1 Ocak 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

CUMHURİYET 1 dncikânun 1940 Küçük likâye Bir yılbaşı hikâyesi Bugünkü program J RADÎ ÎDtFtZTON POSTALARI Dalga azunJnga: Türkiye Eadyosn 1648 m. 182 Kc/s. 120 Kw. Ankara » T. A. P. 31.70 m. 9465 Kc/s. 20 Kw. TÜBKtYE koyması kat'iyyen yasaktı. Onun için, ko tesadüf edilir bir kadma, bu sene de dacasının sağında ve solunda oturanlar, yal vetiye gönderdiğine şimdi nadim olmuşnız bira içen kimseler olmalıydı. jtu. Yemek odasına koştu. Macide aynlan | «Şu gece bir bitse yarabbi!» diyordu. yerin sağındaki ve solundaki iskemlelere Ertesi gün, ihanetini kocasmın yüzüne vubir göz attı. Bilhassa meşgul olmağı unut racak, icab ederse ondan ayrılmağı bile tuğu halde, tesadüfen, bu iki yer, istedi göze alacak, Müşfikaya da elbette hadği gibi kimselere ayrılmıştı. Ikisi de, bi dini bildirecekti. radan başka bir şey içmiyen bir erkek ve Ufak fasılalarla devam eden dans habir kadın misafir. valan, çiftleri mütemadiyen döndürüyorNazan, gayriihtiyarî gülümsedi. Orta du. Masanın başı tenhalaşmıştı. Macid, yaşlı olmasına rağmen, perhizle yaşayan yerine hemen hiç oturmuyor, kâh MüşfiMacidin, haline bakmadan kadın peşinde ka ile dansediyor, kâh salonun başka tadolaşması epey gülünçtü. Onu, hem ka raflarında, başka erkeklerle, başka kadmdan, hem içkiden uzaklaştırmak için dmlarla konuşuyordu. Nazan, hem kençırpman kendisi de, ayrıca gülünc buldu. disini, hem başkalarını böylece aldatmaSalona döndüğü zaman, iki dakika ev ğa, göz boyamağa çahşmasını büsbütün ı da, Müşfikaya karşı, aşm dereefit davranmış, o gece hep onun vel gelen Müşfika ile karşılaştılar. Nazan, iğrenc buluyordu. Onun bu kadar sinsi, sgul olmuş, onunla dansetmişti. büyük bir fırsat kaçırmış gibi hayıflandı. bu derece yere bakar yürek yakar bir ertesi günden itibaren, Nazanın Kocasmın, derin sabırsızlıkla beklediği bu mahluk olduğunu, bunca senedir anlayagı na bazı dedikodular bile gelmişti. kadını nasıl karşıladığını görmek isterdi. mamış olmasına kendisi de şaşıyordu. Ue Müşfika arasında bir macera baş Macidin onu istikbal edişi, elini sıkışı, oDuvardaki saatin yelkovanları, dakikainı gösteren bakışmaların, manalı nunla konuşacağı ilk sözler, ikisi arasın lan erittikçe Nazanın yürek çarpıntısı da dsümlerin, dans esnasında konuşulan daki münasebetin derecesi hakkında ken artıyordu. Kocası, o geceyarısı, elektrikiötıerin akisleri, suya damlayan bir zey disine çok iyi bir fikir verebilecekti. Na leri söndürerek sürpriz yapcağmı hiç kiminyağı damlası gibi hemen etrafa yayıl zan, Macidin bugünkü telâşında, sabırsız seye söylememişti. Bunu, kendisine bile şnş, bir ağızdan on kulağa intikal ederek lığında, gizlemeğe muvaffak olamadığı açmadığı da, bütün ümidini o dakikaya heyecanında, bir senedenberi çok kurnaz sakladığını gösteriyordu. Saat on ikide ne ükçe büyümüştü. Sonra, günler geçtikçe, dedikodular ca gizlenen ve bir senedenberi devam e olacaksa olacak; Nazan kendini tutamaz, yavaş yavaş azalmış, bitmişti. O gece ilk den bir macera kokusu sezmeğe başla bu rezil ihaneti ortaya çıkarmağa kalkaradımlan atılan maceranın devam ettiğı mıştı. Eğer dedikoduların kesilmiş olma sa, şu eğlenceli meclis kimbilir ne hale ne dair bir alâmet de belirmemişti. Nazan, sı, Macidin vaziyetlerinde hiçbir değişik gelecekti. yeni bir hâdise ve yeni bir dedikodu ol lik görülmemesi, arada bir münasebet buSaat on buçuk oldu, on bir oldu. On maymca, kendi şüphesini de azar azar u lunmadığını gösterseydi, bir senedenberi, ikiye on kaldı. Kocasının ve Müşfikanın kocasının Müşfikayı unutması, şimdi de nutmuştu. bu heyecana düşmemesi lâzım gelirdi. bütün hareketlerini, inceden inceye kolŞimdi, bir sene sonra, davetiyeleri halayan Nazan, genc kadmm, masaya doğnrladığı sırada, o gece, tekrar gözünün Demek ki, geçen yılbaşı gecesinin hâtı ru yaklaştığını, bir kadeh rakı içtiklen öniinde canlanıvermişti. Büyiik, camlı sa rası, Macidin kalbinde, silinmez bir hâ sonra, kadehini tekrar doldurduğunu, uiona kurulan masanın başında, tesadüfün tıra bırakmıştı. fak bir rakı sürahisini de yanına alıp maMüşfika ile Macidin ilk karşılaştıkları sadan uzaklaştığını gördü. Müşfika, Natam karşılıklı oturttuğu kocasile Müşfikabiribirlerine bakışlannı tekrar görü dakikaya şahid olamamasına mukabil, on zanın, baktığı yeri delecek kadar keskinnın, yor gibi idi. Bu eski mekteb arkadaşile, dan sonraki hareketlerini, daha büyük bir leşen, kin dolu nazarlan altında, salonun kocası ilk defa olarak o akşam tanışmış dikkatle tarassuda karar verdi. öte başına kadar gitmiş; balkon kapısınm Yükseh ve nej'eli Frans\z jilmlerinin guzel kahramanlarından Jvette Le. lardı. Sayısı artan içki kadehlerinin buhayanındaki koltuğa oturmuştu. Macid de, n, etraflarında, yavaş yavaş bir duvar giYemek salonunu baştanbaşa dolduran onun tam karşısındaki koltukta oturuSon harbden Amerika belki dolayısile Fakat iş sade bununla kalsa gene iyi.. bi yükseldikçe, bakışlanndaki cesaret art uzun masa, tavandan dökülen bol aydın yordu. Nazan, bu iki hain mahlukun biri kısmen müteessir oldu. Fakat AvrupadaPiyasaya çıkmak için hazırlanmış bazı mıştı. Gözlerle konuşulan lisanın beynlel lık altında pırıl pırıl yanıyordu. Beyaz ör birlerine bakışlarında, daha cür'etkâr, da ki karışıklık ve mücadele yeni dünyadafilimler bitaraf memleketlere satılmışlarmilel olduğunu unutmuşlardı. tünün üstünü süsleyen içki sürahilerinin, ha hayâsız bir mana dolaşmağa başladı ki sinema faaliyetine hemen hemen hiç sa da Fransa dahilinde müşteri bulamaNazan, Macidle Müşfikanın, danseder kadehlerin, yemiş tabaklarınm gözalıcı ğını, gitgide artan, taşmağa hazırlanan bir sekte vurmadı gibi birşey.. Bir de Al maktadırlar.. Çünkü bir kısım salonlar ken, biribirlerine lüzumundan fazla so renkleri üzerinde, ışık taneleri, nereye ko nefret duygusu içinde, görüyordu. manya, vaktile her sahada çalıştıracağı kapandığı gibi açık kalmış salonların da kulduklarını; bir aralık ortadan kaybol nacaklarında mütehayyir gibi titreşiyorSaat, tam on ikinin ilk darbesini vur adamiarı ayırmış olduğu için tabiî zaman müdavimleri azalmıştır. Bu yüzden salon duklannı da görmüştü. Sonra, sabaha kar lardı. Sofra, büyük bir itina ile bezenmiş; duğu anda, Macid, anî bir hareketle eli daki kadar değilse bile gene filimler vü direktörleri filme verecekleri paralan ve şı misafirler dağılırlarken, kocasının, so baştan başa çiçek dizilerile, her misafirin ni uzattı, yanıbaşındaki elektrik düğmesi cude getirmekte devam ediyor. Son üç edecekleri masrafı çıkarıp çıkaramıya kak kapısı öniinde, Müşfikaya veda edişi önüne konulan tebrik kartlarile, hiçbir ni çevirdi. dört ay zarfında yeniden yapılan 2 1 kor caklarını iyi bilmedikleri için bu korde Salon, birdenbire zindan kesilmişti. delânın gerek Almanya dahilinde dağı ni de şimdi hatırlıyordu. öteki misafirle noksanı bırakılmamış, mükemmel bîr elâları satın almaya cesaret edememekteLâmbaların sönmesile beraber, kalabalı tılmasına, gerekse bitaraf memleketlere rin hepsini baştan savma birer selâmla serdi. dirler. Halbuki bu eserler tanınmış rejiMisafirler, evsahiblerinin daveti üzeri ğın ortasından bir «bravooo!» sesi yük gönderilmesine başlanmıştır. Vakıâ, bu yolladıktan sonra Müşfikanın elini uzun sörlerin idare ettikleri ve çok meşhur selmiş, bir alkış ve bir kahkaha tufanı filimlerden çoğunun gizli veya açık prouzun sıkmış, uykusuzluktan mahmurlaşan ne, yemek salonuna geçtiler. Macidin telâşmdan ve sabırsızhğından kopmuştu. Bu gürültü içinde, balkon ka pagandaya alet edildikleri muhakkaksa Fransız artistlerinin oynamış oldukları figözlerini biraz daha süzerek, randevu islimlerdir. Julien Duvivier'nin «Esrarlı ater gibi, ısrarla, tekrar gelmesi için yalva eser kalmamıştı. Ona mukabil, gözlerinin pısınm yavaşça açıldığını; iki hayalin dı da gene Alman sinema sanayii için bir raba» sı, Leon Poisier'nin «Brazza» sı, içine aydınlıklar dolmuş; dudaklannı, o şarı süzüldüğünü gören olmamıştı. O da muvaffakiyet sayılır. Çünkü Almanlar, np durmuştu. aydınlıkla rekabet eden parlak bir tebes kikada, balkon kapısı önünde, bu ufacık sinemacılık faaliyetinin bir memleket için Pierre Fresnay'ın «Düello» su, Jaques Nazan, şimdi bunlan bir bir hatırladıkFeyder'in «Şimal kanunu», Danielle ça, Müşfikayı davetliler listesinden silmek süm süslemişti. Yüzüne bakan, bu sofra sahnenin cereyan ettiğini, gören değilse sade kuvvetli bir silâh olmakla kalmadı Darieux'nun «Kalb ağrısı» da bunlar abaşındaki kalabalığın en mes'ud insanı o de bilen bir tek kişi Nazandı. için kendisinde daha fazla hak görüyorğını, ayni zamanda onun hayatiyetini isElektriğin sönmesile beraber, onun da pat eden kuvvetli bir delil olduğunu pek rasında bulunmaktadır. du. Fakat, son dakikada, bu zâfını yen olduğuna derhal hükmederdi. Alâkadar mehafil Fransa hükumetinin Müşfika ile karşılıklı oturuyorlardı. balkon istikametinde ileri fırlaması bir olmeğe mecbur oldu. güzel anlamışlardır. vaziyeti görerek bu derde çare bulmak Nazan, ikisini de rahat rahat tarassud et muştu. Bir defa, geçen yılbaşı gecesinden sontngiliz filimleri esasen dünya piyasa için maddî ve manevî yardımda buluna mek için kendine seçtiği yere oturmuşKapıyı aralık etti. Dışarı baktı. BulaTa, kocasmın halinde,. tahmin edilen masında mühim bir mevki elde etmek ga cağını tahmin etmektedir. Ayni mehafil tu. Kocasının biraz evvelki asabiyeti şim nan gözleri bîr şey görmüyordu, ceranın başladığını gösterir hiçbir fevkayesile yapılmadıklan cihetle son vaziye harb esnasında yapılacak filimlerin bü di onun içini kaplamıştı. Onların ne yaKulağına, evvelâ, ağza boşalan kadeh lâdelik olmamıştı. Ikincisi, bir şüphe, bir tin onlar için de büyük bir zararı görül tün dünyada rağbet görebilmesi için tabi pacaklannı, biribirlerine nasıl bakışacakdedi kodu için, eski bir arkadaşını evin larını, biribirlerine sokulmak, fısıldaşmak sesini andırır bir şıpırtı, sonra, kocasının Trıerniştir. Bugünkü muharebeden en çok devirlerdeki filimlerden kalitece daha den uzaklaştırmağı, izzeti nefsine ağır için nasıl fırsat arayacaklarını şimdiden sesi geldi: müteessir olan Fransız sinemacılığıdır. Allah sizden razı olsun Müşfika Artistlerin çoğu askere ahnmış, stüdyo yüksek olmalan lâzım geldiği kanaatin gördü. Kocasını bu kadar fazla kıskan tahayyül ediyor; sabırsızlıktan, yerinde Hanım, diyordu. Şu yılbaşı geceleri siz de ların ekserisi kapanmıştır. Aradan üç ay dedir. Onun için sade harb filimleri ve mıss göriinmek gururunu incitiyordu. duramıyordu. olmasanız, Nazanın elinde, ararotla bes geçtiği halde bu faaliyetin ne zaman baş vatanperverane kordelâlar yapmaktan da Bütün bu düşüncelerden sonra, Müşfitevakki edilecek, Fransız filimlerinin dün Masa başına geçildikten sonra, ilk ya lenen çocuktan farkım kalmayacak. Tek layacağı kat'î şekilde henüz belli değil ya piyasasında yeniden rağbet kazan kanın davetiyesini de postaya verdi. Ma rım saat, yarıresmî bir ziyafet manzarası kadeh rakıya, bir sene hasret çekiyorum. dir. cide hissettirmeden, harekâtını tarassud gösterdi. Konuşulan sözler, en lâübaliler malan temin olunacaktır. Perhize girdim gireli, yaman bir mürebedecek, bir sene evvel içine giren şüphe arasında bile, havaya suya temas ediyor; biye kesildi bu Nazan... Aman hanımeyi kuvvetlendirecek bir emare görürse o gülüşmeler tebessümden öteye geçmiyorfendiciğim, elektrikler yanmadan, şu şizaman icabına bakacaktı. du. şeden bir kadehçik daha! Fakat bir saat sonra, ortada teklif ve Yılbaşmdan bir gün evvel, Macidle tekellüften eser kalmadı. Herkeste, başHAMDt VAROĞLU Nazan, gene büyük salona kurulacak ma kalarından ziyade kendisini düşünen bir • sanın tertibatile meşgul oldular. Tuhaf bir hal peyda oldu. Bu arada, etrafı asıl unuHolivudda «Satılık mucize» ismin1 ir Sacha Guitry'nin son çevirdiği «On de bir kordelâ vücude getirilmekte ve bu lar dokuz bekâr adamdılar!» filmind tesadüf, Macidle Müşfikayı, masa başın tanlar, Macidle Müşfika idiler. nun baş erkek rolünü Robert Young tem aslen Çinli bir prenses olup Fransız tabida gene karşılıklı getirmişti. Macid, MüşBilhassa, kafaların uğultu ihtiyacı hissesil etmektedir. Işin garibi bu eserdeki fikayı, kendisine biraz daha yakınlaştır dip de radyo sesinden meded umdukları iyetini kabul eden Şio da mühim bir ro hirbazlık marifetlerinden bir kısmını se deruhte etmiştir. mak, hatta yanıbaşına almak için, sofra dakika geldiği zaman, oparlörden yüksen şeklini birkaç defa bozmuş, fakat her len fokstrota, ilk ayak uyduran çift onlar naryocuya ve rejisöre tanınmış aktör nın şe •k Sessiz filmin meşhur kahramanların«^ferinde, Nazan bu hileyi sezerek, onun olmuşlardı. Chester Morris talim etmiştir. Genc artist se dan «Izlanda balıkçılan», «Kimsesiz kız» kurnaz plânını altüst eden bir başka terNazan, oturduğu yerde, yüreği gümvaktile Cenubî Amerikadaki kabileler avesair birçok kordelâlarda başrolleri oytible, kocasını arkadaşından uzaklaştır bürdeyerek bu manzarayı dört gözle seyYeni Mecmua çocuk neşriyatının ilk rasında uzun müddet seyahat ettiği zanamış olan Sandra Milovanof ismindeki rediyordu. Evet, hiç şüphe yok, kocasile mıştı. eseridir. 20 büyük sahife, üç renkli man bunları öğrenmişti. Rus artisti yeniden film çevirmeğe başlaMüşfika arasında bir münasebet vardı. Bu sene, geçen senekinden daha kurkapak, resimli sahifeler ve resimli bir •k Amerikada «Ne fazla derin, ne faz mıştır. Fransada, Almanyada son geçen naz hareket etmeğe karar vermişti. Ken Danseden çiftlerin içinde, biribirine o ikitefrika. 5 kuruş. la dar» isminde bir film yapılıyor. Bu hâdiselere aid olarak yapılan eserlerden di yerini, bu düşünce ile, sofranm en uzak si kadar sokulanını göremiyordu. Hiçbir kordelânm başrollerini Clark Gable, Jo birinde, meşhur General von Schleicherköşelerinden birine atmıştı. Fakat bu öy kavalye, damınm belini kavrayan koluan Cravvford, Peter Lorre, Melvyn Doug in karısı rolünü temsil edecektir. le bir yerdi ki, tam önüne tesadüf eden na, bu kadar kuvvetle sıkan bir hız şekli las oynayacaklar ve temsil heyeti arasınvazonun yanından gözucile bakınca Ma vermiyor; hiçbir kadm, kavalyesinin fıÇocuğunun fikren inkişaf etmesini M. G. M. şirketinin orkestrasmda vicidin bütün harekâtını görebilecek; buna sıldadığı sözleri dinlemek için, başını oda sessiz film kahramanlarından Betty isteyen her ana ve baba ile her öğyolonsel çalmakta olan bir genc kız birmukabil, kocası, bu tarassudun farkına bi nun göğsüne bu kadar yaklaştırmıyordu. Compson da bulunacaktır. den nazan dikkati celbetmiş ve sinema le varmayacaktı. Nazan, dayanamadı. Bütün isteksizliğiretmenin çocuğuna tavsiye edebile* Tyron Power aktörlükten bıkmış Kânunuevvelin son günü, davetliler, ne rağmen dansa kalktı. Yanlannda, kaartisti olmuştur. Yakında Robert Young ceği bir eserdir. görünmektedir. Senaryo yazmak teşebakşam saat sekizde gelmeğe başladılar, bil olduğu kadar fazla dolaşacak, kavalile birlikte «Florian» isminde bir film büsüne girişmek niyetindedir. Artist bu Macidle Nazan, misafirlerini sokak kapı yesini kendi idare ederek imkân nispetinçevirecektir. hususta tecrübesiz bir adam değildir. sınm önünde karşılayor, salona kadar gö de onların yakınında bulunacak, ne koTanınmış genc aktör Mickey Roony Şimdiye kadar «birçok kısa hikâyeler katürüyorlardı. Evin içinde, müstesna gün nuştuklarını dinleyecekti. lere mahsus, büyük bir faaliyet vardı. Her leme almış olduğu için yeni mesleğinde bugünlerde tetkikat yapmak üzere AmeŞimdi, istediği tarafa sürükleyebilmek rikanm Detroit şehrine gitmiştir. Malum taraf, birkaç yüz mumluk lâmbaların top için, en yaşh misafiri intihab ederek, arade muvaffak olacağı şüphesizdir. lu olarak serptiği ışık altında, gündüz gft>i sına karıştığı kalabalık içinde, sezdirme* Warner biraderlerin vücude getir olduğu üzere burası meşhur Kâşif Edisoaydınlıktı. Kadın, erkek hizmetçiler, ora den, yavaş yavaş, Macidle Müşfikaya yak mek niyetinde olduğu «Kraliçe Elisabe n'un doğduğu yerdir. Mickey'in bu hazırdan oraya dolaşıyorlar; içi kadeh, tabak laşmış, yanlarından kabil olduğu kadar th'in hususî hayatı» ismindeki filmin baş lığı yakında çevireceği «Edison'un genclidolu tepsiler taşıyorlardı. açılmamağa gayret ederek kulak kesilmişği» filmi içindir. Bunu gene ayni kâşife aid rolü için Bette Davis seiçlmiştir. Macid, belli etmek istemediği bir telâş ti. Radyonun gürültüsü ve kendi heyecakinci bir film takib edecek ve bu kordeLise derslerine yardımcı kitab İr Amerikanm sesi güzel artistlerinden içindeydi. Beş dakikada bir saatini çıka nı, kulaklarına uğultular veriyordu. Bülânın baş rolünü de Spencer Tracy oyna(150 Tony Martin yakında «Saadet pasaportu» rıp bakıyor; gözü kapıda, kulağı kirişte, tün dikkatine rağmen, ne konuştuklarını yacaktır. bütün bu gelen misafirlerin haricinde biri işitemedi. isminde şarkılı bir film çevirecektir. sini, büsbütün başka bir kimseyi, bilhasOlivia de Havilland ile Errol Flynn Yalnız, danstan sonra, dinlenmek için •k Marlene Dietrich hali hazırda Amesa beklediğini her halile belli ediyordu. bir köşeye çekildikleri zaman, ortalığm rikanm meşhur tiyatrolanndan birinde ve Randolph Scott yeni bir film daha çeNazan, kocasının hareketlerini, hiç göz nispeten sessizliğinden bilistifade, bir iki Micha Auer ve Una Markel ile birlikte vireceklerdir. Adı «Virginia City» olaâen kaçırmıyordu. Saatine bakarken, ka kelimeye kulak misafiri olabildi. Macid, se Lise derslerine yardımcı kitab «ölüm yarışı başlıyor!» isminde bir pi caktır. pının her çalınışmda, geleni kendisinden sini fazla alçaltmağa lüzum görmeden, (50 KURUŞ ) yes temsil etmektedir. Bu piyesin mevevvel karşılamağa koşarken, zihninde Müşfikaya: Şarlo'nun karısı Paulette Goddard'm zuu bir Rus kazağile karısımn hayatını sinema ve sahne artistliğinden maada bühep Müşfikanın hayali dolastığını, gözle Balkon kapısı, dokununca açılır, • hikâye etmektedir. rile görürcesine biliyordu. Böyle devam diyordu. Hem bu sene başka bir şey düyük bir marifeti daha vardır. O da müederse, Macidin o akşam mutlaka yan ba şündüm, saat on ikide, bütün elektrikİr Holivud'da «Şikago Kontu» ismin cevher resimleri ve projejeri yapmak, kıysacağına, yakayı ele vereceğine hiç şüp leri söndüreceğim. Beş dakika, tam, zifide yeni bir film yapılmaktadır. Bu korde mettar taşları yontmak, arkadaşlarından he yoktu. Telâsını ve heyecanını bu de rî karanlık lâda Robert Montegomery başrolü oy yeni mücevher ısmarlayacak olanlar, mutMaarif Vekilliğince tavsiye edildi rece belli eden bir erkek, biraz sonra, içMüşfika, bu söze, kahkaha ile karışık nayacaktır. Bu rol artistin sesli filmde de aka bir kere kendisine müracaat ederek (100 KURUŞ ) kinin de tesirile, kimbilir nasıl çamlar de bir baş sallamasile mukabele etti. ruhte ettiği rollerin 159 uncusu olacaktır. bu hususta fikrini almaktadırlar. virirdi. Nazan, daha fazla dinlemedi. Hem dinNazan, aklına içki bahsi gelince, birden Iediğinin farkına varılmasmdan korkmuş, bre düşündü. Sofrada, kocasının yanına hem de bu küstahlık karşısında, derin bir tesadüf eden misafirleri, bir de içki sıra nefret duymuştu. Hele Müşfikanın, sile tasnif etmek mecburiyeti bulunduğu beş dakika sürecek karanlıkta balkona Haftahk fikir gazetesi nu unutmuş, bunu o dakikada hatırlamış davet edilişi karşısındaki yılışık, sıyrık ( 10 KURUŞ ) tı. Doktorlar, Macide, alkol kullanmağı kahkahası, tüylerini ürpertmiş, içine tikiki senedenberi yasak etmişlerdi. Sofrada sintiler vermişti. ADRES: YENİ ADAM, İSTANBVL filminde herkes rakıdan şampanyaya kadar, canıGerçi, Macidin ihanetini elile tutup göİstiyenlere kitahların fihristi gönderilir. nın istediği içkiyi içebilecekti. Halbuki zile görmesi bu muvaffakiyetti. Fakat, Macidin, ağzına, biradan başka bir şey j ahlâksızlıkta, hayasızlıkta misline nadir | ı4& sene oldmu gibi, o senenin yılbaiçin de, Nazan, ahpablarına kırk beş ne davetiye göndermişti. Tayyare piangosunun yılbaşı ikramiyesini kazanıkları sene yapmağa başladıkları bu topıntıyı âdet edinmişlerdi. En yakın ahlablarını bir hafta evvelden çağırıyorlar, yeni senenin ilk gecesini, hep birlik• te, güle oynaya geçiriyorlardı. î Yalnız, bu sene, davetiyeleri yazarken, 'zan bir parça tereddüd geçirmişti. rikayı çağırmak istemiyordu. Bir evyılbaşı gecesi, gözleri lüzumundan şevtanlık dolu bu sarışın, hoppa kıUe fazla alâkadar olduğunu gör Hamdf Varoğlu Fransız sinemacılığı buhran geçiriyor Muhtelif mâniler sebebile yeniden film çevrilmediği gibi yapılıp bitmiş bazı filmler de Fransa dahilinde müşteri bulamıyorlar 12,30 Program Ye memleket saat ayarı, 12,35 Ajans ve meteoroloji haberleri, 12,50 Türk müzigi (Pl.) 13,30 14,00 Müzik: Karışık hafif müzik (Pl.) 18,00 Program ve memleket saat ayarı, 18,05 Müzik: Radyo Caz Orkestrası. 18,40 Konuşma (Fuztüî hakkında) 18,55 Serbest saat, 19,10 Memleket saat ayarı, ajans ve meteoroloji haberleri, 19,30 Türk müziği: Kadın geçid konseri. Çalanlar: Vecihe, Reşad Erer, Cevdet Kozan, Kemal Niyad Seyhun, İzzeddin Okte. 20,15 Konuşma, 20,30 Türk müziği: Fasıl heyeti, 21,15 Müzik: Küçük Orkestra (Şel; Necib Aşkm) 22,15 Memleket saat ayarı, ajans haberleri, ziraat, esham tahvilât, kambiyo nukud borsası (fiat). 22,30 Müzik: Bir senfoni. (PL) 23,00 Müzik: Cazband (PL) 23.25 23,30 îarınki program ve kapanış. Mülga Maarif Nezareti Tedrisatı taliye birinci şube mümeyyizliğinde ve bilâhare Kütübhaneler müftttişliğinde, Muallim mektebi, Istanbul (Bezmiâlem Eren köy) kız liseleri, Davudpaşa, Üsküdar, Galatasaray ve Pertevniyal liseleri türkçe ve edebiyat muallintliğinde bulunmuş olan ve Pertevniyal lieesi edebiyat mual limliğinden tekaüd olduktan sonra 10 senedir Hayriye lisesi türkçe ve edebiyat muallimliğini yapmakta iken Gureba hastanesinde vefat eden üstad Salâhaddin Yiğitoğlunun cenazefl 1/1/1940 pazartesi günü kaldınlacakbr. Üstad Salâhaddin Yiğitoğlu seneler « denberi hayatını maarife hasretmiş, bin 'erce talebe yetiştirrnif değerli bir hoca di. Ölümü kendisini tanıyan ve seven bütün meslekdaşlann! ve talebelerini çok müteessir etmiştir. Merhumun cenazeâ bugün saat dokuz buçukta Hayriye lisesinden kaldırılarak Merkezefendi kabristanına defnedilecekir. Cenabıhak kederli ailesine sabırlar hsan etsin. Bir müddettenberi hasta bulunan Müir Osman Paşanın oğlu ve eski Harbiye Mazırı Ziya (Paşa) dfin gece saat 1 1 de Allahm rahmetine kavu|muştur. Merhu mun cenazesi, yarın atkerî merasimle kaldınlacaktır. Merhuma Tanrıdan rah met diler, ailesi efradına beyani taziyet deriz. c ÖLÜM' A TURAN Bugün halk günü ve gecesi. Localar: 50, balkon 15, her yer 10, paradi 5 Üç büyük filim birden 1Lüiz: Grace Maore 2 Şarlo nişanlanıyor Şelzadebaşı Tur&n tiyatrosu Tam Teyler sergüzeşt filmî MevsimİB büyük seîıfonisi: *** S F Ölkfl ve AŞKLARI VERDİ GOŞOLAR GELİYOR^ Varner Baxter Cesar Romero 3 ikincikânun Çarşamba günü sinemasınm şeref galası olacaktır. SİHİRBAZIN] = KİZ1 ALKAZAR Bugim çıktı MİJLLI ve ALEMDAR Sinemalarında Yılbaşı Sürpriz Haftasının Ismail Hakkı Baltacıoğlu'nun eserleri SON 2 GÜNO Kaldı Yeni seneye girerken : 1939 senesinin biri Millî, biri dunyanın ( 2 ) en büyük şaheserini son defa siz de görünuz. SOSYOLOJI FELSEFE 1933 un Millî şaheseri TOSIN PAŞA un düny; Yirminci Asrın Dan nabudesi 1939 TOPLU TEDRİS YENİ ADAM HONOL fLU Taleplere rağmen rogram temdid olunmıy aktır. WARNER BAXTER şaheseri ZORLA GUZELLİK OLM Z Çarşamba Akşamı M E L E KMe L O R E T T A Y O U N G