CUMHURİYET 13 Şubat 1940 IKTISAD MESELELERI Şehir ve Memleket Haberlerı Fırınların teftisi 42 fırın kapatıldığı hakkındaki haber doğru değil Dün bir gazete, teftiş neticesinde Istanbulda mevcud 192 fırından 42 tanesinin kapatıldığını ve fırıncılann yeni zam talebinde bulunduklarını yazmıştı. Alâkadar bir zat bu hususta dün bir muharririmize şunları söylemiştir: « Dün kaymakamlardan aldığımız malumattan, halen lstanbulda 189 fınnın faaliyette bulunduğu anlaşıldı. Binaenaleyh 42 fırının kapatıldığı hakkındaki neşriyat doğru değildir. Fırınları sıkı bir surette takib ediyor, hatta sivil memurlar gönderiyoruz. Fırınlarda çıkan ekmekler de, evvelkine nazaran düzelmiştir. Fırıncıların şube açmaya mecbur tutulmalannı, gerek bu şubelerde, gerekse perakendeciler vasıtasile satılan ekmeklerin mevzu narktan fazlaya satılmaması için kaymakamlıklara tamim yapmıştlk. Müspet neticeler alıyoruz. Ekmekçilerin zam istedikleri doğru değildir. Buna sebeb de yoktur. Buğday piyasası 280 ilâ 285 kuruş arasındadır. Ofis, değirmencilere istedikleri kadar buğday vermektedir. Bu yüzden de değirmencilerin bir şikâyetleri yoktur. Hatta Ofis müdürlüğünden öğrendiğimize göre değirmenciler Ofisin verdiği buğdayı tamamile cekmemektedirler.» Siyasî icmal İngiliz Şark ordusu Süveyşte akın şarktaki Fransız ordusu Başkumandam General Weygand'ın Mısıra giderek buradaki müstahkem mahalleri ve ordugâhları ziyaret eylemesi ve İngiliz kumandanlarile mühim müzakerelerde bulunması esbabı şimdi anlaşılıyor: İngiliz Imparatorluğu tarafından hazırlanmış olan şark ordusu Süveyş kanalına gelmek üzere olduğundan bu ordu ile Fransız şark ordusunun birlıkte nasıl çalışacaklannı tespite ve şarka sirayet eylemesi muhtemel harbin plânlarını şimdiden hazırlamağa lüzum görülmüştür. Dün Londrada Harbiye Nezareti tarafından neşredilen resmî tebliğde İmparatorluk ordusunun şarkta tayin olunan mahalle geldiği ilân edilmistir. Bu tebliğden sonra Süveyşten gelen haberlerde İngiliz Imparatorluğunun, halkları İngiliz olan iki dominyonu Yeni Zeland ile Avustralyadan gönderilen askerî heyeti seferiyelerin Süveyşte karaya çıktıklan tafsilâtile bildırilmiştir. Şimdiye kadar denizaşın memleketlerden deniz tarikile bu kadar büyük bir kuvvetin geldiği görülmüş bir şey olmadığı ve kıt'alarm 10,000 mil mesafe katettiği ehemmiyetle kaydedilmektedir. Orta şarkta yani Süveyş, Irak ve havalisine gönderdiği büyük kuvvetin Süveyşe gelmesine lngiltere hükumetinin ne kadar ehemmiyet verdiği bu kuvvetleri karşılamak üzere Dominyonlar Nazırı Eden'in hususî surette Mısıra izam edilmesinden anlaşılıyor. Süveyşe gelen kuvvetlerden Yeni Zeland he}'eti seferiyesinin kumandanı liva General Freyber ve Avustralya ordusunun kumandanı General Blemer'dir. Rütbece Fre>ber yüksek olduğundan ordu namına Eden'in hoşamedisine teşekkür etmiş ve lngiltere Kralına ve hükumetine hürmetlerini ve Fransa hükumetine selâmlarım ve Erzincan felâketinden dolayı da Türkiyeye teessürlerini iblâğa tavassutunu rica etmiştir. General Freyber gelen ordu içinde geçen Umumî Harbde Çanakkalede Türklerle döğüşen Avustralyah ve Yeni Zelandlı muhariblerden bir çoğunun evlâdı bulunduğunu ve lâkin bu defa hasım olarak değil, sadık dost sıfatile geldiklerini de ilâve etmiştir. Süveyşe çıkanian ordu evvelce hazırlanmış ve General Weygand tarafından görülmüş, kamplara sevkedilmiştir. İngiliz Imparatorluğu şark ordusunun Mısıra gelmekte olduğu salâhiyettar makamların malumu bulunduğundan bunların telkini eseri olarak son günlerde bütün ingiliz matbuatı Mısırın askerî vaziyejile meşgul bulunuyordu. Deyii Ekspres Mısırdaki İngiliz ordusu Ingilterenin ikinci büyük ordusu olduğunu yazmıştır. Bu gazeteye göre Mısır kuvvetleri Bingazi hududunda Sollum'da ve evvelce Mısırda bulunan İngiliz kuvvetleri de Marsamatruhta tecemmü etmiştir. Ayni zamanda Hindistanın dağlık yerlerinden gelen kuvvetler dahi Mısırda yollar ve kamplar tesis ederek iyice yerleşmiştir. Bizde konjonktür Bu usut bixe9 i$lerimlxin gidip gitmediğini yolunda gösterecehtir b. İnsanın ağırlığı, bir takallus, yahud Ticaret Vekâleti Konjonktür ve Neşriyat müdürlüğünün «Konjonktür» adı uzuvlardan birinin ameliyat neticesi vüaltında çok kıymetli ve faydalı bir neş cudden ayrılmasile azalabilir, c. İnsanın ağırlığı gündelik aldığı gıriyat serisine başlamış olduğunu, bu günlerde çıkan ilk sayısından anlayoruz. Pek da ile değişebilir, muhterem Ticaret Vekili Nazmi Topçoğ d. İnsanın ağırlığı, temessül kabiliyetimiz lu, bu ilk nüshadeki bozukluk dolaya yazdıkları küçük yısile şişmanlık veyabir mukaddeme ile hud zayıfhk neticeYazan : bu yeni neşriyatın sinde tebeddül edebimaksad ve hedefilir. Şimdi şu dört mini izah etmektedirsali. iktısadî hayattan ler. bir misalle karşılaştı«Konjonktür» kelimesi dilimizde nis ralım: Memleketimizde şeker sarfiyatı, bilpeten yenidir. Istanbul Üniversi^esinin hassa şu dört sebebden değişebilir: son altı, yedi senelik iktısadî neşriyatına. Diğer iktısadî şartlarda bir değişikda yer alıp yerleştiğini gördüğünıüz bu lik olmadığı halde nüfusumuz tedricî bir kelimenin, bilâhare büyük millî bankala surette artar, bu takdirde şeker sarfiyatı rımızdan biri tarafından kendi teşkilâtı da tedricî surette tezayüd eder, (vücuddahilinde, piyasa vaziyetlerini tetkik ve deki tabiî büyüme gibi), tahlil etmekle muvazzaf kıldığı bir şub. Şeker istihsalâtı ve satışı üzerinie beye isim olarak verildiğini biliyoruz. mevzu resimlerden yapılacak tenziller fiBüyük Millet Meclisinde 1939 senesi büt atı düşürür, ve bu suretle sarfivat artaçesi tetkik edilirken, hususî bir talimat bilir, halkın iştira kuvvetinde her hangi nameye istinaden faaliyet halinde bulu bir tebeddül olmadığı halde. (Arızî bir nan Konjonktür müdürlüğü resmen Tica değişme, vücud azasından birinin kesilret Vekâleti teşkilâtı dahiline sokulmuş mesi gibi), ve bu kelime fransızca telâffuzile lisanıc. Şeker sarfiyatı, mevsim değişmeleri mızda aynen muhafaza olunmuştur. arzedebilir (yaz aylarında şeker sarfiyatı Bu kelimenin hakikî manası nedir? Ve az olur), (gündelik gıda ile vücuddeki bununla ne kasdolunuyor? Hemen her siklet değişiklikleri gibi), yerde sorulan bu sualin cevabını, elimizd. Memlekette mevcud belli başlı isde bulunan mecmuanın ilk kısmı vazıh tihsal madde ve unsurlarından daha fayve açık bir lisanla veriyor. «Konjonktür» dalı terkibler, mamuller yaparak, daha kelimesi geniş lugat manasile alındığı tak yüksek kıymette istihsallerde buîunulması dirde, umumî olarak «işlerin gidişi», *ik yani sai ve sermayenin evvelce buluntısadî faaliyetin seyri» demektir. Bu iti duklan iş sahalarını terkederek daha faybarla «iyi konjonktür» ve «fena konjonk dalı iş sahalanna geçmeleri ve bu surelle tür» tabirlerini pekâlâ kullanabiliriz. Ve doğrudan doğruya uzviyetten doğan iktıbu tabirle piyasa vaziyetini tayin ve tes sadî bir inkişaf neticesinde umumî alım pit eden iktısadî müessir ve mutaları bir kudretinin tedricen yükselmesi ve bu ydzaraya getirerek, bunları terkib ve kom den daha ileri bir hayat standardı içinde bine ederek, heyeti umumiyelerinden «iş şeker sarfiyatının da artması... lerin gidişi» nin iyi veyahud fena olduğuNazarî iktısadda yukarıda sıraladığına hükmedebiliriz. Bu küçük izahla keli mız dört hareketten üçüne, arızî değişmenin menşeine de biraz yaklaşmış olu meler ve mevsim değişmeleri ismi verilir, yoruz. Aslen lâtince olan «konjonktür» ve asıl «konjonktür» ismi altında ( d ) kelimesi «birbirile bağlamak», «irtibat te maddesi altında anlatmaya çalıştığımız min etmek» manalanna geliyor. Orta ça hareket anlaşılır. Yani uzun hamleli hağm müneccimleri bu kelimeyi burc cons reketler, (tıpkı vücudün tabiî neşvü netellation manasına kullanıyorlar. On ye ması gibi), bir defalık arızî harek«tler dinci asırdan itibaren garb memleketle ve mevsim değişiklikleri tasfiye edilip çırinde bu kelimenin ticaret erbabı tarafın karıldıktan sonra, yalnız ( d ) maddesindan istimal edilmeğe başlandığını görü de anlaşılan ve doğrudan doğruya uzviyoruz. Fakat onlar, iktısadî hayatın sey yetten doğma tebeddülün hayatta vücude rinde, «işlerin gidişinde» yalnız iki nok getirdiği değişikliğe biz hakikî manada tayı tefrik ediyorlar: (Iktısadi inkişaf dev «konjonktür» deriz. ri) ile kendileri için iflâs ve harabî ifaÖnümüze konacak râkamlan tetkik ve de eden buhran devri. tahlil ederken, memleketin iktısadî seyri Bilâhare, bu mevzuu kendi tetkik ve hakkında hüküm ve mütalealarda buluntetebbu sahasına alan iktısadcılar, ticaret mak isterken, ana hatlannı mümkün olerbabı tarafından tespit edilen iki nokta duğu kadar basit bir şekilde izaha çalışarasında daha bir çok merhaleler bulun tığımız yukarıdaki şekilde bir tasnif yaduğunu, iktısadî seyrin düz bir hat takib pılmasındaki lüzum pek aşikârdır. lsaetmeyip bilâkis dalgalı bir hareketten iba betli bir hüküm rakamlardaki inip çıkTet olduğunu tespit etmişler ve bu müte maların doğrudan doğruya bir honjonkmevvic hareketin bariz safha ve merha tür hareketi olup olmadığını meydana lelerini hususiyetlerile ortaya koymuşlar koymakla olur. Makalemizin başında sıd'r. Uzun tetkiklerden sonra varılan ka raladığımız dört safhanın hakikatte innaat şu merkezdedir ki: (İktısadî inkişaf), kişaf, inhitat, gerileme, kalkınma olup (gerileme), (inhitat) ve (kalkınma) i olmadığı o safhalarda toplanan rakam'asimlerini taşıyan ve muayyen vasıf ve ka rın hakikî hüviyetlerini tespit etmekle rakteri haiz bulunan bu safhalar dahi ik mümkündür. Aksi takdirde yanhş hütısadî devre (cycle economique) dediği kümlerden korkmalıyız. miz terkibin içinde yer almakta ve bizIşte Ticaret Vekâleti «Konjonktür» zat bu terkibler de tıpkı yukarıda işaret bürosu ortaya diğer amillerin tesirlerinettiğimiz safhalar gibi, gene bazı müdden tecrid edilmiş mümkün olduğu kadetlerle birbirlerini takib etmektedir. On dar (musaffa) rakamlar koyacak, bundokuzuncu asrın ortasından yirminci asların hangi sebeblere binaen inip, çıktıkrın başlangıcına kadar garb memleketlarını izah edecek ve bizim için en mühim lerinde yekdiğerlerini dokuz on iki sene olarak bu rakamların uzviyetten doğan, fasıla ile takib eden devrî hareketler tesiktısadî hayatın kendi bünyesinden müpit edildiğini ve her devrî hareketin içintevellid bir değişiklik olup olmadığını, de bittabi yukarıda saydığımız dört safyani hakikî manada bir konjonktür karhanın muayyen vasıflarile yer aldığını bişısında bulunup bulunmadığımızı bize liyoruz. gösterecektir. Şimdi bir adım daha atacağız ve şunu Birçok garb memleketlerinde hemen tespit edeceğiz: yirmi senedenberi «konjonktür» büroları Nazarî iktısad, iktısadî hayat seyrinin kurulmuş ve bu sahada çalısılmaya başbu en mütebariz noktalarını gittikçe da lanmıştır. Bu yeni neşriyat serisile bu müha keskin ve daha etraflı bir surette tes him sahada biz de kuvvetli bir adım atpit etmekle kalmamış, her iktısadî hare mış bulunuyoruz. Ticaret Vekâletini bu keti tahlil ederek, bunu da muayyen şek güzel teşebbüsünden dolayı tebrik eder, le, muayyen sebebe irca etmiştir. Amelî ve ismi geçen büroda sessiz ve mütevazı hayattan alacağımız bir misalle ne demefc çalışmalarınm yeni bir eserini ortaya koistediçjimizi daha kolay anlatabiliriz: Pe yan kıymetli mütehassıslara samimî tekâ^â biliyoruz ki, insanın ağırlığı şu dört şekkürlerimizi arzederiz. Elimizde bulumuhtelif sebeblerin tesirile değişebilir: nan bu ilk nüshanın rakamlarınm ikincı bir makalede tetkik ederek bunlardan baa. İnsanın ağırlığı, tabiî büyüme netizı hükümler çıkarmaya çalısacağız. casinde artabilir. Elmas fiatları niçin yükseliyor? Alâkadarlar muhtelif sebebler gösteriyorlar Hamallarm içtimaı Senelik kongrede eski idare heyeti tenkid edildi lstanbul Yükçüler (hamallar) cemiyeti senelik heyeti umumiyesi dün cemiyetin Meymenet hanındaki merkezinde yapılmıs, ayni zamanda yeni idare heyeti seçilmiştir. Fevkalâde kalabalık olan ve yüzlerce hamalın merdivenlerde ve cemiyetin önünde birikmesini intiac eden bu toplantı baştan sonuna kadar çok hararetli olmuş ve geç vakte kadar devam etmiştir. Ticaret Odası Esnaf şubesi müdürü Kâzım Yoruimazın da bulunduğu toplantıda bilhassa hamallar cemiyet idare heyetine şiddetle hücum ederek yapılan müracaatlerin ve tahkika havale olunan işlerin baştan savma cevablarla gecistirildiğini, esnafın hakkının zıyaa uğratıldığını söyleyenler olmuştur. Okunan idare heveti raporundan sonra hesab tetkiki vapılmış ve cemiyetin yeni sene bütçesi 6000 lira olarak tespit olunmuştur. Bundan sonra yeni idare heyeti secimi başlamış ve 1500 hamal revini kullanmıstır. Gece seç vakte kadar devam eden re>lerin tasnifi neticesinde eski idare heyetinden bir kisinin büe seçilmedipi ve ekseriyetle. hepsi yeni aza olmak üzere Süleyman, Mîustafa Cebeci, Hasan Gök1 türk ve Necibin seçildikleri anla«ı rr!"=t»r ASIM SÜREYYA MÜTEFERRİK Demir ve çelik fabrikaları müdürü şehrimizde Karabük demir ve çelik fabrikaları umum müdürü General Seyfi Akkoç şehrimize gelmiştir. Umum müdürün şehrimizde bulunmasından istifade eden Mıntaka Ticaret Müdürlüğü demir ithalâtile meşgul olan firmaları umum müdürle temasa getirmiştir. Dün Sümer Bank Istanbul merkezinde ilk temaslara başlanmıştır. Karabük demir ve çelik fabrikaları, mart içinde, pik demir istihsalâtım piyasaya arzedecektir. Bu istihsalâtm yekunu bu günün memleket döküm müesseselerinin ihtiyacından fazla olduğundan ihracat yapılması dahi mümkün göriilmektedir. Umum müdür bu temaslar için bir müddet şehrimizde kalacaktır. Inhisar Vekilinin tetkikleri Şehrimizde bulunan Gümrük ve Inhisarlar Vekili Raif Karadeniz dün öğleden evvel ve sonra lnhisarlar Umum Müdürlüğünde tetkiklerle meşgul olmuştur. Piyasada elmas ve renkli taşların fiatlarının çok yükseldiğini, bunların mevcudunun pek azaldığını, bilhassa altın bileziklere karşı rağbetin çok arttığını yazmıştık. Bu neşriyatımız üzerine alâkadar makamlar fiat yükselnnesinin tabiî sebeblere istinad edip etmediğini tetkike başlamıslardır. Dün bu hususta bir muharririmiz piyasada tetkikler yopmıştır. Kuyumcular çarşısında bir mücevherat taciri, bu gün hasıl olan vaziyet hakkında şu izahatı vermiştir. « Bu gün elmas ve pırlanta fiatları eskisine nazaran hakikaten pek fazla vük; selmiştir. Yükseliş bilhassa tem z mallardadır. Biz mücevheratçılara göre bu vaziyetin hakikî iki sebebi vardır: Birincisi seferber halde bulunan ve dünyanın en mükemmel işlenmiş taşlarını ihrac eden Holanda ve Belçikada san'atkârların silâh altına alınmiş olmalarıdır. Bu sebebden bu iki memlekette mücevherat fabrikaları faaliyetlerini tatil etmiştir. Bizim için ehemmiyetli bir sebeb de her harb devresinde olduğu gibi eîine para gecirenlerin bunu hemen elmasa ve altına yatırmalarıdır. SEHIR fSLERl Kıymetli ve büyük taşların kapışılmasında ayrıca bir amil vardır ki, eheınmi Belediye yeni deniz hamamyetle üzerinde durulmaya değer: Yükte ları yaptıracak hafif, pahada ağır olan bu taşların memBelediye geçen sene Kızkulesinde vüleket haricine çıkarılması bircok acıkgözcude getirdiği Halk plâjından maada biri ler için çok kolay olmaktadır. Bilhassa Beşiktaşta, Çırağan sarayı sahilinde veyaelmas ve pırlanta fiatlannın çok yüksek hud Beşiktaşta 1 9 uncu ilkmekteb bahçeolduğu bu zamanda bu yolu tercih edensinde, diğeri de Eğrikapıda halk deniz halerin çoğaldığı anlaşılıyor. mamı açacaktır. Gerek yeni açılacak bu Şunu da tebarüz ettirmek lâzımdır ki iki hamam, gerekse Kızkulesindeki halk altın alış verişi, son senelere nispetle çok hamamı ucuzca kiraya verilerek gene ugayritabiî bir şekilde cereyan ediyor. Al cuz fiatla halka açılacaktır. tının bu gün iki gayritabiî müşterisi var: Biri beş on parası olan halk, diğeri de Cihangir halkmın müracaati servetini altına çevirmek isteyen zenginCihangirdeki Ege bahçesinin ev inşaatı lerimiz. Halk, senelerdenberi altın fiatı için arsa olarak sahibleri tarafından satıyükseldiğinden ve bu suretle elindeki al lığa çıkarıldığı haber alınması üzerine tınların kıymeti arttığından biriktirebildi mezkur mahal halkından bir heyet Beleği par? ' altına yatmyor. tkinci müşte diyeye müracaatle burada inşaata müsaaTİler isr nlarındaki kâğıd parayı gay de edilmemesini ve Belediyenin bu maritabiî vc '"\ sermaye olan altın külçe halli istimlâk ederek Kırdar bahçesi ismilere tahvil "?nlerdir.» le umuma mahsus bir bahçe haline ifrağını rica etmişlerdir. Hırsızlığm sonu Yeni 8eyrisefer talimatnamesi hazırlanıyor Belediye gayet şümullü bir Belediye seyrisefer talimatnamesi hazırlamaktadır. Bunun için Isviçre, Amerika, Ingiltere ve Ispanya'dan seyrisefer talimatnameleri getirtilerek tercüme ettirilmiştir. Bu talimatnamelerden bilhassa Amerika seyrisefer talimatnamesi çok ehemmiyetlidir. Yeni talimatname ikmal edildikten sonra zabıtai belediye talimatnamesinin bir zeyli olmak üzere Şehir Meclisine veriiecektir. Adliye Sarayı inşaatı Adliye Sarayının eski hapisane arsasmda inşası için şehircilik mütehassısının bazı itirazlar serdettiğini yazmıştık. Nafıa Vekâleti, şehir plânının vazîyetine nazaran Adliye Sarayının inşası işini tetkik ettirmek üzere Vekâlet, ecnebi mütehassıslarından bir zatı şehrimize göndermiştir. Mal çalmağa giderken denize düsiin boğuldu Bakırköy sahilinde bir cesed bulunduğunu ve bunun Samatyah İzzetin cesedi olduğunu dün yazmıştık. Yapılan tahki katla, Samatyah İzzetin, mensucat fabrikasında işçi olarak çalışan bir genc ol duğu öğrenilmiştir. Tahkikata göre, İz zet, bir kaç çuval mal aşırmak üzere, yanında iki arkadaşı bulunduğu halde, bindiği sandalı fabrikanın rıhtımına yanaş tırmış, rıhtımda bekleyen bekçi Mehmedle hamal Hasan, sandaldakiler karaya çıkınca üzerlerine yürümüşlerdir. Bunun üzerine İzzet sandala atlayım derken suya düşerek boğulmuştur. Arkadaşların dan Osman oğlu Taşköprülü Ahmed yakalanmış, Sultanahmed birinci sulh ceza hâkimi Reşid Nomer tarafından dün akşam sorguya çekilerek, hakkında tevkif müzekkeresi kesilmiştir. Kendisi «ben, oraya hırsızlık maksadile gitmedim, esrarlı sigara içirdiler, beni öylece sersem ederek götürdüler.» demiştir. Ağa Arif ol duğu söylenen üçüncü şahıs ise aranmaktadır. Mekteb talebelerinin saçları kestirilecek lstanbul Sıhhat Müdürlüğünün iş'arı üzerine Maarif Müdürlüğünden mekteblere gönderilen bir emirde ilk ve orta mekteblerdeki talebenin saçlannın 3 numara makine ile kestirilmesi ve bitli çocukların ev adreslerinin mıntakaları Sıhhat Müdürlüğüne gönderilmesi lüzumu bildirilmiştir. Bitli çocuklar Belediye tarafından meccanen hamamlara gönderileceği gibi bunların evlerinde de temizlik mücadelesi yapılacaktır. Belediye Sıhhat Müdürlüğünün bekâr odalarında yaptığı tetkiklerde buraları pek pis ve çok bitli bulunmuştur. Bunun için mücadeleye ehemmiyetle devam edilmesi kararlaşmıştır. İKTISAD Perakenda kahve fiatları Ağaclandırılan mmtakalar lstanbul Ziraat Müdürlüğü Beykoz fidanlığından temin ettiği fidanlarla Selimiye kışlası, Bağlarbaşı tramvay merkezi, Kısıklı, Çamlıca sahalarile Haydarpaşa, Erenköy ve Bostancı istasyonlarını ağaclandırmaktadır. Geçen ay zarfında Vilâyet dahilinde yağan yağmur ve kardan zürra oldukça zarar görmüş, toprak lâyıkile ekilememiştir. Büyükdere meyva fidanlığından bu mevsimde alâkadarlara 22,946 aded meyva fidanı tevzi edilmiştir. lstanbul Londra asfalt yolu da ağaclandınlmaktadır. Avrupadan bir kısım tezyinat fidanları celbedilmiştir. İtalyadan ispalyan tarzında yetiştirilmek üzere Italyan armud fidanları celbedilmiştir. Bu fidanlar tel örgülere gerilmek suretile büyütülmekte ve senelerce ayni şekli muhafaza etmektedir. ADLİYEDE Mahkum olan dilenciler Fatma ve Zeyneb isimli iki kadm, dilendikleri iddiasile Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesinde muhakeme edilmişler, mahkeme, her ikisinin de birer hafta boğaz tokluğuna Belediye işlerinde çalıştmlmalarım karar altına almıştır. Tevkif edildiler Sultanahmedde Yusufun ahırmdan çuval ve muşamba, Çemberlitaşta hamal lbrahimin arabasını çaldığı ve bu arabayı sökerek, tahtalarını parça parça sattığı iddia edilen Receb, Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesinde tevkif olunmuştur. Sanyerden gelen Boğaziçi vapurlarından biri Köprüye yanaşırken, tayfalar kamarasında asılı bir ceketle paltoyu aşırdığı iddia olunan Fuad, Köprü üstünGüzel San'atlar Şurası de yakalanmış, Sultanahmed birinci sulh Maarif Vekâleti bir Güzel San'atlar Şu ceza mahkemesinde tevkif edilmistir. rası toplamağa karar vermiş, bu h usta Kâğıdhane cmayetinin hazırlıklara başlamıştır. Yazın toplanacak olan bu Şuraya san'at müallimlerile, gümuhakemesi zel san'at mensubları iştirak edecektir. Kâğıdhanede Subaşı denüen yerde aŞuranın ruznamesi Maaıif Vekâleti Güzel ğıla koyun koymadan çıkan kavgada bir San'atlar Bürosu tarafından hazırlanmak cinayet işlenmiş, Niyazi ve Cevad adlı iki tadır. Verilecek kararlarda ayrıca, güzel kişi öldürülmüştü. Bu sebeble lstanbul bisan'ata dair ihtisas sahibi olan kimselerin rinci ağırceza mahkemesinde muhakeme reyleri alınacaktır. edilen Şabanın muhakemesi, bitınek üzeredir. Dünkü celsede, müddeiumumî muFransız profesörünün avini Ubeyd, Şabanın ayni maksadla iki konferansı kişi birden öldürmesine göre ceza ka Fransız profesörü Louis Massignon dün nununun idam cezası yazıh 450 nci madGüzel San'atlar Akademisinde ikinci kon desinin 5 nci bendine uygun olarak cezaferansını vermiştir. «San'ata verdiği ilham landırılmasını, ancak ötekiler kendisini bakımından Hallacı Mansurun şehadeti» tahrik ettiğinden, bu cezanın ağır hapse mevzulu olan dünkü konferansta, Aka tahvilini istedi. Şaban «onları başkası öldemi profesör ve talebelerinden başka, dürmüştür» diye müdafaada bulundu. şehrimizde bulunan bir çok Türk ve ec Muhakeme karara kaldı. nebi münevverleri bulunmuştur. Profesör, konferansta, Hallacı Mansurun resme, Pencereden diişen çocuk minyatüre, edebiyata vermiş olduğu ilhaPendikte Gazi Paşa caddesinde 56 numı, yeni dökümanlara istinad ederek te maralı evde oturan Hilminin bir buçuk Bursa (Hususî) Sekizinci ilk mekteb talebelerinden bir kısmı, mektebin barüz ettirmiştir. Ayrıca, kendi eserlerin yaşmdaki çocuğu Ergin dün pencereden himaye heyeti tarafından giydirilmiş ve hepsine bir örnek elbiseler yapılmıştır. de bulunan 16, 17, 18 inci asırlara aid düşerek s.ol ayağından yaralanmıs. Şışlı Eesim bu suretle sevindirilen yavrularla muallimlerini göstermektedir. bazı resimleri proieksiyonla göstermistir., Cocuk hastanesine kaldırılmıştır. Kahvenin toptan satış fiatlarını tayın ve tespit eden Ticaret Vekâleti gönder. diği tamimde lstanbul, Izmir ve Mersin Taymis gazetesinin Kahire muhabiri limanlanndaki bu fıatlardan sonra pera İngiliz ve Fransız ordulannın garbda olkende kahve satış fiatının murakabe al duğu gibi şimdi şarkta dahi sıkı biılik datında bulundurulması vazifesini vilâyet hilinde çahştıkları ve halihazırda lran, ve belediyelerle Mıntaka Ticaret müdürIrak, Fılistin ve Mısırda bilfiıl harb ollüklerine bırakmaktadır. mamakla beraber her türlü tedbirlerin Kahvenin limanlara mal oluş fiatları. alındığını ve şimdi bu havalinin haricden na nakliye masrafı ve perakendeci ile gelecek herhangi hücuma mukavemet etoptancılar arasında mutavassıtlar varsa debilecek bir vaziyet ve halette bulundfubunların kâr nispeti ilâve olunarak müs ğunu uzunuzadıya yazmıştır. tehlike kaçtan satış yapılacağını hesab etlngiliz İmparatorluğundan gelen büyük mek üzere Mıntaka Ticaret müdürlağü tetkiklere başlamıştır. Ayni maksadla bu kuvvetlerle İngiltere de Fransa gibi şarkta büyük bir ordu hazırlamıştır. Bu ordugün bir toplantı da yapılacaktır. Kahvenin son perakendecisi olan ma lar Rusların Kafkasyadan yahud Türkishalle bakkallarına kadar değişen eller çok tandan yapmaları muhtemel taarruzları olduğundan perakende fiatların muraka önlemek için toplandığı malumdur. Fakat besinde büyük müşkülâta tesadüf oluna İtalya yeni imparatorluğu Habeşistanla cağı şımdidcn görülmektedir. şimdi İtalyanın idare ve hukuk cihetinden mütemmim parçası Ham madde satın almağa Trablusgarb bîrcivarında sayılan Bingazi ve hem müdafaa gelen heyet hem taarruza muktedir muazzam bir İnMemleketimizden ham madde satın al giliz Fransız ordular grupunun meydana mak üzere iki kişilik bir Fransız sa gelmesinden tabiatile huylanmakta ve nayi heyeti dün sabah şehrimize gelmiş şüphelenmektedir. tir. Muharrem Feyzi TOGAY Fransa ve Amerikanın alacağı tütünler Bursada sevindirilen yoksul yavrular J Fransa ve Amerika ile tütün satışlarımız hakkında temaslar inkişaf etmekle dir. İngilizlerin Türk tütünü mubayaatma tahsis ettiği miktar 7,000,000 Türk hraü miktarmdadır. Fransanın alacağı tütünün üç milyon Türk lirası değerinde olacağı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan Amerika da bu sene memleketimizden üç milyon kilo tüiün alacağı anlaşılmaktadır. Amerikanın da. ha ziyade Samsun, Bafra, Hendek mın takalarının kokulu tütünlerinden alacağı anlaşılmaktadır. Dün bir Amerikan sigara fabrikatoru da mubayaat için Balkanlardan şehrimize gelmiştir. Denize düştü Paşabahçe şişe fabrikası amelesinden 1 7 yaşında Safer dün Ada iskelesinde vapura binmek üzere koşarken ayağı kayarak denize düşmüş, etraftan yetişenler tarafından kurtanlmıştır. Beyoğlu hastanesine kaldırılmıştır. HAVÂ RAPORU Hava yurdun Ege ve Akdeniz kıyılarında çok bulutlu, Trakya ve Kocaelide kapalı, diğer yerlerde kapalıca ve mevziî yağışlı geçmiş, rüzgâr umumiyetle şimal istikametinden, Karadeniz kıyılannda fırtına şeklinde, diğer yerlerde ise orta kuvvette esmiştir; denizlerimizde şimal fırtınası devam etmiştir. Dün İstanbulda hava bulutlu geçmiş, rüzgâr şimali şarkiden saniyede 2 4 metre hızla esmiştir. Saat 14 te hava tazyikı 1020.4, suhunet en yüksek 5, en düşük 3.9 santigrad olarak kavd edilmistir. Yunanistana kömür satılıyor Hukumetimiz, Yuananistana serbesl dövizle maden kömürü ihracına müsaade etmiştir. İlk parti olarak Yunanistana 5000 ton kömür gönderilecektir. Bilâhare bu miktar istihsalât nispetinde tezyid olunacaktır. ÇekoSlovakyaya gönderilen gıda maddeleri Halen mer'iyette bulunan Türk Çe koSlovak ticaret anlaşrnası hükümlermden istifade ederek ÇekoSlovakyaya bilhassa son günlerde mühim miktarda gıda maddesi ihrac edilmektedir. Dün de Praga fındık, ceviz içi ve yer fıstığı ihracatı yapılmıştır t J CUMHURİYET Nüshası 5 kuruştur. Abone şeraiti) Senelik Altı aylık Üç aylık Bir aylık Tü rk e için 1400 Kr. 750 •» 400 » 150 » . j Haric için 2700 Kr 1450 » 800 » Yoktuı