20 Haziran 1938 CUMHURİYET Italya, Ispanya harbini çabuk bitirmek istîyor Bütün cephelerde Franlrîst'lerin tazyikı birdenbire arttı ve birçok şehirler alındı, hükumetçiler her yerde ric'at ediyor IBaştarcfı 1 tncl sahiîeHe) Hatay meselesinde Değerli tayyarecimuhatabımız miz Sabiha Bükreşe Fransadır tSaşmakaîeden ieoam] Hatay Türklere cehennem kesildi Fransız memurları, çeteciler ve komisyon azası sistemli bir tedhiş plânı tatbik ediyorlar, şehre bir ihtilâl havası verilmek isteniliyor [Baştaraft 1 inci sahifede] vardı IBastarafı l inci sahifedei Franko kuvvetleri 15 haziranda Toledo ile Kasseres vilâyetlerinin birleştiği arabispo mıntakasmda cuınhurivtfcçi mevzilerine karşı girişmiş oldukları taarruzu bugün tekrar ele almışlardır. Düşmanm tazyikı bilhassa Karaskalej ve Petroso üzerine tevcih edilmektedir. Bugün diişman birbiri ardından dokuz hücumda bulunmuş ve nihayet cumhuriyetçiler bazı tepderi terk ederek geri çekilmişlerdir. Kordoba vilâyetinde Frankocular cum • huriyetçilerin Kordoba'nın 60 kilometre şimali garbisinde bulunan Peneroya da ğındaki mevzilerine hücum etmişlerdir. Burada da asilerin üç taarruzu püskürtülmüş, fakat düşman Patuda yamacını i§gal etmeğe muvaffak ohnuştur. Saragona 19 General Aranda kolordusu Burriana crvarma gelmiştir. Frankocuların sağ cenahı cumhuriyetçilerin şiddetli mukabil taarruzunu püs kürtmüştür. Franko ordusunun ileri hareketi devam ediyor. sinde ele geçen vesikalardan anlaşıldığına göre, bu fırka son zamanlarda mün hasıran Fransadan aldığı erzak ve muhünmatla tutunabilmiştir. Bu fırka nisan sonundanberi Fransa dan 40 bin kilo un, 1000 litre yağ, 50 bin kilo sabun, 1000 kilo kahve, 2 bin çift çizme, 1000 kilo şeker ve mühimma tile birlikte 200 hafif mitralyöz almıştır. lspanya Başoekilinin nutku Gönüllülerin geri alınması meıd«( Londra 19 Pazar matbuatmın son nüshalarmda verilen Roma haberlerine göre Lord Perth'le Kont Ciano arasında geçende yapılan mülâkat esnasında, Kont Ciano, Duçe'nin İngiliz ttalyan itilâfınm derhal tatbik edilmesini istediğini söylemiştir. Ayni haberlere göre, bu hâdisenin ademi müdahale işlerinin muvaffa kiyetine baglı kalması için Kont Ciano, İtalyan gönüllüleri cepheden çekilir çe kilmez, itilâfın mer'iyete ginnesini teklif etmiştir. Bununla beraber, bilâhare Ispanya cumhuriyetçileri ademi müdahaleye mu ğayir bir harekette bulunurlarsa, gönülliiler cepheye avdet edeceklerdir. Iyi haber alan diplomatik mahfiller, bu haberleri büyük bir ihtiyatla karçıla maktadırlar. Siyasî mahfiller, bu haberîeri gönüllülerin geri alınmasına dair itilâfın akdini tacil içîn uçurulmuş tecrübe baîonlarî mahiyetinde telâkki etmektedirler. Bununla beraber Çemberlayn de Mussolini kadar İngiliz İtalyan itilâfının bir an eyvel tatbikına geçilmesini arzu ettiği için İngilizlerin, gönüllülerin geri alınması projesinin tahakkukuna büyük bir gayretle çalışacaklarından ve bu işi başar mak için tatbik edilecek metod ne olursa olsun bugünlerde meselenin halledilece ceğinden emin olmak lâzımdır. Madrid 19 Dün akşam radyoda bir nutuk söyliyen Negrin, dört ay evvel cumhuriyet ordusunun ademi müdahale dolayısile bir harb malzemesi buhranı karşısmda kalmış olduğunu, fakat o za mandanberi hükumet endüstrilerinin fevkalâde istihsalleri dolayısile buhranın şimdi zail olduğunu söylemiş ve demiştir ki: « Esasen askerlerimiz düşmanı mağlub etmek için malzeme müsavatına ihti yac olmadığını yüz kere ispat etmişler dir.» Nutkunu bitirirken Negrin, hakikî ts panyollara hitab ederek §unlan söylemiş tir: « Kazanacağjmiz şey, ber türlü fedakârlığa lâyıkür. Biz, İspanyanın ts panyolların malı olması için mücadele ediyoruz ve muvaffak da olacağız.» Mumaileyh, cumhuriyetçi kıtaatm kahramanlığından, kuvvei maneviyelerinin fevkalâde yüksek olduğundan bahsetmiş ve tekrar cumhuriyetçi orduya girmiş olan 43 üncü fırkanın sebat ve metanetine işaret eylemiştir. Bir Frantız gazetetinin mütaleaları Parîs 19 Figaro gazetesinde îspanyol meselesinden bahseden Dormesson, şöyle yazıyor: «Bizim istemiş ve halen de îstemekte olduğumuz şey, îspanyaya karşı mutlak bir bitaraflık ve iki muharib tarafa karşı ayni veçhile harekettir. Esasen bizim vaziyetimjz, tngilterenin vaziyetine tama mile uygundur. Biz, ilk gündenberi îngilterenin îspanyaya karşı takib etmekte olduğu siyasti tasvib ettik ve hükumetimizden îngiltere gibi hareket etmesini istedik.» Suriyenin «şimal aslanı» gene faaliyette... [Baştarafı 1 inci sahifede] . dan verilmiş olan Beyaz Kartal nişanı Harbiye Nazın General Mariç elile tevdi edilmiştir. Bayan Gökçen, gerek General Yankovic ve gerek Harbiye Na zın General Mariç'e, işbu nişanlardan dolayı hararetli bir surette teşekkürde bulunmus ve bunları kıymetli bir hatıra clarak daima muhafaza edeceğini ilâve etmiştir. Bayan Gökçen, güleryüzile, metanetini gösteren sevimli nazarlarile Beîgrad muhitınde ve bilhassa tayyarecilik ve havacılık âleminde fevkalâde iyi bir tesir bırakmıştır. Bükıeş 19 Anadolu Ajansının hususî muhabiri bildiriyor: Bayan Sabiha Gökçen, bugün saat 13,10 da Belgraddan gelerek Bükreşe muvasalat etmiştir. Belgrad Bükreş yolunu bir saat 15 dakikada kateylemiştir. Bükreş hava istasyonunda Elçimiz ve elçilik memurları, mihmandan, Prenses Fransa Hatayda Milletler Cemiyeti kararile müeyyed ahdî mecburiyetine ria Marina Stirben, hava ve deniz nezareti yet edecek midir, etmiyecek midir? İşte kâtibi umumisi, İstasyon kumandanı, bütün mesele buradadır. Eğer Fransa enternasyonal hava federasyonu kâtibi uahdî mecburiyetini yerine getirmekte sa mumisi, hava mitingini tertib eden cemi mimî ise bizce işin hallolunmıyacak tara yet mümessilleri, matbuat mümessilleri, sifı yoktur, hatta bugünden yanna denile vil tayyarecilik dairesi reisi, erkek \x kacek kadar kısa bir zaman zarfında. Eğer dın askerî, sivil tayyareciler, büyük bir Fransada bu samimiyet yoksa bizce me halk kütlesi tarafından samimî dostluk tesele gene hallolunacaktır. Fakat bu defa zahürlerile karşılanmıştır. başka usul ve şekillerle. Atatürkün koyRomanya gazeteleri, bugün dahi Türk duğu ve Türk milletinin yekvücud olarak tayyareciliği hakkında neşriyatlarma dekabul ettiği mehenk taşı işte bu iki nokta vam ediyorlar, Gazeteler ve mecmualar, nın ayan içindir. İkinci şıkkm yahuz bu bahse uzun makaleler tahsis eylemekhakh dava sahibi olan bizim için de tedirler. ğil, fakat Fransa için haiz olacağı vaEzcümle bugünkü lö Moman gazetesi hamet üzerinde bir dakika durmağa Sabiha Gökçen serlevhası altında neşretbile lüzum yoktur. tiği çok güzel bir makalede, millî hüku Hatay işinden ya Fransa ile dost çı met kurulduğundanberi Türkiyede tayyakacağız, ki bu, en basit hak ve hakikat recilığe verilen ehemmiyeti, tafsilâtile icablarının bu devletçe yerine getirilmesi kaydetmekte, Bayan Sabiha Gökçeni yele mümkün ve pek kolay birşeydir. Ya ni Türk kadınlığınm timsali diye göster hud bu mesele vesilesile cenub hududu mektedir. muzda talihin bizi fena bir komşulukla Bayan Sabiha Gökçenin çok gene yayanyana koyduğu anlaşılmış olacak ve şına rağmen, gayet kuvvetli istidadlarla binaenaleyh hususî ve umumî siyasetinde tayyarecilikte muvaffakiyetler elde ettiği Türkiyenin tutacağı hareket hatti da arve hususile Dersim hareketi sırasında as tık ona göre inkişaf eyliyecektir. kerî tayyarelerle kahramanca vazifesini Gizlikapakh birşey değildir ki her iki gördüğünü tebarüz ettirmektedir. takdirde de muhatabımız Fransadır: Bütün gazeteler, Bayan Sabiha Gök Dost olarak veya hasım halinde. çeni bu Balkan turnesile elde ettiği muBütün samimiyetimizle kaydettigimiz vaffakiyetten dolayı tebrik etmektedir. bu hakikatlerde dolambaclı hiçbir makBu akşam Rumen tayyareciliği namısad ve mana aranmamalıdır. Biz olanı ve na bir ziyafet verilecektir. olacağı açıkça söylemekten başka birşey Yann akşam da elçilikte, misafir şereyapmıyoruz. Hatta Fransız dostluğunu Fransa hesabına hiç yeri olmıyan bir hu fine, bir ziyafet vardır. O halde bu itibarla bile Hatayda teşkil edilecek meclis ve hükumet Türk ekseriyeti temeli üstüne kurulacaktır. O kadar ki Türkler meclise ve hükumete girmek istemeseler orada meşru, eözü geçer bir meclis ve hükumet bile kurulamaz. Bunu da Fransa hiç olmazsa bizim kadar bilir ve takdir eder. Garo, dö Martel gibiler daha iyi ya, Hatayda mahallî bir meclis ve hükumet olmaması belki en iyi hal suretidir diyebilirler. Filhakika onlara göre öyledir ve onlar bilhassa bunun için çalıştılar. Fakat tarafımızdan takib olunan ahdî mecburiyetle Hatayda bu meclisin ve bu hükumetin kurulması önünden kaçınılması ihtimali olmıyan bir zarurettir. Türkiye Cumhuriyeti bu noktada aslı b o zacak kanşık ve karıştıncı usullerin mantık oyunlanna gelemez ve gelmiyecektir. sumete tercih ettiğimizi de ilâve edelim. îçinde yüksek menfaatlerimiz olan sulhun yüksek menfaatleri için muslihane yolu daha ziyade arzu ettiğimiz de gizlikapakh birşey değildir. Biz sulha müştakız da Fransa husumetten pervasız mıdır? Deîilikten başka birşey olmıyacak olan böyle bir düşünceyi Fransaya maletmeğe gönlümüz kail olmaz. serbest bırakılmıştır, Mevkuflann tahli yesi sebebleri validen sorulduğu zaman, böyle birşeyden haberdar edilmediğini beyan etmiştir. Vâsi salâhiyetlere malik olduğu halde valinin bu hâdiseden haberdar edilmemesi halk üzerinde fena bir tesir yapmıştır. Jandarma kumandanı Serinin, dün, Ziyaret, Afiye ve Avakiye köylerine gitmiş, halka bugünkü vaziyetin muvakkat olduğunu, Fransızlarm sancağı kat'iyyen terketmiyeceklerini, halkın Türk sandığına rey atmamalarını büyük bir cesaretlesöylemiştir. Usbecı komitecilerin faaliyetkri çok hızlanmiştır. Bir çok katıllerin, bir çok vak'alann fail ve müsebbibleri, hâlâ elle*rini kollarını sallıyarak serbestçe şurada burada gezmektedırler. hedefleri lehinde açıktan açığa hareket eden Türk propaganda ajanlan aleyhiade birçok tedbirler almıştır. Ayni ajans, bir Ankara telgrafında Hariciye Vekili Dr. Arasın teşrinievvelde Suriyeyi res men ziyaret eyliyerek Türkiye Suriye muahedesinin musaddak suretlerini teati edeceğini bildirmektedir. 5000 imzalt arzuhal Haleb 9 Haleb muhafızlığı matbuat bürosu bir tebliğinde beş bin imza ile yabancı bir millet (Türkiye) e bir arzuhal verildiğinin aslı olmadığını ve memleket ve Fransız hükumeti aleyhin de neşredilen beyanname meselesine gelince, 30 kadar beyannamenin Antakyada tabedilerek iki yabancı tarafından Halebde tevzi edıldiğini ve bunlarm tevkif edilmiş olduğunu bildirmektedir. Geceleri sokaklarda vakitsiz ve manaAntakya 19 17 tarihli Kronik gasız atılan silâh seslerile şehirde bir ihtilâl hava ve manzarası yaratılmak isteniyor. zetesi Antakyadaki Türk Fransız asTürk halk vakar içinde hasretini çek kerî müzakerelerinde Çanakkale mese tiği ve yoluna baktığı Tüık askerini dört lesinin de mevzuubahs olduğunu yazıyor. Ayni gazete, dığer bir haberde Lâzgözle beklemektedir. kiyede iki bin Senegal askerinin sancağa Zeki gitmeğe müheyya bulunduğunu bildir mektedir. 18 tarihli Eko dö Siri, Antakyadaki erkânı harbiye müzakerelerinin anlaşma Beynıt \9 Fransız Âli kotniseri Su ile neticelendiğini, sancağın bir Türk variye hükumetine yaptığı bir tebliğde li tarafından idare edileceğini, âsayişin Fransız kıtaatına karşı müsellâh muka müsavi miktarda ve bir Fransız kumanvemette bulunduklarından dolayı mah dasmda Türk ve Fransız kıtaatı tarafınkum edilen 32 Suriyelinin Fransız Su dan temin olunacağını ve Türk kıtaatıriye muahedesinin akdi üzerine Harbiye nm pazar günü (bugün) resmen sancaga Nezaretince affedildiğini bildirmiştir. gireceğini yazıyor. Müzakerelerde anlaşma haberi Fransa, 32 Suriyeliyi affetti Arasın ziyaretine aid haber Bir gazete kapdtddı Antakya 18 Arab ajansı 16 tarihli Antakya 19 Şamda çıkan «Eddibülteninde Halefc mahrecile neşrediyor: fa» gazetesi Türk propagandası yaptıSuriye hükumeti son Iskenderun hâdi ğmdan dolayı bir hafta müddetle tatili seleri üzerine §imalî Suriyedeki Türk edilmiştir. Haricî borclarımızın tediyesi şekilleri Kadın ve moda İ ttalyan tayyarelerinin bombardımanları yeni Roma 19 Kastellondan gelen ha berlere göre gönüllü İtalyan tayyare kuvvetleri Valino ordusu önünde harekâta iştirake devam etmektedir. Balear hava kuvvetleri de keza faaliyetlerine devam ederek sahil boyundaki askerî hedefleri ve bu meyanda Valansiya, Barselon ve Taragone'yi bombardıman etmektedir. Barselon 19 Franko tayyarecî leri bu sabah iki saat hemen hiç durma dan Barselonu bombardırnan ermişler • dir. Öğleye doğru 25 kişinin öldüğü, 60 kişinin yaralandığı, 5 evin harab olduğu ve bir kaç yerde yangın çıktığı görül müştür. Fransamn hükumetçilere yardımı Burgos 18 Fransaya iltica eden hükumetçi 43 üncü fırkanm erkânıharbiye Hataya gönderilmekte olan tahrikçi unsurlar, hâlâ akın akın geliyorlar. Halebde tesadüfen bir Tunuslu kücük za bitle göriiştüm. Bana Türkiye hakkındaki duygulannı anlatarak dedi ki: « Dünya üzerinde bir tek müstakil müslüman devleti varsa, o da, TürkiyeFakat hakikî maksadlar ve hedefler dir. Ecnebiler istedikleri kadar Türkler aleyhinde bulunsunlar. Türkiye, büyük sözlerle değil, işler halinde ortaya çıkmabir kuvvettir.» hdır ve çıkmaktadır. Muhakkak olan bir şey var: Her ne şekilde ve her ne pahaya Lehistanda stratosfer olursa olsun Hataya aid ahdî mecburiyeuçuşları ti behemehal yerine getirtmek Türkiye Varşova 19 Polonya stratosfer u Cumhuriyeti için ölüm dirime kadar gideçuşları komitesi, bu uçuşların teknik bilecek bir namus ve şeref borcudur. şeraitini tetkik etmek üzere AmerikaYUNUS NAD1 da bulunan Burzinski'den bir telgraf almıştır. Fransa hükumetinin yeni Burzinski, bu telgrafında Amerika kararlarî Birleşik devletlerinin Polonyaya helium gazi satmaya muvafakat etmiş ol Paris 19 Eeisicumhurun riyaseti duğunu bildirmektedir. altmda toplanan kabinenin dün tasvib Stratosfer tıçuşu, Varşova civarmda, eylediği kararnameler, nafıa işlerine aeylul ve yahut teşrinievvelde vukua ge id olmak üzere 6 milyar franklık tahlecektir. sisatı ihtiva etmektedir. Ankara 19 (Telefonla) Harice olan borclarımızı, Türk parası üzerin den mal ihracı suretile elde edilecek dövizyonlara göre ödemek esasını ka rarlaştıran hükumetimiz, bu yolda şimdiden tedbirler almaktadır. Anadolu Demiryollan, Haydarpaşa Liman şir ketlerile tasfiye halinde bulunan Mersin Adana Demiryolu kumpanyasına ve alâkadar diğer şirketlere bu hususta icab eden tebligat yapılmıştır. Mezkur Hava mitinginde şirketler, vaziyeti tetkik etmek üzere Bükreş 19 Anadolu ajansının hu umumî heyetlerini 4 temrmızda Ankasusî muhabiri bildiriyor: rada fevkalâde içtimaa davet etmişlerBayan Sabiha Gökçen bugün Enter dir. nasyonal Hava metingine iştirak etmiş. ve bütün halkm samimî alâkasile saat 17,30 da bir uçuş yapmıştır. Uçuştan evvel radyo vasıtasile tayyarecimiz hakMemleketimizde iç ve dış ?urlzrnin kında çok sitayişkâr cümleler söylenmi?inkişafı için mevcud imkânlan ve ya tir. ve bilhassa: « Bize, dost ve müttefik Türkiye ratılması lâzım gelen şartlan tetkik etnin ve tayyareciliğinin selâmını getiren mek maksadile İktısad Vekâletine merbut bir «Turizm bürosu> kurulmuştur. bu gene ve cesur ve tercümei hali muvafBu büroya verilen vazifelerden biri fakiyetlerle dolu tayyarecinin şahsmda de «ilk üç senelik turizm plânı» nı biz de, kardeş Türkiyeyi ve Türk taybütün teferrüatile ihzar etmektir. yareciliğini selâmlıyoruz» denmiştir. «îlk üç senelik turizm plânı» şimdilik Halk, avdette Sabiha Gökçene dostaşağıdaki mıntakaları ihtiva edecektir: luk tezahürleri yapmıştır. İstanbul Bursa Kocaeli Trakya, İzmir ve hinterlandı, Karadeniz sahili, Meksikada tren kazası îngilterede Arab sarığı şeklindeki Meksıko 19 Guana Juata Meksi Ankara... şapkalar bu sene çok rağbet görmekte, Bu plânm hazırlanmasında bütün a dir. Resmimizdeki sarık şapka beyaz ko hattındaki seyyah treni, Taranda cuao yakınında yoldan çıkmış, 3 vagon lâkadar makam, müessese ve şahsiyet siyah şifondan yapılmıştır. Elbîse raylardan dışarı fırlamıştır. lerin mütalea ve bilgileri sorulmuş, ce sanğa göre uydurulmuş beyaz ve siyai İkisi ağır olmak üzere 20 kişi yara vablar bu ayın sonuna kadar istenmiş kumaşlardan mürekkeb parçalardaı U'ücude getirilmiştir. tir. lanmıştır. Yeni bir Turizm bürosu kuruldu Büyük Hikâye: 11 Dördüncü f asıl Füller telefonu yerine bıraktı. Hilda Yazan: Viki Baum Türkçesi: Cevad Sadtk Fakat... Onun için başka bir rol bulabileceğinizi ümid etmiyor musunuz? Gene kâtibesinin gözîeri yaşlı bir avukata dönmesi Füîler'in pek hoşuna gitmedi. Desenize... Şimdiye kadar sizinle müşterilerim arasında kalbî münasebetler obnadığım zannedijordum. Birdenbire ortada hiçbir sebeb yokken, sakin Hilda harareilendi: Mösyö Füller, şimdiye kadar daima böyle olmuştur. Fakat bu çocuk hak ettiği, lâyık olduğu talihi bularaadı. Siz onu anasından, babasmdan, oradıki kazancından ve mevkünden ettiniz. Onu, kendisinde kabiliyet bulunduğuna inan dırdınız. Onu, hiçbir ferdini tanımadığı bu çılgınlar şehrine getirdiniz. Ona cid Hilda ayağa kalktı: , Diyelim ki ona tutkunum. Ya sonrası? O bcni sevmiyor. Bütün düşüncesi ailesidir. Eğer Füller ona bir rol bula mazsa Avusturyaya, memleketine dönecektir. Birdenbire işığı söndürdü ve annesini öpmek için onun yatağına eğildi: Arkasmdan verem olacağımı zannetme anneciğim. Hılda'nın gözlerinden annesinin ya naklarına bir damla yaş düştü. Gene kız: Gecikmiş bir gözyaşı, dedi. Madam Drake: Elbette, dedi. Maamafih, ben senin yerinde olsaydım, Füller'i yola getirmeğe bakardım. Benim düşündüğüm gibiymiş, dedi. Ferdinan'ın oynadığı sahne pek parlak değildi. Yenibaştan yapılmış. Primadonna, âşıkını kıskandıracak şeyler yapacağına onu tokatlıyor. Şoenboer'in kabahati yok. O, elinden geleni yaptnış ve kendine göre de fena oynamamış. Ne yapalım, çocuğun talıhi yokmuş. Artık o nun için yapacak şey kalmamıştır. Hilda titriyerek sordu: Niçin? Niçin mi? Çünkü aJtı haftalık kuntratı vardı, altı hafla bitti. Çünkü onu memleketine göndereceğim, yol parasım da gene ben çekecğim. dî bir tecrübe yaptırmaği aklınıza getirmediniz, ona kabilıyetini gösterecek bir zemin hazırlamadınız. O, bu hayat için yaratılmamıştır. O, çok kibar, iyi bir aile çocuğudur; kendisini buraya getirmenizi size o söylemedi; siz onu kolundan tutup buraya kadar çektiniz... Şimdi... Şimdi onu, bayat bir yumurta sepeti gibi geri gönderiyorsunuz. Bir dakika, ıica ederim, bir dakika, bir dakika. Hilda'nın bir bahar çağlıyanı gibi temiz müdafaası onu şaşırtmıştı. Bu şaşkmlığın doğurduğu anî bir istihza ile: Ya... dedi. Demek o, çok kibardır; iyi bir aile çocuğudur, öyle mi? Burada ona dadılık etmeliydim, değil mi? Mademki bu kadar terbiyeli ve kibardır, dönsün memleketine; orada kimse onu incit mez. İstihzayı bırakarak, doğrudan doğruya hücuma geçti: Anlamıyorum, bu çocukta ne var ki hepiniz ona tutuluyorsunuz? Evvelâ karımın aklını çeldi, sonra sizin. Fakat karımda bu olağan şeylerdendir. Artist angaje etmek işimize burnunu sokmasa rahat edemez. Bu sefer Honolulu vahşilerinden birine tutulmuş, bir tabiat çocuğu, bir primitif, daha neler de neler. Ona si nema yaptırmak istiyor. Gelecek sefer Aîaska'ya gidecek ve oradan bir Eskimolu getirecektir, eminim buna. Fakat ben de onun zannettiği kadar kılıbık değilim. Ona sorarsan benim kültürüm yoktur, sanattan anlamam. Şimdi aramız açık... Bir kadın kocasına böyle mi muamele etmeli?. Hilda, Füîler'in gözlerinde çaresiz bir çocuk hüznü okudu Fakat Füller çabucak kendine hâkim oldu. Bunu aklınızda tutun... Işlerimi ben kendim, bildiğim gibi idare ederim. Karımın veya kâtibemin akıl hocahğına ihtiyacım yoktur. O sırada telefon çaldı. Hilda, itiyad saikasile, telefona iarıldı. Telefonda duydukları, gene kıza, çJgın bir kahkaha kopartacaktı. Fakat Hilda, Füller'e: Ferdinan Grinvud burada, sizi istiyor, dedi. Füller, tabakasmdan çıkardığı sigaranın ucunu dişlerıle k;rarak: Gelsin, dedi. Bugünlük kâfi, Gerisini ben hallederim. *** Hilda ile Ferdinan, Santa Monika bulvannm karşısmda, kürük bir parkta oturuyorîardı. Hild?.'nın arkasma düşen elektrik lâmbası, Ferdinan'ın yüzünü ay dınlatıyordu. Gene kız, gevşek bir surett ellerini dizlerine kcymuştu. Füller'i yola getirdim gibi. Ne çıkar! Bu, hiçbir şeyi değiştir* mez ki! Bir sükut oldu. Gene kız sordu: Ne vakit gidiyorsunuz? Biletimi sah günü için aldı. Nevyork'a vardığım gün vapura bineceğim. Ferdinan, gene kıza bakarak güldü ve onun da gülmesini bekledı; fakat o, gülmedi. Ferdinan'ın sesi hazinleşti, ve, gene kızm yüzünü daha iyi görmek için, bir reket yaptu Mis Hilda, benim için mi bu k dar üzülüyorsunuz? Deîikanlının sesi, ilk defa olarak, yecanla ihtizaz ediyordu. Hilda'nın elinden gitmek üzere olduğu bir sırada... Bu ses, gene kıza, o kadar tatlı geliyordu ki! Hilda birdenbire, Ferdinan gittikten sonraki günleri, haftaları, aylan düşündü. Artık telefonda âşina bir ses: «Ben Ferdinan Grinvud» demiyecekti. Gene kız bir ümidsizlik dalgası içinde çırpındı, fakat gözleri, Ferdinan'ın gözlerile karşı * laştı: Hayır, dedi gene kız; kendim için üzülüvorum. lArkası varl