Ctımkuriyet 23 Nuan Anadoiu harbı ve Yunanistan ( Sehir ve memleket haberleri Londra konferansının gizli kalan taraflan M Venizelos, Yunan Meclisinde elindeki şayanı = dıkkat vesikaları okumağa devam ediyor M. Venizelos, 1920 teşrinUanisinde Yunanistan'ı terkettikten sonra Fransa'da Ingiltere Basvekili Lloyd George ve Hariciye Nazın Lord Curzon Ue mükâlemelerini, Fransa rîcalinden Poincare, Millerand ve Briand ile temaslarını anlattıktan sonra, Londra'da toplanan konferansa geçiyor. Hatırlarda olduğu üzere Londra'ya Türkiye'den iki murahhas heyeti gHmisti: Bunlardan birini millet ü • zerinde hiç bir nüfuzu olmıyan ve isgal ordularının tazyikı altında bulunan İstanbul'daki devlet heyulâsı gönderiyordu. Bu murahhas heyetinin başında o zaman Sadrazam olan Tevfik Pasa vardı. Diğer heyet ise Anka ra'da Büyük Millet Meclisi hükumetinin mümessili idi. Bunun başında da o zaman Türkiye Hariciye Vekili olan Bekir Sami Bey bulunuyordu. tngütere ve Yunanistan ilk ümitlerini bu ikiliğe baglamışlardı. Fakat bu ümit, daha ilk günden sukut etti. Tevfik Paşa, kısa bir nutukla sözü, milleti temsil eden ve milli mukadderata filen el koymuş bulu nan Ankara hükumetinin murahhasına bıraktı. Buna mukabil M. Kalegeropulos'un riyaseti altındaki Yunan murahhas heyetinin hareket tarzı da İngiliz Yunan mefkuresini kıracak bir sekilde idi. M. Venizelos Yunan Millet Meclisinde M. Çaldaris'e karsı irat ettiği uzun nutukta bu bahsi şu suretle anlatmaktadır: Tütün Konferansı ı Siyasî icmal İtalya'nın siyaseti Avrupa siyasetinde İtaiya devlett gayet büyük rol oynamaktadır. Har« bî umumiden «onra berrî Avmpa'da meydanı Fransa boş bulmustu. Harbi umumiden bitkin bir halde çıkan Ingiltere daha ziyade kendi müstemleke ve imparatorluk isleri ile meşgul olmağa ve Avrupa işlerine es kisi kadar tesir ve nüfuz icra etme • meğe mecbur kalmıstı. Almanya ise mağlup olduğundan harap bîr hale gelmisti. Rusya ise büsbütün baska bir rejimi kabul ettiğinden Avru • pa'daki eski alâka ve tesirini kay betmişti. Bu suretle berrî Avrupa'da yalnız Fransa'mn dediği oluyordu. Fransa'nın malî ve siyasî hâki miyeti mutlakasına karşı itiraz ve mukavemet edecek yegâne devlet olarak İtaiya kalmıstı. İtaiya harbi u« mumiye girerken ve girdikten aoara kendisine vadolunan yerler ve müstemlekeler harbin sonunda kendıisine verilmediğinden son derecede muğber olmuftu. Almanya'nın müstemIekeleri ve Arap diyarı büyük ve küçük galip devletlere manda namı altında taksim edildiği zaman îtalya'ya bir karıs yer icin bile manda verilmerai*ti. İtaiya'y* bu mahrumiyetlere sevketmekte baslıca âmil Akdeniz'de bu devletin rekabetine tahammül edemiyen Fransa olmustur. îtalya'd'a fasizm rejiminin kuvvet bulmannın başhca saiki Fransa'ya karsi bes lenen hiddet ve infialdir. Bunun için İtaiya her mes'elede Fransa'ya karşı muarız ve zıt bir hattı hareket takip etmektedir. Fransa Versay muahesinin çizdiği hudutların ve kurduğu vaziyetin ilelebet muhafazuım istiyor. İtaiya ise bu muahedenm ve ihdas ettiği vaziyetlerin esash su rette tadilini siyasetinin en mühim umdesi olarak kabul etmiftir. Fransa tamiratm gerek kendisi,gerek müttefikleri için daimi bir membaı varidat olmasında ısrar ediyor. İtaiya ise tamiratm üzerinden sünker ge • çilmesini istiyor. Fransa devleti müttefiki küçük itilâfı kuvvetlendirmek için Tuna birliği fikrinî ortaya attı. İtaiya ise birliğe Almanya'nın ve kendisinin ve Bulgaristan Ue Yunanistan'ın ithal edilerek küçük iiilâfın ehemmiyetini bitirmeğe çalışıyor. Fransa evvelâ emniyet ve selâmet mes'elesinin halledilmesini ve son radan terki teslihat yapılmaauu istiyor. tfalya ise evvelâ terki teaKkat yapılraasında ve bunun neticei tabiiyesi olarak emniyet ve selâmetîn husule gelmesinde ısrar ediyor. Faşist büyük meclisinin son devreî içtimaiyesinde İtalya'nın bu siyasî hattı hareketi yeniden teyit edilmis ve fazla olarak italya'nın Cemiyeti Akvamdaki mevkiini tesrinuani devrei içtimaiyesinde yeniden tetkik etmek hakkını muhafaza eylediğini ilân etmistir. Bu kayıt Franaa'mn nüfuzu altında olduğu iddia olunan Cemiyeti Akvamdan çekilmeğt bile İtalya'nın düsünmekte olduğu yo • Iunda tefsir edilmektedir. Velhasıl îtalya yeni Fransız Başvekili M. Terdieu'niin uzatmış olduğu itilâf ve rfostluk elini mezkur kararlar Ue kat'i surette reddetmis oluyor. MVHARREM FEYZt Ihtikâr, ihtikâr! Kahvede, limonda ihtikâr yapı lıyor diye yağmur gibi şikâyetler yağdı, tahkikat üstüne tahkikat ya pıldı. Görüluyor ki yapılan tahkikler, tetkikler yalnız bir evrak tomarı teşkil etmekten başka maddi hiç bir netice vermemiştir. Âlem gene ol â lem, devran gene ol devrandır. Tacirler mi divelim, muhtekirler mi diyelim onlar ilâmaşallah gene bildiklerini okumaktadırlar. Minareyi ça lan kıhfını haznlar dedikleri gibi kahvede ihtikâr yapan dn gözler de tam manası ile ihtikâr oian ticaret lerini kanunen kendüerini muaha zeye VP takibe imkân ve ihtimal bı rakmıvacak bir kaideye uydurmak • tadırlar. Toptan kahve satan bazı tacirler esnafa kahve satıyorlar. Fakat 200 kuruşa sattıkları çekirdek kahvenin fiatını faturada 115 kuruş göstermek sartıle, bu şarta esnaftan kim eyval lah der boyun eğerse tacirden kah • veyi »Ityor ve oek tabiî olarak şikâyete imkân kalmıyor. Çünkü bedeli iki yüzden tediye olunan kahvenin faturada bedeli yüz on beştir. İste bizim çok esash olarak yaptığımız tahkikat ve tefkikatın neticesi budur. Ve faturalar böyle tanzim olundukça ne ticaret müdürü, ne Müddeiumumilik takibatı kanuniyede bulunaraıyacakur. Binaenaleyh * işin en kestirme yolu fikrunizce şu f * dur: Ya kahve tacirlerinin elindeki Ş mal, esnafa 115 kuruştan tevzi edil $ mek üzere alâkadar esnaf cemiyetle {| rinin emrine amade bulundurulma A Iı ve cemiyetlere mUracaat eden esnaf alacaklan ordino ile gidio kahvele J rini almalı, yahut halkı tüccara daha * ziyade sovdurmamak için kahvenin ithali serbest bırakılmalı ve eğer bu da ohnıyacak ise meselâ Belediye bu işi deruhte eylemelidir, diyoruz, Türkçe ve Rumca * flk piyes Raşit Rıza heyetinde yarm akşamki temsil Raşit Rıza ve arkadaşları, ya rın akşam Fransız tiyatrosunda Törkçe ve Rumca müşterek bir piyes oynıyacaklardır. Bu şekil memleketimizde ilk defa göriil mekle beraber bir çok memleketlerde dostluk tezahürü olmak üzere bu gibi teımiller verilmektedir. Memleketimizde birinci sınıf iyi bir kadın artist yetişmemiatir. Eliza Binemeciyan H. gittikten sonra sahnemizin bu eksikhği telâfi edilememistir. Buna mukabil Yunan'hlar da jön prömiye rolünü yapacak erkek artist pek az dır. Raşit Rıza B. yarm Mel. Etena Halkusi isminde bir Yunan'Iı artistle oynıyacaktır. Memleketi > mizde büyümüş olan bu artist, çok iyi bir ailenin kızıdır. \ilesinin servetini ve kendini sahne hayatına atmaktan men edememiçtir. Kendisi bundan bir müddet evvel de hususî bir tiyatro kumpanyası teşkil etmistir. Ruhan çok hassas ve san'atkâr olan Mel. Elena Halkusi için sahne unutulmaz bir yer olmus tur. Artist kadın Rasit Rıza'nın muvaffakiyetine ve onun kudreti san'atkâranesine hayrandır. İşte ikî güzide san'atkâr bir müddettenberi prova ettikleri maruf bir Yunan muharrinnin «Bir gece ve bir hayat» isimlî yüksek bir eserini oynıyacaklardır. Temaçakiranın piyesi daha iyi takip edebilmeleri için oyundan evvel piyesîn hulâsasını ihtiva eden ilânlar tevzi edilecektir. Bu temsil her halde çok şayani dikkat olacak tır. Tiirk Yunan ve Eulgar murahhaslarının içtimaı Bulgar, Yunan ve Türk hükumetleri arasında tütün satısı ve ziraati hakkmda bir anlasma temini için, mayısın ilk haftasında İstanbul'da bir içtima yamla caktır. Içtimada Türk hükumeti ofisi ınüdiri Cemal, Haluk, Iktisat Vekâleti mötavirlerinden Habip Edip Beyler temsil edeceklerd'r. Ayrıca Ticaret o dasmın dört mümessili de müzakere lerde hazır bulunacaklardır. teveffa M. Kalogeropulos'un riya seti altında Londra'ya geldiği za • man, ben de orada bulundum. Lon • dra'daki sefaretimiz vasıtasile mu rahhas heveti reisine Ingiltere Bas vekili ile konuştuklarıtnızı bildîr dim. tlâveten de kendimin Londra'Tiitiinlerimiz satılıyor da hiç bir iddia takip etmiyerek Amerikah'lar fzmir'den bir milyon bulunduğumu, burada kimse ile te j kilo tütün aldıkları gibi bazı ecnebi mas etmediğimi ve murahhas heyeti' gruplar da Pasaeli'nden 250 bin, Samnin her türlü emirlerine amade ol • sun'dan 500 bin kilo tütün mubayaa duğumu bildirttim. etmişlerdir. Bulgaristan'da bulunan bir Pek iyi biliyorum ki bu müzake Avusturya grupunun da yakında Tür • relerde benim hizmetimden ve reyim kiye'ye gelerek tütün alacağı haber veden istifade edilip edilmemesi mühim ıilmektedir. bir mes'e'e halfni aldı. Bunun için murahhas heyeti bir konferans aktetti ve bu konferansa yalnız heyet azaları değil, heyete refakat eden matbuat erkânı bile iştirak ettirildi. Ck Tstanbul ve civar kazalarda sayım verseriyetle verilen karar şu idi: gisi vohlamalarına başlanmıstır. Yok «Velevki nasihat vermek ve gayri lamalar nisan nihayetine kadar devam resmî teşebbüslerde bulunmak sure edecektir. Hazirandan itiabren de vertile olsun M. Venizelos'un hizmet ginin tah«iline baslanacaktir. lerinden istifade etmek bizim için Di&er tareftan Istanbul mezbahasınmümkün değildir!» da kesilen hayvanların mahallerinde Tabiî bu cevap bana bildirildi. Bu saym vergisi verip vermedikleri tetkîk olunmaktadır. kadar şiddetli bir husumet havası Resim, keçi \e kovundan 160, tif eserken ben memleketimin hüku meti lehinde ne yapabilirdim? tikten 50, sığırdan 150 kuruş olarak alınaccktır. W V I B« Sayım vergisi tahsil ediliyor Ytrnan Kralı Alman dostu idi ilk mavaifakiyetsizlik < Efendiler, Yunani^tan'ın hezimeti, aklın haricinde diye tavsif edilroek istenilen bir siyaseti tatbika başlamış olan bir adamın, iktidardan dü'ünce ayni siyasete karşı hareket ey'emesi gibi bir sebepten ileri gelmiş değildir O adam. bilâkis vaziyeti vurtarmak için elinden gelen her şeyi vapmıştır. Fakat benim siyasetim, onun gayrrmakul olduğunu iddia eden ve muvaffakiyet için ilk şart olan İn giltere ve Fransa ittifakından mahrumiyetimizi istiyen eller tarafından tatbik edilerek nasıl muvaffak ola bilirdi? Bu muvaffakiyetsizliğin en büyük tesahürü Londra konferansında kendini göstermistir. Bu da benim bütün gavretlerime rağmen olmustur. Demin size o zaman İngiliz Başvekili bulunan M. Lloyd George ile olan mükâJememi söylemiştim. Başvekil benim hemen Londra'ya yiderek siyaset ve matbuat adamlarını Yunan davası lehine kazanmak için calismamı istemisti. Ayni zamanda Londra konferansı topîanacağı za • man her halde benim Londra'da buTunmamı pek muvafık görüyordu. M. Çaldaris Bu bahsettiğiniz sözler ne zaman gecmişti? M. Venizelos 1921 senesi şubatında. Yunan murahhas heyeti mii • isi Ali Paşa tarafmdan açıldıktan sonra Veremle Mücadele Cemiyeti azasından Fikriye Nevin H. reis, Nazım Hamdi Bey ikinci reis, Rüstü Bey kâtip olmak üzere kongre riyaset divanı seçilmiştir. Bundan sonra cemiyet muhasebecisi Vâhit Bey idare heyeti faalliyet raporunu ve yeni sene bütçe lâyihasrnı okumuştur. Gerek rapor ve gerek bütçe umumî heyet tarafından kabul edilmistir. Rapordan anlaşıldığma göre Hi lâliahmer Cemiyeti, geçen sene zarfında 2 bin talebeye haftada üç gün yerr.ek vermiş ve bu maksatla 5754 lira sarfedilmiştir. Ayrıca 756 erkek, 526 kız fakir talebeye elbise verilmiştir. Istanbul, Beyoğlu, Boğaziçi mmtakalarmda da 2411 lira sarfile 130 veremliye iki ay müddetle bakılraıştır. Ve gene altı ay zarfında 320 lira sarfile 90 fakir memleketlerine gönderilmistir. Diğer taraftan Hilâliahmer san'at evi de yüze yakın isçi çalıştırarak bunlara altı ayda 2 bin lira ücret ver. mıştır. Yeni sene bütçesinde yardım fas* lına daha fazla tahsisat konmustur. Bu sene zarfında 18 bin 900 lira sarfile 3000 talebeye haftada üç gün yemek yedrrilecektir. Muhtaç veremlilere de 4000 liralık yardımda bulunulacaittır. Âcil ve müteferrik yardımlar için de bütçeye 1000 lira tahsisat konmustur. Dflnktî içtimada her ayın ilk cumasmda vapurlard'a verîlen Hil»K Belki de bana şoyle bir itiraz daha tevcih edilmek istenilir: «Pekâlâl sen kralın Alman muhibbi olduğunu ve Alman siyaseti takip ettiğini hariçte söylememişsin. Fakat, mademki bize karşı böyle bir itham ileriye sürülüyordu, neden bu ithamı tekzip ve izaleye çalışmadın?» Buna gayet basit olarak su cevabı verebilirim: «Evet, böyle bir itham ardı. Ben onu tekzip ve izaleye calişmadun. Çünkü itham doğru ve hakh idi! Yunanistan'da bulunduğum müd detçe mütemadiyen iddia etmekten hâli kalmamıstım ki kralın siyaseti Alman menafiine hizmet ediyordu, Yunan menafiine değil1» M. Venizelos sözünün burasına geldiği zaman M. Çaldaris olduğu yerden bir söz söylemiş, fakat ne söylediği anlasılamamıştır. Başvekil bu söze cevaben demiştir ki: « İşte sizin itikatlarmız hep böyledir. Zannedersiniz ki yalan söy lersek herkesi aldatabilirîz. Zanne • dersiniz ki budala Fransız'lar he men sözlerimize kanarlar. İşte baş • lanmıs olan pek büyük bir işi bitir mek için benim yerime geçtiğinîz za man memleketin siyasetini böyle bir zihniyetle idareye kalkıştınız! ttiraf ediniz ki hükumet başına gecmek için hazırlanmamıştınız. Sözümü her kestşinizde bu hakikati gösterecek yeni bir delil ortaya koymuş olu yorsunuz. M. Çaldaris Ben size yalan söyliyiniz demedim. Yunan halkı ara smda yanlış olarak yerleşmis olan bir kanaati izale etmenizi söyledim. (Mabadi var) Memurların tayin ve azil hakkı Vilâyete bildirildi Belediye memurlannın tayin ve azil hakkı bv isle meşgul olan komisyon • dan almarak Istanbul Vali ve Belediye Reislfğine verilmiştir. Ancak S>hhiye Vekâleti tarafından tayin ve azledilen memurlara ait bu kabil mu.imelelere gene Vekâlet emrinde birak:lmıstu Mevcut komisyon, badema memurların becayiş, nakil, tecziye, tekaüde sevk, takdir ve taltifleri gibi hususat la meşgul olacaktır. Doğru değil mi? Isleırl Belediye lokanta açmıyor Belediyenin, kendı memurlan ve hariçten gelecek kimseler için ucuz fiatla yemek verecek lokantalar açacağı ve bu hususta 932 bütçesine tahsisat koyduğu hakkındaki haberlerin yanlıs olduğu anlaşılmıştır. Paket muamelfitına başlandı Bir buçuk aydan beri faaliyetini kısınen tatil eden tstanbul Paket Postanesinde, gelen bir emir üzerine tekrar faaliyete başlanmıstır. Kontenjana tâbi olmıyan koliler sahiplerine verilmekte, diğerleri için de sahipleinden gürnrük idaresmin verdiği ruhsatnameler is tenmektedir. Kontenjana tâbi kolilerin miktarı bin kadardır. M. Yansen geldi İzmir'deki sehircilik ve iraar faa liyeti hakkmda tetkikatta bulunmak üzere Izmir'e giden mimar Pr. Yansen dün Ankara vapurile sehrimize donerek Perapalas oteline inmiştir. Kıbrıs Valisi gitti Bh kaç gündenberi istanbul'da bulunan Kıbrıs Valisi Sir Renald Chartor dün Kıbrıs'a gıtmistir. itaiya sefiri ttalya'nın Türkiye sefiri Baron Pompeo Aloizi Cenapları dün sa bahki trenle Ankara'dan sehrimize gelmiştir. Damga matbaasının bastığı puliar Damga matbaası tarafından baMİan posta pulları Isvicre'nin Bern şehrindeki beynelmilel nosta ve telgraf bürosun ca tasdik edilmistir. Bu itibarla bu pullarla, badema her tarafa mektup gön derilecektir. Kapalı çarşının tamiri Kapalı çarşının tamiri hususunda çarşı esnafı tarafmdan Belediyeye müra caat edümistir. Yapılan bir keşifte bu tamiratm 301 bin liraya çıkacağı an • laşılmiftır. Tamiratm ne zaman başh • yaesğı henüz malnm degildir. isviçre sefiri İsviçre'nin Ankara sefiri M. Henri Martî dün Avrupa'dan sehrimize gelmiştir. Ktmsesizler Yurdu Kimsesiz yurdu ittihaz edilmek üzere Belediye tarafından satın alman Galata'daki binanın tanzimine yakında baslanacftktır. Alınacak cocukların yaşlanna, vazıyetlerine ve takip edilecek terbiye sistemine dair hazırlanmakta olan programın ikmalinden sonra yurdun küsat raerasimi yanılacaktır. Bu sene yurda 200 fakir ve kimsesiz çocuk almacaktor. Gelen seyyahlar Romanya vapurile dün Istanbul'a 100 seyyah gelmistir. Bugün de İtalyan postasile 100 Amerika'lı seyyah daha gelecektir. Verem hastanesi Verem hastanesi yapılmak üzere Cerrahpasa hastanesi yanmdakı bir bostan 15 bin liaya Belediye tarafından istimlâk edilmi&tir. Ayrca civardan 15 bin liralık bir istimlâkte daha bulunu lacaktır. Hastane simdilik 200 yataklı olacaktır. Ancak bu sene bütçesine tahsisat konulmadığından insaata gelecek sene başlanacaktır. ahmer pullanndan alman hasılatın Devlete ait bilumum matbaaların oldukça mühim bir kısmının HilâliBaşvekâlete raptedilmesi takarrür ettıahmer'e gelmediği ileri sürülerek ği yazılmıstı. Bu husustaki kanun Iâyi halkı bu suretle beyhude yere ızrar hası yakında Meclise tevdi olunacaktır. etmemek için bu pulların kaldırıl • İstanbul'da bulunan matbaalardan ması istenmiştir. Buna mukabil bazı mühim bir kısmının ve bu meyanda dev let matbaasının da Ankara'ya nakli muazalar rakı, sarap, bira, konyak gibi müskirata büyüklerine göre 1040 ar karrerdir. Bunun için Ankara'da bir bina paralık pui ilsakının kabulünü teklif hazırlanacak ve nakil kânunuevvelde '"cra olunacaktır. etmişlerdir. Neticede verilen karara göre Ankara'ya gönderilecek murahhas heyet, Hilâliahmer meclisi umumisinde vapurlarda cuma günleri satılan pullar varidatının hükumetin ya pacağı bir nizamname ile zıvadan korunmasını ve müskirata pul ilsakmın kabulünü istiyecektir. Hüku metçe böyle bir nizamneme yapılamadığı takd'irde vapur biletlerile beraber satılan pullar kaldırılacaktır. Dün, ayni zamanda kur'a ile idare heyetinden çıkarılan beş aza yerine yenîleri intihap edilmistir. Ancak kendilerine kur'a isabet eden Ali Paşa ile ömer Lutfi ve Akıl Beyler ibka olunduklarından tsmail Hakkı, Ahmet Şükrü Beylerin yerine Dr. Kutsi ve İsmail Sitkt Beyler seçil • mişlerdir. Bundan sonra da Ankara Hilâliahmer meclisi umumisi murahhas • Iıklan için Ali Paşa ve tstanbul meb'uslanndan Semsettin, Ziya, Celâl Sahir, sabık müze müdürü Halil Bevlerle B. M. Meclisi Reisi Kâzım Paşa Hz. ve Hakkt Tarıfc Bey intibap olunarak Devlet matbaasının nakli Ankara İzcileri 60 kişilik bîr grup sehrimize geldi Ankara Erkek Lis«si izcilerin • den 60 kişilik bir grup bundan on beş gün evvel tzmir'e gitmis lerdir. Izci grupu evvelâ Afyon Karahisarı'na uğramıs ve bura> dan İzmir'e geçmiştir. Ankara'lt izciler, İzmir*de bir müddet kaldıktan sonra dün şehrimize gelmişlerdir. İzciler burada t» tanbul izcileri tarafından karşı lanmış ve Galatasaray Lisesine misafir edilmişlerdir. İzciler bugün Ankara'ya gide • ceklerdir. İçki düşmanlarının müsameresi Bir Fransız grupunun teklifi Bir Fransız grupu, Tükiye'de büyük bir lersane yanm?k icin hükumete tekî'fatta buhınmustur. Bu grup Ankara'ya bir murahha<; eönderecektir. Muteveffa Berberyan Efendi Vaktile Üsküdar'da bulunan meşhur (Berberyan) mektebinin müdürü ve başmuallimi Berberyan Ef. nin vefatının yirmi besinci yıldönümü münasebetile dün Üsküdar Erraeni kilisesinde müteveffanın istirahati ruhu için bir ayin' mahsus icra ki • lınmıştır. Ayine Patrik Ef. riyaset etmistir. Meclisi umumî. ruhani ve cismani meclisleri azaiarı, şehrimizde bulunan Ermeni mektepleri miidür ve muallimleri ile müteveffanın yetiştirmiş olup elyevm muhtelif Musamerede temsil edilen mühim mesleklerde bulunan bir çok talebesi ve bir cemmi gafir hazır buIçki düşmanları cemiyeti dün saat lunmuşlardır. Ayinden sonra müte • \ ikide Beyoğlu'nda Dariilbedayi tiyat veffanın medfun buiunduğu kabrisrosu binasmda bir müsamere vermiş • tana gidilerek kabri üzerinde yapıla tir. cak mükellef bir mezar taşının vaz'ı Içki düsmanlarının dünkü raü • esas merasLmi icra kıhnmıştır. Bu meresine bîr keman ve piyano tarafın • münasebetle karbi üzerinde müte dan çalınan İstiklâl marsile baslanmıs addit zevat tarafından muteveffa • ve maratan sonra cemîyet reisi doktor nin maarife olan hidematından, evFahrettin Kerim Bey sahneye çıkarak aaf ve mezayasından bâbls nutuklar ickfnin mazarratından bâhîs bir nutuk v« b« aBÖsamereye icabet • • Mektep müdurleri muallimlik yapamıyacak Evvelce resmi lîse ve orta mektep müdür ve müdür muavinlerînden bîr piyesin mümessüleri kısnu bu vazifelerine üâveten hariçte diğer mekteplerde de muallimlik yap • denlere de tesekkür etmiftir. makta ı'diler. Maarif Vekâleti bu gibi Bundan sonra Cumhuriyet Genç müdür ve müdür muavinlerini, diğer. Ier mahfili tarafından «Uzun Seneler • mekteplerdeki hocalıktan menetmişti. den Sonra» isimli piyesi temsil edil Vekâlet yeniden yaptığı bh tamhn ile miştir. bu sene bu gibi vazife alan müdür ve Piyesten »onra Feyziati lisesi talebemüdür muavinlerinin bu ders senesi ni»inden 9 yasında Şeyime Hanım tara • hayetine kadar vazifelerine devam etfindan «Hepfmiz Kordelâ Budalası • melerini, fakat gelecek seneden itibaren yız» icimli bir monolog söylenmistir. fçkî dusmanlannın dünkü müsame • bu vazifelerinden aynlmalannı bü<fir • I miştir. releri çok güzel olmustur.