11 Ağustot 1932 LIIA ycyınıyıını |merakh şeylerj Karmca yenir mi? Malumya, insan her bulduğunu yer.' Meselâ Araplar çekirge yerler, uzak dağlar civanndaki a • hali de toprakla tagaddi ederler. Çin'liler kırlangıç yuvalanndan çorba yaparlar. Vahşiler insan etinden hoşlanırlar. Kongo'da ise ' karmca yiyorlarmış. Bunu yeni işittik. Fakat Kongo'luların yedik leri karıncalar bizim bildiğimiz cinsten değildirler. Kırmızı renk i te, etli, tıpkı karidese benzer ka | rıncalardır. Bu mahluklar Kon go'da gayet çoktur. Mahsulâtı > harap ettikleri gibi küçük hay vanları da mahvederler. H i KAYE ı MCMLCkCTLCRtC füOYUNLAR Hoca ve talebesi Bu iskambil kâğıtlarile yapilan bir marifettir. Uç bacak ve biı; papas intihap edilip masanın üstüne açık olarak konur. Yalnız bir dördüncü bacak ta kolda saklanır. Lâmi meşhur koşuculardandır. Onu metederken: Kaçan bir tavşanı yakalar! Diye tarif ederler. Geçenlerde gene bir müsabakaya girmiş ve Iıer zamar. olduğu veçhile muvaffak ve muzaffer olarak çıkmıştı. Tamdıkları, bildikleri, dostları, ahbaplan etrafına toplanmışlar: Yaşa Lâmi! Diye bağırıyor ve tebrik ediyorlardı. Içlerinden biri: Maşallah, dedi, rüzgâr gibi gidiyorsun. Zannederim ki bir binanın altıncı, yedinci katına çıkıp faraza saatimi pencereden atgam, arkasından koşarak merdivenleri înip onu yere düşmeden yakalı yabileceksin! O zaman bir takıtnı: Amma da Acem mübalağası! Tarzında alay etmeğe başla dılar. Fakat Lâmi: Şaka değil, dedi, Naci'nin dediğini yapacağıma sizinle bahse gmşırım! Akıl ve" mantığm kabul etmi yeceği böyle bir iddia karşısında ötekiler de Lâmi nin aksi tarafı nı iltizam ettiler. Nihayet bir ziyafetine bahse tutuşuldu. Tecrübe için Maçka'da Nec • mi'nin apartımanına gidildi. Çünkü o en iist katta, ta yedinci da • irede oturuyordu. Arkadaşları Lâmi'nin merdivenden çıkışını gördükten sonra sokağa çıktılar. Saatin düşmesini ve koşucunun bunu almağa yetişmemesini kat'i yetle beküyorlardı. Fakat bir de baktılar ki neti tice büsbütün başka bir şekilde tecelli etti. Saat yere düşmeden Lâmi kapıdan gözüktü. O zaman hepsi birden Lâmi'nin yukarı çıkmadığıma ve saati atmadı ğına kail oldular. Tam Lâmi ile alây etmeğe başlıyacaklan sırada koşucu: Başınızı kaldırın da saate bakın! Dedi. Hakikaten saat bir gelin gibi süzüîe süzüle aşağı iniyordu. Lâmi sözünü kurnazca bir hile ile tatbik etmiş, Necmi'nin şem siyesini açmış, kenanndan ipelr sarkıtarak saati bağlamış ve öyle aşağıya salıvermişti. ' * Tabiî bu tarzda onun saatten evvel merdivenlerden aşağı inebileciğini siz de tahmin edeni • niz. Bunun içindir ki Kongo yer • lileri karıncalan yemekle hem karınlarını doyurmuş, hem de mahsüllerini konımuş oluyorlar. Kongo'da yerleşen bir ecnebi bu lezzetli kanncaların etinden bütün dünyayı mahrum etmemek için onları konserve yaptırıp her tarafa sevketmektedir. Üç bacak talebe, papas ta muallimdir. Talebe kaçar, muallim kovalar. Yani seyircilerden biri üç bacağın birini kâğıt destesinin üstüne, ikincisini ortaya, üçüncüsünü de altına kor. Fakat hokkabazhğı yapan kolundaki bacağı da sanki desteye bakıyormuş gibi diğer bacağın üstüne yerleştirir. Mu. allim de en üste konur, herkes kâğıdı istediği kadar kesebilir. Neticede muallim kaçan üç talebesini de yakalamış bulunur. Bvt nasıl oluyor? Biri gizli, biri alenî olarak baeağın ikisi üsttedir. En alta konan da kesildiği zaman üste gelir. Yalnız ortaya konan kaybo lur ve diğerleri hep beraber meydana çıkarlar. I SıccJdardgn bandlan küçük sînema yddva. Yackie ÇoogMr. 'denize atlamağa hazır bir vaziyette nınnitnMnmııııııiınııınııııııınııııııııııınınııııııııııuutunuıtıtıunuımıımınmııııııiiiıınıııınıııııııııııııııııımıııı Ağustos bulmacası 1 Kahraman bir gemi «Fram» isminde bir Norveç ge ımıııranııı misi hem şimaL hem de cemtp kutbunun en nihayet noktanna kadar gitmek şerefini kazanmıştır. Bu geminin içinde meşhur kutüp kâşifi Nansen vardı. Şimal ediye k nlar A K A L R M A K U ,M B A R. ,M U T O T R.. A Şu yukarıki boş hanelere öyle | harf ler koyunuz ki soldan sağa doğru okunduğu zaman her biri manah bir kelime olsun. Yukarıdan aşağıya okunduğu vakit te bu ayda bizi en ziyade taciz eden bir şey meydana çıksm. Döğru halledenlerden bir kişiye 5 lira, bir kişiye bir iş Bankası kumbarası takdim edile • cek, resimleri gazetemize basılacaktır. Diğer 100 kişiye muhtelif he'diyeler. HerLangi mükâfat tazananların resimleri de bize f otoğraflarını gönderdikleri takdirde gazeteye basılır. Cevaplar eylulün birinci gününe kadar «Cumhuriyet Çocuk sahifesi muhamri» adresine gönderilmelidir. Hal su | retleri daimâ gazeteden kesilmiş cetveller üzerine yapılmalıdır. Bu şartlara riayet etmi yenler hediye kazanamazlar. Onccr kartpostal kazananlar: Malatya Kişim 18 makinlst İhsan Bej oğlu Adnan, Panagltı Dam Düsyon talebeV sinden Gulseren Şerif, Tarsus müstantlği Kâmil Bey oglu Celâl, Bozuyük İkbal caddesinde perukâr Mehmet Sabri kardeşl Ali, Gerede Uk mektep 272 Hayret tin, Diyarbekir orta mektebi 167 Ahmet, Mersin Cumhuriyet Halh Pırkası civanndS 2 Hatice, Akşehir orta mektep 103 Cevat, Gelibolu başmualllm Halit Bey kızı Ne,riman, Bilecik telgraf memuru Süreyya Bey baldızı Kadriye, Kartal Ermeni Bez. ciyan mektebi Dikran Şalcıyan, Manisa ağırceza reisi Besim Bey kızı Sacide, İz mir lisesi 4 üncü sıruf '424 Hasan, EsMşehir 2 inci noter oğlu Beyazıt, Lâpseki müs^ tantiği Feyzullah Bey kardeşi Fatma, Bigadiç Balye ilk mektebi 4 üncü sınıf Aykut, Kütahya Vilâyet matbaası sermü rettibi Hasan Efendi kızı Neclâ, Muş Askerlik şubesi reisi oğlu Turgut, Bilecik ilk mektep 115 Ali Hikmet, Bolu Kepekçizade Tevfik Bey kızı Zineti Hanımlar ve Beyler. İstanbul'da bulunanlann pazartesi gününden itibaren matbaamıza müpacaat ederek hediyelerini almalannı rica ederiz. Başka yerdekiler tarafımızdan gönderi * lecektir. \ Mantardan aile İki büyük ve bir küfiük montorlu üç kişilik bir bebe!: *'! vücude getirebilirsiniz. DU aile anne, baba ve çocuktan mürek • keptir. larJkeza kibrit çöpünden olabilir. Saclan siyah yünden, yahut siyah iplikten yapılabilir. Şapkalar mu*awadan, takke de kâğıttan i mal olunur. Küçük kuş Bir yumurta kabuğu iki kibrit biraz ekmek içi, iki toplu iğne ve Mantarların ortasına iki ucu sivriltilen bir kibrit çöpü geçir • meli, bunun üstüne kaş, göz ya • pılmış küçük fındıktan bir kafajn takmaJıdır. Bacakiar ve kol biraz kâğıttan mükemmel bir kuş elde edebilirsiniz. Boş yu murta kabuğunu bir tarafından deliniz ve bu deliği ekmek için • kutbunda 83 dereceye, yani tam Geçen defaki bılmecemizde Kediye kazananlardan bize resim gön kuhip noktasından 800 kilometre derenlerin bir kısmmın fotoğraflannı bugün basıyoruz. Fakat bu resim uzaktara kadar yaklaşılmıştır. Ke lerin intişarı hediye almak için kâfi değildir. Herkes evvelâ iamini büyüjc za meşhur kâşiflerden Amundson Hstede bulduktan sonra müracaat etmelidir. Arif apartımanında 'Andon, 9 Soldan itibaren: 1 . Salâhattin de «İtalya» heyetinin imdadına Biga'da Niyazi Beyin kardesi, 10 Beyin kızı Vidat H., 2 . Bursa Mahyetişmek için kutba bu gemi ile Bursa Askerî lise talebesinden tsmet, keme «okağı 14 Oktay, 3 2 3 üncü gitmiş ve o uğurda can vermişti. 11 Topane'de Boğazkesen'de ilk mektep 266 Muallâ, 4 1 7 inci «Fram» gemisi hali hazırda Uk mektep 143 Ahmet Ihsan, 5 Bi Ahmet, 12 Kütahya Lâlikli ilk mekNorveç limanlanndan birinde teş ga'da Sakarya mahallesinde M. Ni tep 43 Muhtar, 13 . Uşsak Anzavur Ahmet Ef. oğlu Mustafa, 14 Us yazi, 6 . Bakırköy ilk mektep Orhan hir edilmektedir. Gemi çok eski küdar thsaniye Çit sokağı 104 Aziz Giinay, 7 Akşehir orta mektep 203 Abdurrahman Beyler ve Hanımlar. Cevat, 8 Topane'de Mustafa olmasına arğmen iyi bir halde dir. Bazı hususî malzeme kullanılarak yapıldığı için diğerleri gibi çabuk harap olmamıştır. Teknesi Yeni Zelânda'da Maori'lerin yabudaksız çamdandır. Direkleri şadığı adalann iklimi çok garip 33 metre yüksekliğindedir. bir yerdir. Baştanbaşa sönmüş ya«Fram» limanlarda ( teshiri nar dağlardan mürekkeptir. Hatta bittikten sonra Norveç'in pay içlerinde hâlâ yanıp tütenleri de tahtı olan «Oslo» ya götürülecek vardır. Bunlardan bir kısmı 350 ve orada müzeye konacaktır. metre yüksekliğe kadar duman fışkırtırlar. Diğer taraftan denizden bir kuş kafası gibi yuğurdulerindeki tayfunlar da meşhurdur. ğunuz parça ile tıkayınız. Bu kaDeniz<|| yükseklere çıkan bir parfanm en nihayet noktasına so çası sonra sel halinde aşağıya dökulacak sivri uçlu bir kibrit çöpü külmektedir. O sırada altına tekuşun gagasını teşkil eder. Cam sadüf eden gemi, vapur, kayık varbaşlı iki toplu iğne uçları kırı sa vay haline. larak gözleri meydana getirir. Maori'lerin mabetleri de ga Yelpaze gibi kâğıttan yapilan kıriptir. Daldan, ottan ve saman sım da kuyruk makamına kaim dandır. olur. Maori'lerin pek vahşi itikatlan İki kibrit çöpü yumurta kabuda vardır. Meselâ tayfun, yanarğunun alt tarafına balmumu ile dağı ve saire gibi hâdiseleri nı yapıştmlıp ayak olur. Artık ku hanî sebeplere atf ederler ve bunla için galeyan eden ana ata ruhları olduğuna inanırlar. şunuz tamamdır. rın, bazı hareketlerine kızdıkları Yetmiş iki millef