12 Ağustos CUMHURtYET Tayyare ile, oto mobille yalnız ba Yazan : Kâzım Nami Duru şına seyahat eden Değerli Başvekil İsmet İnönü 30 tem 1920 denberi sıkısıkıya dostuz. Bu dost kadın ve kızlar i ol kuvveti bakımından yeryü muzdaki nutkunda «Biz, korkuya müsie luk fena günlerimizde başlamış, gün geç şittiniz değil mi? zünde hiçbir miilet Türkler kanid bir siyaset bilmiyoruz, biz, zannediyo tikçe de kuvvetlenmiştir. Bunu bılmiyeni H a t t a bunlardan dar bol harika göstermedi. ruz ki haysiyetli ve kudretli adamlar, miz yoktur. Fakat bu dostluğu istilzam memleketimizden geTürk, gerekli gördüğü yerde, tabiatle birbirile iyi geçinmek yolunu insanî hisler eden sebebleri doğruca biliyor muyuz? çenler de var. Fapençeleşmekten geri klmamış ve çok deÇarlık Rusyası hakkmda, yurdumuzu erle bulabilirler.» kat bisiklet üzerin fa tabiati yenmiştir. Zaten bir mılletin Korku bilmemek ve korkmamak, iki geç istilâ etmek istemesinden başka birşey de tek başına dağ, bütün küreye medeniyet taşıması ve bütün büyük temele dayanır: Biri kuvvetli ol bilmediğimiz gibi, Sovyet Rusyası hak tepe aşarak, vadi,, küre üzerinde efendi yaşaması başka türmak, öteki niçin korkmadığını bilmektir. kında da, emperyalist âlem karşısında bir dere geçerek, köy Muharrir Madam lü mümkün olamazdı. Mandayı, öküzü, Kuvvetli olmanın sırnnı bundan önce ya birimizle dost olduğumuzdan gayri birşey den köye, şehirden atı, deveyi ehlileştiren, şarkm ve garbîr Emilie Kaelıne zımda aklımın erdiği, dılimin döndüğü bildiğimizi iddia edemeyiz. Bu bilgisizlik şehre, memleketten memlekete dolaşan ilk insanları henüz mağara kovuklannda kadar anlatmağa çahştım; bugün niçin içimizde daima bir kuşku kaynağı olarak kadın, hem de muharrir kadın şimdiye yaşarken topraktan mahsul alan ve o mdkorkulmadığını bilmekten bahsedeceğim. kalmak tehlikesındedir. Halbuki gerek kadar aramıza gelmemiştir. ğara insanlannı medenileştiren Türk zeKorku, insiyakî bir haldir. Hâlâ ay Yunanlıları, gerek Ruslan bütün idarî, kâsıdır, Türk gücüdür. Bu kadın İsviçreli Madam Emilie veya güneş tutulmasından korkan insanlar sosyal, siyasal ve kültürel mahiyetlerile Kaelinedir. Dün Istanbula gelmiş ve 1570 yıhndaydı. Sokollu Vezirin am vardır. Bundan korkarlar, çünkü ayın ve bildiğimız gün dostluklanmızda ne gibi kendisile arkadaşlarımızdan biri görüş cası oğlu Mustafa Paşa Budinde vali idi. değişmez veya değişir esaslara istinad ettiya güneşin ne olduklarını, neden tutulSmırların düşmana karşı iyi korunabilmes, ğimizi de bilir, artık kuşkulanacak ve «ne müştür. Muharrir Madam Kaeline ar duklannı bilmezler. Gökgürültüsünden kadaşımıza, seyahati hakkında kısaca şu için Folek kalesinin alınması lâzımdı okır ne olmaz» diyecek yerde nekadar korkanlar vardır; çünkü sesin şimşekten Mustafa Paşa, bu lüzumu harb açmadan, hafif olursa olsun, bir korku yaşatmaktan malumatı vermiştir: oldukça sonra geldiğini bilmezler. Bunun dağdağaya mahal vermeden temin etmek kurtulmuş oluruz. « Ben İsviçrede Zurich şehrinde gibi daha birçok korkulanmız vardır ki istiyordu. Bir gün Budindeki savaş erleotururum. Yalnız başıma bisikletle bu Düşmanımızm çok kavi olması, kendihep, neden ileri geldiğini, ne olduklarım rini topladı: sene Avrupanm bir kısmını gezmeğe kabilmediğimiz için karşılarında titrer du sini bütün mahiyetile tanıdığımız andan rar verdim. Bu seyahatim esnasında îs Folek, dedi, alınmahdır. Hem sesruruz. Korkusundan korkan adamlar bi itibaren bize zerre kadar korku vermez. viçrenin muhtelif gazetelerine yazıiar sizce alınmahdır. İçinizde bu işi başaraOnun için kendılerile daima en yakmdan le bulunduğunu biliyorum. yazanm. cak babayiğıt var mı? Korku, bütün faaliyetleri durduran, temasta bulunduğumuz milletleri iyi tanı12 temmuz sabahı İsviçrede Zurich Kırk yiğit, ortaya atıldı ve kaleyi dühareketi kıran, teşebbüsü öldüren birşey mak, iyi öğrenmek yolunu tutmalıyız. sehrinden yola çıktım. Avusturyadan ve şürmek işini omuzlarına aldı. Artık Musdir. Bir ferd için böyle olan korku, bir Yunan siyasal hayatını bırbırıne muhatafa Paşa ümid içinde beklemeğe koyuimillet için de böyledir. Yaşamak, çalış lif partilerin kavgalanndan öğreneceğimi Italyadan geçerek altıncı gün Venediğe vardım. Burada iki gün istirahate mec muştu, kırk kahraman da yola çıkmıştı. mak, muvaffak olmak için korku bilme zi sanmıyalım. Yunanlılan tanhlerıle, ebur kaldım. Güneşin şiddetinden ve yorBunlar, geceleri yürüyüş yaparak Folek mek, fakat korkmamak için korkulacak debiyatlarile, sosyal ve siyasal sistemlerigunluktan ellerim o kadar şişmişti ki de kalesine yanaşmışlardı. Kaledekilerin yabirşey olmadığını bilmek lâzımdır. le, millî karakterlerile, en samimî ruhlariğıl bisikletin gidonunu, çatal ve bıçak bipılacak taarruzdan haberleri yoktu. FaDostumuzun hakikî dost, düşmanımı le tanımalıyız. Orada siyasal akideler nile kullanamaz bir hale gelmiştim. kat hücuma kalkmak ta imkânsız gibiydi. zm hakikî düşman olduğunu bilmezsek çin çarpışıyor? Bunlan da bilmeliyiz. BüÇünkü Folek, kartallarm bile kolayca Venedikle Trieste arasındaki 179 kidostumuzdan da, düşmanımızdan da te tün bu bilgi, ancak Yunan <&*ni bilmek, konamıyacağı bir yalçın kaya üzerindeyIometroluk mesafeyi iki günde alabil vehhüm eder, dururuz. Bu tevehhüm, Yunanistanda siyasal, sosyal ve kültürel di. Kırk Türk, on ip merdiveni birleştuedim. Triesteden Fiyumeye ve buradan korkunun en kötüsüdür. Yurdumuzla ilgi etüd gezintileri yapmakla elde edilir. Amerikada çıkan Asya mecmuasında Türkiyt da Yugoslavyaya geçtim. rek kayayı ürmanmaktan başka çare busi olduğunu farzedebildiğimiz bütün milRuslar hakkında da, Bulgarlar hak hakkında çıkan yazı ve retim lamamışlar ve geceyarısı bir dizi aslan Yugoslavyada, Suşaktan Adriyatik letlerin gerek dostluğumuza değer verip kında da, îtalyanlar hakkında da ayni Amerikanm en meşhur resimli mecmu yollanndan, şoselerden, çiftliklerde ya gibi kalenin bir mazgalına ulaşmışlardı. denizi cenubundaki Split şehrine beş vermediklerini anlamak, gerek bize düş suretle derin bilgiler edinmemiz lâzımdır. alarmdan olup yalnız şark işlerinden bah pılan ıslahattan, asri evlerin inşasmdan Oradan sıra ile içeri girip baskm yapa man olup olamıyacaklannı hakikî sebeb Bu bilgiler bizi, birbirimize daha ziyade günde gittim. Bu mesafe 380 kilomet seden «Asya» nın ağustos nüshasında bahsediyor. Bu terakkiyat Türkiyenin en caklardı. Lâkin önlerine ummadıklan bir lerile bilmek mecburiyetindeyiz. yaklaşhnr ve münasebetlerimizde ne gibi rodur. Burada sıcaklar artık tahammül yeni Türkiyeye mühim bir mevki veril uzak köşelerinde bile görülmektedir. engel çıktı ve yiğitler, ip merdivenin basaYurdun düşmanlannı, yalnız yurd dışm sağlam temellere dayanacağımızı bize edilemiyecek bir dereceyi buldu. Bünun miştir. Bilhassa Atatürk Türkiyesinin mer makları üzerinde mıhlanıp kaldı. için Splitten ufak bir vapurla Atinaya da değil, yurd içinde de bulabiliriz. Me gösterir. İki direk arasma gerilmiş bez üzerinde kezi olan, Ankarada son derecede na geçtim. Bu engel, mazgala yerleştirilen bir balselâ cumhuriyetimizin en büyük düşman«Türküm, ne mutlu bana» cümlesi ya zarı dikkati celbeden bir değişikhk varKısacası korku bilmemek için çok kuvyemez topu idi, deliği sunsıkı kapıyordu. lanndan biri irtica değil midir? Bu gizli Atinada Lamartine vapuruna binerek zılı levhanın altından bir Türk bahriye dır, vetli olmakla beraber bilgili de olmak lâEn önde bulunan Türk, kısa bir sınamave iç düşmandan korkmamak için, onun (tabiî en ucuz olan güverte biletile) bu sijâhendaz kıt'asmın geçtiğini gösteren Ultra modern mektebler yapılmış zımdır. Kâzım Nami Duru var olup olmadığını, varsa ne olduğunu, sabah Istanbula geldim. Bisikletim resim altında gazete «Yeni Türkiye» ser tır. Cumhuriyetin bayrağı altında modern dan sonra başmı çevirdi, deliğin tıkalı olduğunu arkadaşlarına haber verdi. Dönne gibi yollarla bu varlığa muvaffak ol transit olarak gümrük salonunda alıko levhası altında şu yazılan yazmıştır: bir ordu teşkil edilmiştir. Filvaki yeni nimek ve hatta baskın fikrıne veda etmek duğunu bilmeliyiz. nulduğu için bu arkadaşımdan Istanbul«Bugünkü Türkiyenin ruhunu, albn zam ve intizamın masraflan ağırdır. Bu icab ediyordu. İşte bu vaziyette Tak HaFikrimizi daha açık anlatabilmek için da istifade edemiyeceğim. dan bahriye sılâhendazlannın geçtiği seneki bütçe Türkiye cumhuriyetinin tasan adlı biri yavaşça seslendi: bir iki konkre misal vermek faydalı olur, Burada iki gün kadar kalarak yolu (Türküm ne mutlu bana) levhası kadar rihinde görülmemiş derecede yüksek o [Baııtaran 1 inci sahifede'\ sanınm: Garb komşumuz Yunanlılarla Durun, dedi, ben öne geçeyim, zâfa uğramıştır. Habeşler tarafından öy ma devam edeceğim. iki plânım var: Ya güzel ifade eden bir cümle olamaz. Yeni lup 212,000,000 Türk Iirasmı bulmuşuzun zamanlar düşman yaşadık; bugün,, le sıkışhnlıyorlar ki, grup halinde ve se İstanbuldan Bulgaristan tarikile veya Türkiyeyi anlatmak için gehc bir Türk tur. Fakat yeni Türkiye bu yükü sevine balyemezi zorhyayım. dünyanın da hayret ve gıpta ile gördüğü ferber vaziyette dolaşmağa mecbur ka doğrudan doğruya vapurla Romanyaya, kızı olup Ingiltereden gelen muhibbesi sevine yüklenmektedir.» Ve bugünün atletlerine parmak ısırtabir dostluk içinde yaşıyoruz. O, asırlık hyorlar. cak bir ustalıkla merdivenin basamaklaBükreşten Peşteye de geçeceğim Peş Lilo ile birlikte İstanbuldan kalkarak Amerikan mecmuası, Anadolu Ajansı düşmanlıkla bu yeni dostluk neden ileri Habeş milleti, Italyan işgalinin bida teden Varşova, Breslav, Prag, Münich bütün Anadoluyu dolaşan Nermin Mu umumî müdürü arkadaşunızın kızı olup nnı aştı, en başa ulaştı, balyemezle karşıgeliyor? Denebilir ki eski düşmanhk daha yetlerinde, vaziyete kolayca alışmıştı. yolile Fridrichshafen şehrine varacağ;m. vaffakm gönderdıği makaleyi bu nüshaAmerikada tahsilini ikmal etmiş olan laştı. Obürleri tutundukları oynak noktaçok hisse dayanıyordu; bugünkü dostluk Necaşinin memleketi terketmesi de İtal Burası zaten Isviçre hududuna yakındır. mıza dercediyoruz. Yeni Türkiyede neNermin Muvaffakın ingilizce makale larda onu bekliyorlardı. Tak Hasan küise, daha çok millî menfaatlerimızin iştira yanın çok işine yaramışh. Böylece lesrinievvel nihayeti veya ni ler kurulduğunu hararetli bir lisanla ve sini Ankaraya, ordumuza İstanbula aid çük bir tereddüd göstermeden iki elini taş kine dayanıyor. Bu bilgı, dostluğumuzu, duvara ve başını da topa dayadı, zorlaFakat, o zamandanberi, ilga edilen e hayet teşrinisani içinde tekrar memleke iftiharla anlatan bu makale yeni demir güzel resımlerle süslemıştir. gerçekten dostluk haline koymak, aramız saret yeni şekillerde ihya edilmiş, ücret time, Zurich şehrine dönmüş bulunacamağa koyuldu. Otuz dokuz silâhşor, deda her vakit daha açık yürekle konuşmak siz işçi kullanılmağa, kafile halinde sür ğım.» mir topla çelik boyunun mücadelesinden ve anlaşmak için kâfi midir? Yüzlerce yıl günler yapılmağa başlamıştır. Ve ni çıkacak neticeyi merak edip heyecan geMadam Kaeline daha otuz yaşına tebaamız olan Bulgarlan, Sırblan, Rum hayet işgal kuvvetlerinin emniyeti namı varmamıs, dört senedenberi evli genc bir [BaştaraU l inci sahıfede] Memleketimizdeki nakil vasıtalarm çiriyorlardı. Bir dakika, beş dakika böylan, hatta Arnavudlan, olduklan gibi ta na yüzlerce kişi idam edilmiştir. Dürbin kadındır. Kocası bir garaj direktörü o larına %50 tenzilâtla nakliyat yapa da bir yenilik olmak üzere sergide ma le geçti ve nıhayet demır top, çelik boyummağa, öğrenmeğe çalıştık mı? Onlar kimseler, Mareşal Grazianinin vaziyeti lup gezmekten hic hoşlanmazmıs. Kendi caktır. Valansiya, Barselon, Marsüya, denkömürü ve linyit yakan en son sis na mağlub olarak yavaş yavaş geri çekildan daima şüphe ettik ve onları daima kavnyamadığmı ve müracaat ettiği ted si muharrir olarak muhtelif gazetelere, Cenova, Katanyadan tstanbula seferler tem kamyon ve traktörler de teşhir o di, delik açıldı. Yanm saat sonra Folek kalesinde Türk bayrağı dalgalanıyordu. düşman bildik. Bugün bunlar, birer müs birlerin, muti hale getirilmesi kolay olan spor, memleketler üzerine röportaj gibi yapmakta olan bir İtalyan vapur kum lunacaktır. Sergiye ayrı bir standla iştirak ede *** takil devlet halinde bulunuyor. Bulgar halk kütlelerini isyana sevkettiğini söy umumî mevzular üzerine yazı yazdıgı gibi panyası da tarifelerini ^£20 nisbetinde larla Yunanlılar doğrudan doğruya da lemektedirler. indirmeği taahhüd etmiştir. Birçok mü cek olan Maden Tetkik Arama Enstitükadın gazetelerinde de sırf kadmlara aid Olimpiyadlardaki şeref diğeri de, Fokomşumuzdurlar. Böyle iken onlan ol him vapur kumpanyaları da tenzilâtlı sü de hazırlıklarda bulunmaktadır. Iş Esasen, Mareşala, medenî bir kimse yazıiar yazar. lek kalesi gibi hrmanılması müşkül bir tarifeler tatbikını memnuniyetle ka Bankası ve Kömürişle, birçok yerli firdukları gibi biliyor muyuz? Kimse buna için haysiyet kıncı mahiyette bazı sözler malar şimdiden yer almak üzere müra hedef. Ora^a yükselmek sınayışı bütün bul etmişlerdir. müspet cevab veremez, sanınm. Bundan de atfediliyor. Yeni tayinler caat etmişlerdir. Mühim ecnebi firma medenî âlemin gözü önünde yapılıyor ve ötürü, dostlanmızı, niçin dost olduklarile Bundan başka Ankara Elektrik ve Graziani gaddar davranmış fakat, Çanakkale merkez tabibi Muhlis Köklar da, sergide kuracakları standın ye hedefe erenler kendi adlarını değil menberaber, bütün içleri ve dışlarile de bilme silâh musaderelerine rağmen Habeşierin nar Edirne sıhhat işleri direktörlüğüne ve Eîavagazi şirketi, sergıdeki cereyan sarrini tetkik etmek üzere mümessüler sub olduklan milletin bayrağını yükseltliyiz. O vakit onlardan ne şüphemiz kalır, müsellâh olarak, işgal edilen sahalardan Konya sıtma mücadele lâboratuan şcfi fiyatını kilovat başma %50 tenzilâtla göndermişlerdir. mış oluyor. ne de korkumuz. İçimizde şüphe bulun kaçıp gayrimeşgul mıntakalara uzaklaş doktor Ali Rıza Edirne sıtma müradele temin edecektir. Fazla sarfiyat yapan Sergi günlerinde, turistler için eğ Yaşar, yiğit Yaşar, işte bu hedefe edukça, kuvvetimize nekadar güvenirsek malarına ve bu suretle, Ras Kassanın oğ lâboratuarı şefliğine tayin edilmişler ve aletler için de daha ucuz bir tarife tat lenceli programlar da tatbik olunacak renlerden biri oldu, Tak Hasalnann rubik edecektir. güvenelim, bir gün düşmanımız olabilme lunun bugün istıhdam ettiği kuvveti teş veni vazifelerine baslamıslardır. tır. Bu arada festivaller tertib oluna 1 Ankara ve îstanbuldaki başlıca otel cak, bir de balo verilecektir. Türkiyede hunu imrendiren bir şeref kazandı. Şimd sinden daima azçok korkanz. kil etmelerine mâni olamamıştır. ler, sergi dolayısile fiatlarda mühim beynelmilel mahiyette ilk sergiyi teş aferin Yaşar, diye onu alkışlarken göğAyni şeyi Sovyet Rusya hakkında da Habeşistanın fethi, hiç şüphesiz, bir Nişanlanma süm kabarıyor ve gözlerime sevine yaşi düşünebiliriz. Çarlık Rusyası bizim kam emrivaki değildir ve en müsaid vaziyetBayan Edit Sangurski ile Bay Vitali miktarda tenzilâtlar yapacaklarmı bil kil edecek olan taşkömürü yakan vesait dirmişlerdir. Sergiye gelecek turistler sergisinin muvaffakiyeti için azamî ça doluyor. Aferin Yaşar, aferin Yaşar!.. miza susamış korkunc bir düşmanımızdı. lerde bile, Italyaya, ilk askerî zaferden Araf nişanlanmışlardır. M. TURHAN TAN için mühim kolayhklar gösterilecektir. lışmalarda bulunuluyor. îstanbul Ankara Çarlığın yerini tutan Sovyet idaresile çok daha pahalıya mal olacaktır.» Dostumuzun neden hakikî dost, düşmanımızm niçîn hakikî düşman olduğunu bilmeliyiz l KORKU BİLMEMEK > * Bisikletile Kadın muharrîr Balkanlar yolile Istanbula geldi Bir Amerika mecmuası Türkiyeyi methediyor «Asya» mecmuası, memleketimizin en uzak köşelerinde bile büyük bir terakki eseri görüldüğünü yazıyor Aferin Yaşar! • NEW TURKEY Habeşistanda son vaziyet karışık İlk beynelmilel sergi Ankarada açılıyor mizin ayni olduğunu görerek bir anlaşma kadının çıplak elini avucunun içine alarak tub yazarsanız, ben de size her zaman hat etseniz, sizi dinler. kolunun üstüne koydu. Saniha, cilveli bir cevab veririm. Saniha, kendisine iftihar ve gurur ve yaptık. Teşekkür ederim amma siz şimdi Çehresinde hem hoşlandığını hem can; hareketle ona sokuldu ve hiçbir söz söyleren bir sevıncle sordu: meden tümsekli topraklann üstünde bu bol keseden vadediyorsunuz. Istanbula Benim mi? Onun üzerinde benim sıkıldığmı gösteren garib bir ifade peyda mi nüfuzum var? Oyle mi sanıyorsunuz? oldu. Yarı somurtgan, yan mütebessim temastan şaşırmış, bu saadetten ayakları dönünce beni unutursunuz. Hatta bir ay sonra beni unutursunuz. Ben de yalnız birbirine dolaşarak yürüdüler. Evet, hanımefendi, büyük bir nüsordu: Sanihanın ipekli elbiselerinin fışırtısı, kahrım, eskisinden daha yalnız... Benden mi bahsettiniz? fuzunuz var. Siz buraya geleli Ercümend Hayır, sizi unutmıyacağım. Hiç, Sonra yüzbaşı Rifat Beyle Sanihanın hayalî bir musiki gibi onları takib ediyor "Cumhuriyet,, in tefrikası çok değişti. Siz isterseniz onu daha çok Abidin Daver DAV'ER hiç unutmıyacağım. Siz de benim düşlinve genc kadının ruhunda, aşkın sesi, ilâhî arasma girdi. • Zavallı adam, dedi. Gidip te ona fat Bey, görmüş geçirmiş, orta yaşlı, çok değiştirebilirsiniz. O coşkun ve huvarda ccme ehemmiyet verdikçe hiçbir zaman Rifat Bey, aleyhimde size neler şarkısını söylüyordu. bir rakı içirmeseydim ve eline de birkaç iyi bir adamdı. Ercümendi kücük kardeşi bir delikanlıdır; fakat kendisine karşı en yalnız kalmıyacaksmız. Ben sizin dostuEvvelâ, Ercümend, lâkırdı etmek cekuruş vermeseydim, mutlaka bir müna gibi sever, himaye ederdi. Saniha, yüz küçük bir alâka ve dostluk gösterildi mi söyledi bakalım? nuzum. çok mütehassis olur, çok hassasiyet gös Çok iyi şeyler söyledi. Bana dedi saretini gösterdi. sebetsizlik yapacaktı ya, bizi rahatsız et başıya Ercümedden bahsetti. Dostum, benim hayatta, belkı de kı Ercümend mutlaka Harb Akademi Yakında buradan gideceksiniz, Istiği için kâtibden dayak yiyecekti, yahud Ne yazık ki biraz daha ciddî ve a terir. yegâne dostum! sine girmek için hazırlanmalıdır. tanbula döneceksiniz ve ondan sonra, O halde kendisine söylerim. da kazinoda birine çatacak, kavga çıka ğır başlı değil. Yoksa çok hoş ve sevimli Saniha titredi. Ercümend durdu. oaun Tam bu sırada Ercümend, arkadaşlaracak, soluğu karakolda alacaktı. Bütün bir genc. Rica ederim bana bundan bahsel Payasta tanıştığınız o yaramaz mülâzirri gözlerini aradı. Ay aydınhğmda aradıgınndan aynlıp geri döndü ve yüzbaşı ile meyin. Ben masa başına oturup çalışa de unutacaksınız. kusurlanna rağmen, bu adama acıyorum Yüzbaşı, arkadaşını müdafaa etti: nı buldu. ben... mam. Yeniden ders ezberliyemem. Son Saniha cevab verdi. Mükemmel bir genctir, dedi. On genc kadının yanma gelerek sordu: Genc kadının altın gözleri, sihirli ba Unutmıyacağımı göstermek ıste Saniha, müteessir olmuştu, Ercümendc dan daha iyi, daha vefalı bir dost bul Böyle başbaşa ne konuşuyorsunuz? r? benim yüksek makamlarda gözüm yokkışile biraz evvel kazinoda olduğu gibi bakarak kendi kendine düşündü: manın ımkânı yoktur. Gayet samımıdır, İstanbullu hanımefendi, yüzbaşı Rifat tur. Parlak bir erkânıharb zabiti olabi rım. Ercümende: Unutmıyacağınıza emin olsam, ne Ne iyi yürekli delikanh! Onun bu dürüsttür, entrika yapmaz, yalan dolan ağabeğimizi de mi esir etmeğe çalışıyor leceğimi hiç zannetmiyorum. Ben piyade Benim aşkım! diyordu. Fakat bu halini nekadar beğeniyorum. Zaten, ho bilmez. Gayet zeki ve malumathdır. Bir sunuz? zibiti olarak kalacağım. İstediğim yegâne isterseniz yapanm. Harb Akademisine defa yalnız gözlerile değil ağzmla da ı şuma giden de böyle iyi yürekli olması himmet etse Harb Akademisine girer, erşey, silâh patlıyan bir mıntakaya gönde girmek için çalışırım... Yalnız sizden bir açıkça söyledi: Saniha gülerek cevab verdi: 1 kânıharb olur. Fakat çalışmak lâzım. Ne değil mi? Oldu bile; fakat esir değil, dost... riimekten ibarettir. Ben, ateş ve ölüm olan ricam var. Mahzun saatlerimde, cesare Benim aşkım! ] timin kınldığını hissettiğim kederli za Bir iki şarkı daha söylediler. Biraz son yazık ki Ercümend, biraz daha fazla ça Rifat Beyle gayet samimî dost olduk. bir yere gitmek istiyorum. Benim aşkım! ra, Ercümend, kırlarda bir gezinti yap lışmıyor. Bu sıcak ve rehavet verici iklinr Genc kadın, Ercümendm kaşlarını çatÖndeki kafile, yolu bırakmış, kırlara manlarımda, size mektub yazmama mü Genc zabit, sanki bir elektrik cereyamağı teklif etti. Ötekiler de kabul ettiler. de çalışmak ta kolay değil doğrusu... tığmı ve o sert tavrını takındığını görünce sapmıştı. Neş'e içinde şarkı söyliyerek yü saade eder misiniz? Bu müsaadeyi ver nına kapılmış gibi şiddetle sarsıldı ve Sadikten sonra, cevab yazmak lutfunda buSüha bir koluna Ercümendi, diğerinc Sonra, onu teşvik eden de yok. Hanmıe hemen ilâve etti: rüyorlardı. nihayı adeta sürükliyerek yürüdü. Sesi, kâtibi almış, önde gidiyor, Saniha yüz •fendi, sizin Ercümendm üzerinde büyük Rifat Beyle sizden bahsettik ve Ercümendle Saniha da onlan takib et lunacağınızı da vadeder misiniz? ricakâr inliyordu: başı Rifat Beyle arkadan geliyordu. Ri bir nüfuzunuz var. Çalışması için nası hakkınızdaki düşüncelerimizin ve hisleri tiler. Zemin arızalı idi. Ercümend genc Memnuniyetle... Bana sık srk mek\j.va