13 Ocak 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

13 İkincikânun 1939 CUMHURİYET Filistinde vaziyet gergin Sir Kudüs 12 (a.a.) îngiliz kıtaatı, çetesile şurada burada dolaşmakta olan asilerin reisi Arif Abdürrazzakm bulun duğu yeri keşfettikten sonra şiddetli bir taarruza geçmişlerdir. Bu hücum, saatlerce devam etmiştir. İngiliz kıtaatı, asileri ihata etmişlerse de asiler kordonu yanp kaçmağa muvaffak olmuşlardır. Her iki taraf, mühim zayiat venniştir. Hayfada gün battıktan sonra ışık ya kılması ve sokaklarda gezilmesi yasak edilmiştir. Asiler, Hayfada iki polise ta arruz etmişler ve bunlardan birisini öl dürmüşlerdir. Nablusta inzıbat kuvvetleri artınlmış tır. Bu şehirde gece tarassudunu temin için zabıta tarafından kuvvetli projek törler istimaline başlanılmıştır. to kıt'ası, Filistinde bir sene hizmetten sonra dün Southampton'a gitmek üzere vapura bindirilmiştir. Bu bir sene içinde bu kıt'adan 14 zabit ve nefer telef olmuş ve 43 kişi yaralanmıştır. Bu kıt'anm yerine ikame edilecek olan Seccond Gueens Royal kıt'ası gelmiştir. İngilterenin yeni Ankara elçisi HâdiseSer arasınaa Kafa ve mikrofon YAZAN: RESAD NURİ iddî bir Fransız mscmuasi Amerikalıların hayret verici bir buluşunu haber veriyor: 1| Radyo makinesine takılan yeni bir alet, herhangi bir istasyonda söylenen bütün sözleri, nutukları ve konferansları, yazı halinde kâğıda geçiriyormuş. Bu işi kendi başına yaptığı için, radyo sahibinin makinesi yanında bulunması şart değilmiş. Yazıh kâğıdlan toplıyarak birer birer sıraya koymasma da lüzum yokmuş. Çünkü bu kâğıdlar, kendiliklerinden katlanıyor, cildleniyor ve hakikî bir kitab haline geliyormuş. 4 Bu haberde bize hayret veren şey, yalnız, insan sesini matbu yazı haline geti.cn teknik buluştaki inceük değildir. Ondan evvel ve daha ziyade, içinde herhangi bir fikir cevheri saklı olmak ihtimali bulunan sözlerin havayı buruşturan fani titremeler halinde kaybolup gitmesine garb medeniyetinin asla tahammül etmemesi ve böyle güzel bir icadı zarurî bir hale getirmesidir. Knatchbull nisanda İngilkzlerle tethişçîler arasında şiddetli çarpışmalar memleketimize gelecek oldu, Hayfada örfî idare ilân edildi Para : 5 Köylüde para fikri Şehirde iş aramağa gelenlere tecrübe için sorunuz: Elimde iki iş var... Birinin aylığı on beş lira... Sabahtan akşama kadar sokak süpüreceksin... Boğazma karışmam... Otekisi rahat bir kapıcılıktır... Oturduğun yerden giren çıkana bakıvereceksin... Yemek, yatak, ateş, ışık bedava... Ve lâkin ayhk on iki lira... Gayri hangisini istersen... Bu sualı sorduğunuz köylülerın yüzde doksanı saflığınızla eğlenir gibi gülumsiyecek: Sorulur mu? Elbet on beş liralık, diyecektir. Konuşmanız devam ederse aşağı yukarı şöyle bir sahne meydana gelir: Yahu ayda elime üç lira fazla gerecek diye akşama kadar sokak süpürülür mü? Ne konuşuyorsun efendi!.. Biz rahat etmeğe geîmedik... Üç lira az para mı? Öteki masrafları neye hesaba katmıyorsun... Koskoca bir adamın boğazı, yatağı, ısınıp ışınma masrafı kaça patlar? Gene hesabsızlığınızla alaya benzer bir gülücnseme: Biz fakir insanız. Ne olsa yeriz, nasıl olsa başımızı sokup yatacak bir yer buluruz. * * * Anadolu köylüsünden her türlü beden fedakârlığmı istiyebilirsiniz: Hemşeri şu herif hastalanıverdi yazık... Sen delikanlı adamsın... Sırtına al da kasabaya götürüverelim... Peki başüstüne.. Yahu arkadaş, kamyon çamura saplandı... Az yardım et de çıkarıvere lim. Peki başüstüne... Heybesini omzundan indirir; kolları sıvar; saatlerce kan ter, çamur yağmur içinde uğraşır; güzel kuvvetini acımadan israf eder. Bu hizmete karşı birşey verirsen alır; fakat vermezsen istemeyi aklından geçirmez. Taş atıp kolu yorulmadı ya... Sıkı zamanda insan insana bulunuvermez mi? Fakat gene böyle bir sıkı zaman için, haddine düştüyse, iki kuruşluk bir para yardımı iste... Derhal maske değişir; ahpablık bozulur, gözler başka türlü bakmağa başlar, meşhur «para isteme benden, buz gibi soğurum senden» sırrı aşikâr olur. * * * Bir gün bir orta Anadolu pazarından bilmem ne alıyordum. Satıcının kırk parası çıkışmadı. Tabiî ehemmiyet vermiyerek yürüdüm. O, biraz sonra elinde bir nikel kuruşla arkamdan yetişti. Canım ne yoruldun, dedim, kırk paradan ne çıkar? Beni azarlar gibi bir sesle: Yoo, dedi, al gülüm ver gülüm... On para için ben senin canını alırım, on para için sen benim canımı al... Ağzımı açıp «nettin» dersem anam avradım olsun... Gerçi bu söz daha ziyade hak fikrinin veciz bir ifadesiydi. Fakat ayni zamanda paranın bu köylü gözündeki müstesna kıymetini de anlatıyordu. Ayni adama başka neviden bir haksızlık yapsam, faraza satın aldığım bir malı sırtında iki kilometrelik bir yokuşa çıkarttıktan sonra «beğenmedim, yahud param çıkısmadı. Geri götür» desem bana ayni formülle itiraz etmegi düşünemiyecekti. ona göre bir kıymet değildir. Bunlar bir hak mevzuu teşkil etmiyen, bir iyilik veya fıkir için kolayca alınıp verilmesi âdet olan küçük şeylerdir. Mühim olan ancak paradır. Bunun için köylü kendini muayene eden doktorun; bir ufak şişe veya kutu içinde bir mal veren eczacıdan niçin daha fazla para aldığma daima hayret edecektir. * * * Şu halde, Anadolu köylüsüne hasis mi diyeceğız?. Bence hayır. Lugatlerin bu kelimeyî nasıl tarif ettiklerine dikkat etmedim. Fakat şayed «paraya aşırı kıy met veren» insan yolunda birşey söylü yorlarsa bu bence pek namuslu bir tarif değildir. Hasis parayı para diye seven, gaye mevkiınden vasıta mevkiine hiç düşürmiyen insandır. Bu bazı ırkların mayasında bulıınan, frengi ve sar'a gibi bilinmez veraset kanallarından gelen hemen hemen fizyolojik bir /ardır. Bu hstalığın yanılmaz ârâzı birikmiş paradır. Hasis millet bir kaç nesilde, ha<is ferd birkaç senede mutlaka bir miktar para biriktirmiş olmasın! Bu tasavvuru mümkün olmıyan birşeydir. Zavallı Anadoluda bu ârâzı dilediğiniz kadar ayırabilirsiniz. Hatta insaf.mza elverirse ve kavanozlar içinde toprağa gömüldüğü rivayet edilen kırmızı altınlar hıkâyesine inanacak kadar sadedilseniz onu baştanbaşa tarayabilirsiniz. Hakikat tasavvurlarımızdan çok daha bsittir. Anadolunun paraya verdiği kıymet onu aslanın ağzından almak için çektiği korkunc zahmetin bir reaksiyonudur; fazla tahrik olmuş sinirlerin bir lıırsıdır. Bir gün gene bir pazarda bir köylü bana «benim bir kurusumu kırsan içinden kan akar» demişri. Bu söz hâlâ ok gibi içimde saplıdır. Anadoluyu derinden tanıyan bir arkadaşım bana bir gün ne güzel ders vermişti. Bir otelde birkaç gün hizmetimize bakmış fakir bir şerefli kadma dallı basma dan bir entarilik hediye edecektim. Arkadaşım: Konferansa boykot yapılacnkmış Londra (Hususî) Londrada toplanacak Filistin konferansına Arab âli komitesinin boykot ilân etmesi hakkında tasavvur kuvvet bulmaktadır. Böyle bir hal vukuunda İngiltere Filistin hakkında müstakillen karar verecektir. Arab komitesinin iddiasına göre İngiltere 20 yıldanberi Filistin işine bir hal yolu bulamamış ve bundan sonra da bulamıyacaktır. Cide'den hareket eden İbnissuudun murahhası Prens Faysalın 20 kânunusanide İngiltereye dönen kıtaat Hayfa 12 (a.a,) First Royal Sco Londraya gelmesi bekleniyor. Macar hududunda Yugoslavya meclisi içtimaa çağırıldı yeni bir hâdise Çek askerleri bir Macar Kabinede bazı tadilât kasabasına ateş açtılar yapılacağı da söyleniyor Budapeşte 12 (a.a.) Resmen bildirıidiğıne göre, bu ayın 10 uncu günü saat 21 de Çekoslovak kıtaatı, Barkasza adındaki Macar kasabasına karşı ateş açmışlardır. Ateş, Macar irtıbat zabitinin telefonla vaki müracaati üzerine ke silmiştir. Macar hükumeti, Budapeştedeki Çe koSlovak sefareti nezdinde şiddetli bir protestoda bulunmuştur. Bir Rüten membaından alınan malumata göre, Macarlar, Bervinkos yakınında ateş açmışlardır. Macarlann endahtı, takriben bir saat devam etmiştir. Macarlar bir ağır ve iki hafif mitralyöz kullanmışlar ve el bombaları atmışlardır. Sir Huç Knaçbul Leh hududundaki hâdise Varşova 12 (a.a.) Polonyanm Pragdaki elçisi 31 birincikânunda hudud hâdisesini protesto etmiştir. Bu hâdise esnasmda tethişçiler, Polonya Silezyasına girmişler ve bombalar atmışlardır. Çekoslovak hükumeti, bu tethişçilerin faaliyetlerine nihayet vermeği vadetmiştir. Londra 12 (Hususî) Onümüzdeki nisan ayında İngilterenin Roma elçilığini deruhde edecek olan Sir Persi Loren'in yerine İngilterenin eski Çin elçisi Sir Huge Knatchbull Ankara elçiliğine Belgrad 12 (Hususî) Kânunuev tayin edilmiştir. velin on birinde yapılan intihabda seçilen Malum olduğu veçhile, Sir Knatchyeni meb'uslar ayın on altıncı pazartesi bull, otomobille Nankin'den Şanghay'a günü toplantıya çağırılmıştır. Ayni gün giderken Japon tayyarelerinin taarruzu İskopişina açılacaktır. Alınan kat'î neti na uğramış ve ağır surette yaralanmıştı. ceye göre Başvekil Doktor Stoyadinoviç Elçi derhal Singapur'a nakledilmiş ve olistesinin kazandığı meb'us sayısı 306 o rada tedavi edildikten sonra İngiltereye lup umum reylerin yüzde 54,09 unu dönmüştü. Başvekil listesi, yüzde 44,9 unu Doktor ingilterenin şiddetli protestosu üzeri Maçek listesi almıştır. Muhaliflerin ka ne, Japon hükumeti Sir Knatchbull'a zandığı meb'us sayısı 67 dir. Söylendiği tazminat olarak 5000 İngiliz lirası ver ne göre, muhalifler îskopişina müzakere miş ve elçilik ototnobilinin yanlışhkla lerine iştirak etmiyecektir. İskopişina re mitralyöz ateşine tutulduğunu bildirerek isliğine şimdiki Adliye Nazırı Simonoviç itizar beyan etmişti. seçilecektir. Meclis açıldıktan birkaç gün Tamamen kesbi afiyet etmiş olan Sir sonra Başvekil Stoyadinoviç, kabinede Knatchbull îngilterenin mümtaz diplo bazı tadilât yapacaktır. matlarmdan sayılmaktadır. Yugoslavyada tevkif Hırvatlar eiHen Rüştü Aras Londra oluyor Ankara 12 (a.a.) Vekili doktor Tevfik Londra büyük elçiliğine hükumetimiz tarafından zaca İngiltere hükunreti miştir. elçimiz Belgrad 12 (a.a.) Vreme gazetesine bildirildiğine göre, Maçek'in Hırvat köylü partisine merbut bir teşekkül olan köylü müdafaasının şefi mütekaid yüzbaşı Kavaçeviç ile yedi arkadaşı Agram'da Komisyon toplandt tevkif edilmiştir ve yeni tevkiflere intizar Budapeşte 12 (a.a.) Muhtelit Ma edilmektedir. car Çek askerî komisyonu bu sabah saat 10 da Munkacs'ta toplanmıştır. Sabık Hariciye Rüştü Arasın tayini hakkında vaki olan istimagremanını ver Bu aletin ucuzladığını ve Türkiyede bile, radyo makinesi olan her eve girdiğini farzedelim. Ne olacaktır? Bu harikulâde cihaz, radyo makinemizin yanında körbarsak gibi lüzum3uz bir kalabalıktan ibaret kalacaktır. Çünkü Ankara istasyonumuzdan, ziyan olmasına esef edebileceğimiz kıymette bir fikir sesi duyduğumuz yoktur. Yarabbi! Mikrofon denilen ve insan sesini hatifî bir nida gibi en uzak dağbaşlarına kadar aksettiren büyülü ağızdan, fikir M kültür yayımında e hemen de hiç istifade etmeyişimiz ne garib bir ihmal! Radyoda, programsız, rasgele, tektük verilen birkaç konferans bu işi görür mü? Gencliğe, halka, derece derece münevverlere hitab eden fikirleri, bilgileri ve telkinlerile, Ankara radyosu, eğlence programından pek az şey feda ederek bir halk üniversitesi haline getârilebilir; bu faydalı kültür yayımı işini Maarif Vekâleti üstüne alabilir; gencliğe, halka ve münevverlere mahsus ayn ayrı saatfer tertib edebilir. Bunu yapmak için Amerikalıların icad ettikleri neviden bir alete ihtiyac yok, sadece, düşünebilen ve düşünceye saygı besliyen bir kafa cihazının harekete geçmesi, bu faydalı işi organize etmesi kâf i. Çünkü alet var: Yapma, dedi, fıkarayı para kadar Mikrofon; fakat onun önünde en sevindirecek birşey yoktur. Basmayı ve lüzumlu şey eksik: Kafa! Türkiye Yugoslavya ticaret müzakerelerine yeniden başlanıyor Belgrad 12 (Hususî) Memleketimizle Yugoslavya arasında geçen ay içinde İstanbulda başlıyan ticarî anlaşma müzkereleri bir neticeye varmamış ve 1934 senesi 17 eylulünde yapılan eski anlaşmanın hükmü mart nihayetine kadar uzatılmıştır. Verilen haberlere göre, yeni bir ticaret muahedesi akdi için yakında Belgradda müzakerelere başlanacaktır. «Avrupa sulhu Barem cedvelinde yapılacak tadilât el'an tehlikededir» Fransız Meclisi Reisi Herriot mühim bir nutuk söyledi Paris, 12 (Hususî) Tekrar Mebusan Meclisi Riyasetine seçilen Heriot bugün bir nutuk irad ederek Fransrnın sulhpedverliğinden bahsetmiş ve demiştir ki: « Avrupa sulhü el'an teVâkededir Umumî harbin felâketlerini henıiz unutmamış olan Fransız milleti samimivttle sulh istîyor. Ancak hiçbir zaman hududIarırmz hakkında pazarlıga giisiİTiesine razı olamayız, çünkü her bir rr illet hududları için pazarlık etmez, onlar müdafaa eder, Fransa, tehdidlerden korkmaz, zira hem haklı hem kuvvet'iair. rirsen derhal yarı fiatına satar, paraya PEYAMİ SAFA tahvil eder. İşine daha ziyade yarıyacak birşey alır. Yerine göre bir çeyrek bu fakirlere bir kat elbiselikten daha faydalıdır. Çünkü onunla tedarik edeceği iğne {Baştarafı 1 inci sahifedei iplikle bütün bir ailenin giyeceğini yamaIhbar telâkki edilen neşriyat ve dün lamak mümkündür. König meselesi dinlenen gazeteciler n Bütçe Encümeni dün buna dair olan kanun lâyihasını müzakere etti Ankara, 12 (Telefonla) Meclîs Bütce encümeni bu sabah 10 da toplandı. Öğleden sonra da içtima ed?r**k Baremde tadilât yapan lâyihanın müzakeresine devam etti. Bütçe encümeni içtiTramvay şirketile müzake mamda bazı vekiller bulundular Askerî baremin de yenîden hazırlanan lâyihaya reye başlanıyor mütenazır olarak tanzim edileregi anlaAnkara 12 (a.a.) İstıhbarımıza na zaran hükumetimizce satm alınması şılmaktadır. Meclis'ın bugünkü içtîmai kararlaştırılan İstanbul Tramvay §ir ketinin mümessilleri müzakerata başlaDevlet Şurası Reisliği ile 5 rncı dtnre mak üzere birkaç güne kadar Ankaraya reisliği ve on azalık için seçim yarnki geleceklerini bildirmişlerdir. Mecliste yapılacaktır. Yarınki ruznameEfgan elçisi dün Başvekile de bundan başka askerî fabrika, fabrikalar tekaüd ve yardım sandığı hakk.ndaki veda etti Ankara 12 (Telefonla) Moskovaya kanun lâyihası ile Türkiye Amenka titayin olunan Efgan büyük elçisi Sultah caret muahedesine müzeyyel uilâ^ın ve Ahmed Han, bu akşam Başvekil Celâl tedivelere müteallik anlaşmanm tatbikıBayarı ziyaretle veda etti. Ziyaret sıra na dair kanun lâvihalan, arttırma. eksiltsında Hariciye Vekili de bulundu. Sulme kanununa ek lâyiha ve bir tefsir maztan Ahmed Han şerefine bu gece Hariciye Vekili tarafından ziyafet verildi. batası vardır. Riyaseti Cumruır Dairesi Ziyafette Sâdaâbad Paktına dahil dev teşkilâtı hakkındaki kanun lâyihası da let sefirleri de bulundular. Sultan Ah yarnki Mecliste görüsülecektir. med Han cumartesi günü Ankaradan Keçiburnunda bir motör ayrılacaktır. battı Yeni Nafıa müsteşarı Ankara 12 (Telefonla) Arif Baytının Ankara meb'usluğuna seçilmesi dolayısile açılan Nafıa Müsteşarlığma Devlet Demiryolları hasılat dairesi reisi Nakinin tayini Yüksek Tasdiktan geçti. Naki 125 lira maaşla terfian tayin olunmaktadır. Umumî Müfettişlik sıhhî müGiresunda iki fındık fabrikasî şavirleri arasında Ankara 12 (Telefonla) Üçüncü Umumî Müfettişlik sıhhî müşavir mua vini Dr. Tevfik 80 liraya terfile sıhhî müşavirliğe, Bıngöl eski sıhhat müdürü doktor Cemal Üçüncü Umumî müfet tişlik sıhhî müşavir muavinliğine tayin edildiler. Sıhhî müşavir muavinlerin den Nedim 70 liraya terfi ettL Giresun 12 (a.a.) Şehrimiz İnhisar müdürlüğüne aid 53 sandık, tahminen on bin lira kıymetinde mamul tütün. müteahhidi tarafından bir motörle Kesaba götürülürken Keçiburnu açıklarında henüz anlaşılmıyan bir sebeden motör alabora olmuştur. Batan motörle beraber tütünler ve evraklar da denize dökülerek kaybolmuştur. Giresun 12 (a.a.) Fındık tarım satış kooperatifleri birliği, şehrimizde ve Orduda modern fındık fabrikasî yaptıracaktır. En son yeniliklerle beherine 60 bin lira sarfedilecek olan bu iki fab rika. Karadeniz fındık bölgesinin nü mune fabrikalan olacak ve ağustos a yında çalışmaya başlamış bulunacaktır. Yakında büyük ihrilâlimizin 1 ^0 inci vıldönümünü tes'id edeceğiz. M^alesef 150 sene evvel olduğu gibi, buftün 0 Vuv% vet ve cebire karsı mücadelede buVrmak mecburiyetindeyiz. Şimdi de cpbir ve kırvvet devrinî vasıvoruz. Bunurl? b*raMilletler Cemiyeti konseyi ber Fransız milleti müsterihtir, z'ra bu sünkü modern harb teknmînin ic ıb ettirtoplanıyor di^i yeni silâhlarla ı.ücehhez biilunmakCenevre 12 (Hususî) Milletler Cetadır.» miyeti konseyi önümüzdeki pazartesi ö Nafıa Vekâl *min güzel bir günü toplanacaktır. Toplatıya İngiltere, Fransa. Belçika, İsveç ve Litvanva Hateşebbüsü riciye Nazırları bizzat iştirak edecek Ankara 12 (a.a.) Nafıa Vekâleti lerdir. halkımızı ve bilhassa çocuklarımızı e Hayvanat bahcesinden kaçan lektrik tehlikelerine karşı korunmalapars itlâf edildi rım temin maksadile birçok renkli afiş Londra 12 (a.a.) Paignton Devonve broşürler tabettirmektedir. Memleketin her tarafında tevzi edilecek olan shire hayvanat bahcesinden kaçmış olan bir pars. bir gün bir gece devam ebu afişler elektrik tehlikelerinin muh den takibden sonra yakalanıp itlâf ediltelif şekillerini gösteren müteaddid levmiştir. halardan mürekkebdir. Broşürlerde tehBu hayvan, dün hayvanat bahçesi cilikelerden nasıl korunulacağı ve tehlike varmda bir bahçe yakımnda görülmüş amnda almacak âcil tedbirler herkesin ve bunun üzerine kivotinli kapısı olan anlıyacağı bir ifade ile izah edilmek bir kafes tuzak olarak kurulmuştu. Fatedir. kat hayvan kafes içine konulmuş olan Bunlar halkın daima toplu bulundu muazzam et parçasmı hakir görmüştür. ğu mahallerde ve bilhassa mekteblerde Bu sabah kendisi Paignton civarmdaçocuklarımızın ve halkın görüp istifade ki tepelerde görülmüş, etrafı sarılmış ve edebileceği yerlere konulacaktır. itlâf edilmiştir. Anadolunun paraya tapıyor görünmesi hasisliğinden değil, onu en lüzumlu yerde kullanmak fıkir ve meylinden doğmaktadır. Yıllarca yemez, içmez, giyinmez, on parasını inadla müdafaa eder. Fakat bu, toprağı yoksa günün birinde toprak almak yahud elindekini biraz daha büyütmek içindir. Toprağın sermayelerin en ebedî ve aşınmazı olduğunu o herkesten iyi anlamıştı. Bazan onun davullu, pehlivanlı, yiyecekli düğünler yapmak gibi lüksleriir, sırtı ve ayakları yarı çıplakken ölümü için kefen almak gibi masraflarını görüp gülümseriz. Bunlar hayatta bir iki kere gelen bahtiyarlık günlerinde ele güne karşı küçük düşmemek içindir. Sonra kefensiz gömülmek onun bize çocukça görünen bir masum korkusudur. Hasılı Anadolulu hasis değil sadece taş ve ka yadan koparırcasına güçlükle eline geçirBunun sebebi sudur ki emelc ve vakit diği birkaç parayı ucu ucuna getirmek *] Bundan evvelki yazılar 29, 31 birinci gayretile yanan bir fakirdir. kânun ve 7, 10 ikincikânun tarihli sayılaResad Nuri GÜNTEKtN rımızda çıkmıştır. Ekrem Königin imza ve resmî evrak sahtekârlığı etrafmda bazı îstanbul gazetelerinde görülen neşriyatla ihbar edilen hususların tahkiki için, Adliye Vekâletince alâkadarlara iş'arda bulunul muştu. Ankara Müddeiumumiligi, bu hususta gazetecilerden bir kısmının Istan bul Müddeiumumiligince dinlenilmesinl istemiş, dün Adliye dairesinde beş kişinin muhbir sıfatile ifadeleri alınmıştır. îstanbul Müddeiumumisi Hikmet Onat, dün akşam kendisile görüşen mu harririmize, tahkikat safhası hafî olduğundan, tespit edilen ifade ve neticelere dair izahat verilemiyeceğini söylemiştir, Anadolu ajansı tavzih ediyor Muğlada bir fabrika kurulacak Ankara 12 (a.a.) Haber aldığımıza göre, Muğlada kurulacak olan idro elektrik santral ve tesisatmın projesi Nafıa Vekâletince tasdik edilmiştir. Yakında münakasaya konulacaktır. Vekâle1 bundan başka Köyceğiz, Marma ris, Küllük, Ula, Daçya ve Fetiye kasabalarınm eletrik projelerini de tasdik etmiş olduğundan bu kasabalarımız da yakında elektriğe kavuşacaktır. Ankara 12 (a.a.) Havas ajansî tarafından neşredilen bir haberde: Ankarada tayyare kaçakçılığından maznun Ekrem König namında bir Türk vatandaşınm ototnobil kazası neticesinde yattığı Nimes hastanesinde hakikî hüviyetinin meydana çıkması üzerine uzun za mandanberi ikamet etmekte olduğu Fransada tevkif edildiği, Haber gazetesindeki bir yazıya atfen, bildirilerek Fransa Millî Emniyetinin bu havadisi tekzib ettiği beyan olunmakta ve bu mesele hakkında Türk zabıtasının Fransa zabıtasına kat'iyyen bir talebde bulun i mamış olduğu da ilâve edilmektedir. Havas ajansı tarafından verilen bu haber üzerine, tavzihi keyfiyet için be yan etmeğe mezunuz ki, Türkiye Cumhuriyeti adlî makamatı Ekrem Königin tutulup Türk adliyesine teslimi için Fransa makamatı aidesine, Paristeki büyük elçiliği vasıtasile, müteaddid müracaat lerde bulunmuş ve bu müracaatlere karşılık olarak Fransa Hariciyesi 17/12/ 1938 tarihli bir nota ile Fransız polisinin bu şahsı takib etmekte olduğunu bildir mekle beraber Fransa zabıtasının mer kum hakkında elde ettiği bazı malumat1 da vermiştir> Meksikalı asi General Sedilio öldürüldü Londra 12 (Hususi) Geçen sene Meksikada isyan çıkaran General Se dilio bugün hükumet kuvvetlerile yaptığı bir çarpışma neticesinde vurulmuş ve ölmüştür. Asi generalin ölümü üze rine, bütün taraftarları hükumete teslim olmuşlardır.