CUMHURİYET d BirlncKİBOi Küçük hlkâye Eski canyoldaşı Mahmud Yesari Silâh yarışı durdurulabilecek mi? (Bat tarafı 1 inci aahifede) başlıyacaktır. Deniz konferansı niçin ve ne gibi şartlar içinde toplanıyor? Muvaffak olabilecek mi? Fransız gazeteleri bunlan 5u şekilde anlatıyorlar: «9 birincikânunda Londrada toplanacak olan Deniz konferansı, daha evvel, 1922 de Vaşingtonda ve 1930 da gene Londrada toplanan konferanslara hiç benzememektedir. O tarihlerde, silâhları bırakma hayali içinde yaşanıyordu. Anglo Sakson milletler, inşasına başladıklan büyük harb gemileri masrafınm yükile ezilmiş bir halde olduklanndan, gemilerin evsafını tahdid hususunda ittifak etmişler ve öteki devletleri, Amerika ile îngiltere arasmda müsavat hasıl olacak tarzda riyazî emsaller içine hapsetmekten başka çare bulamamışlardı. 9 birincikânunda açılacak olan kon ferans, dünya deniz muvazenesini tanzim hususundaki bu basit telâkkiye bir mukabele teşkil edecektir. Eksperler, halihazırdaki silâhlan tahdid çaresini aramaktan ziyade, gelecekteki silâhlan, konferansa iştirak eden devletlerin millî ihtiyaclanna uydurmağa çalışmakla beraber, bunlardan her birinin silâhlanma gayretini teskine çalışacaklardır. Vaşington konferansında, muahede hükümlerinin I kânunusani 1936 tarihine kadar mer'iyeti kabul edilmişti. Bu müddet bitmek üzeredir; başlıca devletlerin büyük harb gemileri, muahedeler muci bince tesbit edilen servis müddetlerini sırasile ve yakmda bitirmek üzeredirler. Kruvazör, torpido muhribi ve saire gibi diğer tip gemilere gelince, birçok devletlerin filolannda, bunlardan kâfi derecede mevcud bulunmadığı asikârdır. Ingiltere ve Fransa bu meyandadır. k Fatma nine, iki gcccdir, ateşjer içinde, hasta yatıyordu. îki gün evvel, çamaşıra gitmiş, geç vakit eve dönmüştü. Karanlık, çamurlu yollarda bataçıka yürürken, hiddetle söylenmişti: Ne var, çamaşın bu kadar biriktirecek... Kirliler. bnazlar gibi yığılmış... Hiç insaf ta yok... Bunu da yıkıyan in gan! Para veriyorlar ama, canım da çıkanyorlar... Günah, derler birşey var dır. Patlak iskarpinlerinden giren sularla ayaklan vıcık vıcık ıslanmış; bardaktan boşanır gibi yağan yağmur, iliklerine 15lemişti. Fatma nine, evde, ateş yakıp çorbacıgını ısıtamamıştı. Sırn ürperiyor, vakit vakit aksmyordu. Uşümekten, açlığını unutmuştu, titriye titriye yatağına girdi, ince yorganma sanldı, yattı. Her deliğinden hava sızan yorgan, onu, hiç ısıtmıyordu; Fatma nine, çenesi ata ata mmldanıyordu: Açlık ta üşütüyor, galiba! Yatır kalırsam, diye korkuyoruml Fatma ninenin, korkmakta hakkı var8ı. Birkaç gün yatacak olursa, gündeliğe gidemez, açlıktan ölürdü. Yaşi, elli var, yoktu. Fakat yoksulluk, kahır, onun derisini, etlerini öyle büz müş, ezmiş, yoğurmuş, buruşturmuştu ki yüzii, vücudü, yetmişlik bir kadın gibi kınşmış, kavrulmuş, bozulmuştu. ^ " Mahallede, herkes ona: ' Fatma nine! Diyor ve bu kocamiş fialînde, çamaşîza, tahta silmeğe gitmesine, bekâr dikişi dikmesine şaşıyorlardı: Sağlam kadın doğrusu... Taş gibi, fcok dayanıkh vücudü var. Onun yerinde, bir başkası olsa, köşe minderinden kalkmaz! Fatma nîne, bımlan duymuyor görii nüyor, söylenenlere değil, talihine kiisüp boyun iğiyordu. Yatagına girdikten sonra, titremeler, Grpermeler, yavaş yavaş azalmış, kesil miş; sıska vücudünü, ateşler «armışti. Fatma nine, hasta idi; hastalığını anlıyor!du: Italyan uçakları Dessieyi RADYO gene bombaladılar v^ Bu akşamki program retlerini Tigre cephesinde sarfetmekte larile Makalleye taarruz ettikleri ve son dirler. ra, Makalle ile Takkaze nehri arasında Italyan tayyareleri DeMtieyi tekrar ki Tembien mıntakasmı ağır ağır işgal bombardıman ettiler ettiklerini ispat etmektedir. AbbiAddi Adisababa 8 (A.A.) Bef bom de Tembien mıntakasmın merkezidir. bardıman tayyaresi bu sabah yeniden Şu halde şimalde daha Italyan cephesi, Dessieye taarruz etmişlerdir. Bombar garbde Makalle istikametine bile geleme dımanın ziyan verdiği temin edilmekte miştir. Bu münasebetle bir daha hatırla dir. Uçaklardan biri, içinde şehir halkıtalım ki Habeşistandan gelen haberler na hitab eden şu mektubun bulunduğu arasmda îtalyan resmî harb tebliğlerin bir şişe atmışbr: den başka haberlere istinaden fikir ve «Roma medenîyetiran selâmrarnu, mütalea yürütmek imkânı yok gibidir. buraya geta'riyoruz. Habeş lmparatoru Bu tebliğler ise gayet muhtasar ve tabi nu selâmlamak ve pisküvitlerini yiyip yeatile Italyanlann işine gelen şekildedir. mediğini sormak için geliyoruz.» Bununla beraber, ttalyanlann nekadar Şehir asabiyet içindedir. Bu mektu ilerlediklerini ve nereleri aldıklannı az bım Milletler Cemiyetine yollanması çok doğru olarak ancak bu tebliğlerden istenmektedir. ögrenmek kabildir. Detrie şehri tahliye edildi Esasen, bütün iddialara rağmen, şimAdisababa 8 (A.A.) Habeş hudiye kadar ikinci derecede ehemmiyeti kumeti, Dessiede bulunan ecnebi gazetehaiz bir cephe manzarası arzeden cenub cilerinden, bu şehir hastanesinin bombarda harekât büsbütün durmuştur. Çünkü dımanı hakkındaki Italyan yalanlanmaAjans Röytere göre, yağmurlar, Ital sının asılsız olduğunu bildirmelerini iste yanlann ilerlemesine mâni olmaktadır. miştir. Habeş hükumeti, neşrettiği bir Röyter ajansı, bu cephe hakkında ver bildirikte, Dessienin îtalyanlar tarafından diği yanlış haberleri düzeltmek için, bu bombardımanda hiçbir sebeb mevcud olrada ıtalyan cephesinin kuyu ba;larında madığını söylemektedir. Hiçbir askerin tesis edilen müstahkem mevzilerden iba bulunmadığı şehirde ath bir polis takı ret olduğu ve bu mevzilerden çıkarak mile tayyarelere karşı kullanılan toplarHabeşlere baskın yaptıktan sonra geri dan başka hiçbir kuvvet bulunmamakta gelen Italyan kuvvetlerinin bu harekâtı idi. heyecanh şayialara sebebiyet verdiğini Cuma günkü havaf bombardımrn^in söylemektedir. Herhalde, Habeşistanda, insanca büyük zayiat tevlid ettiği, fakat yakında büyük muharebeler vukubula ölü ve yaralı miktannm henüz tesbit edilcağı iddialanndan başka birşey yoktur. mediği söylenmektedir. Harabelerin alDün gelen haberler şunlardır: tında elan birçok cesed bulunmaktadır. tmparator bizzat tayyaretere Imparator bütün vatandaşlara Dessieateş etmiş yi tahliye etmelerini emrettiğinden şehır Adisababa 8 (A.A.) Havas ajan şimdi boş bir vaziyettedir. stnm aytarı Dessienin dünkü bombardı Ras Guksa memleketini kurtar' manı hakkında aşağıdaki tafsilâtı ver mak için teslim olmuşî mektedir: Dessie 8 (A.A.) Bazı Habeşlere Beş Italyan uçağı, yangin bombalan yolladığı bir mektubda Ras Guksa diatmıştır. Nüfusça zayiat yoktur. Hasar yor ki: lar da ehemmiyetsizdir. Habeş hükume« Memleketimî kurtarmak îçin î ti Italyanlann Dessie şehrinin askerî talyaya teslim oldum. Sizi, ayni hare kuvvetlerin tahaşşüd merkezi ve ayni za kette bulunmağa davet ederim.» manda vilâyetlerle yapılmakta olan si Bombardıman Amerikada umumi lâh kaçakçılığmın merkezi olduğu sure bir teessür uyandırdı tindeki iddialannı rcddetmektedir. Paris 8 (Özel) Dessienin Italyan Habeş hükumeti, Necaşinin bombar tayyareleri tarafından bombardıman e dıman sırasında civardaki bir ormana dilmesi Fransada derin bir tesir. uyan^ıt saklanmış olduğu yolundaki îddialara mıştır. Paristeki Amerikan elçisi bu hâkarşı da protesto etmektedir. Hükumet, disenin Amerikada da umumî bir tesir Necaşinin bombardıman esnasmda mevuyandırdığmı Lavale bildirmiştir. zi başında kalmış, îtalyan uçaklanna karttalyanlar neden bombardıman şı kullanılan bir mitralyözü bizzat idare etmişler? etmiş ve soğukkanhhğmı, sükununu ta Berlin 8 (özel) D N B ajansînm mamile muhafaza eylemiş olduğunu beAsmaradaki özel aytanna göre, îtal yan etmekte ve burada bulunan gazeteyanlar Habeş lmparatorunun yüz bin cileri şahid göstermektedir. askerle Dessieye gelmesi üzerine îtal Cepheden ve bilhassa Ogadenden Âyanlann bu şehri bombardımao etmeğe disababaya hiçbir haber gelmemiştir. karar verdiklerini söylediklerini h'aber Sanıldığına göre îtalyanlar, bütün gay vermektedir. ) (Baş tarafı birinci gahiftde) Toraman kedi, eski canyoldaşına dönüp bakmadı bile!.. sızlıyordu. Fatma nine, ateşjer içinde sayıklıyordu: Yavrucak, vaktinde yemeğe alışıktır. Açlık, ona, pek güç gelir, bilirim. Pek te nazlı alıştı... Ihtiyar kadınm sızlanışı da haksız değildi. Tekir, onun, çocuğu, arkadaşı, can yoldaşı idi. Tekiri, daha yavru iken almış, bağnna basmış, büyütmüştü. Kendi aç kalmış, ona yedirmiş; kendi soğuktan titremiş, onu koynunda ısıtmışh. Açlık, bakımsızlık, şimdi kediye güç geliyordu. Tekir, odanın içinde, döndü, dolaştı. Raflara tırmandı, tel dolabı tırmaladı, su küpünü sarstı, kapının eşiğini tırmıkladı. Fatma nine, kedinin mınltılannda, tıkırtılanndan, huysuzluklanndan sinirlenmeğe başlamışb. Tekire kızmıyordu; ona, kızmak elinden gelmezdi, için için hak veriyordu: Acıktı, susadı yavrucak... Nihayet dayanamadı, yorganma sanndı, yatağından yan doğruldu, sürüne sürüne gitti, kapıyı açh, kediyi sokağa bıraktı. Tekir, açlığm, susuzluğun ve karanlık, daracık yerde kapanmanın verdiği bir hızla kendini dışanya atmışb. Fatma nine, tekrar emekliye emekliye yatagına Bundan evvelki konferanslann hedefi, döndü ve Tekirin dışanda yiyecek iceharb gemilerinin muhtelif kategorilerincek bulabileceğini düşünerek, gözlerini de tahdidler yapmak suretile silâhlan akapadı, rahat bir uykuya daldı. zaltmaktı. Vaşington konferansında, topFatma nine, gözlerini açtığı zaman, lann kalibresini 406 milimetreye ve büvücudünü dinlenmiş buldu, ateşi de biraz yük gemilerin tonajmı 35,000 tona indirgeçmişti. Lâkin, gene yataktan çıkamı mek takarrür etmişti. 35,000 ton Pana yordu. Kulağı kirişte idi; Tekirin kapıyı ma kanahnı aşabilecek gemilerin azamî tırmalamasını bekliyordu. eb'adma tekabül ediyordu. Bu rakam, Amerika tarafından, bu sebeble teklif eUzun uzun bekledi. Tekir, ne kapıyı dilmişti. tîrmaladı, ne de miyavladı. ÎSTANBUL: ' 18 Travj'ata operası (blıincî ve Mndl perde) ler plâk 19,15 haberler 19,3(1 türkçe sözlü muhtelif parçalar 20 ke« man, viyolonsel, piyano (muhtelif pa»» çalar) 20,30 stüdyo caz ve tango or>» kestralan 21 Stüdyo orkestrası 21,39 son haberler, saat 22 den sonra Anado» lu Ajansînm gazetelere mahsus hava • dis servisi verilecektir. ' VİYANA: • 17,10 gramofon 17,30 musikî 18,09 konuşma 18,25 radyo tekniği 18,45 şarkılar ve opera parçalan 19,15 ti» yatro tenkidi 19,35 kitablara dair • 19,40 ingilizce ders 20,05 haberler, hava raporu, spor ve saire 21,05 halfc musikisi 22,05 orkestra konseri 23,05 haberler 23,15 Çardaş Fürstin opere tinden parçalar 24,05 konuşma 24,20 gramofon 24,50 cazband takunı. BERLÎN: 19,35 genclerin zamanı 19,50 FranK» furttan 21,05 haberler . 21,15 Frank • furttan 23,05 haberler ve saire 23^43 musiki. ., BUDAPEŞTE: "^" 18,05 konser 19,05 Çingene orfces • trasile birlikte şarkılar 20,05 gramo • fon 20,45 filârmonik konser 22,05 Vt» yanadan nakil 23 haberler 23,20 sa« lon orkestrasa ve cazband takımı 24,03 fransızca konferans 24,25 gramofonla dans havaları. t BÜKREŞ: ' X 18.20 konser 20,05 Haberler 20,20 gramofon 21,25 oda musikisi 22,10 şan konseri 22,50 çifte piyano ile konser 23,15 gece konseri 23,50 almsm ca haberler 24,05 gece konseri. LONDRA (Regional): 20,05 haberler 20,35 orkestra kon • seri 21,35 dans orkestrası 22,20 pi • yes 23,35 balalayka orkestrası ve şaıt konseri 24.05 haberler 24,15 dans orkestrası 1,05 gramofonla dans havalan 1.20 Droitwich. . """ ROMA: ' r 17,05 gramofon . 18.45 Asmara'dan nâ kil 19,30 yabancı dillerde haberler • 20,20 fransızca konferan? 20,35 ingî« lizce haberler 21 fransızca haberler21,15 Yunanistan için yayın 21,25 haberler 21,55 senfonik konser 23,20 dans orkestrası. Nöbetçi eczanelef * Fatma nine, sağanak sağanak uyudu, Çok üşütmüşüm!.. Allah vere de, uyandı. Tekiri merak ediyordu. Kediden günlerce yatmasam! hâlâ ses yoktu! Sevgili kedisi Tekîr, minldanarak oTekir, neredeydi? Acaba, komşu keclada dolaşryor, vakit vakit kamburunu çıdilerle kavga edip yaralanmış, bir yeri kararak yatağa sürtünüyordu. sakatlanmış mıydı? Yoksa mahalle piçTekirin dolaşması, yatağa sürtünmesi, Ieri, sapan taşjle öldürmüşler miydi? Fatma nineye pek dokunuyordu: Çöpçünün arabası da ezmiş olabilirdi! Yavrucağın da kamı açtır. Ciğer Yatağından kalkan Fatma ninenin ilk almağı da unuttum. Yağmurdan göz a işi, sokağa çıkmak, Tekiri aramak oldu. çacak halde miydim? Kasaba uğradı, ciğer aldı, komşulara sorKedinin sızlanması, Fatma nînenln ! du. Tekir, ortalarda yoktu. çini kanatıyordu: Fatma nine, o gün, akmaşa kadar bek Ne yapsam acba? Komşulardan ledi, Tekir görünmedi! Kadıncağız, ağbir uğnyan olsa... ladı ve günlerce, Tekirin matemini tuttu; Fakat, Fatma nine, boşuna umduğumı yavrusunu, arkadaşını, can yoldaşmı ubiliyordu. Çünkü, sık sık gündeliğe git nutamadı! Aklına her gelişinde, gözyaştiği için, onun evine, pek uğramazlardı. Iannı tutamıyor, hıçkıra hıçkıra ağlıyorîki gün evvel, eve geç dönmüştü. Onun du! geldiğini, mahaüeli gormemişti. Giltiği /** yerlerde, bazan bir iki gece kaldığı da Fatma nîne, bir apartımana çamaşıra olurdu. Fatma ninenin kulübesinde ses gitmişti; yemek vakti, mutfakta, tombul, duymadıklan için, ne önünde durur, ne toraman bir kedinin mınl mınl dolastığını kapıyı çalar, ne de sorarlardı. gördü, gözlerine inanamadı. Kollarını Fatma nine, ilk geceyi yan uyku, yan açarak haykırdı: uyanıklık arasmda geçirmişti. Ikinci gece, Tekir, yavrum! v ateşi ziyadeleşti, vücudü, kızgın saç üsBu, kedi, Fatma ninenin Tekiri idi. tündeymiş gibi yanmağa başladı. Fakat tombul, toraman kedi, eski arkaTekir, aç, dargm mınltılarla dolaşı daşına, can yoldaşma dönüp bakmadı yor, dolaşıyordu. Fatma nine, hastalığı bile! içinde, Tekiri unutmuyordu: Fatma nine, kediyi, yakalamak, öp Ah, bir uğnyan olsa... Yavrucak, mek, okşamak istedi; Tekir, pençesini attçlıktan ölecek... tı, Fatma ninenin ellerini tırmalayıp kaKedinin şikâyetli mınltılan, hastayı unath! rutmuyordu. Fatma nine, sesi çıksa, ba*** hracaktı. Fakat ateşten, boğazı kurumuş, Tokluk, kediyi açlığa duşman etmişti! gö'ğsü yara gibi yanıyor, soluk borulanMAHMUD YESARİ Bugün, îngiltere, bu tonajı 25,000 e yani aşağı yukan Dunkerque derecesine indirmek üzere bütün gayretini sarfede cektir. Bu hususta Fransa ile Japonyanın muvafakatini almıştır. Görünüşe nazaran Italyanın nzasmı da istihsal edecektir. Fakat Amerika bu azaltmayı kabul edecek mi? Bütün mesele buradadır. Çünkü, Büyük Okyanusu asıp Uzakşarkta harb edebilmek üzere Panama kanahndan jçeçmeğe elverişli gemiler inşası Amerikanın menfaati icabıdır. Büyük harb gemilerinin tonajından sonra kruvazörlerin evsafmda da tahdidler yapılması mevzuu bahsolacaktır. Fa kat konferansm meşgul olacağı en mü him mesele, denizaltı gemilerinin ilgası dır. Büyük gemilere sahib olan Ingiltere ile Amerika, bu gemilerin baş düşmanı olan denizaltı gemilerinin ortadan kalkması taraftandırlar. Fransanm Akdenizde denizaltı hakimiyetine sahib olmasından korkan ltalya, hiç şüphesiz bunlara iltihak edecektir. Fakat Japonya ile Fransa, sahillerinin muhafazası hususunda en ehemmiyetli silâh olan denizaltı gemilerini muhafazaya azmetmişlerdir. Maamafih eksperler arasmdaki müca delenin en şiddetli safhasını, miktar üze rinde tahdidat teklifi etrafındaki münakaşalar teşkil edecektir. Japonya, eski riyazî nisbetlere kat'iyyen muteriz bulunmakta ve Ingiltere ile Amerikaya müsavi vaziyete sahib olmak istemektedir. Bundan maada, Japon Imparatorluğunun yolu üzerinde tehlikeli merhaleler teşkil ettiğini bildiği Büyük Okyanus adalannın tah kimi meselesıni de tekrar ileri sürecektir. Ingiltere ile Amerikanın üstünlüklerini muhafaza etmek maksadile, ellerinden gelen herşeyi yapacaklanna ve tonajın, gemi kategorisi itibarile nisbî tahdide tâbi tutulması prensipini müdafaa edecekleri ne şüphe yoktur. Hususile Amerika, halihazırda mevcud nisbetlerin muhafaza sında ısrar edecektir. Paristeki konuşmalar bitti zar birlikleri uzun müddettenberi Ku kadar kat'î bir şekilde tezahür etmiş değildi. Bu hava içinde Musolininin nutku gerek Londrada ve gerek Pariste biraz can sıkıntısı uyandırmışür. Maamafih, müzakeratta açık kapı bıBundan başka bu şartlar îtalya ta rakılmış olduğunu kabul etmek gerektir.» rafından kabul edilmediği takdirde ittiPertinaks, Echo de Parisde yazıyor: haz edilecek yeni tedbirleri tesbite çalış«Fransız Îngiliz teşebbüsünün pren mışlar, bu hususta da mutabık kalmış sipi kabul edilmiştir. Laval ile Sir Samulardır. el Hoare Musolininin dün sabah kendiAyni mehafile göre Fransa ile îngilsini ziyaret etmiş olan îngliz ve Fransız tere kararlaştırdıklan banş şartlannı bu sefirlerine söylemiş olduğu güzel sözleri, hafta Cenevrede toplanacak olan 18 ler vermiş olduğu söylevin yalanladığı mükomitesine bildirerek, bu şartlann resmen taleasmda bulunmaktadır. Musolini, 16 îtalyaya teklif edilmesini istiyecekJerdir. birinciteşrin tekliflerinde ısrar ediyor. Roma hükumeti bu son teklifleri de redMilletler Cemiyeti, bir aylık iktısadî tazdedecek olursa, 18 ler komitesi Italyava yikten sonra bunlan kabule yanaşamaz. karşı alınan zecrî tedbirleri şiddetlendi Bu sebebden dolayı Sir Samuel Hoareun recek, bu meyanda ilk iş olarak petrol usule aid tezi kabul edilmiştir. Bununla ambargosunun tatbikına başlıyacaktır. beraber Musolininin müzakerata yanaşa Îngiliz Dış Işleri Bakanı Isviçreye yacağmı umud etmek gerektir.» rm öğleden sonra gidecektir. Sir SamuTabouis, Oeuvre gazetesinde, Duçe el Hoare hareketinden evvel Lavalle konuşmalanna devam edecektir. Bu ko nin nutkunun dış işleri bakanlığı mehafinuşmalara iki devlet arasmdaki anlaş linde uyandırmiş olduğu hayal inkisarını manm tahririne aid bazı müşkülâttan do ehemmiyetle kaydetmekte ve hatta bunun bir acılık olduğunu yazmaktadır. layı lüzum görüldüğü söylenmektedir. Laval ile Sir Samuel Hoare, müzakere Siyasal mehafilde temin edildiğine göre, Amerika îtalyaya karşı petrol am lerde bulunmak üzere Aloisinin Parise bargosu tatbik edildiği takdirde Ulus'ar gönderilmesi isteğini de ihb'va edeceği Kurumu üyelerinin hareketlerine aykın muhakkak olan tekliflerin esasmı bugün bir harekette bulunmıyacağını Fransa ve kararlaştırmalan muhtemeldir. İki Bakan evvelâ Pariste îngiliz ve Fransız mütehassıslan tarafından kararlaştmlan sulh şartlannı tetkik ederek, bunlann son ve kat'î şekilleri hakkında anlaşmışlardır. On sekizler komitesinin evvelce tesbit edildiği veçhile 12 birincikânunda top lanmasına da karar verilmiştir. Ancak komite, Roma yeni tekliflere cevab vermediği takdirde petrol üzerine ambargo konulması tedbirinin tatbikı tarihini I ikincikânun olarak tesbit edecektir. Duçenin sövlevi, Fransız ve îngiliz siyasalannı kat'î surette birbirine yaklaştırmağa yaramıştır. (Baftaraft 1 inct aahifede) Bu gece nöbetçi olan eczaneler gun #> htrd\r: • ' f îstanbnl cihetindekiler: ^* Bakırköyünde (Merkez)', Cerrafipt •* şada (Şeref), Cibalide (Ahmed Neca« ti), Çemberlitaşta (Sırrı), Eoinönün • de (Hüsnü Haydar), Fenerd* (Arif)', Gedikpaşada (Asador Vahramy, Kara« gümrükte (Kemal), Samatyada (Te» • filçs), Şehzadebaşmda (îsmail Hakkı)', Topkapıda (Nazım), Veznecüere j(Üniversite). r ** Beyoğlu cih'etin'dekilerî ^ r<v Beşiktaşta (Rıza), Galata Doğruyoldâ (Merkez), HaskÖyde (Yeni Türkiye), îstiklâl caddesinde (Kemal Rebul), Ka sımpaşada (Yeni Turan), Şişlide (Şark Merkez), Tünelde (Matkoviç). ı Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakilerî' Büyükadada (Şinasi), Heybelide (Yıi suf), Kadıköy Muvakkithanede (Saa det), Kadıköy Söğüdlüçeşmede (Osmaö Hulusi), Üsküdar iskelebaşında (Mer « kez). İRTlHAL < Tüccardan Naci Atabek, Fahr! RefîR, Mecdi Derviş, Mazhar Halidin kayin valdeleri Nuri Fevzinin annesi Emine Tanrmın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi bugün saat 14 te Nişantaşmda Rumelicaddesinde Pelligrini apartımanından kaldırılacaktır. Teşekkür Eski Bursa meb'usu kıymetli ba • bamız Osman Nuri Özpayın cenaze tö« reninde bulunarak a a elemlerimize iş* tiraklerile bizleri teselli eden sayın arkadaşlarma teşekkür ederim. ^ Ailesi namına • Doktor Şehab Özpay Fransız tiyatrosu Bu fîlim, Venedik aetgisînde, büyük bir muellifin en mükemmel eseri olarak tanınmış ve miliî talim ve terbiye nezaretinin kupasını kazanmıştır. Bu aan'at saheseri : Pek yakında ( Lîebestraume ) FRANZ LfSZT'fn hayatı AŞK RUYASI Halk opereti Son defa SEVDA OTELİ Salı Çarşamba Perşembe Bu akşam 20,30 da . SUMER Sinemasında |BÜYÜK GALA MÜSAMERESİ olarak gösterilecektir. P TÜRK SİNEMASINDA Ermenice büyük Operet E şa neşe ve zevk üâveten; UFA dünya haberlerî Görenler hayran olmuştur P Erivan tiyatrosu artistlerile çevrilmiştir Fransa, her devletin, vaktinde haber vermek şartile, ihtiyaclarile mütenasib gemi inşasmda serbest kalması taraftarıdır. Deniz konferansınm neticesi hakkında simdiden mütalea yürütmek mevsimsiz olur. Maamafih, görünüşe göre, silâhlann Ingiltereye bildirmiştir. Fransız gazetelerinin neşriyatı evsaf itibarile tahdidi, ve Fransız noktai nazan dahilinde gemi inşası serbestisı Paris 8 (A.A.) Bütün gazeteler, yolunda iki türlü neticeye varılacağı anla Dış Işleri Bakanhğında yapılmış olan şılmaktadır.» görüşmeden sonra neşredilen tebliğde kullanılan «sıkı mesai birliği siyasası» taJaponlarla Amerikalılar birini ehemmiyetle kaydetmekte ve ayni arasmdaki ihtilâf günde Musolininin hiç olmazsa şekli itiLondra 8 (A.A.) Deniz konfe barile teessüfe şayan bir nutuk söylemiş ransınm açılmasmdan evvel Japon ve olmasından dolayı teessür izhar eylemekAmerikan heyetlerile temasta bulunan tedirler. lardan alınan bazı haberler, her iki memleketin silâh adedi noktai nazarından. fiBourgues, Petit Parisien gazetesinde diyor ki: kir ıhtilâfı besledıklerini teyıd etmektedu. «îngilizlerle Fransızların noktai na Umumî arzu üzerine yalnız üç gece Bay Bayan Cuma akşamı Telli Turna, beklenen büyük operet. mobille Fransaya gitmelerini yasak et « miştir. '" Musolininin yeni bir söylevi Roma 8 (A.A.) Millî buğday müsabakası mükâfatlarının verilmesi sırasında Musolini, şu beyanatta bulun * muştur: ' « îtalyanin bütün topraklarindan teknikle ve bilhassa imanla istifade edilmek gerektir. îyi bir mahsul elde ettik' ttalyadan Fransaya eiomobille ve edeceğiz de. Cenevredeki beşeriyet seyahatyasak muhiblerinin bize karşı bir de ekmek zecRoma 8 (A.A.) U Işîeri Bakan rî tedbiri tatbik eünemeleri için yegâne lığı, Vintimille jehri seyyahlarmın oto çare budur.»