CUMHURİYET 16 Birinciteşrin 1935 Şehir ve Memleket Haberleri Tarihî roman : 77 Yazan : M. Turhan Tan Sîyasî îcmal Mançuri hududundaki hâdiseler abeş İtalyan ihtilâfı bir dünya meselesi olduktan sonra daha evvel dünya sulhunu tehdid eden hâdise ve meseleler gölgede kalmıştı. Halbuki dünya mılletlerınin Afrikada ve Akdenizde meşgul olması diğer meselelerin vehametini azaltmamıs,, belki artırmıştır. Meslâ Mançuri hududunda Japon ve Mançu askerlerinden mürekkeb bir müfrezenin Sovyet arazisine girerek mitralyöz ateşile Kızılorduya mensub bır hayli askeri öldürmek ve yaralamak sure tile çıkardığı hâdise Uzaksarkta ve a lelumum Asyanm doğuya düşen yarısında nekadar tehlikeli bir vaziyet bulun duçunu anlatmaktadır. Sovyet hükumeti muhtelit bir komıs yonun hâdiseyi tahkik etmsini ıstiyerek bu hâdisenin büyük bir harbe meydan vermesine mâni olmuştur. Maamafih Sovyet Rusya ile Japonya arasındaki gerginlik devam etmektedir. Çünkü bu iki büyük devlet arasındaki ihtilâf sahası gittikçe büyümektedir. İhtilâf sahası ev velce yalnız Mançuri sayılıyordu. Sovyet Rusya kendi nüfuz mıntakası olan şimalî Mançurinin Japon ordusu tarafından iş galine ses çıkarmadı. Daha sonra bura daki büyük demiryolunu gayet ucuz bir bedelle Japonyaya sattı. Bu suretle Sovyet Rusyanın Mançurinin hiçbir tarafında hususî bir menfaati kalmadı. Fakat Japonya Mançuriyi almakla kanaat etmedi. Bir taraftan Vlâdivostoka ve şarkî Siberyaya göz dikti. Diğer taraftan Moğolistan üzerinden Altaylara ve şarkî Türkistana uzanmak arzusunu göstermeğe başladı. Bunlardan başka şimali Çin vilâyetlerini kendi nüfuz ve nezareti altına almak için çalışmağa başladı. Bugün bütün Sovyet matbuatı Japonyanm Sovyet toprakları olsun olmasın Asyanın bütün şark parçasına hâkim olmayı kurduğuna kani olmuş bulunmaktadır. Son posta ile gelen Moskova gazete lerinin Habeş meselesinden ve diğer cihan meselelerinden ziyade Uzakşarka ve Japonyanın Sovyetlere karşı taarruza hazırlandıklarına delâlet eden hâdiselere yer verdiklerini görüyoruz. Pravda ga zetesi şimalî Çindeki Japon kuvvetleri nın Başkumandanı General Tadanın şimalî Çindeki beş Aİlâyetin rıefn politika, hem de ekonomi cihetinden Çirr cumhuriyetinden tefrik edilmesinin zarurî bulunduğuna dair verdiği bevanata tahsis et tiği bir makaled dıyor ki: «Japon generalinin sözleri Japon işgal sahasının bir kat daha genisletilmesinın ve şimalî Çinin Mançuriye ilhak olun masının tasmim edilmiş olduğunu ispat ediyor. Bu sayede Japonya pamuk, demır ve diğer ham maddeler içın başka memleketlere muhtac olmaktan vareste kalacaktır.» Meşhur So\yet muharriri Karl Radek dahi Japon askerî makamat ve mehafilinin emel ve niyetlerine dair yazdığı bir uzun makalede şunları söylüyor: «Japonya Harbiye nazırı çıkardığı bir risalede Uzakşarkta Sovyetlerin külliyetli asker bulundurmasından şıkâyet etmiştir. Eğer Sovyetler bu kuvveti toplamamış olsalardı şarkî Siberya ve Rusyanın sahil eyaleti çoktan Japon askerî makamatının taarruz ve tecavüzüne he def olacaktı. Şarkî Siberyanın Japonyanm bundan sonraki keni^lemesi için he def tutulduğu bir faraziye değil müspet bir hakikattir. Japonya Mançuride 200,000 kişilik bir ordu bulunduruyor. Buradaki otuz milyon halktan da a'ker alabilir. Japon askerî makamatının Sovyetlerle daima mesele çıkarmak için şimalî Mançuri de« miryolunun saün alınmasına taraftar olmadığı mezkur risalede ifşa edilmiştir. Şimdi de Sovyet Rusya ile mesele çıkarmak için başka sebebler aranılmaktadır. Çinde kolayca elde ettikleri zaferler Japon askerî makamatının gözünü kamaştırmıştır. Fakat bunlar bilmelidirler ki Sovyetler Birliği Çin değildir.» Bu yazılar Sovyet Rusya ile Japonya arasındaki vaziyeti anlafmağa kâfidir. Bunun için son hâdise ziyadesile dıkkati celbedivor. MUHARREM FEYZİ TOGAY Mustafa, Tanrı ağzile konuşan Başduacıyı doğruluk namına, temiz yüreklilik namına sillelemek, Teşkilâtın Halk Partisi tekmelemek için yaman bir ihtiyac duyuyordu! umdelerine uyacağı Gündüzleri de gece yapmak Özlemı, sonra son sözümü söylerım! söyleniyor bundan ötürü, hepsinde filizlenmişti. Başduacı, düşman bir memlekette ve dalbudak salıp gidıyordu. zincire vurulmak tehlikesi önünde kılı biGenc akmcı altı yürekte dırek direk le kıpırdamıyan, kendi yurdunda ve yükselen ayni biçimdeki bu çılgın ihtirası yurddaşları arasında bulunuyormuş gibi muvazeneli tutmak için haylı sıkınu çeîci konuşan genc akmcıyı hayretle süzdü, yordu, gencliğine musallat olan bu yarım onda kiliselerin kubbelerini geçen bir düzine sülüğün bitmek tükenmek bılmı yükseklik gördü ve kendinde bir eşik, o yen iştihasına gem vurmamak için çok kubbelerin ağırlığı altında yamyassı kezeki davranmak icab ettığını, küçük bır silen bir eşik cüızhğı sezdi, önüne geçetedbirsizlığın kendi plânmı suya dıişüre mediği bir alçahşla delikanlıyı selâmlaceğini gözbnünde tutarak onları ıncıune dı: Allah ve oğlu, dedi, seni seviyor. den yan aç bırakıyordu. Fakat baş duacıyı savsaklamak gittik Bu sevgiyi çiğneme, hakkın olan yeri al, çe güçleşıyordu, günah çıkarmak yol'le yücel!.. Mustafa gülümsemeğe bile lüzum görevdeki kadınların durumunu eksiksız öğmedi, sırtını çevirdi. Çünkü Tanrı ağzirenmiş ve onlan bu ışte Allah namına teşvik etmektc bulunmuş olan keşış, delı le konuşan şu adamı doğruluk namına, kanlının henüz iyileşmediğini ilerı sür temiz yüreklilik namına sillelemek, tekmesine artık kanmamakta haklı ıdı. A'tı melemek, paçavraya çevirmek için ya kadın bu ıddianın boşluğunu gdsteren man bir ihtiyac duyuyordu. Halbuki abir sürü belgeler hikâye edıyorlardı, onun tılganlığm sırası değildi, sabırlı ve pek yaman bir sıhhat ıçinde bulunduğunu sabırlı olmak gerekti. O sebeble hırsını kıvanc duya duya kiliseye müjdehyor yenmeğe çalıştı, papazın çıkıp gittiğini anlayıncıya kadar sessiz hıncını duvarlalardı. ra döktü ve yalnız kalır kalmaz ana hatBaş duacı işte bu bilgiye dayanarak larını çoktan cizdiği plânına kesin bır bidelikanlıyı sıkıştırmağa başlamıştı. çim vermeğe koyuldu. îyileştin, diyordu, hem de çok O, yüreklerini kendine vermiş görü iyileştin. Iğribüğrü yollarda yürüyüp runen kadınlardan kuruntuladığı büyük işhunu kirletmekten artık vaz geçmeiısın, te yardım görebileceğini ummuyordu. doğru yola girmelisin. Allah bunu ıstiyor. Genc akıncıya göre kadın, yardım yapEğer inad edersen iş değişir. Bugün sana mak için değil, yardım görmek için yayalvaran ağızlar başka türlü konuşmnğa ratılmıştır. Onlara yaratılışlarına uygun başlar. lyi düşün ve çabuk davranl düşmiyen işleri gördürmek istiyenler kuşHer Türk gibi Mustafa da, en güç ve kusuz ziyan gorürler. Sonra kendine gökorkunc durumlarda dahi, tehdid olun • nül veren kadınlar yarım düzineydi. maktan sinirlenirdi. Baş duacınm böyle Bunların içinden birini seçmek güç ve bir tutuma saptığını görünce kendinı uıtaheDsine açılmak enikonu suçtu. Tutsakmadı, sordu: hk bağlarını kırmak gibi nazik bir a Çabuk davranmazsam ne olacak mac önünde o güçlüğü yenmeğe veya o keşiş efendi? sucu işlemeğe yeltenmek alıklıktı. O, şeytanca bir gülüşle ilk verilccek Mustafa bu düşünce ile kadınların cezayı bildirdi: yarclımmı hesaba katmadı, oyununu doğ Bu evden çıkarılacaksın, yatalak rudan doğruya Başduacı ile oynamayı bir kadına uşak verileceksin!.. Orada ge tasarladı. Yanmı yöresini bilmediği, saceleri sana ninnı soyliyecek Jozefm'er, ğını solunu tanımadığı bir yerde dosta ve Mariler, Margritler, Annalar, Viktor düşmana parmak ıstırtacak bir iş yapa yalar, Elizabetler yok. Vatalak kadının caşnnı da gözönünde tutarak »kıllı ve hınltısını dinliyere'k, altını değıştiıeıek' son derece soğukkanlı davranmıya karar gün geçireceksin. verdi, yatağına uzanarak plânını bir da Bu işi yapmazsam? ha gözden geçîrcfikten sonra uzun uzun Zincire vurulacaksın, tomruğa ko genndi, el çırpmıya başladı. nulacaksın, aç ve susuz bırakıiacaksın! Bu, kadınlardan birini çağırmak işaMustafanın gözünde kutlu yurd, o retiydi. Evinde, kutlu yurdda öyle ya mubarek topraklar bırden canlandı, i\Kıe pardı ve öyle yapıldığını görürdü. lyialevli bir göresi, bir özlem yayıldı ve bu lestiği gündenberi de bu yurd âdetini gümukaddes hasretin, iştıyakın şerefıne hid düyordu, kadınları çağırmak ısteyınce e! detini yendi. Uysal görünmek zoruna ka çırpıyordu. Jozefin ve arkadaşları ad vepıldı, elini keşişin omzuna koyarak cevab rilmeden yapılan bu çağırışa bayılırlarverdi: dı, kulaklarım boyuna kirişte tutarak ilk Bunu sınamanızı istemiyoıum. seste odaya koşarlardı. Şimdi de ayni şeÇünkü bir Türkün zincire vurulması, ken yi yapmıslar, biribirlerini iterek, kaka dinden fazîa o zinciri vuranları ıncitir. rak odaya dolmuslardı. Mustafa, hep Sen bunu bütün ömründe sınama, p.şman bir dilek taşıyan altı çift gözün çeşid olursun. Aramızdaki işe gelince: Bir ik: çeşid parlak taslardan yapılmış bir zin gün daha düşünmek isterim. Din dt'^ıv cir gibi önüne dizildiğini görünce gü tirmek gömlek değiştirmeğe benzemez lümsedi: Eksik etekler, dedi, sizinle görüşpapaz efendi. Düşünmek, hem de dcrin düşünmek gerek. Şimdi sen beni ya!n;z mek istiyorum. bırak, güle güle yerine git. Birkaç gün (Arhaaı yarm) Masonlara henüz tebligat yok Sayım hazırlıkları Tedbirler ve memurlara konferanslar devam ediyor. İstatistik Genel Direktörü de yarın iki söylev verecek Nüfus sayımının önemi hakkında birkaç söz kıkatte 15 milyondan fazla idi. Bunu (Başmakaleden devam) cihetle ve her alanda kuvvet ve kudreti' mılletin öz varhğındaki kuvvetli bünye onu vücude getiren tekierın varlıklarına nin büyüklüğüne yeni bir misal d;ye aldayanır. Yalnız cemiyette en kuvvetiı dık ve pek haklı olarak sevindik ve övündevlet bağı olan askerliğın değil, ekono dük. Hükumet bu ilk nüfus sayımını 1930 mik, finansal ve endüstrıyel kuvvet ve kudretlenn kâffesi herşeyden Önce mille da bir daha yaparak ondan sonra her beş tin ferdleri ve bu ferdlerin topluluğu üze veya her on yılda muntazaman tekrarlarine kurulur. Demek olur ki memlekette mak istiyordu. 1930 da yapılamadığına en fazla ehemmıyet verilecek iş nüfus işi, göre ikinci sayım işte şimdi 1935 te yayani milleti vücude getiren teklerin ha pılıyor. Yazılmıyan ve üreyen miktaryatlandır, ve buna şüphe yoktur ki nü lann katılmasile bu defaki sayımın bize fus bir memleketin en büyük ve canlı 16 ile 17 milyon arasında bir sonuc vezengihliğidir. Bir memlekette zenginlik receğini tasarlıyoruz. Eğer bunu bulurdiye paranm ve her türlü malm sayısı ?a sak yeniden sevinclerimize ve övüncleripılır da nüfusunun sayısı yapılmaz olur mize son olmıyacak. Yalnız bu kadar da değil. Nüfus zenmu? ginliği işi karşısında işimiz yalnız ikide İşte cumhuriyet rejimi ilk defa 1927 bir mevcudumuzu saymaktan ibaret olde memlekette genel nüfus sayımını yapmıyacaktır. Nüfus işi en modern bir yöntığı zaman vatanın bu en büyük ulusal temde kurduğumuz Istatistik dairemizin zenginliğini anlamak istemişti. Çıkan baş kütüğünü teşkil eder. Orada yalnız sonucdan bütün memleketçe, bütün milkuru bir sayı yoktur. Nüfusun hastalığı letçe nekadar memnun olmuş olduğumuz sağlığı, zenginliği fakirliği, çalışma aianhatırlardadır. Çünkü girişilen iş bize en ları, kazanclan Ve saire olarak binbir şekbüyük zenginliğimiz hakkında malumat li yazılıdır, ye bunlann her bin ve hepsi verecekti. Böylelikle büyük büyük savaşbizım için memleketin hakikî varlığı olan lann kıyametler gibi ortahğı pek çok kenüfusu önünde dikilmiş aynalardır ki bireler altüst eden sarsmtılanndan sonra ze en doğru durumları ve onlara göre sahih miktarını hiç bilmediğimiz nüfusuyapılacak vazifeleri gösterirler. muzu öğrenecektik. Yüreklerimizın çarNüfus sayımları en sonunda hükumepıntısı büyüktü. Acaba karşrmıza dikileti milletin iyiliği yolunda bir sürü veni cek hakikat neydi? çalışmalara götürecektir. Bundan dolayı Ortaya çıkan sonucdan hepimiz ferah milletten vergi alınacak değil, belki ona duyduk: Nüfusumuz o sayıma göre 14 vergi verilecektir. İşte nüfus işi budur. milyona yakındı. Halbuki çok dıkkatlı Bilenlerin bilmiyenlere öğretmeleri senyapılnıasına rarmen bu ilk savımda bazı tile bu"ün'erde bütün mıilletin ugraşacaeksik'erirp'7 kaldısai! bilivorc''jk. Yazı , ğı Lüyıik jş ijte budur lan kısmı 14 milyon olan nüfusumuz ha1 YUNUS NADt Dün İlbayhkta ilçebaylar toplan mı? ve şimdiye kaTürkiye Masonluğunun ğ vazılmıstı. Fakat şimdiye kadar Tür dar yapılan hazır kive Yüksek Masnkına hükumetçe lıklar hakkında her lâğiv hakkında hiçbir tebligat yapıl ilçebay; Sayım bürostaa ayrı ayn mamamıştır. vermistir. Yalnız Türkive Üstadı Azamı, Mason l u m a t mahfillerinin faaliyetini kendiliğinden Bundan sonra nok tatil etmiştir. Bu tatilin Türkiye Yük sanların tamamlan seltme kurumunun Halk Partisi prog ması için icab eden ramındaki esaslara uvgun bir şekil al tedbirler takarrür etrnasile alâkadar olduçu sövlenmekte miştir. dir. Yalnız Ankaradaki mahfilin hükuDünkü nüshamızmete borcu olduğu icin oradaki bina pim da bugün şehrin ba uün Üniversitede yapılan toplantıdan bir görünüş dilık hükumete intikal edecektir. Dün yaptığımız tahkikat neticesinde aşağı zı yerlerinde tahrir tecrübeleri yapıla dinle'mişlerdir. cağını yazmıştık. Evvelki akşam ba daki mütemmim malumatı aldık: İstatistik Genel Direktörü Celâl va Masonlar, hükumetin haklarında ve zı semtlerde polis bunu alâkadarlara bil rın şehrimize gelecek ve saat ikide İs receği kararı her an beklemektedirler. dirmiştir. Bu tebligattan Sayım bürosu tanbul radyosunda sayımın nasıl vapı Şu kadar var ki bu teskilâtm yaptığı nun haberdar olmadığı, bu işin doğrudan lacağı hakkında bir söylev ve akşam «ahayır işleri, baktığı yetimler, okuttuğu doğruya ilçebaylıklar tarafından yapılan at beşte de Taksim stadyomunda sayım ve san'at öğrettiği cocuklar vardır. Bun hazırlıklardan olması ihtimali ileri sü memurlanna bir konferan» verecektir. ların vaziyetlerini tesbit edebilmek için rülmekte ve bu yolda umumî birşey yaAnkarada hazırlık bazı kararlar ittihazı lâzımdır. tşte bun j pılmıyacağı söylenmektedir. lan tanzim için, Masonlar toplanmağa Ankara 15 (Telefonla) AnkaraDün öğleden evvel Asrî sinemada, da sayım günü sayım isinde çalısacak lüzum görmektedirler. Alâkadarlar dün bu hususta muharrirımize şunları söyle öğleden sonra da Üniversite konferans memurlar bu sabah Halkevinde toplan mişlerdir: salonunda sayım memurlan toplanarak dılar. Kendilerine savım vazifelerine da« Masonların itaatten ve inkivad ilçebaylar tarafından verilen talimatı ir konferanslar verildi. dan başka hiçbir düşünceleri yoktur. Masonluk, her devrede. üstünde vasa dığı toprağa, içinde bulunduğu memle kete bağlı kalmış, hürrivetin en hara retli mürüvvici olmuştur. Bılhassa Cumhuriyet prensiplerine dört elle sarılmış, koyu taassuba karşı mücadele etmiştir. En büyük hedefi lâikliktir.> Dünkü nüshamızda Ankara muhabirimizin Mason localarınm kapatılması Köstenceden göçmen nakliyatı devam Romanya ile yeni yapılan translt snhakkında hükumetçe verilmiş bir emir etmektedir. Hazırlanan programa göre, laşması bu ayın 19 unda başlıyacaktır. olmadığı hakkında verdiği haber, Ma bu yıl yurdumuza nakli kalarlaştırılan Fakat ihracat tacirlerimiz daha evvel sonlar arasında memnuniyet uyandır 30,000 kişilik son kafileden beş bin kişi bu yoldan bilhassa Almanyaya sevki mıştır. Trakyaya getirilmiştir. yata başlamışlardır. Köstence yolile ihNazım vapuru evvelki gün yeniden rac edilen mallarımız 2,5 günde BudaMVTEFERRlh 1300 göçmeni Tekirdağına çıkarmıştır. peşteye ve 4,5 günde Almanyaya vâsıl Bursa ve Hisar vapurbn önümüzdeki olmuştur. Bu Türk mallarının orta AvCumhuriyet bayramı hazırhğı hafta içinde 1500 göçmen daha getire rupaya gitmesi için temin edilecek azamî Cumhuriyet bayramına aid hazırlık ceklerdir. sürattir. lar, bitmek üzeredir. Bayramın devam Göçmenleri nakleden Türk vapurla Diğer taraftan bu yolla ihrac edilen edeceği üç gün zarfında bütün apartı rına aid döviz işi de halledilmek üzere • mallarımız Berline Triyeste yolundan manlar ve evler de, resmi vc özel ku dir. yüzde 30 eksiğine mal olmuştur. rumlar gibi gündüzleri bayraklarla, ge Armatorlann şimdiye kadar Romanya Köstence yolile iki parti de yumurta celeri de elektriklerie süslenecektir. Pro Bankasında toplanan dövizleri 4 mil Ihrac dilmiş ve iyi netice alınmıştır. gramın tanzimile uğraşan komisyon, ya yon levayı bulmustur. Bu paranın Cumrın son bir içtima daha yaparak progra huriyet Merkez Bankasında Romanya ÜNİVERSİTEDE ma kesin bir biçim verecektir. hesabına mahfuz tutulan dövizlerle mahYeni alınacak doçentler 440,000 bahk denize döküldü sub edilerek alâkadarlara haklarının veÜniversiteye bu yıl alınacak doçent lki günde tstanbul balıkhanesinde rileceği anlaşılmaktadır. lerin yoklamaları yapılmadan evvel iki yüz yirmi bin çift palamut balığı kokfransızca, ingilizce, rusça, almanca, ma tehlikesi gösterdiğinden denize dökülitalyanca dillerinden birine, etüd yapamüş, mal sahiblerine paraları verilmiştir. Şimdiye kadar bilecek veya yazabilecek kadar vâkıf Bahkçılar Cemiyetinin se4imi yarın vekâleten idare ebulunup bulunmadıkları araştınla saat onda başlıyacak ertesi günü bahk dilen İstanbul Sovcaktır. Bu yoklamayı yapmak üzere çıların toolu bulunduğu Sarıyerde devam yet başkonsoloslu iki ordinaryüs, iki profesör ve bir do edilecektir. ğuna Leon Hay çentten mürekkeb bir komisyon hazır ADltYEDE kıss tayin edilmiş lanmıştır. Yoklamalar ayın 18 inci cuma ve şehrimize gele günü saat 14 te yapılacaktır. Yeni alınacak kâtibler lstanbul adliyesinin muhtelif mah rek vazifesine başAvrupaya gönderilecek kemelerine alınacak kâtibler içın dün lamıştır. talebenin imtihanı orta tahsil görmüş gencler arasında bir Dost konsolosa Bu yıl Üniversitenin muhtelif şubelemüsabaka imtihanı yapılmıştır. Bu ımti hoş geldiniz, de rinden Avrupaya gönderilecek talebelehana çoğu kız olmak üzere sekfen beş riz. nn müsabaka imtihanlarına dün başlankişi iştirak etmiştir. Imtıhan evrakı adTurkostroy Direktörü dün mıştır. Dün hukuktan gönderileceklerin liye encümeni tarafından tetkik edildıkRusyaya döndü ilk kısım imtihanları yapılmıştır. ten sonra muvaffak olanlardan sekız kişi Kavseri fabrikasının açılış töreninde İkinci kısmınki perşenî>e günü yapıalınacaktır. bulunmak üzere memleketimize gelen lacak ve bunda da kazananlar yabancı Çeyreği altın diye yutturan Turkostroy Genel Direktörü Zolatar dilden imtihan edilerek Avrupamn muhyefle Turkostroy mühendislerinden dolandıncı yakalandı telif memleketlerine gönderileceklerdir. Ziglin dün saat 4 te Franz Mering vaSon zamanlarda türeyen Kâzım is Kayidler dün bitti purile Odesaya dönmüşlerdir. minde bir dolandıncı gümüş çeyrekleri Öğrendiğimize göre Nazilli fabrika Üniversitede kayidler dün akşam bitaltın suyuna batırarak bunları aîtın ye sının tesisi üzerine Sümer Bankla yapımiştir. Fakat buna rağmen birçok taleberıne satmaktadır. Bu adam dün de Ye lan konuşmalar tam bir anlaşma ile nelerin yazılma muameleleri henüz sona nicamide tesadüf ettiği Abdullah ısmlr.dr ticelenmiş, Nazilli fabrikasının makineermemiştir. Rektörlük bütün fakültelere bir safdili yakalamış; altın suyuna batı lerini hazırlamak üzere faaliyet ba^laayın 15 şinden evvel herhangi bir fakülnlmış bir çeyreği yedi liraya satmıstır. mıştır. teye müracaat edip te hâlâ kayid mua Kayseri fabrikasma memur edilen Fakat Abdullah biraz sonra aldanJığıTurkostroy mütehassıslarından Zoray melelerini tamamlıyamamış bulunanların nı anlıyarak zabıtaya müracaat etmiş; müracaatlerinin makbul addedilmesini sabıkalı dolandıncı yakalanarak Müd goviç bu işe memur edilmiştir. Fabrikanın montajında Kayseri fabrikasının bildirmiştir. deiumumiliğe verilmiştir. Yabancı ders kurslanna da dünden montajında bulunan Sovyet mütehas ECNEBİ MEHAF1LDE sıslarının birçoğu bulunacaktır. itibaren başlanmıştır. 5000 göçmen daha Köstence yolile... Bu hafta içinde getirilip Trakyaya yollandı Ihracat başladı ve iyi netice verdi Yeni Rus Başkonsülü İzvestiyanın bir muharriri geldi Sovyet sporcularile beraber lzvestiya gazetesi yazıcılarından Kassel de İstanbula gelmiştir. Meslekdaşımız bu münasebetle memleketimiz hakkında bazı tetkiklerde bulunmaktadır. Yeni Kadıköy iskelesi hazırlaniYPf DENİZ İŞLERI Vapurculuk Şirketinin isteği Vapurculuk Şirketi yeni vapurlar al madan evvel kadrosunda bulunan eski ve tamiri çok masrafh bazı vapurları, bu arada Sakarya, Sadıkzade ve Inönü gemilerini tasfiyeye tâbi tutacaktır. t akat bunlardan önce de kendisine aid yüzde kırk kabotaj hissesinin daimî olarak tesbitini istemektedir. Evvelce bu yolda yaptığı bir müracaat Ekonomi Bakanhğmca kabul edilmemişti. Son teşebbüsün nasıl bir netice vereceği henüz belli dcğ'ldır. llgili idareler direktörleri bu ış için Ankaraya çağırılmış bulunmaktadırlar. POLÎSTE TUTUNCUYU SOYAN YAKALANDI Dünkü sayımızda Sultanahmedde polis noktası karşısındaki tütüncü Kâmilin dükkânına geceleyin bir hırsız girerek ufak paralarla tütünleri ça lıp kaçtığını ve polisin hırsızı aradı ğını yazmıştık. Polis, Hüseyin adında olan hırsızı dün yakalamış ve Adliyeye teslim etmiştir. BALEKTAN ZEHİRLENDİ Şir keti Hayriyenin 63 sayılı vapurunda tayfa İsmail dün balık yemiş, zehirieKadıköy îskelesinin yerine konacak asrî ve büyük iskelenin du nerek vapurun içinde kıvranmağa başbaları Havuzlarda yapılmağa başlanmıştır. Resmimiz dubalardan birini iskelet lamıştır. İsmail baygm bir halde Gurehalinde gösteriyor. ba hastanesıne kaldırıknıjtır.