25 Aralık 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

25 Aralık 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 25 BirincBcânun 1940 Millet kürsüsünde Meclisin geçen çarşamba ve cuma günierini işgal eden mühim hâdise, bir kanun maddesinin şümulünü tayin hususunda cereyan eden müzakereler olnıuştur. Meseleyi kavrayabilmek için müzakere mevzuu üzerinde uiak bir hulâsaya ihtiyac vardır: 14 eylul 1330 tarilıli (tayın ve yem kanunu) nun bi rinci maddesinde, her nefere günde verılecek erzakın miktarı, ikinci maddesinde Ramazanda oruc tutanlara verilecek erzakın miktarı, gösterilmiştir Bu birinci maddeye, (14 eylul 1330 tarihli kanunun birinci maddesine müzeyyel kanun) unvanı altında bir zeyil yapılmış ve o zeylin gene birinci maddesinde (askerin gündelik tayıııa) ilâvesi lâzım gelen miktarlar gösterilmiştir. Şimdi ciheti askeriye, bu maddedeki fazla erzakı, Ramazanda oruc tutan lara da teşmil etmiş ve sarfiyatta bulunmuş, Divanı Muhasebat bu sarfiyatı kanunun sarahatine muhalif görerek, sarfiyatta bulunanlar hakkında takibata başlamış. Bunu gören hükumet, Divat>ın mütalea ve noktai nazarım vazıı kanunun maksadına uygun bulmamış ve Meclise tefsir için müracaat etmiş. Esbabı mucibesi de şu: (.... Kanunun birinci maddeye eklenmesi de bir zühul eseri olduğu aşıkârdır, Çünkii, kanunun tedvinini icab ettiren sebebler, azlığı tahakkuk etmiş gıda maddelerini tamamlamak va ek mek azhğından doğan şikâyetleri önlemek olup bunun için de eratın ekmek istihkakı miktarı (900) gramdan (950) grama çıkarılmışken Ramazan günlerinde (700) grama indirtnek, adi günlerde verilen çay ve sebzeyi Ramazan günlerinde kesmek, vazıı kanunun maksadına aykırıdır. Bu görüşe Muhasebat Divanı da hak vererek bunu temin için bir tefsir karan istihsali lâzım geleceği mütaleasında bulunmuştur. Bu kararın Büyük Millet Meclisinden istihsaline ve kararın (1495) sayılı kanunun meriyet mevkiine girdiği tarihtec muteber olduğunun da karara dercine...) Hükumetin bu tefsir talebi, Millî Müdafaa, Maliye ve Bütçe encümenlerine havale edilmişti. Meseleye ilk defa el koyan Millî Müdaîaa encümeni; (yem ve tayın kanu nunun birinci maddesine ek oİ3rak kabul olunan (1495) sayılı kanunun birinci maddesinde, 1330 tarihli kanunun ikinci nıaddesinin (Ramazan tayınatıru gösteren cetvel) tatbikına dair bir sarahat olmadıgını) kabulden sonıa vukubulan zammın lüzumuna kani olarak kanuna yeni bir ek yapmak ve ilk kanunu Ramazan ayına da şamil telâkki ederek sarfiyatta bulunanlarin mes'ulıyetten kurtulmalarını temin için muvakkat bir madde ile şimdiye kadar yedirilmiş olan erzakı meşru gormüştür. Maliye encümeni ise, (... Vazu kanunun gerek esas ve gerek zeylinde ruhsat kasdetmesi hasebile meselenin tefsir suretile hallini racih görmiiş ve bu suretle makable şamil kanun vaz'ı mahzurunun da önüne geçilmiş olacağı mütaîeasmı) dermeyandan sonra, (oruc tutanlara mahsus olan Ramazan zammiyatmm ve soğuk yerlerdeki askerlerin istihkakma yapüan ilâvenin her ikisi de bir artırma hükmüdür. Birinci istifadenın diğerinden mahrumiyeti müstelzim olmıyacağı ve aksini mülâhazanın vazıı kanunun maksadına muhalefet arzedeceği muhakkak bulunmuştur.) neticesine varmış ve 1495 numaralı kanunun birinci maddesindeki (zam) fıkrasında efradın (günlük tayınlarına) sözünün rnevcudiyetini, bu zammın yalnız adi gunlere değil. Ramazan günlerine de şamil olacağı neticesine ulaştırmış ve bu kadar vuzuh karşısında keyfiyeti tefsire lâyık görmemiştir. Soruyoruz! • Tefsir mi, tesis mi? Yazan: • Bu vatandaşa niçin haksız muamele ediliyor? Patihte Kıztaşı caddesinde berber Reşad Goçmen yazıyor: «Ber., Bulgarıstan muhacirlerindenim. Macar Kardeşler caddesinde iki berber dükkâm ışletmekteyim. Muhacır olduğum için 251O numaralı kanun mucibince tesçil tarihime nazaran 3« 37 38 senclerinde kazanc vergisinden istisna edilmekliğim lâzım geldiğine dair elımde vesikam var. Fatih Maliye tahsil şubesi 36 37 senelerine aid muaa fıyetimi tanıdığı halde :f senesi için vergiden istisna olunmaklığımı kabul etmedi. Tabiî itiraz ettim ve cok garib bir muamele karşısında kal dım. Dükkânımın birine aid 37 lirahk verginin yanlışlıkla tarhedildi*i anlaşılarak terkinine karar verildiği halde diğer dükkânıma aid 40 liralık vergi taşdik olundu. Bu karann tashihi için de Vüâyet vasıtasile Devlet Şuraema müracaat ett'm. Henüz müspet ve menfi bir netice alınamadığı halde 4 > lira haciz usulüne < tevfikan tahsil olundu. Bu suretle iki şekilde haksız muamele karşısında kaldım.' Reşad Göçmen, bize 3 senesinde de kazanc vergisinden istisna edılmesi lizım geldi&ine dair olan vesikanın bi/ suretini de göndermiştir. Buna nazaran kendisinden vergi alınmaması icab ederdi. Yanlışlıkla aiındı. diye'.im, o vakit de b'r dukkânın vereiye tâbi tutuluo diğerin>n istisna edilmemesi gerpkti. Niçin birbirini nakzeden iki türlü muamele yapılmıştır; a Umuıtıi müCettiş Kâzım Dirik dün Ed 'rneden şehrimize geldi T f Şehir ve Memleket Haberleri ) On beş sene cinayetin faili Bir idam mahkumu evvel Rizede işlenen şehrimizde yakalandı larda da, artık unutulduğunu sanarak, İstanbula dönmüştür. Bebekte dolaşırken yakayı ele veren Mustafa Enezoğlu, suçunu ikrar etmiş Sultanahmed birinci sulh ceza mahke mesine gönderilmiş, sorgusu yapılarak mevkufen Rizeye yollanmasına karar verilmiştir. Suçlunun vaziyeti, Rize adliyesince tetkik olunacaktır. IHEM NAUNA MIHINA Fransayı tazyık ünkü gazetelerde, Hitler'üı Vişi hükumetine vedı gun muhletli bir ültimatom vererek işgal altında bulunmıyan Fransız topraklarındaki liman ve demiryollarından istifade etmek ve İtalyaya Aîman kıfaları göndermek istediğine dair bir takım şayialardan bahsediliyordu. Bir müddettenberi, zaten, Alman^amn mağlub Fransayı, İngiltereye karşı kullanmak için uğraşıp durduğu anlası.ıyor; Laval gibi adamlar da, Fransaya, tarihini n en büyük günahını ve en şerefsiz hatasmı işletmeğe çalışıyorlardı. Eğer, bu bir haftalık ültimatom rivayeti doğru ise, Mareşal Petain hem müttefikine, hem vatanına karşı bu çifte ihancti işleınek istemediği için tehdid karşısında kalmıştır. Transanın, Büyük Harbdeki mcşhur nıuzaffer Mareşallarından hayatta kalarak vatanının felâketini görınesi mukadder olan bu ihtiyar asker, şimdi, şu iki şıktan birini ihtiyar etmek ıstırarınıia bulunuyor: Ya Almanyanın istediğini yapmak, yahud da reddetmek. Birinci şıkta hem ihanet şerefsizliği, hem de memleketin bombalanması tehlikesi vardır. İkinci şıkta bu tehlike gene mevcud olmakla beraber mütarekenin feshile karşüaşmak belâsı da görünüyor. (ilvaki, her iki şıkta da, Fıansanın garbıdda, Alman işgali altında bulunan şehirlerinin ve limanlann hemen her gece uğradıklan hava hücumlan, Alman ordusunun geçeceği şehirlerle işgal edeceği limanlann da başına gelecektir. Gecenlerde Marsilyaya yapılan gece lıücumu, Laval ve emsaline bunu hatıılatmak yapılmış bir ihtar olsa gerekti. Çünkü Marsilya, İtalya hududundan yüzlerce kilometre uzakta olduğu için, yanlışlıkla bombalanmasına imkân yoktu. Almanlarm, kapı komşusu olduklan İtalyaya asker göndermek için, sol ellerile sağ kulaklarını gostermek gibi, bir harekete tesebbüs etmelerinin manp.sı da aıılaşılmıyor. Bu kısa yol dunnken tâ Bordo'dan İtalyaya Alman askeri göndermek istemekte, mutlaka, başka gizli bır tnaksad vardır ki bu da, Fransanm eri kalan kısmını işgal etmek için bir l>ohane bulmak olsa gerektir. Mareşal Petain, bu Alman teklifıni abul etse de, etmese de, Fransa tamamile işgal altına almmış olacaktır. Birinde kendi nzasile, ötekinde iorla, Almanların, Fransayı İtalyanlara yardıra çin işgal etmek istediklerine inanmak zordur. Çünkü Akdenizdeki Fransır, hatta İtalyan limanlarını işgal etmekle İtalyaya yardım edilmiş olmaz. Sadece bu bahane ile Fransa ve İtalya işgal edilmiş olur. İtalyanın şifa bulmaz derdi, Akdenize hâkim olamamaktadır. Alman ordusu Akdeniz limanlann.* gelmekle Akdenize hâkim olamaz ki... Olabilseydi, şimal ve Manş denizlerile Aıas Okyanusuna hâkim olurdu. Halbuki Fransız sahillcrine konulrauş olan uzun menzilli Alman toplarına rağmen, İngiYa harb ve ticaret gemileri daracık Kale boğazından dahi geçebilmektedirler. Refik gündelik istihkaklara şümulünü) kabul etmiş tir. Mahiyeti itibarile basit ve fakat hukııkî ehemmiyeti itibarile çok murekkeb gdrünen bu hâdise hakkında bir defa Divanı Muhasebattan da izahat alındı. O izahat, gösterdi ki, Ramazan zammiyatı 1495 numaralı zeyil kanununun neşri tarihi olan 1929 danberi değıl, 1935 tenberi devam ediyormuş. Hatta Ramazan zammı verdiğinden dolayı bir muhasib de tezmine mahkum edilmiş. Şimdi şu müzakereden çıkan hukukî neticeleri tahlil edelim: 1 Bir kanunun serlevhası, asıl ka nundan sayılmaz mı? 2 Serlevha ile metin arasındnkı ihtiIâfta müşterek hal noktası ne olacak ür? Ittce Trakya Umumî Müfettişi General Kâzım Dirık dün sabah Trakyadan şehrimize gelmiştir. Umumî Müfettiş dün Münakalât Vekili Cevdet Kerim İncedayı ile Trakyaya aid nakliyat ve yollar üzerinde görüşmüştür. Kâzım Dirik, bir muharririmize şunları söylemistir: « Trakya Umumî Müfettislik mıntakasına aid isler, bilhassa Münakalât ve nafıa işleri üzerinde temaslar yap mak üzere İçtanbula geldim. Bugün Mün?kalât Vekili ile görüstüm. Ö*leden so'na nnfiada meşgul olacak ve Umumî ÎTüfettislik irtibat yolları vesair husvsİpr üzerinde temaslar vapacağım. Bu ak^^m Trakyaya döneceŞim. Trak^adan malumat istiyorsanız. size suiu sövlevevim ki Trakyalılar daima sen VP sı^hatli vazife ve mevkilerini rn'Hrik olarak iş ve güçlerile meşguldür.» On beş sene evvel Rize mahkeme since gıyaben idama mahkum edilen bir suçlu, Istanbulda yakalanmıştır. Yakalanan bu adam. Mustafa Ene'z oğludur. Rizenin Mapavri nahiyesine tâbi Aytoros köyü ahalisindendir. Kendisi, Rizenin Incesırat köyü ahalisinden Amcazadesi İlvası öldürmüş ve cinayeti müteakıb Batuma kaçmıştır. Son zaman ADUYEDE Hasan denosu sahibi beraet etti Bah^ekap'da Hasan Ecza deposun dan cıkan yangm davası bitmiştir. İstanbul ikinci Ağırceza mahkemesmde bakılan davarîa, depo sahibi Hasan Hassan, sigorta parasına tamahan. mağaza müstahc'emlerinden birini yangın çıkarma§a tesvik ett'?i iddia olunmak ta idi. Bu müstahdem, muhakeme safhasında Tevkifane hastanesinde öl dugünden. or.un hakk'ndaki dava Jüsnıüştür. Deno sihibi Hasan Hassan da. bu suçla hic bir cihetten alâkası gö rulememis, beraetine karar verilmıştır. MÜTEFERRtK Millî Piyango bayileri (10] liradan fazla olan ikramiye leri ödemiyecekler Millî Piyango idaresi bayilerın ır liradan fazla olan ikramiyeleri ödeme lerıni menetmiştır. Ankara, İstanbul î İzmirde 10 liradan fazla ikramiyeler öoğrudan doğruya bu şehirlerdeki M:lli Pivango bürolan tarafından ödene cektir. Millî Piyango bürosu bulunmıyan diğer şehirlerımizde 10 liradan fazla ikramiyeleri Ziraat Bankası şube ve ajanslarile Posta idareleri tarafından ödenecektır. 3 Bu tefsir makabline şamil midir? Şamil ise eskiden ceza gören memurun istirdad hakkı sabit olur mu? Birmci mesele üzerinde epeyce soz söyiendi ve bunassa Fransaaa kanun ısimlerinin teşri meclislermde muzaKere edilmediği lâyihayi ve en son guıaen geçiren meclis reisile aıvan kâtıbinın kanıi'j muhtevasına göre bir ısım aoydukları bildirildi. Buna mukabil unvanların Türkiyedeki kanuniyetinin şüph? götürmez olduğu mütaleası da yürutüldu. Hakikaten bir kanunun (heyeti umumiyesi) reye konarak kabul edildiğıne ve bu heyeti umumiye içinde kanunun ismi de bulunduğuna göre bu unvanın vazıı kanun sözu olmadığı neticesine varmak ve ayni mütekellimin sözlerine aynı kıymetı vermemek zor olurdu. Bir zamanlar hukukçular arasında kanunu medeninin her maddesi yanında yazılan (matlablar) ın da kanun hükmünde olup olmadığı keyfiyeti münakaşa edilmiş ve müspet surette halle iktiran etmişti. Nerede kaldı, bizzat kanun ismi o hükümden vareste kalabilsin?.. Asıl mühim noktai nazar, Bütçe Encümenüıki idi. O, kanun ismile madde arasında tebayün olursa maddenın hükmü cereyan edeceği mütaleasında idi ve bunda da şüphe yoktu. Çünku, sarahat ve kat'iyet ifade eden bir maksadı, serlevhanin umumî şümulıle iptale ve imal etmeğe imkân tasavvur olunamaz. Aııcak bu bahisteki (14 eylul 1330) tarihli kanunun birinci maddesine müzeyyel kanun) ibaresi, bu zeylin o kanunun ikinci maddesine de teşmilıne nıâni sayılır ve binaenaleyh keyf:yet bir tefsir mevzuu değil, bir tesis mevzuudur, ve her zeyil, eskiden mevcud maddeye ya fıkra veya cümleler halinde eklenen ve tabiatile kendini diğer maddelerden ayıran yeni bir hükümdür, yolundaki mütaleayı da Meclis muvafık görmed: (1495) numaralı kanunun birinci maddesindeki (gündelik tayın) sözü, mutlak surette senenin her gününe teşmil edildi, (Birinci maddeye zeyl) suretindeki sarahat, vazıı kanunun (soğuk vilâyetlerin askerlerine fazla gıda vermek yohındaki esas maksadı) karşısında sustu ve 1495 numaralı kanun yapılırken vazu kanunda bir zühul olduğu yoiundaki zehab da tashih edildi. O halde yen: ve esaslı bir hukuk düsturuna mazhar oluyoruz: Et fiatları Fist Murakabe teşkilâtı dün bütün ta^bulda tarama suretile et fiatlarını v tet ik etmi«tir. Avni zamanda Beledive de bn ?*>'tilde tetkikat yaptırmıştır. Bu tetkik'çrde bilhassa tontan et fiatlarında vuVua gelen fiat düsüklüğünün pers'Pide fiatlara tesiri ciheti araştınl c m' t'r. Soruyoruz? Parti kongrcsi Vilâyet kongresi bu gün saat onda açılıyor Parti Vilâyet kongresi bu sabah saat onda Partinin Cağaloğlundaki merkez binasında toplanacaktır. Kongreye t O > deleğe iştirak edecektir. Kongreyi Vilâyet idare heyeti reisi Reşad Mimaroğlu bir nutukla açacak, birinci ve ikinci reis vekilleri seçilecektir. Bundan sonra çahşma raporu okunacak. hesablann ve bütçenin tetkiki için komisyon'ar teşkil edilecektir. Dileklerin tasnifi için de bir heyet seçllecektir. Vilâvet idare heyetine 9 asll, 8 yedek aza ve buyuk kurultaya da 5 asli ve 5 yedek aza intihab edilecektir. *** C. H. P. İstanbul Vilâyet idare heyeti reishğmden: 2" '12 '910 çarşamba günü saat 10 da japılacak Parti Vilâyet kongresinde ııizamnamenin f!9 uncu maddesi mııcibmce İstanbul Umumî Meclis azalarının da bulunmaları rica olunur. Fazla fiatla satış yapan kömürcü Bpykozda Yalıköy mahâllesi Çayır caddesinde bakkal ve kömOİ'cülük vapan Zaferin. kömürü kararlaştırılan fıattan fazlaya sattığı haber almmış ve hâdise bir cürmü meşhudla tespit edilerek suçlu Adliyeye verilmiştlr. Konvansiyonel treni geldi Bütçe encümeni de, Maliye encümeninin yukarıki esbabı mucibesine (Gerçi zam ve ilâveyi vazeden kanunun unvanı (1330 tarihli kanunnun birinci maddesine müzeyyel kanun) dur ve bu unvandır ki. makamlan tereddüde sevketmiştir. Encümenimiz bir kanunun metni hüküm ve mana çıkanlmasma müsaid bulun dukça unvanla bunun talili varid olarmyacağı mütaleasile meselenin tefsirle hal lini muvafık...) görmüştür. Nihayet Meclis, Bütçe encümeninin bu mazbatasile mazbata muharririnm verdiği izahatı kâfi görerek 1495 numaralı kanunla yapılan ilâvelerin 14 eylul 1330 tarihli taymat ve yem kanununun birinci ve ikinci maddelerinde gösterilen Trakyadaki swylâb dolayısile hattın bozulmasından dolayı bir müddettenberi gelemiyen konvansiyonel treni dün akşam ilk defa olarak saat 18 de SirVazıı kanunun maksadı anlaşılıncn, keciye gelmiştir. nnu selbeder gibi gorünen sarahitler de kıymetini kaybeder. Metinden ziyade Bursada et fiatları ruh! İşte hukukçularımız için işügale Bursa (Hıısusi) Haricden şehrimidağer bir mevzu.. ze getirtilen kasablık hayvanlann veÜçüncü mesele üzerinde hiç bir şey saitsizlik yü^ünden naklinde müşkü görüşülemedi. Demek ki, omın halli u lâta, hatta zarara uğradıklarını iddia rrumî hükümlere ve gene hukukçulara eden kasablar. yaptıkları masraf karsılığı olarak Belediyeden etin fiatında kaldı.. zam yaDilmasım istemişlerdir. Refik İNCE Beledive Encümeni kasablarm bu müracaRtini tetkik ettirmiş, vardığı neticeye göre. kasablık kovun etinin beAnkarada yılbaşı balosu herkilosuna beş kurus. sıgır etinin kiAnkara 24 (Telefonla) Kızılay iosıına da vüz para zam yapılmasına Ankara merkezi tarafmdan 31 kânunu karar verilmiştir. evvel akşamı Arkara Halkevinde bir Edirnede tetkikler balo verilecektir. Balo için hazırlıklar Edirne (Hususi) Ankaradan geîen tamamlanmıştır. Sular Umum müdürile su ve elektrik Cezmi Erçinin cenazesi fen heyetleri bu gün Belediyede Umumî Müfettişin hazır bulunduğu son bir kaldırıldı toplantı yaptıktan sonra buradaki tetAnkara 24 (Telefonla) Dün vefa kik ve çalışmalanm sona erdirmiş ve tını teessürle kaydettiğimiz eski Tica Ankaraya hareket etmişlerdir. ret Vekili Antalya meb'usu Cezmi ErBuraca yapılacak acele işler için açinin cenazesi bugün merasimle kaldı lâkadarlara vesayada bulunan müterıldı. Namazı Hacıbayramda kılmdık hassıs fen heyetleri tetkiklerinin netan sonra Cebecide ebedî medfenine ticelerini mufassal raporlar halinde Nafıa Vekâletine sunacaklardır. tevdi edildi. Kapalıcarşı komiser muavinli*inde Halen vilâyetlerde ilk tedrisat mü bulunduğu sırada vorgancı Ömerden fettişliği yapanlardan kısmı azami Mu iki buçuk lira rüşvet aldığı iddia ed'len allim mektebi mezunu olduğundan bunF'H Murakab komisyonunun. elle Servet. İstanbul yedinci aslive ceza lann yaz tatilinde Gazi Terbiye Ens rinde iki yüz kilodan fazla fasulya. pl mahkemesinde. nakzen muhakemes'n titüsünde açılacak bir kursta staj görrinc. vağ ve krema bulunanlardan iste <\e sucu sablt görülmüs. hakkında bir meleri takarrür etmiştir. Badema bü öiği beyanname'er dün aksama kadar ne hapis karan verilmiş ve kendi tün ilk tedrisat müfettisleri Gazi Ter t?marr>pn Piat Murakabe bürosunca a 31 tevkif olunmuştur. bive Enstitüsü mezunlanndan ola lınmıştır. caklardır. Piat Murakabe müdürlüSü yannkl tçBir mahkumiyet timainda bu bevannameleri tetkik edeBir doktor hakkındaki Serafeddin isminde biri, Bevoğlunda cek ve vs>fc, pirinç ve fasulva hakkındi «ikâyetin tahkiki azaml fiat vaz'ı kararlannı verecekUr. cmiş. sarhoş olarak yolda çiderken eski nişanhsı Emineve rasee'miştir. Kıza Beyoğlu Belediye doktorlanndan blel, beraber gezelim» demiş. Emine rinin bir hastanın muayenesine aid daKaucuk tevziatı Türk tntriliz Ticaret Birliğl hesabı bu teklifi reddetmiştir. Serafeddin bu veti otomobilsizlikten dolayı kabul et np eelen 3O2 ton ham kauçuktan ilk nun üzerine silâh çekmiş. polisler ve mtyerek gitmedlği hakkındaki şikâvet parti olarak "O ton, kauçuk fabrikala tışmiş ve kendisini karakola götürmüş üzerine tahkikat yapılmakta olduftu nna tevzi edilmiştir. Tevzlat tktısad erdir. Serafeddin, karakolda da me yazılmıştı. Bu husustakl tahkikat he Vekâletinin münasib gördü4ü esaslar murlara hakaret yollu sözler savurmuş rüz ikmal edilmemiştir. Bu doktorun Beyoğlu hükumet doktoru olduğu yaüzerinden yaDilmıştır. Bundan sonra tur. İstanbul sekizinci asliye ceza mah »almışsa da hastaya davet edilen ve iht'yaç nispetinde mevcud stoktan tev:emesinde mevkuf olarak muhakeme e hakkında şikâyet olunan doktorun hüziat yapılacaktır. dilen maznım yedl ay, yirml gün haose. kumet doktoru olmayıp Belediye dokPOUSTE Pt lira para cezasına mahkum edllmi} toru olduğu anlaşümıştır. Ur. Diğer taraftan bir müddet evvel FaBir sarhoş denize düştii tih kazasında da blr Belediye doktoruJı Sarhoş bir k" r nun gene böyle bir davete icabet etmiHaskövde oturan Celâl admda biri yerek hastanın öldüğü yazılmıştı. Bu vvelki akşam oldukça kafası dumanlı oldu doktor hakkında yapılan tahkikat İkbir halde Köprüden geçerken Kadıköy Seher isminde otu7 iki yasında bir mal edilerek evrakı ihmal sucundan iskelesi kenannda bir ış gördüğü sırsda muvazenesini kaybederek denize kadın. Sultanahmeddc asm derecede kaza idare heyetine verilmiştir Sıhhiye sarhoş halde nara atarken görülmüs. Vekâleti de kendislne aynca bir ihtardu^mustür. Hâdiseyi civardan görenler. yetişerek yakalanmış. Sultanahmed ücüncü sulh n»me göndermiştir. ceza mahkemesinde dün muhakemo Celâlı denizden çıkarmışlardır. Memleketimizde başka enedilmiştir Sarhoşluktan dört sab'kası Mangaldan tesemmüm ulıınan Seher. on iki gün hapse mahsülin âmilleri de var Galatada Necatibey caddesinde otu kum olmuştur. ran Şevkınin karısı Münire, kızı SıdıŞeker hastahğının yegâne devası teka ve oğlu Saim. evvelki gece odalarına Türk Yolu gazetesi lâfckl edilen ensülın ismindeki ilâcın aldıkları mangaldaki iyi yanmarruş köİzmit (Hususîl ŞeTırimizde inttsar ahval dolayısile Avrupadan getirilmemürden tesemmüm alâimi göstermişetmekte olan (Türk Yolu) gazetesi sindeki müşkülât üzerine bu madd°vi lerdır. gündelik olarak çıkmak üzere hazır Gülhane kimyakerlerinden Nejad EcHer üçü de Beyoğlu hastanesine kal ıklar yapmaktadır. (Türk Yolu), İz zacıbaşı ismindeki bir zatın memlekedırılarak tedavi altına almmışlardır. olduğunu mitte 16 ser.edir fasılasız surette inti timizde yapmaya muvaffak bır kaç gün evvel yazmıştık. şar eden bir memleket gazetesidir. Üc amele enkaz altında kaldı Bu hususta aldığımız mütemmim l I Taksimde yıktırılmakta olan kışlanın rcalumata nazaran bu zattan evvel iki bir kösesinde çöküntü olmuş, biri ağırca fen adamımız daha ensülin imal etmeye muvaffak olduklanm Sıhhiye Veolmak üzere üç amele yaralanmıştır. kâletine bildirmişler ve ticarete çıkaKıslanm Mete caddesine isabet eden nlmasına müsaade istemişlerdir. Bunkulenin yıkılması ameliyesi esnasmda f Bir müddet evvel bir kısmı inşa lardan birisi İzmitte Hasan Behçet istavan kısmı birdenbire çökmüstür. Bu minde bir eczacı. diğeri Pendik lâbosırada orada çalışmakta olan üç amele edilmiş bulunan Caddebostan Çiftehavuzlar şosesinin, iki aydanberi devam ratuan sahibi doktor Ali Vasfidlr. ankaz altmda kalmışlardır. Ameleler Sıhhat Vekâletince bu zatların müsderhal ankaz altından çıkarılmışlardır. etmekte olan diğer kısmmm da inşaatı tahzarları hakkında henüz bir karar amamlanmıştır. Bu yol Selâmiçeşmede Eunlardan Hüseyin admdaki smelenin verilmiş değildir. varaları aaıırca olduğundan Beyoğlu Basdad caddesile birleşmektedir. f Beşiktaş ve diğer bazı kazalarda Hasta nakliye otomobilleri hastanesinde tedavi altına alınmiştır. mutad teftişlerini ikmal eden Mülkiye Diğer iki amelenin yarası hafiftir. Belediye Sıhhat müdürlüğü hasta Müfettişi Hikmet Elman raporunu alâ nakliye otomobillerinden birini daimî surette Tophanede bulundurmağa kaBursada tohumluk buğday kadar makamlara vermiştir. •jç Ticaret Odasının yeni meclis aza ıar vermiştir. Vapurdan çıkacak hastatevzi ediliyor arı bugün Odada yapılacaktır. İntiha lar bu otomobille nakledilecek, bun Bursa (Hususi) Ziraat Bankası ba 60 ikinci seçici iştirak edecek ve lardan yalnız taksi ücreti alınacaktır. müdürü Haluk Şamanla Vilâyet Ziraat 30 oda meclisi azası seçecektir. V1LÂYETTE müdurü Tevfik Dundar, vüâyetin verff Üzprinde îoo kuruş yazılan bir lidiği direktif dahilinde, muhtac köy ralıklar bu aybaşından itibaren tedalümüze tevzi edilecek tohumluk buğ vül mevkiinden kaldınlacak, yalnız Valinin konsoloslara ziyafeti Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdar dav mübayaası için muhtelif mıntaka bunlan bir müddet Malmüdürlüklerile cumartesi günü konsoloslar şerefine lara giderek bizzat bu mübayaatı yap Maliye subeleri kabul edeceklerdir. mışlardır. Ziraat Bankası, şimdiye kar Vilâyet mülhakatında yeniden 2T verdiği çay ziyafetini bu cumartesi güdar muhtelif köylerde en çok muhtac ilk mekteb binası yapılmaktadır. Bun nü saat beşte tekrar edecektir. olanlara (21) ton tohumluk buğday lann küşad resmi 23 nisan ve 19 maPasif ve aktif deneme tevzi etmiştir. Bu is. banka tarafından yısta icra edilecektir. ehemmiyetle takib edilmektedir. Pasif korunma komisyonu yarın Viir Yeni şehir plânmda ilk mekteb Ziraat Vekâleti vilâyetimizde tohum binalarının yerleri de tayin edilmek lâyette toplanarak yapılmasına karar luk yüzünden sıkıntı çeken köylüye tedir. Bu mekteblerin etrafmda ellişer \erilen pasif ve aktif alarm denemesinin gününü tespit edecektir. Deneme(!O5O) ton buğdayın tevzii için emir metrelik bir saha boş bırakılacaktır. ve salâhiyet vermiş olduğundan, bu suc Macaristanla aramızda yeni ticari nin yapılacağı gün gizli tutulacak ve retle darlık çeken çiftçilerimiz ferah müzakereler için Peşteye gidecek heye anî alarm işaretinde ısıklar söndürülüp derhal camlar maskelenecektir. lamış bulunmaktadır. timiz bu gün hareket edecktir. Murakabe komisyonunun '»tedi^i bevannamele»" Bir komiser muavini mahkum oldu Staj görecek ilk tedrisat müfettisleri Kısa Haberler örfî İdare Komutanı Ankaraya gidecek Ankara 24 (Telefonla) Haber ve. rildiğine göre, İdarei Örfiye komutanı Korgeneral Ali Rıza Artunkal bu günlerde şehrimize gelecek ve bir kaç gün kalacaktır. f Bursada askere kışlık hediye J Bursa (Hususî) Kahraman askerlerimize kışlık hediye teberruları geniş mikyasta devam etmektedir. Bursa merkezinin gönderdiği on binden fazîa kışlık eşyadan başka İznik kazası tsrafından askerî makamlara teslim edilen hediyelerin miktarı (1301), Orhsngazi kazasının da (1024) olmuştur. Bursada 13 üncü ilk mekteb talebe leri de sevgili ve kahraman Mehmed ciklerimize yüzden fazla kışlık çorab hediye etmek suretile daha küçük yaşta iken büyük bir hamiyet eseri gös termişlerdir. Zaten Türk yavrulanna yaraşan da budur. Bu yavrularımız hediye ettikleri çorablajla §u güzel resmi de c,ıkarrnışlardır. «Bir elimde tabanca, bir elimde kılıc olarak sana bu mektubu yazıyorum.» *** «Hasmını bir sağ yumrukla yere serdi. Tabancasmı çekerek kendisini sıkıştıranlara karşı ateş etmeğe başladı... Çok güzel nişancı idi.» *** .Dört metrelik duvardan sokağa at ladı. Biraz koştu. Soldaki dar sokağa saparken ayağına yumuşak bir cam takıldı. Durakladı.. Gozleri yuvalarından fırlayacakmış gibi irıleşti.» *** «Karşılıklı oturdular.. Kazançlarmı paylaştılar.. Ve ilk defa hayatmda dürüst ve hilesiz bir iş yapmış oluyorlardı.» *** Yeni romanlan okuyarak, sinemaları görerek haveslenmişlerdi. İş bu kadarla da kalmadı. taklid bile ettiler. Sabri bir güzel çocuktu.. Arkadaşı Aliye nazaran da daha becerikli idi. Sabrinin sevgilisi Nermin ufaktefek ve babasının biricik kızıydı.. Nerminin bir dediği iki olmazdı.. Yalnız bu sevgi isinde baba çok huysuzluk göstermişti.... Bunun neticesi olarak da Sabri arkadaşı Ali ile anlaşarak Nermini kaçırmak kararını vermişti. O akşam Nerminin sinema dönüşünü bekliyorlardı. Mahallenin dar, evlerin yüksek oluşu caddeye boşluk veriyor. Sabrinin yapacağı işi kolaylaştırıyordu. Arka sokakta bir arabanm hazır bulundurulması da ihmal edilmemişti.. Ali Sabriye sordu: Nermini kaçıracağız ama Sabri, nereye götüreceğiz tasarladın mı hiç?. Bak bunu iyi düşündün Ali.. Bana kalsaydı nereye gideceğimizi düşünmeğe lüzum görmeyecektirru. Ne yapalım pz KUçük hlkâye Bir gece oyunu y L Ahk Leman Ahıskal doğru koşmağa başladılar.. Maksadlan şimdi? Onu bana mı soruyorsun.. Hani her arabanm beklediği caddeye kavuşmaktı. Fakat hangi yoldan kestirme çıka şey hazırdı.. Dur canım acele etme... Buldum caklarını kestirmeden karşılarında iki bile... Tozkoparanda Çamur Mehmedin polis daha belirdi... Önlerinde iki, ar. evine.. Yakın zamanda da bol içkili ve kalarmda bir polis vardı.. Tekrar geri eğlenceli bir düğün... Parasını da Ner döndüler.. Köşebaşında ilk karşılaştık ları polisle burun burna geldiler.. Kaçminin babası vermek şartile.. Sabri birdenbire sustu.. Saklandıklan mak beyhudeydi.. Durdular.. Polisler köşebaşına doğru avak sesleri geliyor geldiler.. İkisini de tuttular.. Üstlerini a du. Hevecandan elleri titredi. Yalnız radılar.. Sabride bir tabanca, Alide bir olmadığım anlamak ve cesaret topla çakı buldular... Bunlar önde, polisler mak için Alinin elini tuttu. sıktı.. Ayak arkada karakola geldiler.. .Nermin çoksesleri adamakıllı yakma gelmişti.. Sab tan buraya getirilmiş, gördüklerini olduğu gibi anlatmıştı bile.. Bu işin pori elindeki tabanca ile ileri sıçradı: listen saklanacak tarafı da kalmamıştı. Davranma, yakarım. Uzun uzun ifadeler aiındı. KâğıdlaFakat birdenbire geriye döndü. Ali ile burun burna geldi. Şaşırmıştılar.. rın altları imzalandı.. Bu arada Ali Bir anda kendilerini toparlayarak kaç Sabriye çıkışıyordu: mağa başladılar.. Uzaklardan bir çığlık Kabahat hep senin Sabri.. Öyle koptu.. budalaca ve hazırlıksız bir iş yaptık ki.. Şimdi önde iki haydud, arkalarında Bir de becerikli olduğunu her yerde bir polis koşuyorlardı.. Dikkatsizlik söyler durursun.. ederek Nermin zannile polise saldır Sabri mjitevekkeldi.. Olan olmuştu. mışlardı.. .Bereket ki polisten çok hızh Hayıflanmak beyhudeydi.. Artık ileri koşuyorlar ve arayı gittikçe açıyorlar sini düşünmek lâzımdı.. Fakat bu sıradı.. Bir aralık Sabri Aliye: da uzaktan bir sürü karışık sesler du Sola sap.. Yang.m yerine.. dedi. yuldu.. Hep birden dinlediler... İnceli. Saptılar.. Hemen oracıkta harab bir kalınlı sesler... Münakaşalar açık olarak çesmevardı. Boş birer çuval gibi ken duyuluyordu... Bir kısmı: dilerini yalağa attılar. Kulaklarına acı Bu taraftan gidelim... acı düdük sesleri geldi.. Nefes bile alDiğer bir kısmı da: maktan korkuyorlardı.. Bir ara polis de Bu tarafta olmalan ihtimali daha sokağa saptı. Çeşmeyi geçti. İlerledi Sabri ile Ali vaktin geldigini ke c tirerek çoktur. yalaktan fırladılar ve geldikleri tarafa i Diyordu.. Bunların hepsine; karakol Almanyanın Fransayı sıkıştırması, scvkülceyşî mülâhazalardan ziyade siyasî sebeblerden ileri geliyor. Hedef, Fransayı kıskıvrak tutarak İngiltereye karşı harbe sürüklemek olsa gerektir. Buna mâni olan Mareşal Petain'le memleketin şgal edilmiyen kısmında oturan Franızlann artık uyanmış olan ruhudur. Bu manialan ortadan kaldırmak için, Fransayı tamamile işgal etmek ve bir ün Verdun kahramanının yerine döneklik ve ihanet kahramam Laval'i, yaud da onun kıratında politika esnafınan birini getirmek, Almanya tarafuıdan, müteaddid defalar tecrübe ve tatik edilmiş bir usuldür. Emekli İngiliz Generali Bro\vning, Almanyanm İtalyayı işgal etmek istediini; fakat Brenner'de bir mukavemete ığramak ihtimali karşısında, buradan eçmenin güçlüğünü düşünerek Kivierai, yani İtalya Fransız hududunun Akeniz kıyılarındaki kısmını tutmağa çaıştığmı iddia ediyor. Bu düşünce, belki anhş değildir; fakat, bugün Almanyaun muzmeri ne olduğunu tayin etmek ok güçtür. Führer'in birşeyler hazırladığı ve bir şeyler yapmak istediği mu, akkaktır. Şimdilik, İsviçre gazetclerinin r'işi muhabirlerinden aldıkları haberlere öre, Mareşal Petain Fransız donanınasıım ve ordusunun şerefine muga^ir hiç ıır taahhüde girişmek niyetinde değiljr. Bugünkü Fransayı temsil eden ihtiaskerin 24 yıl önce Verdun'de Alııan ordusu karşısında gösterdişi mudakilerin çil yavrusu gibi dağılmaları cavemeti, bu defa da Alman siyaseti cevab verdi. Polis, hırsız, şahid. seyirci, arşısuıda göstereceği anlasılıyor. Alman hepsi birer tarafa savuştu. Zabıt kâ . ralitikası hoyratça hareket eder de Mağıdları uçuştu.. Bilinmeyen bir kuvvet •esalı düsürürse, Fransız müstcm! >kelenin ve donanmasınm tekrar silâha saonları ürkütmüştü.. ılması da, Almanya için bir tehl'kedir, * * * Biraz sonra her çocuğu bir büyüğü >unu da unutmamak lâzımdır. yakalamış eve götürüyordu. Nerminin babası: Erkek çocuklar arasında senin ne işin var bakayım.. Kız çocuğu geç vakitlere kadar sokaklarda kalır mı hiç? diyordu.. Nermin ince sesile, ürkek halile babaİstanbul Vilâyeti memurlarmdan ve sına yalvarıyordu: gazetemiz tahrir müdürü Feridun Os Hırsız Poilis oynuyorduk valla man Menteşeoğlunun kardeşi Haldun hi babacığım.. Osman Menteşeoğlu, İzmit Vilâyeti Bir daha böyle şeyler istemem... Maiyet memurluğuna tayin edı'mıştir Ortalık kararmadan eve girmiş olmalı Haldun Osman, Hukuk Pakültesini mükemmel bir derece ile bitirmiş, dürüst sm.. Bundan cesaret bulan Nermin biraz mesaisile muhîtine kendisini sevdirmiş bir gencimizdir. Tebrik eder ve yeni da şimardı: Baba.. O kadar cüzel oldu ki, sa vazifesinde de muvaffak olmasıru di leriz. hici zannettim ve az daha düşüp bayılacaktım. Öbür tarafta Sabri annesinin avucundan bileğini kurtarmağa çalışırken: Anne, diyordu.. Ne oluyorsun annecisim beni dövme.. Vallahi, billâhi Nüshası 5 kuruştur. bir daha yapmam anneciğim.. İzmit Vilâyeti maiyet memurluğu CUMHURIYFT Hem daha çok da geç kalmamıştımki Türkiye Haric eve.. için ıçın *** 1400 Kr. 2700 Kr Seneük Bu çocukluk hatıramm üstünden tam 750 » 1450 » Alü aylık on dört yıl geçti.. Bu oyun da unutul Üç aylık 400 > 800 > muştu. Fakat dün arkadasım oilan 150 » Yoktur. Bir aylık Nerminden bir mektub aldım.. Diyor ki: «Önümüzdeki cumartesi aksamı Park otelde düğünümüz var... Bekliyoruz... Gazelemize gönderilen evrak ve yazılar Mutlaka gel.. Hem Sabrinin de çok se ne?redikin edilmesin iade edilmez ve lâmı var... Gelmezsen güceneceğiz sa ziyaından mes'nliyet kabul olunmaı seraiti} Dikkat

Bu sayıdan diğer sayfalar: