30 Nisan 1939 Galatasaray D e m i r s p o r u 2 1 m a ğ l u b etti, V e f a d a Izmirde D o ğ a n s p o r a 3 1 yenildi f , Dün yapılan mijlî küme maçları Bugün yapılacak müsabakalar Şeref stadmda Besıktaş Şısli Saat 11 Taksim stadınaa: Kurtulus Pera Saat 10,30 Fenerbahce stadmda: Anadoluhısar Kadıköyspor saat 12,30 Topkapı, Arnavudkoy Hılâl, Kurtulus muhtelitleri saat 14 30 Demirspor Fenerbahce saat 16,30 «Maclara tam. vaktinde başlanacaktır » Kurddereli için iyi bir mezar yapılacak Umumî Merkez, merhumun ailesine de nakdi yardımda bulundu kalmalarına, sonra da Bediinin iyi oynaMaçtan sonra oyunculardan biri omuz üstünde götürülüyor yamamasına rağmen Galatasaray gene Dün Taksim stadyomunda Galatasa du. Üstüste iki mühim ve muhakkak gol hakimiyeti ele geçirdi. rayla Ankara şampiyonu Demirspor kar fırsatı kaçırdılar. Galatasaray muhacimleri, gol karır şılaştılar ve mç 2"1 Galatasarayın galiBılhassa devrenin ortalarından itiba makta bırbırlerıle rekabet ediyor, Süley" biyetile neticelendi. ren başlıyan Galatasarayın kat'î hakimi" Ankara şampiyonunun Galatasarayı yeti her dakika ikinci bir gol olması ihti manın kaleye yakın bir mesafeden falsolu bir şütü gene bir golün kaçmasma sebeb ve arkasından İstanbul şampiyonu Beşik malini kuvvetlendiriyordu. Fakat ikinci taşı Ankarada mağlub etmesi bütün gbz bir sayı çıkmadan oyun devam ediycrdu. oldu. Buna mukabil Demirsporluların tehlikeli bir hücumunda Osmanın topu lerin kendi üzerine çevrilmesine sebeb ol" Buna mukabil Ankaralılar bu devrede muştu. Bu yüzden dün Taksim stadyo bozuk ve karışık bir oyun çıkarıyorlar. bloke edememesi de sarı kırmızılıların munda cumartesi günleri nadır görülebi Bilhassa hücum hatları hemen hemen hiç kalesinde bir gol tehlikesi doğurmak'a lecek bir seyirci kütlesi bulunuyordu. müessir olamıyordu. Bu vaziyet karşı beraber güçlükle bertaraf edildi. Muayyen saatte mavi formalanle e v smda Galatasaray müdafaası uzun pas Nihayet otuz altıncı dakikada sağdan velâ Ankaralılar sahaya çıkarak halk; se larla daima hücum hatlarını beslemek im ?ola uzanan bir Galatasaray hücumunda Budurile karşılaşan Ankaralı kaleci topu lâmldılar. Demirsporu Galatasaray tkib kânını buluyordu. elinden kaçırdı ve yetişen Sarafim hafif etti. Mutad merasimden ve büket teati Otuzuncu dakikada güzel ileri pasını sınden sonra takımlar şu kadrolarla mev yakahyan Budurinin çok sıkı bir şütii bir vuruşla topu boş kaleye sokarak Galatasarayın galibiyet sayısını yaptı. kı aldılar. kalenin üst direğini yalayarak avuta gitti. Oyunun bundan sonraki kısmı, daha Demirspor: Hılmi Nuri, Şe\ket, 31 ve 34 üncü dakikalarda Salâhaddin ziyade Galatasarayın hakimiyeti alt'.nda Kâmil, İbrahim, Şemsi İskender, Arif, iki mükememl gol fırsatı kaçırdı. Devre Orhan, K. Orhan, Zeki. Galatasarayın tam bir baskısı altında fakat neticesiz hücumlarla geçerek maç bu suretle 21 Galatasarayın galıbıyetile Demirspor takımında, Beşiktaşlı Nu 10 neticelendi. bitti. ri, Süleymaniyeli İskender, Fenerli Or İkinci devreye Ankaralılar İskenderi han ve Şemdı gibi şehrimizin pek iyi r an ortaya, Orhanı sağ açığa almak suretiie Dünkü maçta Galatasaraylılar ilk d ği eski İstanbullu sporcular görülüjor" takımlarında küçük bir değişikhk yaparak devrede anlaşmış ve enerjik bir oyun çıbaşladılar. du. kardılar. Fakat muhacimler on sekiz içiGalatasaray: Osman Adnan, Fa Bu devrenin ilk dakikalarında Salâ ne getirdıkleri topa düzgün bir vuruş yaruk Yusuf, Bedii, Musa SaMİ'im, haddinle Süleyman muhakkak birer gol pamadılar. Galatasaraylılar birbirini ta Buduri, Salâhaddin, Süleyman, Nec fırsatı daha kaçırdılar. Bunu dört dakika kib eden bu mükemmel gol fırsatlarmdan det. sonra Budurinin kaçırdığı mükemmel bir istifade etselerdi. Netice en az 41 olabigol fırsatı takib etti. lirdi. İkinci devrede çok durgun oynadr Hakem: Şazı Tezcan. Onuncu dakikadan sonra Galatasaray lar. Son 15 dakikada yaptıkları gayret Oyuna Galatasaraylılar başladılar ve takımında bariz bir durgunluk göze carp onları 2"1 galıb vazıyete çıkarabıldı. soldan yaptıkları ilk hücum avutla neticeAnkara şampiyonuna gelınce, dünkü lendi. İlk dakikalarda oyun mütevazin, mağa başladı. Oyunun bütün yükü aşağı fakat dakikalar ilerledıkçe bu tevazün yukarı Adnan Faruk hattında, Faru mçları, Galatasaray ve Beşiktaşı Anka Galatasaray lehine bozulmağa başladı. ğun biraz aksamasına rağmen Adnan rada yenmiş bir takıma yaraşır bir oyun Oyunda umumî bir heyecan göze çarpı günün en mükemmel oyuncusu. yordu. Galatasaraylılar durgunlaşan oyunu, Yedinci dakikadan itibaren Galatasa tedricî bir surette Ankara hatlarını faahraylılar sık sık Demirspor kalesine in yete geçiriyor ve mahsus bir üstünlük te" mek imkânını buluyorlar; Ankara mü " min ediyor. Şimdi Galatasaray kalesi tehdafaası bu inişleri bozuk vuruşlarla güç likeler geçirmeğe başladı.Demirsporluların üstüste yaptıkları hücumlar beraberlik salükle karşılıyabiliyor. Onuncu dakikada sağdan uzanan br yısınm yakın olduğunu ihsas ediyor. Nihücumda top Necdetle Demirsporlu mü tekim on dördüncü dakikada sol açığın dafiin arasından kurtularak Süleymana güzel bir ortasını yakahyan İskender An" geldı, önü tamamen boş olan Süleyman karahların beraberlik sayısını çıkardı. Bu golle daha fazla açılan Ankaralısıkı bir şütle topu ağlara taktı. Sarı " kırmızılıların onuncu dakikada ların tazyikı devam ediyor. On sekizinci çıkardıkları bu gol, Ankaralıları biraz şa dakikada Orhanın sıkı bir şütü kale direşırttı. Galatasaraylılar anlaşmış ve ener ğini sıyırarak avuta gitti. Bu sıralarda Bediinin bir tekme yiyejik bir oyunla seri halinde hücumîanna devam ediyorlar. İyi bir anlaşma ile on rek sakatlanması neticesi Galatasaraylılar sekiz pas çizgisi içıne kadar gıren Ga'a bir müddet oyuna on kişi olarak devam İstanbul Kız lisesi ve İnönü lisesi voleybol ta«aray hücumlan kat'î neticeyi alamıyo etmek mecburiyetinde kaldılar. On kisi J Balıkesirde vefat eden büyük Türk pehlivanı Kurtdereli Mehmed pehlivan için Beden Terbiyesi Umumî Müdürlüğü bir mezar yaptırmağa karar vermiştir. Umum Müdürlük, merhumun ailesine de nakdî yardımda bulunmustur. Balıkesir mıntakası sporcuları, her sene 11 nisanda bu büyük pehlivanın hatırasını anmak için merasim yapacaklardır. Edirnenın Sarayicınde her ser.e yapılmakta olan Kırkpınar güreşlerinde başpehlivanlığı kazanacak olan güre?cide bir sene kalmak üzere bir Kurddereh kemeri ihdas edilmiştir. Kemerin halkalarma zincırlerle asılı on yazısız madalya buluna« cak ve bunlara her sene kazanan başpehlivanın ismi yazılacaktır. Bu kemer 1 G HaydarRaşa . Hayriye Liseleri takımlan bir arada sene nihayetinde en az üç defa ismini değildi. İlk devrede aralarında esaslı bir cib. yazdırmağa muvaffak olan başpehlivaanlaşma yapamadılar. Bılhassa hücum İlk devrede Vefa daha hâkim oynadı. na hediye edilecektir. hatları hiç müessir değildi. 5 inci dakikada iki korner kazandı, istifaOn sene nihayetinde üç defa b.rinciliği İkinci devre de bırıncı devreye nazaran de edemedi. alamıyan olursa madalya kordcnu Udaha enerjikti. Demirsporun dünkü maçta Devrenin ortalarına doğru İzmir takı mumî Müdürlük müzesine gönderilecek bıraktığı umumî intıba, enerjik olmakla mı canlandı ve 29 uncu dakikada bir ve yeniden on beş madalya bu zincire beraber Ankara Gücü kadar anlaşmış bir penaltı kazandı. İlk golünü böylece pen takılarak müsabaka yeniden on sene detakım olmadığı kanaatıni vermiştir. Demır altıdan yaptı. İki dakika sonra Muhte vam edecektir. spor, Ankaradaki galebelerine rağmen, şem, takımının beraberliğini temin etti. Kırkpınar güreşlerine bu sene başlanırİstanbulun birinci sınıf üç takımından üs İkinci devreye İzmir takımı daha bü ken, ilk günü merhum Kurddereli pehlitün değıldır. yük enerjıle girdi, nisbî bir hakimiyet te vanın hatırasma hürmeten bir dak;ka süDünkü maçı idare eden Şazi Tezcan, sis etti. 14 üncü dakikada Doğanspordan kut edilecektir. müteaddid yanlış görüşlerinden başka Fuad ikinci sayıyı çıkardı. Bundan sonra KurddereÜ Mehmed pehlivan için bir Ankaralılar lehine bıtaraflıktan uzaklaş Vefalılar asabileştiler. Sulhi, mütema" broşür hazırlanmaktadır. Kırkpınar gütığını teessüfle gördük. Hakemin bu ta diyen şüt çekiyordu. Fakat bunlar kâmi reşlerinde bu broşür halka dağıt'lacak ve rafgirliği yalnız oyuncularda değil, halk len isabetsizdi. 37 nci dakikada Izmiıli bütün spor kulüblerine de gönden'ecektir. üzerinde barız ve haklı bir asabıyet uyan" ler soldan indıler. Gene Fuadın ayağile Beden Terbiyesi Umumî Müdürii dırdı. Şazi Tezcana bitaraf olmağı öğ üçüncü gollerıni çıkardılar. Tümgeneral Cemıl Taner, Edime SaraVefa yarın Ateşsporla oynıyacaktır. renmesini, yahud hıssıyatına hâkım o'a" yiçinde yapılacak olan Kırkpınar güreşmıyorsa hakemlik etmemesini tavsiye eMektebler arasındaki lerinde bulunmak üzere Edirneye gidederiz. cektir. müsabakalar Demirspor bugün ikinci maçını Fener Mektebler arasındaki futbol maçlarr hadın attığı golle galibiyeti elde ettiler. sHrJnHı F e n « r b a h r p ıle vana'"?' ' ' r . na dün de Şeref stadmda devam edildi. Oyun da böylece nihayetlendi. Vefa takımı î z m i r d e 3 1 Alınan neticeler şunlardır: Haydarpaşa: 2 Hayriye: 0 yenildi Pertevniyal: 2 Vefa: 1 Günün bu son maçı hakem Ferıdun İlk karşılaşmayı teşkil eden bu maç İzmir 29 (Telefonla) Vefa takıKılıç tarafından idare edildi. mı bugün Doğansporla ilk maçı yaptı. hakem Refik Osmanın idaresi altında cyİlk devre geçen beraberliğin tesirile taVefa müdafaasının çok bozuk oynaması nadı. kımlar ateşli oynamağa başladılar. Fakal ve muhacim hattının anlaşamaması yü Takımlar: rakibine karşı üstün oynıyan Haydarpa zünden Doğan^por 31 galib geldı. HaVefa: Hüseyin Ahmed, Murad şalılar Fikret vasıtasile güzel bir gol attıkem, Uçoktan Mustafa idi. Kenan, Fıkret, Halil Necati, Vedad, lar. Bunu, sonra Hazımın uzaktan yaptığı Vefa şöyle bir kadro ile çıkmıştı: Se Sabahaddın, Zeki, Şahab. lım " Sınan, Vahıd Lutfi, Süleyman, Pertevniyal: Manuel İbrahim, Na gol takib etti. Fakat bunda kalecinin bariz Mehmed Sulhi, Gazi, Muhteşem, Ne mık Fahim, Adil, Vedad Haydar, hatası vardı. Devre bu şekilde bitti. İkinci devre iki taraf ta hiçbir gol kaySalâhaddin, Ekrem, Fethi, Ömer. dememedi. Yalnız Hayriyenin devra İlk devre iki tarafın da karşılıklı hü cumları arasında devam ederken Vefa sonlarına doğru ciddî bir parlayışı görül" dan Vedad takımına bir gol kazandırdı ve dü ise de çok sürmedi ve vaziyet üzerine haftaym böylece hiç değişmeden kapan hiçbir tesir yapmadan oyun sona erdi. dı. Galatasaray Fenerbahce yaİkinci devre Pertevniyalliler bu golün rın Taksim stadyomunda verdiği hızla oynuyorlar ve bunun neti karşılaşıyorlar cesi olarak, iki gol de yaparak maçtan 1 mayıs bayramı dolayısile yarın 21 galib ayrıldılar. İstanbul lisesi: 2 Yüce Ülkü: 1 Taksim stadyomunda Fenerbahce Ga" İkinci müsabaka da hakem Ahmed latasaray takımlan bir kupa maçı yapacaklardır. Bu maçın revanşı temmuz ayi Ademin idaresi altında cereyan etti. İlk devre Yüce Ülkülüler kendi kendi bidayetinde Fener stadmda olacak ve her lerine verdikleri golle 1"0 mağlub vazi iki maçı kazanan takım kupayı alacak yete düştüler, bu arada Baki bir gol çıka tır. Şayed bu maçların ikisi de beraberlikle rarak haftaym 11 neticelendi. veya birer galibiyetle neticelenirse ave İkinci kısımda rakiblerine nazaran biraz daha faik oynıyan İstanbul lisesi Ci raj gözönünde tutulacaktır. takımlan dan, babasından gördüğü yaşayışa bu ka rumaya yüz tutmuş bir çam, onun biraz n;n arasma alrnak, onu benimsemek, yaldar bağlı kalmış olabileceğini hiç düşün ötesinde de yapraklarının çoğu sararmış, nız kendine saklamak hırsile gerinmişti. Buyurunuz. Dedi. Kendisi önde, Muhtar arkada memişti. Onun gibi, dolgun aylık alan sarkmış yaşlı bfr «kamerops» ağacı ba Bundan başka türlüsünü de bilmezdi, ebir merdivenden çıktılar. Sonra, büyücek bir daktilonun evinde kübik oda takım kımsızlığın bütün acısile kamburlaşmış iki linden gelmezdi. Hep böyle alışmıştu lan, cicili bicili döşemeler göreceğıni u gölge gibi uzanıyordu. Şimdi hepsi değişmiş, büsbütün başka ••• KEMAL RAGIB' •••• bir odanın önünde durdu: mardı. Muhtar, bu orta halli eski Türk evle türlü düşünüyor, Muallâya da büsbütün Siz burada biraz bekleyiniz, dedi. Balkon kapısının önündeki polis onîa yor.J.. Yıllardanberi, şirketin içinde hiçbir er rinden arta kalan yıkıntıya uzun uzun başka bir gözle bakıyordu. Gene kızın Hanım da şimdi gelecek. rın fısıltısını duymuş gıbi geriye döndü. Burada oturuyor ama akşama ge Demek ki ayağa kalkacak kadar kekle senli benli konuşmıyan, sırası gelin baktı. Nasılsa yolunu şaşırıp ayağı bir gözlerinden de, saçlarından da, yüzünün Yatak odasına giren memur da işini bi lır. Şimdi evde yok. ce ondan, Muhtardan bile tatlı bir bakı mabedden içeriye düşen, sonra orada is donuk renginden de üstün, gizli gizli güiyileşmiş. Buna pek sevındım. tirmiş, yanlarına gelmişti: Behice Hanımefendi?.. ter istemez ımana gelen bir dinsiz gibi zellikleri vardı. Bunlan Muhtar, şimdi Muhtar, içeriye girince, kadın kapıyı şı esirgiyen, onun karşısında bile şaşırmı Ne o, dedi, ne fısıldaşıyorsunuz? Annesi mi?.. yan, sendelemiyen bu gene kızın ahlâ o da Mualîânm evinden içeriye girer gir şimdi anhyordu. Herkese, her yerde yükçekti; onu yalnız bıraktı. Arkasından da, Bir de birbirinizi tanımıyordunuz, değl! Evet. mez, bir de kendi yaşayışı gözünün önü sekten bakan, hep söylemeğe, kendini yavaş yavaş uzaklaşan terlik sesleri du kındaki sağlamlık, sağdan soldan esen mi?.. Demin öyle söylüyordunuz. De Burada. ne geldi. Yıllardanberi nekadar aldan dinletmeğe al şmış, bugüne kadar tuttuhayat rüzgârlanna karşı onun bu kadar yuldu. dim ya, hepsi masal!.. Bakalım, ortaya Biraz görebilir miyim?.. dayanıklı duruşu, bütün bunların kera mış, nekadar yanlış düşünmüş, hep yan ğunu koparan bu adam, Muallâ ile gözBurası, yüksek tavanlı, geniş bir oda daha neler çıkacak?.. Haydi, şimdi yüKapının önündeki kadın çekindi: lışhklara inanmıştı. Şimdi artık bunalı göze gelince eli ayağı kesiliyor, ondan idi. Ortalık tertemizdi. Üzerleri eski He meti, demek ki hep bu çatlamaya yüz rüyünüz, bakalım!.. Biraz rahatsız da... tutmuş kumaş perdelerin arkasındaki ses yordu. Kendi evindeki toplantılardan, ferman bekliyen bir kul gibi küçülüverireke kumaşlarile kaplı sedirlerin, koltuk V Dedi. siz, süssüz yaşayıştan ileri geliyordu. De şirketteki işlerden, nereye baksa, nereye Muhtar, Serencebey yokuşunun kö Bugünlerde iyileşmiş diye duy ların kenarlan, el deyen yerleri yavaş ya mek ki sokakta, en düzgün İngiliz kızla uzansa ona doğru köpüren, hep onun üs yordu. Bunu böylece, kaçtır Muallânın kendisine söylemişti. Artık yalan değilvaş örselenmiş tarazlanmıştı. Köşede bir şesinde, otomobilden indi. Şoföre: muştum. tüne sıçrıyan dedıkodu çirkefinden iğrekonsol, üzerinde eski bir saat, iki yanında rından ayırd edilemiyecek kadar ağırbaşdi. Artık kendisi bile buna inanıyordu. Kadın, başını biraz daha uzattı: «Ne Beni burada bekle... niyordu. Yasamak yalnız bu muydu?.. da eskiden kalma, karpuzlu lâmbalar, lılıkla yürüyüp geçen, onlar gibi sadelikBu cevizleri solmuş, kumaşlan yol yol Dedi; sonra evlerin numaralarına ba reden biliyorsunuz?» demek ıster gıbi karpuzların ıçinde de kurumuş çiçekler le inceliği birbirine karıştınp öyle giyinen Bunun bir de baska türlüsü olamaz mıy açılmış döşemelerin yanmda, kendi evinka baka yokusu çıkü. Muallânm oturdu baktı. Muhtar: Muallâ, işte bu yaşayışın içinde, o perde dı?.. Bir de onu denese, Muallâ gibi deki ihtişam bile nekadar sönük kalıyor Çok değil, diyordu; şöyle beş on vardı. Orta masasının üstüne, lâmbaların, ğu büyük, eski evin önüde durdu. Kapıçiçekliklerin altına, hep kenarlan ipekle, lerin arkasında, bugüne kadar lekelenme derli toplu bir kızla evlense, bütün bu sa bu gene k:z da, onun tanıdığı bütün nın üstündeki numaraya bir daha baktı. dakika kadar kendisini görmek istiyorklâptanla işlenmiş, eskiden haniye hesab den saklı kalmış, kendini böylelikle kur yorucu, bunaltıcı yaşayıştan kaçıp bura kadınların hepsinden üstün görünüyordu. Çıngırağı çaldı. Biraz sonra, kapı ara dum. ya sığınsa, sokulsa?.. Belki de işte böyleişi dedikleri, büyüklü küçüklü örtüler, tarmıştı. landı. İçeriden, beyaz örtülü bir baş u Kimsiniz siz?.. Ne diyeyim?.. İyiden iyiye akl.na koydu: O da arPencereye doğru yürüdü. Arkada ol likle o da aradığını bulmuş olacaktı. Muallâ Hanımın çalıştığı şirket yaygılar konulmuştu. zandı: tık kendi başını dinliyecek, saadeti bir de Muallâya karşı, ondaki değişiklik de Muhtar, biraz şasırır gibi oldu. Mual dukça geniş bir bahçe vardı. Hemen her ten gelmiş, dersiniz. Kimi istiyorsunuz?.. Başörtülü kadın, kapıyı kapadı. Içe lâ gibi birkaç dil bilen, pek iyi okumuş, yeri ot bürümüştü. Yalnız bir yana de hep bundandı. İlk gördüğü gün, bu yeşil bu sessizliğin içinde arayacaktı. Dıye sordu. ft var) gözlü, mermer yüzlü gene kızı kolları Muallâ Hanım, burada mı oturu riye girdi. Bir iki dakika sonra gene gel pek iyi yetişmiş bir gene kızın, anasın reotu, nane gibi yeşillik dikilmişti. Ku Tefrifa No. 38 di: DUNYA BOYLEDiR İŞTE...