CUMHURÎYET Ağustos 1935 ( Şehir ve Memleket Haberleri Büyük halk romanı : 5 9 Zira, artık arka marka, hatır gönül mevzuu bahis değıldı. Işın müstacelıyelle bitirilmesine, mütecasirlerin şiddetle ce zalandırılmalarına dair kaç tane iradei seniye vardı. Mutasarnf: Safa geldin Keis!.. lçeri gel, bir ıki lâf atalım! dedi. Arab Abdullah, koilannı sallıya sallıya, yalnız olarak odaya girdi. Başkoltuklardan birine geçip kuruldu. Mutasamfın gizli bir göz işareti üze rine, serkomiserle üçüncü komiser de, e!leri ceplerindeki tabancaların tetiklenn de, içeri kaydılar. Bir kenara büzülü verdiler. Mutasarrıf, dünya yerinden oynasa o gece odasına kimseyi sokmazdı ama ne yapsın, ba iradeiseniye mecbur. Çünkü o günkü pek mühim vak'anın ipucunu ele geçırecek. Komıserlerı çağırmasının sebebi de canpazerı. Onikilerin başmın içerıde oluşu, iistelık te sarhoşluğunun hiç şakaya gelmeyişi. Niçin mı odasına kimseyi sokmazdı? Odanın halini bir tarif edelim de sebe bmı anlayın. Bir defa buram buram bir rakı !:o kusu. Pencerenin ikisi açık, kerahet vaktı geçmiş, çilingir sofrası çoktan kalkmış olduğu halde hâlâ ekşi ekşi bir koku. Kanape arkasında, perde eteği altında tavus kuyruğu mu var, nedır? Olur a, adamcağızın fazla bekrilerden bir hatırlı ahbabı gelmistır de içkisiz duramamış, bu odada da bir iki çakıştırınıştır diyelim. Odayı bühiyen rakı kokusuna karış mış bir de lâvanta kokusu. Ya Esbuke, ya Opoponaks. Bu da olur a, rayihai tıbbiyenin müstahsenliği hakk'nda hadıs bıle var. Ötede beride zeytinyağı, domates, balıkkılçığı kırıntılı birkaç tabak. Pen * cerenin içınde bos ıki mıhyotı şışesı. SecL cadelerin üstünde fiftık, fındık, ceviz kabukları. Sıgara tablalannda üzüm, eltna, armud sapları. Bunlar da gayet tabiî. Odada çakış tırılmış olmaM imkânını söyledık. Yazıhanenın yanmdaki sigara sehpasının üstünde, taslı bir kadın tarağı... Acele etmeyin, dahası var. Bir koltuğun oturacak yerinde, uzun konçlu, bir çift siyah çorab. Ba^ka bir koltuğun ayak ucunda, böcekkabuğu derili, minıcık, mutlaka 35 numara bir tek kadın iskarpin>. Amanm aklımı oynatınm demeyin, daha sayacağım. Köşedeki pencere perdesinin çengelinde, çiçekli, kuşlu, tüylü bir şapka. Pencere önundeki büyük kanapenin dayanacak yerinde, ıki kenarına şerid dikilmiş küçük bir yastık [1]. Bir şey daha söyliyeyim de siz küçük dilinizi yutun. ben de artık susayım: Odanm nıhayetinde bir iç oda da'na var. Mutasamfın geceyi burada geçir diği zamanlar yattığı mahal. Bu bölme gibi yerin parmak kadar aralanmıs ka * pısında, iki atesböceği. Merakta kalmayın, çabuk söyliyeyim: Pınl pırıl, bir çift sürmeli göz. Mutasarnf dairede gecelediği zamanlar mutlaka felekten gün çalar, (mesgu lüm, odaya kimseyi sokmayın!) dıye odacısına tenbihi geçer, mantonitasını içeri alıverirdi. Nazarı dikkatini mi celbedecek> Akşama kadar Madama, Poliça, Dudu, kimler yanına girmiyor ki? Mantonitacık o gece de oradaydı. Mutasarnf mahmurdu. Lâf söylemeğe kud reti kalmamış, gözleri kapanıyordu. Fakat mesele o kadar ehemmiyetliydi ki yarına bırakmak kat'iyyen olamaz. Işin müstaceliyetine dair saraydan kaç yaver, kaç hünkârçavuşu gelmiş, iradeler tebliğ etmiş. durum yüzünden Uray gene senelerce uğraşmağa mecbur kalacak ve belki de bu yüzden mezarlıklar meselesi uzun müddet sürüncemede kalacaktır. Meseleyi izah edelim: Evkaf idaresi vekatile Edirnekapıdaki mezarlıklarda kazılacak mezarlar için kazıcı aramış, her ölü getirilişinde kazıcı aramaktansa daimî kazıcılar tedarik ctmeği düşünmüş ve nihayet altı daimî kazıcı temin etmiş. Fakat bu altı mezar kazıcısı, mezar kazmak hususunda birbirlerile geçinememişler, Evkaf buniar arasmdaki kavgalara da mâni olmak için, mezar kazılacak sahayı bunlar arasında taksim etmiş, hatta kendilerini daha fazla tatmin etmek için, tutmuş bir de bunlara şu şekilde bir de sened vermiştır: «Şu saha dahilinde kabir hafri hakkı, Hafiri kubur efendiye venlmistir.» Zaman geçmiş, sened sahibi ölmüş. Se , oed, tazammun ettiği hakla beraber evlâdına ıntıkal etmiş, onlar da ölmüş; sened onlann da çocuklarına geçmis. Ni Siyasî icmal Cenevre kararları ve İtalyan manevraları Yazan: Sermed Muhiar Alus Zili bastı. Odacı girdi. Kulağına dedi ki: Muavin beye haber et. Odasına başkâtibi, polis meclisi reisini, sermüfettişi çağırtsın. Tahkikatı orada ikmal edelim. Odacı geri geldr; kaşlannı kaldırdı. Sorulanların birinden biri yok. Mutasamfın suratı gene somurtmuştu. Dilini damağına yapıştıra yapıştıra yutkunduktan sonra lâfı açtı: Ne var, ne yok reis? Galiba bu akşam bu taraflıydm? Nerelerdeydin, kimlerle beraberdin? Allah kimseyi düşürmesin, kapı bacada afsun vardır. Oraya gıren, en kanıksamışlardan bile olsa gene şıp diye gözü açıhr. Arab da kendine gelmişti. Başladı. anlatmağa: Nurum, bugün kadın dalgasındaydım ama sonu cılk çıktı. Yayan kaldık, avcumuzu yaladık. Görseydin vallah ağzının suyu akardı. Ne kaymaktı ne kaymak bılsen!.. Mutasarnf canlanmış, komiserler kulakları açmıştı. Arab devamda: Kim olduğunu sorma, şu kadar söyliyeyim... Neredeydim biliyor mu sun? süt kârhanesındeydım. Bir kaymak parçası yakaladım, dudağıma dokundu rurken elimden kaçırdım. Mutasarrıfla komiserler birbirlerine bakışıyorlardı: Arab lâfı çeviriyor. Abdullah devam etti: Ağzıma kaymağı değdirirken bir katır kapıp kaçıverdi... Efkârlandım. Doğru Boğazkesendeki îdris reisin semai kahvesi. Arkadan Galata... Balozlarda içtim, Küplüde içtim, Sürepte iç tim. Yüksekkaldırımı çıkıp Pirinççide içtim; Şişliye vurup çıfıtın şarkı okuduğu birahanede içtim... Allasen hik ver Tosun, o kahrolası rakı, şişede durduğu gibi içte durur mu?.. Biraz keyif olmusum; öte beri kırmışım; Galiba havaya da bir iki patlangıç patlatmışım... İnan ki fikrim bozuk değildi, kimseye de içerlememıştım. Kayıkçılık değıl, buna sarhoşluk demişler. Mutasarnf, komiserlere sordu: Siz yetıştığınız vakıt ne gördünüz? Döğülen möğülen, vurulan murulan görmedik. Ehali kaçışmış ama pa tırdı çıktığından ötürü kaçışmışlar; bir cinayet mi olacak diye krJmuşlar. Haibuki burnu kanıyan bile yoktu. Arab suratını uzattı: Yalnız, ayağım sendeledi de ka famın şurasını çarptım; biraz kanadı. Dedim ya, kayıkçılık değil, sarhoşluk. Mutasarnf bir işaret çekti. Serkomi ser odadan çıktı. Biraz sonra, sivil ıkınc; komiserlerden Kasab îbrahim ve arabacı setreli bir adamla beraber içeri girdi. Bu arabacı, Beyoğlunda, Ağacami sinin sokağında duran lüks kira arabalarından birini koşan bir Rumdu. Arab Abdullahı tepeden tınağa süzdü. Gene serkomiser ve sivil komiserle beraber dı$arı çıktı. Mutasarnf ta hemen fırladı. Arabacı Kavanozla Şahabı daha evvel görmüştü. O ki adamlar karsımızd tsikti scyluyorum, yok bunlar. Onlar baskaymıs, uts dort kisi salvarli, uts dort kisı de sapkaliymiş! .. diyordu. Şrak, şrak! İki ses ve uzun bir çınlama. Arabacı tepetaklak olmuştu. Çelik levhaya balyoz iner gibi sille yapıştırmak yalnız Arab Abdullaha vergi değil ya; bu seferkini de ikinci komiser Kasab îbrahim savurmuştu. Kerata, bir dediğin bir dediğini tutmuyor. Doğruyu söyle! Nakil vasıtalarının Esrarlı bir cinayet Yüzbinler tutan bir yaptığı kazalar Bir köylüyü bıçakla gümrük kaçakçılığı Dün şehrimizde sekîz kaza oldu Nakil vasıtalarının yaptıklan kazalar son günlerde pek ziyadeleşmiştir. Son 24 saat içinde şehirde g^ne birçok kazalar olmuştur. Bunları sırasjle yazı yoruz: Elektrik kumpanyasma aid 5533 sayıh kamyon Beşiktaşta tramvay cad desinden geçerken önünde giden bir otomobile çarpmamak için birdenbire firen yapmış, kamyon devrilmiştir. Şoför Bürhaneddin başından yaralanmıştır. Otomobil altında kaldı Köprüden geçen Tütün İnhısarı Kabataş j'aprak tütün şubesinde memur Nezire 1833 sayılı otomobilin altında kalmış ve kollarından, bacaklarından ve başından ağır surette yaralanmış tır. Yaralı Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmış ve o sırada kaçan şoför Sabri dört saat sonra yakalanmıstır. Ayağından yaralandı Sirkecide Ankara caddesinden geçen bakkal Mehmede Lokardın idaresindeki 1251 sayılı özel otomobil çarpmış ve Mehmedi ayağından yaralamıştır. Şoför yakalanmıstır. Zavallı yavru Köprü üstünden geçen 9 yaşında Muzaffer admdaki kıza şofdr Hüsey nin idaresindeki 2100 sayılı otomobil çarpmış ve ayaklarından yaralamıştır. Şoför Hüseyin yakalanmıstır. Araba otomobil çarpışmatı » Kızıltoprak istasyonuna doğru giden Hristonun faytonuna, arkadan hızla gelen şoför Raşidın 3947 sayılı kamyonu çarpmış ve araba parçalanmış, beygirler ölmüştür. İnsanca bir eksikü^ vOktur. Tramvay çarptı Ortaköyde Nar sokağında Mehmedakinin evinde oturan Süleymanın oğlu Demir Ali, Ortaköy tramvay caddesinden yolun karşı tarafma geçmekte iken Bebekten Eminönüne gelcn 1047 sayılı vatman Suphinin idaresindeki tramvay arabasma çarparak sol ayağı kırılmış ve vücudünün birçok yerlerinden ağır surette yaralanmıştır. Yaralı Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmış, vatman Suphi yakalanmıstır. Tramvaydan düştü Yeldeğirmeninde oturan Bohor, dün vatman Alinin idaresindeki 211 sayılı tramvaydan düşmüş ve ağır surette yaralanmıştır. Yapılan tahkikat sonımda vatmanın bir kabahati olmadığı anla şılmıstır. Motosiklet te adamı yaraladt Zeki isminde birinin idaresindeki motosiklet, Sirkecide Demirkapıdan ge çerken, o civarda oturan Halideye çarpmış ve zavallı kızı ağır surette yaralamıştır. Zeki yakalanmıstır. C. H. PARTlSİmE Keceb Pekerin dönüşü Bir müddettenberi Avrupada gezgide bulunan Cumhuriyet Halk Partisi genel (umumî) sekreteri Receb Peker 15 eylulde İstanbula dönecektir. SAĞL1K ÎSLERİ Sicil Direktörü geldi Sağlık ve Soysal Yardım Bakanlıpı sicil memurin direktörü Zihni dün sabah şehrimize gelmiş ve öğleden evvel lstan(Arkası var) bul Sağlık ve Soysal Yardım Direktör (1) Adına turnür derlerdi. O tarih lüğünde meşgul olmuştur. lerde pek moda olmuştu. Kadmlar davlumbarlı gözükmek için bellerine bağ Antalyada Morografi istasyonu larlardı. yapıldı hayet evlâdlardan biri açıkgöz çıkmış, bu hakkı tapuya bağlamağı düşünmüş, devrin zihniyetinden istifade ederek tapuya başvurmuş. Dedelerinden mirasla kendilerine geçen senede istinaden içinde mezar kazmak hakkını malik oldukları sahanın kendilerine aid olduğundan bahisle bir de tapu senedi çıkarmışlar. Gene devirler geçmiş, ahfadlar çoğalmış, yasalar değişmiş, mezarlıklar Uraya intikal etmiş, Uray burayı bayındıra başlayınca her sened namına yiraıi, otuz kişi karşısına çıkmış, ellerindeki tapu senedine istinaden «burası batapu bizimdir. Müdahale edemezsiniz!» demişler ve Urayı bu mezarhklara karışmaktan menetmeğe kalkışmışlardır. Şimdihk mesele bundan ıbarettır. Bunun üzerine Uray Evkaf kayıdlannı incelemiş ve bizim anlattığımız biçimde bir sonuca varmıştır. Şimdi resmî kayıdlara istinaden mahkemeye müracaatle bu tapu senedlerioin iptalini istemeğe karar vermiştir. Antalya (Özel) Burada ilk olarak bir Morografi istasyonu açılmıştır. Bu istasyon geçen haftadanberi denizdcki med ve cezirleri ölçmeğe başlamıstır. Geçenlerde burada bir otomobil kazası olmuştur. Freni bozuk bir otomobilin şoförü radyatöre su koymak için yere inince otomobil kendi kendine i çindeki sekiz kişile geri geri gitmeğe başlamıştır. Şoför otomobile yaslana rak durdurmağa çalışırken içindekıle re de yere atlamalarmı söylemiş. Bu ihtarı yolculardan beş kişi yapabilmiştir. Otomobil çukura yuvarlanarak dev rilmiş ve içinde kalan üç kişi de varalanmıştır. Söğüdde kuraklık (Özel) İlçe ve çevresinde dört aydır devam eden yağmursuzluk tan buğday ve arpa geçen seneye göre çok az alınmıştır. Ot ve samanın kışın hayvanları idare edecek kadar olma ması köylüyü düşündürmektedir. Bağlar ve bostanlar da bu sene iyi durumda değildırler. Sıcak çok bastırdı. Hararet gölgede 35 i geçmektedir. enevre toplantısı korkulduğıi gibi İtalyanın Uluslar Kuru « mundan çıkması ve derhal muharebeye atılması gibi bir sonuc vermedi. Fakat Habeş meselesinin salâh bulîki gün evvel Çatalca civarmda Gümrük Muhafaza Kamutanlığı İs masına da hiç yardım etmedi. Vaziyet bir cinayet olmuştur. Alman habere götanbul bürosu yapılan bir ıhbar üze eski hamam eski tastır. Yalnız harbin re Istanbul Edirne arasındakî mar şandiz treni Çatalca civarından geçer rine büyük ve önemli bir kaçakçıhğa çıkmaması için hiç olmazsa bir aylık vaken bir köylüyü altma alıp ezmiştir. el koymuştur. İncelemeleri çok gizli ya kit kazanılmıştır. Maamafıh iki tarafın Fakat yapılan tahkikat sonunda bu a pılan bu kaçakçılık şehnmizin en eski harb hazırlıklarını durdurmak için de damın kasığından bıçakla yaralandık bir yabancı tecim kurumuna aiddir. Ka birşey yapılmamıştır. Cenvre toplantısından müsbet bir faytan sonra tren yoluna atıldığı görüîınüş mutanlık bürosu tahkikatmı yapmış ve ve işin bir cinayet olduğu anîaşılmıştır. bu işi Gümrükler Espektörler heyetine da çıkmaması İngiltere ile İtalyanın arasına giren zıddiyetin önünü alacak bir Köylünün kim olduğu henüz belli de vermiştir. Yapılan ihbara göre bu büyük mües tedbir alınamamasından ilerf geliyor. ğildir. Çatalca müddeiumumıliği tahkisese dış illerden getirdiği en ıyi cins Mister Edenin M. Musoliniye yaptığı kata devam etmektedir. krepi eteklik bez diye beyanname ver teklıflerin ceffelkalem reddedılmiş olmamek suretile gümrükten geçirmistir. sını İngiltere bir türlü hazmedemiyor ve Bu mallar üç partide ve hep avni şekil bütün diplomasi, siyasal, fınansal kudtct de memlekete sokulmuştur. Bu suretıe ve nüfuzunu İtalyanın Afrikada giri? kilosuna 42 lira gümrük resmi verilme miş olduğu teşebbüsün yarım kalmasını si lâzımken ancak 6 lira gümrük resmıie temine sarfediyor. İngilterenin bütün dügeçirilmiştir. Bu suretle hazinenın yal şündüğü M. Musolininin nüfuz ve iti nız elli bin lıraya yakın zarar ettiği ve barı, faşist rejiminin şeref ve haysıyet', Kültür Bakanlığı Müzeler Genel Di bunun cezasile beraber yüz binlerce li Italya devletınin ve İtalyan mılletm'n rektörü Hâmid Zübeyr yanında Istan ra tuttuğu anlaşılmaktadır. Gumrükjer mevcudiyet ve hayatile sıkı ilişiği olan bul müzeleri yar direktörü Arıf olduğu teftiş heyeti bu hususta ıncelemelerine ve çok geniş mikyasta giri^ilen teşebbüse halde dün Edirnekapıda profesör Schaz devam etmektedir. karşı mümkün mertebe çok engel çıkarmann tarafından yapılan hafriyat ve maktır. rini gezmişlerdir. Profesörle tnimar KeCenevre toplantısmda hakem ve uz CEMtYETLERDE mal Altan çıkarılan izerler hakkında laşma komısyonunun mesaısıne bir ay Zübeyre malumat vermişlerdir. Berber mektebi genişletiliyor daha devam eylemesine karar verilirken Kazıya binanın ilk temelleri üzerin Berberler Kunımunun bundan bir 1928 andlaşmasınm harbe müracaat e de büyük bir önemle devam olur.mak müddet evvel yapılan kongresinde şimdı dilmiyeceğini tasrih eden maddesini katadır. Burada evvelce bulunanlardan bir kurs halinde bulunan berber mekle rar suretine kaydettiren ve bu suretle daha önemli duvar tasvirleri, freksler binin genişletilmesi ve düzenlenmesi ta İtalyanın harbi çıkarinasına engel hazırve lâhidler bulunacağı kuvvetle umul karrür etmişti. Bu iş için kongrede se Iıyan İngiltere olmuştur. 1906 muahedemaktadır. çilen komisyon dün bir toplantı yapmış sı esası dahilinde İngiltere, Fransa ve ve mektebin yeni şekli için bir ders pro ]îtalya arasında müzakerler yapılmasma gramı ve iç tüzük hazırlanmağa başlan j karar verılmesi dahi İngilterenin kendı KÜLTÜR tŞLERl sıne Habeşıstanda büyük nüfuz mınta mıştır. Kültür Direktörü geldi Yeni şekle göre berberler mektebi bun kası ve geniş hukuk veren bu andlaşmaYeni müfredat programlannı hazır dan sonra geceleri kalfalara ve gündüz yı İtalyaya karşı silâh olarak kullanmalamak üzere Kültür Bakanhğında topla len çıraklara açık kalacaktır. Mektebden sma yol hazırlamıştır. Bütün bunlardan başka Uluslar Kurumu meclisinin bir ay nan komisyonda bulunmak üzere on gün çıkmıyan berberler iş yapamıyacaktır. sonraki toplantısmda Habeş meselesinin evvel Ankaraya giden Istanbul Kültür Hava tehlikesine dair heyeti umumiyesinin müzakere edilme • Direktörü Mehmed Emin dün İstanbula konferanslar sine dair karar suretine kayid sokan gene dönmüştür. İngilteredir. Haber aldığımıza göre komisyon müfTürk Hava Kurumu Fatih kaza yö 1 İngiliz Bakanı Mister Eden 1906 redat programları etrafmdaki çalısmala netim kurulu haftalık toplantılarını munandlaşması esası dahilinde üç devlet arını bıtırmıştır. Yeni sene tedrısatınm da tazaman yapmaktadır. Toplantılarda \eha fazla verımli olabılmesi için dersler rilen kararlar çok önemlidir. Bunlar a rasında yapılacak her hangi bir anlaş hafifletilmiştir. Bundan baska yeni ta'i rasında propaganda ve ırşad kısmı ıçın manın kabıli tatbık olabılmesi için Ha • matname ile notlar, 5 numaradan 10 nu mühım bir hareket vardır. Bu kolun baş beşıstan Imparatorluğunun muvafakati maraya çıkarıldığı gibi olgunluk imti kanlığını idare heyeti üyelerinden öğ nin şart olduğunu tasrih ederek hem bu hanlan da kaldırılmıstır. retmen Abidin Ozger idare etmektedir. devleti teskin etmiş, hem de M. Muso Abıdın özger 8 ağustos perşembe gecesı liniye Habeş İmparatoru bir tarafa bıDarüşşafakaya alınacak rakılarak devletler arasında hususi bir ilk defa olarak Eyübde hava tehlikesi ve anlaşma ile meselenin halledilemiyece * çocuklar tedbirler hakkında bir söylev verecektir. ğını anlatmıştır. îngiliz Bakanı hakem ve Ilkmekteblerin üçüncü sınıflarından Bundan sonra sıra ile bu kaza dahilindeki uzlaşma komisyonu bitaraf azanın se » dördüncü sınıflarına geçen çocuklar a bütün nahiyelerde ayni söylevi tekrar çilmesinden sonra muayyen bir müddet rasından Darüşşafakaya alınacakların edecektir. zarfında iki tarafı uzlaştıramadığı tak • müsabaka imtihanı ağustosta yapıla Doktorların sınıflara ayrılışı dirde UlusJar Kurumu konseyının ku * caktır. tum andlaşmasınm ihtiva ettiği hükümler Dün Etıbba Odası yönetim kurulu ŞEHİR tSLERİ doktorların sınıflara bölüm işile uğraş dahilinde hareket edileceğini bildırerek behemehal İtalyanın mezkur andlaşma mıştır. ahkâmından dışarı çıkmamağa icbar e • Uray bütçsi Etıbba odasında mukayyed olarak dileceğini şimdiden anlatmıştır. Uray bütçesi tasdik edilmiştir. Ağus 200 kadar doktorun maliye tahakkuk tos maaş ve ücretleri yeni bütçeye göre. şubeleri tarafından gönderilen listede Ingıltere Uluslar Kurumu konseyınin verilecektir. ısimleri yoktur. toplantısmda bile İtalyanın elini ayağım Dün de Beyoğlu mıntakasına aid MÜTEFERRİK bu andlaşmanın hükümlerile kıskıvrak doktorlardan bir kısmının ayrım işi yapılbağlamak istemişti. Lâkin Fransanm a Takas heyetinin işleri tetkik mıştır. raya girmesi İtalyaya daha bir aylık vaediliyor DEN/Z İŞLERİ kıt kazandırdı. Fransanm bu iyiliği bo» Ekonomi Bakanlığı teftiş heyeti gö Floryaya vapur işletme gelecek şuna değıldır. Avusturya meselesinde rülen lüzum üzerine Istanbul vılâyeti yapyalnız kalan Fransa kendisine îtal « yıla kaldı takas tetkik heyeti muamelâtına el koyyanın son kuvvet ve gayretile yardım etAkay İdaresi tarafından Floryaya va tiğini görüyor. muştur. Bakanlık espektörlerinden Hamdi Namık bu teftişi yapmaktadır. Es pur işletme tesebbüsü plâj mevsiminin M. Musolini, Habeş seferi hazırlığı pektör meşhur takas suiistimali oluşu do geçmek üzere bulunması ve idarenın elın İtalyanın müsellâh kuvvetlerinden önemlayısile yapılan teftişlerden bugüne ka de yedek vapur olmamasından dolayı li (mühim) bir kısmının denizasırı yer * gelecek seneye kalmıştır. dar olan muamelâtı incelemektedir. lere gönderilmesine rağmen Avustury* Akay İdaresi 936 yaz mevsimi Flor hududunda manevralar yaptırmak üzere GÜMRÜKLERDE yaya vapur işletmek üzere şimdiden tedbeş yüz bin kişilik bir kuvvet toplamıştır. bırler alacak ve plâjlara merkez bir yer M. Musolini Fransız muharriri Piyer Bakan Ankaraya gitti de dubalı bir iskele kurmak olacaktır. Benuvaya yarısı motörlü olan bu kuvvetBir müddettir şehrimizde bulunan V/LAVE7TE Ieri lüzumu halinde bir milyona kadaı Gümrük ve Tekitler Bakanı Ali Rana çıkaracağını söylemiştir. dün akşam Ankaraya dönmüştür. Ba İdare heyetinin kararları kan yakında tekrar şehrimize gelecektir. A\"usturyanın Almanya ile birleşme • Bir müddet evvelsi Belediye nezafeti sine Küçük Andlaşma pek önem (ehemGümrük ve Tekitler Bakanı dün Tekitler Genel Direktörlüğünde akşama fenniye eski müdür muavini Mıthat ile miyet) vermiyor. Bu birleşmeye mâni memurlardan Muzaffer, Hakkı ve Na olabilecek yegâne çare Habsburghnn kadar meşgul olmuştur. ciye işten el çektirilmiş, haklarında \nc? Avusturyada ış başma gelmesıdır. Kü Nümunehane açılamıyor lemeye gırişilmişti. Bu araştırma sonunda çük Andlaşma ise buna silâh kuw.;tile Istanbul gümrüklerinde bulunan güm hazırlanan rapor İstanbul İlbaylığı idare ve umumî seferberlıkle mâni olacağmı rük nümunehanesi Ankaraya taşındığı heyetince gelmiştir. İdare heyeti ilk içti bir kere daha anlatmıştır. için gümrük komisyoncular birliği İstan malarında bu rapor üzerine konuşmaya Müttefiki Küçük Andlaşma zümresi bulda bir nümunehane yapmak yolunda baslıyacaktır. tarafından Avusturya meselesinde yalnız faaliyete geçmişti. Birliğin her yana yazîlbaylık idare heyeti dünkü toplantı bırakılan Fransa kendisine bugün yarım dığı mektublara cevab olarak şimdıye ka sında takas yolsuzluğu dolayısıle yapı mılyon ve yann bir mılyon askerle yar ^ dar başka memleketlerdeki tecim Oda lan tahkikat evrakı üzerindeki araştırmadımaNvLazırlanan İtalyaya Uluslar Kuları ve fabrıkalardan 1 7,000 parça nü lannı bitirmiş ve kararını vermiştir. Karumunda bir aylık vakit kazandırmak gimune gelmıştir. Yalnız gümrük idaresi rar bugün İlbaylığın tasdikma arzedile bi bir cemile göstermekten bittabi geri oda vermediğinden bu nümuneleri koya cektir. kalamazdı. Fakat kurum konseyinin bir cay bir yer bulunamamaktadır. ADLtYEDE ay sonraki toplantısmda îngilterenin İtalMHISARLARDA yaya karşı alacağı sert politika karşısında îki hırsız yakalandı Fransanm İtalyaya nekadar yardım ede«Bozkurt» piyasaya çıkıyor bileceği belli değildir. Baktriyoloğ İhsan Sami ve KaragümTekitler (inhisarlar) İdaresi onuncu rükte oturan sabık maliye memurlarından MUHARREM FEYZt TOGAY, yıl sergisi münasebetile ve paviyonunda Refiğin evlerinden eşya çalmakla suçlu sattığı Bozkurd sigaralarının halk tara Yekvard ve arkadaşı İhsan yakalanarak EVKAFTA fından büyük bir rağbet görmesi üzerine Müddeıumumılığe verılmışlerdir. Suç oeneı uıreKtör gitti bu sigaraların satışa çıkarılmasını karar luların dün Sultanahmed sulh ceza mahlaştırmıştır. Bozkurd s^araları Istanüu', kemesınde sorguları yapılarak Yekvard Evkaf Genel Direktörü Fahrettin te* Izmir ve Ankara oivasalarında satıLğa hakkında tevkif kararı verilmis: îhsan kikatını bitirmiş ve dün Ankaraya git < cıkarılacaktır. nnistit. kefaletle serbest bırakılmıstır. vurup trenin altına atmışlar 42 lira verilecek krepi bez diye geçirmişler! Edirnekapıda kazı Dün Müzeler G. Direktörü inceleme yaptı