CUMHURtYET JIlBîrincikâmın Î939 Yeni bir spor sahası Bolu vilâyeti dahilindeki Abad gölü kış sporlari için bütün ev£afı haiz bulunmaktadır Ticarî muhaberatta yalnız türkçe ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Pancar ziraati Konyada yapılacak yeni Halkevi binası Finlandiyanın mukavemeti uslar; Finlandiyaya taaıruza başladıklarından on gün geçtiği halde bin küsur kilometrelik cephenin hiçbir noktasında Finlerin müdafaa hatlannı sarsamadılar. Her taraftâ geriye püskürtüldüler. Gerek Fin körfezi sahillerinde gerek Ladoga gölünün Finlandiya cihetinde karaya ihrac yaparak otuz kiiometre derinlikte olan Fin müstahkem hattını arkadan çevirmek için Ruslann yaptıkları teşebbüsler dahi akim kalmıştır. Rus hava kuvvetleri henüz müessir bir harekette bulunamamışlardır. Bilâkis Fin hava kuvvetleri Fin körfezinin karşı sahilindeki Estonyada Ruslann yeni tesis etmiş olduklan deniz ve hava üslerini tahribe muvaffak olmuşlardır. Fin motörbotları Kronştad'a kadar sokulmuşlardır. Finler bu askerî muvaffakiyetlerini herşeyden evvel ferdî terbıyelerine borcludurlar. Her Fin sulh zamanında harbe ve d5ğüşmeğe hazırlanmış olduğundan harb zamanında adeta başlıbaşına birer kuvvet teşkil etmekte ve ekseriya müstakillen hareket ve teşebbüste bulunmaktadır. Sovyet hükumeti Teriyoki kasabasında teşkil ettiği Fin komünist hükumetıni tanıdığından şimdiki askerî harekâtı karşı5 lıklı yardım muahedesile bağlanmış olduğu bu hükumetlere karşı yapılan isyanı tenkilden ibaret saymaktadır. Fakat bu hükumeti Almanya bile tanımamıştır. İtalya vaktile Finlandiyanın ttalyan fabrikalarına sipariş etmiş bulunduğu otuz Savoya tayyaresini göndermiş ve Almanya dahi kendi arazisinden bunların geçmesinde ve benzin dahi verilmesinde bir mahzur görmemiştir. D'ğer taraftan Almanya Moskovadaki Finlandiya sefaret heyetinin Rusyadan çıkmasını temine tavassut etmiştir. Rusya, Finlandiya ile kendisini hali harbde saymadığı halde Finlandiya sahillerini, Aland adalan haric olarak abluka altına aldığını ilân etmiştir. Fakat bu ilânın kendi namına mı, yahud Fin komünist hükumeti hesabına mı olduğunu tasrih etmemiştir. Finlandiyaya diğer Iskandinavya devletlerinin resmen müttefik olarak yardım etmelerine Almanya muhalefet etmiştir. Bunlara hissiyata kapılmamalannı ihtar etmiştir. Finlandiya tarafından Milletler Cemiyeti azası olduğu halde diğer bir azasının taarruza uğramasına karşı bu müessesenin harekete gelmesi için yapılan müracaate binaen meclis toplandı. Sovyetler Birliği içtimaa iştirak etmediğinden meclis büyük meclise Milletler Cemiycti misakı imkânı mucibince Finlandiyanın müracaatini bir karara bağlanmak üzert havale etmeği müttefikan karaflâştırtnıştır. Büyük meclis bugün bu işe bakac"aktır. Sovyetlerin komşusu devletler müşkül biı mevkide bulunuyorlar. Fakat ekseriyetin Sovyetler Birliğini Milletler Cemiyetinden tard ve ihraca karar vereceği bekleniyor. Milletler Cemiyeti ilk defa bİT azasını kendi camiasmdan çıkarmış olacaktır. Bundan evvel Milletler Cemiyetinin mistkı hilâfında hareket edenler tard ve ihrac kararını beklemeksizin kendiliklerinden bu müesseseyi terketmişlerdi. Milletler Cemiyetinin kararı Sovyetler Birliğini manen mahkum mevkiine düşÜTecektir. Şu kadar var ki bundan Finlandiya için maddî bir fayda ve yardım gelecek değildir. Çünkü hiçbir devlet ve bahusus Rusya üzerinde müessir olacak vazivette bulunanlar sonu başka bir harb olacak askerî zecrî tedbirlerin mes'uliyeti altına girmeğe yanaşacak değildir. Trakyada istihsal, seneÜçüncü ceza mahkemesi den seneye fazlalaşıyor Binanm nerede yapılacaEdirne, bir davayı rüyet ediyor fabrikasının (Hususî) Alpullu şeker ğı bir türlü h^^edüemiyor bu seneki faaîiyeti sona ermiştir. Geçen ayın on bejine kadar pancar yetiştiren köylerle pancar sökülmesi ve sevkiyatı gibi hareketler devam ediyordu. Bu sırada bazı yerlerde görüleı şap hastalığı dolayısile kordonlar konmuş olduğundan bunlarm tesirile pancar sökme ve sevketme ameliyesinin sekteye uğraması endişesile karşılaşılmıştı. Fakat bu endişe yersiz kalmış ve pancar sevkiyatı muntazam bir şeklide yapılmıştır. Öğrendiğime göre pancar eken çiftçiler bu sene kilosu bir kuruş üzerinden yalnız pancardan iki milyona yakın bir para elde etmişler ve Trakyada 200 000 tona yakın pancar istihsal edilmistir. Köylünün bu seneki pancar fiat ve veriminden memnun kaldığı ve gelecek sene için daha geniş ölçüde ekmeğe hazırlandığı anlaşılmaktadır. Konya (Hususî muhabirimizden) Konvada yeniden mi'kemmel ve müsaid bir Halkevi binası yaptmlacak. Fakat bu Halkevi binası Konyanır neresinde yapılmahdır?.. İşte günlerdenberi alâkadarian. münevverleri ve Konya halkmı düşündüren bu meseledir Bv meselenin halli n Partide, sonra da ! îalkevinde iki toplantı yapıldı. Bu toplantılardan alınmış bir karar yoktur. Bu hususla, Konyayı tanımakta olan sehircilik mütehassısı Lamber'den de müta'eası sorulmuştur. Konya şehrinde, her türlü iimran faaîiyeti garba, istasyona doğrudur. Günden güne sönen ise asıl Konya şehri olan şark, şimal ve cenub kısmıdır. istasvon tarafına ancak ve olsa olsa yeni Konya diyebiliriz ve yeni Konya, kolay kolay eski Konyanın yerine geçemiyecektir. Böyle bir vaziyette Halkevi binası bu genis sehrin neresinde yapılsın?.. Bu hususta Konyadaki bazı münevverlerle, geniş mikyasta halk ile temas ettim: Münevverler yan yanya, yeni Halkevi binasının yeni Konya kısmında yapılmasına taraftardırlar. Bunlar düsüncelerini mü dafaa için yeni Halkevi binasmın yeni Konyayı daha ehemmivetle ve daha kolayca büyülteceğini, Halkevi elemanlarınm ekseriyetle bu semttf bulunduğunu, Halkevi binası eski Konyada yapılacak olursa Halkevinin belki bu elemanlardan mahrum kalacağını söylivorlar. Kendilerile göriistüğüm münevverlerden yansı da yeni Halkevi binasmın asıl Konya olan eski Konyada kurulmasınm muvafık olduğu fikrindedirler. Bunlara göre de Halkevinin vazifesi eski Konyadadır. Yeni Konyada Halkevi ancak bir liiks olarak kalır. Şehrin imarına hizmet edecek diye Halkevinin yeni Konyada yapılması imar bakımmdan devede kulak bile olamaz. Yeni Konyada oturan Halkevi elemanlan hakikî münevverler iseler, eski Konyada kurulacak Halkevinin onlardan mahrum ka'acağı düşüncesi, doğrudan doğruya onlara iftira olur. Halk da umumiyetle şu kanaattedir : Halkevi binası halkın bulunduğu yer olan eski Konyada yapılmalı, Halkevinden istifadeye muhtac halk doya doya, kana kana gıdasını almalıdir. Yeni Konya eski Konyaya çok uzaktır ve Halkevlerinin halka vereceklerini orava giderek alamaz. Bunun en müspet delili yenî Konvada bulunan şimdiki Halkevinin sönüklüğüdür. Şimdiki Halkevinden, halkın beklediği fayda pek nadir olarak sızıyor. Halbuki Halkevleri, meyvaiarını ancak kavnasma ile tattırıp hazmettirebilirler. Halkevinin, halkın bulunduğu eski Konyaya çok uzak olması halkın kaynaşt'.nlamamasjna sebeb oluyor. Bir kısım münevverîn, Halkevinin yeni Konvada yapılması hakkındaki fikrîle gene bir kısım münevverin ve ekserivetle halkın, yeni Halkevi binasmın eski Konyada yapılmasının doğru olacağı hakkındaki mütaleasından hangisinin kazanacağını bilmem... Yalnız ben de şu fikirdeyim ki yeni Halkevi binası için, Halkevlerinin vazifeleri noktasından en müsaid yer eski Konyadadır. JLbad gölunden bır görünü} Bolu (Hususî) Bolunun gittikçe ehemmiyet kazanan Abad gölü bir say fiye ve kamp yeri olarak şöhret temin etmeğe başlamıştır. Tabiî güzelliklerile emsalsiz bir yer olan Abad, İstanbul ve Ankara gibi iki büyük şehrin arasmdadır. Ankaradan kalkan bir otomobil Beypazan . Nalhhan Mudurnu yolile 6 7 saatte Abada varabilir. Keza İstanbuldan trenle Ada pazarına gelen bir seyyah bir otobüsle ayni günde Abada gidebilir. Etrafı gürbüz çam ve Göknar orman larile çevrili Abad gölüne dört bir yandan akan suyun çoğu şifalı ve lezzetlidir. Bu güzel göliin kenarmda yazın kamp kuranlar neş'e ve sıhhat içinde vakit geçirmektedirler. Yazın gölde mercan ve ala balık, ördek, ormanlarında da karaca, tavşan avlanır. Abad ormanian, Izmit kâğıd fabrikasını besliyen kütüklerin mühim bir kısmını temin etmektedir. Abadın, belki yazından çok, kışı se vilmektedir. 1300 Takımında olan göl, kışm iki ay içinde tamamen donmaktadır. Bir arabanın bile geçmesine dayanacak kadar kalın olan buz tabakasının üstünde buz pateni ve saire gibi her türlü kış sporu yapmak mümkündür. Gölün garb sahilleri eşi bulunmaz bir kayak sahası halindedir. Ormanlar arasında heT türlü gezintilerin yapılmasına müsaid yollar en titiz kayakçıları memnun edecek vazi yettedir. Uludağ bugünkü tesisatile, kar vazîyetinin en müsaid aylarda oraya çıkanlara yer temin edemiyecek bir haldedir. Buçılık sahası olarak açılınca bu sıkıntı da kalmıyacaktır. Ayni zamanda, yıllardanberi Uludağa çıkarak artık bır değişiklik arayanlar, kış sporlari için Abadda mükemmel bir saha bulacaklardır. Elyevm Boludan Abada kadar olan 32 kilometTelik yolun 1 1 kilometresi mun tazam bir şosedir. Şose üzerinde Tatova denilen köyden gölün asıl yolu ayrıhr. 2 1 kilometrelik olan bu yolun toprak tesviyesi yapılmıştır. Yol tamamen ikmal edildiği takdirde, her mevsimde kolayca seyahat etmek mümkündür. Tatovadan sonra yol üzerinde dörder kiiometre ara ile üç köy bulunduğundan ayrıca sığınaklar yapılmasına da lüzum bırakmamaktadır. Gölde halen Bolunun 2, Mudurnunun bir yazlık evi vardrr. Bu evler ufak bir tadilâtla kış kayakçılarımn barınması için mükemmel birer mesken olabilirler. Bolu Vilâyeti gölün en müsaid bir yerinde bir kayak evi yaptırmaktadır. Çatısı örtülen bu bina yakında tamamlanacaktır. Ta biatin hududsuz kış güzelliklerin; ve sükunetini arayanlara Abad, mükemmel bir dinlenme ve spor yeridir. Türkivenin ilk buz pateni sahası da şüphesiz Abad olacaktır. gün Uludağda bulunan iki otel Ankara, Bursa, İstanbul ve diğer şehirlerimizden gelen kayakçıları her cihetten tatmin edememektedir. Bu itibarla Abad, Uludağın yanında istanbul ve AnkaTanm ikinci bir kayak Ticarî muhaberelerde türkçeden başka lisan kullanmak, 805 numaralı kanunla memnudur. Bu memnuiyete karşı hareket edildiği kaydile, bir müddet evvel Iktısad Vekâletinin iş'an üzerine Müddeiumumilikçe açılan bir dava, Utanbul Asliye üçüncü ceza mahkemesiııe gönderılmiştir. Dava edilen, mütercim olduğunu söyleyen Ahmed Tevfiktir. Kendisinin, Istan buldan lzmirdeki bir ticarethaneye türkçe yerine fransızca mektub yolladığı, bu suretle ticarî muhabereyi ecnebi lisanile yaptığı iddia olunmaktadir. Ahmed Tevfik, mahkemenin suallerine şu cevabı vermiştir: Bir işe müteallik olmak üzere, lzmire birkaç defa türkçe mektub yazıldı. Muhatab olan yerden cevab alınamayınca, her ihtimale karşı mektubu fransızca bir nüshasmı da leffederek, yeniden türkçe mektub yazmak muvafık görüldü. Yani fransızca metin, türkçe metnin yanısıra yollanılmıştır. Bu vazivet, muhabereyi fransızca yapmak değildir. öyle sayılamaz. Müdafaava karşı Müddeiumumî Fehmi, «eğer Izmirde baMs mevzuu ticarethanenin dosyalan tetkik edilirken ele geçen fransızca mektubun türkçesi de beraber olsaydı, dava açılmak üzere Iktısad Vekâleti is'arda bulunur rruydu?» şeklinde bir sualle cevab istedi. Dava edilen bu na karşı da: «Dava evrakında, fransızca mektubun türkçesi bulunmadığına dair bir kayıd yoktur. Muhtemeldir ki, bir zühul vâki olmuş, mevcud olması lâzım gelen türkçe metin, fransızcanın yanısıra nazara almmamıştır. Bu cihetin sorulması lâzımdır.» dedi. Müddeiumumî muavini de, bu cihet tahkik olunuıken, eğer aynca türkçe metin varsa, bahis mevzuu muhabereye türkçe metnin mi, yoksa fransızca metnin mi esas oldueunun, yani hangi metin hanei metnin kopyesi bulunduğunun da tahkikine lü*um gördü. «ciinkü, fransızca mektubda Ahmed Tevfikîn imzası bulunduğu anlasılıvor. Diğer taraftan tahkikatı yapanlann ve baska sahidrin Izmirde istinabe yolile ifadeleri almmak isteğindeyim.» mütaleasını ileri sürdü. Mahkeme, îstek yerine getirilmek üzere, muhakemenin devamını 16 şubat saat 1 5 e bıraktı. Ziraî faaliyet Trakyada günebakan (ayçiçeği), rapis (kolza), aspir (soya), yerfıstığı (arasit) gibi yağh nebatlarırı ziraati gittikçe artmaktadır. Bunların yjğmı çıkaran kü, k fabrikalatm adedi büyük ve küçük merkezlerde olmak üzere 1 1 i bulmuştur. Bunlar son beş senenin teşvik ve gayretile göçmen hareketlerinin ileri hamlelerinden doğmuştur. Havza köyünde alabildiğine rapis denilen ve hardalı andıran san çiçekli maddeyi geniş ölçüde ekmektedirler. Arpa henüz orağa gelmeden rapis yetişiyor ve bu erken eîde edilen mahsulden bir miktar para, bir mevsim avansı gibi köylünün eline geçiyor. Kilosu borsalarda yedi kuruş olan bu maddenin 1 00 kilosundan 30 kilo yağ alınmakta ve bir kilo yağ 33 kuruş fiatla satılmaktadır. Emeği az, verimi çok olan bu ziraatin 3 5 sene içinde bütün Trakvayı saracağı anlaşılmaktadır. ADÜYEDE Mahkemede bayıldı Fatihte Ummügülsümle gelini mürüvvet kavga etmişler, akşama eve gelen Müriivvetin kocası İbrahim, karısını bu yüzden içeri almamıştır. Mürvet de bunun üzerine sövüp saymıştır. Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesi, dün akşam Mürüvvetin iki gün hapsine, 330 kuruş para cezası ödemesine karar vermiştir. Salonda bulunan Mürüvvetin annesi Halime, kızına ceza verildiğini öğrenince düşüp bayılm'ş, sıhhî imdad otomobili gönderilmek üzere Müd . deiumumilikçe telefon edilmiş, bayılan kadın ayıltılarak tedavisi yapılmıştır. Yeni teskilât Ziraî vaziyet İstanbul Belediyesi için İstanbul vilâyeti dahilinbir proje hazırlanıyor u de ekim çok iyi İstanbul Belediyesi için yeni bir teşkilât projesi hazırlanmaktadır. Bu proje, Be lediyeler kanununun Belediyeye verdiği işleri başaracak mahiyette olacaktır. İstanbul Belediye liyaseti şubelere gönderdiği bir tamimle hanği dairelerin yeniden ne gibi teskilât istediklerini sormuş ve icab eden cevablar verilmiştir. Bu arada bilhassa lktisad müdürlüğü geniş bir teskilât istemektedir. Bu teşkilâta nazaran ekmek, süt, kömür, odun ve ihtikâr işlerile oğraşacak muhtelif şeflikler vücüde getiıileceği gibi, işsizlere iş bulmak, emlâk icar işleri, hizmetci bürosu gibi bürolar teşkili de istenilmektedir. lmar müdürlüğü ile Sıhhat müdürlüğü de geniş bazı teskilât vücude getirmek arzusundadırlar. Belediye reis muavini Rifat bu talebleri ve belediye vecaib ve vazifelerini de göz önünde tutmak suretile yeni bir teskilât projesi hazırlamakta olduğu gibi Dahiliye Vekâletinin evvelce belediyelerden sorduğu yeni Belediye kanunu hakkında da geniş bir mütaleaname hazırlamakla mesgul olmaktadır. Bilhassa Belediye varidatlan işi hazırlanacak projede mühim bir mevki tutacaktır. İstanbul ziraat mıntakasından alınan malumata nazaran yağmurlu havalar müstesna olmak üzere yapılan zeriyat şayanı memnuniyettir. Bu sene vilâyet mülhakatından bazılarma gönderilen selektörler bilhassa tohumlukların almması noktasından çok istifadeli olmakta ve zürraın işine yaramaktadır. Yeşilköy tohum istasyonu tarafından üretilen karakılçık buğdayından tohumluk olarak 30,000 kilo muhtelif kazalara dağıtılmıştır. Yerli buğday bire ancak 6 7 verirken bu tohumluklar en az bire yirmi nispetinde mahsul vermektedir. Silivride müşterek bir kaza fidanlığı vücude getirilmiştir. Hürriyeti Ebediye tepesine getirilen Çağlayan suyunun etrafı ağaclandmlmaktadır. Silivri Çekmece arasında asfalt yol ile etrafındaki köylere dikilmek üzere 7,000 fidan sevkedilmiştir. Istinyede vilâyet fidanlığı bu sene de mebzul miktarda fidan tevziatı yapmıştır. Bu fidanlardan usulüne riayet şartile dikilenlerden büyük istifadeler temin edilmektedir. Fidanhktaki mektebden yetişen bahçivan ve fidan mütehassısları büyük çiftliklerce angaje edilmektedirler. İstanbul civarındaki bağ miktarı gittikçe artmaktadır. Bir otomobil kazası Vilâyet, Beykoz ağac fidanhğından Şoför Abdülvehabın kullandığı 2434 Çankaya Riyaseti Cumhur köskünün etranumaralı otomobil Bahçekapıdan geçer fının ağaclandınlması için 20,000 sedir aken, Halid isminde birine çarpmış, Halid ğacı gönderilmiştir. muhtelif yerlerinden yaralanmıştır. Ya . Talı hastaneye kaldırılmış, şoför hakkınBeraet etti da takibata geçilmiştir. Bakırköy tahakkuk başmemuru Salih, Tramvay kamyon kazası bir işte rüşyet aldığı iddiasile bir müd Üsküdardan Kadıköyüne giden 165 dettenberi İstanbul asliye altıncı ceza numaralı rramvayla şoför Vâhidin sür mahkemesinde muhakeme ediliyordu. düğü kamyon çarpışmış, gerek tramvay, Mahkeme, Salihin rüşvet almak suçunu gerek kamyon hasara uğramıştır. Tahki işlemediğine kanaat getirmiş, kendisinin kat yapılmaktadır. beraetine karar vermiştir. ŞEHlR ISLERt Elektrik ve Tramvay idarelerinden çıkarılan menrurlar Bazı memuriyetlerin lâğvı ve bazılarının birleştirilmeleri üzerine Elektrikr Tramvay ve Tünel idareleri kadroların dan bazı memurlann çıkarılacakları yazılrnıştı. Mezkur idarenin yeni bütçesi senebaşından itibaren mer'i olacağına göre, çıkarılacak memurlara bu ay sonunda tebligat yapılacaktır. Aşırı derecede sarhoşmuş Burdur Halkevi temsil kolu Bucakta \ Edirnekapı civarında Acıçeşme yolunda aşırı derecede sarhoş olarak görülen balıkçı Faik Gezginer, Sultanahmed bi rinci sulh ceza mahkemesinde dün mu hakeme edilmistir. Sikâyetçi, Belediye kamyonunda şoför Nuri ile şahid sahil Vekâletin vilâyetten istediği sıhhiye muhafızı Muhsin, Zeliha, Neza het, 1660 numaralı polis Mustafa Boz malumat kurt dinlenilmişler, neticede balıkçınm Dahiliye Vekâleti gayrisıhhî ve fennî bir gün hapsi, bir lira para cezası ödemesi tahta, teneke, saz gibi evlerin yerlerine karar altına alınmıştır. sıhhî ve fennî temiz binalar yapılması ve Araba hırsızları mahkum fakir halk için ucuz evler mahallesi vü cude getirilmesi için bir kanurı lâyihası oldular hazırlamaktadır. Vekâlet, bu lâyihaya e. Sultanahmed sulh ceza mahkemesi dün, sas olmak üzere vilâyetlerden acele şu Aksarayda olan bir araba hırsızlığı davamalumatı istemiştir: sına bakmıştır. 1 Şehir ve kasabalar civarında boş Musa ve Fevzi isminde iki kişinin İs araziyi satm almak, araziyi parsellere ayırmak, arsa haline getirmek, meydan, mail isminde birine aid el arabasını aşıyeşillik, saha, yol, mekteb gibi yerler çı rıp, Aksarayda Pazaryerinde Yusuf Matlı karıldıktan sonra arazinin maliyet fiatı adlı birine sattıkları iddia ediliyordu. Maznun, Musa ve Fevzi, suçlarını iti nı arsalara taksim etmek ve maliyet fia . raf etmişler ve «beraber çaldığımız aratile satmak ciheti düşünülmektedir. Bu hale göre, bir, iki, üç oda, bir mutfak ve bayı altı liraya Yusufa sattık, parasını yabir miktar bahçeyi ihtiva edecek vasatî rı yarıya paylaştık, 556 kuruş kaldı, kusurile karnımızı doyurduk, hepsini harmaliyet fiatı ne olabilir? 2 Merkez ve mülhakatta, şehir ve camaya zaman bulamadık, yakalandık» demişler ve her ikisi, eroin kullanmaktan kasabalarda oturanlardan: kendilerini alamadıklarını da anlatmışlarA Aylık geliri 40 liraya kadar. dır. Yusuf, arabayı çalınmış mal olduğuB Aylık geliri 75 liraya kadar olan nu bilmeden satın aldığını söylemiştir. memur, amele, esnaf, işçi gibi aile mikNeticede, hâkim Reşid, Musa ile Fevtarları ne kadardır? zinin bireT ay hapislerine, birer ay umu3 Bir, iki ve üç oda, bir mutfak ve bir hamamı ihtiva edecek kerpiç, kârgir, mî emniyet nezaretinde tutulmalarına, ahşab evler vasatî kaç liraya inşa edile yüzer kuruş harc ödemelerine karar vebilir? Bu fiatlann tayinlerinde en ucuz rerek, her ikisi hakkında da derhal tevkif müzekkereleri kesmiştir. Yusuf, beraet şartlar hesab edilecektir. etmiştir. Mahkum olanların üzerlerinde Mezbaha resmi çı'kan 556 kuruştan 6 kuruşun araba beHükumet evvelki sene İstanbul mez delinden olmadığı, mahkemede yapılan baha rüsumunu yüzde elli tenzil etmek hesabdan anlaşılmıştır. Zabıt tutularak bu suretile et fiatlarında bir ucuzluk temini 6 kuruş Musaya, paranın mütebakisi de çarelerine başvurmuştu. Mezbaha rüsu iadeten Yusufa verilmiştir. munun yüzde elli indirilmesi Belediye varidatının beş yüz bin lira kadar azalmasını intaç etmiştir. Hükumet geçen sene Belediye bütçesinden indirdiği bu rüsuma mukabil Belediyeye 500,000 lira vermek suretile yardım etmişti. Fakat bu yardım bu sene yapılmamış, binaenaleyh Belediye büt çesinde bîr noksanlık husule gelmiştir. İstanbul Belediyesi bu hususta hükumete müracaat etmiştir. Hükumet. umumiyet itibarile et işile meşgul olmağa karar vermşitir. Bu hususta tetkikat icra etmek ve bu arada İstanbul mezbaha ışini ve mezbaha rüsumundan İstanbul Belediyesinin ettiği istifadeyi araştırmak ve icab eden kararları vermek üzere yakında Dahiliye Vekâletinde bir komisyon toplanacaktrr. Bu komisyoha Dahiliye, Ziraat ( Ticaret ve Iktısad Vekâletlerile İstanbul Belediyesinden murahhaslar iştirak edecektir. DENİZ İSLERİ Mete vapuru karaya oturdu Kalkavan oğullarına aid Mete vapurunun Karaburun civarında karaya oturduğu haber alınmıştır. Vapurda bir hasar yoktur. Vapurun ne suretle karaya oturduğu hakkında Liman dairesi tahkikat yaptırmaktadır. Mnharrem Fevzi TOCAY f Galatasaraylı talebenin verdiği konser ler etrafında Maarif Vekâletile temaslarİktısad ve Tasarruf haftası önümüz da bulunmak üzere bugün Ankaraya gi deki sah günü başlıyacaktır. Bu hafta decektir. zarfında mekteblerde neler yapılacağına dair hazırlanan program Maarif müdür Kavgayı ayırmak istemişler lüğü tarafından her mektebe bildirilmiştir. Bu programa göre, muallimler, dersMehmed Ali ve Mustafa adlı iki kişi, lerinde iktısad ve tasarrufa dair muhtelif Çemberlitaştan geçerken Dİrkaç kişinin mevzular etrafında talebe ile konusacakbirbirlerile kavga ettiğini görmüşler, bunlardır. Hafta içerisinde her mektebde beları ayırmak üzere araya girmişlerdir. hemehal bir müsamere tertib edilecek ve Kavga eden birkaç kişi ayrılmış, dağılmış, bu müsamereye talebe velileri de çağırıbu sefer Mustafa ile Mehm^d Ali birbirlacaktır. Müsamerede evvelâ bir muallim lerile kavgaya tutuşmuşlardır. Bunlar dün bu mevzu hakkında bir konferans vereakşam Sultanahmed birinci sulh ceza rek memleketimizdeki iktısadî vaziyeti mahkemesine getirilmiş, her ikisi de ikiher bakımdan anlatacaktır. Müteakiben şer lira para cezasına mahkum olmus İktısad ve TasarTuf cemiyetinin hazırlatlardır. tığı (Yurda giriyoruz) adlı piyesi temsil edilecektir. Gene bu hafta dahilinde seçilecek bir günde talebeler toplu olarak bankalara giderek kumbaralarında biriktirdikleri paraları boşaltacaklardır. Kendilerine bankala rın hazırladığı yeni kumbaralaT hakkında izahat verilecek ve kumbaranın faydalan istatistiklere istinaden anlatılacaktır. Bundan baska hava müsaid olduğu takdirde talebelfr ikmad ve tasarrufa, yerli mallarına aid vecizeler yazılı levhalar bulunduğu halde kendi semtlerinde geçid resmi yapacaklardır. Üniversite ve Yüksek İktısad ve Ticaret mektfblerinde yapılacak toplantılaTa ÜNİVERSİTEDE MÜTEFERRİK Rektör, Ankaraya gidiyor İktısad ve Tasarruf haftasınÜniversite Rektörü Profesör Cemil da mekteblerde faaliyet Bilsel, Üniversiteye aid muhtelif mesele Cumhur 3 yet Nüshası 5 kuruştur. Karaköyde Avukatlar caddesinde 65 numaralı evde oturan Necilenin kızı bir Buıdur (Hususî) Burdur Halkevi temsil ve müzik kolu, bir temsil vermek üzere buçuk yaşında Gülter, evde oynarken üGalatasaray lisesi son sınıf bankacılık ve ticaret şubesi talebeleri dün saat 15 te mekBucak kvasıııa gitmiş ve ora Halkevi azaları tarafından karsılanmıştır. Verilen temsil mu zerme Kaynar su aoKUieretc haşlanmıştır. teblerinde bir konser vermişlerdir. Konser kalabalık bir kütle tarafından dınlenmiş ve çok zerine kaynar dökülerek naşıanmış vaffakiyetli clmuştur. Gönderdiğim resim, Burdur Halkevi azalarıru bir arada göstermektedir. Şişli Çocuk hastanesine götürülmüştür. alkışlanmıştır. . ^. J l. Haşlanan çocuk Aboneseraıtı] Senelik Altı avlık L'ç avlık Biı aylık j Türkiye Haric ıcm ıçın 1400 Kr. 2700 Kr, 750 > 1450 » 400 » 800 » 150 » Yoktur