Hayat AnsSklopedisi üncü cüzü çıktı Devlet, fabrikacılık Edebilir miymiş, Edemez miymiş? eşrutiyet rejiminin ekonomik siyasasını bilenler, Meb'usan Meclisinde, o vaktin Maliye Nazırının her fırsat buldukça «devlet fabrikacılık edemez» prensibini ileri sürdüğünü unutmamışlardır. Meşhur bır ekonomi profesörünün, Lörua Boliyönün prensiblerinden bıri olan bu liberal düşünce ile Osmanlı tmparatorluğu, işlettiği fabrıkaların çoğunu bırakmıştı. Mahmud Şevket Paşa olmasaydı askerî fabnkalar da devletin elınden çıkacak ve çok geçmeden patlıyan savaşlarda, ordu, çınlçıplak, yalınayak ve başı kabak kalacaktı. Cumhuriyet rejimi, «devlet fabrikacılık yapamaz» prensibini bırakb. Zaten, Büyük Savaştan sonra devletin fabrikacılık, tüccarlık yapamıyacağı, demiryolu yapıp işletemiyeceği, vapurculuk edemiyeceği gibi eski ekonomi prensıblerinin modası geçmişti; buna tamamen aykırı olarak herşeyi devlete yaptıran devletçilik prensibi ortaya çıkmış ve kuvvet bulmuş tu. Cumhuriyet Halk Fırkası mutedil devletçilik prensibini tutmuştu. Bunu yaparken eski prensibler kafalarına iyice işlemiş olanlar, gene «devlet fabrikacılık edemez, devlet demiryolu yapamaz...» dı>e itirazlarına devam ettiler. Haibuki bazı Avrupa memleketleri için azçok doğru olsa bile, Türkiye için devletin fabrikacılık etmemesi, demiryolu yapmaması ve işletmemesi, büsbütün yanhştı. Çünkü bütün bu işleri yapacak olan sermayeyi bizde devletten başka kimse bulamazdı. Avrupa sermayesi, Kurtuluş Savaşından sonra açık sözlü bir Fransız gazejacısîhîn dediğı ğibîpen az yüide kazanc görmedıkçe buraya gelmezdı. Cumhuriyet Türkiyesı de Osmanlı saltanatı gibi Avrupa ser mayesi tarafından memleketin soyulup soğana çevrilmesine bile bıIe ve göz gore razı olamazdı. Onun içindır, ki devlet kollarını sıvayıp memlekette buyuk sermaye ve büyük teknık istiyen işieri kendi yapmağa başladı. Daha küçük işleri de bunları yapabilecek kimselere, şirketîere bıraktı. Sanayileşme programımızın ana prensibi bu olmuş, Sümer Bankın t>2 milyon lıra sermaye ıle kurulmasının sebebi, gene," bu olmuştur. Iç yapraklarımızda, kurulmuş ve işlemekte bulunmuş olan Sümer Bank fabrikalarınm ki bunlara asıl adlarıle devlet fabrikaları da diyebiliriz 1934 yılında nekadar ış çıkardıklarını gdsteren bir takım rakamlar vardır. Bunlara gore, 1934 yılında 1933 ten Fesane fabrikası % 27, Hereke % 59, Bakırköy % 31 fazla iş çıkarmışlardır. Uşak şeker fabrıkasında bu artma % 7 dir. Beykoz deri ve kundura fabrikasının da işleri çoğalmış, >apılan kösele ve deriler 640,000 kilodan 1,170,000 kiloya, kunduralar da 326,000 çiftten 502,000 çifte yükselmiştir. Bütün Türkiyede 1933 yılında 2,281,000 kilogram yünlü kumaş yapılmıştı. 1934 te ise, yalnız Sümer Bankın işlettiği Fesane, Hereke ve Kayseri Bünyan fabrikaları 1,139,000 kilogram yünlü ku maş yapmışlardır. Boylece bütün memleketin çıkardığı yunlü kumaşın % 50 aini bu üç devlet fabrikası yapmıştır. Sümer Bank fabrikalannın yaptıklan işlerin böyle artması çıkardıklan mallann iyiliğinden, sağlamlığından dolayı piyasada tutulmasmdan ileri gelmiştir. Sümer Bank, ekonomi progra mında yapılması kendisine verilen yeni fabrikaları kurmak için mevcud fabrikalarının çalışmasmdan daha güclü bir gayretle uğraşmaktadır. Kayserideki ve Konya Ereğlisindeki pamuklu dokuma fabrıkalarile Izmitteki kâğıd fabrikası bu yıl açılacak ve işlemeğe başlıyacaklardır. Nazillideki basma fabrikası, Bursadaki kamgarn (taranmış yün ipliği) fabrikası, Zaframbuludaki demir, Kütahyadaki porselen, Gemlikteki sun'î ipek 74 umhuriyet S 6 n e NO. 3 8 7 5 Telgraf ve mektup adresi: Cumhuriyet, Istanbuj . Posta kutosu: tstanbul, No. 24« Teiefon: Başmubarrtı ve evi: 22366 Tabriı heyetl: 24298. îdare ve matbaa fcısmlle Matbaacılık ve Neşrfyat şırfceti 24299 24290 CUMHURIYET ÇOCUĞUNUN 7 KİTAPLARI ROMANLAR UIKAYtLER MASALLAR Kitabcılardan arayımz. 27 ŞUDat 1935 Tramvay Şirketinin davası reddedildi neşretmesi muhtemeL. Nafıa Bakanlığının temmuz 926 tarihli tramvay mukaveleierini feshetmesi kanun ve nizamlara uygun görüldü Ankara 26 (Telefonla) Şu rayı Devlet heyeti saat üçte Tramvay Sirketile Nafıa Bakanlığı arasındaki davaya aid kararını tefhim etti. Muhkeme salonu çok kalaba • hktı. Kararı zabıt kâtiblerinden biri okudu. Her iki tarafın vekil lerî bunu ayakta dinlediler. Din leyiciler arasmda Hukuk talebesi ekseriyeti teskil ediyordu. Kararda davanm esasları ve davacı tarafın iddiaları gözden geçi rildikten sonra Nafıa Bakanlığının karannda kanun ve nizamlara muhalefet gcrülmediği bildiriliyorda. Şurayı D e v l e t kararını verdi A . ... , .. ,. . ,,.„ Ataturkun bır teblıg 5 inci Meclis içtimaa çağırıhyor J Ilk içtima cuma günü yapılacaktır. Geçen devreden artan kanun lâyihaları hükumete iade edildi Dördüncu Millet Meclirinin »on celteri Tramvay Şirketini" davanm tetkik eden Şârayt Devlet Heyeti hâkimeti mumiyesince verilen kararın metni sudur: Tiirk ulusu adma Hükiim veren Şurayı Devlet daavî daireleri genel heyeti tarafın dan gereği düşünüldü: Yardımh veya yardımsız, menafi garantisini muhtevi veya bu garantidea arî olarak bir âmme hizme tinin, ma&rafı kendisi tarafından yapılmak ve kendisine, bu hizmetteo müstefid olanlardan muayyen bir tarife dairesinde bir üccet istifası hak ve mezuniyeti vcrilmck suretile bir ferde veya bir sirkete uıun bir devre için gördürülmesi vc anm bu hizmetle mükellef tutul ması esasına tnüstenid bulunan mukavelelere «âmme hizmeti imtiyazi mukaveleleri» denir. Bu nevi mukaveleler, taraflara îdare hukukundan mustak mükellefiyetler tar • hetmek itibarile idarî mukaveleler mecmuasraa dahil olmakla bera • ber bunlar, âkidlerini âmme hizmetini yürütmek, daimî ve muntazam bir halde isletmek gayesini temin için âmme kudreti haklarile de teçhiz ettiklerinden diğer idarî tnukavelelerden bir fark arzederler. Jşte bu ayrıhk icabıdır ki, imtiyaz mukaveleleri hakkında bütün memleketlerde hukuku adiye rejünin • den müstakil ve âmme hukukundan münbais hususî bir hukuk sistemi intibak ettirilmiş ve bunlardan mütevellid hdv türlü ihtilâflar, idarî kaza sahasına vazolunmuştur. Adlî kazanın yanıbaçında bir de idarî (Arkast beşınd sahifede) Ankara 26 (Telefolna) Mec luin onümüzdeki cuma günü toplanacağı muhakkak gibidir. Dördüncü Millet Meclismin tatili için ve • rilen takrirde 1 marta kad*ar tatil istenildigi için, içtimaın, ancak, Reisicumhur tarafından yapılacak bir tebliğle olacağı anlafihyor. Bu tebliğin yarm (bugün) Ata • Kararın sureti Ankara 26 (A.A.) 2124 teramuz 926 tarihli mukavelelerle kararlaşhnlan vecibelerden yeni hatIar inşasına aid olan kısnu Şirket tarafından yapılmadığmdan dola yı bu mukavelelerin feshedildiği ve gene bu mukavelelere tevfikan bu yükseltilmiş tarife mucibince tramvay ücreti olarak bu maksadla halktan almmıs olan iki milyon küsur liranın geri verilmesi için Bayın dırlık Bakanlığmca 1 ağustos 1934 te Şirkete tebliğ edilmiş olan kararın, salâhiyet, şekil ve esas nokta • larmdan kanuna muhalif olduğu iddiasile iptali için tstaabul Tramvay Şirketi tarafından Şurayı Devlet nezdinde ikame olunan dava hakkıcıda Şurayı Devlet heyeti u türk tarafmdan nefredümeai bekleniyor. tlk içtimada en yaşli aza Meolite riyaset edecek ve o gün say lavlann yemini yapılacaktır. Ye minden sonra Meclis Reisi ve divani riyaset intihab edilecek, dokuz kişilik bir heyet tarafmdan Cumhurreisi intihabı için verilen reyler u(Arkası betfnci sahifede) Ingi) tere Hariciye Bakanı Moskovaya gidecek Sir Con Simonun Moskovadan dönüşte Varşova ve Praga uğraması muhtemel görülüyor Loe.dra 26 (A.A.) Times gazetesi yazıyor: «Sir Con Simonun Berlinden sonra Moskovayı ziya • ret etmesi muhakkak gibidir. Var* sovaya da gitmesi pek muhtemel dir. > Aynt'î mezden evvel, nihayet Praga da uğraması kabildir.» Londra 26 (A.A.) Timesin haber verdiğine göre, Sir Con Simo • nun Berlin ve Moskova seyahati, yarınki kabine içtimauıda müza • kere edilerck, bir karara bağlana • caktır. Ayni gazeteye göre, nazırlardan bazıları, Sir Con Simonun Berlin • den dosdoğru Londraya dönmesi • ni ve sark andlasması hakkında Sovyetlerle Polonyanın vaziyetini an lamak üzere Moskova ile Varso • vaya baska bir nazırra gönderilmesini teklif etmişlerdlr. Londra 26 Sir Con Simonun Berlin ve Moskova seyahati münasebetile deniliyor ki: «Umumî mahiyette karsılıklı bir müzaheret andlasması olmasa bile, sarkî Avrupa devletieri arasında mevcud ve emaiyet icabatına uy • gun diplomatik uhudun teyid ve takviyesi derpis oluntnaktadır.> Afrikaya gönderilen asker ve mühimmat) Orta Asyada yenî / 4 b i n t O n T U K b i r VapUrbırmacerayâdogru Japonlar, Abdülkadiri Napoliden asker yükîiyor hab'fe ilân edeceklermiş! İtalya ile Habeş arasındaki müzakereler heniiz bir netice vermedi, İtalyanın cevabı bekleniyor «Zurich Zeitung» adlı gazete nin Pekin muhabirî tarafmdan Çin Türkistanı hakkında verilen haberler burada teyid edllmektedir. Moskova 26 (Hususî muhabiri • [Arkast altvnct aahifede\ Barem tadilâtı raporu hazırlandı Kanunda epeyce değişiklik olacak Ankara 2 6 (Telefonla) Memurlann baremi üzerinde tetkikat yap • tnak üzere teskil edilmiş olan müste sarlar komisyonu mesaisini bitirerek raporunu Basvekâlete vermistir. (Arkası beşınci sahifede) Ingiliz Dtş Bakam bir ziyafette nutuk MÖylerken kumetinin, 3 şubat tarihli Fransıztngiliz beyannamesinden doğan mft seleleri müzakere etmek üzere, 1giliz nazırlanndan bir veya bir kaçım resmen Moskovaya davet et tiği zannediliyor. Pari* 26 Sir Con Simonun persembe günü buraya gelmesine ih • Sovyetlerin daveti Londra 26 (A.A.) Sovyet hü timal verilmektedir. Şarki Afrikaya gidecek olan Italyan askerleri NapolideH gemilere irkâb ediliyor. almıstır. Mesinadan da 3600 as Napoli 26 Konte Biancamano ker alacaktır. Bu aksam veya ya vapuru dün sabah Mesinaya vâsıl rm sarkî Afrikaya hareketi muh olmuştur. Vapur burada 29 uncu temeldir. Mesina fırkasına mensub mütebaki Harbiye müsteşacı Mesinaya gtefradı yüklemeğe baslamıstır. 24,000 derek orada toplanan kıt'alan teftiş tonluk olan bu vapur Napoliden is [Arkası altıncı sahifede] tihkâm efradı ve otomobil kıt'alacı llinHIHmilHİIUIIIIIinilllllllPllllllllllllilllllllIIIIIIIIIIIIIIIIIIIlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllMlllilinilllllMllllllillllMIMIllMIIIIIII'llllllll Venizelos paşanm çevirdiği dolablar! Prof. Hikmet dünkü inkılâb dersinde bunları anlattı Eski Kültür Bakanı Hikmet, inkılâb decsle • rine dün de de vam etmistir. Gecen ders • te mütareke sıralaftnda düş manların Osman lı fmparatolurğu hakkmdaki ta savvurlannı an latmıs olan HîkVenizelos met <?ün sözlerine şu sınetle devam et miftir: < Acaba Osmanlı ricali düş manların bu tasavvurlarını biliyor (Arkast beşinct sahtfede) iHMiıııııııiMiıııııııııiMiııııııııııııııııııııııınıııııııiH Piyasa karıştı nııııııııııuıııınıııııııiMitıiiiıınMiııtıııııııiMiıııtııııtiHiııtttttınııınııııııııııııiHMimıtn Ticaret mukaveleleri, feshedilen Fransız e?aslarına uygun devletlerin mallarından da tenzilâtsız resim alınacak fabrikaları da biribiri arkasından işe başlıyacaklardır. Böylece, Sümer Bank, sanayileşme programının kendi üstüne aldığı ilk parçasmı vaktinden önce bitirmiş olacaktır. Devlet fabrikalannı kuran \e işleten Sümer Bankın bu bece^kliliği ve başarıcılığı gösteriyor ki «devlet fabrıka işletemez» prensibi bir tekerlemeden başka birşey değilmiş! Avrupah bilgisile yoğurulmı yan, Avrupah gibi çalışmayı bilmiyen, beceriksiz ve değersiz el lerde, devlet, yalnız fabrika değil; kendi kendini de işletemez. Devlet, fabrika işletemediği, vapurculuk edemediği, demiryollarını kendisi yapamadığı ve çalıştıramadığı zaman kabahati, devletçilik prensibinde değil, bu işleri yapabi lecek bilgili kafaların ve becerikli ellerin bulunmamasında aramalıdır. Sümer Bank, işin, can alacak yeri ve muvaffakiyetin sırrı, yalnız makinelerde olmadığını, on!an kullanan kafa ve kollarm daha mühim olduğunu anlamış, Avrupada okumuş bilgili gencleri arayıp bulmuş, okutmak ve mühendıs yetıştirmek için Avrupaya yenıden gencler göndermiştir. Bütün Sümer Bank ve fabrikdlarında Türkiyenin okumuş, işmde usta olmuş değerli gencliği, ne yaptığmı, ne yapacağını bıleıek çahşıyor, genc Türk, Cumhuriyetinin genc sanayii bu gencliğin elinde doğup büyüyor. Bu, her Türkün sevinc ve kıvanc duyduğu bir başarımdır. ABlDlN DAVER Istanbul Gümrükleri Başmüdürlük bintuile Başmüdür Seyfi BugOn Uçuncu sahifede: Avrupa yolun dan notlar. Itmail Habib Sevok. Dördüncu sahifede: fabrikaları. Sümer Bank Hükumetimiz tarafmdan, Fransa hükumeünin Türk ihraç mallarina karsı çıkardığı müskülât üzerine, Türk • Fransız ticaret mukavelesinin feshi piyasada büyük akisler uyandirmistir. Gümrök'ere gelen mütemmim emre göre Türk Fransız mukavelesinin ih tiva ettiği ve tarife vaziyetlerinden bn mukavele esas gösterilerek istifade ettirilen d'ğer devletler müvaredatı da aynen Fransiz emtiasi gibi tenzilâtsi» tarifeye t?bi tutıIacaktir. Bunun için bu aksamdan itibaren, Fransız emtia • {Arkası altıncı sahifede]