13 Temmuz 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

'• Cumhttrîyet ' 13 Temmuz 1933 Yazan: MARTA MAK KENNA ikı Yuzlu Kız 87 Şehir ve memleket haberleri Maarif Vekili Yarın geliyor Cağrılacak ecnebi profesörler kararlaştı Aldığımız malumata nazaran Maarif Vekili Reşit Galip Bey bu akşam Ankaradan hareket ed'erek yarın sabah sehrimize gelecektir. Siyasî icmal Hindistan meselesinde son safha arbi Umuminin sonlanna dog ru tngiltere hükumeti, Hin distana mahdut bir muhtariyet vertnis, on senelik bir tecrübe devrinden sonra daha vâsi muhta riyet vereceğini vadetmişti. Fakat verilen mahdut muhtarîyet, Hindistanın millî kongre fırkasmı tatmin etmediği gibi on sene sonrası için yapılan vaide de kimse inanmamıstı. O tarihte millî kongre fırkası çok kuvvetli idi. Cünkü Harbi Umutni den sonra galip devletlerin Türkiyeye karsı Sevr muahedeti gibi hak sızhklara tesebüs etmeleri seksen milyon Hindistan müslümanım galeyana getirmiş, bunları Hindulann millî kongresi ile birlikte Ingilizlere karsı mücadeleye sevketmi»ti. Hindistan milliyetperverleri, başt Gandi olduğu halde silâhsız itaatsizlik ve mukavetnet denîlen ve tngiliz idaresîne ve emtiasına karsı umumî boykotu tazammun eden filî muhaU f ete geçmişlerdi. İngilizler en siddet] örfî kanunlar ve tedbirlerle bu hareketi izale etmeğe beynude yere uğrasmıslardı. Nihayet on senelik zaman geçmis, vadini hatırlıyan tngiltere hükumeti Hindistana yeni teskilât ve kanunu esasi hakkında tahkikat ve tetkikat yapmak üzere simdi Ha riciye Nazın Sir Jon Shnonun riyaseti altında bir parlâmento heyeti göndermisti. Hmtinerin ihtiyac ve fikirlerinî öğrenecek olan bu heyette Hintlilerden kimse olmaması bütün Hindis tan halkını iğzap ettiginden heyete karsı boykot yapılmıştı. Heyet iki senelik faaliyeti esnasında asağı yukan yalnız tngiliz memurlannm fikirlerini ve bildiklerini öğrenerek tngiltereye dönmüş, raporunu ver • tnisti. Fakat o zaman iktidar mevkiinde bulunan amele hükumeti raporu çok dar ve hticakârane bul duğundan bunu, Hindistanın ttisl hakkında yapılacak teşebbüslere esas ittihaz etmekten istinkaf etmisti. Tahkikat heyetine Hintlilerin isti. rak ettirilmemesi ile yapılan hata^ı tamir için Londrada üç Yuvarlak masa konferansı aktedilmistî. Bu konferanslara Hindistanın muhtelif cemaatlerinin, sımflanmnj ve yerli hükumetlerinin mümessil * leri istirak etmislerdi. Fakat Hint« liler tngiltereye karsı müttehit bir* cephe teskil edememislerdi. Çünkü yüz yirmi milyonluk bir unsur olant Hindular, 80 milyonluk müslümani unsuru ile 70 milyonluk asajh sınıl addedilen Paryalara siyasî cihettenj hâkim olmak istediklerinden her ikî unsuru kendilerfnden soğutmus. but lan ve bahusus müslümanlan tngilizlere karsı müsaadekâr davran 4 mağa sevketmislerdi. Hmdirtanm bugünkü vaziyetuMJ gelince raeshur Gandi son zaman * lardaki hareket leri ile Paryalılanni teveccühünfi kazanmış ise de Hin^ dulann ekseriyeti bu sinıf île tnü * savatı henüz kabul etmemistir. tn * giltere hükumeti, Hindistanın yeni teşkilân hakkında simdiye kadad yapılan istisarelerde çıkardığı netîj celeri bir beyaz kitapta toplamıs v^ bu esas üzere meselenin hallini par< lâmentoya bırakmıstır. Parlâmento dahi kendi tarafından tahkikat ic« rası için muhtelit bi^ komite teskit etmistir. Parlâmento komîtesi sim diye kadar tngilterenin maruf idard adaraiannı ve Hintlilerin maruf simalanni dinlemiştir. Beyaz kitaptaki esaslara gorâ Hindistana, tngiliz tmparatorlugu ^ nun malî, iktısadî, siyasî ve askerj bazı menafii hakkında ihtirazî kayitler konulması şartile vâsi biı^ muhtariyet verilecektir. Son günlerde tngiliz muhafaza * karları arasında Hindistana bu e 4 saslar dahilinde muhtariyet verîl « mesi aleyhînde kuvvetli bir hare « ket başlamiş, nihayet mesele firkri kongresinde reye konuimustur. HüJ kumet sekiz yüzden fazla rey almış ise de muhalifler de dört yüze yakıni rev toplamişlardır. Diğer taraftan komite tahkikata devam etmektedir. Dtnlenen sahibî salâhiyet idare adamlannın çoğul beyaz kitaptaki esaslan tasvip et ' mislerdir. Hindistanın müslüman unsuru da bu esası kabul etmektedir Hindulann millî kongresi ise henüz yeni bir mücadele açmağa cesaret' edememektedir. Bu vaziyet Hindis ' tanda yeni idare şeklinin tatbîk dlunacagmı göstermektedir. Çeviren: ABİD1N DAVER Yeni paralar Gümüş paraların basılmasma 3 ay sonra başianacak Yeni para kanunn mucibmce, nikel, bronz ve gumüs paralann basılması için Darpane müdürlüğünde hazırhk • lara başlanmıştır. Darpane mödurü Fuat Bey bu faa liyet etrafmda bir muharrirfmize »u i • zahati vermistir: Yeni paralann basılması için Darpane dahilmde icap eden hazırlıklar baslamış, bazı teknik tedbirler ahnmistır. Bu cümleden olarak makineier birer birer elden gecirilmekte, icap eden kt> sımlar tamir edilmekte, bazılarmda da tadilât yapılmaktadır. Müesseseyi simdiki halde tevsi veva ıslah gibi bir mesele mevzuu bahis degildir. Çün kü elimizdeki vesaitle bize verîien işi istenîlen şekilde yapmak iktidar ve imkânma malikiz. Biz yeni faaliyet içm vesaitimizi hazırhyoruz. Fakat resim ve saireye ait esasatm tesbitine henüc baslanmış değiidir. Bu nokta ile Maliye Vekâleti iştigal edecek, neticede yeni paralann şekil ve vaziyeti üzerinde tesbit edilen esesat dahilmde bir müsabaka açılacaktır. Bu müsabakada kazanacak resimlere göre kahplarmıızı ihzar ederek derhal işe baslıyacağız. Şu hale göre tahmmen uç ay sonra yeni paralartn basılmasma baslanacakhr. Gümâs paralar için Londradan gelen yedi küsur ton gümüs müessesemizee tesellum edilmiştir. Basılacak paralar 10 paralık bronz, bir, beş ve on kurusluk nikel, 25, 50 ve 100 kurusluk rümuş olacaktır. 7 milyon liralık nikel, 12 milyon liralık ta srümüf para basacağız. Yeni paralar basıhnağa baslandık tan sonra bir taraftan eski bozukluklann toplanarak yeni paralann kısım kısım tedavüle çıkarılmasi veva muayyen ve kâfi bir miktar hazırlandıktan sonra bunun tamamen tedavüle vazı »uretile eski paralann piyasalardan çekilmesi şaklartndan birisi tatbik edi • lecektir. Yeni paralann basılma faaliyeti basladığı zaman, muhtelif kısımlar için mevcut işçilerden maada işci almacaktır.» Mathinin kullandığı zeplin Londra hücumunda alevler içinde inmis ve bu onun son uçuşu olmuştu Yerdeki Alman tayyare batar yalan, kendi tayyarelerini vur raak korkusile muharebeye i$ti rak edemiyorlardı. Hatta, havayı projektörlerle aydınlatmak ve taramaktan da vazgeçtiler. Çünkü öyle bir vaziyet hâdis olmuştu kî bundan Alman tayyarecilerinden ziyade tngilizler istifade ediyordu. Bir tngiliz tayyaresi, bir kuyrukluyıldız gibî, arkasmda bir alev ve duman siitunu, uzana uzana düşHî. Bir Alman tayyaresi île bir tngiliz tayyaresi birbirine çarptilar ve ikisi bir den yere düşüp alevler içinde yandılar. Yanan Alman tayyaresinin binicisi, tayyare karargâhmda bana ziyafet çeken dostumdu. Kaldınlıp hasta neye getirildiği zaman zavallı genç çoktan ölmüştü. Almanlar, karanlıktan istifade ederek tngiliz avcı tayyarelermm elinden kurtuldular ve Popertngheye doğru »ollanna devam ettiler. Be • nim verdiğim malumat sayesinde sehir. Almanlan adam akıllı istik • bale bazırdı. Bir Alman ayyaresi düförüldü, diğerleri ise öteye beriye rasgele bir kaç bomba attıktan sonra, geri döndüler. Bu haberleri Bakkal Anneden öğrendim. Nibayet 1 teşrmievvel geldi. O aklam Zepiinler Londraya bücum edeceklerdi. Uzun müddet bu hücumun yapıliD yapılmıyaeağından süphe etmiıtim. Bunun bir palavra oiması îhtimali de vardı. Fakat ak.«%m üstü taat 5 te Zeplin motörlerinin uğul tusu soklerden aksetmefte basladı. Hava kapah olduğu içm karanlık baımıs. adeta gece olmustu. Gökvüzü kara bulutlarla örtülii îdi. Zep • linjeri çoremiyordum amma motör • lerinin sesini duyuyordum. Onlann motörlerinin, tayvarelerinkinden ayn bir sesi vardı. Yalmz kac tane olduklannı tayin edemedim. Bir mi, iki mi. üç tnü? Kaç tane olursa ol»un istihbaratim doğru cıkmıştı. Belki de bu Zeplinlerin birinde me^ur Mathi vardı ve hava gemileri filo »unu Büyük Beritanya adasının karanlık sahillerine doğru götürüvordu. Mathinin. su anda, tneilîzlere harabî ve ölihn ya&dırmağa hazir landığı muhakkaktı. Gözlerim karanlıkiar içinde Zep linleri görmeğe çalışırken dimağım da Mathi ile arkadaslannın muvaffakiyetsizliğe ugramalannı temennî edivordu. Bu kanh gecede olup b'<epleri, harp brtmeden, öğrenemedim. Mütarekenin aktinden sonra aldı&ım tafsil&ta nazaran. o gece Mathinin son uçuşu imiş. tngiliz tavvarecisi mülâzim Tempest, L31 numarah Zeplini alevler içinde indirmisti. L31, meşhur Mathinin idaresindeki Zeplinm ta kendisi idi. Bu suretle Almanyanm harp içinde yetistirdiğî en kıymetli havacılardan biri, o cesur ve kahraman Mathi de böyle sanlı bir ölümle ölmüstü. Bilmiyorum matmazel. Kadıncağıza talihi yar olmadı. Galiba korkanm ki bundan sonra, artık bir da* ha, ondan yemiş ve sebze alamıya • caksınız. Bundan sonra, size veri lecek talimat ve emirleri ben geti receğim. Arabacı beni selâmlayip gitti. Demek artık Bakkal Anneyi, eşeğinin çekip götürdüğü gıcırtıh araba sile raemlekete o kadar hizmet eden bu beyaz saçlı, cesur kadını bir daha göretniyeceğhn, öyle mi? Zavallı, belki de, bir kâbus gibi geceleri mi, gündüzlerimi harap eden âkıbete uğramış, bir Alman mangasının tüfekleri karşısmda can vermisti. Teşrînievvel nihayetinde, Almanlar. şehrin merkezinde, geniş bir arsada büyük bir piyade cephanesi ve levazım deposu tesis ettiler. Harbîn bu devrinde, müttefikler, Al manlann Albatrosları ve diğer seri tayyareleri karşısmda, hava hâki miyetini tnuvakkaten 1'»"l»«»tmislerdi ve depomm civan, gavet kuvvetli hava bataryalarile müdafaa edili • yordu. Onun için bu kadar kuvvetle müdafaa edilen bir depoya havadan hücumun imkânsız olduğunu anladım. «Edmond No. 8> den bana mi • ras kalan iki dinamit hartucunu hâlâ saklamakta olduğum için, cephane ve levazım deposunu berhava etmek üzere, bunlardan istifade etmeği düsündüm. Fakat bu, çok giiç bir isti. Deponun etrafı sabit ve sevvar çifte nöbetçilerle son derece sıkı bfr muhafaza altında idi. Onun içm dinamttleri, cephane sandıklanndan birfnin altına koymak imkânsız gi bîydi. Fakat bir kere de bu isi yapabilirsem, bu muazzam mühknmat ve levazım deposu, bir dakika içinde bir cehenneme döner, milvonlarca fişek ve malzeme mahvolurdu. Fikrimi Alfonsa açtım. Alsaslı soför: Delilik! dedi. Nobetçfleri atlatıp içeri girmemizin hnk&nı yoktur. Kaçakçı bir kaptan Tevkif edildi Baktriya vapurunda bulunan kaçak eşya Evvelki g&n bir araştırma neticesmde kaptan kamarasında kacak içki ve sigara bulunan tngiliz bandiralı «Baktriya» vapurunda dün sabah ikinci bir araştırma daha yapılmıstır. Bu defa da (5,000) sigara, 15 şişe içki ve 40 kutu tütün bulunmuf, bunlar geminin ku • manyasile alâkadar olmadıklan anla • sılarak müsadere edilmiştir. Geminin kaptanı, kacakçılığın fa ili olarak tevkif edilmiştir. «Baktriya» dün öğle üzeri Akdenize hareket etmistir. Beynelmilel profesörlerin listesi! r Yeni Darülfünun kadrosu için, merkezi Zurih şehrinde bulunan «Beynelmilel profesörler cemiyeti» reisi profesör Şuvartz ş«hrimize gelmif ve buradan Ankaraya giderek Maarif Vekili Resit Galip Beyle görüşmüştür. Profesör Şuvartz Maarif Vekiline beynelmilel söhreti haiz profesörlerin bir listesini vermiftir. Vek&let bu listeye göre arzu ettiği profesörlerin isimlerini ayırmı» ve Her Şuvartza bildirmiştir. tsviçreli profesör memleketine avdet etmistir. Islahatla meşgul komite dün sa • bah ta içtima ederek bina mesele • lerinin tanzimîle uğraşmıştır. tstan • bul lisesinin eski Düyunu umumiye binasına nakli kararı kat'iyet kes • betmistir. Zeynephanım konağile eski Ma • liye ve Darülfünun binaları Haydarpaşa Fakültesine tamamen kâfi gelmemektedir. Profesör Malş dün Muhittin Beyle görüserek Çapadaki tütün depolarmdan birini istemiştir. Tetkikat neticesind'e bunun mümkiin olup olmadığı anlasılacaktır. MGIkiye MOfetiişi Şefik Bey Mülkiye müfettişlermden Şefik Bey Diyarbekir mmtakasma memur edil miştk. Bugün sehrimizden hareket edecektir. 3 bina tcâfi gelmiyor! Cumhuriyet Bayramı tstanbulda Cumhuriyet bayrammı tes'it içm 17 bm liral* tahsi«at ayrJ • mıstu. Bugün 29 flk tedrisat müfettisi içti ma ederek Cumhuriyet bayramınm merasim programmı tesbit edecektır. Maarif idarelerince Cumhuriyetm onuncu yıldönümönde yapılacak merasimin azamî derecede canlı ve güzel olması için şimdiden hazırlıklara baş lanacaktır. Sırbistandan gelen muhacirler Dün Sırbis*andan sehrimize iki yüzden fazla Türk muhaciri gelm^ ve iskân edilmek üzere Yozgada sevkedO • mislerdir. Yakmda Sırbistandan yeni» den muhacir gelecektir. 30,000 liralık ihtilâs davası Bundan iki sene evvel 10 btn lira tbtilâs etmekten suçlu Çataica maliye tahsil memurlarmdan Nanuk Bey ile dört arkadaştnm durusmalarma Ağu'ceza mahkemeslnde dün nakzen devam edildi. Neticede kuyudat ve tahsilâtı gösteren bazı defterlerm getirihnesine, merkez tetkik memuru tzzet Beyin sahtt nfatile çağirıhnasina karar verüerek duruşma ağustosun ikinci gunüne btralnldı. Nurullah Esat Bey Ankaraya gitti Sümer Bank Umum mudürü Nu • rullah Esat Bey dün aksam Ankaraya gitmiştir. Eski bir lâğımdan yeni bir •Iham Bakkal Anne ortadan kayboluyor! Tesrinievvelm ilk haftalannda, flk defa olarak «Bakkal Anne> gö • riramez oldu. Stefan, askerlerin artak baskasından yemis ve sebze aldıklannı soyledi. Böyle iki üç hafta geçtikten sonra, kazinoya likör getiren arabacının beni görcnek istediğini söyledi. Arabacının yanına srhticn: tstediğmiz likörleri getirdim. Lutfen su makbuzu rmzalar mısınız? Arabacı makbuzla beraber elime bükültnüş bir kâğıt daha sıkıstırdi. Hayretle yüzüne baktim. Hiç birsey söylemedi. Elbisesmin yakasını kall dırdı. Canraz takılmıs iki Cen<"lli tğne parlıyordu. Adama sordum: Bakkal Anne ne oldu? Kartalda Tütün inhisan memuru buTunduğu svada 12,164 lira 4 0 kuruşu ihtilâs etmekten suçlu Asım Beyin du Güzel San'at rusması, dün, Ağırceza mahkemesinde lar Akademisi mi Medeniyetin şimdrki terakki dere • Başmakaleden mabat bra'rildi. marî şubesi diplo< tarlalara irca etmek kaydinde ve meş cesmde münhasıran ziraatçi memleket Asım Bey, ihtilâs ettiği iddiaum redma imtihanlan negalesindedfr. O halde Almanlar ne ditasavvur edflemeyiceğini bilmeyiz ki dediyor, yaJnız ihmali bulunduğunu, ticelenmiş ve Ce • ye ziraa*e dönmek istiyorlar, onlar saM. Posseye ve emsalme izah etmeğe ça h&sta bulunduğu sırada bu ihülâstn Iâlettm Aziz, Af nayide kalsmlar diyebüir miyiz? Hal • lışmak fazla külfet ohnaz mı? Müte baskalan tarafmdan yapıldığını söylü fan Hayati, Beh • bold Posse düsturu esas Htihaz edil • rakki ziraatm kendisi bfle derhal ve yordu. Halbuki, yaptlan tahkikata göre, çet Sabri, Bedret • mek lâzım gelse onun Almanlara tevcih ancak sanayi sahastnda mkişaf eden Asım Beyin son zamanlarda malî iktitin Hamdi, Rebit ve tabfki bu şekilde olmak zarurî olur. bir siirii tatbikata müncerdir, ve buna darmm çok fevldnde olan sarfiyatı naSami, Kemal Fu Eger dünya buhranı sanayi memle • zan dikkati celbederek inhisar idaresi hudut çizmek kolay degildir. tstîhsal at, Kerim Şev • ketlermin diğer bir takım milletlere tamüfettisleri tarafından yapılan teftişatettiğim pamuk ve ytmden kendi ihtiket Beylerle Möshakkmnlerinin azalmasından, başka ta kasada mühim mflctarda bir nok«an yactm olan mensucatı iptidaî derece • yö Röneviçen meturlu ifade 3e simdiye kadar bir nevi çıkmış. suçlu bu noksandan on bes bin de, mutavassrt derecede ve nihayet yük zun olmağa mn esaret hayatı yasıyan milletlerm akılküsur lirasmı evmden getirerek yerine vaffak olmuşlar sek derecede çikarabîlmekliğim olsa lanm baslarma tophyarak harekete koymuş, geri kalan 12164 lira 10 ku • dır. olsa yabıtz beni alâkadar eden bir hegeçmelerinden 3eri gelmisse msanlıgın ruşu zimmetine geçtrdiği, kayitlerde ve Bu sene imti • sap meselesidir, ve bundan dolayı Alhaynyet ve şerefmi ayak altma almakdefterlerde tahrifat yaptığı sabit ol han içm Beyazıt • manyanın rey ve mütaleasım almağa stzm bu hale itiraz etmek imkâm olamu.«tu. ta Üniversite meymaz. Konferansta geri alman Hugen • lüzum görmezsem muhterem nasyonal Mahkeme heyeti, bu sebeple dün danında i^sası musosyalizm beni mazur bilmelidir. berg lâyihasındaki mülâhazalan yal suçlu hakkmda beş sene 10 ay müddetle tasavver 500,000, mz siyasetle değil, f3dr hürriyeti ile ve Brz milletlerin Londrada anlaşmak ağn* hapis cezası verdi. Suçlu ayrıca ciltlik umumî kü. msanlık haysiyeb' ile büe telif etmek içm toplanmıs olduklan kanaatindeyiz. ihtilâs ettiği parayı inhisar idaresîne vemukaldir. Hkler Almanyası istediği katüpane mevzuu ve Yukarida yeni mimarlarimiz profesör leri Müayü Bütün milletlerin hemen hemen ittifa recek, kendisinden bir misli de ceza alırilmistir. Gençle dar pot kırabilir. Fakat bu potlarla beEgli ile birlikte, aşağıda trfan Hayati Beyin kmı toplıyacak bir anlasma iledir ki bu nacaktır. rimiz bu mevzu raber kırılan kalplerin acı hissiyatla yatahtadan amumi kütiipane modeli derde bir çare bulunabilir. Yoksa nas üzerinde ayn ay pacakkn mukabelelere de katlanmak n birer proje hazırlamıslardır. Umu yonal sosyalistlerin yaptıkan gibi «alâznndır. Irk bahsinde mübalâğalı haBirkaç gün zarfında Akademide sene miyet itibarile bütün projeler jüri tarağa sola harp ilân etmekle değil. Eger lik talebe sergisi açılacak bu meyan yallere kapıldıklan anlatılan nasyonal fmdan şayanı takdir görülmüştür. Genç sosyahstlere k&küd nordik ırkın simdi da mezun efendilerin de eserleri tes • Almanlar bunu yegâne müessir çare adEvvelki akseTTi Beyoğlunda Kal mimarlanmızın modern mimariyi tamahir edilecektir. hangi millet tarfmdan temsil edilmekyoncukulluğunda sokağa bırakılmış dediyorlarsa kendileri içtn onu kulla • men benimsedikleri eaerlerinde göriil • te olduğunu Kont Kayzerlingin kita bir aylık bir erkek çocuk görülerek Yüksek bir kültürle yetisen gençleri • nacak daha acü sahalar eksik ofanasa mektedir. Memleket san'at hsreketine alınmış, Darülâcezeye gönderilmisbmdan oğrenmelerini tavsiye edebOi • mizi tebrik ederken kendilerine ha • gerektir. tir. Çocuğu bırakan hakkında tah • büyük ümitler vait eden bu calısmanm yatta iyi muvaffakiyetler kazanraalanriz. kikat yapılmaktadır. temadisini temenni ederiz. yUNUS NADİ oı dileriz. Bir kaç gün sonra Alfons kazinoya beni görmeğe geldi. Gözleri parlıyordu. Telâş ve heyecan içinde idi. O kadar ki gayriihtiyarî: Ne var Alfons? diye sordum. Bana bir ilham geldi Froylayn Neyedair? Sehirdeki cephaneliği uçur • mak için. Akhmdan geceni yapma» ğa kalkısmak, çok büyük bir tehli keye atılmaktır. Muvaffak olursak ta tehlikeli bir i»! Avnca yakaian mak ihtimali de var. Fakat muvaffak olmak ihtimalleri de kurvetli. Bu takdirde, Almanlara müthiş bir oyun oynamış oluruz. Bu darbenin haftalarca acısını çekerler, kendilerini toplayamazlar. Alfons ottmıp bîr sigara yaktı. Marta akiıma gelen sey, hakîknten r eikalâde! dedi. Sonra, dal gın dalgın tebessüm etti. Belli ki cephaneligi uçurmak için aklına gelen fikri düsünüyordu. Alfons, bu fevkalâde fikri anlat bana. Beni iyi dinieyiniz, Marta... Dmliyorum. 1914 senesinde Roulerse ve civanna bir çok mermi atılmışh. Bunlardan bir ağır mermi, hasianenin bahçesme düşerek orada geni? bir çukur açmıstı. Bu çukurun dibinde, bir insan sığacak kadar bir delik vardı. Mabadi var Muslihiddin Âdil bey Beynelmilel idarî ilimler kongresine Türk Darülfünunu namına is • tirak eden Hukuk Fakültesî îdart nimler müderısi Muslihittin Âdil Bey dün Viyanadan avdet etmi$t:r. Nâzım Hikmet Bey davası Fski tstanbul meb'usu Sâreyya Pa • fa tarafından (Gece Gelen TeJgraf) isunli kitabmdaki bir şirile babası Se rasker Rıza Paşayı ve kendisini tahkir ettiginden dolayı şair Nazmı HBcmet B*y eleyhme acdan hakaret davasma dün üçüncü ceza mahkemesinde devam edldi. Dünkü durusma celsednde iki taraf veküleri hazv bulundu. Suçlu Nâzım Hikmet Beym, komünistlik tahnkât ve propag&ndasmdan dolayı, Bursada ayni maddeden mev kuf bulunan diğer suçlularla birBkte muhakeme edilmek fizere Bursaya göoderildiği ve elân orada bulundugu an • ksıldı. Bunun iizerine Bursadaki bu tahkikat safhasmm ne vazâyette bulunduğunun Bursa müddehımumiliğfnden istflânnna, suçlumm bu hakaret davasmda bizzat hazr bulunmak istevip istemedi ğinin veya vekil huzurile duruşmıya muvafakat edip etmedtginin kendmn • den sorulması içm Bursa asliye mah • kemesme tezkere vazılmasma karar verildi. Durufn» 19 temmuz tarrhine birakıldi. ve istanbul maarifindeki inkişaf Cumhuriyetm 9anmdaa kibaren Istanbulda 118 aarî ilk mektep yapılmısbr. On sene evvel sehir ve cfvan mekteplerinin talebe adedi 23 bm 3cen bu sene bu miktar 62 bine çiknnşfar. On sene evvel 1091 olan muailim adedi de 1750 ye baliğ ohnuştur. Cumhuriyetm ük senesmde muailim başına 24 talebe düserken şimdi 50 talebe isabet etmektedir. Son on sene zarfmda tstanbuldaki îlc melcteplerde dört yüz bm kadar çocuk okuduğu tahmin edSmektedir. Yalova vapur seferleri fazlalaşıyor Akay isletme müdürlüğü, Yalo • vaya rağbetî arttırmak üzere yarından ftibaren cuma günlerine mah • sus bir ilâve postasi tertip etmistir. Bu yeni seferlerle Anadolu ya kası, Adalar ve Yalova arasındakî münakalâtın kolaylastırılması istihdaf edilmektedîr. Ecnebi mektep mOdOrlerinin içtimaı Tarife komisyonu dazara toplanıyor Lhnan tarife komisyonu pazar günti toplanacaktir. Komisyonun bu içtimaında Akay ücret tarifelerinde tenzilât yapılması meselesi de gö • riisülecektir. Bundan baska, liman gîrketi, su ficretlerile Türk vapurlarında tahmil ve tahliye îsinin ton itibarile tari • feye tâbi tutulmasını istemektedir. Komisyon bu cihet hakkmda da pazar günü bir karar veercektir. 12,000 liraîık ihtilâsın cezası Bugün fstanbuldaki ecnebi ve ekalliyet mektepleri müdürleri orta tedrisat müdiri umumisi Fuat Beyin riyasetinde bir içtima aktedeeekler • dir. Bu îçtimada ecnebi mekteplerînm müstakbel vaziyetlerinin tayini ve bu mektepler için hazirlanmakta olan yeni talhnatname ve saire görüsülecektir. Londra konferansındaki garip teklif Akaderoinin bu seneki mezunlarî MUHARREM FEYZt 6ayrimenku!e fecavöz edilmiyecek tskân muamelâtı dolayısile mu * hacirler tarafından bazı gayrimenkullere tecavüz vâki olmakta ve evvelce kendisine teffiz edilen muhacirler bir evde oturmakta iken Muhtelit Mübadele komisyonundan veya sair bir makamdan karar alan herhangi bir kimse bu emvale tecavüz etmek ve cebren oturmak istemekte idi. Ahiren vilâyete tebliğ edilen gayrimenkule tecavüzün def'ine daiı olan kanun alâkadar makamata tebliğ ve bu kanun mucibmce kat'iyyen bu gibi tecavüz!ere meydan veril memeşi lüzumu bildiriloıittir. Sokakfa bir çocuk bulundu