CUMHUKİVET 14 Mart 1939 .j^ TARiHDE BüyüK DENİZ MUHAREBELERi? Nakleden: AB1DİN DAV£P ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Şimal fırtınası Beş şilepin gene Ereğlide barınamıyarak açık denize çıktısfi bildiriliyor Evvelki gece yarısma doğru birdenbire çıkan şimal fırtınası, Karadenizde ve limanımızda birçok tehlikeli vaziyetler ihdas etmiştir. Limanımıza mütemmim malumat gelmemekle beraber fırtmanm Karadenizde tahribata sebebiyet vermesinden korkulmaktadır. Yalnız Ereğliden gelen bir telgrafta fırtınanın büyük bir şiddetle patlak verdiği, bu yüzden Ereğli ve Zonguldakta tahmil ve tahliyenin tamamen durduğu, Ereğlide kömür nöbetinde bulunan Şadan, İkbal, Zühal, Reşid ve Hatay şileblerinin limanda barınamadıkları için açık denize çıktıkları bildirilmektedir. Dün geç vakte kadar bu vapurlardan vaziyetlerini tespit eden bir telsiz veya mütemmim malumat alınamamıştır. Maamafih şimdilik endişeyi mucib bir vaziyet yoktur. Açığa çıkan vapurların fırtmayı açık denizde daha iyi karşılayabilecekleri kanaati umumidir. Satie davası Terkos Belediyeye geçtikten sonra Şehir sulannın kifayetsizliğinden şikâyet ediyoruz a. O başlı başma bir derd ki inşallah yeni Vali ve Belediye Reisimizin himmetile hallolunacak. Bu kâfi değilmiş gibi şimdi yeni bir şikâyet önünde daha bulunuyoruz: Su idaresi şehre geçtikten sonra abonelerin tediye ettiği taksitler yükselmiş. Şirketin halktan eksik para aldığı farzolunamaz ki Şehir idaresi zamanında bu eksikler tamamlandı da onun için fazla para alınıyor denilebilsin. Yedi dairelik bir apartımanı olan bir okuyucumuz yazıyor: «On sene zarfmda ayda beş lira kadar bir para hesabile yılda 50 60 lira su parası verirken Terkos Belediyeye geçtikten sonra bu miktar arttı. 1936 senesinde 104 lira verdim. Ertesi sene 1937 ve 1938 de 165 lira verdım. Bu yılın ilk taksiti 72 lira geldiğine göre demek 1939 da da 300 lira vereceğiz. «Bu tahammül olunmaz halin önüne geçmek için Su idaresine müracaat ederek sebebini sordum. Mutlaka bir taraftan su kaçıyor diye memurlar gelip her tarafı aradılar, birşey bulamadılar. «İkinci müracaatimde 1938 yazı çok j sıcak gitti, bundan dolayı serinlemek için yapılan banyolar yüzünden su sarfiyal fazla olmuş olacak dediler.' Halbuki bizim müsterilerin beşi yazm sayfiyeye gitmiş olduklanndan apartıman hemen boş gibi idi. Bunu anlattım. Bu defa yeni bir izah verdiler: Eski Şirket zamanmda suyun tazyikı azdı. Şimdi yeni makineler sayesinde suyun tazyikı arttı. Eskiden su az gelirken musluğu çok aç ] mağa alışmıs eller, şimdi ayni minval ile devam ederek fazla su sarfiyatına ] sebebiyet veriyorlar olacak! dediler. Halbuki bizim apartımanda su depoları vardır. Su hangi tazyik ile gelirse gelsin. musluğa intikalinde, vaktile ve şimdi hep ayni kuvvette akar. \ Bu itirazım da cevabsız kalmadı: Eskiden îstanbul halkı çok su kullanmaz imiş. Şimdi medenî ve sıhhî ihtiyacların takdir olunması neticesi su sarfivatı artmış imiş,!.. Ukrayna ve Slovakya ekoSlovakya, tekrar Avrupanın en tehlikeli bir meselesi oldu. Altı ay evvelki buhrandan sonra ÇekoSlovakya devleti arazisinden ve nüfusundan üçte birini kaybettikten başka, millî birliği de inhilâl ederek aralarında federasyon rabıtası bulunmak üzere Çek, Slovak ve Karpat Ukraynası diye üç hükumete ayrılmıştı. Slovaklarla Ukraynalılann idare ve hars cihetinden muhtariyetini haiz olmaarını Çekler Sen Jermen muahedesile kabul etmiş bulunduklarından son buhran üzerine bu taahhüdü yirmi senelik bir fasıladan sonra yerine getirmişlerdi. Yeni kanunu esasî taayyün ettikten sonra gerek Slovakyada, gerek Karpat Ukraynasında ötedenberi geniş muhtariyet ve istiklâl rnücadelesi yapan teşekküllerin şefleri, mahallî hükumetleri kurmuşlardı. Slovakyada istiklâlci Hlinka'nın vefaı üzerine halefi Tisso ve Karpat Ukraynasında Valoşin'le Revay bu iki memle keti haricî, malî ve müdafaa işlerinde eklerle beraber hareket etmek üzere tam v millî esaslar üzerine idare ediyorlardı. Fakat Çekler bir zaman Slovaklarla Ukraynalıları mahkum birer millet olarak dareye alıştıklarını unutamıyarak bunîarın tam hürriyet ve istiklâl yolunda inkişaf etmelerini tehlikeli bulduklarından Karpat Ukraynasındaki Revay'ı ve Slovak yada Tisso hükumetini iskat ederek yerlerine ya Çek general ve memurlarından yahud ötedenberi Çeklerin hizmetinde bulunan adamlardan yeni hükumet kurmuş'.ar ve bunları zorla halka kabul ettirmek üzere Bohemya ve Moravyadan külliyetli askeri kuvvetleri celbederek Slovakyanin Tetrıka No. 120 Bir Imparatorluğu yenen Beylik Hıristiyanları Arab mızrakları 18Bir İmparatorluğu yenen Beylik Barbaros Cezayirden ayrıldıktan sonra, Kendi yerine bıraktığı evlâdlığı Hadım Hasan Beyin idaresindeki 30 Türk korsan gemisinin elinden Şarlken ve İspanya kıyılan el'aman çekiyorlardı. Bunlar, yeni keşfcdilmiş olan Amerikadan gelen servetleri, İspanya sulannda vurup ahyorlardı. Şarlken, Cezayire karşı bir sefer hazırladı. Papanm da yardımile büyük bir kara ve deniz kuvveti teşkil edildi. 65 tanesi galer olmak üzere 516 harb ve nakliye gemisinden mürekkeb olan muazzam armada, denizin büyük bir kısmmı kaplamıştı. Donanmaya Dorya kumanda ediyordu. Gemilerde 4000 i süvari olmak üzere 50,000 kişilik, bir rivayete göre de 25,000 kişilik bir ordu vardı. Bu orduda, îspanyollardan başka Alman, îtalyan ve Malta askerleri de bulunuyordu. Hammer, donanmada birçok İspanyol kadınlannın bulunduğunu da alaylı bir lisanla yazıyor. 23 birinciteşrin 1541 günü Cezayir cîvarında bir kumsala ihrac başladı. împarator Şarlken, Dorya'nın amiral gemisinde idi. Galerler top ateşile sahildeki Türk ve Arab askerlerini dağıttıklanndan ihrac, kolayca yapıldı. împarator Şarlkan, Hasan Beye mektub yazarak, teslim olmasını şu şekilde teklif etti: «Bütün milleti nasaranm benim kumandam altında olduğunu biüyorsun. Benim gibi bir imparatora beyhude yere mukabeleye cüret etme. Hem kaleyi teslim et ve sen de kefenini boğazına takıp gel ve canını kurtar. Yoksa kalenin taşını ve toprağmı denize dökerim. Efendin ve padişahından nafile yere yardım bekleme.» Kahraman Hasan Bey, bu mektuba red cevabı verdi. O zaman kumandasmda nekadar asker vardı, biliyor musunuz? 600 Türk süvarisile birkaç bin Arab âskeri. altında can Dünkü duruşmada tedbir mürafaası yapılarak iki taraf avukatları dinlendi Usulsüz şekilde satıldığı bahis mevzuu olan Satie binası vesilesile Denizbankm vaki müracaati üzerine, Satie'nin Beyazıddaki ve Ayaspaşadaki binalarına ihtiyatî tedbir konulmuştu. Denizbank, satışm feshini ve paranm iadesini istiyordu. Nafıa Vekâleti de, bundan sonra mahkemeye müracaat ederek, bu iki vere konulan ihtiyatî tedbirin ref'ini istemis ve «çünkü, biz her ikisini de daha evve! yüz kırk altı bin liraya istimlâk etmiştik. Mahkemenin ihtiyatî tedbir kararı dolayısile, istimlâk edilmiş binalann ferağ muameîeleri yapılamıyor. Biz. istimlâk bedelini Ziraat Bankasına mahkeme namına yatırdık. Çekini ibraz ederek, mahkemenin bu parava ihtiyatî tedbir koyması ve binalardaki ihtiyatî tedbirin kaldınlması istesindeyiz» demiştı. İstanbul birinci Ticaret mahkemesi, müracaati gerek Denizbanka, gerek Satie'ye bildirmiş, bunlar itirazda bulunmamışlardır. Denizbank, teklif edilen ?sası kabul sırasmda «gerçi bizim istediğimiz para daha fazla olacaksa da, bu teklifi kabulde bir mahzur görmüyoruz» kaydini, verdiği cevaba katmıştır. Dün mahkemede iki tarafın vekilleri hazır bulunarak, tedbir mürafaası yapılmış ve avukatlar dinlenilmiştir. Ondan sonra Mustafa Faizin riyasetindeki heyet, Nafıa Vekâleti Beyazıd ve Ayaspaşadaki binaların istimlâk bedeli olan yüz kırk altı bin yüz lirayı Merkez Bankasına yahrdığı takdirde ihtiyatî tedbirin dava neticesine kadar bu para üzerine vazmı ve bu muamelenin ikmalini mü*eakıb her iki bina üzerindeki ihtiyatî tedbirin ref'ini ve keyfiyetin Tapu idaresine yazılmasını kararlaştırmıştır. vermekten, Türk süvarileri kurtardı dım çekilerek kaleye girdiler. Kaleden, düşman askerlerine şiddetli top ateşi, ok yağmuru ve arkebuz yaylımı yapıldı. İtalyanlar tekrar bozguna uğradılar. Hadım Hasan Bey, tekrar kaleden çıkarak hücum etti. Düşman tekrar kaçtı ve bu defa kaleye doğru kaçamak yapan müslümanları takib edemedi. Türklerle Arablar, kale önündeki hâkim mevkileri tutarak hıristiyanlara ateş etmeğe başlayınca hıristiyanlar bozguna uğradılar. Müslüman süvarileri bunları takib etti. lmparator müdahale etmeseydi bozgun tam bir mağlubiyetle neticelenecekti. Şarlken'in ileri sürdüğü Alman askerleri de kaçtılar. Şarlken bizzat bunları hücuma kaldırdı. Müthiş bir top ateşile karşılandılar. İmparator çekilip ordugâhma gitmeseydi, ölecekti. Bizim tarihlere göre bu muharebede hıristiyanlardan 4000 kişiden fazla asker maktul ve mecruh düştü. Fırtına yüzünden muhasara topları karaya çıkarılamamış, gemiler perişan olmuşlardı. Beş altı saat içinde 150 den fazla gemi batmıştı. 15 kadırga da mürettebatı boğulmamak için kendilerini karaya vurmuşlardı. Bunlar arasmda Dorya'nın galeri de vardı. Karaya vuran gemilerdeki 1400 Türk ve Arab esir kurtarıldı. Hıristiyanlar kılıcdan geçirildi. 517 gemiden müteşekkil armada, bu fırtınada 160 gemile 12,000 kişi kaybetti. Karaya düşen kadırgaların birinde bulunan Meksika'nın meşhur fatihi Fernando Kortez denizle Arabların teşkil ettiği iki büyük tehlikeden pek güçlükle turtulabildi. Muhasara topları ve aletlerile birçok erzak gemilerle beraber batmıştı. Atlan kesip yediler. Muhasaraya devam etmek güçleşmişti. 28 birinciteşrin günü hıristiyan ordusu, ric'ate başladı. Bütün toplar ve ağırlıklar terkedildi. Hadım Hasan Bey, süvarilerle kaleden çıktı ve civar köylerden gelen Arablarla beraber düşmanı takib etti. Hıristiyan ordusu, karadan, çamurlar ve taştnış dereler içinde cîört gürt yürüdükten sonra Matifu burnuna çekildi. Rica't esnasında, taşan derelerde boğulanlardan başka 1200 hıristiyan askeri kılıcdan geçirildi. 31 birimciteşrinde, o güne kadar yiyemedikleri atların bacaklarmı keserek denize attılar. O gün ve ertesi gün bu perişan ordu, gemilere irkâb edildi. Gemilere biner binmez yeni bir fırtına çıktı. Ardcı kıt'a, henüz tamamile bindirilmemişti. İmparator Şarlken, bu kıt'anın irkâbı bitmeden gemiye binmek istemedi. Maiyetinin ısrarı üzerine bir Portekiz kadırgasma bindi. Bu defa da nakliye gemileri yedeklenerek denize açılmadıkça sahilden ayrılmak istemedi. Rüzgâr, gittikçe şiddetini artırdıgmdan nihayet bindiği Portekiz kadırgası engine açılmağa mecbur oldu. Gece, rüzgâr korkunc bir fırtına halini aldı. Büyük nakliye gemilerinden biri icindeki 400 askerle kaynadı. İki nakliye Cezayir yakmmda karaya düştü. Bunların mürettebatı, sahilde uzun mızraklı Arabların hücumuna uğradılar. Hıristiyanlan Arab mızrakları aîtında can vermekten Türk süvarilerile Hasan Bey kurtardı. Esirler, Cezayirin meşhur zindanma memnuniyetle girdiler, Gene fırtına... Devlet Meteoroloji Umum Müdürlüğü. dün Deniz Ticareti Müdürlüğile limanlara, Karadenizde rüzgârın şimalden fırtma halinde esece&ini haber vermiştir. SEHİR tSLERl Memur yardım sandığı Belediye Memurları Yardım Cemiyetinin evvelki gün toplanan senelik kon1 gresinde bu ismin Belediye Memur an Yardım Sandığı olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. Nizamname hazırlanmaktadır. Ölen her memurun ailesine seyyanen beş yüz lira verilmesi hususunda bir tasavvur vardır. Dört kişilik bir heyet, Sandık bütçesinin bu şekilde bir yardıma müsaid olup olmadığını tetkik etmektedir. Beşiktaşta yapılacak istimlâk Beşiktaştaki Barbaros türbesinin etrafmda yapılacak istimlâk için Dahiliye Vekâletine müracaat edilerek umumî menfaat karan istenmişti. Vekâlet, bu husustaki kararı vermiş ve Belediyeye tebligat yapmıştır. İstimlâk işine bugünlerde başlanacaktır. Yeni sene bütçesi Belediyenin yeni sene bütçesi tetkikatına bugünlerde başlanacaktır. Yeni bütçede önümüzdeki sene için muhagebe kadrosuna yeniden seksen kadar memur daha ilâvesi teklif olunmaktadır. Bunun üzerinde de ayrıca tetkikat yapılmaktadır. Karpat Ukraynasının mühim sevkul ceyş noktalarını ve muvasala yollarını zaptetmişlerdir. Karpat Ukraynasında düşürülen hükumet, geçen ay yapılan umumî intihabda bütün âranın yüzde doksan ikisini almış Mahkemenin kararına göre paranm lan Ukrayna millî birlik partisini ve SloMerkez Bankasına yatırılması için hare vakyadaki Çeklerin iskat ettikleri hükukete geçilmiştir. Bu husustaki muamele met dahi gene eskiden halkın yüzde kırkını ve son buhrandan sonre kahir ekseriyetamamlanmak üzeredir. ini teşkil eden Hlinka'nın partisi temsil îdiyordu. MÜTEFERRİK Her iki sakıt hükumetin erkânı, ya tahriren yahud Viyanaya gitmeğe muvaffak olarak Almanyadan yardım ve müdahale istemişlerdir. Her iki hükumetteki ki yüz bin Almanı temsi! eden millî sosyalist partisi dahi istiklâlci Ukrayna ve Slovakya partilerini müdafaa etmişlerdir. Almanya henüz sözünü söylememiştir. Fakat ya tesir yaparak yahud doğrudan doğruya tehdid ve tazyikte bulunarak Slovakya ile Karpat Ukraynasının tam hürriyet ve istiklâlini temin edeceği mu hakkaktır. Çünkü Almanya garb Slavlarınm hürriyet ve istiklâllerini tervic etmeği haricî politikasına esas tuttuğunu her vesile ile kayıd ve ilân etmektedir. Bunlann arasmda büyük Ukraynanın ve bunun şarkmda Bahrihazere kadar yayılan on beş milyoa nüfuslu Kazak diyarınm istiklâli meselei leri vardır. Almanyanın dilediği 30 küsur milyonu Sovyetler Birliğinde ve kalani Karpat Ukraynasile Lehistan ve Romanyada bulunan 45 milyon nüfuslu büyük bir Ukrayna devletini yaratmaktır. Sovyet hükumeti, Almanyanın büyük Ukrayna tasavvuruna çok ciddıyetle bak^ makla beraber, İngiltere ile Fransanın, Almanyayı, büyük Ukrayna teşebbüsüne sevkettikleri kanaatindedir. Stalin demiştir ki: «Alman tehlikesînî Sovyetlere ve Ukraynaya karşı çevirmek için İngiltere ve Fransanın yapmakta oldukları manevralar gülüncdür. Bu oyun « lan kat'î akamete uğrıyacaktır. Çünkü Karpat Ukraynasında 700 bin, halbuki Sovyet Ukraynasında 30 milyon nüfus vardır. 700 bin kişiyi ele alarak 30 milyonu yutmağa imkân olamaz.» Ukrayna ve bütün şarkî Avrupa meselesi Slovakyadaki hâdiseler münasebetile tekrar bütün vahametile ortaya çıkmıştır. Ertesi gün imparatorun askeri üç koldan Cezayir üzerine yürüdü. Hasan Bey geceleyin, 600 Türk ve 2000 Arab süvarisile düşman ordugâhına bir baskın yaptı ve düşmana 3000 e yakın zayiat verdirdi. 25 birinciteşrin günü, Türk ve Arab müfrezelerinin müdafaalanna rağmen, ordu Cezayir şehrinin etrafını işgal etti; Dorya da galerlerle denizden, Hayreddin rıhtımına taarruz edecekti. Fakat, tabiat Şarlken'e ve hıristiyan ordusuna değil Hadım Hasan Beye ve müslümanlara yar ve yaver oldu. T a m hıristiyan ordusu hücuma başlarken müthiş bir yağmur ve fırtına bastırdı. Çadırsız, paltosuz olan asker, sabaha kadar durmadan yağan yağmuru yediler. Soğuk ve ıslaklık iliklerine kadar geçmişti. Azaları donmuş, ıslak toprak ayaklarının altından kayıyordu. 26 birinciteşrin sabahı fecirle beraber, Türklerle Arablar da tabiatin hücumuna iştirak ettiler. Fırtına öyle şiddetli idi ki insanlar ayakta bile duramıyorlardı. Hadım Hasan Bey kaleden 600 süvari ve 1000 piyade ile çıkarak İtalyan askerlerine baskm yaptı. Bunlar, kendilerini müdafaa etmeden kaçtılar. Fakat büyük kısım tarafmdan takviye edildikten sonra mukabil taarru çünkü canlarını kurtarmışlardı. za geçtiler. Türklerle Arablar adım alArkas* var) Taksimdeki inşaat Taksimde yapılmakta olan yeraltı umumî halâlanmn inşaatı hayli ilerlemiştir. Bunlar yapılır yapılmaz meydandaki halâlar kaldırılacak, Harbiyede de bu şekilde yeraltı halâlan yaptınlacaktır. Projeler hazırlanmıştır. Kapatılan dükkânlar Zabıtai Belediye, şehirdeki temizlik mücadelesine devam ederek bilhassa gıda maddeleri satan esnafı sıkı bir kontrol altında tutmaktadır. Bu cümleden olarak yeniden on müessese, en aşağı üç, en fazla on gün olmak üzere kapatılmıştır. Seddedilen yerler şunlardır: 1 Tavukpazarmda Kürkçü sokağında 14 numaralı fırın (hamurlukta çalışan işçilerin iş esnasmda iş elbisesi giymemeleri yüzünden). 2 Cağaloğlunda Kapalıfmn (mamulâtmda ölmüş böcek çıkması yüzünden) 3 Balıkpazarında Peynirci sokağmda 22 24 numaralı balıkçı dükkânı (pişirilen bahklann kokusu halkı rahatsız ettiği için ve bulaşık mahalli bulunmayışı yüzünden), 5 Tahtakalede Kızılhanda 16 18 numarada şeker ve şekerleme dükkânı (hususî talimatnamesine aykın hareket yüzünden) 6 Balıkpazarında Helvacı sokağında 11 numarada aşçı ve işkembeci dükkânı (akar su tertibatı bulunmaması yüzünden). 7 Sirkecide Orhaniye caddesinde İstasyon oteli (perdelerle yatak, yorgan ve yastık çarşaflarmm pis oluşu. duvarlarda haşerat lekeleri bulunması vüzünden). 8 Pazartesi pazarmda 6 ve 18 numaralı dükkânlar muayenesiz çahsmalan yüzünden). 9 Köprünün Kadıköy iskelesinde Mahmuda aid içkili lokanta (müsterilerden tarife harici para alması yüzünden) tzdiham tahkikatı «Hulâsa su masrafı yüzünden için ( ' çflfl1rna5rW trlakul blâVaVkoTîr Mülkrye müfettişl Ali Seyfi, Beşiktaş izah olunmaz bir vaziyet içinde bu1 izdiham hâdisesi etrafmda dün de bir •komiserie dört polisin malumatma müracaat etmiştir. Okuvucunun mektubundaki tevili müşkül vaziyetler Sirketle, Şehir Su Takas talimatnamesinde idaresi zamanlarmdaki rakam farkdeğişiklik ları kadar dikkati cekecek şeylerdir. Takas talimatnamesinde ihracatımızı Su yok, fena. Olan miktanmn da kolaylaştırmak üzere mühim bir değibovuna parası artıyor, bu da fena. şiklik yapılmıştır. İhracat tacirleri şimBirinci fenalıŞm giderilmesi belki diye kadar verdikleri beyannamelerde biraz vakte muhtac. Fakat ikincisigösterdikleri ihrac malmı bilâhara değişni düzeltmek, yani doğrultmak icin tiremezlerdi. Halbuki şimdi ihracatı dagecirilecek vakit yoktur. Ne kadar ha fazla kolaylaştıracak şekilde yeni bir erken ve acei^ ÎSP o kadar iyidir. tespit Dogru değil mi? formül defaya edilmiştir. Bu formüle göre, bir mahsus olmak kaydile ihrac mah değiştirilebilecek ve yerine bir başkası konulabilecektir. Emir, dün alâkadarlara tebliğ edilmiştir. ((Etrüsk)) meselesi Ceyhan (Hususî) Ceyhan Beledi yesi tarafmdan cadde ve sokakların ağaclanması işine faaliyetle devam edilmektedir. Şimdiye kadar ekilen ağaclar mühim miktardadır. Köylerde de ağac dikme faaliyeti vardır. Toprak ve iklimin emsalsiz müsaadesi, gösterilen bu faaliyetlerin verimini, fevkalâde bir şekilde ve pek az zaman içinde gösterecek ve yurdumuz yemyeBunlarla bir sene içinde yoksul ve şil bir hâl alacaktır. yardıma muhtaç mekteb talebelerine 15 sene sonra yakalanan katil her öğle üzeri sıcak yemek verildiğini, İzmir, (Hususî) Şehrimiz hapisha148 çocuğa elbise, 28 çocuğa ayakkabı, nesinder. on beş sene evvel kaçmış olan 38 çocuğa kasket. 48 çocuğa da iç çamaMehmed Necati namında bir katıl, nihaşırı verilmiştir. Memleketin hamiyetli evlâdlanndan Hacı Nebi, Şükrü Bayer yet Maras zabıtasımn pençesine düşmüşve eczacı Hüsnü Bayer kardeşlerin şe tür. Bu adam, o tarihte İzmirde polis ihir ve köyde muhtac yavrulardan 48 ço miş. Yangm yerinde Hamdi oğlu İbracuğa birer takım elbise yaptırdıkları him namında birini tabanca kurşunile yaralayıp öldürmüştür. Anasıl Aydmlışükranla anümıştır. dır. Bu hâdise üzerine on beş seneye mah Kongrede bu sene aza adedinin çoğalkum edilmiştir. 1340 senesinde, hastalıtılması düşünülmüş, merkez, Tefenni, Bucak, Yeşilova kazalarmın bütçeleri ğmı bahane ederek kendisini memleket tasdik ve merkezi idare heyeti seçimi hastanesindeki mahkumlar koğuşuna naklettirmiş, oradan da kaçmıştır. Seneyapılmıştır. lerce Mehmed Cemal müstear adile doTürk vatanım az zamanda refaha laşmış, fakat adalet, nihayet tecelli eteriştirmek Cumhuriyet Halk Parti miş, yakayı ele vermiştir. Bugünlerde sinin ileri ülkülerinden biridir. İzmire getirilmesi beklenmektedir. Burdur (Hususî) Burdur Çocuk Esirgeme Kurumu yıllık kongresini, Vali Savaşın başkanlığı ile Halkevi salonunda yapmıştır. İdare heyeti bir senelik çalışma raporunda, 88 azadan taahhüd, bayramlarda rozetten elli, Halkevinden yüz lira, yardım yapıldığmı, Şeker bayrammda halktan kumaş ve birçok eşya, Kurban bayrammda 210 kiloluk safi et teberruatta bulunulduğunu söylemiştir. Burdur Çocuk Esirgeme kurumunun faaliyeti Ceyhanda ağac dikme faaliyeti Hükumetimizin de resmen iştirak edeceği Milâno beynelmilel panayın için Türkofis İstanbul Şubesi, hazırlıklar yap maktadır. Sergideki paviyonumuzda teşhir edilmek üzere birçok şirket ve müDenizbankm Etrüsk vapuru üzerinde esseselerden nümuneler alınmaktadır. Alman mütehassıslannm yapmakta olTütün şirketi müdürünün duğu tetkikler henüz ikmal edilmemiştir. ziyareti vapur bu hafta da sefere çıkmıyacaktır. Türk Tütün Lımited Şirketi yeni müAlmanlarm tetkikatı, vapurda yapılması dürü Saffet, dün Türkofis İstanbul şubezarurî tadilâta mütealliktir. Üst güvertede bulunan cankurtaran sandalları ve ba sini ziyaret etmiş, müdür Cemal Ziya ile zı ağırlıkları alt güverteye alınacak, ü?t uzun müddet görüşmüştür. Tayyare meydanları güverte kaldırılarak vapura bir kazan ilâve edilecektir. Bu suretle geminin hem mütehassıslığı müvazenesi düzelecek, hem de sür'ati Yedek Subay Okulu havacılık öğreî» artacaktır. meni Emekli Yüzbaşı Nuri Kızılkanadın Güvertenin kalkması ve kazan ilâvesi Devlet Havayolları tayyare meydanları mütehassıslığına tayin edildiği haber aişi burada yapılacaktır. lınmıştır. Gemide muvazene ve sür'at ne gibi tedbirlerle temîn olunacak? Milâno panayırına hazırlık Kusurlar GÜMRÜKLERDE Yeni bütçe ve tasarruf Gümrükler bütçesinde . bu sene geçen seneye nazaran bir azlık vardır. Bu itibarla İstanbul gümrüklerinde de bazı tasarruflar yapılacaktır. İstanbul gümrükleri başmüdürlüğünün yeni bütçesi, bu esasa göre hazırlanmıştır. Bilhassa inşaat fashndan 100.000 lira tasarruf edilecektir. Mevcud ve açılacak münhallere bu sene yüzde 10 nispetinde tayin yapılacaktır. Halen İstanbul gümrüklerinde on kadar münhal memuriyet vardır. Bu memuriyetlere kimse tayin edilmiyeceği gibi lâğvedilen muhtelif gümrüklerin açıkta kalan 25 memurile memurluk imtihanını kazanmış 24 gencin tayinleri de şimdilik tehir edilecektir. İstanbul gümrükleri başmüdürü Medhi bütçeyi Ankaraya götürmüştür. Tasarrııfun mevcud memurlarla alâkası Etrüskteki kusurlar şu üç esaslı noktada toplanmaktadır: 1. Etrüsk umumî loyd şartlarına uygun değildir. 2. Vapurun insan selâmeti bakımından noksanlan vardır. 3. Geminin selâmeti bakımmdan kusurları mevcuddur. Krupp ve Neptün tezgâhlan, gerek Etrüsk, gerekse eşleri üzerinde bilâhare yapılan tadilâtı, inşaatı kontrol heeytinin kabuJ etmiş olduğunu ileri sürmektedirler. Bu kontrol heyetinden inşaiye mühendisi Rahmi ve makine mühendisi Fahri, iş üzerinde izahat vermek için şehrimize gelip Ankaraya gitmişlerdir. ÜNİVERStTEDE Ege gecesi Muharrem Feyzi TOĞAY Her sene olduğu gibi bu sene de şehrimizde bulunan Egeli yüksek tahsil Köy hayatı konferansı gencleri 18 martta Maksim salonunda 1939 birinciteşrininde Cenevrede topbüyük bir «Ege geces> tertib etmişler lanacak beynelmilel «Köy hayatı kondir. «İzmir Lisesinden Yetişenler Kuru feransı nda görüşülecek meseleler hafc mu> bu gece için çok zengin bir program kındaki ruzname hazırlanmıştır. hazırlamıştır. Programda Egenin meşhur Zeybek oyunlanndan başka neş'eli bir Kumarbazlar gece geçlrmek üzere birçok sürprizler de Evvelki gece saat 1 de, Fatihte Şekerci vardır. hanmda yapılan cürmü meşhudda Mustafa, İbrahim, İsa ve Murad ismindeki Tıbbiyeliler bayrami Tıbbiyeliler bayrami bugün Üniversi şahıslar, kumar oynarlarken yakalantede parlak merasimle tes'id edilecektir. mışlardır. İsanm üzerinde 160 santiğBu maksadla saat 14 te konferans salo ram eroin ile 8,5 gram esrar bulunmuşnunda toplanılacak ve toplantı Rektör tur. Cemil Bilsel tarafmdan açıldıktan sonra Emekli General Profesör Besim ömer bayram hakkında birkaç söz söyliyecektir. Bunu Tıb Fakültesi Dekanı Profesör Nureddin Ali ile Mazhar Osmanm hitabeleri takib edecektir. Talebeler bu güne dair duygularım izhar ettikten sonra bir konserle toplantıya nihayet verilecektiii jf VİLÂYETTE Taksitle gaz maskesi Kızılayın yaptırdığı gaz maskelerinin memurlara 6 lira mukabilinde, 3 taksitte ödenmek üzere satılması hakkındaki emir, alâkadarlara tebliğ edilmiştir. Maskeler ^akında dağıtxlaçaktı& Cu m h u ri yet Abone şeraiti: Senelik AJb aylık Üc aylık Bic aylık ^ Nüshası 5 kurnştm. Tiirkiye Haric 1400 750 400 150 Kr. 2700 » 1450 > 800 * Kr. » >