'22 Ağustos 1*33 ^Cttmhuriyet' SON TELGRAFLAB Bana kalırsa San'atkârın müdafaa hakkı serleri tenkit edilen bir san'at • Irârm müdafaa haklarına hudut çizmek istiyen iki arkadaş arasmda bir mübahase basladı: Elif Nacî "*> NuruIIah A»a Beyler, «san'atkânn tenkide cevap xermeğe hakkı var mı . «?ır?» meselesini iki syn görüşle kar îihyorlar. Roma 21 (A.A.) M. Dolfüt bn meği kabul etmekle Avusturya heta Elif Naci Bev, san'atkânn ancak mü. sabah gidecektir. Stefani ajansı şu teb . bma birçok feyler yapabilir. Fakat yal. nekkit tar»fmdan kendisine isnat edi • liği yapıyor: nıx bu kâfi gelmez. len mtihal veya kopya iddiastna ce Riccione mülâkatmda, M. Musolin!, Berlin hükumetinin, Italyanın sade bir vap vermek salâhivetinde olduğunu ve Avsturyanın hayah ve istikbali, Tuna «Ancshuluss» a değil, fakat Viyanaya meselâ b'r Hâmh Necdet Bey misalm meselesi heyetî umumiyesi ve halli guya müstakil bir Nazi hükumetmm de gördügümüz gibi öğünmeğe kadar dörtler mîsakınm faalivetme bair'ı olan de gelmesine kat'î bir surette mubalif varamıyacağını söylüyor; Nurullah A. daha genis meseleler hakkrnda ttalya. olduğunu anlaması Iâzımdır. Viyanaya ta Beyse müsamahakârdır, fazlaca a • nm noktai nazarmı teyit etmiştir. böyle bir hükumetin gelmesi mukaddes miyane buldugum bîr eda ile soruyort M. Dolfüs, Avusturvamn istiklâli împaratorluğun daha mütecanis ve da«San'atkâr, uğra»arak veva uğrasmıya. ha kovvetli bir surette tekrar doğuşu rak eserini vücude getirsin, sonra müprensibinden hareket ederek. bütün nekkit onun fena oldulrunu sövlesin de komşulan ve bilhassa ttalya, Macaristan demek olurdu. san'atkâr susmağa mecbur olsun, bu ve kabil olunca Almanya fle bir sulh Italya, başlıca alâkadar olmakla beadamın sözlerine bakmayuı, o anla raber, Avrupa nizamının bekçileri olan ve teşriki mesai sıyaseti takip etmek mamif demeğe hakkı olmasm? Böyle Fransa île tngiltere meseleyi sadece de. arzusunu bîldirdi. istibdat olur mu?» vamlı bîr dikkatie takip etmekle ürtifa M. Musolini ile M. Dolfüs, tetkik e • değü, ayni zamanda, vakti gelince muSan'atkânn elinden müdafaa hakkidi'en meseleler fizerine fîkirlerinin uydahaleye haztr balunmalıdirlar. nı almik şüphesiz bir îstibdattır; fakat gvT1<iî?unu müşahede etmişlerdir. Tan pazeteti neler töylüyor? Şüphesiz bir müdahale nazik bîr me bu salâhivete bir derece tayîn etmek şartiie... YaTnız îftiralar ve yanhs îs . Paris 21 (A.A.) Havas ajansi sele gibi görünüyor. Fakat Avrupanîn natla'da dcğil, kıvmet*1 ait mnn»V« biîHiriyor: ve sulhun istikbali mevzuubahistir. saiarda da <<an'atknnn bir sözü olabilir; Dolfüs • Muso'inî görüsmelerinî mevAlmanyada Fransanm bu huaustald fakat bu müdafaa hakkı, ancak bir tezuu bahseden Tan gazetesi şnnlari düşünceleri malumdur. Almanyada şucavuz karsısmda ona verilir. yazıvor: nun da bilmmesi Iâzımdır ki tngiltere Tenkit bir tecavöz degfldir. Tenkit «ttatya, Fransa île tnsriltere tarsfın. görünüsu alhnda yapılan tecavüzlere devleti 1914 ağustosundanberi hâdi d?n Avusturya içrâ telkin edilen ikh. san'atkânn cevap vermesi, estetftrte selere seyirci kalmaktan artık yoruldusat siyasetine iştirak ve AvnsturyaMadegfl, ceza kanunlarmda tasrih ediimiş ğu zaman, bazan kat'î kararlar alma caristan imparatorluğunun mîrasçı devbir haktır: Nefsini müdafaa mesrudur. suıı da bilmektedir.» letleri için böyle bir formülü tetkik etFakat bu münakasanm mevzuu tecavSz değil, tenkitth*. Hiç kîmse filân ressama kopya yaphgmı, kabiliyetsiz ve şarlatan olduğunu söylemis bulunma . dı&ı halde, müdafaa bahanesile onun dehasmı ilân etmesi alelâde bir ögün • medir. Bir san'atkânn hatta kendi eserle rini vesile ederek nazarî bîr münakasaya girmeğe de hakkı vardar; o zaman bu, şahsî kıymete ait bir mevzuon hu dutlannı asar, umumî bir san'at meseTokyo 21 (  X ) Salâhiyeflesl olur. Paris 21 (A.A.) «Agence Eco • Bir de «Autocritiaue Kendi kentar mehafilden alınan haberlere nomique et Fînanciere» M. Loyd Cor . dinî tenkit» hakkı vardır ki, bu da, re. göre Japonyanın Pari» maslahatcıın, beynelmilel vaziyet hakkmda yaz. sim kralı hazretlermin yaotıklan pibi güzari Fransız hükumetin* bir dığı bir makaleyi neşrediyor. Bu ma • dehasmi ilân etmeMp d*'5ı'. w r W nota vererek cenup denizindeki kalede şunlar denîlmektedir: nin yarahhş sırn hpkktnda bizî aydınadaiaraı Fransa tarafından içga*r «Ortaı Avrupanîn Cermen irkmdan latmak ve zâfiarüe kuvvetleri arasın«T»n İHİtün milletWinî bîr araya toplı • line itiraz etmiçtir. dakî dalgalanmanm içeri tarafrm dışan yarak kuvvetli bir Nazi federasyonu koymakl* oluryapmak Hitler hükumetinin açıktan aZannetmem ki Nurullah Atanin kendîni be&enmîsVri müdafaa etmesi, on . çığa itiraf ettiği gayedir. Hitler siya • larla manevî bir akrabahgı olmasm setinm muvaffakiyeti Avusturyanm işAnkara 21 (Telefonla) Heyeti dandır. Belki, ia durgun san'at havatî (irakine bağlıdr. Avusturya hükumeti Vekile bugün de toplanarak konten • içtnde rüzgâr yapmak için, büyük bu buna nıuhalif olduğundan Hitler projan tetkikatım ikmal etmt»tir. ronlara bir yelpaze faaliyeti vermek pagandasınm ilk maksadı bu hiiku • muzipliğinden baska birsey olmasa gemeti devirmektir.» rektir. Ankara 21 (Telefonla) Sihhiye PEYAMl SAFA. M. Loyd Corç yazıyı şöyle bitiriyor: Vekili doktor Refik Beyin yarın ak«Hitler hükumeıtinin gayeleri bu • fam trtanbula dönmesi muhtemelgün, dar ve mürteci bir mflliyetçiliğin dir. Refik Bey bugiin Maarif Ve bütün kuvvetile mütearrız ve askeridir. kâletme giderek maarif işlerile bir Bu kibarla muhtemel neticelere karşı müddet îştigal etmiştir. Ankara 21 (Telefonla) İstankomsularının asabiyet göstermesine bul Emlâki Milliye müdürlüğüne havret etmemek Iâzımdır. Emlâki Milliye müdiri umumî muaAtina 21 (Hurusî) Dün Antrk vini Münir Bey, tsanbul maliye tesvilâyeîfnin Oropos ormanmda çıkan kilâtı ikinci murakipliğine Devlet Istanbul 21 (A.A.) T. D. T. Demiryolları muhasebecisi Kâzım yangın rüzgârın şiddetinden ve it • Cemiyetî umumî kâtipliğinden: Bey tayin edilmişlerdir. faiyenin vaktinde yetişememesi yüT. D. T. Cemiyeti umumî merkez tstanbul maJiye teskilâtını tetkik zünden tevessü etmiştir. Ormanın heyeti bugiin saat 14 te umumî kâetmek üzere Varidat mücTiri umu tip Ruşen Eşref Beyin reisliği al • yakınında bulunan bir mühimmat misi Cezmi Bey iki, üç güne kadar deposu mucize kabilinden kurtul tında Dolmababçe sarayında toplatstanbul a gidecektir. muştur. . narak ankete konulmuş olan aıapça ve farsça sözlere gelen karsıhklar Londra 21 (A.A.) Royter ajanüzerine osmanhcadan türkçeye karsının öğrendiklerine göre buğday sıhklar klavuzu komisyonunun hanrladığı karşıhk listelerini müza Muğla 20 (A.A.) Cumhurikonferansı anlaşma projesinin te • kereye devam etmiştir. ferrüati hakkında tetkikler yap yetin onuncu yıldönümünü kutlula • Umumî merkez heyeti çarşamba mak üzere teknik bir talî komite ma heyeti öğleden sonra Vali Bev'm günü saat 14 te tekrar toplanacaktır. rîyasetinde toplandı. Yardımci koteskil etmiştir. Bu tâli komite Amerika, Avustralya, Arjantin, Kanada, tsanbul 21 (A.A.) T. D. T. Ce miıtelerrn çalışmaları etrafında Fransa ve ttalya mümessillerinden miyetinden: srörüsüldü ve bazı kararlar verildi. tstanbul kitapçılarından Hilmi mürfkkep olacaktır. Kaza ve köylerde de kutlulama hekütüpanesi sahibi Hilmi, Remzi küyetleri teşekkiil etmiş ve çalışma • Sovyetler Bîrliği hükumeti, an tüpanesi sahibi Remzi Beyler cemilarına başlamıştır. Vilâyetin her *alaştna için bir esas bulunacak olursa yetimize muhtelif kitaplar hediye rafmda büyük bayramı kutlulamak bu plâna istirake hazır olduğunu etmiştir. Kendilerine alenen teşek • îçin genis bir surette çahsılmaktadır. bildirmiştir. kiir olunur. M. MusoliniDolfus mülâkatı mesele olduî Fransa Asurileri bizim hududa mı yerleştirîyor? Birinci »ahifeden mabat rak hükumetinin müsaade etmemesinden ileri gelmiştir. Irak hükumeti A surileri muhtelif yerlere müteferrik o • larak iskân etmek istiyordu. Asuri is yanında müşevvik rlduğu göriilen Patrikin Bağdatta bapt) isyanm umiles * mesine bais olmustu. Fakat birkaç gün mukaddem, ihti • mal tngiltere hükumetinin nüfuz ve tesirile Patrik hapishaneden çıkanlmıs ve hudut haricine gönderiimiştir. Irakta bamuahede tnsriltere hükumetinin bu lundurduğu askfiri tayyare karargâhlannm muhafızlan tngiliz zabitlerinin kumandası alhnda bulunan aylıklı A suri askerleri oidugundan anlasılan tngiltere hükumeti bunlarm arasında inzibatm muhafazasi için Patriğin lehinde müdahalede bulunmuştur. Asuri hıristiyanlan Harbi Umumiden evvel simdiki Hat kâri vilâyetinin re nup kısmında sakindiler. Fakat harbi müteakıp isyan etmişler ve Irakm iş gali üzerine tn^îlizlerc iltihak etmis lerdi. Muahharen tngilizler bunlardan aylıklı asker a larak Irakm awisini te min etmişierdi. Trakın îstîklâli tanm dıktan sonra İngiitere hükumeti yal nız tayyare ka^argâhlanmn muhafm olan Asurileri kendi hizmetinde alıkoymustu. Şimdi Asurilerin mukadderatma tn gilizlerden ziyade Fransızlar alâka gösteriyorlar. Iraktaki mandanın rePi meselesi Cemiyeti Akvam Meclismde mevzuu bahsolduğu zaman Fransa Asuri lere hususî bir yer gösterilmesini ve imtiyazh bir ekalliyet muamelesi ya • pılmasmı istemişti. Asurî Patrikinin kendi mensuplarmın toplu olarak iskân edirmesinde sonu na kadar ısrar etmesinde Fransızlarm tesiri olduğu zannedilîyor. Bunun içm Irak hükumeti Cemiyeti Akvama Suri yedeki Fransız mandası memurlanndan sikâyet ederken Asuri Patrigmm tahrikâtı hakkmda tetkikatta bulunul • masını sureti mahsnsada talep etmis tir. Asurilerin toplu olarak iskânlarmı talepten maksat, bunlann eski yurtlan Hakkân vilâyetine mücavir olan Mu • sul mıntakasmın şimalinde ve Tür kiye.hududunda otormalannı temin etmektir. Irak hükumeti Asurilerin Türkiye hududu civannda toplu olarak iskânlanna razı olmamıştır. Suriyedeki Fransız memurlan ise îıaktan kaçan Asurileri Türkiye, Irak ve Suriye hudntle. nnın telki noktasmda iskân ettflcleri anlaşılıyor. Bunun icin Asurilrr ko'syca Irak hududuna girip çıkabiliyorlar. Suriyeden gelen haberlere göre Fransız memurlan Türkiye hududu civa ' nnda yalnıı hıristiyan Asuri mülteci lerini değil, ayni zamanda Ermeni mültecilerini dahi iskân etmektedirler. Halbuki bu silâhlı unsurlann hududa yakın yerlerde iskân edilmeleri müsellâh çetelerin tesekkülünü ve civar memlfketlere akın yapmalanm teshil ede cektir. Bunun yeni bir delili, Suriyeye iltica eden Asuri'ern müsellâh cete'er halinde tekrar Iraka dönerek Bağdat hükumetinin başına büyük gaile çı karmış olmalandır. Bu yüzden Irak ordusu bir hayli zayiat vermiş ve Irak hazinesi birçok masrafa girmiştir. Mütecavizi tarif ve tesbit için ahiren birçok devletler arasında aktolunan mukavelede müsellâh #etelerin teşek külüne müsameha gc;termek dahi or • du ile taarruı etmek gibi tecavüz fili sayılmaktadir. Suriyenin Türkiye ve Irak hudutlarmda Fransızlarm mültecileri iskân hususunda tuttuklan yol ise tamamile bu nevi tecavüzlere meydan verecek mahiyettedir. Irak hükumeti Cemiyeti Akvama vâki olan şikâvetinde bu noktaya dshi isaret et miştir. Hudutlann emniyet ve selâ metine hiç te uygun clmıyan bu tarzı hareketin Paris hükumetinin talimatı na ve telkinine müstentt olduğuna i nanmak istemiyoruz. Çiinkü Fransa hükumeti ve bilhassa simdiki kabine sulhperverliğini ve ade et! Madam Roza dışan çıkınca Salih yatağın içinde oturdu ve Fofoyu omuzlarmdan tutup sarsarak dedi ki: Bana bak! Haydi sen de kalk ta para bulmak için yeni bir dalga düşünelîm. Kafese koyacak adam lâzım. Bu böyle iki günden fazla sökmez. Bak kan para diye tepe mize dikildi. tkisi de, şöyle on beş, yirmi papelini çarpacaklan bir adam, ustalıkh bir dalavere, parlak bir manevra düşündüler. Fakat akıllarma hiçbîr şey gelmiyordu. Salih başını kaşıdı: Çare yok, dedi, ben bu gece de Valde hanıma damlamalıyım. Hem yeni oturduğu yeri bulmak için şimdiden davranmalı. Yataktan atladı ve işlerini çabucak bHirerek giyindi. Fofcya dedi ki: Sen burada kal. tşte sana iki yirmi beşlik. Karnmı doyurursun. Bir de şu odayı topla. Yatmaktan fayda yok. Ben gelinciye kadar şumevcut muahedelerin mâna ve ruhu na riayetini birçok delillerle Upat et miştir. Her halde bu sakat siyaset, mahallî memurlann umumî vaziyeti kav • ramıyan tavır ve hareketlerinden neş'et etmiştir. Cemiyeti Akvama kadar şi • kâyeti bais olan bu siyasetin artık devam etmiyeceğini ümit ediyoruz. Türkiyede, son derece dostane karşılanan aziz ınisafiriz M. Heryonun da bu hususa nazan dikkalİD celbederiz. Suriye hududu, Lrmeniler ve Aju riler gibi Türkiyeye düfman anasır larla doldurulmamalıdır. En basit do.t luk kaidesi bunu icap effirir. Bağdatta türkçe oUrak çıkan «Yeni Irak» refikimiz «Nesturilerin edepsiz liği» serlevhasile yazdığı fıkrada, son hâdiseler liakkmda âtideki tafsilâtı vermektedir. Irak gazeteleri Asurilere Nesturî derler. « Bir müddet evvel hükumetten müsaade istihsal elmeksizin müsellâh olarak 1350 kişıiik bir Ne:turî kafile • sinin Suriyeye gectîklerini yazmıştık. Bımlan Fransızlar kabul etmedisi gi bi hükumetimiz de silâhlannı teslim etmek sartile avde'.lcnne müsaade edecesrini bildirmişti. Bu muzır anasır serkeşane vaziyetmi muhafaza ederek bunu kabul etmemis ve bir müddettir Irak • Suriye hududu üzerinde ve her iki hükumet kuvvetlerinin kurduğu çember içinde kalmışlardı. Bes gün evvel bu sakiler hudut karakollarma taar ruz etnv'şler ve hükumet kuvvetleriie yapbklan müsademeler neticesinde fena bir halde rüc'at ve tardedilmislerdir. Bu hususta verilen resmî tebliğleri a • şağıya dercediyoroz: Bu nasıl dostluk? Bir mukayese: Uç devir arasında Meşrutiyetten evvel... Manashr vflâyetinde Rus kon ^ solosu hükumet konagı onünde nöbet bekliyen bir Türk askerinl dövmek kudretmi kendmde goru . yordu. Kendi suratmda Türk mületmin yüzüne vurulmus olan o tokatı ne ken» di namma, ne milleti namına bihakkin hazmedemiven asker, küstah konsolo »a lâyık old"ğu cezayı verdi ve öiösB » nü vere serdi. Car devleti, konsoloslannm Türk mf lettne tokat vurabilmek hakkım tevit eder gibi askerin ve Manasbr Valisl sadnesbak Ali Rıza Pasanm idammt istedi. Asker sehit edildi, Ali Rıza Pasanm askerî rütbelıri geri almdı ve formalan söküldü. Daha henüz lnrknta varmamıs. olanlar bu vak'anm geçtifrt gün, hâdiselerin manasım anlıyacak kadar temviz kudretme, anlayu kudre. tine maliktiler. Anladılar ve ağiadılar. • *• Mesrutiyet devrînde... Sadrazam tbarhim Hakk> Pasa Fran. saya gjtmisti. Hariciye Nazın Pison Jüra dağlarrada yaz tatilî yapıyordn. Kabul edilmesi içiri yalvaran Türk birinci vezirini ırünlerce beklettikten v« günleroe üzdükten sonra menfi bir cevap vermek için kabjjl etti. Daha henüz otuz besme varmamıs olanlar bu vak'anın geçtiği gün, hâdiselerm manasmı anlıyacak kadar tem. yiz kudretine, anlayış kudretme malik. tiler. Anladılar ve hüzün duydular*** Cumhuriyet devrindeyiz... Dünyanın en büyük harbmden en muzaffer ve en kuvvetli bir devlet olarak çıkmış olan Fransanm hükumet basmda bulunan fırkasmm sefi ve hakikt Basvekili Heryo Türkiyemizde mîsa fir bulunuyor. Ve Ankaradan aynlnr • ken: Mülâkat hakkmda resmî bir tebliğ neşredildi, Fransız gazeteleri ateş püskürüyor Irak aazetelerinin nesrivatı Hitlerin programı Japonya Fransaya bîr nota verdi ne imis? Irak hUkumetinin resmî tebliği Irak hududuna tecavüz eden Nesturî eskiyasını *1lac) mufrezesi 5 a ğostrtsta tardetMkten ı^onra 6 tarihin • de (Hac ve F.m<n) müfrezelerinden mutesekkil bir knvtrt (Bihayır) da Rinı eskıyalardan ttthire başlamıştır. Mezkur kuvvet (Bihayır ve Habur) mıntakalannı lanyar»k ilerlemiş ve âsilerden temiz'emiMir. Bu iki srünlük harekette askerin zayiah ö<: mülâzim rütbesinde olmak r^tte >:rmi sehit ve kırk beş yarahdan ibaıettir. Bu müsa demeler esnasmda asilerden 95 maktul düştüğu müfrezeler '.arafndan cesetleri görülerek tesbit ediimictir. Bunlardan kırkı âsiler tarafmdan Suriye hududuna nakledilmistir. Asilerden birçok yaralı da mevcut olup bunlann içinde ânlerin re<si Yaku bin Melek tsmafl de vardır. Asilerin bir kı^mı Suriye top rağma iltica etmiş ve bir kısmı da da ğınık halde hududumjz dahilinde olup takip ve tenkil edilmeLtedirler. Cermen irkı milletler bir Cenuptakî adaların işgaline itiraz ediüyor araya toplanacak! « Samimi olarak »öylediğîme inanacağımzdan emin olda ğum icin söylüyorum, şavet penç ol$a idim, gelir memleketinizde çahsırdım.» diyor. M. Heryo mesrutiyetin basiarında da memleketimize gelmisti. Fakat böyle bir söz söylememisti. *** Cumhuriyeti kuran ve idare eden seflerm büyuk icraatmı memlekete o . lan tesirile ölçmeyip kendi hakîr ve fani sahıslarma karşı olan tesirile ölç mek küçökl&giinde bulunanlar bile, e ğer eski an vak'alarm meraretini kalplerindc hâlâ canlı olarvk yasatıvo>1»'«a Türkün idbarlıcnnı yenmiş ve Tüıke idbarlannın tesedis'n! vermiş olen bu Büvüklere karşı şükran ttözyaşlanm dökmemelerine hnkân yoktur. VASF/ Keyeti Vekile kontenian tetkikatım bitirdi Sıhhiye Vekili istanbula geliyor Harhive Veziri cevhede! Fransız Ziraat Nazırının nutku Paris 21 CA.A.) Havas ajansı bildiriyor: Bir ziraat bayramı roünasebetile sövlediği bir nutukta ziraat nazın M. Queuille, buğdav 'hracattna yalnız gümrük resimleri verilmek suretile müsaade ediid'ği h»k. kında bazı Fransız ve ecnebi fazetelerin tenkitlerini yersiz bu'dujunu söylemîştir. Hakikatte 1htiyact»n fazla olarak ithal edilmiş huğdaylar mevzuu bahi*tir. Esasen Fransa, tağyir ediimis huğ< day primleri hususunda fr*dakârlık ve değirmen resimlerinî indirerek buğday »af'vaıtmı coğnMarak bu*day piyasasinı düzeltmek istiyen millefIere misal olmaktadır. sma müsaade edilmesini istemÇşJer dir. stanbul Emlâki Miilive müdürIDğüne Cezmj B. tayin edildi T. D. T. Cemiyetinde faalivet Yunanistanda bir orman yandı Irak Harbiye Vezri Cemal Baban Bey askerî harekât mmtBkasma azi met eylemistîr. Aynca erkânı harbivei umumiye ieisi Taha Pasa da harekâtı idare etmek üzere gitmtslerdir. Irak hükâmeti Fremnzlart profesto etti Muğlada Cumhurivet bayramına hazırlık Buğday konferansı Neshırî asilerinin süâhlan evvelce Fransızlar tarafmdan istirdat edilmişti. Bifâhare bu îüÂhlar iade edildigi i çin Irak hükumeti Fransa i mün'akit l < mukavele shkâmıra mugavir olarak Fransız askerinîn âsilere silâhlarmı i ade etmesini Bağdat Fran«ız eiçiliği vasıtasile nrotesto eylemiştir. N*>*turi riiesati? Musul polis mndiriyeti gördüğü lü 7"m üz»"îr««» ora^iki Nesturî rüesasuı. dan vedi kinivi Bıı&dada göndermiş tir. Irak hükumeti bunları N»s!riveve iskân icin :zam etmişse de mutasar nflık ahal<«inin Nescurllere karşı ?ös terdiei haklı nefret hislerirden do'ayı iskânlan hususunda müskülâta uğra • mıshr. Türkiye hvdudunda Bağdatta tereşsüh «den bir haberj nazaran Nesturî harekâtına vakın o • lan Türkiye hududu üzerindeki hu^jt taburlan takviye edı'r iş vc aynca iiı tiyat kuvvetleri de cemedilmiştir. Nesturilerin o cihete teveccühleri halinde şiddetli bir mukabele görecekleri derhal imha edilecekleri Bağdatta söylenmektedir. Ha^jj Nezahet Hanım? dîye sordu. Hangi Nezahet Hanım olacaki Bu apartımanda kaç tane Nezahet Hanım var? , tki Nezahet Hanım var! İki mi? Ha O baska... Benim aradığım Nezahet Hanım buraya Şisliden geldi. İkisi de Şisliden geldiler. Canım, benim aradığım Nezahet Hanım, daha doğrusu... «An • nem!» diyecekti, cesaret edemedi Sözünü şöyle tamamladı: Güzel, kibar bir hanımdır. tkisi de güzel ve kibardır. Allaballah... Canım, benim aradığım Nezahet Hanım duldur, anladın mı? Yalnız yaşar. Yoksa öteki Nezahet Hanım da mı duldur? Kapıcı. bu serseri görünüşlü a dam tarafından ağzının arandığt şüphesine düşerek Salihi şöyle bir süzdü: (Mabadi var) Miting yaptlacak! Bağdat gazeteci, avukat, meb'us ve diğer münevveranından mürekkeo b>r grup baş vezarete müracaat ederek N cuma günü Haydarhane camimt'» e s turiler aleyhîne bir miting yapılma • radan şuraya bir adım atayım de • me. Senin, benim içm sokaklar şimdi aynasız. Fakat ben erkeğrm, tüymesini bilirim. Sokağa çıkınca tıraş oldu, kıiiğinı düzeltti, annesinîn yanına biçhnlî gitmek istiyordu, hatta rakı da iç miyerek hafif tertip bir yecnek yedi ve annesinin Şişlideki eski oturduğu apartımana giderek kapıcıdan yeni adresini aldı. Annesi Ayaspaşada bir apartı mana tasındığı içm Salih Sişliden ge» risin geriye Taksime döndü, verilen adresi buldu. Fakat annesinin yeni oturduğu apartımanın kapısına gelince, Salih gözlerini ve ağzını açarak: «Vay canma! Saray burası be!» diye mırıldandı. tçinde büyük bir öfke ve ümit, ayni zamanda doğ tnustu. Zile bastı ve karşısına çıkan ka pıcıya Nezahet Hanımın kaç nunıarada oturduğunu sordu. Kapıcı şöyle bir kaalarmı çatarak düşündükten sonra: Tefrikat 26 SERVER BEDt Sabahsız Geceler Sakm çakhrayım deme. Gel yalnız şuradan biraz kalın ip alalım. *«* Muvaffakiyetle göç etmişlerdi. Madam Rozanm tavan arasına gi rince hemen topal karyolanın aya ğını tamire, şiltenin patlak yer lerini dikmeğe ve ortalığa çeki düzen vermeğe başladilar. Karyolaya girdikleri vakH ikisine de büyük bir ne?'e gelmisti. Salih dedi ki: Ulan sittin sened'.r karyolsda yattığım yoktu be... Kendimi Acem şahı zannediyon<m. Bu ne saltanat ulan Fofo! Ve tneyhanede ihtîyar barbayı sokağa nasıl gönderdiğini, tezgâhtaki d^rt lirayı nasıl aşırd'ğım antaitı. Kahkahalar atıyorlardı. Aşağıda da ahenk hâlâ devam ediyordu. Salih bu ev hakkında Ha • çiğin verdiği malumati Fofoya tek • rar etti: Pek aynalı yer değil ama, de di, sana bana vız gelir. Eğleniriz. Fofo da, Sürpik dudunun «sen temiz kan olaydın ben sana şöyle er kekler bulurdum, böyle erkekler bulurdum» diye dil döküşlerini, cKaranfil Sürpik» hikâyesini anlattı. Salih küfür etti. Bir aralık uyumağa niyetlendi • ler. Ne gexer! Şöyle bir dalmak ü zere iken, aşağıda: Yandım aman, yanann amanl... Diye bir vaveylâ kopuyor, yere vurulan ayaklar, gümbür gümbür yukan kata aksediyordu. Salih o geceyi uslu geçirmek U • tediği halde kalkıp oturmaya ve bir esrarlı sigara daha sarmağa mecbur oldu. Fofo yataktan kalkmadı. Biraz sonra horlamağa başlamıştı. Salih ancak sabaha doğru sersetnliyerek uyuyabildi. Ertesi gün akşama kadar yatti lar. Zaten bu ev, gündüzleri, bastan aşağı uyuyordu. Sofalan temizliyen hizmetçilerin hafif gürültülerinden maada çıt çıkmadı. Akşama doğru Madam Roza o • daya girmişti. tkisini de yatakta görünce Fofoya sordu: Senin kocanın işi gücü yok mudur? O da, Salihin istirahat ettiğini, çünkü geceki gürültüden uyuyamadığını söyledi. Madam Roza Salihe dedi ki: Sen bana. altı lira daha ver • sen de iki aylık peşin olsa... Ben hep üç aylık alnntn. Salih itiraz etmedi: Kolay, dedi, iki üç gün müsa