28 Şubat 1938 CUMHURÎYET Fransa, Italya ile de anlaşmalar akdedecek Romanın kat'î teminat vermesi isteniyor. Sovyet Fransız paktının idamesi hakkındaki karar, Alman mahfillerinde teessüfle karşılandı [Baştarafı 1 inct sahifede] Emniyet, pakta değil, beynelmilel anlaşmalara dayanır. Bu anlaşmaların en kıymetlisi Fransız İngiliz anlaşmasıdır. Ingiliz İtalyan müzakerelerinin muvaffakiyetle neticeleneceğini ümid ediyo rum. Fransa, Romadan bilhasa İspanyada ademi müdahale meselesinde yatıstıncı teminat aldığı takdirde, İtalya hüku metile yeni anlaşmalar akdetmekle bahtiyar olacaktır.» Başvekil, Fransanm, orta Avrupa milletlerini ve Çekoslovakyayı himaye vazifesinden kaçamıyacağını ve yabancı devletlerin Ispanyadan müdahalesini kabul edemiyeceğini söyliyerek sözlerini şu suretle bitirmiştir: « Bilhassa Fransız enerjilerini genişletmeliyiz. Millî bir birlik henüz mümkün değildir. Fakat bu vahim devrede hükumetle azamî tesanüd göstermek lâzımdır. Partiler arasmda anlaşma mümkün olmadığı takdirde, başlıca vazifeler hakkında bir anlaşma yapalım. Fransızlar, bir enerjı devresine girdiğımize kanaat getirmeli ve bütün sosyal sınıflara reka bet ruhunun yerine fedakârlık ruhunu koymalıdır. Bu suretle Fransa Cumhuriyeti, barışta iktiham etmesı lâzım gelen engelleri devirecektir.» Malum olduğu üzere mecîis hükumete 2 muhalif ve 160 müstenkife karşı 439 reyle itimad etmiştir. miş olmasını teessüfle karşılamaktadır lar. Birçok gazeteler, Berline yaklasmak arzusunu izhar etmiş olan Flandin'in bu işte muvaffak olamamasmdan dolayı teessürlerini izhar ermektedirler. İzmit körfezinde işliyen vapurlar Körfez halkı, bu vapıır» lardan şikâyet ediyor îzmit (Hususî) İzmit İstanbul arasında işliyen \'apurlar, körfez halkının daimî şikâyetini mucib olmaktadır Denizyolları idaresinin, körfez hattın da senelerdenberi islettiği «Uğur» ismindeki küçük. yolsuz ve eski şilepi. birkaç ay evvel Danca önlerinde bozulmus ve tamir icin kızağa çekilmişti. Bu köhne şilepin tamiri sona ermiş ve bu haftadan itibaren tekrar seferlere başlamıştır. Uğur adı verilen teknecikte yolcuların istirahat etmesine, otur masına kat'iyyen imkân yoktur. Her tarafı açık bir güvertede, bu kış gün lerinde kimse yolculuk etmeğe cesaret edememektedir. Denizyolları tşletmesinin mütaleası şudur: İzmit körfezine ba^ka vapur tahrik edemeyiz. Yolcu azdır. Halbuki, bu, yerinde bi^ mütalea değildir. Ekseri Gölciik, Değirmendere ve Karamürsel 3'olcuları sandalla karşı sahile geçerek trene binmek mecburi vetinde kalıvorlar. Tren, îzmit tstanbul arasındaki 90 kilometroluk mesafeyi 2 2 5 saatte katetmektedir. Galatadan sabah saat 9 da kalkan Uğur şilepi aksam saat 4,5 5 te İzmit iskelesine gelebilmektedir. İzmitle îstanbul arasmdaki yük ve eşva naklivatı motörler vasıtasile temin ediliyor. Her gün biraz daha ve süratle inkisaf eden Izmitin iktısadî bünvesi ve bilhassa transit merkezi uluşu. De nizvolları idaresinin vapuru için en kücük bir hareket ve fark husule getirmiş değildir. Bu da üzerinde durulması gerek olan ayrı bir mevzudur. Değirmendere Gölcük, Kazıklı ve İzmit arasmda muntazam şekilde vasıtalar islemektedir. Eskiden pek kanşık olan bu seferleri Liman riyaseti düzenlemiş ve avni zamanda yeni motörlerin ilâvesile de hat üzerinde otorite tesis edilmiştir. Motörlerin istiab edec?§i hacme göre yolcu binmektedir. Bu hat için 15 kuruş alınmaktadır ve Liman idaresinin daimî ve sıkı kontroluna tâbidir. O kadar ki. yolcu motörlerine eşya dahi kat'iyyen kabul edilmemekte dir. îşçiler için de ayrı seferîer yapılmaktadır ve onlarm gidiş, gelişleri, abone usulile daha ucruzdur. Büyük davalar Fransa beklemekten usanmıstır Yazan: P. E. FLANDİN Alman siyasetini dikkatle takib edenler için, Başvekil Hitler'in nutkunda, umulmadık hiçbir nokta mevcud değildi. Bu siyasetin hedeflerı, bir kere daha izah edilmiş oldu. Fransa hükumeti, Parisle Berlin arasmda samimî bir anlaşma yapmanın zaruretini, Fransız Alman münasebatmı, bazı kimseler tarafmdan, iki hükumet arasmda hertürlü müfid müzakeratın yapılmasına mâni olmak emelıle yapıldığı tahmin edilecek derecede ze hirliyen garazkâr haberler ve kasde makrun tefsirler harbine artık bir nihayet verilmesi lüzumunu, ne zaman anlıya cak? ' Almanyaya «hayır» diyeceksek, Fransız mılletinin haberdar olması, neye karşı ve niçin «hayır» dediğimizi bilmesi lâ zımdır. Zira, Almanya ile bir yakınlık tesisinin imkânsızlığı anlaşıîdığı gün, bütün milletin, hummalı bir faaliyetle harbe hazırlanması lâzım geldıği aşikârdır. Eğer, bilâkis, Fransız Alman mü nasebatının ileride, mümkün olduğu takdirde her iki memleket için şayanı kabul bir anlaşmaya müncer olacak şekilde gerginliği izaleye matuf müzakerelere teşebbüs etmek arzusunda isek, daha fazla vakit geçirmeden bu hususta karar vermek lâzımdır. Zira, bazı hareketlerin kıymeti, o hareketlerin yapıldığı zamanla çok münasebettardır. Almanya hakkındaki bu sözlerim, Italya hakkında daha ziyade variddir. Roma ile olan münasebatımız, kaybedilmiş fırsatlardan müteşekkil uzun bir silsiledir. Istikbalin müverrihleri, Fransız hükumetinin, Habeş işindeki vaziyetini hayretle kaydedeceklerdir. Fransanm Roma elçisine mevdu itimadnameyi, Sa Majeste Habeşistan İmparatoru ve İtalya Kralı namına yazamadığımız için bugün Italya ile aramızın bozuk olduğunu düşününce, insan rüya gördüğünü sanı yor. **# Fakat, ideoloji hırsınm, en aşikâr millî menfaate bile galib gelmesi, Halk cephesinin mecnunane siyasetinde bir vakıadır. O zamana kadar, Halk cephesi rüesası ve mes'ul nazırlar, Londranm mütaleasmı siper ediniyorlardı. 1936 mayısında, intihabatm ve AdisAbaba'nın zaptmın ferdasmda, zecrî tedbı'rlerin kaldınlmasını ve Habeşistan İmparatorluğu nun filen tanmmasım teklif ettiğim za man, müstakbel Halk cephesi hükumeti reisi, buna muhalefet etmek için, M. Eden'in bu hususa muteriz bulunduğunu ve Ingiliz Hariciye Nezaretile sıkı bir teşriki mesai edilmesi zaruretini ileri sürmüştü. Fikrimce, mayıs 1936 tarihinde mevzuu bahsolan şey, şubat 1938 tarihinde gene mevzuubahis bulunmaktadır. Ingiliz Hariciye Nezareti, siyasetini tadil ederek Italya ile bir uzlaşma ve yakınlaşma siyaseti takib ettiği halde, biz, ayni yolu Sabık Fransız Başvekili tutmak için, Ingiliz dostlarımız tarafm dan oraya zorla sürüklenmeğı bekliyeceğiz, yoksa, zarurî olan kararları derhal ıttıhaz edebılecek mıyız? Zimamdarlarımızın ve bunların ekseriyetinin vaziyetindeki güçlüğü takdir edıyorum. Faşizm aleyhtarlığı hususunda, 1937 sergisinin mahud bandroluna bağlı kalmıslardır. Lâkin, Fransanm, haricî siyasetini intıhab ve tasnh etmesı zamanı gelmıştır. Tabiidir ki, Ingilterenin hareketine iştirakten imtina ederek, Roma Berlin mıhveri aleyhine, her zamankinden daha şiddetle yürüyebiliriz. Fakat, bu takdirde, Fransız siyasetinin esasını teşkil eden Paris Londra noktai nazar müşareketi kahr mı? Demokrasiler zümresinde, ne hürriyetin ne de demokrasinin hüküm sürmediği iki memleket olan Sovyet Rusya ile ve kızıl Ispanya ile yalnız mı kalacağız? Ve netice itibarile Ingilterenin, artık bir demokrasi memleketi olmadığı bıze ispat mı edilecektir? İrtikâb edilecek bir hata kalmıştır ve maalesef Halk cephesi buna kadirdir. Fakat, onun bu hatalı siyaseti, Fransayı çok tehlikeli bir infirada sürükliyecektir. Hükumetin, ve parlamentodaki ekseriyetinin, son haricî hâdiselerden ders al ması hakkaniyete daha uygun olmaz mı? M. Anthony Eden, takib edilecek siyaset hususunda, Başvekili ve arkadaşlarile anlaşamadığmdan dolayı çekildi. Bu suretle, herkese, büyük bir vakar ve vatanseverlik dersi vermiş oldu. Halk cephesi; siyasetini, Fransayı çok büyük tehlikelere sürüklemeden Avrupada tatbik edemiyeceği için, M. Eden'i taklid etmelidir. Halk cephesi, maliyede, nakidde, ekonomide, içtimaî sulhta, bütün sahalarda iflâs etmiş olduğu için, yakında istifa etmesi tevakkisi imkânsız bir zarurettir. Şu halde, memleket için zararlı ve beynelmilel siyasette idamesi imkânsız bir siyasete devamın ne faydası vardır? Son diplomasi hâdiselerinin en büyük faydası, tereddüdleri izale ve tatbikı imkânsız kombinezonlann içyüzünü mey dana çıkarmak suretile vaziyeti aydınlatmış olmasıdır. *** Halk cephesinin genişletilmesi, komünist partisinin kabineye iştiraki ve Fransız Rus kabinesi, tahmin ettiğim gibi yıkılıyor. Esasen, aklıselime aykırı düşen ve fıkir dürüstlüğünü inkâr eden politi kacıların kombınezonları daıma bu akıbete uğnyacaktır. Daha fazla gecikmek, atalet içinde, yerimizde saymak, işleri daima talik etmek, mukadderatımızdan mes'ul olanlara yakışmaz bir harekettir. iki şıktan birini tercih etsinler. Fransa, beklemekten usanmıstır. P. E. FLANDİN Memba sularmın satıs sekli Zabıtai belediye talimatnamesine yeni kayıdlar konuldu Yeni zabıtai belediye talimatnamesM ne memba sularmın nakil ve satışlanl hakkında yeniden esaslı maddeler konmuştur. Talimatname, Şehir Meclisi nin bu devresinde müzakere edilmektei olduğu için bu maddelerin de yakında tatbikma geçüecektir. Buna nazaran. memba sulan ancal membalarmda doldurulmuş ve ağızlar mühürlenmiş damacana, galon, küçi şiselerle ve yahud alominyom ve içl galvanize edilmiş mazbut kapaklı saçj kablarla nakledilecektir. Fıçılarla, te nekelerle ve yahud suyun evsafım bo' zacak her hangi bir maddeden mamulj kablarla taşınması yasaktır. Memba suvu nakleden araba veyS] kamvonlann ön tarafında arabacı ve. şoförün oturması için hususî bir oturma yeri bulunacak ve burası su kablarınm bulunduğu kısımdan en aşağı 75 santimetre yükseklikte ve bir vasıta ile ayrılmış olacaktır. Damacanalarla ve galonlarla satış yasu depoları kârgir binalarda tesia olunacak. zeminleri ve bir buçuk metra üksekliğe kadar duvarlan kolaylıkla! vıkanm temizlenecek snrette su geç • mez bir madde ile örtülmüş olacak, ze* minin münasib bir yerinde yıkantı su* larını lâğıma sevkedecek ıskaralı ve swç fonlu bir deliği bulunacaktır. $ Bu depolarda sular ancak membala < 4 rında doldurulmuş ve mühürlenmiş kapalı damacana, galon. alominyom veyai içi galvanize edilmiş saç kablarda bu Jj undurularak satılacaktır. ( Su depolarında içinde memba suları* m biriktirip perakende olarak ve yahud! daha kücük kaplara taksim ederek satmak üzere her türlü su küpleri. sarnış veya buna benzer şeyler bulundurmaK • vasaktır. Talimstnamede memba sularmm kücük şişelere de sıhhî bir tarzda konma* armı temin edecek maddeler vardır. > Alman matbuatt ne diyor? Berlin 27 Sabah gazeteleri, Fransız meclis müzakereleri hakkında geniş tefsiratta bulunuyorlar. M. Delbos'nun nutkunu şiddetle tenkid ediyorlar. Lokal Anzetger gazetesi yazıyor: Delbos'un nutku, Fransız dış politi kasının halen pek büyük, hatta ve hatta kendisine has bir hatta malik olmadığmı göstermektedir. Berliner Börsen Zeitung gazetesinin Paris muhabiri M. Delbos'un Fran sız Çek tesanüdü hakkındaki beyana tının ittifakla albşlandığını, bilhassa kayid ve işaret ediyor. Umumiyet itibarile, gazeteler M. Delbos'un nutkunu tenkid ve Flanden'in nutkunu tasvib ediyorlar. Bununla beraber demokrat ittihadı başkanının «nisbeten münferid» kaldığını, bunun «Fransa için acınacak bir vakıa» teşkil ettiğini kaydediyorlar. Italya memnun gorünüyor Roma 27 Son zamanlarda Italyanm Fransaya karşı ittihaz ettiği tarzı hareket hilâfına olarak Chautemps'in parlamentoda söylediği nutuk burada mü said bir şekilde karşılanmıştır. Gazeteler, Chautemps'in şu cümlesini tebarüz ettirmektedirler: «Fransa, ittifakla italyan milletine karşı dostane bir sempati hissi beslemektedir.» Hükumete itimad reyi partiler veren Paris 27 (A.A.) Hükumete 439 itimad reyini şu partiler vermişlerdir: Radikal sosyalistler, sosyalistler, sosyalist ve cumhuriyet birliği, sol cenah de«Fransa yalmz başma hareket mokrat ve müstakil radikaller, halkçı deetmiyecek* mokratlar ve demokratlar ittihadının hizParis 21 Petit Parisîen gazetesinbi, Paul Reynaud ile birlikte hareket eden: denler. « Chautemps ve Delbos, yakın ve Pierre Flanden'i takib edenlerle meruzak seleflerinin an'anevî politikalannın kez ve sağ cenahın diğer teşekkülleri prensiplerine sadık olarak şunu bildiri müstenkif kalmıslardır. yorlar: Alman mehafilinde teessüfler Fransa herkesle konuşmağa amadedir. BeYİin 27 Delbos'nun parlamento Mükemmel bir prensip, ancak, onun büda söylediği nutuk hakkında tefsirlerde yüklüğünün ve asilliğinin korunması için: bulunan siyasî mahfiller, Fransayı Av Birincisi, ancak kuvvetli ve kendi emni rupada hududsuz müdahale haklanna yetimizi temine muktedir olduğumuz takmalik olmak istemekle itham etmektedir dirde müzakere edebileceğimiz, ikincisi ler. de Ingilterenin muzaheret, müdafaa ve Bu mahfiller, Delbos'nun müşterek hatta garantisi olmadan yalnız başımıza emniyet ve Fransız Sovyet paktının ib hareket etmek istemediğimiz teyid edil kası taraftan olduğunu yeniden beyan et melidir.» (a.a.) "imımımıııımıııııııılllıniinHlfflll ! 1 9 sene sonra ele geçen polis katili Bulgaristanda 7,5 sene hapis yatan Halil tekrar muhakeme edilecek Bursa (Hususî muhabirimizden) 929 senesinde îstanbul polislerinden Ahmed Nuri, İnegölde bulunan annesinin yanma gitmek üzere izin alarak Bursava gelmiş ve nasılsa umumî evlerden birine de uğramıştır. Bu evde Mahmud ve Edirneli Haşim oğlu Halille po^ lis Nurinin arkadaşları arasmda sarhoş' luk yüzünden kavga çıkmış, o esnada Halil, brovnik tabancasile polis Nuriyî öldürerek kaçmıştı. Mahmud yakala * narak o zaman mahkum edilmiş, HaliSin de takibatı, yakalanmasına talik o[unmuştu. Son günlerde İstanbul zabu tası Halili İstanbulda bir otelde yaka • lıyarak mahfuzen Bursaya göndermiş e suçlunun sorgu hâkimliğince tevkifine karar verilmiştir. Halilden alman iahata nazaran, vaktile kaçmış olduğu Bulgaristanın Razgrad kazasında, Türkiye Cumhuriyetinden vaki iş'ar üzeri* ne tevkif edilip Filibe cinayet mahke« f mesince on sene karanlık hapse mah" • kum edilmiş ve yedi buçuk seneyi ha% pisanede geçirmiştir. Bulgar Kralı Bo•is'in çocuğu dünyaya geldiği için ilâıs edilen umumî aftan istifade eden Halil, ;erbest bırakılmış ve fakat Türkiyeye gelince yakalanarak tevkif edilmiştir. Bu hale göre suçlu Halil, Türk kanun ları mucibince tekrar ayni suçtan is ;intak ve muhakeme edilecektir. Alâkadar makamat, Halilin ifadesi. ;ahakkuk ettiği takdirde kendisine ile•ide verilecek cezadan Bulgaristanda /attığı müddetin mahsub edilmesi lâ:ım geldiği kanaatindedir. Karadenizde fırtına devam edıyor Giresun 27 Fırtına devam ediyor. Giresun Karahisar yolu tamamen ka panmıştır. Bir haftadanberi vapurlar da gelmemiştir. Bunlardan bir kısmı Vona ve diğer bir kısmı da Pulatane limanlanna sığınmışlardır. Kar, şehir içinde 80 santimi, dışmda 150 santimi bulmuştur. Amerikanın Bilbao konsolosluğu kaldırıldı Vaşington 27 Bilbao'daki Ameri kan konsolosu William Chapman, Ce belüttarık'a tayin edilmiştir. Bu zatm Bilbao'da ibkası için istimzac edilen Franco, kendi hükumetinin tamnmasım temin etmeğe matuf bazı şartlar ilerl sürdüğü için Hariciye Nezareti Bilbao'daki konsolosluğu münhal bırakmağı tercih etmiştir. Filipin Amerika vesayetine muhtac! Macaristanda nazi takibatı Komiser, ordunun tak Budapeştede yeniden viyesini de istedi tevkifat başladı Nevyork 27 NewYork Herald yazıvor: Reisicumhur Roosevelt'le yaotığı mülâkat esnasmda Amerikanın Filipin komi?eri Macnutt, Filipin adalarma tam bir istiklâl verilmesi icin münasib za manm geldiği hakkında ciddî şüpheler izhar etmistir. Söylendiğine göre, Macnutt. Filinine derhal istiklâl verilmesini istiyen halkın Japonlann Cini istilâ etmesi neti cesinde büvük bir sukutu havale uğradığı keyfiyetine Reisicumhurun nazarı di^katini celbetmiştir. Komiser avni zamanda Filinin ordusunun tensiki yolunda kavdeiilen muvaffakivetler hakkında bir de rapor v e r r ^ t i r . (a.a.) Von Papen'in sözleri Viyana 27 Dün Reisicumhur Miklas'a veda mektubunu vermiş olan von Papen, matbuata beyanatta bulunarak Berchtesgaden itilâflarının iki mem leket arasmdaki anlaşamamazlığa nihayet vermis olduğunu ve «Alman sulhunu» perçinlediğini söylemiştir. Budapeşte 27 Macar zabtası, birçok nazileri tevkif etmiştir. Bazı resmî Macar şahsiyetleri hakkında tahrikâmiz yazılan muhtevi risaleler neşretmiş olan 15 kadar nazi, dün gizli bir matbaanın meydana çıkarılmasım müteakıb Amerikada üç casus tevkif tevkif edilmiştir. Bunlarm şefi, eski bir edildi komünisttir. Binbaşı Szalassy ile a r kaVaşington 27 (A.A.) Federal daşlarından 71 nazi 22 şubatta tevkif earaştırma bürosunun müdürü, casusluk dilmişlerdi. Bunlar hâlâ polisin kontroyapan ve Amerika sahillerile Panama lu altındadırlar. kanalı sahillerinin istihkâmlarına aid asMillî müdafaa için 600 milyon pen kerî sırları ecnebi bir devlete satmağa tegoluk bir istikraz akdedileceği şu sırada şebbüs eden üç kisinin Nevyorkta tev muzur unsurlara karşı alman tedbirler kif edildiklerini bildirmektedir. banka mahfillerinde memnuniyetle karBrüksel Belçikanm şimalinde Charleroi civarmda toprak çöküntüsünde Marsilya amelesinin bir şılanmıştır. (a.a.) 20 ev yıkılmış 200 kişi sokakta kalmıştır. Marsilya 27 Dok amelesi Katori Maru ismindeki Japon gemisini yükleDublin 27 (A.A.) Quellhstown'a mekten imtina etmiştir. geldikten sonra M. de Valera Ingiltere Alman Maarif Nazırı ile İrlanda arasmda imzalanacak olan Yunanistana gelecek anlaşma hakkında matbuata hiçbir nik Atina 27 (Hususî) Almanya Maabinlik ihtiva etmiyen beyanatta bulun rif Nazırı Rust martın iptidalarında bumuştur. Mumaileyh meydana çıkan ihtiraya gelecek ve hükumetin misafiri olâfların büyük olduğunu söylemiştir. lacaktır. Alman nazırı masrafı Alman Yunanistanda karnaval e&lenceleri Ingiltere Irlanda müzakereleri kararı Yeni bir Çekoslooakyada hâdise meseleleri (Baş tarajı 1 inci sahifede) parti Atina 27 (Hususî) Karnaval senliklerine bugün saat 15 te ba«lanmıs+ır. En basta karnaval KraH^e arabası ol mak üzere tuhaf ve gülünç sekilVrde sü^lenmis bulunan on altı araba Akropol'dan baslıvarak şehrin caddelennde bir eecid r c m i vapmi'lardır. Arabalarm başmda Beledive rmzıkası bvlunu Perşembe günü Londrada devam ede ya hükumeti tarafmdan yapılmakta buyordu. Gece sabahlara kadar şenliklere devam edilmiştir. cek olan Ingiliz İrlanda konuşmaları lunan Olimbia hafriyatını teftiş ede büyük bir ihtimalle haftanın sonuna doğ cektir. Köy muallim kursu Yugoslav meclisinde bütçe Ankara 27 (Telefonla) Orduda ru bitecektir. çavuşluk edenlerden köy muallimi yetiştirmek üzere açılan kurslar iyi netice verdiğinden köy muallim ihtiyacını karşıla ırıak üzere ilk tahsilini ikmal eden kız çocuklarından da mürekkeb olarak kızlara majısus bir kurs daha açılması muvafık görülmüştür. Köylü kızlarınm dahil olacaklan bu kurslar, köy muallimi yetiştiîeceklerdir. Mançuride seferberlik kanunu müzakereleri Tokyo 27 Dömei ajansına Hsin king'den bildirildiğine göre Mançuri hükumeti, umumî seferberlik kanunu ilân etmistir. Bu kanun da halen Japon mec lisinde müzakere edilen millî seferberlik kanununa benziyecektir. Belgrad 27 (A.A.) Parlamento, dün Adliye Nezareti bütçesinin ikinci kıraati müzakerelerine devam etmiştir. Celsenin sonunda Adliye Nazırı Si monoviç söz alarak muhaliflerin bazı itirazlanna cevab vermiştir. Bundan sonra reye geçilmiş ve parlamento bütçeyi ka bul etmisti* BERLİN' Gürültüden müteessir olmıyan yeni bir telefon icad edilmiştir. Resmimiz, bir tarafta gramofon, diğer bir köşede radyo çalan odada gürültüden müteessir olmıyan telefonla konuşan iki kişiyi gösteriyor. Prague 27 Halihazırdaki beynelmilel vaziyet karşısında hükumet iki muhalif paTtiyi meclise ithal etmek suretile dayandığı ekseriyetin esaslarmı genişletmeğe gayret etmektedir. Bunlar M. Hlinka'nm Slovak oto • « nomistlerile endüstri ve banka burjuva smı temsil eden nasyonal demokratların partileridir. Bu partiler, millî birlik etiketi altmda faşizm temayülleri gösteren unsurlarla ittifak ederek mecliste 18 meb'usluk elde etmiş bulunmaktadırlar. Son hâdiseler, bu projenin tahakkukunu tacil etmiştir. Nasyonal demokratlardan 14 kişi hükumetin ekseriyetini takviye edecek, dört tanesi muhalefet saflarında kalacaklardır. Slovak otonomistler henüz bazı şart lar dermeyan etmekte ve Slovakya'da mahallî teşekküller tesis edilmesini iste mekte iseler de bu hususta bir itilâfa vanlması ihtimali kuvvetlidir. (a.a.)