MA Holivudun üç ahbap çavuşu Marie, Wallace ve Jekî, biri 65, öteki 48, üçüncüsü henüz 10 yaşında olmasına rağmen sıkı fıkı ahbaptırlar Oç ahbap çavu*.. Biri altmış beş, 8teki kırk sekiz, üçüncüsü de henüz oa yaftnda olmaxma ragmen Holi • vodd* Marie Dreasler, Wallaç Beery ?• Jeki Knper «acayağına Terilen Uim budur. Çünkü, bu muhtelif devirlerin mahsulfi büyük artutler flk zarda biribirile hiç te uyusamı yacak zannedilmelerîne rağmen son derece okj fıkı ahbaptırlar. Mar» Dreseler Jekiyi bir evlit, Wallaceyi bir kardes gibi sever. Hemen hemen boş zamanlamKİa hiç ayrılmazlar, beraber gezip tozarlar, beraber düşiip kalkarlar. Oyle ya, Marie «ahneye intisabıma ellinci senesim idrak etmif bir kadmdır. llk defa musikili komedilerde, rövülerde oynamış, sonra sinexn« »an'atkârlığma başlamışhr. On on iki filimde görünnıesini mO • teakip Amerikanaa en meshur artUti olmuştur. Bugün yeni dünyada rmğ» bet kazanma rekoru Marienm çe « virdiği kordelâlardadır. Wallace Beery ise kaba gorünea bir facia artuti ohnakla beraber çok iyi kalpli, babacan bir erkektk. <Demirkapt> filtnine kadar komflc rollere çdcardı. Fakat «Demirkapı» o m n dramdaki kudretim bir mihek' taşı grbi meydana çıkardı. Beyas perde üzerînde nasıl fedakârane v*zifeler dernhde ediyorsa husout hayatntda da aşagı yukan Byledir. Kimin bir isi, bir derdi varsa ona kosar, herke»m iyiliğme çalısir. WaDace on beş yafanda simendİfer memuru ohnus, sonra fil mürebbilîğî etmiş, en nihayet te Brodewayda dansözlüğe baslaımshr. Smema onu ora sahnelermde kotnîk danslar yapaken kesfetmistir. Bu vaziyetlerme nazaran ihtfyar kadmia, ortayafh saf erkefe kafadar olabiltmler.. Aralannda Jeki Ku perin ne işl var?. Jeki bfar yetnndir. Çok küçük yaşta iken baban olmüstür. Annesinm de variyeti pek iyi olmadıği için, mubtelif hizmetlerde çalısarak çocuğunn büyütmustür. Jeki ilk defa üç yasmda iken rol almıstır. Yavruca gın son temsil ettiği en kuvvetli eseri dostu Wallace ile birlikte oyna • dığı «Şampiyon» dur. Orada her ikirinin Irudretinin seyircilerin gözle rini defalarca yasarttığı muhakkakbr. Şimdi bualann nasıl olup ta biribfrile sıkrfıkı dost ohnalannın se • bebini biraz anlar gibi oldumrz zannederim. Aralarmdki ya» farki hiç bir zaman zihniyet farkı uyandır marniftır. Her üçü d e büyük artist olduklanna göre onlan bir noktada toplıyan evvelâ san'at, sonra briçtir. Çünkü Marie de Wallace de briçe bayılırlar, Marienm başhca dost larmdan maruf jönprömiye, Wil yem Heinese gelince oyun kuru her. Fakat dördüncü partöner kimdir, bilir misiniz! On yaşnvdaki ba eaksız Jeki Kupe. Ekseriya Jeki, Wallacein, Wilyam da, Marienin partoneri oluriar. Çok defa Wüyamla Marie bütün briç ortaklan gibi kavga ederler. O zaman onlan sükuna davet edip araya giren küçük Je • HllllMlU Nüt Aster üe Kay Fransi son defa *Şafakta ftrt\na> ismtnde güzel bir füim çevtrdüer. Solda bu ftHmden bir tahnevi göruyorsunuz. Caby Morlay ve Harry Roüan, Henry Bataflletn esertnden fkttbas edderek yapt lan *SkandtU> füminde. Gaby Morlay ile bir saat «Arîane» ve «Melo» nun büyük sanatkârı Paris muhabirimize hayatını anlatıyoı mak.. Paris 6 (Hu. Mu.) Sade Fraa Demek beni tetldk etmenin TSrk aanın değil, bütün dünyanın en kıymetkarflerini alâkadar edecegini zaonedi • li sahne ve sinema san'atkârlarmdan oyorsimuz. . : ^ . .•, la Madam Gaby Morlayla geçenlerde tânıstun. Tabödir \â flk icîm beyaz per Ona fSphe mi rar.. tMâttehnn a» "fedelri (Ariane) ve (Melo) nun kah yaga kaOnnuU dan ftibaren bütfln flramanlarile bu büyük artistm hususi nmleriniz memleketimizde çok ragbet fahsiyeti hakkında zihnimde bir mukagormfiştSr. ' yese yapmak oldu. Fakat bu ilk telâlri O halde san'atta takip eftmekt* pek kısa sürdüğü dhetle kendisindea oldugum gaye uğrunda sarfettigim mebir mülâkat zamam tesbit etmesmt is. sai boşona gHmemiş demek.. Çünkfl ba> tedjm. Metnnuniyetle muvafakat etti. nui haya+tmda ne olimam olayım, *al* Bois de Boulogne civarmdaki vülâ nede ve filimde botün mevcadiyeti • suun kapısmdan ioeri girdiğim zaman mi, büKin benliğimi ve bötün gayreti • flbtiyar oşak hammtnm koruda beni bek mi beni seyredenlere hasretmek bte • lemekte olduğunu soyledi. Epeyce i • rim. Uzon seneierdenberi bn yolda y3> lerledikten sonra iri ağaçlarm ortasma rüdüm. San'atla flk temasım anında hekartümuş bir salmcağm Sstünde beyaznüz on beş yasmda idim. (Capadenes) lara bürünmüş bir hayal gördüm. tiyatrosunda Huguea Delormesm bir Acaba yanlıs bir »tikamet mi tarevSsünde oynama|a başladım. Fakat kip ettim? birkaç gnn sonra çekflmeğe mecbor oldtnn. Zira, seshni pek hafif bnbnof • Diye kendi kendime düsünürken o lardı. Maamafüı, malum ya, bir kapı bana doğru yüriidü: kapantna, baska bir kapı açılır. O za Beni bu halde görünce yeniden çomanm linema âmfllerinden biri (Kır • cuk olduğuma hükmetmişsinizdir. Fa • mızı sandai) ismmde bir filim içm bekat malâm ya, sişmanlamamak için her ni angaje ebnek istedi. Alacagım ücret türlü beden hareketlerine kuvvet vergünde 15 famk olacaktı. Derhal mu mek lazım.. Ayıp mı, ben de küçükler vafakat cevabı verdim. Çünkü tiyatrogibi salmcakta sallanar?k hem eğlen • da ancak ayda 150 frank kazamyor meyi, hem de jimnastik yapmıs olmayı dum. Çahşacagnn Toorelle stüdyosu terdh ediyorum. Hava güzel, isterse • şfandi bahçesinde buhmdugumuz villâ • nk su hasır koltuklara oturarak konanun birkaç yüz metre üerisinde idi. Filfalnn. mtn mevzuunu tamamile hatırlıyamıyo Hay, hay efendim.. rnm. Herhalde pedagojik bir gaye ta • Şimdi soyleyin bakaynn, benden kip edflmekte olan btr eserdi. Tuhaf ne istiyor sunuz? Hatıralanmı m , ter ttr, tiyatroya ait hahralanm nekadar cümeihalina mi; yoksa moayyen bir mekuvvetlise, sînenutya ait hatıralanm da sele hakkmdaki ffldrlerhm mi? nhnimde o dereoe mnphem kalır. Fa • Muayyen bir karanm yok.. Siz kat bu flk rotümde muvaffak olmak ine isterseniz anlatın, benim maksa • dn eanla ba*la çalıstıgım şimdi aynen şoyle kısa bir etot yapm Iridfc. gSzfimOn 8n3ne geliyor. Duron.. dn 4 run.. Bakm hatırlamafa başladım. U ' zun aaçlı bir gene \ax tipi yaşabyor • dum. Çok içli ve ciddî olmam lazna geh'yordu. Bu tabiatimden dolayıdtr U, babamın metresi beni evden kovuyordu. Buna mukabil ben de kollanmı kal dırstrak ona bağinyordum: Madam, siz çıkmız, burast benhn evHn! Herhalde möthiş bir roldH. Ondan sonra sinema ve tiyatro faaliyetim ku« men mtrvazi gHmekle beraber bSbat < sa sahne muvaffaldyetlerim daha zayad« îdi. Ancak sesli filim çtktıktan son radır ki beyaz perde üzerindeki vari • felerim daha agn basmağa basladu «Müttehim ayağa kalkmız!» dan itiba , ren olan vaziyetimi benim kadar sis de takip ettiniz. Onun için bunlan n • zatarak, gerek sizin, gerekse karfleririlzin eanını sıkmak istemem. ' Peki, o halde halihazn ve istik • ' bale dair btrşeyler anlatmız!, Haliha«rda dinleniyonım. Henry BattaSlein eseri «Skandal» ile Geor • ge Ohnetin eseri «Demirhane müdürii». filimlen beni çok yordu. Onlanp mS • kemmel bir kordelâ olmalan için sade ben değil, bütün arkadaşlanm eOerin den gelen gayreti sarfettfler. Şimdi Henri Duvemoisin «Jeanne» i ile Hans Müllerin «Alev» ismindeki eserint çevirmeğe hazırlamyorum. Ne yapalım, artık biz kendrmizm hâkimi değüiz. Sa de kazanmak için değil, kendi ruhumuzu, seyircilerin zevkhti tahnin için Çahşmağa mecburuz. Mülâkahmız bitmişti. San'atkârdan müsaade aldım. Çünkü ihtiyar usak, ter zinin ve ayakkabıcmtn gddiklerini ha« ber vermisti. Nihayet bir kadm olması Hibarüe onu en sevgili mesguliyet lerine taahhurla kavusturmak doğru de\ ğfldL Nasrl üç abbap çavusmn geçirdiği nayatı tatlı bulmıiT'or ımıc*u*? Amerikada haktkt Ktkimoluîardan mtrekkep kalabaltk bir aktör grupuna *XiMvu» isminde güzel bir ftttm çevtrtüdi. Solda buzlar diyarmm esrartnt fateden bu tn^niKn fillTndcn bir Mwt6. Üç ahbap çavaştan Odsi: thttvar Btarl* Dresler ve Waüace Beery ttç ahbap çavusun üçHncütü J9& EW*r babaâile birttkte J