28 Nisan 1940 CUMHURİYET PAZABDAN PAZAQA| Harbin boyu Taziyet Bir yanlış Bir yanlış daha Gangsterler Harbin boyu Candide gazetesinde Pierre Veber yazıyor: «Kimi diyor ki, ne kadar çok millet iştirak ederse bu harb o kadar kısa sürer. Kimisi de diyor ki, muharibler ne kadar çoğalırsa harb o kadar uzun olur. Garib şey: Birbirine zıd iki iddia için de ayni delil kullanılıyor!» Bu iddianm ikisi de, yerine göre, çok doğru ve çok yanlış. «Ne kadar çok millet iştirak ederse bu harb o kadar kısa sürer.» Pek doğru! Eğer yeniden iştirak edecek milletlerin çoğu veya hepsi bir tarafa katılırsa... Fakat yeniden harbe girecek milletler, müsavi kuvvetlerle ikiye aynhrlar ve iki tarafa da iltihak ederlerse, yahud, daha doğrusu, mağlubiyete namzed tarafın şansını karşı tarafınkine müsavi bir hale getirecek nispette ikive ayrılırlarsa o zaman da Müttefikler Norveçe dün yeni asker ihrac ettiler Siyasî meydan muharebesi tarafı birind sdhifede] edildikten ve Almanyaya karşı İngiliz ve Fransız zimamdarları tarafından ileri sürülen Polanyalı müttefik muvaffakiyet sizliğe uğradıktan sonra, nevmidane bir surette, Almanyanın nakkından gelebil mek için yeni imkânlar araştırılmağa başlanmıştır. lşte bu suretle harb sahnesinin genişletilmesi, garb devletlerinin siyasî ve askerî direksiyonunun esas düşüucesini teşkil etmiştir. Bu sebeblerden dolayı bu senenin başındanberi, Ingiltere ve Fran sa, bütün vasıtalarla, bitaraflan kavganın içiııe çekerek, harb sahnesini başka taıafa götürmeğe gayret etmektedir. 3u bahiste İngiliz zimamdarlarına bilhasa kü çük Avrupa memleketleri, en iyi unsur olarak gözükmektedir. Bu küçük metnU ketlerin halkı, an'ane halini almış eskı âdet mucibince, tngiliz kanmın çok idareli bir surette kullanılmasını mümkün kılacak kıymetli yardımcılardır. Birkaç gün sonra, 30 martta, Reynaud, Pariste yabancı bir diplomatla bir görüşmede bulunmuştur. Alman hükumetinin malumattar olduğu bu görüşmede Fransız Başvekili, ihtiyatsızca beyanatta bulunarak, garb için ve ezcümle cenub için artık tehlike kalmadığını, çünkü önümüz deki günlerde garb devletlerinin şimalî Avrupada mühim ve kat'î hâdiseler çıka. racaklarını söylemiştir. Bu beyanata muttali olan Alman hü kumeti, kuvvetlerini her dakika harekete getirmek için hazırlık tedbirlerini derhal tamamlamıştır. 8 nisandan bir kaç gün evvel Alman hükumeti şurasını öğrenmiştir ki Ingilizve Fransız hükumetleri, 8 nisandan itibaren lskandinavya karasularındaki hükümranlığı yok telâkki ederek muayyen harekete başlayacaklardır. Bu hal, tehdid eden bu tehlike hislerini fazlalaştırmıştır. Bunun üzerine Führer muhasımların Alman hükumetinin haber aldığı niyetleıini kuvveden fiile çıkarmaya teşebbüsleri takdirinde derhal müdahalede bulunmak üzere Alman filosunun hemen hareketini emretmiştir. S [Bo? tarafı birind sahifede] dokuzuncu içtimaını akdetmiştir. Bu konsey içtimaında, Fransayı Başvekil ve Hariciye Nazın Reynaud ile Campinchi ve Laurent Eynac temsil eylemiş Yazan: SERVER BEDt ve bu mümessillere Fransanın Londra büyük elçisi Corbin, General Gamelin, Amiral Darlan ve General Villemen refakat eylemiştir. Ingiltereyi, Chamberlain, Halifax, Churchill, Stanley, Hoare temsil etmiş ve kendilerine Sir Alexander Cadogan, Sir Cyril Nevvall, Amiral Dudley Paund, Sir Edmund Ironside refakat eylemiştir. Müzakerelere ayni zamanda Norveç ve Polonya hükumetlerinin Londradaki mümessilleri de iştirak eylemiştir. Bu hafta başında Pariste vukua gelen içtimaın devamını teşkil eden bu toplantı, bugün saat 14, 30 da lngiliz Başvekâlet dairesinde yapılmıştır. Kısa bir toplantıda, konsey, harb vaziyetinin doğurduğu bir çok meseleleri ittifakla halletmiştir. Konsey, yakın bir istikbalde, çıkabilecek muhtelif meseleleri Taşın müsveddesini yapan zat gibi e de tetkik eylemiş ve bu meselelere karşı debiyatın ve lisanın inceliklerinden haberi koymak için tasavvur edilen tedbirler olmıyanlar soracaklar: den kaydı malumat etmiştir. «Bu» ile «şu» arasında ne fark var? tngiliz tebliği Vezin de düşmüyor, mana da. Londra, 27 (a.a.) İngılız Harbiye NezarcEvet, vezin düşmüyor, fakat mana ve ahenk yere seriliyor. Çünkü «şu» işaret tinin resmî tebliği: Steinkjaer mıntakasında, va ziyet değişmemiş olarak kalmaktadır. Keşıf kolsıfatı tezyif makamında kullanılır; hallarımız, bir kaç düşman neferini esir almıştır. buki burada şair taşı alnına benzettiği Gudbrandsdal vadisinde, Kvam'da müttefik k ıviçin tezyif etmek değil, bilâkis yükseltvetlere karşı düşmamn yaptığı ciddi hücum mek isteyor. «Şu taş» denirse «ş» harfi püskürtülmüştür. Düşman, büyuk zayiata uğranin tek heceli iki kelimede arka arkaya tılmıştır Düşman, bu mıntakada tazyilum degelmeleri de ahenksizliktir. vam ettirmektedir. Almanlar, münakale hatlaMaarif Vekâletinin yanlış kitablar se nna ve müttefik üslerine karşı hava faahyetirisine bir de «yanlış mezar taşı» katılmış ne devam etmektedir. Narvik mmtakasmda kayda şayan bir şey yoktur. oluyor! Bir yanlış daha Yanlış kitabdan hatınma geldi. Maa, ^"*^BV T 'f t e ki dostlarım anf j \ \ y lattılar: Bütün edebiV ^k \ yat kitablarının yan/ \^»« J lışları arandığı ma£~^y, lum. Ali Canib üstaj*f^ fj dımızın kitabını da V *\\j Hıfzı Tevfik dostu^wf^^ muz tetkik etmiş ve Maarife rapurunu vermiş. Fakat bu raporun yanlışlarla dolu olduğunu gören Ali Canib, maarifçilere demiş ki: Hemen bu raporu sepete atın, yoksa vallahi Peyami Safaya haber veririm! Tehdid hemen tesirini icra etmiş, diyorlar. Bunu duyunca kendi hüviyetimden şüphe ettim: Ben umacı mıyım Allah aşkına? Çocuklan korkutmak için: «Seni eskiciye veririz!» derler. Benim kanımda musevilik olmadıgı gibi sütunum da" ığnpli fiçi değil. Yanlış kitab ve yanlış mezar taffferisine bir de yanlij1 Vap"ör katıp' geçelim. harb uzun sürer; çünkü terazinin kefelerine müsavi vezinler atılmış olur. Harbin boyunu ölçmek için elimizde hiç bir endaze yok. Şimdilik muharibleT boy ölçüşüyorlar. Harbin boyu sulhtan evvel anlaşılamaz. Bir çocuk doğunca ne boyda olacağını kim anlayabilir? Harb henüz sekiz aylık bir bebek: Hayırlısile erken bitse de bu canavarı tabuta koyrnak için boyunun ölçüsünü alsakl Taziyet Meşhur bir Fransız hikâyecisi öldü. Bu muharririn Türkiyede hikâyelerini herkes okumuştur, fakat ismini kimse bilrriez. Çünkü bu muharririn hikâyele li biziW~'muharrirlerin imzalarile çıkmıştır. Adaptasyonla intihal arasındaki acayib telif nev'inin cilvelerinden biri de budur. «Son Dakika» gazetesi Fransız meslekdaşımızm ölümünü okuyuculanna bildirdikten sonra ilâve ediyor: «Allah adaptasyoncularımıza başka keder vermesin!» Tam yerinde bir taziyet. Biz de şu duayı ilâve edelim: Allah geri kalan Fransız hikâyecilerine uzun ömürler ihsan etsin! Gangsterler Amerikada cumhur reisliği seçimi kızıştı. Roosevelt'in en kuvvetli rakibi, Dewey isminde bir müddeiumumî imiş ve programının başında gangsterlerle kıyasıya mücadele geliyormuş. Ben Amerikalı olsaydım ve Rooseveltin kazanmasını isteseydim gazetemde şöyle yazardım: Gangsterlerle mücadele yeni bir şey değil. Bütün Amerika polisi bu işle meşgul. Nihayet bu mücadeleye biraz daha ehemmiyet verilir, olur biter. Fakat Amerika için asıl dava, dünyanın başındaki ganersterlerle mücadele etmektir. Onlar küçük çocuklan değil, kücük milletleri kaçırıyorlar! lste Roosevelt'in gayesi asıl onlarla mücadele etmek ama Amerikalınm an'anevî bir hatası var: Kendi dünyasından başka dünya t^rnmak i«te"<ii'or. Bir yanlış «Akbaba» dostumuz her zaman gülünecek şeyler yazmaz, ağlanacak şeyler iistünde de durur. Yusuf Ziya Ortaç, Abdülhak Hâmidin ölüm törenine gittiği gün, bakmış, yeni dikilen mezar taşı üstünde bir kelime yanlışı var: Bu taş cebinime benzer ki ayni mahberdir Dışı sükut ile mâli, derunu mahşerdir. Beytindeki «Bu» kelimesi tasın üstüne «Şu» olarak hakkedilmiş. Yusuf Ziya Ortaç hem Hâmidin ruhunu azaba soktuğumuzu, hem de cehaletimizi mermere kazarak istikbale yadigâr bıraktığımızı yazıyor. (Daha pek güzel şeyler yazıyor ama tek satırlık hulâsası bu.) SERVER BEDt Maltepe Askerî lisesinde diploma tevzi' merasimi (Baj tarafı 1 tnct sahijede) Kapıda bandonun çaldığı selâm havasile karşılanan İstanbul Kumandanı, mezunların teşkil ettiği kıt'aları teftiş etmiştir. Kendilerini «merhaba!» diye selâmlayan kumandana, genc lise mezunlan hep bir ağızdan «sağ olta diye mukabelede bulunmuşlardır. Törene mekteb bandosunun çaldığı lstiklâl marşile başlanmış, talebe ve da vetliler hep bir ağızdan marşı tekrar etmişlerdir. Müteakıben yeni mezunlar, başlarında mızıkaları olduğu halde kumandan ve davetliler önünde çok muntazam adımlarla güzel bir geçid resmi yapmışlardır. Geçid resminden sonra, Maltape As kerî lisesi müdürü kurmay albay Yakub Gürkaynak, lisenin bu seneki mezunlarına hitaben heyecanlı bir veda nutku söylemiş, Türk ordusunda görecekleri mukaddes hizmetleri tebarüz ettirerek, kendilerini tebrik etmiştir. Kumandanı tarafından tevzi edilmiştir. Bu sene Maltepe lisesini bitirmeğe muvaffak olan genclerin sayısı üç yüze yakmdır. Mükâfat kazananların isimlerini sırasile yazıyoruz: Ahmed Aasışen birinci, 2767 Saim Aldora ikinci, 2323 Sü reyya Yönder üçüncü. Mektebden birincilikle mezun olan gence bir altın saat, ikinciye bir gümüş, ve üçüncüye bir krom saat hediye edilmiştir. Bundan başka bando şefi Ertuğrul Köstepen bir altın kalem, fransızca birincisi Suphi Yaşdal bir fransızca diksiyoner, ingilizce birincisi Mustafa Yıldınmalp bir ingilizce lugat, almanca birincisi Halim bir almanca lugat almışlardır. Tören nihayet bulduktan sonra Maltepe lisesinin çevik vücudlü gencleri tara fından bir çok spor gösterileri yapılmıştır. Pokey, boks, hendbol, futbol ve atletizm takımları bilhassa alkışlanmışlardır. Bundan başka, voleybol, basketbol ta kımları arasında bir müsabaka icra edilLise müdürünün nutkunu, evvelâ me diği gibi Japon güreşleri, boks müsabakazunlar namına, sonra da, mektebde ka lan. kültür fizik hareketleri de yapılmıştır. lan arkadaşları namına söz söyliyen birer Kehramanlar kaynağı Harbiyeye iltigencin hitabeleri takib etmiştir. hak etmeğe hazırlanan genc subay namDünden itibaren «Harbiyeli» sıfatmı zedlerimizi, şimdiden tebrik eder, kenihraz eden lise mezunu bu şerefli yuva dilerinden vatan uğrunda büyük başarılar öan ayrılışınm acısile, katılacakları yeni dileriz. şerefli hayatın büyük gururunu mezcetti ^ ^ • ^ • ^ • ^ ^ ^ ^ ~ ren hitabesinde, Atatürkün büyük ve ebedî şahsiyetini tazimle selâmlamış, fazi letler timsali Millî Şef İsmet Inönünün hatırası önünde hürmetle eğilerek, arka Beşiktaş ilk okullarında yoksul çocukdaşlarına çok samimî surette veda etmişlara yardım cemiyeti Maçka 22 nci ilk tir. okul şubesi her yıl olduğu gibi bu sene Her iki gencin hitabelerini müteakıben de 40 kimsesiz yavruyu muntazaman yemezunların diplomalan bizzat İstanbul dirmiş. ve giydirmiştir. . Sevindirilen ilk mekteb talebeleri Bu harbin genişletilmesi siyaseti fikrini yaymak için, İngiliz Fransız zimamdarlaıı, bizatihi bitaraflık prensipine ve bu bitaraflığı muhafaza ederek harb dışın da kalmak için bitaraf bir devletin yaptıFilhakika, 8 nisanda, Alman ticaret ğı bütün teşebbüslere karşı sistematik mü seyrisefainine mâni olmak istediğini söycadeleye geçmişlerdir. liyerek, lngiltere, Norveç karasularının Churchill, 21 kânunusani 1940 ta söy mayınlanmasını bildirmiştir. Fakat hakilediği meşhur nutkile bu mücadeleyi aç katta, Norveç limanlarına konan mayin mıştır. Churchill, bu nutkunda, bitarafh ler, o dakikada şimal denizinde ilerle ğa hücum etmiş ve bitaraflardan, Alman mekte bulunan seferî kuvvetin ihracını teyaya karşı yapılan tngiliz Fransız harbi min eyliyecekti. Stanvanger'i, Bergen'i ne iştirak taleb eylemişti. O zamandanbe Trondheim ve Narvik'i işgal edecek olan lngiliz kıt'alari 8 nisanda, yolda bulunuri lngiliz ve Fransız siyasetçilerinin söyleyordu. lngiliz amirallığı, o zaman, Alman dikleri hiç bir nutuk yoktur ki, içinde bitadeniz kuvvetlerinin şimal denizinde olduraflarden Almanyaya karşı harbe iştirak ğunu öğrendi, Amirallık dairesi, bunu, lnetmeleri için talebde bulunmasm. giliz ihracı hareketi ile alâkadar gördü, Bu zamana kadar, tngiliz ve Fransız nakliye gemilerini geri çagırdı veya ça. devlet adamlarının beyanatları, bitarafla ğırmaya teşebbüs etti ve derhal Alman fira karşı taleblere ve yahut kapalı tehdid losu ile muharebe t<*nasına girmeye ça'ışlere inhisar eylemişti. Fakat 12 nisanda, tı. Fakat buna rağmen bütün nakliye ge' Alman tebliği Berlin 27 (a a.) D. N. B. bildiriyor: Ordu Duff Cooper, maskeyi çıkarmış ve açık milerini geri almaya muvaffak olamadı. Baskumandanlığı şimdiye kadar askeri sebeb bir surette şu beyanatta bulunmuştur: Alman bombardıman tayyareleri, bu naklerden dolayı 22 nisandanberi İngiliz ihrac müf «Bu ana kadar bitaraflara anlattık ki biz liye gemilerinden bazılarını buldular ve rezelerile Alman kıtaatı arasında vuku bulan zat kendi hürriyetleri ve istiklâlleri mev tahrib ettiler. müsademeler hakkmda haberler neşretmemiş zuu bahistir. Şimdi bitaraflara, kendile9 nisan sabahı yapılan Alman mukabil ti. Bu ihtiraza artık lüzum kalmamış olduğunrinden ne gibi şeyler taleb ettiğimizi ve hareketi, Norveç »ahillerine lngiliz Frandan ordu baskumandanlığı aşağıdaki tebliği bitaraflardan her birinin Almanyayı mahsız ihracına mâni olmak için tam zamanınneşretmıştir: 22 ve 23 nisanda Alman kıt'aları Lilleham vedecek olan ittifakta ne gibi bir TOI ifa da yapıldı. lngiliz ve Fransız zimamdarmer ve Treteini baskın suretile işgal etmişlerdir. etmesi icab eylediğini açıkça söylemeli ları, tskandinavya arazisinin işgali hakkınAlmanlar burada ilk defa olarak Andalsnes'den yiz. Eğer bu memleketlerden şu veya bu daki projelerinin muvaffakiyetsizliğini angelen İngiliz kuvetlerile karşılaşmışlardır. Bu tereddüt ederse, bu tereddütleri derhal layınca, Chamberlain, Churchil, Halifax kuvvetler dağıtılmıştır. Tamamen garfil avlanan mağlub etmek için icab eden tedbirleri ve Reynaud, halk karşısında müteheyyic düşman, bir çok silâh bırakarak Dombaas'a doğ almamız lâzımdır.» vaziyetlerini takındılar ve konulan mayinru kaçmıştır. İçlerinde İngiliz kurmayına dahil lskandinavya arazisinde lngiltere ve Fransa, harbi genişletmek lerden başka bir subay, bir de komutan olmak üzere 200 ka bahsinde ilk şansı, Rus Fin anlaşmaz kat'iyyen hiçbir harekette bulunmak nidar esir alınmış, ayni zamanda siyasî ve askeri lığında görmüşlerdir. 12 martta Daladier yetleri olmadığını temin ederek Almanfevkalâde ehemmiyeti haiz harekâta dair bir ve 1 9 martta Çemberlayn, şu ciheti alenî yaya karşı ağır ittihamlarda bulundular. çok vesikalar ele geçirilmiştir. ihrac edilen diBu hedefle, lngiliz Başvekili, Avam ğer bir İngiliz müfrezesine de Trondheim'ın şi surette beyan etmişlerdir ki, lngiltere ve malinde bulunan Steinkjer yakınında hücum Fransa, Skandinavya memleketleri arazi Kamarasında aynen şunları söyledi: edilmiş ve seri bir muharebeden sonra püskür sini hareket üssü olarak almak suretile bu «Alman hükumeti, Norveçe girişini, surette müdahaleye tülmüşıür. «Hıns Own Yorkshire Regiment» a anlaşmazlığı askerî garb devletlerinin Norveç sulanndaki hadındaki alaya mensub 2 subay ve 80 nefer esir azmetmiştir, fakat bu hareket, henüz, bu rekâtına karşı bir mukabil tedbir olduğuedilmiftir. Norveçte Alman kıtaatmın mevcu^ memleketlerin müttefik tıt'alarının geçi nu temin ediyor. Bu beyanat kimseyi aldiyeti şefleri tarafından bunlardan gizlenmiş şine muvafakatlerine mütevakkıf bulun datamaz. Hiç bir zaman, garb devletleri, buluauyordvu iki yerde Alman ordusunun fai^ maktadır. İki hükumet reisinin bu alenî Almanya tarafından bir hücuma maruz kiyeti kendini gostermiştir. İngilizler, yüksek beyanatları, tamamile yalandı. Alman kaldıkça, lskandinavya arazisini işgali bir idare sayesinde az zayiat vererek düşman hükumeti, 12 martta Finlandiyanm Paris düşünmemişlerdir. Almanyanın bunun akmevzilerini zaptetmiş olan kıtaatımızın ileri elçisinin hükumetine göndermiş olduğu hareketini durdurmağa muvaffak olamamıştır. rapora vâkıftır. Bu raporda, elçi diyor ki: sine olan iddiaları, hiç bir esasa dayanma yan uydurmalardan başka bir şey değilBir çok Alman kuvvetleri sür'atle şimale doğ«Daladier ve Çörçil, Finlandiyanm ru ilerleyerek 26 nisanda Tynser ve Röros'u dir. derhal yapacağı talebe cevaben, hazırgeçmişlerdir. Bu suretle Oslodan 350 kilometAlman hükumeti namına ve bilhassa relik bir yürüyüşten sonra şimdi Trondhjem'e lanmış olan lngiliz ve Fransız kıt'alarının hakikat ve hak namına, şimdi sizlere, lnancak 100 kilometre mesafede bulunmaktadırlar. Norveçe ihraç edilmek üzere limanlardan giliz Fransız zimamdarlannın teminat Bergenin şarkında Alman kıt'aları Norveçliierle hareket edeceklerini bana temin ettiler. larının yalandan ibaret olduğunu gösteren kısa bir muharebeden sonra Voos'u almışlar Kıt'aların müruru, Norveç ve tsveçe yalvesikaları vereceğim. dır. 26 nisanda İngiliz deniz kuvvetleri linıa nız tebliğ edilecek, fakat Isveç ve NorVon Ribbentrop, bunu müteakıb, veveç hükumetlerinin muvafakati taleb onın ve Narvik civarının bombardımanına devam etmişlerdir. Narvik'in şimalinde Alman lunmayacaktır. Fransa ve lngiltere, der sikaları göstermiş ve bilâhare Norveçteki dağ miifre7elerinin mukabil bir hücumu esna hal Sovyetler Birliği ile diplomatik müna askerî vaziyeti de bahis mevzuu etmiştir. Bir seri neşriyatla, Alman hükumeti, sında bir Norveç taburu imha edilmiş, 114 Nor sebetlerini keseceklerdir. veçli esir ahnmıştır. Hava kuvvetleri, Norveçte aşağıdaki hususlan ispat eden vesikalaıı Finlandiya diplomatının raporu şunu verecektir: orduya gerek doğrudan doğruya, gerekse büda ispat ediyor ki 1 1 nisan akşamı, Çörçil vasıta müzaheret için baskınlarına devam et1 lngiltere ve Fransa, Norveçin işmişlerdir. Sogne koyunda bir ingiliz kmvazö Finlandiya ile Rusya arasında sulhun im galini çoktanberi hazırlamışlardı. rüne dört bomba isabet etmiştir. Kruvazürün zalanmasına son dakikada mâni olabil2 Norveç hükumeti, bu niyetinden mühimmatı infılâk etmiş, gemi ciddî hasara mek için tayyare ile Parise gelmiştir. haberdar idi. uğrayarak harb harici olmuştur. İngilizler tayAlman kıt'alarının Norveçte ele geçir3 lsveçin aksine, Norveç hükumeti, yare meydanına muvaffakiyetsiz taarruz teşeb dikleri vesikalar ki bunlardan müntehab büsünde bulunmuşlardır. Garb cephesinde, dev ufak bir kısmı bugün neşredilmektedir bu niyete iştirak etmekte idi ve lüzumu riyelerimiz ve müsademe kıt'alarımız büyük Ingiliz ve Fransızların Skandinavyada takdirinde, esasen sonunda olduğu gibi, bir faaliyet göstermişlerdir. Düşman zayiata müdahalelerini ns kadar geniş mikyasta lngiltere ve Fransa ile birlikte harbe iştiujramış ve 32 esir vermiştir. hazırlamış olduklarını yeniden ispat ey rake hazır bulunuyordu. 4 Yalnız, bir çok saat ara ile Al lemektedir. Narvikte elde edilen vesikaHava vaziyeti müttefiklerin lar, lngiliz Entellicens servisinin Norveç manyanm müdahalesi, lngiliz hareketini lehinde teki faaliyetini geniş surette göstermek muvaffakiyetsizliğe uğratmıştır. Paris 27 (a.a.) Havas ajansı bil5 lngiltere ve Fransanın bilâhare tedir. diriyor: yaptıkları beyanat yalandır. lngiltere harb sahnesini genişletmek iNorveçte hava vaziyetinde müttefikVon Ribbentrop'un bu beyanatı, bü çin şimalde bütün hazırlıkları yaparken, ler lehine aşikâr bir salâh mevcuddur. Çörçil, hakikî niyetleri, Alman hükurne tün Alman radyolan tarafından nevredilMüttefikler şimdi gerek defi topları gemiştir. rekse avcı tayyareleri sayesinde Alman tinin haberdar olduğu ihtiyatsız müteaddid beyanatla ifşa eylemiştir. Bunun içintngiliz Hava Nazirının bombardıman tayyarelerinin baskınlarına vesikalar arasında tesirli surette karşı koyacak vaziyettedir dir ki, neşredilecek verdiği cevab ler. İngiliz tayyareleri tarafından Alman Norveçin Londradaki elçisinin, LondraLondra 27 (Hususî) Hava Nazırı hava üslerine karşı yapılan tahrib bas da 2 şubatta Çörçil'in bitaraf memleket Sir Con Saymon, bugünkü nutkile hakikat kınlan iyi neticeler vermiş ve birçok Al ler matbuat ataşelerile yaptığı bir görüş leri bile bile tahrif eden Almanya Haricime hakkındaki raporu da vardır. Bu raman tavyareleri tahrib edilmi<'tir. ye Nazırının bütün iddialarını madde porda deniyor ki: madde cerh etmiştir. Narvikteki Almanlar muhasarada «Çörçil, Isveç ve Norveçe karşı şid Sir Con Saymon beyanatma şu sözlerle Amsterdam 27 (a..a) Tromsoe Norveç radyosu dün akşam halkı süku detli tenkidlerde bulunmuştur. Çünkü ls başlamıştır: «. Von Ribbentrop, müttefiklerin Alnete davet etmiş ve Almanlarm kontro veç demirinin Almanyaya gönderilmesini istememektedir. Bundan sonra Çörçil, manyaya harb ilân etmeleri için hiç bir lu altında bulunan Norveç radyolarının nesriyatına inanmamak lâzım geldiğini büyük hedefin, Iskandiııavya devletlerini sebep yoktu diyor. Harb ilânının sebebiharbe sokmak olduğunu ve Iskandinav ni, lngiltere ve Fransanın taahhüdierle bildirmiştir. ya memleketlerinin Finlandiya ile yanya bağlı bulunduğu Polonyaya karşı bile bile Spiker, Narvik civarında birkaç münferid müfreze kaldığını, bunların da her na mücadele etmelerinin bunun içm en yapılan hücum teşkil etmiştir. Von Ribbentrop'un müttefiklerin pîâtarafta Norveç kuvvetlerile müttefik kıt iyi vasıtayı teşkil ettiğini itiraf etmiştir. Kendi niyetlerine mânevi kuvvet vere nının Alman milletini parçalamak olduğu alar tarafından muhasara edildiğini ilâve bilmek için, lngiliz Fransız zimamdar hakkındaki beyanatında hiç bir hakikat etmiştir. Spiker, Norveçe yeniden Inçiliz kuv ları, daima ve bilhassa kendileri için bu yoktur. lngiliz Başvekili, bu iddianın yan•vetleri ihrac edilmiş olduöunu ve bunla derece arzu edilmeyen Rus Fin sulhun lış ve garezkârane olduğunu evvelce söyrın arasında Hindistanda mVmet etmiş o dan sonra, Almanyanın Norveç sularını lemiştir. Iskandinavyanın işgali hakkındaki sözlan ihtiyat ordusunun dağ kıt'aları da ihlâl niyeti bulunduğunu ileri sürmüşlerdir. Bu niheyle emirle yazılmış bir çok de lngiliz plânlarına gelince, von Rib bulundu^unu sövlemistir. yazılar arasında, 27 mart tarihinde yani bentrop, müttefikleri, Çörçil'in ve dığer garb devletlerinin Norveçi işgal hakkın zevatın beyanatlarına istinaden itham daki hazırlıkları sona erdiği bir zamanda ediyor. Çocuk Esirgeme Kurumunun Ankarada Temps gazetesinde çıkan bir makaleyi Hakikat şudur ki: Gündüz Bakımevi (Kreş) müdürlüğü açılmış misal olarak gösterelim.: 1 lngiliz hükumetinin ve Fransız tır. Bir bayan öğretmen tayin edilecektir. Ana Bu makalede, Almanyanın karasuları hükumetinin, açıkça söyledikleri gibi, Alsınıflannda öğretmenlik etmiş olanların genel karasularını ihlâlden nı sistematik surette ihlali bahis mevzuu manyayı Norveç merkeze müracaatleri. mene azmetmiş bulunmalan doğrudur. dur ve bundan da harb devletlerinin bu suların bitaraflığına artık hürmet etme Bunun üzerinedir ki, mayn tarlaları vü mek vaziyetinde bulunduklan neticesi çı. cuda getirmek kararını almışlardır. Şişli Halkevinden: 2 Müttefik hükumetler, Norveç ve ajansı Civaı ımızdaki ilk oktıllara devam eden yar karılmaktadır. Ayni gün Havas da pasif hattı hareketin bitaraflığın ma Isveç yolu ile Finlandiyaya yardım göndıma muhtac çocuklara yaptırdığımız elbiseierden elli takımını parasız dikmek ve 400 ta nasını bozduğunu, garb devletlerinin hattı derilmesi hakkında müsaade taleb etmişkımın biçilmesini hazırlamak sııretile büyük hareketinin hedefinin muvazeneyi yeni lerdir Kendilerine bu müsaade verilmeyardımda bulunan müteahhid Bay Salih Fuad den tesis etmek olduğunu söyleyen bir ya diği için, müttefikler, bu plânlanndan vaz zı neşretmiştir. geçmişlerdir. Keçeciye teşekkürlerimizi sunarız. 3 Norveç hükumeti, Von Ribben • trop'un iddia ettiği gibi müttefiklerin yanında harbe girmeğe karar vermesi şöyle dursun, Finlandiyaya gitmek için müttefik kıt'alarına Norveçten geçmek müsaadesini bile vermemiştir. 4 Eğer müttefikler Von Ribben trop'un iddia ettiği gibi, Norveçe ihrac yapmağa hazır bulunmuş olsalardı, Nor veçe yardımda bulunmakta kat.'iyyen gecikmezlerdi. Yardımdaki gecikme, kuvvetler toplamak lüzumundan doğmuştur. 5 Eğer mayin dökme, Von Ribbentrop'un iddiası gibi asker ihracı için bir hazırlık olsaydı, müttefikler, mayin tarlalan vücude getirildiğini ilân etmezlerdi. Fakat müttefikler, bu mayin tarlalarının vücude getirildiğini ilân etmişlerdir. Çünkü müttefikler yalnız Almanyanın bu derece utanmazca istihbar ettiği bitaraflar menfaatlerini nazan dikkate almışlaıdır. 6 Bizzat Alman radyosu, Alman «eferî kuvvetlerinin, Ncrveç sulanna mayinlerin konulmasından bir kaç gün evvel hareket etmiş olduğunu itiraf etmiştir. 7 Norveçe Alman kıt'alarının ihracının Alman gizli ajanlarmm faaliyetile mümkün olmuş bulunduğu malumdur. tngiliz ajanlarının lngiliz kuvvetlerinin ihracını hazırlamakta bulunduklarını id dia etmek ne küstahlıktır? 8 lngiliz hükumeti bitaraflann bir Alman tecavüzüne karşı muhafaza tedbirleri almalarını gerçi tehalükle arzu etmektedir. Fakat müttefiklerin harbi genişletmeği aradıklarını iddia eylemek tamamile yalandır. Bitaraflar, aralarında hiç birisinin müttefikler tarafından vaki olacak bir lecavüz korkusu ile seferberlik ilân etmemesi suretile, bu hususta fikirlerini bildimişlerdir. Harbin tskandinavyaya yayılmasma Alman hükumetinin bile bile yaptığı hareketin sebeb olduğunda hiç şüphe yoktur. O Alman hükumeti ki, bugün, tecavüzünü icra ederken hiç bir malumatı olmadıgı sözde bazı vesikalara istinad erek kendisini haklı göstermeğe çalış maktadır. Şurasını kaydetmek enteresandır ki Von Ribbentrop nutkunda, Danimarkanın istilâsını haklı göstermeğe çalışmamıştır. Danimarka kendisi tarafından bahsedilmeğe lâyık bile görülmemiştir.» Resmi tekzib Londra 27 (a.a.) Londrada resmen tekzib ediliyor ki, Von Ribbentrop'un bugünkü nutkunda iddia ettiği gibi, Norveç harekâtı esnasında hiç bir subay ve yahud er esir düşmüş değildir. Almanya Rusyadan ümidi kesiyormuş! (Bat taraft birind sahifede) Von Mackensen'in geçenlerde Berline davet edildiği ve Romaya dönmeden evvel Hitler ile uzun bir mülâkat yaptığı hatırlardadır. Bununla beraber yukarıda zikredilen şayialar iyi haber mahfillerde şüphe ile karşılanmaktadır. Mussolini elçiyi kabul etti Roma 27 (a.a.) Alman elçisi Von Mackensen'in Berlinden avdetinde, Hariciye Nazırı Kont Ciano ve onu mütekıb Mussolini tarafından kabul edildiğini D. N. B. ajansı bildirmektedir. ttalyamn vecizesi Roma 27 (a.a.) «Havas» Dino Grandi bir nutuk irad ederek ltalyanın gayri muharib olduğunu hatırlatmış, ve Avrupa ihtilâfı karşısında ltalyanın lâkayd kalamıyacağını söylemiştir. Hatib. Mussolini'ye dönerek mumai leyhin eserinden ve faşizmden heyecanla bahsetmiş ve netice olarak şöyle demiştir: «ltalyanın vecizesi Duçeye kat'î sadakattir.» Almanya Sovyet yardımından istifade edemiyor Amsterdam 27 (a.a.) Ecnebi müşahidler Alman haricî siyasetinin müşkül bir mevkide bulunduğunu beyan etmektedirler. Çünkü Almanyanın Italya ile arasındaki işbirliğini muhafaza ve takviye etmek için Sovyetler Birliği ile yapmak istediği işbirliğinden geniş mikyasta fedakârhk yapması lâzım gelmektedir. Ayni müşahidlerin kanaatine göre Alman zimamdarlar. şimdiden bu iki şıktan birini tercih etmişlerdir. Çünkü Balkanlarda İtalyan emellerile Sovyet temayüllerinin telif edilmiyeceği artık anlaşılmıştır. Alman siyasî ve iktısadî mahfillerin de Almanyayı her türlü iaşe endişelerinden kurtaracak olan Alman . Sovyet işbirliğinin gevşediği müşahede edilmiştir. Son zamanlarda nazi matbuatı Sovyet yardımı hakkında büyük ümidler izhar etmekten vaz geçmiştir. «Kölnische Zeitunğ» Ruslann işgali altında bulunan petrol merkezinin işletilmesinde tesadüf edilen müşkülâttan bile bahsetmektedir. Muhtelif Alman firmaları Sovyet sevkiyatının ağırlığından şikâyet etmektedir ler. Bazı Alman mahfillerinde hüküm süren kanaate göre Sovyetler istihsalâtı ve nakliyatı ıslah etmeğe memur olan Alman teknikcilerinin birleşmesini kolaylaştırmam?ktadır. Gündüz Bakımevi müdürlüğü İtalyada en fazla satılan gazete Roma 27 (a.a.) Havas ajansı bildiriyor: ltalyanın okuyucusu en fazla gazete lerinden biri olan «Osservatore Romana» gazetesinin, baskı sayısı günden güne artmakta ve bu hâdise faşist mehafilini hoşnudsuzluğa sevk etmektedir. Bu mahfiller Papalık makamının organı olan mezkur gazeteye hücum ederek, yalnız İtalyan ve Alman kaynaklarından gelen haberleri değil Fransız ve lngiliz membalarından aldığı haberleri de neşrettiğinden dolayı muahazede bulunmaktadırlar. Teşekkür