaki C. H. O halde Amerikan yardımını temln mokratlar Meclisi ve hükumeti azımP. 1 1 blr basyazarın «Mutaassıb tek parİçin tanzim edilecek müşterek plânı, sıyan tavırlanndan vazgeçerler. Hümilletlerin iç işlerine müdahale sayarak ticiler ve bilhassa kabine erkânı tara. fından dlkkatle okunmasını temenni etkumet partisi dc bir demokrasi idabu yardımı baltalamanın manası ne? tiği güzel yazısındaki» fıkirler ciddiyet resi için şart olan prensip meseleleBunu anlamak gayet kolaydır ve Geve samimiyetle tatbik sahasına konulrinde nmhalifleriıı ileri sürdüğü haklı neral Marshall bu suale de cevab verduğu zaman memlekette normal parti Ankara 2 (Telefonla) Uçüncü As istekleri yerine getirmenin yolunu mcyi kolaylaştıracak ipucunu uzatnuş. münasebetlerinin kurulması pek kolay liye Cezadaki oturumlardan birinde arar. Önemli nokta, acele etmek deta. olacağı mütaleasındadır. Kenan Onerle Hasan Ali Yücelin a^u ğil, açık kalbli olmaktır. Yeni seçimMarshall, harbin bitmesindenberi Akatı arasmda cereyan eden bir tartışma lere önümüzde daha üç yıl var. Bu merikanın Avrupaya 9 milyar dolar sonunda Kenan Ör.erin; «Omrümde hiç müddet zarfında, iyi çalışmak şarkrymetinde seksen milyon tonluk mal hafiflik etmedim; fakat bir rezili de hıverdiğini söylemekle Amerikan yardıParis 2 (a.a.) Halen Pariste bu maye etmedim> tarzındaki sözleri üze tile, memleket hesabına başarıh mının Avrupayı ihyaya nasıl yardım adımlar atmak (taraflann izzetinefedeceğini belirtmlş ve böylece bu yar lunan Yunanistan Dış İşleri Bakanı rine Hasan Âli Yücel tarafmdan açılan sini hırpalamaksızm) pekâlâ kabildir. Çaldaris beyanatta bulunarak demiştir Üdnci davaya temmuzun 14 üneü günü dımı baltalamak istiyenlerin sefalet, bakılacaktır. yoksulluk ve felâketlerle elele vererek ki: Bizira sezdi'fimize göre, sağduyusu Avrupayı yıkmak için nasıl uğraştık. < Blr senedir Yunanistan, merkezi Bu dava dolayısüe Üçüncü Asliye Ce kuvvetli bazı şahsiyetler bu yolun laruu açıklamıştır. Yugoslavya, Bulgaristan ve Arnavud za yargıcı Saffet Unan, savcı yardımcı üzcrindedirler. Mantığa, doğruluğa Göriilüyor kl Amerika Dış Işlerl Ba lukta bulunan muntazam bir tecavüz sı Abdullah Gözübüyük, Hasan Alinin ve millî mcnfaatlerimize uygun olan kanı son demecile, Avrupanın hakikî plânına hedef olmaktadır. avukatı profesör Nuri Esenle o günkü da işte budur. durumunn söz götünnez vüzuhla beAmerikaya, Balkan Tahkik Komisyo duruşmayı takib eden bütün gazeteciler< NADİR NADİ lirtmiş ve onun kendini kurtarmak için nu raporunun Güvenlik Konseyinde mü tanık olarak dinleneoektir. NOT. Tanin gazetesi, Celâl Baen büyük ciddiyetle çalışması icab et zakeresinin eon safhasında bulunmak yarın son nutku hakkmda Ulus'untiğini. yoksa kenanna varmış olduğu üzere gidiyorum. Tecavüzün taMb ettiği Cumhur Başkanı, Zonguldak kine taban tabana zıd başmakalesini yuvarlanacağım diblerine maksad Makedonyanın Slav âlemine iluçurumun kömür havzası heyetini kendi hususî görüşü olarak müdafaa anlatmıştır. Hakikat bundan hakıdır. Yunanistanın komşularından zımnen ederken bu gibi düşünce farklanna itarettir ve bundan böyle de bu hakika yardım gören komünist çeteler, mcmlekabu! etti tin büyiik bir siyaset temeli olacağı ketimi Marksist vesayeti. altına Bokmak Halk Partisi saflannda her zaman Ankara 2 (a.a.) Cumhur Başkanı şüphe götüraıez. suretile Slav birliğine iltihak ettirmek Ismet Inönü, bugün Zonguldak kömür rastlanabileceğini söylüyor. Bunun bir Ömer Riza DOĞRUL ve böylelikle Yunanistanın Yakındoğu havzası maden işçiİCTİ sendikası adına gerçek olduğunu gönnek beni ancak yu kontrol eden stratejik durumundan gelen ve Zonguldak milletvekili Sabri nıemnun eder. Arkadaşımız, Başbaistifade etmek istemektedirler.> Koçerin başkanlığında Ali Galib Ozkan, kanın son demecinden sonra da iki Çaldaris sözlerine nihayet verirken, Rasim Girgin, Kenan Erboren ve Mu gün önceki fikirlerinde ısrar edebiGüvenlik Konseyinin Balkanlı komşular harrem Kurttan mürekkeb heyeti kabul lirse, iddiasıru isbat yolunda kuvvetli tarafmdan Yunanistana sızrna ve müda buyurarak kendilerile. görüçmüslerdir. bir delil «rtaya sürmüş olacakhr. Yalhale siyasetine bir son verileceğine dair nız, sayın Tanin'm aldandığı bir nokta Ankara 2 (Telefonla) îç Işleri Ba kanaatirü açıklamıştır. Mareşal Çakmak, yakında beni Halk Partisine kayıdu sanmasıkanlığınca yeni bir nakll ve tayin kadır. Bu şereften mahrumıım. Şimdilik Kastamonuya gidiyor rarnamesi imzalanmıştır. Karamamede, Ankarada 1800 sene evveline kendi kafamda sessiz sadasız çabşan Ankara 2 (Telefonla) Oğrendiğiyeni teşkil edilen Beşinei Genel Müfetaid mozayıkla işlenmiş bir mize göre îstanbul milletvekili Mare bir parti var. Onun başkanı da, genel tişlik ve teşkilâtı ile Bakanlıkta kuruşal Fevzi Çakmak, yurd içindeki seya sekreteri de, biricik üyesi de benim. döşeme bulundu lan ikinci Müsteşarlığa, halen açık buAnkara 2 (Telefolna) Ulus Matba hatine yakında başhyacakbr. Mareşal, Pek zayıf bir kadroya dayanan küçülunan Siird ve Muj valüiklerlae de taasının hemen yanında açılmakta olan Ankaradan önümüzdeki pazartesi günü cük particiğimin memleket hesabına yinler vardır. bir temel kazısında mozayıkla işlenmiş hareketle evvelâ Kastamonuya gide iyi çahştığuıa inanıyorum dersem, Emniyet Umum Müdüril Haluk Nihad bir tabakaya tesadüf edilmiştir. Müte cektir. Mareşalın, Kastamonudan seçil bundan böbürlendiğim manası çıkaPepeyirdn, Iç Ijleri Bakanhğındaki hassısların söylediğine göre 1800 sene miş olduğu malumdur. Kendisine ıs nlmamahdır. ikinci Müsteşarlığa tayini haberi teeyevveline aid olan bu döşeme, Ankarada rarla vaki olan davetler üzerine ilk seyüd etmektedir. NJf. şimdiye kadar görülenlerin en güzeli yahatini Kastamonuya yapmaktadır. Mareşal, Kastamonudan sonra Çandir. Çok zarif de&enlerile bir halı gibi lngiliz Büyük Elçisi, uçakla Bursada ekmek meselesi işlenmiş olan bu mozayık, bozubnadan kırıyı da ziyaret edecektir. General Marshall'm demeci dolayısile Paris konferansı dün { akşam dağıldı Silâh aramaları Çalışma saaflerimiz Hâd/se/er/lras/nd Dava, et davası değildir A • Bizde çalısma saati diye muayyen • bir zaman devresi yoktur. Âmir, biİ rind, hattâ Udnd sımf memurlar vakİ tinde yerlerine «jelmez, vakrinde yer: lerinden çıkmazlar. Küçük memurlar | da erken saatlerde âmirler yoktur di| ye sererler, senneseler de âmir bu• lunmayınca bir iş göremezler. Böy| lece aradığınızı yerinde bulamazsı! nız. Karşmıza ya sanrral çtkar, ya İ odao. İşler sürüneemede kalır. Teş: kilât bütün kadrosile aynı ramanda ; işe amade bulunmaz. | Besmi dairelerin vakan, beylik 1?; lerin dddiliği ve iş sahiblerinin selâj meti namına bunun önüne geçmeliiyiz. i Her metnnr büyük, kiiçtik vaki tinde yerinde olmalı ve iş saati bltince çıkıp gitmelidir. Vekilin keyfl, gene] direktörün arnısu veya müdfirtin emrile bu intizam bozuhnamalıdır. Düelloya yok! Gelâl Bayara verilen eevablara mııkabele Macarisfanda söz hürriyeli kalkıyor Bir dokfor muhakemeye verildi Kasan M\ Yuceün Kenan öner aleyhine ikinci davası Yunanistan ve komşuları İç İşlerî Bakanlığı ikinci Miisteşariığı Bursa (Hususî) Halkın jüSyeti, gazetelerin devamlı neşriyatı, partilerin teşebbüs ve ilgileri, Belediyeye ekmek işi üzerinde yeniden tetkikat lüzumunu hissettirmişür. Son günlerde zahireci esnafının da iştirakile yapılan bir toplanüda durum incelenmiş, Vilâyetin rnevcud buğday stoku ile satıj f.atı gözönünde tutularak beher ekmeğin 950 grama iblâğının mümkün olduğu neticesine varılmıştır. Bu karar üzevlne ekm«klerin yeniden 950 gram üzerinden çıkarılmasma başlanılmıştır. Un ve kepekçiler meslek he/eti de ayrıca Zahire Borsasmda toplanaıak hali hazır buğday fiaüarma göre ekraeğin daha müsaid fiatiarla ve 1000 gram üzerinden satılabilmesinin t«mini çareierini araştınnışlardır. Heyet, avnca değirmenin eskiden olduğu gibi seıbest un imal etmesini ve dahüî ihtiyaç dolayısil» kepeklerin üıracma müsaade ediLnvamesini alâkalı] ardan dilemeyi kararlaştırmıştır, ve zedelenmeden kalmıştır. Atina Üniversitesi, Büyük Elçimize fahrî felsefe doktoru unvamnı verdi Atina 2 (a.a.) Anadolu Aiansının özel muhabiri büdiriyor: Atina Üniversitesi senatosu, oybir'dğile ve alkışlar arasında Türkiye Büyük Elçisi Ruşen Eşref Ünaydına fahrî felsefe doktoru unvanını vermiştir. Senatonun bu kararında Ruşen Eşrefin şahsij'eti, büyük kıymetiı edebî eserleri ve Yunan Türk dostluğu eserindeki kıymetli ve liyakatli çalışmalan âmil olmuştur. Ankarada otobüs kazası Konyaya gitti* Ankara 2 (Telefonla) Bu sabah Keçiörenden gelmekte olan Belediye otobüsü, karşısma çıkan bir araba yüzünden yolun kenarını taMbe mecbut olmuş, bu sırada bir elektrik direğinin hizasmdan geçerken, dirseklerini pencereden dışarı çıkarmış olan üç yolcu yaralanmış ve hastaneye kaldırılmışlardır. Bu arada Anadolu Ajansından H ü met Sözenin de kolu kırılmıştır. Kendisi de hastaneye götürülenler arasındadiT. Konya 2 (Hususî muhabirimlzden) Ingüterenin Ankara Bflyük Elçisi David öldüğü tesbit edilen bir çocuk Kelly, eşi ile birlikte bugün uçakla jrfıtekrar canlandınldı rimize gelmi§tir. Büyük Elçl, burada bir gün kalacak ve şehrin tarfhl yerlerini Londra 2 (a.a.) Üç yasında bir çoziyaret edecektir. cuk tebeşir yutmu? ve hastaneye g6türüldüğü vakit ölmüş olduğu tesMt edilmiştir. Fakat çocuğa eun'î teneffüs yaTATÎL İLÂVESİ pılrruf ve iki saat devam eden bu tedaviden sonra çocuk tekrar canlanmıştır. Şimdi çocuğun sıhhati yerin<Jedir. Baftaraft 1 inci tahijed* rideÜ harab binamn önünde durduk genrrtldon Bonra daha iyi anlıyor. Burası, «Jehrin «boguntu y«rleri> eden Emniyet Müdürü ile saat 11 de, Be biri imis. Kahvehane, daha doğrusu yoğlu polis merkezinde buluştuk. Ah meyhane, bir müddet evvel, randevuon günlerde İstanbulda bir med Demirin yanmda, dolaştığımız serrrf culuğa sahne olduğu için kapatılmış, Belediye • kasablar mücadeleeakinleri tarafmdan pek yakinen tanındı kapıları vurduk, vurduk, ses çıkaran sine şahid olduk. Yıllardır her ğını gördüğümüz Başkomiser Ali?an ve olmach; içeride kimsenin bulunmadığıdediklerini kabul ettirmeye alışmış bir iki taharri menıuru vardı. Hep beraber, nı anlıyarak, döndük. otomobillerle Taksimde Altmibakkala Daha sonra, Ayazağaya giden yolun zumre bu yü zarfmda ikinci defadır ki çıktık oradan Dolabdereye indik. Meh ker.armda tarlaların içinde, şehrin ki şehir halkı zararına İstanbul Belediyesitab, güzel bir g«eeydi; belki d« böyle lometrelerce uzagında bulunan, bu ne ni tazyik etmefe teşebbüs etti. Et kesbir gece olduğundan semtin hemen bü viden iki batakhane daha bastık. Etra. medi, kestirmedi. Kesileni satmak ist«ttin ahalisi, yataklarını kapılarının önü fımızda korkunc köpekler havlıyordu. medi Yani elinden gelen her türlü zorne semuşler, sokaklarda yatıyorlardı. Lâkin içeride rasladıklarımıztn hiç bi lugu, hattâ menfi mukavemeti gösterdi. AHah siri inandırsın) koca bir mahallede rinde silâh bulamadık. Zaten içeride Tek, Belediye narkı kaldırsm ve şehir evin içinde yatan tek adam yoktu. Ko küer, bir takım iri cüsseli, korkunc görsün ki et tüccarlan vaziyete hâkimdlr. miser Alişan ve arkadaşları, elleri pan yüzlü garsonlardı; müşteri yoktu. Şükredelim ki bu olmadı. Belediye Bu gibi «müessese. lere niçin müsayalonlarınm arka cebinde< bizim basmamak için bin gayret sarfettiğimiz lâğıas ade verildiğini, oralan gezdikten sonra kojun mübayaa etti, et kestirdl. Celebsularmı bir hamlede aşarak, orada top pek merak ettik. Ancak otomobille ge. lerin mukavemeti, peraken3ecllerin fen» nlyetlerile belki kâfl miktarda hayvan lanmış duranların etraflarmı sardılar. linebilen yani zengin harcı olan bv. meyhaneler o kadar harab, öyle pis ve alamadı; fakat şehri büsbütün etsiz bıZabıtanm sıkı faaliyetinin müsbet ne+.'oe sakildir H, bir insanın normal şeraitte rakmadı ve nark üzerinden bir kaç bin verdiğini, ilkönoe orada anladık. Errafı buraya nasıl gelebileceği bir muamma kojun sattı ve satıyor. Bu işi memleket» sarılanlar, en küçük bir sual sormadan dır. «Polis ve jandarma o yerleri kantrol t« yalnız et meselesini halletmek bakıderhal ellerini havaya kaldırdılar ve etsin» denilebilir. Fakat bunu, bir ida mından mütalea edenlcr, Belediyenia memurlann kendilerini aramalanra re adamı değil, teşkilât itibarile poli bütün bu küUetlere neden katlandığmı, mümanaat etmediler. Bu, ju demcktiı sin ne kadar takviyeye muhtac oldu. kasablarla anlaşıp narkı kaldırmak veya ki: Istanbulun serserileri, sabıkalılan, ğunu bilmiyenler söyliyebilirler. Polis onları memnun edecek kadar yükseltpolisin sıkı bir surette kontrol yaptığraı ve jandarma, buraları filen kontrol e mek yolu varken niçin bu müşkül hal bilmekte, her an kontrol sırasınm ken demedikleri için, şehirden kilometre tarzını seçtigini belki anlayamazlar. dilerine gelmesini beklemektedirler. Ar lerce uzai meybanelerin pek ^>ğu ka Hattâ eski sistem idare usulüne alışmı» tık> bundan sonra, silâh taşımakta d° dın oynatılan, esrar çekilen, kumar oy olanlar da bunu bir sapa yol telâkki evam edip, etmiyeoeklerini tahmin, bir nanan «boguntu yerleri» halindedir. derler. Lâkin kazın ayağı öyle değildir Baskın yaptığımız bu mahallerde, ev moUa! kehanet sayılmaz. velki gece cümbüşlere raslamayışımız Bütün noksanlarına ra|men bn şehirNitekim, Dolabderede blr tek çakı bile da, polisin şu son bir hafta zarfmda de bir Belediye müessese si vardır. Onnn bulamadık. Oradan Kasımpaşaya Indik. hummalı faaliyeti neücesidir. da halk tarafından seçilmis. bir meclisi Kasımpaşayı, gecenin bu saatinde, doğTam Ayazağadan ayrılıyorduk ki, vardır. Bu meclis, şehlrde et ticareti rusu iatenirse o kadar tenha bulacağımızı tahmin etmezdim. Komiser AJişan tarlalardan çıkıp gelen bir rootosiklete yapanlann halkın maişetinl tazyik ederek istismar yolunu tuttugvnu förmüf ve arkadaşları, önlerine çıkanları, birer rasladık. Motosiklette iki erkek ve bir ve ete nark konmasını tasvib etmiştir. kadın vardı, lâkin üzerlerinde silâh busihirbazm el çabukhığıle tepeden tırBu karar bir halk kararıdır ve halk lamadık. nağa kadar arıyorlardı. Bu «tepeden tırSabahin saat bir buçuğunda Beyoğ mumessillerinin otoriteslni muhafaıa. ııağa> tabirinl, söz gelişi kullanılmış lundaydık. Cadde, araştırma yapan si etmek de Brlediyenln vazUesidlr. sanmaymrz. Memurlarm mahir elleri, vil memurlarla doluydu. Tophanede, bir E&er bo>le yapmayıp işi gevşetseydi, ceketin omuz hizasından başlıyor, kol esrar tekkesinin basıldığmı, iki taban intihab, demokrasi, şehir mümessiUeri, larda bir şey kalıp kalmadığtna bakı canın ele geçirildiğini öğrendik. Derhal meclis falan hepsi masaldan ibaret kayor, cebleri muayene ediyor, bilhassa Galata merkezine gittik, dört tanesi \e eüi kişi bu şehir halkının maisearka cebde duruyor, sonra pântalonun kalıpsız kıyafetsiz, fakat ikisi oldukça tine istedi£i gibi hâkim olurdn. Böyle boyunca, paçalara kadar iniyor, tâ ki kalantor giyinmiş tekke sakinleri, ta olunra da sade halk mutazamr olmakbacaklara yapışıi bir cerh aleti bulun bi! her şeyi inkâr ettiler. Zaten bütün a kalmayıp şehirde hiç bir otorite kalmasm diye... gece, üzerinde silâh bulunan kimsele roazdı. Onun için Belediyenin bn davaya verBu arada, elinde rakı şlşesi, sokağın rin tevillerini dinledik ya... Hele bun. bir yanından ötekine yalpalıyan zarar lardan biri pek ömürdü. Ceketinin ce diJi ehemmiyetl yerinde bnlorum. Lâsız, hattâ sevimli ve tatlı bir sarhoşa binde, hem de iki tarıe bıçak çıkmış, kin, maalesef otoriteleri ledeleyen yal» rastladık. Memurlar, kendisini arayıp, biri, Eminönü merkezinde, sanki bu nız bu et işt, nark meselesi değildir. üzerinde bir şoy bulamayınca, koyu aletleri ilk defa görüyormuş gibi «Al Küçük de olsa her rün her yerde bunun verdiler. O da, arada sırada lıkır lıkır lah, Allah! kim koymuş bunları, şu başka misallerine raslamaktarız. Daha ceketin cebine?» diye hayret ediyordu. dün bir penc mühendisten aJdığım bir diktiği rakı şjşesini sallayıp, «AKsan Gene Eminönü merkezinde, paçasındö mektubla benden, niçin tramvayda siağabeyisi» ni selâmladı. «Yaşasın Tebıçak bulunan biri, tanımadığı kimsele grara Içme yasagının ciddiyetle tatbik. iel!> diye hafif bir nara attı, sonra ah rin suikasdma (!) kurban gittiğini ileri edilmediH sorulnyor. Vapur kamaralababı olan dükkân sahiblerine takıla ta sürüyordu. Tevekkeli, «kabahat, samur rında da aynı saygısızlıgı yapanlardan kıla yo'una devam etti. Polis, bu şekil kürk olsa...» dememişler. iikâyet eden bir başka mektub da made etrafına zarar vermiyen şahıslara dosamın üzerindedir. Buna. benaer küçük *** kunmamaktadır. günahları her gün hepimiz işkmekteyis. Evvelki gece ele geçirilen alâtı cari. ( İki dakikalık zevk için hemcinsinl rs«, Yolda. bir d« dilsize tesadüf ettik. Bu, gene bir adamdi: arkadaşile bera hanm yekunu, 12 bıçak ve iki tabsnca hatsiz etmek ayıb bir şeydir. Lâkin say» ber gidiyordu. Memurlar kendisini arar dan ibarettir. Bu, aramaların başladığı pısız adam çok. Her birile her güa ut» • raşmak giiç. Halk kendi hakkını araarken, yarı uğultu, yarı lâf halinde geçen haftaya nazaran hemen hiçtir. Bir milyonluk Istanbulda, silâh ta malıdır. Buraya kadar Umam. Lâkin «Bizde öyle şey yok âbi, biz işimizi ellerimizle görürüz» diye söylenip dur şıyanların yekununun 1314 kişiden hakkını arsyan kimseye, sabıta ve b«« du. Zaten aradıltlarımız, hep buna ben ibaret olduğunu sanmak, ancak safdil. ediye olanca kuvvetile muzshlr olmazer, yan alaylı, yan kızgın sey'.er söy lik olur. Geri kalanlann bir kısmı, lıdır. Ne yazık kl hakikatte böyle olmumuhtelif semtlerde taharriler yapan yor. Bu gibi yasaklan takfbe memur olediler. memurlar tarafından yakalanamiyanlar, lanlar, aynı yasagı yapıyorlar. Kimden Kasımpaşada da bir şey bulamadık. diğerleri de kontrolun gevşemesini kime şikâyet? Pangaltıya çıktık, Dolabderede ele ge bekliyerek silâh taşımaktan muvakkaBunlar bir medenî cemiyete yakışmı* j çirdiğimiz silâhsız bir asker kaçağını ten vazgeçenler olsa gerektir. Bütün iş, yan »vareliklerdir. Böyle bir yasagı polis merkezine teslira ettikten sonra, kontrolu devam ettirebilmektedir; zira ren memur, menetmezse vazifesini yap* '• Hürriyetiebediye tepesine yollandık. bu devam ettiği takdirde, hâlâ silâh tamamış demektir. Hemen atmak, böyl«" Abideye giden yolun üzerinde bir kah şımakta ısrar edenler nasıl olsa bir gün yasafa riayet etmiyenlera derhal ceı veden ışık geliyordu, derhal dıırup bir ele geçirileceklerinden emln olabilirler. kesmek lânmdır. Belki bu hareket t a m | baskm yaptık. İçeride, iki üç kişi rakı Zabıtanm bir haftahk faalİ3etini kü bir kısım lâübali ratandaşı ufak nisbetiçiyorlardı. Kahveyi ve arkasındakı ya çümsemek için söylemiyoruz, fakat bu te zarara sokar ama hükumet otoritesitak odalarını aradık, bir kimseye te davada ancak sebat bir mana ifade ede n| kurtanr. sadüf edip, silâh da bulamayınca, tek bilir. îstanbul halkı, işte bunu bekhBöyle hareket etmezsek asırlardanberl rar otomobillerimize bindik ve Hürri yor. söküp gelen: yetiebediye tepesini geçip, bir hayli ileMetin TOKER Osmanlınuı yasagı tiç gim sürer, darb meseUnl takviye etmiş oluruz. Bilhassa Belediye zabıtası bakımından bu otoriteyi tesiste maalesef çok ztyıf oldağumuzn adım başında müşa» hede etmemek kabU değildir. Bu müşahedeyi yaptıktan »onra tek Bastarafı 1 inci tahifedm Baştarafi 1 inci sahıjede rarhyalım: Taksilerden tramvaylara, soy milleU'ekilleri, ordu ve parti erbeşi geçmemektedir. Tıb Fakültesinhı ı Tapurlardan, gişe önlerine kadar şehirFJC.B. başlangıc sınıfile üçüncü ve b« kânı, îstanbul Cumhııriyet Savcısı ihsan 11yi koruyan büyük küçük bütün mevKöknel, Emniyet Müdürü Ahmed Demir şinci sınıflarında talebe umumiyetle zuatı şiddetle ve ciddiyetle kovalamak i ve halk tarafmdan karşılanmıştır. dönmüştür. hepimizin üstüne düşen medenî bir v«v ; Şehrimize bir ay m«zuniyetle geldiIktisad Fakültesinin ikinci sınıfından zifedir. ğini söyleyen Başbakan, kendisine mü19, üçüncü smıfından 33, dördüncü eıEt dav3Sı hallolnnmak üzere iken baj nıfından da ancak 34 kişi imtihanlarda lâki olan gazetecilere ezcümle demiştir satırlan yazmayı sade bir şehir mümes : ki: muvaffak olmuştur. sili sıfatile de|il, tstanbullu bir gazeted ' « Şimdilik söyleyecek mühim bir vasflle lüzumlu gördüm. Diğer taraftan, taül ayı dolayısile leyl! tıb talebe yurdlanndan çıkarılan tale sözüm yoktırr. Istanbula daha. ziyad« Biz bugrün bu düzenleri bozarsak, başkaları da yann bizim aleyhimize onn beler Sağlık Bakanına müracaat etmiş dinlenmek üzere geliyorum,» Receb Peker, son et buhranma temas boıacak ve gene bizl bihuzur edecektir, [erdir. Bu hususta Sağlık Müdürü Dr. etmis, şunlan söylemiştıx: hükumet ve şehir otoritesinl düşünmeFaik Yargıcı şunlan «öylemiştir: « Uzak istihsal bölgelerinde yapılan sek bile kendi rahatımız bakımmdaa t Leylî tıb taleb* yurdlarmdakl öğ mübayaatın îstanbuldaki buhranla alâbu hareketlerden kaçınmahyız. renciler tetil aylarmı memleketlerindeki ka ve münasebeti yoktur.> R hastanelerde staj yaparaJc geçirecekler, Demolrrat Parti Genel Başkanı Celâl ikmall olan öğrenciler iae lmtihanlannBayarın dün gazetelerde çıkan demedan on beş gün evvel yurdlarına dönecine karşı ne düşündüğü sorulan Başbileceklerdir.» bakan demiştir ki: Baştarafı 1 inci sahitede ; < Herkes düşündüğünfl sByleyebilir. MT. Attle* bugün yaptagı bir demeçtie, • Ben bu mevzudaki düşüncelerimi daha Dominyonlaj Bakanlığı adının degişti i önce açıkça ifade etmis olduğumdan rildiğinl soylemişür. Bu Bakanlıgın adı i bunlara ilâve edecek başkaca bir sözüm bundan böyle cingiliz Camiası Münaae j betleri Bakanlığı> olacaitır. yoktur.» Izmir 2 (Telefonla) Üzumlerimizin Selçuk Kız Enstitüsünün Tarlada çalışan 3 kadına tajlı, topraklı, çöplü olduğu hakkında Ingiltereden golen jikâyetl«r çoğahnı»)yeni mezunlan yıldınm isabet etti hr. Bu jikâyetleTİn, bilhassa iyi ayıkSelçuk Kız Sanat Enstitüsünden bu Izmir 2 (Telefonla) Baytndırda anmamış, olduğu için diğer üzümlerden Hasköy civarında tarlada çalışan 9 ka yıl mezun olan 136 talebeye dün mera14 kuruş noksanına verilen bir partiden dın, yağmur başlaması üzerine bir ağa simle diplomalan verilmiştir. Enstitii ileri geldiğiı maamafih Izmirde üzüm cın altına sinmişler, biraz sonra düşen Müdürü Nezihe Loster, da\etlilere hoş iîlem« yerlerindeki tesisatm, taşlan, yıldınmdan 16 yaşında Emine EroacaV, geldiniz demiş ve takiben yeni mezunçöpleriı diğer yabancı maddeleri üzüm 25 yaşında Ayşe Erbacak ve 32 yaşında lardan Güzin Baştunç? Mesadet Uğur erden ayırmak kabiliyetinde olmadığı Emine kömür haline gelerek ölmüşlef birer konuşma yapmjşlardır. Bundan neticesine varılmıjtır. dir. Diğerleri baygın blr halde hasta sonra, metunlar diktiklcri elbiselcri giyinmişler, davetlilere. son moda kıya» Şimdi müstahsile sıkı tenbihlerde bu neye kaldınlmıştır. fetler göstermişlerdir. lunulmakta, sergi kâğıdı verilmekte, kuru üzümleri temiz hazırlaması tekrar Şehir Tiyatrosu lanmaktadır. Müstahsil, bunu yapamazsa Rejisorlüğünden: üzümlerimia Ingilterede Jkind plâna 26S lira ücreül sanatk&r narrtzedi sınıfına. düşmek tehlikesindedir. sahneye kabiliyet ve istldadı olan Edebiyat Tıb Fakiittesinde imtihan durumu Başbakan Receb Peker dün şehrimize geldi İngilterenin iktisadî plânı İngilfereye ihrae edilen üzömler Fakültesl Turkoloji Zümre&i mezunlarırdan iki kadın, llcl erkek heveskâr ahnacaktır. Isteklüerin pazartesi. çarşamba. perşembe günleri saat 10 dan 12 ye kadar Tepebaşında Rejisdrlüğe tnüracaatleri. Kur'anı Kerimin Tercüme ve Tefsiri I SADİ TEK TİYATROSU Bu gece Bağlarbaşında • Yann gece Kadıköy Süreyya Truman, Acheson'a liyakat madalyası verdi Washnigton 2 (a.a.) Istifası buşün yürürlüğe giren Amerikan Dış Işleri Bakanlığı Müsteşarı Dean Acheson'a Başkan Truman liyakat nişanım vermiştir. Madalya ile birlıkte verilen beratta Acheson «zater ve barış yolundaki mücadelenin kurucularmdan biri» olarak vasıflandırumaktadır. Çocuklar için en lyi tatil arkadaşı Ucnz tatil abonesi: 8 sayı 150 Kurnf. P. K. 2217 Beyoglu Şükrü Saracoğlu ve Celâl Bayar lzmire gidiyorlar îzmir 2 (Telefonla) Şükrü Saracoğlunun, 10 güne kadar lzmire gelerek Gölcükte 3 hafta istirahat edeceğj, Celâl Bayarın bir müddet sonra Demokrat Parti İzınir vilâyet idare heyeti azasından bir kaçı ile Çeşme plâjlarındaki evinde 15 gün istirahat edeceği söylenmektedir. TÂNEI BUYEUĞU Ömer Rıza Doğrul'un tercüme ve tefsiri olan bu rcuazsam eserin ikinci basımı yapılmıştır. 208 sahifa önsözü ile 608 sahife tutan birinci cildi bugün çıktı. Birkaç ay sonra da ikinci cildi çıkacaktır. Tamamı için bez cildli olarak hediyesi 15 liradır. ikinci cild p2ra alınmadan verilecektir. Eserin içinde Hafız Osman hattile arapça Kur'anı Kerim de vardır. Her âyetin numarası yazılıdır. Buna göre tercümesi kolayca bulunmaktadır. Mahdud miktardadır. Eser tamaml?nınca bir cild içinde çıkacaktır. Şimdi alanlar iki cildde almış olacaklardır. Taşradan posta parası almmaz. Polsnya Başbakanı Pragda Prag 2 la.a.) Polonya Eaşbakanı Cryankiswicz yanında hükumet erkânından müteaddid kimseler olduğu halde bugün Praga gelnuştir. Polonya Baş bakanı, Çekoslovakya ile beş senelik ticaret anlaşmasını imzalıyacaktır. AHMED HALİD KİTABEVİ