B20Te§riniewell934! U Cumhariyel Memleket hlkâyeleri Böyle oîur itîzar dediğin! Yaxam Ferİdnn Osman Safder Bey dizinde çizıktırdığı der • kenan masaya bırakarak gözlüklerinin üzerinden duvar saatlne baktı ve soylendi: Allah Aliah, ikindi olmus mu yahu. Mübarak saatler de, sanki ve • lospit tekerleğine bağlı; o kadar ça • buk geçiyor ki.. Bağdaş kurduğu koltuktan yavaş yavaş kalktı. Cebinden çıkardığı enfiye kutusunun üstiinü altını fiskeleyip içindekini hoplattıktan sonra bir tu • tam burun otu çekti. Odanın bîr köşesine grdiği ipten bir havlu aldı. Burası Safder Beyin bir nevi arzı mukaddesi idi. tpin öte tarafına ondan başka kirase geçemezdi. Bir köşede namaz seccadesi, tneke abdest ibriği durur ve öğle, ikindi namazlarnu orada kılardı. Omuzunda havh elinde ibrikle taşlığa çıkuğı zaman eski bir medrese olan tapo dairesinin demir parmaklıği önünden Sıhhîve Miidüriinun geçmekte olduğunu görerek nevri döndii: Lâhavle velâ larvvete, diye mı • nldandı. Bu zmdık herif te her yerde önüme çıkar! Tapu müdiirü Safder Beyle, genç doktorun yildızı nedense bir türlü bansmamışh. Doğru »özlülüğü patavat • sızhğa kadar götürmekte zevk bulan doktor, bu softa miistehasesi müdürle Irasusî ve resmî ber mecliste acı acı alay etmeği pek »eviyordu. Safder Bey onun ağılı iğnelerine baş sallayıp geçiyordu ama münasebetli, münasebetsiz « Akd ve iz'an dağıtılırken mutlaka nafue namazuıda imişin hocam. Yoksa ba kadar kafadan gayrimüseflâh kal mazdm!» demesine dayanamıyorda. Işin fecii herke* doktor Nusretten yana çıkryordu. Onun litifeleri, iğne • leri sohbetlere, katıla katıla gülünen, nes'e çesnileri veriyordu. Hele o sinti vali yok raıydı? Bütün islerin bast oydu. Bu şunank gence yüz verdiği yetmiyormuş gibi lxr toplantıda adam a • dam üstüne yollayıp onu çağırhyor, sonra da « E haberin var mı doktor, Safder Bey müdiriyet odasındaki mesçidine bir de member ilâve ettirîyor • muş, neredeyse pencerenin birini şe • refe yapıp ezan okuyacak! Sen ne dersin bu islere?» tekerlemesüe tarizlere kapı açtyordu. Tapu müdürü o gün de böyle ibrik •e havluyla apteste giderken doktoru görünce cürrmi mefhut halinde yakaianmif gibi duraladı, sarardı, morardıf ' « Dinine yandığım talihı'L Dedi. Yıllarca medreselerde dinek çürüt, devlet hîzmetinde kafa patlat, sonra da gel bu bastıbaeak Iâf ebesinin »Igıdırlanna alt ol!» Nusretin sanki kulaklarmda da birer gözü vardı. Safderi gene görmüş ve gözleri parlıyarak ta uzaktan lâf at mıstt: O merbaba mevlâna! Yahu va kit, «m«|i varken itfaiyeye haber ver bari; sonra bir gtce tapu dairesine nur inecek te yangın var sanacaklar! Ama bu sofuluğun da ipliği pazara ç'kıyor ha, şimdiden malumun ola! Ne demek istiyorsun yani? Şunu demek istiyorum yani: gosteris için Inldığın namazlar sade öğle ve ikrodiden ibaretmiş! Neee?? Bühtandır vallahflazim! Sus, ADahı karrçtırma! Evde faz1a mefguliyetinden nasi yatsı ve sabah namazlan hep kazaya kalıyormuş ıhirim! Safder, doktorun ne demek istedi ğini derhal anlamıştı. Sar'a nöbetine uğramıs gibi sarsıldı, titredi, dindeki fbrik şamata ile yere düştü. Bakışları da yerlerde sürünüyordu. Bu seytanm çnağı herif, hariminin hususiyeüerini nereden büiyordu? FUhakika taze, tiivana bir peripeyker olan ikinci haremini aldıktan sonra Allah taksirahnı affetsin bu işler böyle oluveriyordu işte! Ama onun ne kabahati vardı? Akşam namazı, urasmda yemekte bulunuyor, yatsı ezanmı sohfbet arasmda ifitmiyordu. Sabah namazma ludkmaksa, yatak odasmdan baska her yerin çivi kestiği bu kış ayazlannda, her ba • bayiğiün kân değildi doğrusu... Dalgmlıktan kendine geldiği zaman Nusret çoktan gitmiştL «Addaam sendeee! Diye düşündü, keşke herkesin suçu bu kadar olsa!» Hem bunu şu yoluk bıyıklı zmdıktan başka kim bi liyordu ki!. On, on beş gün sonra tapu müdürünün canını çok sıkan bir hâdise oldu. Vilâyet umumî meclisi peçelerin kaldırılmasına dair bir karar kabul et mif ve kadmlar başlanndan bu ipek kaf'«leri derhal atmışh. Şimdi ayıkla • yındı pirncin taşlannı! Güi yüzlü ka • nsını namahremler içine apaçık nasıl kapıp koyuverirdi? Fakat kadmı evde de mahpus tutamazdı yal Hem sonra adamı tefe koyup çalarlardı. Hele o Allahm belâsı sıhhiyo müdüru duyar • sa!.. Bu son ihtimal Safderi iliklerine kadar tHretmişti. Düşündü, taşuıdı, istihareye yattı, taassup cihazmm bütün kara çarklan gıldır gıldır döndü ve nihayet dâhiyane bir çare buldu. Refi ka hanun artık sokağa ta topuklanna kadar siyah bir manto ve siyah bir eşarpla peçesiz cıkıyor, yalmz gece gündüz elinde kocaman bir kara şemsiye taşıyordu. Namahremler gözüne kal • kan vazifesini gören bu şemsiye daima açık bulunuyor ve kadm, nerrde er • kek görürse şemsiyeyi o tarafa îndiriyordu. Gerçi yaz geceleri zifiri karanIıkta açdc şemsiye 0e dolaştnak tuhaf kaçıyordu ama tesettür de dört başı mamur oluyordu! Safderin sevinci çok sürmedi. Bir gün dairede eline kocaman bir zarf tutuşturdular. tçindrn yaldızlı bir davetiye çıkb. Vab' ve balo komiseri Nusret imzalarmı taşıyan bu kâğıüa, yılbaşı mönasebetüe hükâmet konağmda verfle • cek baloya onu ve refîkasmt cağınyorlardu Hazret dona kalmışo. Balo.. ZatıâlüVri.. ve refikalan hanımefendi... tesrifmiz... Beyni kanncalandı, bakış • lan bulandı. KeUmeler yerlermden oynadı, irileşti, müstehzi, mütecessis ve çapkm birer göz oldu. Kulakları uğuldayor, «Olur sey değil, lâhavle velâ kuvvete, ohır şey d«ğO, bu gene onun domuzluğudur raubakkak, o zmdığm... baloya ha! Davet ha! Refikamla be • raber?.» diyordu. «> A»Aov Sonra beyninde bir funşek çaktı. Baskâtibe dönerrJc: « Suphi Efendi, oğlum, dedi. Ben eve gidiyorum. Çocuklar biraz rahatsız da.. Sen artık îdarei maslahat ederSafder Bfy ertesi gün de görunmedi. Yalnız mütekaidini etibbadan Hafız Nurollah Beyin eve çağınldığı, gece de mahalle imaraınm müdür beyi ziyaret tttiği rivayeti ortalığa yayJdu üç gün sonra daireye geldiği vakit yfizü gülüyor, çehresinin çizgilerinde umulmadık bir oyun hazırhyanlann hazzı okunuyordu. Hademeyi çağndı ve eline hürmetlice bir zarf hırusturarak valiye yolladı. On beş dakika sonra asd pan • donıima vali beyin odasında kopmuştu. Vali hemen sıhhiye müdürfle roektupçuyu çağırtnuş, onlar Safder Be • yin yolladıklannı tekrar okurlarken kendisi müthiş bir kahkaha fırhnan geçiriyordu. Safder Beyin zarfmda çıkan bir doktor raporile mahalle ihtiyar heyeti mazbatasıydı ve iküinde de şöyle deniliyordu: «Elyevm tapu müdüru bulunan Safder Beyin refikalan hanun bir nezlei sadriye ve romatizmadan mustarip bulunup meşakı seferiyeye gayrî müte • hatnmil ve lâakal on beş gün mut • Iak istirahate muLtaç olduğu...» Mes'ut bir nişan rasimesi Leylâ Hanımla Bülent Beyin nişanları dün Perapalas oteîinde bütün bir sanıimiyetle k" f lul?iî^ı Yağmur altında oynanan maçlar K. S. K, kulübünün yeni idare heyeti Dünkü lik maçları camur Kulüpte 25 kişilik bir meriçinde oynandı kez heyeti teşkil edildi Dün Fenerbahçe stadmda hava nın yağmurlu olmasma rağmen lik maçlarına devam edîldi. Müsabakalara saat 11 den itibaren baslandı. tlk müsabaka FenerI bahçe • Süleymaniye genç takım lan arasında oynandı. Fener kiiçükleri başlangıçtan itibar/n hâkim bir oyun oynıyarak 61 kazandılar. îkinci maç Fenerbahçe Süley • maniye B takımlan arasında oy nandı. Bu müsabakada Fenerbah çeliler hasımlanna her iki devre de faik bir oyun oynıyarak neticeyi 60 kendi lehlerine bitirdiler. Üçüncü müsabaka ikinci kümeden Altınordu ile Kasımpasa arasında oynandı. Kasımpasalılar güzel oynama larına rağmen ilk devrede yedik leri iki golle maçı iki sıfır kaybettiler. Son müsabakaya baslanacağı sıralarda yağmur çok siddetini arttırdı. Bu sebeple Fenerbahçe Süley • maniye birinci takımlan sahaya ilân edilen raatten biraz geç olarak çık tılar. Fenerbahçeliler her zamanki kadrolarını muhafaza ediyorlardı. Süleymaniyeliler de bir iki oyun • cularından mahrumdu ve onların yerini yeni oyuncular almıstı. O • yuna Sadi Beyin hakemliğile başland'. Fenerliler daha ilk dakika • lardan itibaren süratli paslarla Süleymaniye kalesine indiler. 5 inci dakikada Nanvğın ayağüe ilk gol • lerini kaydeden Fenerliler, tek kale vaziyetinde oynıyarak ve iki gol daha yaparak devreyi 30 bitirdi • ler. İkinci devrede Fenerbahçe mu • hacimUri güzel bir oyun çıkardılar ve bu devrede de hâkim oynıya • rak 6 gol daha yaptılar ve maçı 90 kaz&ndılar. lzmir (Hu susi) tzmi • rin Kadıköyü sayılan Kacşı yakada mınta kanın en eski spor kulübü K. S. K vardır. Karşıyaka spor kulübü hâlen Izmirin şilt şampiyonudur. Bundan baş : S. K. ka İzmirin hem atletizm ve hem umuml kâtibi de denizcilik Süreyya Bey şampiyonudur Yelkencileri ise bu sene tstanbulda yapılan müsaba • kalarda Türkiye birinciliğini ka • zanmışlardır. Bununla beraber bu muvaffakiyetler ancak o kulübü teşkil eden gençlerin ferdî gayretIerinden doğmuştur. Kuvvetli bir idare heyeti Karşıyakada hemen hemen şimdiye kadar teşekkül etmemiştir. Etmiş olsa bile faaliyet leri devamlı olamamıştır. Bu se beple muhitin gençlerinde görü Ien bu kabiüyetleri, teknik bir çalışma ile takviye etmek, yekunu iki üç bini bulan azasının yegâne arzulannı teşkil etmekte idi. Nüfusu (40) bini bulan tzmirin bu şirin sayfiyesinin bu kulübü, faal ve kuvvetli gençlerden maada, aza lan arasında tzmirin en güzide şah< siyetlerini de taşımaktadır. Son günlerde aktolunan umumî bir kongrede kulübün istikbali raev zuu bahsolmuş ve (yedi kişilik idare heyeti) usulü lâğvedilerek ku lübün nizamnamesi tamatnen tadil edfl> miftir. Şimdi Karşıyaka kulübünün mukadderatı 25 kişilik bir merkez heyetinin eline terkedilmiştir. Kulüp idare heyeti, faal üç kişiden mii rekkeptir. Merkez heyeti her üç ay da bir idare heyetinin faaliyetinl konbol edecek ve onu icap ettiği takdirde iskat edebilecektir. tlk idare heyeti şu zevattan te • şekkül etmistir: Umumî kâtip avukat Süreyya, umumî kaptan sigortacı Sadi ve muhasebeci kumus • yoncu Muhlis Beyler.. Karşıyakahlar, bu yeni heyetten ve bilhassa tzmirin güzide biır avukatı olarak tanınan Süreyya Beyin faaliyetinden büyük ümitler beslemektedirler. Ntfanhlar ve babalart bir arada: Sağda Yuna» Nadi Bey, Uş&akizade Halit Ziya Bey Birinci sahifeden mabait Saat beşten itibaren gelmeğe başlıyan davetlileri arkadaslarımızdan baskaca bizzat Yunus Nadi Beyle refikası Nazıma Hanımefendi karşılıyorlardı. da Gazetemiz tahrir, idare e tertip ailesi yeni Türklüğün en ıy. yetişmis iki genci ve yekdiğerininse hakikaten esi olan Leylâ Hanımla Bülent Beye en har ve samimî tebrik ve temennilerini arzetmekle bahtiyardır. Saat altıya kadar otelin baslıca büyük salonları her iki ailenin dostIarından müteşekkil en güzide bir Çocuklarunız Leylâ ve Bülendin kalabalıkla şenlenmiş, otelin bir sadün Perapalas oteîinde kutlulanan lonu da en nadide çiçeklerin en güzel tertip olunmuş birbirinden güzel nisan merasimine lutfen iştirakle ve mükemmel buket ve sepetlerile bize ifadesi müşkül bahtiyarlıklar veren pek çok dostlarımızın kıy baştanbaşa dolmuştu. metli huzurlarına sonsuz sükran Bir taraftan güzel bir musikinin hislerile mütehassisken yurdun her ruhlara uçma hisleri veren ahengile yanmdan ve hatta uzak diyarlar dans başlarken diğer taraftan müdan diğer birçok ebibbamızm saakellef büfede misafirler izaz olunu det temennisini natık olarak gön yordu. Nişanlıların açtığı dans saat dermek lutfunda bulundukları bir sekize kadar devam etti, ve bu üç sa yığın telgraf ve mektup önünde bizi at zarfında Perapalas salonlarında kime nasıl teşekkür edeceğimizde hakikaten asaletli bir cemiyet haya mütehayyir bırakan diğer büyük bir tının en yüksek tecelliyatı yaşanıldı. bahtiyarlık içinde kaldık. Hayat • Ev sahipleri ellerinden geldiği ka larımızın hakikaten mes'ut olan bu dar îzaza çalıştıkları misafirlerini en hâdisesinde bize bu kadar yüksek samimî tesekkürlerile teşyi de etti kıymetli bir alâka göstereo bütün ler. Perapalas salonlannı dolduran muhierem zatUra kalplerimizin en güzide misafir kütlesinden baska bu samim! heyecanlarına müterafık toplantıya iştirak edemiyen dostla tesekkürlerimizi bu açık »atırlara nn telgrafları da bir masanın üzerini tevdi ediyoruz. Halit Ziya Ufşakizade Yuna* Nadi •mubalâğasız doldurmuştu. Açık teşekkür Şeref stadında Havanın yağmurlu olmasma rağmen Şeref stadmda da lik maç* larına devam edildi. tstanbulspor • Beykoz birinci takımlan maçı sa • lıanra çamurlu ve havanın bozuk olmasından çok zevksiz devam etti. tlk devreyi hâkim oynamasına rağmen 10 mağlup bir vaziyette bitiren tstanbulspor ikinci devrede Beykoz kalecisinin bir hatası yü zünden beraberlik sayısını yaptı ve her iki takımın bütün gayreti ne • ticeyi değistîrmedi ve maç 11 be • raberlikle nericelendi. tkinci kümeden Beylerbeyi A nadolu arasmdaki müsabaka ancak 20 dakika oynandı. Yağmurun sıkla^ması dolayisil« tehir edildi. ts tanbulspor Beykoz B takımlan müsabakası 31 Istanbulsporun galibiyetile neticelendi ve genç takım • lar maçında da, Beykozun genç ta kımı olmaması dolayısile oynanmadı. Ankarada lik maçları Ankara 19 (A.A.) Bugün ya pı'an lik maçlannda Gençler Bicliğl 50 Demirspora galip gelmiş ve Ankaragücü ile de Muhafızgücü ara • sındaki müsabakayı da 21 Anka ragücü kazanmıştır. Ankaradaki at yarışları Ankaca 19 (Telefonla) Sonba har at yanşlarınm üçüncüsü bugün koşu mahallinde yapıldu Havanın rüzgârh ve hafif yağmurlu olma sına rağmen diğer haftalara naza ran daha fazla bir seyirci kütlesi göze çarpıyordu. Meraklılar arasında B. M. Meclisi Reisi Kâzım Paşa Hazretleri de bulunuyorlardu Nişardtlar datun açarken Taksim stadmda Galatasaray Beşiktas birinci takımlan müsabakası, Besiktasın Türkiye birincilik müsabakalarına iftiraki dolayısile tehir edilmisti. Besiktas Galatasaray B takımlan arasındaki müsabakayı 21 Galata saray kazandı. Genç takımlar maçında da gene Galatasaraylılar 21 glip geldiler Dördüncü şeker fabrikamız Birînct sahifeden mabait fon, Havza ve Ladikten gelen heyetIerle askerî müfreze, mektepler ve isçiler tarafmdan istasyonda hararetle ve tezahüratla karşılandı. Kafile fabrika meydanında toplanarak merasime İstiklâl marşile başlandı. Kürsüye ilk gelen Nuri Bey (Kütahya) fabrika namına uzun bir nutuk irat ederek Türk vatanında 20 vilâyeti kaphyan geniş bir saha içinde 1 50 binden fazla çiftçinin her sene 20 milyon dönümlük tarlasında pancar yetiştirdiğini, şeker fabrikalannın 60 70 bin ton maden kömürile 25 bin metro mikâbı kereste sarfettiğini ve 2 milyon lirayı mütecaviz ücret verdiğini, yarım milyon tonluk fazla bir nakliye ile nakil vasıtalarımıza yardım ettiğini, fabrikanın tnşaatında 2 milyon gündelik sarfedildiğini söylemiş ve Büyük Şefe karşı olan bağlıhğı beyan etmiştir. dıkça refah olamıyacağını, iktîsadî programımızm biran evvel basarılması lâzım geldiğini beyan etmiş ve Turhal fabrikasının ve binasının her memlekette görülen büyük fabrikalardan biri olduğunu ve her verhile emniyet veren bir medeniyet müessesesi bulunduğunu söylemiş ve halkı hep beraber fabrikayı gezmeğe davet eylemiştir. Bundan sonra fabrikanın makine dairesi, memur ve amele evlerı ve hastanesi gezilmiş ve görülen fevkalâde intizamdan dolayı İsmet Paşa Hazretleri memnuniyetlerini izhar buyurmuşlardır. Hususî trenle bu aksam saat 20 de Ankaraya hareketi muhtemeldir. Turhal büyük bir bayram günü yaşamakta ve tezahürat devam etmektedir. Ankarada bisiklet yarışları Ankara (Hususî) Bugün 1000 metro üzerinde mıntaka bisiklet »ürat birincilikleri icra edilmiştir. Uç seriye ayrılan koşuculardan bi rinci seriye Osep, Ahmet ve Nuri düfmüş ve bunlardan Osep bida yetten nihayete kadar başta gide rek birinci olmuş Ahmet ikinci, Nuri üçüncü gelmiştir. tkinci seride ko şan Hasan, Talât ve Agoptan Hasaıt rüzgârdan ve dİşlisinio büyük olmasınd'an istifade ederek Talâtı yarım bisiklet boyu ile gecmiş Agop ta ücüncü kalnuştır. Glireş müsabakalart Mmtaka güreç birincilikleri Kumkapı kulübünde 66 ve 72 kilolar arasında yapılmıştır. Müsabakaya KumkapıdanT, Haliçten 5, Kasım • paşadan3, Befîktastan 2 güresçi istirak etmistir. Müsabaka bilâ fasıla 6 saat devam etmiş 66 kilodan bi • rinci Yaşar Kumkapı, 2 nci Refik Kumkapı, 3 üncü Nufvi Beşiktas • tan, 72 kilod* birinci Saim Kumkapı, ikinci AIi Kumkapı, 3 üncü Niyazi Kasımpaîa kazanmışlardır. e Zaimis tekrar intihap edildi Birinci sahifeden mabatt je olan millî meclis toplanmîç far.  y a n v e meb'usan azalan kâmi|en hazır bulunuyorlardı. Kanunu iesasî mucibince Cumhurreisini intihap edecek olan meclisi millide ek^eriyet hasıl olduğu tesbit edıldikten fconra hükumet namzedi bulunan M. ^aimi« y ü z doksan yedi reyle tekrar Cumhurreisliğine intihap olunmu? Jeneral Kallaris 18 rey almıştır. , CUMHURİYET M, Zaimis Vunan Reisicumhurluğunu en müş:ül zamanlarda bile yüksek bir diraret ve ehliyetle ifa etmiş kıymetli bir levlet adamıdır. Tekrar Reisicum lurluğa intihabı dost Yunanistan nenafii için olduğu gibi komşu devetler için de memnuniyetle karşılaıacak bir hâdisedir. Fırtına, yağmur... Jur Birinci sahıfeden mabait arasıra sağanak halinde şiddetlenmiştir. Sonbaharın bu ilk surekli ve siddetli yağmuru sehir sokaklannda tesirini göstermiş, bu arada Karaköy ve Eminönü meydanlarındaki mutat göller de husule gelmiştir. Evvelki gece ve dün fırtına da olmuştur. Fırtına gerek limanda, gerek hariçte ufaktefek kazalara da sebebiyet vermiştir. Nuri Beyden sonra kürsüye geBu arada Iimammıza gelmekte len Başvekil İsmet Pasa Hazretolan büyük bir yelkenli gemi de Kil leri Anadolunun ortasında yüksek yos civarında karaya oturmuştur. sanayi müeSseselerinden birinin daOdun yüklü olan geminin kurtarıl ha açılması münasebetile Nuri Beması için tertibat ahnmıştır. Tahlisi yin 8Öylediği sözlere nazarı dikkatı ye Umum Müdüru Necmettin Bey celbederek şeker fabrikalarmm kude bu münasebetle Kilyosa gitmiş ' rulmağa başladığı zaman şüphelerle tir. karşılandığuıı işaret etmistir. İsmet Bundan baska dün Iimana gelen Paşa Hazretlerî Turhal şeker fabrikaalınan bir telgrafla Gerze vapurunun Kara sının da diğer fabrikalardan biga önünde karaya oturduğu bildi müspet neticeler üzerine kuruldurilmiştîr. 'ğunu söylüyerek millî sanayi olma Fenerbahçe bugün Ingilizlerle maç yapacak Bugün sehcimize gelecek olan tngiliz mektep gemisi takımile Fener» bahce takımı arasında Kadıköy stadmda bir maç yapılacaktır. tngiliz gemicilerinin takımı tn • giltere federasyonuna dahil bulunmakta ve tngiliz kümelerindeki müsabakalara iştirak eden kuvvetli bir takımdır. Bu itibarla bugünkü müsa • baka çok alâka uyandıracaktır. iskenderiyedeki afyon komitesinin içtimaı tskenderiye 19 (A.A.) Afyon komitesi dün 22 nci içtima devresini M. Herbert L'mayio vekâleten riyaseti altmda açılmşıtır. Bu celsede, profesör Tiffendaunun 1932 ve 1933 te muhtelif uyusturucu maddeler imalâtına dair miihim raporu münakaşa edilmiştlr. Ruznamede, tahdit mukavelesinin 14 üncü maddesinin tatbiki meselesi de vardır. Bu maddeye göre, hükumet ler merkezî komiteden, gönderilme»i tahmin edilen afyon miktannın ithalât yapan memleketlerin tah minlermi geçip geçmediğini sormağa davet •dileeektir. Los Angelosta bir facia Los Angelos 19 (A.A.) Bir top. rak kayması yüzünden 6 kişi ölmüs 2 kisi kaybolmus ve birçok kimse • ler yaralanmıstır. Zarar 150 bin dolardır. Bulgaristanın yaş Uzüm ihracatı Bulgarisatnın bu mevsim zarfmdaki yaş üzüm ihracatı 2900 vagonu bulmuştur. Ihracatın 3 bin vagonu tecavüz edeceği anlaşılmaktadır. Isparta Adanayı yendi Antalya 19 (A.A.) Finala kaIan Adana Isparta kulüpleri arasmdaki maçı dün sıfıra karşı üçle Isparta kazannustır.