3 Auustos 1946 CUMHURtYET Sr/oniımin akıbeiine doğru u FilisTin mçgelesi âdeta sulh konferansım da gölgede bırakacak derecede önenı kazandı. Bir taraltan Ingiltere ve Anıerika, dığer taraftan bütün A. rab ve İslâm âlemi, bu mesele yiirün. den bir kaycaşma geçiriyor. Her ta. rafta tiirlii türlii hazırlıklar yapılıyor, yuvarlak masa konferansları kuruluyor, Arab Birliği devletleri olağanüstü topiantılar yapruayı düşünüyorlar. He. le Filistinin içi, mühim bir mücadelenin sahnesidir. Son haftalar içinde, işi büsbütün azıtan siyoDİstler, Kudüsün en rrılıtcşcra binası ve İn^iliz askerî şcflerinin ikametgâhı olan Kral Davud otelini berhava etnıekle, teeavüzlerini tngiliz çalmnı da sarsan ve yıkan raddeye gö'riirmüş, bıı yüzden In^lizler de can>Wi rakib için en şiddetli ted. birlcri alıraVta srec'kmemişlcr ve siyo. Bİ'tlerlo İnçiîİTİrT arnsında şiddetli bir çekişır.e başlamışfır. Bu hâdiselerin vııku bıılduğn sıralar. da, nıuhtelit tahkik lıc;, etinin favsiyelerini, tstbik rarelerini kararlaştrrmak üzere Amerikamn Londraya gönderdiği heyet İngiliz temsilrilerile görüşüyor ve bu göriisraelerin varacağı netice, dikkat ve ehemrniyctle takib oluntu yovdu. , Fakat nedense bn heyet, FUisrlnin fnl.sim'nden ba?ka r.ir karara varamamış, ve onun bu karara varması da hiç bir kıymet ar/etnemistir. ÇimTîn bir takını rivavctlere ?dre Amerika Cum. lııır Bpşkanı JVIr. Trıımnn Filistin hak. fcındaki fikrini değişürmiş, Amerikayı Filistin is'.erine karışnıaktan uzak rutınayı <*aha isabetli b'.ılt'uğuna dair bir takım şayialar yayıîmıştır. Aynı sırslarda Filistin meselesi Avam KamaraMnda konuşıılmuş, ve Siyonistlerin kendilerine en büyük muzahereti gösteren en kııvvetli şahs'yetin yardımıru da kaybottikleri göze çarpmağa bpsipmıştîr. Bn sahsiyet Mr. Churchill'rfU. Mr. Chıırchill, Filİ5tinde İngiliz Amerikan elbirliği yapılamadığı takdirde İngüterenîiı Filistin rnandasını bıra!;ır«asını tavsiye edecek derecede ileri gifmistir ki bunun bir bakıma göre manası, Filisfindeki Siyonistleri. kendilerini dört taraftan çevreleyen Arabiarla kavşı karşıya bırakmnktır. Btınrjı da man?sı ise, Siyonistlifin millî yvrd knrtnaktan büsbütün vargeçcrek taMta^ağı tnplr.ması ve nereden geldiyse oraya '«J^PTne'itür. Mr. Chur<hill gîbi hararetli bîr taraîlavın bu variyeti alırpsının sebebi, Siyon'stüğin tedlıiş siyasetinî ele alarak salıte bir mücadele açması ve bu mücadele neîiccsinde Filistine yerleşerek dev'et kurmayı ummasıdır. Halbuki tedhî<s siya^eti Sivanistlere dost kayhettirmekten başka bir şeye yaramarmş ve Hiıün dünyanın mezbııhane harpketlerin r! en tiksinrnesine saik olm'jştur. Konferansm günü nutuklarla geçti 1 incf Ulbara almalanıu temennl ederim. Teklif edilen değişikllklerin, reye konulmadan evvel dörn devletln bunlan incelediklerlnl görmeyl arzu ederim. Bu suretie. üzerinde arüaşmaya varllan değişikliKlerin bir an evvel tatbik sahasina konulması kolaylaşmış olur ve aynl zarr.anda, ayrüıklann vücud buloıasma lüzmn kalmaz.> > Paris 2 (A.P.) Sulh konferaiîsmra b'Jgünkü oturumunda söz alan Hal^eşistatı Dış İşleri Bakarıı Aklilu Abte Volde, M'jssolini'nin ordulan tarafmdan yapılan tahribata karşı, Habeşistanın, Italyadan tazminat lsteüîğ:ıi ve İtalyanm Do. ğj Afrika sömürgeierinin Habeşistaııa verilmesini söyleiıiştİT. Polonya murahhasinın sözleri Habeşistan delegesinden sonra, söz alan Polonya Dış İş'.eri Bakanı Wincenty RzjTnoWski şunları söylemiştir: « • Zamanı geance, mağlub Almanya. [îııı ortaya attığı meselelerin devamlı bir şekilde halledilmesi için alınacak ted. birlerde faal bir rol oynayacağız. Almanların Tuna havzasmda, Balkanlarda ve Baltıkta önemli bir rol oynamasına aslâ müsaade etmiyeceğiz ve ne olursa olsun [talyanın Alman nüfuz sahasır.a bir dah a dahıl olmasım önleyeceğiz.> Gür.ün son dsmecml B«yaz Rusya Dış îşleri Bakanı Kuzma Kisselov vermiştJ. M. Kisselov, msnsub oldugu cumhuriyetin, millî gelirinin yarısmı kaybettiğinl ve Alnjan peyk devletlerinin bundan mesul oldukkrııu söylemiş ve şunları ilâve etmişür: < PLu=;ya, intikam pesind« koşma. maktadır. Eskl peyk d^v'.etlerin demnkratlk prBT.slpler üzerlnde kalkmmaları için yardım gör.T!îlidir.> Bugün konusacaklar Paris 2 (A.P.) Sulh konferansımn Dış tehüke vardır, beşinci afiete düşmîyeüm! Başmakaleden âevam « Fol yok, ynnrerta yok!» « Balkanlarda aleyhimizde ıttifaklar •ha7irlanmadıema ve bir tehlike rapvcud olmadı?ma imanım kadar eminimU diye teminat veren hariciye nanrlarının korknnç gaflctini hatırlatnanıak kabil değildir. îstanbnl milletvekili, beyanatının so. nunda, gene iç ve dış siyaseti birbirine karışdnyor ve «memlckette anayasa hükümleri tamamile tatbik edilerek millî iradeyi hakk'le temsil eden demokratik hir hiikiîmet işbaşına gelecek olursa, demokrasilerin samMI sempatilerini elde edeccçimizden ve Türkiyenin dünya siyasetinde tekrar 1938 de. ki şerefli rpevHini kp?anarr|indan zerre kadar süphe etmîyorunı* diyor. Bu sözlprin ç^k sn götürür taraflan vardır. Biı, yalnız kısaca şunu belirte. lim ki Türkiyede 19"î8 den evvel, bujîün kii kadir d'bi, demokratik bir idare ynküı. Memleket iki dereceli seçim ve tek parti ile idare ediliyordu. Sonra, şimdi bizi tehdid eden bir *eh. like, bir demokrasi âşıkından değil, b:.lakis dünyanın en az dernokTa<ik idaresinden geiiyor. Bn drvietin fırsat bu. lunca hücum elmekten btr an bile te. reddüd etmediçi memleketler, başla Finlandiya olmak üzere. ileri demokrasi ile if'are ediliv(irlaWı: Finlandiya, dün^ıa demokras^inin en büynk sempatilerine marhar ojmustıi an'.ma. Sov. yet emperyaİ!7T>ine krrbnn giden hu küçük mpmlekefin Jmdadina knşan olmamıştı. Tarihî haVikatleri urratmıya. lrm. Tiirkiye icîn btıçfin. dış •eMfke var. dır. Bövie bir sey yokhır diye nylcuva dalmıyplım ve iç politika s:ürültül°ri îcinde saHete diistnevellm. Bu tehlikeden bİ7İ konıypcak n'an şey, daim! hir uvanık'ıkla reali»e!ere dayanin bir dıs sivaset takib etmemİT ve birbirimii'e düsmekten çekinmemizılir. Dolmabahçe Macka yolu dün Belediye tarafmdan yaptırılmakta olan ve Dolrnabahçeyi Maçkaya bağhyan (Yoruldum Bayıldım) yokuşu dün akşam saat 6 buçukta Vali ve B«ledîye Reisi Lutfi Kırdar tarafmdan bir çok davetlilerin huzurile açılmıştır. Törende Sıkı Yönetim Komutanı, Emniyet Müdürü, Vilâyet ve B«lediye erkânı, Şehir Meclisi üyeleri, gazeteciler ve diğer birçok zevat hazır bulunmuşlardır. Vali Lutfi Kırdar, açılış toreninde ezcümle şunları söylemiştir: < Istanbulun eşsiz güzellikte man. zaralarından birinin gözlerimıze ve gönüllerimize ferah verdiği bu Maçka sırtlarmdan Dolmabahçeye eskiden dar ve dik bir yokuş inerdi. Kaldırımisrmm arasıra tamir edümekte olmasına rağmen, bu yokuş pek az ve daha ziyade yayalar tarafmdan istifade edilen bir yoldu. Atlı arabalar çıkamaz, otomobiller yaylar;nı kırmak korkusile inemezdi. Dikliğinden dolayı halk arasında «Yoruldum Bayıldım yokuşu» denilen bu yol şimdi her türlü nakil vasıtalarının rahatça inip çıkacaklan, yayaLarın ise zevkle gidip gelecekleri modern bir cadde olmuştur. Yolun boyu bir kilometre kadardır. Mozaik parke kısmı 625, asfalt kısmı Ue 355 metre uzunluğundadır. Eni, yerine göre, 20 metre ile 36 metre arasmda değismektedir. Mozaik kısmı 12,500 metre kare, asfalt kısmı 10.690 metre kare, hepsi 23.190 metre kar« tutmaktadir. Yol, pek uzun değildir; fakat şehrin bu kısmırida seyrisefer bakımmdan çck mühim bir ana yol hizmetıni cörecektir. Şişli Harbiye Maçka bölgesindeTi Dolmabahçe, Kabataş, Fındıklı, Top Hane, Galata rıhtımı, Karaköy ve Köprüye inen en kısa yolu teşkil etmesi itibarile nakil vasıtaları ve hattâ ya yalar için, büyük kolaylık ve sürat temin edecek, halkımıza vakit kazar.dıracaktır. Bu suretle Beyoğhından geçerek Köpraye inen yollardaki izdöıorr.ı da azaltacaktır.> ] yapılmışttr. Bu toplantıda Lutfi Kırdar şehrin çeşidli işleri hakkında şu izahatı vermiştir: Hâdiselerflrasındd. Asıl meseSe yarmkj oturumunda söz alacak hsttbler arasmda, Hindistan, Yunanistan, Ukray, na, Belçika ve Güney Afrika delegeleri bulunacaktır. Usul komitesi, başkanlık hakkmda bir karar veremedi Paris, 2 (A.P.) Paris sulh konferansımn bugün öğleden evvel toplanar. u=ul komitesinde delegeler bütün vakitlerini, konferansm daimî başkanı kimin olacağma dair müzakerelerie geçirmişler ve hiçbir neticeye varamadan toplantıyı yarına bırakmışlardîr. Başlarmda Yeni Zelanda bıımnan küçük devletier, başkanlığın sıra üe 4 büyük d€vlet Dış Işleri Baksntarı tarafmdan deruhde edilmesine dair yapılan teklife şiddet'.e muhalefet etmişlers« de, neticede biçbiı: karara varatnamışlardır. Toplantıda söz alan Rus Dış İşler; Bakanı M. Molotov şöyle demiştir: « Icinde bulundyğumuz bu salon da, Dış İşleri Bakanları tarafmdan aîınan bu kararm niçin iatbik edilme'î ıste~;lmedi6ini anhyamıyorum.> Amberikan Dış İşleri Bakanı Mr. Byrnes, Amerikanın bu mesele hakkında 4 Bliyükler tarafmdan ikri sürülerı teklifi tatbika haztr olduğunu söylemiştir. jngiliz delegesi, Fransız Ba'îbakanı M. Georges Bidault'nun daİTiî başkanlığa seçilmesini te'lif etmisse de, diser büyülder buna i+iraz etm<«lerdir. Fak^t İdiçük devletier daimî başkanm bir Fransız olmasına dair yaptıklar» tekliften geri dönmemişierdir. Komite başkanı M. Spsak halen TCcici başkan bulunan M. Bidanlt'dan, daimî başkanlığı kabul edip etmiveceginin sorulmasım teklif etmiştir. Komite yarm ?ait 9 da toplanmak üzere oturuma nihayet vermiştir. IIabe;.istanm istekleri ARİDtN ııuuıınuilUlini!!llini!lllinHI!lllliinUlnill!l!llinuıııu»ı>ı< Afom enerjisini kontrcl ve Sovye! Rusya Fiiblin konferansı bu ay loplanıyor Bajtnrafı 1 inci sa' 'f^rIe nu inkâr etmemiş ve şunları Oâve etmiştir: < Her ne kadar, bu müzakerelere resmen iştirake davet edilmemişs* de, Amerikanın konferansa müşahidler gönderebileceği bildirilmiştir. Bu takâirde, Amerika, müzakerelerden günü gününe haberdar edilecektir.» Kendisine sorulan bir suale eevaben, sözcü, Mr. Attiee v«ja Mr. Bevinin Amerikaya giderek, Başkan Truman'îa Filistin meselesini görüşeceğine dair hiç bir emare mevcud olmad:ğım söy.emîş ve demiştir ki: . İngiliz hükumeti, Filistinin istikbali hakkmda >apılacak herharsi bh teklifin tatbik edilm^si için, Fiiistin Arabları veya Yahudilerinin tasvîbine ihtiyaç olduğur.u hiçbir zaman söyle memişiir » Ymuun sağlık durumu Çocuk yaz ishali vak'alan çoğaîch, paras'z ilâç dağıtîlıyor Ankara 2 (a.a.) SağH's ve Sosyal Yardım Bakanlıgından tebüğ edllmiştfr: 1946 temmuz ayı içinde btitün yurdda 33 lekeli humma. 161 tifüs, 16 sarî menenjit. 36 difteri, 8 kızü ve 64 şarbon vak'alpnndan başia 4158 çocıık yaz ishali vak'ası görülmüştür. Mevsıra itlbarile çocuk yaz ishali vakalan gççen aya nazaran göze çarpacak kadar blr çoğahna gostsrmiştir. Yurdumuzıın her tarafında bu hastaJığın en yeni râçları olan, sıılfoguanidin ile bakteriyofaj, haljnmiza parasız olarak dağı'ılmaktadır. Büyük ölçüde çocuk 61ümtine sebeb olan bu hastalığa yakalar.an her çocu^un za.Tionmda tedavi edilebilmesi için anne ve babaların vaklt geçirmeden en yakm saflık teşkillerUe hastanelere br.şAirrarak bu llâçlarĞan almsları rica olunur. Lutfi Kırdann gazetecilere beyanatı YoruldumBayıldım yokuşunun açılış töreninden sonra tnönü stadyomyTia gidilmiş, orada aylık gazeteciler toplantısı Ba?laraf» 1 ifiei »ahlfede mltesi tarafmdan yapılan 5zel bir toplant'.da hiç bir murakabentn banşı ve güvenliğl temlnat altma alamıyacağım söylsmlştlr. Gromyko'ya göre, atom er.erjisi lstihsall için kurulacak tesisleri teftlşe tâbi tutmak flkrl çok mübalâğalı bir iddıadır. Bu, kontrol meselesinde çok sathl bir dilşüncenln hâkim olduğvna delılctr. M. Gromyko, milletlerarası her türlü kontroluu ka*'t surette reddedilmesi gerektlglnl açıkça söylemişse de «mllll kuaııanlîkı ve ckarşilıkh güven> mevzulan üzerinda ısrar etmesi, eskisine nazaran daha ez uzlaşıcı bir tavır taiındıgı lntıbaını yarat mışlır. M. Gromyko bu sözleri lle atom borrAasmin «kanun dışı> yapacak her hangi bir anlisrnanm yüTÜrlüge girmestni temin İçin tek vasıta oBelki Amerikanın da Filistin mesele larak miUt hükümranlakla karşüfölı güeirıden eletek çekmeyi terrih ettiğlni veni gördüğiinü anlatmak lstetnlştlr. gc>leren bir duruma meyletmesi. Siyonist tedhişçilîğinin bir ncticeşidir. Amerikanın, Arnb âlcmile gitrikce dabi sıkı baglantılar tesis etmekte olması da onıın Siyonist işine büsMitün karrfmasma rr^ni teşkil etmekiedir. Zonşruldak 2 (a.a.) Kömür havzaFlbasıl Siyonistlerin elalündan bomba smia çalışan ve savı'arı kırk bini aşan Jmalâîhanfleri kyrnıaları, silâhlar kaçı ma<ien işçilerinin hak ve menfaatlerile rarak harb ve tedhiş için hazırlanmala yakından meşgul olmak tfeere cemiye*n, eKasıl meşru çarelcri bırakarak ma lsr kanunu htikümleri içinde blr Türk sum kanı dökmek ve fasistlik taslanıal; maden işçileri sendiknsı kurmak üzere He kandi isteklerine gore hareket et bir müteşebbls heyet teşekkül ederek 11 tnek istemeîeri, kendi taraftarlarını dahi ma'samı nezdinde lâzıra gelen teşebtoüsBk>hlerine çevirmeğe kâfi gelmiştir. te bulunmtıştur. Siyonistler tedhişeiliğe devam ederMazhar Müfid Kansu lerse, aleyhlerindeki cereyan da o nisbette kuvveilenecek ve sonunda bunlar, Ankara, 2 (Telefonla) Bu defa sekendi bindiği dah. kendi elile kesenjn çilmiyen milleU'ekillerinden Mazhar fikıbetine uğnyacaklardır. Müfid Kansu, Ziraat Bankası idare ömer Rıza DOĞRUL meclisl üyeli&ine tayin edilmiştir. Yeni Buigar elçisinin lki Parfi Meelis Gruplan bugün toplanıyor beyanatı BaştarnfL 1 \nc\ sahHede Bir tedhişçi çetesi şefî yakalandı Kudüs 2 (a.a.) Starn gnıpu ismiie tanılan Yahudi tedhişçisl çetesinin şefi olduğu bildir:len Ttzka Yescrnitsky dün tevkif edilmiştir. çok dostları tarafmdan uÇurlanmıştır. M. Varbar. Aneelof, basm temsilcilerine şu öemeçte bulunmuştur: « Türkiyeye, !ld kamşu memleket arasındakl münasebetlerin takviyesi bahslnde faydah bir faaliyette' bulunacaşımı sarih surette müdrlk olarak gidlyorum. Bİ3 Bıtl?arlann Türklerle hiç bir lhtilâflı meselemiz yoktur. tM devlet ara?ında, benlanmn fena blr durumda göstermeğe çalıştıklan münasebetlere bir îe rahlık havası vermeğe gayret edeceg!m. İlk lş olarak, Çd raemleket İçin de birlnci derecede öneml haiz bulunan tlcaret münssebetlerimizi takviye etmellyız:» Maden işçileri sendikası kuruluyor Ahkarada bagünkiî müing Baştaraji 1 inci sahifıâe ıel İdare Kurulu bugün öğleden önce toplanmış, akşanı üzeri de tekrar topIanar2k gece geç vakte kadar görüşme. lerde bulunmuştur. D. P. Genel Baş. kam Celâl Bayar bugün Adnan Men, deres ve Fuad Köpriilü ile biriikte öğleden sonra Mareşal Fevzi Çakmağı ziyaret ermiş ve nerdinde uzun müddet kalmışlardır. Doğu illerimizle teiefon muhavereleri D. Partmin dünkü ziy&feti DeiRokrat Parti tarafmdan dün Takslm Belediye gazinosunda Demokrat Partiye mensub milletvekillerile müteşebbis heyetler başkanlarına bir öğle ziyafeti verihniştir. Ziyafette İstanbul müteşebbis heyeti başkanı Kenan Öner söz almış ve kimseye düşman olmadıklarını söylemiştir. Bundan sonra Demokrat Parti milletvekili Yusuf Kemal Tenşirşenk konuşmuş ve ezcümle demiştir kl: < Bize verdiğiniz vazifeleri kanımıcn pahasına da olsa yapacağız. Size söz veriyoruz.» Boluda boğduğu tavuklar, içki Slemleri, daha neler neler söylemiş.. Herkes onun canma malına kasdediyormuş, herkes ona aygır diyormuş, ' bunlan eöylerken böğürmüş, tepinmiş, yum "ruk savurmuş, camlar, aynalar şangır şangır inmiş, eîleri kan içinde kalmış, gene de her tarafa çarpmış.bağırmış.. Hizmetçiler, ve yetlşen doktorlar zorla taptetmişler, nihayet otomobille Bakırköyünden getirtilen gömlek geçirilmiş.. Bonra, sonra.. Sonrası yoktu, SafiNaz dinlerken başı daha şiddetle dönmeğe başladı. Oda, tavan, yer, Emine, Şa. şırtmacın aygır hayali bir çarkı felek gibi dönüyordu. Nihayet kafasının için. de kopan kıyamet dindi, çarkı felek eöndü, boşluk, sükut v» karanlık içinde SafiNaz kendini kaybetti. Gözünü açtığı vakit kendini Emina Hanımın yatağında buldu. Başmda bir doktor bekliyor, Emine Hanım ayağıDm ucuna basarak dolaşıyordu. Gözlerini açmca geldi, boynuna sarıldı, kulağına: Hastaneye kaldırmak istediler, çok kan kaybettin, gebesin yavrum.. Fakat ben seni bir yere bırakamam... Belki, belki çocuğu da kurtarırız> dedl O gece, SafiNazın başını bırakmadı, gece SafiNazın bir aralık ağladığiTiı görünce, acı bir tebessümîe <Tasa etme SafiNaz, ikimizin de kocası bireT aygır.. Fakat nidelin» diye fısıldadı. Bir hafta sonra Ali Beyin pazar toplantısmda yaşlı bir doktor, Şaşrrtmacm deliliğinden bahsedilirken dedi ki: •Şaşırtmaç, içinde yaşadığı cemiyet ve cemaate deli gömleği geçirmenin binbir yolunu kurnazlıkla bulan bir de. liydi. Yaşadığı küçük cemiyet içinde bir nevi cinnet a^ısî ve mikrobu iii. Muhitini persecute eden bu zavallı r.ihayet kendisi de bir gün persecute oldu. Gittiği tımarhane vaktile yol kestiği panayırm itibarsız bir kenar mahallesinden ibarettir.» Fakat Emine Hanım onu her hafta ziyaret eder, bazan küçük odasınm penceresinde elele otururlar. Dönerken kendi kendine daima «ayidi oyidi kocam •di ya» diye mırı!danır, af.ar. Kafaları sağ'.am kadmların deliliğine akıl, sır ermez!. Erzincan 2 (a.a.) Sivas lle Erzlnsan arasmda karşılıklı başlarruş olan telffon devresi tesisatı her lki tajaftan ilimiz hududlarına varmış bulunmakt»dır. Yakında bağlanacagı kuvvetle ümld eDü^cedeki mitîng yapılamadı dilen bu hat lle doğu İllerimizle diŞer Dün Düzcedeki Demokratların bir büyük şekirleriıniz arasında teiefon gömiting yapmaları bekleniyordu. Dün rü.în:elerl sağlanmiş olacaktır. akşam gazetemize telefonîa verilen msPamuk ipliği ucuzladı lumata ?öre kaymakam memlekette gcAnkara 2 (Telefonla) Pamuk lpllŞİ leyan oluğu. asayişin temln edilemiyefiatlannda "^14.5 24 arasmda blı In eeği esbahı m'jcibe?i!e bu mitinge izin dirme yapilmıştır. vermemiştir. ınjş ve davct efcmişti. Beyoğlun dan çiçek yoüıyacak, azıcık ahşveriş ede cek, sonra Fjnine Hanıma gidecekti. Emine Hanımın dairesine girer girmez fevkalâde bir vaziyet olduğunun derhal farkına vardı. Hizmetçiye bir şey sormağa vakit bıılmadan, içeriden cenaee getiriyorlarmış gibi pat pat yürüyer ayak sesleri işitti. Biraz sonra, dcrt kişinin taşıdığı bir sedy* ve yanında yürüyen lki adam gördü. Hizmetçi kapının Oti kanadını açıp, sedye taşıyanlara yol verdikten sonra SafiNaza döndü. Ayşe, sedyenin üstüne çekiien beyaz çarçafm altmda Şaşırtmacın kudrrtU vücudünü tanıdı. Hizmetçi kulağına: «İğne yaptılar, deli gömleği giydirdiler, şimdi Bakırköyüne götürüyorlar, zavallı HanımefendU diye fısıldadı. SafiNaz Emine Hanımı odasında buldu. Başmda çatkı, gözleri kıpkırmızı sağa sola sallanarak dizlerini dövüyordu. Koştu, dizlerineı sarıldı. Kadmın kesik kesik anlattıklarını dinledi. An. karada bir sinir buhranı daha geçirmiş, iğne yapmışlar, bir doktorun nezaretinde bu sabah geürmişler. Bu sabah konsültasyon yapmak için doktorlar davet edilmiş. Fakat doktorlar ge1«neden uyanmış, bağırmağf başlsmış, raptı zaptı olmıyan, zaman ve mekânla münasel>eti bulunmıyan, bütün bir hayatm herhangi bir safhasmdan rasge'ö ko. parılıp üstüste yığılan kırpınü kümesi gibi lâflar etmeğe haşlamif.. Çotrakiuğu, emokrasi, demokrasi.. Fakat bu sadece parlamentoya bir muhalefet grupn sokmaktan Sıtma mücadelesi c^Vilâyetimiz için sıtma ile mücadele mı Ibarettir? çalışmaları geniş mikyasta müessir o!Zannetmiyorum. Çünkü Türkiyede makta ve iyi neticeler alınmaktadır. Ge parlamentolar olmuştur ki içinde muhaçen ay içinde de köylerde hastalarm ta lifler vardı Ama o devirlerde Tiirkiye ranmasma devam edilmiş ve muayene e bir demokrat memleket detildi. dilen 14,217 kişiden ancak 1,345 i sıtmah Demokrasinln kendine mahsus bir görülerek tedavi aUına alınmıştır. 198 çeşnisi var. Bunn muhalefet ve mntabaköyde mücadekye devam olunmaktadır. katta yanl tktidar ve İtiraz işlerindo Bu arada 17 köyde D. D. T. tatbikatı milletin irade ve meylini hâkim kılmak yapilmıştır. Küçükçekmece ve Terkos diye hulâsa edebiliriz. Serbcst ve tek detaraflarındaki bataklık kurutma ve a/azi receli seçim de bn iradenin tecelli etıslahı işleri bitmiş, Kemerburgaz civamesini en ivi saglayan sistem olduğunrmda ise işe başlanmıştır. Geçen ay için. dan, denıokrasl hareketi bnnnnla başde mücadele memurları 80 bin küsur lamış sayıhyor. metre dere ve kanal temizlemişler ve Ne ise şimdi blr hukuku esasiye bahst 233 bin yeri gözden geçirmişlerdir. Şehir açmıyalım. Diyecek şa ki parlamentoya içindeki sivrisinek ve sürfe müca'lelesi yetmiş muhalif meb'us girdi diye sırtde devam etmektedir. Geçen ay içinde üstti yatıp: 525 bin sürfe yatağı temizlenmiştir. Eh, çok şükür demokrasi de oldn. Kurbağalıdere Şimdi başka işe bakalını! demek gaflet Kurbğalıderenin 6 may» tarihinde başlamış olan temizlenmesine devam ese.1 oliır. Asıl mesele demokrasiyi "işimize, içiolunmaktadır. Bu işin yapılması bir mukavele ile mize ve zUıniyetkrimize yerleştirmektir. Farlamentoya aza göndcrcbilmiş ikt ve ekim aymın 10 una kadar bitirilmek kaydile Devlet Denizjolları ve Li fırkamız var. Memlekette demokrasi manları Işletmesi Genel Müdürlüğüne prensipleri ilân edilirkrn bizzat bu fırverilmiş bulunmaktadır. Şimdiye kadar kalann bünye ve rihniyeUerl acaba dedere ağzına doğru 150 metrelik bir kısan mokratik midir? Jşe bnradan başlamak ^ taranmışür. Temizleme işinin ağırca lânm. yürümtsi dolayısile Denizyollan îdareMuhalefet partlsl blr teamfil, bir gesinden çal:şmaların hızlandırılması is lenek aranamıyacak kadar yeni ve körtenmiş. fakat idare, elinde ancak bir pe oldugandan ondan gelişmiş bir fırka duba bulunduğunu ve bu itibarla ikinci şuonı ve şlan beklemek abes olur. Mubir duba tahsisine imkân olmadığını, halefetln, lcra mes'nliyeti gibi acele bir bununla beraber temizleme işinin mev iıjl olmadsjirıdan. demokrasi esaslan dasim sonuna kadar bitirümesine gayret hillnde kendlnl yavaş yavış yetiştirmeedileceğini bildirmiştir. Temizleme ame sinl ve bugünkü muraffakıyetinin âmilliyesi Belediye ve Denizyolları mühen lerinden olan «inflal» harasından knr< dislerinin nezaret ve kontrolu altmda tnlnp müspet bir zihniyetle Avrupalı dere içine doğru devam etmektedir. bir parti şeklinde gelişmeye doğrn yürnmesini ummak lânmdrr. Şehrin ışığı Halk Partlsine gellnee; Şehrin tenviri için hazırlanan programm her ay muntazaman tatbikine deBunn konuşmadan evvel ştı son günvam olunujor. Temmuz ayı içinde de lerde lki taraf Kaıetelerinde göze çarşehrin muhtelif semtlerinde evvelce tes pan müşterek blr mevzoa temas etmek bit edilmiş olan yerlere 65 genel ışık isterim. lâmbası konulmuştur. Bu ay içinde Mntabıklar ve mnbalifler şn noktada 20 lâmba daha konulacaktır.> birleşiyorlar: Tirml küsnr senedlr iktidar mevkiinde bulunan Halk Partislnin, bilhassa büyük şehirler omumî efkârıru kaybetmesl, Demokrat Partinln bir hüneıi olmaktan ziyade Halk Partlsine, daha dojnısn Halk Partisinin yıllardır siirttp gelen hükumeflerine karş] şu veya Baştaraf\ l taei tahifede bu sebeblerle birikmiş hoşnudsuzhıkların letvekilleri Ankaraya gelmi^ bulunu netlcesidir. yorlar. D. P. milletvekilleri doğruca Fikir belki dogrndur. Zaten seçim neparti merkezini ziyaret etmişler ve geç vakte kadar kalarak görüşme ve has ticelerl belli olduktan sonra buna keşfetmek için büyük bbr niifusu ua7ara da bihallerde bulunmuşlardır. ihtiyao yoktur. Neticenin böyle olabileToplantıiarda neler görüşülecek? ceğini muhalefet partileri teşckküle başBüyük Millet Mecüsinin 8 inci döne lar başlamaz bizzat Halk Partisi icir.üe minin 5 ağustostaki ük toplantısmdan blr takım unsurlar sezmiş. rörmüş, hattâ önce yapılacak olan yarınki grup jçti crişebildikleri derecelerdeki salâhiyet malaıına büyük bir önem verümekte makamlanna banu söylemiştiler. Lâfcin dir. Demokratlar Cumhur Başkaniığı, tek parti esası ve zihniyetl üzerine vo Meelis Başkanlık divanı ve diğer seçim zirvedtn kaldeye doğrn işlemek üzere lerden başka, umumiyetle Meelis gö^ kurulmuş olan bir mekanlzma. lüzumla rüşmelerinde tutacakları hareket tarzı degişiklikler vapılmadan kendi kendine üzerinde de kararlar alacaklariır. çok nartili demokrasl sistemine nyamıyacagı İçin bn sözler, netice bütün çipGerek Cumhur Başkanlığı, gerek laklıjile ortaya çikmcıya kadar yukanMoclis Başkanlığı dolayısile Demokrat dan aşağıya işlemekte olan tek partl ların tasavvurlarına dair şimdiye kadar mekaniznıasınin kimbilir n?resinde tıverilen habfTİerin tahminlerden ıba kanıp kalmış, bn yüzden parti ve hükuret olduğu anlaşılıyor. Bu yayınlar a metln tedbir cihazlarını harekete getirasında kafî sayılabilecek cihet maz recek lüznmlu tepki yaratılamamıştır. batalarm görüşülmesi sırasmda haraOnun Için Drmokrat Partinin büyük retli tartışmalar olacağıdır. şehirlerdc elde ettigi seçim muvaffakıDemokratlarm, bir kısım mazbata •yetini sade birikmiş hoşnadsuzlakbıra lara itiraz ederek bunların muallel ol defil. k'smen de bn hoşnudsuzlnklann duklarmı ileri sürecekkri muhakkak Halk Partisi tcsir cihazlarına lâv*ile tır. duyunjlamamış ve vaktinde gerekli tedD. P. nin yarınkî erup toplantısmda birler almamamış olmasına yormak dr&ru olnr grup idare heyeti de seçilecektir. ' C. H. P. nin yannki Meclis grupu toplantısmda Büyük Millet Meclisi başkanlık divam adaylıkları için seçim yapılacaktır. Bazı şayialara göre, Meelis başkanlık divamnda D. P. için bir baş. kan vekil'.iği ve bir kâtîblik syrılması yolunda da bir cereyan vardır. Bo sebehle memlekette ve milletin şineslnle hakikî demnkrasinin beltrmesi, mercleket işleri ijzorinde millet iradesinln partl yollarile tecelli edcbilmesi için her şeyden evvel partilerin ve bilhassa memleket mukadderatını elinde tut.in Iktidar partisinin tek parti premip ve lihniyetinp göre kuralmuş olin mekanizmr.sında ve birzat bunn tahrik eden C. H. P. Meclis Grupunun 9 kişilik prensip ve lihnivetlerde esas'ı ve deidare kurulile iki başkan vekilinin se mokratlU değlşikliUer japılmnk lâzımçimi kabinenin teşekkülünden sonraya dır. bırakılmıştır. Blzce Halk Partisinin bn seçim imtiKomisyonlar cuma günü seçîlecek hanındin alabilecc|i en büyük dcrs, Ankara, (Telefonla) Meclis top memleket ölçüsünde yapması Rerekcn lantılarınm ağustosun 20 sine kadar cn büyük iş işte budur. devam edeeeği hesablanmaktadır. Doktorlar, blr bünyenln insiyakî sıhMeclis, pazartesi günkü topîantısm lıatini. dimagdan en ıızak bir yerine badan sonra cumaya tekrar toplanacak ve tırtlan Ignenin acısuıı duymasile, yani komisyon seçimleri yapılacak+ır. Mual bünyenin vücuddaki elem ve şikâyrtîeri lel görülen mazbatalan tetkik için 30 işitip işitmedlgini kontrol ederek elçerler. Bir içtimaî vücud olan partilerde de kişilik bir komisyon aynlacaktır. cn küçük nzvun a|nsı en büyük idrak Yeni kabine hakkındaki rivayetler ve karar merkezine kadar gidemczss, Ankara, 2 (Telefonla) Büyük az çok tehlikeii netkeler dogabilir. ÇünMillet Mecüsinin pazartesi günkü top kü dimag elemi hissetmediği için. onn lantısmda Cumhur Başkanı seçiminden tevlid eden ânzayı Izaleye çalışmaz ve sonra istifa edecek olan kabinenin ye bn ârıza sıhhati Ihlâl eder. Daha fazla i?aha hacet yok. Vaziyt niden ne şeküde kurulacağına dair çeşidli rivayetler Ankarada bugün de sarihtîr ve bu anormal durum hâlâ dedolaşmakta idi. Başta gelen tahminler, vam etmektedir. Gazetelerde partinin şıı veya bu tedkabinenin teşkiline tekrar Şükrü Saracoğlunun veya İç İşleri Bakanı H:l birleri almakta olduğunn. şn veya bu mi Uranm memur edileceğidir. Her iki zatlan iktidar mevküne getirecegini otakdirde de bir çok bakanlıklarda de kadnkra bunlann Isabetleri hakbındn ğişiklikler olacağı şayiaları bugün de tereddüd hasıl oluyor. Çünkü belki de ısrarla fleri sürülmekte idi. Yeni kabi pek yerinde olan bu tpdbirler. partinin bünyesinde yapılmasma işaret ettiğim nenin 7 ağustosa kadar kurulmuş olaıslahat tahakknk etmeden, gözü kapalı cağı anlaşılıyor çareler olmaktan Ueri gldemez, Çünkü bugünkü tıjnetile iktidar partisinin ıreIrak Krahmn amcası kanizması, alınan tedbirlerin derde deIrak Kralmm Sa^arona yatı lle Av va olduğunu gösterobilecek preâizyonda rupaya yaptığı seyahat esnasmda ken ve kndrette degildir. dilerine vekâlet etmek üzere IstanbulOnun İçin Halk Partisinin, her şeydan Bağdada gitmiş olan amcalan Emir den evvel parti ve hükumet icraatma Zeyid Torosla şehrimize dönmüstür. karşı müsbet veya menfi reaksiyon g<>sEmir Zeyid istasyonda şehrimizde bulu terccek hassas bir şekilde toşküâtlandınan Irak Meclis reisi Nuri Said Paşa nlması ve dünkü tek parti zihniyeti yeile Irak elçisi ve sefaret erkânı tara rine daha musamahalı ve demokralik fından karşılanmıştu1. bir zihniyetin ikame edilmesi işlerini görüşecek bir fevkalâde kongrenin daveti âcil bir zaruret çibi görünmektedir. Bunu parti ileri gelenlerinin de mutlaka dıişünmekte olduklannı tahmin etmemek haksı?lık olur. Doğan Kardeş H. Partisi Meelis grupunda Ali Bey, arkası masaya dayah, ayak. fa, gozleri halıda, sedirin üstündeki kadınm sözlerini dinledi. Kadın maksadını gizlememişti. Ali Beyin hayatıcı. bir daha çözemiyeceği bir kördügüm haüne getirmek istediğini bundan daha açık ifade edemezdi. Ali Beyin bütün hayatmı, sükun ve huzurunu, insaniyete me.kuf faızettiği plânlarını alrüst edecek, fekat mukahilinde ne verecekti? Geıçi bütün itiyadlarına hürmet eieceğini vadediyordu. Amma bunun bir lâftan ibaıet olduğunu ar.lıyacak kadsr zekâsı yok muydu? Ali Bey evlenirse hayatı nasıl başkalarına vakfeiil^bi'irdi? Bilhassa SafiNazla evlenirse.. Hattâ, şimdiden, bu küçük mülâkat bile Ali Beyin hayatını altüst edivermişti Buna mukabil Ali Beye çok şükür irsdesini zayıflatacak bir şey vadetmi. yordu. Ne muhabbetten, ne arkadaşlıktan, ne elele geçecek tatlı ve acı günlerden, ne Ali Beyin hayat gayelerine karşı duyduğu a'.âkadan bahsetmişti. Hayır, bu pazarlıkta AH Beye hiç. amma hiîbir his^e ayırmıyordu. Bazan hcdbin ve katıyürekli olan Ayşe bile, çok zaman istismar etmiş olduğu anasma ve babasma daha içten merbut, onların hıızıırur.a muht?.ç göriinüvordu. Halbuki SafiKsz Ali Beye, her j€yi is. teren ve e'inden ahnan, fakat mukabi'inde bir şey veriîmiyen bir dıtiyar »c'am.. Hayır, bir robut gibi bakıyor du... Geçen defa hiç olmazsa babası için bir ihizmet isterken... Dur Ali*. 102 Bunu hafızfindan sfl, SafiNazın bugün ıztırabdan kıvranan yüzü, akıtmadığı acı gözyaşları hep kendi sıkışık vaziyeti için... Ali Bey cansız bir cankurtaran simidi.. Sarılıp suyun yüzün*çıkar çıkrr.az tekme atıp unutulan bir halas vasıtası.. Ali Bey SafiNazın hareli gczlerini, herlıangi tepede açan rnavi çiçekier gibi seyredecek, fakat bu çiçek. ler, diledikleTi an fcaşka bir tepeye sıçray^) gideeekler.. Hayır, olamaz. Ali Bey nezaketle, lncelikle Safî.Nazı reddetti. Bu yaştan sonra böyle bir imkân yoktu. SafiNaz mutlak kocastndan ayrıîmak, ve Istanbulda ka'mak istiyorsa, bunun maddî masraflarmı temin etrcek, avukat tav. siye etmek Ali Bey için büyük b'.r şeref olscak. Fakat o kadar. Demefc hayat, bir şey istemedsn herkese, heT şey vermek iddiasında olan Ali Beyler için bile bir pazarlık, yaman bir alışveriş! Ali Bey SafiNazı kapıya kadar iru dirdi, elini hürmetle öptü, aynldı. SafiNazm yüzündeki yeİ3 ve hezimeti farkedemiyecek kadar sarsılmıştı. Merdivenleri yavaş yavaş çıkb. Sofada Tmgırla karşılaştı. Vaziyetin şakaya Yazan: Halide EdibAdıvar müsaid olmadığım ihsas eden mübalâğah bir sükunla: cöğleye kadar az vakit var, hadi müsveddeleri bir daha gözden geçirelim, Burhan bu gece Ayşeye temizeçektirir» derken içinden: «Acaoa Tmgırın öteki odada olduğunu hissetme&em, ayağım kayar, çukura yuvarlanır mıydım?» diyordu. SsfiNaz Fatihe dönmedi. Aksaraya kadar, temyiz kabul etmez hüküm giyenlerin tevekkülü ile yürüdü. Kader denilen şeyin hu sabahki kadar, karşı durulmaz realitesini hissetmemişti. Dem«k ki bütün irade, tejebbüs, fırsattan istifad« gibi mefhumlar birer ktıru lâftan itaretti. Demek ki kaderin çizdıği yolda sonuna kadar yürüyüp gidecekti... Taksim tTamvayına bindi. Emine Hanıma uğramağa karar vermişti. Fakat sonra vaktin erken olduğunu, Şaşutmacın bu sabah Ankaradan ge'.ecegini hatırladı. Tramvaydan indi, Recebe girdi, Midesi bulanıyor, başı dönüyordu' Sıcak bir çorba içerken Ayşenin bugün nişanlanacağını da düşündü. Sa bah erkenden Ayşe Fatihe teiefon et A M C A B E Y E G Ö R E . . . YENİ ESERLER Missouri zırhlıslle Türkiyeye gelen Amerlkalı gazet^c'lsrdeıı tlrl Neuswt>c£ dergisiude blzden tehsecllyor Amcnbey., Ü=t?.d Bu dostane yozıdakl ufak I teıe'k yanüşlar bir tarafa, fakftt ] yat gazetesi sahlblerinln altrababir bîıyük yanlış var Kl oldukça I smdan sanmış!^ tuhaf; i | A. Hoş görmell. Sen de Ameçociık.ar g5rmüştttm ama, adırfla : rikEya gldlp. dostlanmız gibi, a«Naflir» olan herkfsl atasba sa I ğırlansan her Amerlkalıyı milyonanı pek gârmemlstiın^ ( aer sanacak fcadax saşırırsınl SON On beş günde blr yayıaîanan Dcğan Kardcş çocuk derglslnln 25 incl Bayısı çıkmıştır. Derginln masal ı tajlh dede anlatıyor, güzelleşmek ve bürümek lçln gasetecülk oynuyoruE> el İşleri. şllr sahlfeler^ Cemal Nadlr ve Selma Emlroglunun renfcll karlkattirlerile güzel blr kapak lçiade çıkan ve g'in geçtikçe çocuklanmızın sergiMnl kazanan Doğan Kardeşi bütün allelere tavsiye ederiz Memleketini herkes kadar seven ve vatan davalarım her mülâhazanm üstünde tutmak istiyen mütevazi bir ka. lem sahibi sıfatile bu fikri «mühim kararlar alınciığı, söjicnon şu günlerde ortaya atmakla bir vicdan borcu ödü\o! rnı. Kusurumu samimiligime bağışla yın: B. FELEK