lumkariyet SON TELGRAFLAQ MÜLÂHAZALAR... Bir Alman şehrinde korkunç bir facia Bir gaz deposu patladı, 200 kişi öldü, 2000 Idşi yaralandı Koionya 11 (A. A.) Sarrbmck yakmmda kâin Neunkirchen wmîndeki lroçuk sanayi şehrhtm büyük gaz deposunda bh inftlâk olmuştur. tnfilâk neticesmde bir çok amelenin erleri harap olmuştur. 200 kişinîn yaraiandigr tahmm edilmektedh*. Neukirchen Sarre 11 (A.). Neunkirchen gaz deposunda rakua gelen mfilâk 200 kişmin Slmesiae, yüzlerce kişmin yaralanmastna se bebiyet vennek suretfle şebirde möhfan sayiat yapmıstır. Gazometre 85 metre urunluğtmda blup 120 bin metre gaz ürtiva et ro«kt« idi. Yakında butanan Benzol fabrikası da bernavm olmustur. Gazotnetreyi teskil eden çelik kitle, 800 metre trtifaa kadar fırlanif ve sonra şefcrin fizerine düşerek mühim hasarata fcetebîyet vermiştir. ' Neonkirchen istasyomı tamamile tenVas alrmda kalnnştır. Mfinakalât yollan bir çok yerlerde tıarap oYnra* ©Idtıihmdan yapTİaeak muavenetler teahbur etmekt«dir. Şehirdeki ve cîvarmdakî hastaneler yaralılarla dohnustur. tnfilâkm jnJrültusu Manhem, Karsmhe, ve HeîdeIb*»r{T*den İMtiImi»tir. rfeuakirchen 11 (A. A.) Enicaz •Jtrndan eikanlan eesetler, saat 13 e l u d a r 85 i batmuştur. Ağır snrette yaralaaanlar 105 e bafif surette yara'naniar 300 e yaklasmaktadir. ölenlerin umtımî miktannm 80 île İOO arasında olduğu zaımedihnek««dir. Prlm 11 (A. A.) Neunkircnen fnfilâkr neticesTnd*' hinden fazla kim%e yaralanrntrtır. öl^nlerin miVtan~ gm arhnasmdan endişe edilmekte * iHr. Gaznane,y*lrinindeki benzol fabrikasındaki yangm devan etmekte dir. Kanalizasyon bozuknu* oldu ğundan benzol, alevler içinde etrafa yayılmaktadrr. Şehirde balk araamda dehşet hüküm »ürmektedir. tnfilâk maballine yakın mahalleler tahliye edilmis olğundan bu dehşetîn derecesi artmıştır. Ahalî serserîyane dolasmakiadır. Aileler, dağılmıştır. Çocuklar ağlamakta ve yangm alevîerile aydmlanmakta olan sokaklarda ana ve babaTarıni aramaktadırlar. tnf ilâkra benzol tulumbasından vukua gelen bir kazadan çıktığı zan~ nedilmektedir. Yaralanraıs olan atneleden birmln ifadesine gore, benzol tulumbası patlamıştır. MayJ etrafa yayılmağa başlamış, parlamış ve gazometronun Iralesme kadar gelmis, gazoraetro nun katran esansmı bavi aksamım atesiemiştir. O zaman btr infîlâk vukısa trelnrn bîr dakika tonra aon deareee fiddetli iiriııeî bir tnfilâk ve onu muteakıp ta daiıa az şîddetli ilcî infîlâk olmuştor. Büyfik benzol hazineleri ile, benzol ve atnonyak taktir edilmekte olan kuTeier doğrudan doğruya mfflâktan mfiteeuh* obnanns ise de bütün gece onlarm da patlamasından korkul muştur. fafifâk eden jrazometrontm yuksekügi 85 metre idi. Avrupa'mn ea iyî gazometrolarmdan biri addoIıtnurdn» tnfîlâk, 48 evî tamamen harap otmif, 300 evin biitnn camlan kmfanifhr. tnfilâk mahalline 1500 metro nzak mesafede gazometronun perçalarına tesadfif edihnisth*. fnfilâkm gurShüsfi Hamb'urg ve Frangenhahz gibi tnak mahallerden ifîtilmiştir. Sarsintıdan 1 5 2 0 kilometro mesafede buîunao binaiarra camlan Innbniftır. Elektrflc teaisa • tmın bozulması yüzimden halk ara4 V Î BenHc dana ziyade artmıçtrr. Yapıldı, edildi, seçildL Gazetemizin besinci güzeluk mfisabakası da neticelendi. 933 KraliçesmİB seçilmesile Cumhnriyet neşriyat hayatındaki muvaffakiyetlerine bir yenismi ilâve etmiş bulunuyor. Bu vesüe ile bir noktaya dokunmak iatiyoraı. Güzellik mâsabakamız diger gazetelere (yapıldı, edfldi, seçüdi) gibi müpbem ve failsiz fiillerle aksetti. Kim yapn? Nerede yapb? Bunlardan bahis yok. Sebebi de gayet basittir: Cumhurryete reklâm olmasın... Biz bu hali tstanbul matbuatmda flk defa iörmüyoraz. Alaturka, alfranga ses müsabakalan yaptık, emsalsiz ragbet goren ySzIerce kiçinin istirak ettigi yuzme musabakalan yapfak, bStSn spor merakhlarmı heyecana getiren futbol musabakalan yaptık.. ilâh... Yapfak. Fakat ne yazık ki refiklerbnizm sötun • lanna ismimiz geemek gibi bir mazhariyete (!) nail olamadık. Ba fazla gayredtesHk memlekette hâlâ reklâmm ne demek oldugonan anIaşılmadığını, iyi net edflmîş bir fotograf canu berraklıgile, gosteriyor. «Cumhuriyet'in tertip ettigi güzellik nrâsabakası...» demeği bir reklâm addediyorlar; bilmiyorlar ki bu içtn gazetemn tarafmdan yapıldıgını 14 milyon TBrk, ve bir o kadar da AvrupaTı büiyor... Bihniyonar ki hakikf reklâmla bu reklâm vehminin arasmda, meselâ ne diyelim Cumhuriyet'm trajı fle diğer gazetelenn trah aranndaki kadar, kocaman bir fark vardır. Reklâmm ne oldnrmra anlatabihnek içm »oyle Sst6n korB bir iki raisal zikreoeinıı? VakH gazetesî dSnyanin en iyi gazetesidir. Akşam'da en îyi mubarrirler yazar. Dunyamn en iyi gazetesidir. Son Posta her hakikati bildmr. DBn* yamn en iyi gazetesidir. Haber çok früzel basılsr. Dünyanm en iyi gazetesidir. Denizi özleyiş YazamRVŞEN EŞREF edalan; sudan her çuosta bıçak sırtı gibi keskin uçlanndan sızırdıklan damla • lar; o damlalann suda bSyültüp büyültup dağıttığı halkalar... Bunların hepsini ağlamakb olarak anarsımz. Birazfleride,bumu çakıllara gömülü nar rengi bir kayıgm, kenan al çizgfli beyaz bir sandal teknesinîn su aynasındaki akülerine gozünuz dalar. Bazı da yaprak sesleri duyunca uhj çmarlann en ust daOarmdan havai 5rumcek ağlan gibi sarkan ve ruzgârda yelkenler gibi sisen bahk ağlannı hahrlarsmız... Dağlardan, yamaçlardakî ağaçlarda hısırhlan sfizüle s&zSle indikten sonra su yuzSnde kosucu ve boruşturucu sonsuz birer hare ovası şekfi alan meltemlere bakarsmız... Bazı, kuTagnnza dalgalarm çagıhnt gelir gibi olur; sanırsmız ki kayalara nhtnnlara çarpan kopuklerden yilziiııBze ince, serin bir su tozu serpflmektedir. Fırtmaya hrtulmuş bir gemmm ıslıkIarla oten ipleri; uğultulu infldtyen direkleri; yunrak yumuk iğüip dalgalara degen dumanlan; yanında haykınşarak uçuşan cesur ve obur marhlar bile, en son, en taze bir hanra gibi aklnuza gefîr. Boş guvertelerle, boş salonlar, makine, kamara, mutfak koknlan kekre ve tuzht deniz kokusa 3e sarmaş dolaş bir halde bumunuza çarpar... Karsı dağa kavuşan gGnesî gSrecek olsamz, yaşaratyor gibi dSmduz bir deniz duzlugune altmcca inmîş bir gak yozu manzarası veren hayali batılar seyredersmız... O deniz aksammm tcnKien mhunuzun kovuklanna yorgun k&rek sesleri çarpar, şakrak kadm kahkaha • lan earoar, tiz heyheyler çarpar, ozak; gemi dSdSkleri çarpar. Geceleym, ovanm bir ucunda yanm ve îri bir aydınhk gSrecek olsamz, shnsiyah bir su yıgmmm bazı yeılerinde urkek bir haykms gibi, kaçıcı bir ifdc sazam gibi atılan fener alevferini habrlarsnnz. Butun bu saydıklarnnt san*at kaygni fle sıralanmif sanmaym... Bunlar, denizi özleyiş dedigimiz şeyin yahnz bir rahta kendini gosteren belirnleri de değüdir. Bunlar, vaktüe uzun yıllar de • nizle yanyana, basbaşa yasadıktan sonra arhk ne kadar sDrecegî bimunez bir mSddet için yaylalarm yahnzhgma çekilmiş kıyı çoeuklarma dadamr bir gonffl snmdn>; Ankara'da da, cephede de nice çekenlenm gorm3ş oldugumuz ayn bir na... Deniz sda yermesi dedikleri budur... Denizden ayn kabnanm daha ne kadar uzıyacagnu knnsenm kestiıe • ttiemesı^ denıze varan en yaluıı yolun, burandugumuz yerden en asagı sekiz kona^ surmesı ba derdi, bOtGn bflluıı daha çekihnez bir hale kordu... Denhv leri göreceği gelmis kaç gisi tanınra ki kıydara bir daha kavusacdk ohma sulan Spmeğe andetmisti... RUSEN ESREF Bana kahrsa Doğru mu, değil mi? Aşağıya yazdıgnn her maddeyi lâtfen okuyunuz ve doğru mu, değil mi, kendinize sorunuz: 1. tlk halk seçmesinde Maksim salonuna gelen binlerce kişi Nazireyi de, Ferma'yı da kraüçe namzedi olarai seçti. Bana bütün gazetelerde okudunuz veya isittiniz. Yahut ta Maksim salo • nunda balundunuz. Doğru mu, değil mi? 2. KraCçe namzedi olarak seçuen diğer guzellerle beraber Nazire ve Feriha Hamm arasmda bir terdh yapmak hakkı munhasvan bakeme aittir. Bir futbol maemda da hakem karanm halkm muhtenT teranurlen menedemezDoğru mu, değil mi? 3 . Tokatlryan salonunda toplanan ve mest bhr halde buhman mahdot bir zSmre, g3zeI1erî hakem kadar etrafh ve dddî tetkik edemez. Dişlermra ln nklanm veya çuruklerini, bacaklarram ni»betsİzIİğmi gSremez. Etekler uzundur. Dofru mu, değO mi? 4. Bir lokanta salonuna topîanan halkm bir kumı, «bStfin Turk mflletb değadir. Hiç btr tetmfl salâlıiyetferf yoİEtur. Doğru mn, aegO flv. 5^ Ecnebflerîn de bolunduğu Hr suvareye Aka Günduz Beyin yapbgi gibi açdc renk elbise 3e, boyun atknile geldikten sonra, yirmî senedenberi nimetmi, himayesini, dostloğunu, vefakârhğmı gSrdStu Yunus NadPnm gazetesi namma bir natuk irat ediHrken, onu sonona kadar dinlemeden, masanm ustSne eAıhrıaz ve soz vanda ke> sflmez. Doğru mu, değil mi? 6 Bu sozS ben «oylüyonlum. Aka GSndüz Bey bana: cSns olanS diye bağırch. Vazîvetin nezaketi v« terbiyem, bir meslektasm muvazenesiz. Itğinc ayni aaavazenesiznide mukabete etmeğe mânidL Garo medenryet ve nmmseretmi Ortibas ettigim^ bugun^erde su hareket, o suvareye ve TBrk terbiye» sme oe ynM tp1**^*^ Dogra HM, oeğa mî? 7. Aka Guarfuz Bey rile baksodı; hakh bOe obaydı ba şekflde hareltctı çsvmdir. Dogra nB» seçnvfltır. Noterde aıanın onzalan dv. Ba bir aamdır. Arhk hakemİR Naıiıe ye taraftar olraadtğmi ve mlf* habm haksm yapıldrihnı sSvkmek hütladtr. Dogra ma, değfl mi? 9. Nazire Hammm o nıusamerede ne hale geld^m^fifinanuz. Bir geaç knm hklerine ba dereçe kaba bir taarruz ohnaz. Doğru nm, de&& mi? 10. Ben sa dalrikaya kadar ağız bozanlara, hakknnda bin tBrifi yanlış dedikodular çıkaranlara ve gazetede yazanlara karsı sSKfiuetinu mahafaza ettım. ı eroıy elermı nılmımryaslara karsı bun«fan sonra badlermi kaTemimle brTf*nrn*k benim hakkıımfır, doğra ma, değfl mi? Facia nasd başladı? DBn geee ay ışıgıın uslunue üü'eteu bir deniz parçasma, pencereden, go* züm üişti. Hiç beklemezken içlendim. Bir içlenif ki Ankara'da geçen miffi cidal yıUannm ayn ayn bir ruh kösesini bana gene hatırlatfa. Sa Inyıandaki şehirlerde doğup bfiyüyenlerin ruhu, denizi, hpkı dğerler havayı alır gibi, bemen hemen hiç te sezmeden benhnsiyor. Böyle biri, o sehirde yasarken hahzasmda deniz, her gün mutlaka görSlmesi lâzım gelen bir sevgüi unsur olarak belirmiyebilir. Boyuna gözS önunde kolaylıkla bulunabilecek bir şeyin, gfin olup nanl yalacı bir yara olacağmt kestiremez bile... Ancak haftalarca onsuz kalmalıdır ki bu özleyiş once kendmi uzak bir hatıra silikütple belirtebiUrâ... Boyle içten bir belirti sezince bumiz ki bagnmzda stn başlamakta, yara açdmaktadır... Bu «zak bahra bir kaç vakit icmde sise yaklaşan bir manzara beüîugi ahr... trtanbtd'da gezinirken nasd hiç n m dığmn bir sokak dibinde denizle yfiz yüze gelirseniz denizi ozleyise de Syleee meselâ busbutun ayn bir mevzn uzernıde konusurken birdenbire rasgelirsmiz; habrasmm var olduğu bir zamanda kendinin yokluğu sozlerinize sanki incecik bir bogu getnîr; beklenmedîk yerde gonhlnGze kırgınlık çoker... Diyelim ki maddf islerinizîn bollugu bu ni ozlevisi azacık unutturabOir... Fakat bir kaç saat sonra yolda yürurken hele kulagınnra ufak bir sa şmltısı hafîfçe çan>sm.. Şu kuçucuK »ızınhntn ıçımızde nyuknyan snaya nasd damhdıgnu gormekle fasarSltttZ. Bir batha tahmin Yttntiin 'devam ediyor ttalya M. Herriot'u Tekzip ediyor Almanya kestirme Hitler nıçın Hareket istîyor! Başvekil oldu? Emniyet teminatı değil, Hitler «14 senelik enkazı »lâhları bırakmak lâzım! kaldırmak için!» diyor Cenevre 11 (A.A.) Wolff ajan«mdant Silânlan bırakma konferansi di • vanmda Alman mnrahha*ı olan M. Nadolny, dünkü ceUede M. Paal Boneour'an iki gün evvelki beyanahna verdigi cevapta II kânunuevvel 932 tarihinde hnza edihniş olan ve hn * knk mfisavatma müteallik bulunan Stilâfnamenin konferansa içtiraki şartlannm esasım teşkîl etmekte ol~ duğinra beyaa etmiftir. Bu kararm metni Ahnanya'nm asla nzakla^mıyacafı bir esaatır. Ahnanya, konferansm bakikî gayesinin kat'iyyen yeni bir taknn emniyet teminatt ihdas etmek olmayıp silâhlan bırakma yo~ fonda kafî bir terakki adınn attnak bldtıgu ve nnramî emniyeti arttırmamn en rrî çaresi, silâhlan bırakmaktan ibaret bnhmduga fîkrindedh*. Almanya; Fransiz plânmı büyük bir nâsnS niyetle tetkik edecek ve möarakerelerde bnlunacaktır. 1 Gemfik 11 (Hosnsi) On bir «Sndenbep devam etmekte olan belediye inImabafa neticelenmiş, Halk Fırkası nun«etleri olan 34 zat muttef<kan belediye azahğma »eçilmiçtir. Reşit SSleyman Oemıik'te Belediye intihabatı Berlm 11 (A.A.) Hftler dun aksam Spor saraymda bir nutuk söylemiştir. Bu, mumaleyhin, Başvekil olduğu gündenberi Nazi fırkası reisi sıfatile ve üniforma ile söylediği ilk nutuktur. Salonda mühhn bir samnn kütlesi vardi. tlk sırada ttalya, tngiltere, Amerika sefirleri, tngiliz ve Japon diplomatlan yer almış idi. Hitler, mutat merasime tevfikan, bir çok bayraklar arasından tçeri ginnistir. Ba sırada Nazi'lerm marslan terennum olımmustur. Mutadı hilâfma bu defa nutkunu yazmış olan Hitler, Almanya'nra he~ zhnetinden, mfistemlekelerini ve donanmasını kaybetmesinden mes'ul bulunan marksizme karsı tesis edil mif olan railliyetçi sosyalist fırkası mn tarihmi hatırlatmıştır. Mumaîleyh demistir ki: « Marfcsistler, enflasyon tarikile milleti mahvetmişlerdir.» Hitler, iktıdar mevküni 14 senelik enkazı kaldırmak için kabul etmiştir. Nazilerin reisi demistir ki: < tktıdar mevkiinde yalnız kanunlardan, tabiattan ve tecrübeden mülhem olacağım, marksizm gibi saat kadar, gözlerin kamasacak, ySreğin ferahlıyacak, vücudün ısmacakb.. Tabiatin bir gunlSk lutfundan, bir kaç saatlik ziyafetinden, »*nı mahrum ettîğim için beni affet, Müzehher! Şimdi yukanya, senin yamna çıka cağım... Havanm kuru soğuk olduğunu, vakij vakit sert bir rüzgâr estiğhn, daha da bir çok yalanlar söyliyeceğim. Sen, bu yalanlara inan! Çünku bahçeye çıkacak ohırsan h ş guneşi görmpş yılanlann ıshldannı duyacaksm!... Müzehher'i esaslı tedavi etmek lâzrnı... Evde, benim bakmamla, Mfizehher, iyileşmiyecek... Ancak gün asın yumurta alabiliyorum. tki fincan sütle, hatmi ile bu öksurük dinmiyecek... Bir sıhhat yurduna yatırabilsem... Sıhhat yurtlannda da elbette, fıkaralar içm bir iki bedava yatak vardır. Bu fikri açtiğım zaman, Osraan Rakım gozlerinden yas gelecek kadar gSIdÜt Ba yaman adyi avutmakla yabşbrirsnm sanmaym. Bu özleyiş nobetkri bSyle nuksedeede o raddeye gelir ki rulnmuzun snvasdc bnr konugv, matcı bir sahibi ohor... Arfak bStün gundelîk duygular ruhımuzun guya kabugunu yapan geçid ve ucueu tabakalardır... En ahta ea koklS kalan sey ise yahnz deReklâm iste boyle ohır. nnâ Szleyiştir... Arhk sabahlamnza daŞimdi rica ederiz. Bu bususta pelr danan, aksamlarnnzm kırgmhimı artevhamh davranan rerTklerimb bize sabran, geeelerraiznı yalııızhgmda size bflarmm bu reklâm Szerine ne kadar âdeta ah çektirecek bir sancı biçhni artbgnu bfldirsinler. Camhuriyet aBcealan, bep ba iç yalgmı (serabı) dtr... naptır, onu da yazar... Ba şey Szerine dîkkatmiz acıldıkça CAN DO. sasarak gor&rsSnuz ID eskiden aldtnş etmeden baKarlcen Binırnnma stndmin* den f&phe bile etmediğinis kmnb deniz teferruatmı ruhunuz korkunç bir sadıkhk ile ezberlemif: Kıyılarda denfann Rotnall (A.A.) Giornale cTttaBa gizK soluk alışlanm andıran o dermangazetesî, İtalya'nm Almanya ve Ma • «z su geüş gidiflerine ezberden imre • nirshuz... Bu kSçucuk gidiş gelisler • earret»n ile grzü bir muahede yaohgma den azar azar ıslanaa çakıllann tSrlS dair M. Herriot tarafmdan Frams renkte parutm gozunuze gerçefctekın* nteb'usan mecîî«i barkiye encumeninde dea daha knvvede gor&nSr... Kaya ileri sürülen iddialann asdsız olduguna diplerini, tahta iskele ayaklannı burümfiş yosanlann bu davramslarla bir ahenkteki iod kokulu o gevşek, o yumusak oynayış'an âdeta içinizi gıdıklar... U Haye 11 (A.A.) Haber ahnO duru su tabakasmm altmda kSrekdığına gore de • Zeven • Provinden Ierin kmk kanatlar gibi bezgin, krrrak zırhhsma bir denîz tayyaresi tarafmdaa 700 metreden bir bomba anmnstv. Bomba, kaptan koprusünön arkasma dufmfif ve mShim hasarlara sebebiyt Ankara 11 (Tdefonla) Srvas vermîstır» Eazurum hattmı yapmağa ta^ip olan sirYerfilenn kumandanı oldugu gibi, aketm muraesnlleri hokumetle temas etsflerîn erkânı harbiyesi azasından eksemek nzere sehirimize gelnu'sierdir. riri de ShnSs ve yaralanmıstnr. ölenlerin m&tan, 22 kişiye bafig ol< Ankara 11 (Telefonla) ErzurumSavari azledildi hdar her sene oldugu gibi bu sene de Batavya II (A.A.) A&i Felemenk 9 martta burada bir Erzurum gunS terzırhlnı de Zeven Provinden'm sfivarisi tip edeceklerdir. Eikeboon, vazifesinden affedihnisür. 8. Hafcen Asi Felemenk zırhlısına yapılan taarruz Sıvas Erzurum hattı Rana Bey Antep'de Gaziantep 11 (Husosî) Gümrukler ve tnhtsarlar Vekffi Rana Bey Kihs tarikOe buraya dondu. G&mrukte, inhtsarlar idaresinde ve fabrikada tetidkat yapmaktadır. Mahtar PEYAMt SAFA Not Tokatlıyan'da soylediğinl sözlerin hulâsası aynen şudur: « Burada halkm bir kumı Feriha Hamma taraftarlığmı izhar ediyor. Bu hislerine hurmet ederim. Ancak hakem karanm vermişttr ve bu hakem mem • leket guzidelerinden mfirekkeptir. E5er halk ve hakem arasmdaid îhtilâf ciddt bir safhaya mtflcal ederse onun münakaşa yeri burası değildîr. Türk milletinin fıtrî terbiyeshıî takmınız!» Bu eaas haridnde hiç bir şey soylemedim. Yazv lan seyler doğru değfldir. P. S. Erzurum gflnfl Uşak'ta lekeli humma vak'ası Ufak 11 (A.A.)İzmir'den gelen bir yolcuda IekeB humma ârazı gorSldSğunden hasta tecrit edflmiş ve bu suretle hastalıgın sirayetinr meydan bırakılmamıştır. Şehrimizde hafîf bir grip salgnu vardir. Tahkikat komisyonunun v«receği karara kadar Java kruvazöründe kalacaktır. sımflar arasındaki mücadele naza riyesmden değil.» Yeni hükumet, Almanya'ya ®ski azemetini iade edecektir. Bunun için de memleketin diiçmanlan olan marksistleri tamamen hnha edinciye kadar mücadele edecektir. Son derecede siddetle alkıslanan Hitler, söyle bağırmiştn*: € Milletin timsali olan eski ar • dumuzu dakna dfisünmeliyiz. Millet kendi mukadderatmı kendi taytn etmelidh*.» Nutkun nihayeti surekli alkıslarla karçılanmışbr. Bundan sonra Nazi'lerin hücvm kıtaatınm marslan çahntnıştır. Sıhhat yurtlanndaki, hususî sanatoryomlardaki bedava yataklan bırak bir kere... Yan ucretle kabul ettirebflmek için araya tamdıklar koymak, tavsiyeler getirmek icap ediyor... Sıhhat yurtlannm kapdanndan bile bedava baktırmazlar... Sen, Belediyeye muracaat et! Osman Rakmı'ın yüzüne boş boş bakıyorum: Belediyeye mi? Neye duraladm? Neye hayretle bakıyorsun ? Birden cevap veremiyorum. O, kolumdan tutup sanıyor: Pek mi garibine gttti? «Belediye» kelîmesîni duyunca şaşkma döndun! Gucüne mi gidiyor? Haytiyetme mi dokunuyor? Yoksa korkuyor, çekini yor musun?... Kardeşmi bir belediye bastanesine yatırmağa korkuyorsun, oyle mi? Durdu; homurdanır gibi başmı iki yana sallıyor: Keşke acık yatak, boş yer buhınsa da yatırabilsek!... Yalnız seni değil, Keriman Hanım izmir'den geçerken fzmir vapurile Mısır'a gitmekte olan Diinya Guzeli Keriman Hali* Hannn, vapur tznnr'e ugradıgı vakit tzmir'liler tarafmdan hararetli bir surette karsı Ianmıştır. Keriman Halis Hanımj «Anadolu» refikimizin bir muharririne, güzellik mSsabaka ve seyahati hakkmda şunlan soylemistir: c Ege Kraliçesi Neriman Hanmıi çok beğendim. Ben hakem obaydnn, reyınu Neriman Hamma venr<Km. Maamafih bu benim sahsi nkrbndir. Mösabakayı kazamrsa çok sevmecegim. tzrair'e tekrar uğradığun için çok bahtiyanm.» «Belediye» kelimesi, bir çoklanm urkutür. Neden? Bu, bir görenek, ağızdan, kulaktan kapma küfhj ve sakat bir kanaattir. Senin gibi, bir çoklan zannederler ki resmî hastaneler pistir, hastalara iyi bakılmaz, bedava olduğu için muayene, tedavi baştan savmadır. Doktorlar, hastabakıcüar, dikkat et mezler. Yataklar, çarşaflar kirlidir; Hâçlar bozuktur, yemekler fenadır!... Her şeyde bir ihınal, kayitsizlik vardır. Tekrar kolumu tutup çekiyor: Bu kanaati değiştirmeE... Evet, belediyenin bir çok hatalan, belediye hastanelerinm bir çok noksanlan, ku • sorlan olabilir. Fakat yüksek ucretli sıhhat yurtlannı daha dikkatli, daha temiz mi zannediyorsun ? Belediye hastanelerinde bedava bakan doktorlarm ekserisi, tanınmış mütehassıslardır. Bir kere Cerrahpaşa hastanesmi gîdip gordun mü? Bu kanaat değişmeli, azizhn.. Belediye hastanelerine yatmak, ayıp, yüz kızarhcı bir şey değildir. O muesseseler, halkm malıdır. Oralardaki her yatakta, her kap yemekte, senin de, Tayvareci Mollison'un seyahati Rio de Janevro 11 (A.A) Moffi. son, saat 11.57 de buraya gehnistir. " İRTİHAL tstanbul Muddeiumumî baymuavim Hikmet Beyin valdeleri Hafıze Hamm dun eceli mev'udfle vefat etmiftir. Cenazesi bugun saat 11 de Fatüı Zincirlikuyu'daki hanesinden kaldmlarak Fatih camünde namazı badeleda Edirnekapı kabristanmda ailesi makberesine defnedüecektir. Merhumeye AOahtan mağfiret dfler ve Hikmet Beye taziyetleı ünizi beyan ederiz. benim de, herkesin, hephnizin vardır. Goğsunfi gere gere gider, yatarsm... Osman Rakun'ın belki yerden goke kadar hakkı var. Fakat benim, kendi muayyen, tnüsbet bir fikrim, bir kanaatim omşunda ısrar edişine hazin hazin gülüyorum. Ben, ne belediyeden, ne sıhhat yurtIarmdan, birinden, bir şeyden korkmoyorum, çekinmiyorum, hiç bir şey kibrhne, haysiyetime dokunmuyor, gficume gitmiyor! Hayattan o kadar Srküyorum, oyle gözüm korkmus, yılmış ki çekinmediğim bhr şey yok! Niçin susuyorsun? Yoksa bana da nn gucendin? Sözlerim ağır mı geldi? Beni haksız ve çok durüşt ma burayorsun ? Devam etmesine mâni ohtyorum, ellerini tuttum: Sana karsı gücenmek, danbnak değil, minnettarhğımı söylemeğe bile utanıyorum! Osman Raknn, anlamamış gibi yo Cumhuriyet Nushau 5 K şeraiti Senelik Altı aybk 0 ç aylık Bir aylık 2700 Kr. 1450 800 Yoktur CÜMHVRtYETin tefrikan: 73 Tipi Dindi! Yazan: MAHMUT YESARİ Sopurge eGmden duştti, esflrten ne nı^anya) ne ıçerıye aduııımı atamıyo « Onlardan her sey urtulur!» Bu iert, duygusuz hükrau giymek içm bh oeyapbk? Komşular konuşuyorlar: Hamm, o, hasta kızm iyueseceği A, elbette, kadmnn... Yenaemeiien... Açhktan... Bahara gıkmaz... ^ Mart sonlan, bir.. Yaprak dök8mâ, id... tnce hastahkhlan götürör. {Yazık, pek te taze... Hiç g&rSItS çıkartmadan mutfağın kaptsmı kapadım. Zavalh Müzehher; ba bf funeşi hede M M hİMe yok!... Bh züme bakıyor: O neden o ? Beni daha fazh utandırmak iekf mi soruyorsun? Mahçup mahçup gSluyor: Bahse değer şeyler değfl . Tek> rar edersen gucenirhn! Gozleri sanunıiyet ve şefkatle par» lıyor: Hemşireni btf hastaneye yatırmağı duşünuyor musun? Acıkca söyle! Ben, bir başnna bakaııuyoı unv Dudaklanmm suçra cuçhı titreyişin • den, Osman Ralom anhyor ki benmi bflken sadece yahnzhk değfl... Osman Rakun, gozlerini indiriyor: Evde bakılmaz, Madt Bey, istenildiği kadar bakilamaz... tlâç, yemek, vaktinde, saatmde, dakikasmda veril mek hazırlanmak lâzım gelir. tstettfldiği anda doktor, ecza bulunmaz... HaIhniz malum, ha, deyince de elde para bulunmayıverirse, felâkettîr... Hasta • nede bu gibi endişelerin biri yoktur* mdbadi