'•Cumhanvei 15 Mayıs 1932 Hikâye Usak aramyor! VUKUAT Üsküdar'da Bir cinayet ItAIIVO Bursa Himayeietfalinin mesaisi Mehmet Bey bir uşak arıyordu. Ama nasıl uşak, şöyle derli toplu, akıllı uslu, malumat ve kiyaseti, zekâ ve feraseti yermde.. Mehmet Bey zengin, tahsili yüksek, zarif, nükte dan, çelebi bir adatndı. Kaba saba lâf anlamaz uşaklarm derdini çek mekten bıknaış usanmıştı. Son üç dört ay zarfında dört beş adam değiştirmişti. Bunlardan iiçünü kızmış, koğmuş, bir tanesi çekilip gitmiş, öteki de ufaktefek eşya toplayıp hiç görünmeden sıvışmıştı. Zengin, tahsili yüksek, zarif, nüktedan, çelebi bir adam uşaksız yaşıyabilir mi? İşte onun içindir ki Mehmet Bey harıl harıl bir uşak arıyordu. E.. Bu zamanda Mehmet Beyin istediği gibi bir uşak ta bulmak kolay değil.. öyleleri her halde seneler denberi bir kapıya yerleşmişlerdir. Orayı terkedîp çıkmak istemezler. Lâaİettayin geleni de Mehmet Bey almaz, bu iş böylece uzayıp gidi yordu. Fakat herkes mes'elenin ashnı, esasını bilmiyor, böyle mütemadiyen uşak değistirmeği Mehmet Beyin titirliğine, huysuzluğuna hamledi yorlardı. Hatta bu şayia her tarafta o kadar dönüp dolaşmıştı ki ne tellâllar, ne hizmetçi idarehaneleri kimseyi tavsiye ediyorlar. ne de gazete • lere verdiği ilânlara müracaat vaki olayordu. Ne ise, nihayet bir gün, biri çı kagehfi ve Mehmet Bey hizmetçi lere adamın hetnen huzuruna geti rilmesini emretti. Bu, uzun boylu, zayıf, yüzünün hatları muntazam, giyinifi sıkça, tavır ve harekâtı terbiyelice bir adamdi. Mehmet Bey sordu: Adın ne? Süleyman.. Şimdiye kadar nerelerde çalıştm? Çok kibar yerlerde.. Pekâlâ... Mehmet Beyle uşak Süleyman arasmdaki mükâleme bir çeyrek saat kadar uzadı. Mehmet Bey Süley • man'm kılığı kıyafetile bhrlikte sözünün, «ohbetinin de yermde oldu ğunu anladı. Aman kaçırmıyayım, böylesini bir rfaha bulamam! Mülâhazasile derhal on beş günlük ücretini Pfâjn verdi ve bir se nelik te mukavele imzalattırdı. Sonra usağına: Haydi bugünlük, dedi, git biraz istirahat et te yarın sabah erken den i«e başlarsın!. Fakat hayret.. Süleyman yerin den bile kıpırdamıyordu. Ne var.. Daha bir şey mi söyliyeceksin? Müsaade buyurulursa, evet efendim.. Halhni, vaziyetimi tafsilâ tile arzed*eyiın.. Yann sabah erkenden ise başlarsın dediniz de, bu i • zahata onun içm lüzum görüyorum.. Söyle bakalım.. Efendim, üstünüze afiyet benBu akşamki program deniz biraz rahatsızım.. Doktorlar sabahleyin en aşağı saat ona kadar İSTANBUL: yatakta istirahat etmemi tavsiye ey18 Gramofon konseri 19,30 Bedayii Iediler. Sonra görüyorsunuz, üstüme musikiye heyeti 20,25 Ajans haberleri, başıma da düskünüm. Tıraş olmam, doğru saat 20,30 Gramofonla Ayda Bir polis memuru ve bir giyinmem aşağı yukarı bir saat sü(Verdi) operası 21 Cennet Hanımın iş rer. Kahvaltımı eder, yarım saat katirakile saz 22 Tango orkestrası: kayıkçı yaralandı dar gezmeğe çıkmam da gene sıh 1 Nina. Evvelki akşam 2 Bandoneon. hatim icabı mecburidir. Keza öğle ye3 Vidıta Mia meğinden sonra bir iki saat uyumak saat 7,30 da Üs4 Piedad mutadimdır. Uykum da pek hafiftir. küdar'da Selâm5 Dulce nombre. sız'da Solaksi • O müddet esnasında gerek efendi 6 Los bandoneos. nan caddesinde mizden, gerekse diğerlerinden raümBÜKREŞ: bir cinayet ol kün mertebe az gürültü edilmesini 18,05 Ziraat saati 19.05 Romen musi muş, Çavuşdere rica eyliyeceğim. Akşam yemeğini kısi 21.05 Konferans 21,20 Senfonik orkestra: Symphonie Nr. 9 (Beethoven). rautlaka yedide yemiş bulunmahyım. sokağmda otu ran sabıkalı güROMA: Cünkü gene bir iki saat istirahat e18.05 Salon musıkısi 21,50 (Dıe ruhundan ka der, ondan sonra sinema veya tiyatKeusche Susanne=Neş'eli Suzan) isimlı roya giderim. Haftada iki defa misa sap Ali Osman bir operet Perde aralarında edebiyat birîsi firlerim gelir. Tabii onları kabulüme isminde bahisleri. havadisler müsaade buyuracaksınız. Sah günü Çinili polis mevVARŞOVA: kii müretteba erkek, perşembe günü kadm ahbap18 Musahabe 19,05 Hafif nıusiki Polis Şejik Ejendı 21.20 Halk konseri 23 Edebiyat saati larım. Tabiî cuma günü de artık ben tından Şefik E23.15 Konser 24,05 Dans musikisi. fendiyi ve çalgıcı Remzi isminde bi den iş beklemezsiniz!. BELGRAT: risini bıçakla tehlikeli surette ya • Mehmet Bey bu sözleri, ağzı açıl18.05 Sıhhi konferans 18 35 Dans muralamıştır. mış, gözleri dışarı fırlamış şaşkın sikisi 20,35 Operet parçaları 21.05 KeVak'a şu şekilde olmuştur: şaşkm dinliyor. Arada sırada zih man konseri 21.35 Radyo musahabe Kasap Osman hidirellezden bir gün si 22.05 Orkestra 24.05 Tsigan musikisi ninden şu sual geçiyordu: «Acaba evvel, sabahleyin, sarhoş bir halde BARSELONA: bu adam deli mi?> Selâmsız'da kahvecilik eden Saddğ'm 19,35 Gramofon 20,05 Orkestra20 35 Süleyman durunca: Bursa'daki kre§lerden hirinin mefgale odasmda çocuklar Şarkı konseri 21.15 Halk şarKilan dükkânına gitmiş, eski bir mes'eleden Bitirdin mi oğlum! 22.05 Orkestra 23.05 Kadm saaü23 20 muğber olduğu için küfür etmeğe Dedi. Uşak: Koylu programı. başlamıştır. Bu suretle çıkan kavga Bitirdim! PARİS (Radio Paris): da Sadık, Osman'ı yere vuvarlıyarak Cevabını verdi ve mükâleme şu 18.50 Gramofon 19.50 Konser 21.35 başından yaralamıştır. Osman polise Gramofon konseri şekilde devam etti: müracaat etmiş, yaralandığmı haber Sen bunîarı ciddî mi söylüyorvermiş, eve dönerken de Sadığ'ın eBeşiktaş takımı sun! vine uğnyarak binada c&m, çerçeve Tabiî efendim.. ne varsa hepsini parçalamıştır. Sırbistan'dan geldi öyle ise, haydi defol dışarı.. İşte evvelki akşam geçen hâdiseye Yugoslavya'da bir seyahat yapan Böyle bir kapı bulursan beni de gösebep budur. Beşiktaş kulübü dün konvensivonel tür.. Kasap Osman evvelki gün yanında trenile sehrimize avdet etmistir. Be Peki efendim, giderim, fakat Kasap Kâmil ve Ali isminde iki genç şiktaş ikisi Belgrat'ta, biri (Sara biliyorsunuz ya, mukaveleyi imzalaolduğu halde Selâmsız'da bir bos yevo), biri (Skopole) ve biri de dığımız henüz on tfakika olmadı. Bir tanda oturup rakı içmiş. tyice sar • (Komanov) da olmak üzere beş müsenelik paramı verin.. Bakın arkamhoş olduktan sonra kalkarak bey • sabaka yapmıştır. İki Belgrat mü dan atlı yetişebilir mi? girine binmiş, avdette Sadığ'ın evi sabakasını 21 kaybetmiş, (Sara Bu ne biçim iş kuzum, sen doönünden geçerken bir hafta evvelki yevo) da (Slavya kulübile 11 beralandırıcılığa mı çıktın! vak'ayı hatırlıyarak ağzına geleni ber kalmış ve Cenubî Yugoslavya Estafurullah efendim.. Bu huBursa kreşlerden birinin yatakhanesi söylemeğe başlamıştır. Sadığ'ın evine şampiyonu (S. K. Skopole) u 13 ve susa dair ilk nasihati sizden »Idım.. yakın oturan kardeşi Remzi bu söz Komanov muhtelitini de 32 yenmişBursa, mayıs (Hususî) Burza taahhüdünü eda etmiyen anneler O da ne demek? leri işiterek dışarı fırlamış, Sadık ta sa'da kimseye boyun eğip el açma • hîç bir talep karşısında kalmazlar . tir. Beş müsabakada (8) gole mu Evet efendim.. Bendeniz fakir derhal bunun üstüne yürümüştür. Os dan yaşamak içm çalışan çok ka Kreşler fabrika saatlerile beraber kabil (9) gol yapmıştır. bir darülfünun talebesiyim. Tahsiliman yalnızdır, bir elinde bir tabanca, naatkâr bir zümre vardır ki: öte sabahları altıda açılır. Çocuklar akme devam etmek için kâf i param yok. bir elinde de bir bıçak tutmaktadır. denberi bu kütlenin ne elinden tutan şamları annelerine teslim edilir. YalBir konferans Mektupla zatı âlinize müracaat e Remzi, Osman'ın küfürlerine mu olmuştur, ne de onlara bir ver ve • nız şayani dikkat bir noktayi anlataYüksek Muallım mektebı usulü tedris d'erek muavenet istedim. Siz de cevap kabele etmeğe başlamış, Sadık bir muallimı Sadrettin CelâlB. gelecek per vermek lutfunda bulundunuz.. Orada aralık polis noktasına koşarak teca ren... Uç sene evvel ine kadar böylece yım: Sefaletten bıkan çocuklarda sembe gunu Dariılfünundâ ilk Mektep yaşayıp giden bu kütle (işçi kadm) ?çahş, kazan, her hangi çareye, vakreşlerimiz öyle müsbet tesirler yap muallımlerıne bir konferansverecektîr: vüze uğradıklarını söylemiı ve nö sıtaya olursa olsun baş vur, fakat BadroHin Cclöl D. bu Kuııfcıalliinua TSObetçi Şefik Efendiyi alarak donmttş kütlesidir. Bursa fabrikalarile tütün kimseden muavenet istemeh diyorimalâtaneleri bu merhamete lâyık tür. Sadığ'ın polise gktiğini gdren mağğ "gelen annelerle tekrar evle • ris ve terbiye sistemlerinden bahsedecekj; tir. ~"' " dunuz.. İşte onu yaptım.. Sizden şim Osman derhal Remzi'nin üzerine atıl ve kiımesiz kadınlarla dolürfur. Farine dönmemek için binanm içinde di alacağım para bir sene beni ferah mış ve silâhma sarılarak ateş etmeğe kat asıl merhamete şayan olanlar köşe bucak saklanır ve ağlarlar» deTeşekkür ferah besler.. Diğer iki seneliğe gebaşlamıştır. Vak'a yerine yetişen po bunların yavrulandır. di. lince onu da temin ettim.. Zengin Rahatsızlığımı hazakat ve meharetle lis Şefik Efendi Osman'ın tabancah Eskiden; sabah karanlığrsnda soGeçenlerde çocuk haftası esna mektep arkadaşlanmdan birile bahse tedavi eden doktor Hafız Cemal Beye • elini tutmuş, fakat bir aralık bir fır kaklara dökülen öksürüklü, solgun sında; gürbüz çocuk müsabakası tutuştum. Tam bir sene uşakhkla fendiye alenen beyani teşekkür ederim. sattan istifade eden Osman beline benizli işçi kadınların yanında birer münasebetile Setbaşı'ndaki kreşe gitpara kazanacağımı rddia ettim. O da sokmuş olduğu bıçağını çekerek Şe ikişer çocuğun da sürüklendiği gö Yeni Gün sermürettibi Ahmet böyle bir şeye muvaffak olduğum miştim. Rıza Tahir Beyle birlikte fik Efendinin sol omuzuna saplamış rülürdü, tam uykudan, temiz gıda • takdirde kazancımın iki mislini vegeziyorduk. Kreşin fennî bir şekilde tır. Polis Şefik Efendi bayılarak yere dan mahrum bir halde sokaklarda, receğini söyledi.. Siz ne dersiniz bu tesis edilmiş olduğunu resimler gösdüşmüştür. fabrika kenarlarında sürünen bu çoişe Mehmet Bey!.. Osmanlı Bankası gişeleri 1932 materiyor. Yalnız çocuklarm oyun bahBu sırada silâh seslerini işiten ve cuklann iniltisi, sefaletin merhamet çelerini anlatayım: Burası kumlu bir yısının 16 ıncı pazartesi gününden itiiıj o civarda dolaşan polis Şerafettin E dilenen sesi gibi akşamlara kadar baren gelecek 15 eylule kadar zirde muAHMET HlDAYET bahçedir ve güneşi pek bold'ur. Çofendi derhal koşmuş, arkadaşı Şefik harrer saatlerde açık bulunacktır: havada çalkanır dururdu. Uç senecuklara mahsus küçük küçük asma Efendinin kanlar içinde yerde yattı1 GALATA MERKEZİ İDARESİ: denberi bu yavruların; Himayeietfal salıncaklar vardır. Bu salıncaklar ço ğını görünce Osman'ın üzerine atıl Eyyami adiyede: Saat 9 1/2 tan tarafından açılan kreşlerde büyük cuklann emrindedir. Ve kardeş karmıştır. Osman bu arada boğuşmakta 15 1/2 a kadar. bir şefkate mazhar oldaklarını mem deş sallanır dururlar.. olduğu Remzi'nin omzuna da bı Pazar günleri: Saat 9 1/2 tan 12 ye nuniyetle görüyoruz. Avrupa'da büçağını saplamış ve kargaşalıktan Rıza Tahir Beyin anlattığına gökadar. tütünlerin en iyfleridir. Dünyanın hiç biı ( Binncı sahifeden mabait ) bilistifade kaçmağa muvaffak ol hassa gayrimeşru çocukları büyüt2 YENİCAMİ ŞUBESİ: tarafında bizim memleketimizde ye • muştur. mettin Âli, Habip zade Ziya, Şevket, mek için açılan bu müesseselerin biz re: çocuklar; çay ekmekten îbaret olan kahvaltıdan sonra tepeden tırEyyami adiyede: Saat 9 1/2 tan tişen tütünler nefasetinde tütün yetis Vehbi, Hakkı Nazihi, Morabzade Naili, deki gaye ve şekli başkadır. Kreş Polis Şefik Efendi ile Remzi Tıp 15 1/2 a kadar. nağa kadar temizlenirler. Ondan tirilememiştir. Türk tütünü girdiği bü NnrnDah Esat Beyler ve Hüseyin Hüsnü, Fakültesi hastanesine nakledilmişler lerin; hassaten Bursa gibi fabrikaPazar günleri: Saat 9 1/2 tan 12 ye tün harmanlan, hatta en adi cinste tüEmir Paşa. ları mebzul olan müstahsil bir şe sonra birer önlük giydirilerek meş dir. Her ikisinin yaraları derin olkadar. tünleri bile ıslah eder, onlara güzel kogale odasma geçirilirler. Yegâne işhirrfe açılraış olmasi Himayeietfalin Konferansta neler görüsülecek? makla beraber hayatları tehlikede 3 BEYOĞLU ŞUBESİ: leri kreşin mürebbisi ile konuşmak değildir. Şefik Efendi konuşabilmek yerinde vücude getirilmiş en güzel Aldığnnız malumata göre Balkan tü ku, tatlı rayiha, renk, icim, yanma ka biliyeti verir. Eyyami adiyede: Saat 9 1/2 tan ve frobel oyuncakları ile meşgul oltedir. tüncülük konferanstnın görüsecegi en bir eseridir. Türkiye'de ilk kreş açTütüncülükte bize rakip olan mem • 12 ye kadar. maktır. öğle yemeği zamanı gelince mühim mesaflden biri, Türkiye, Yuna mak fırsatına nail olan Bursa HimaVerilen malumata göre kasap Osleketler, tabiatin bizim topraklanmıza Saat 13 1/2 tan 15 /12 a kadar. nîstan ve Bulgaristan arasında bir tü kendilerine hergün bir türlü etli yeyeietfal Cemiyetinin fahrî ve umumî man'ın 50 sabıkası vardır. bahşettiği bu müstesna mazhariyeti çePazar günleri: Saat 9 1/2 tan 12 ye tön trüstii teşkili, ikincisi de üç mem mek verilir. Bu yemeğe senede bir reisleri gibi çok mütevazi olan reisi kememektedirler. Onun için beynelmilel iki kardeş kadar. lekette ziraatin beynebnilel piyasalarda Dr. Rıza Tahir Bey bu müesseselerin veya iki defa da tatlı ilâve edilir. piyasalarda sarsılmaz kadim bir şöhreti Şark tütünlerine olan ihtiyaç ve Şark tümaksat ve faaliyetini evveliyatile be Yemekten sonra bir buçuktan üçe olan (Türk tütünleri) ismini kaldırarak Ağabeylerini vurdular İLÂN tfinlerinden mevcut stoklar nazari itibara raber bana şöyle anlattı: kadar uyurlar. Akşam yemeği ola bu tütünlerle birlikte kendi mahsullerini ahnarak tahdit edilmesidh. 1932 mayısınm 16 ıncı pazartesi güde (Şark tütünü) unvanı altında müs • rak ta çay ekmek verilir. Sonra bahŞehremini'nde Abdalsinanpaşa « Bir gün şehrm iç sokaklarınnünden itibaren gelecek 15 eylule kadar Trüst fikri ve biz tehuk piyasalara arzetmek istemek mahallesinde İzzetbey sokağmda 7 dan geçiyordum. Bir kapının önünde çede kum oyunlan başlar. İki kreşte zirde muharrer bankalar gişelerinin saUç memleket tütüncülüğü arasında tedirler. numaralı evde oturan Muzaffer ile üç yaşında bir çocuğun ağladığını ellişerden yüz çocuk vardır. Bursa; at 9 1/2 tan 15 1/2 a kadar umuma küihracat ve satış işlerinde bir trüst yapBiz tütünlerimizi şimdiye kadar ol küçük kardeşi Vehbi ağabeyleri Mu gördüm. Çocuk, pis ve bakımsızdı. bir fabrika memleketi olduğundan sade olduğu ilân olunur. mak fikri Yunan'hlara att bulunmaktaduğu gibi şimden sonra da (Türk rat Efendiye bir mes'eleden dolayi' İri bir köpek kapının halkasına bağh bu kadro kâfi gelmiyormuş. Şimdi dır. Yunan'hlara göre, bugün ecnebi pi tütünü) diye satmak karanndayız. American Express Cy, Banca Comkızmışlar, kendisini bıçakla vücu bir torbaya atılıyor; çocuk ta onu bir semtte daha yüz mevcutlu bir yasalara sevkedilen tütünler menşe iti merciale İtaliana, Banco di Roma, TürTahdide taraftarız kovmağa uğraşıyordu. Köpeği kovdünün muhtelif yerlerinden yaralakreşe ihtiyaç varmış... barile müşterektir. Fakat bu üç mem kiye Ziraat Bankası, Türkiye fş BanZiraatin üç memlekette tahdidi mes' mışlardır. Carihler yakalanmışlar dum. Torbaya baktım. İçinde kuru leket beynelmilel piyasalara gönderdikkası, S. S. C. İ. Ticareti Hariciye Banbir ekmek parçası vardı. O sırada leri tütünleri satabilmek için birbhlerile elesine tamamen taraftarız. Çünkü, fab dir. Yaralı hastaneye kaldınlmıshr. kası, Umum Ticareti Hariciye Bankası, rikalarm Şark tütünlerine olan senevî ihbir komşu kadm bana: rekabet etanektedirler. Bu rekabet üç Felemenk Bahrisefit Bankası, Osmanlı Bugünkü Yeni Gün'de Manoelidis, Selânik tütün himaye Ofisi tiyacı 100 105 milyon kilodan ibaretmemleket tütüncülüğüne de çok zarar '( Efendi! Dedi; onun annesi tüBankası, Selânik Bankası, Deutsche müdürü M. Pironakis, Millî İktisat Ne Başmakale: Döviz kadar sinirvennektedir. Müsterek trüst fikri tahak tir. Şimdiye kadar Yunanistan 80 miltüne gider. Çocuğun ekmeğini o torBank, Deutsche Orientbank, Şarkıkarip yon, biz 5 0 6 0 milyon, Bulgaristan da zareti umumî kâibi M. Rodopelos'tan knk ederse bu rekabet ortadan kalkacak, leri de himaye etmelidir! Ticaret Bankası, Credit Lyonnais. Franbaya koyup kapıya asar; çocuk akmürekkeptir. 30 milyon kilo tütün yetiştiriyordu. Bu Şark tütünü diğer ecnebi tütünlerine Abidin Daver co Asiatique. şama kadar kapının önünde oynar, Meyet reisi M. Manoelidis şu beyanatta istihsal müstehlik piyasaların ihtiyacının karşı müttehit bir cephe alacak, Şark uyur, ekmeğini yer, kimsecikleri bulunmuştur: Evet ve hayır: Teminat çok fevkinde olduğu için üç memleket tütünlerinin müstehlik piyasalarda kıyErtuğrul Sadettin ve arkadaşları yoktur.» Peyami Safa tütünlerinden kısmı azamı satılamıyor « Bugün Vali Beyefendi ile Ticaret meti yükselecektir. Ercüment Behzad'ın iştirakile Bu tesadüf bana Bursa sokakla • ve bu fazla istihsal fiatlara da tesir eOdası birinci reisi Mithat Beyle görüşEcnebi memleketlerine gönderilecek Cihan tarihinde meraklı sahiKadıköy Süreyya diyordu. tüm. Henüz içtimalara başlamadık. Hü rında dökülmüş kalmış daha yüzlerce tâtünlerin miktar ve nisbeti içm, her feler: Muzaffer İsparta jenerali çocuğun mevcut olabileceğini hatırtiyatrosunda pazarkumetimizin ve bizim şahsî noktai naOnun için biz şunu teklif ediyoruz: memleketin malum olan istihsal miktarı lattı. İşte: Bizde kreş lüzumunu canlı İran kumandanının çadırında!.. tesi günü akşaroı Yunanistan ve biz kırkar milyon kilo, zarımız üç memleket tütüncülüğünün esas tutulacakhr. Yunan'lılar, Şark tü bir surette gösteren bu tesadüf ol • ömer Rıza umumî vaziyetini istatistikler üzerinde Bulgaristan da yirmi milyon kilo yetişgala suvare tonlerinin nefasetlerinin muhafazasını muştur. Tabiî derhal faaliyete geç tetkik ederek hepimizin müsterek mezaruri görmekte ve bu maksatla tütün is tirmelidir. Yani, üç memlekette umumi Terbiye sahifesi nafiini temin edecek tedbirlerin ittihazı tik. Himayeietfalin verdiği bütçe ile tOtsalinin tahdîdini muvafık bulmak istihsaiât (100) milyon kiloyu geçme Kâzım Nami iki kreş açtık. Bidayette bu müessetadırlar. melidir. Bu temin edilirse üç memleket na muvaffak olmaktan ibarettir. Yerler şimdiden selere amele kadınların çocuklarını teki tütüncülük buhranı kalkar, fiatlar Trüst, tahdit gibi işler üzerinde henüz Bizim bu trüst mes'elesi hakkındaki Hikâye: Domates salçası satılıyor . ı urafa otobüs vardır. yükselir ve satılmamıs stok ta kalmaz. tebellür etmiş kat'î kararlarımız yok • toplamak bir mes'ele oldu. Bu zavalaoktai nazarıraız şudur: Foto Namık lılar için çocuklarını bafka ellerin hiBulgar'ların noktai nazari Ortada Şark tütünleri diye bir cins tur. Biz her seyi müstereken beraber çaŞark âleminde: Suriye niçin mayesine vermek bir izzeti nefis lısarak beraber düsünerek, beraber tettütün yoktur. Bu üç memleketten müsBulgar'lar trüst mes'elesinde menfi mes'elesi idi. Buna da care bulduk. parçalandı? bir cephe almaktadırlar. Tahdit işine ge kik ederek yapraak istiyoruz. tehlik piyasalara ihraç edilen tütünlerin 24 lira 75 kuruşa ısmarlama kostüm Her işçi kadının kazancı nisbetinde de (Şark tütünü) diye müsterek bir ismi lince, onlar tahdidin de tamamen aleyBu hususta azamî hüsnü niyet ile gelPara sistemi değişmelidir yoktur. Eskidenberi bütün Avrupa, A hinde bulunmaktadırlar. dik. Türk heyetinin de bu her üç mem haftada 15 ilâ 50 kuruş ücret ver Yerli ve İngiliz kumaslardan mesi kararlaştınldı. Bu suretle ço merika ve Mısır piyasalannm rağbet leketi alâkadar eden bu mühim iktisad Siyasî hâdiseler, gençlik, radyo, Yunan'lılar ne diyorlar? Hamdi Hasan terzihanesînde gosterdiği mahsul (Türk tütünü) dür. mes'ele üzerinde ayni samimî hisstyat ile cuğunu para mukabilinde baktır • Yunan heyeti, Ziraat Nezareti mü spor, memleket, Hanımabla, Kadıköy Pazaryolu Taümane Tutk tütünü, bflhassa Samsun ve İzmir dürlerinden M. Karamanas, Meclisi mütehassis olduğuna kat'iyyen emin bu mak kanaatini hâsıl eden her işçi iktisat yazıları tntünleri evsaf rtibarile dünyada y«tiş«n meb'usan tütün encümenî azasmdan M. lunuyoruz.» anne kreşe gehneğe başladı. Maahaeaddesi. Telefon: Bursa'da işçi kadınların çocuklarına bakılıyor MTÂ~N Tütün konferansında OTELLO Hayat ucuzluyor mu?