r Muharriri: FERNAND GRENAR Mütercimi: YUSUF OSMAN Cumhurîvet 2J Kânunuevrel Sehır ve memieket haberierı Gümrükler 1 arıre muaurlugu İstanbuFdan Ankara'ya nakli emredildi Gümrükler Umum Müdürlü ğünün en thühim şubelerinden olan tarife müdiriyeti ile tarife kalemi, dün Ankara'dan gelen bir telgrafla lstanbul'dan Ankara'ya nakletmek emrini almışlardır. Tarife müdürlüğü evvelce An • kara'da çahşmakta iken görülen lüzunı üzerine İstanbul'a nakle dilmis ve müdiriyete de gürarük Başmüfettişi Ismail Hakkı B. getirilmişti. Tarife kanununda ba2i tadilât yapılmasının kararlaşmış olması Tarife Müdürlüğünün Ankara'da bulunması zaruretini doğurmuş • tur. Bundan baska Umum Müdürlüğün sube müdürleri encümeni, memurin inzibat komisyonu ve saire gibi idarî iflerini görmek ü • xere toplanması lâzım gelen komisyon ve encümenler azasının yarısı tstanbul'da ve diğer yarı • sı da Ankara'da bulunmakta, Müdiriyeti Umumiyede aylarca intaç edilememiş bir çok evrak bi rikmis kalmış bulunmaktadır. Tarife müdiriyeti Ankara'ya naklolunduktan sonra bu komisyonlar da muntazaman içtima edebilecek ve birikmiş evrakın intacı kolaylaşacaktır. Bu vaziyette Umum Müdürlügün yalnız istatistik ve tetkik müdürlüğü Istanbul'da kalmaktadır. Siyasîicmaî Sofya zürra kongresi T'mur'un yaâma ve katVâmları Türk'lerin mendiket idaresindeki yüksek kabiliueti Hindistan'da Timufdan evvel Tiirk'ler 57 tslimiyetin müsavat ve uhuv • vet temin eden halkası dahtlinde bu zatm adî bir sınıftan yük • selmiş olmaları ar ve hicabı mucip olacak bir keyfiyet değildi. Bu idare tarzı kuvvetli şahsiyetleri seçebiimek için mükemmel bir usuldii. Bu sayede kabiliyet ve iktidar sahibi o lanların en yüksek makamlara çı kabilmesi ve acizlerin bertaraf edilmesi temin edilebümis oluvordu. Türk sülâleleri: Her ikisi de Türk olan Khılu ve Tughluk sülâleleri • ki XIV inci a • •ırda Hindistan'da saltanat sürmüşlerdir • aslen Türk kölelerinden idi. MUnhasıran Hindistan'a yerleşen bütiin bu hükümdarların garp ile (tran ve saire) ve onun ananevî san ve şöhretile artık hiç bir alâkası kalmamıştı. Bunlar, kendilerine vatan ittihaz ettikleri yenî memlekette, yani Hîndistan'da tamamîle yerleşmek, oradaki ülkelerini tevsi eylemek ile meşyul oldular. Bundan başka hiç bir emel beslemediler. Bunların hükümranlığı, ilk defa olarak Ganj havzaaını tecavüz etmiş, oradan Dekkan'a kadar uzanmış ve ta Kavery mem • balanna famil olmuştur. Türk hü • kümdarları hemen bütün Hint ya nmadasını îdareleri altına geçirmiş, ancak cenup ucunu işgal etmemiş • lerdi. Bunlardan sonra Hindistan'a Temur geldi. O, bilâkis, buralarda yerlesmek istememiş, ve kendini esasen tran hükümdan telâkki etmiştir. Şustlacak yağma ve katliâmlart Timur Hindistan'dan ancak gelip geçmiştir. Fakat bu geçiş o kadar emsalsiz bir parlaklık ile vaki ol rouştur ki bunun unutulmasma im • kân yoktu. Timur'un icra ettirdiği tahribatın, yağma ve gaspların, katliâtnların görülmemiş derecede şa şaası, bütün hafızalara hakkolunmus, zihinleri ve nazarları hayretle? icin şaskın bir vaziyete ilka etmiştir. Ortaliğa korku ve dehşet salan Ti mur, Batmir'de on bin esirin kellesini koparttı. Delhi'de yüz bin kişiyi muntazaman boğazlattı. Timur'un vak'anevisi, onun gazabı ilâhiyi icra ve tatmine mintarafillah memur edil digini bu feci vak'aların delâlet ve şehadeti ile istihraç etmiştir. Ti . mur'un torunu için, bu unvan, her türlü asaletin fevkinde sanlı bir lâkaptı. Babür büyük babasının hatırasını ihya ederek Hindistan üzerinde irsen müntakil hukukunu ele ge çirmeğe teşebbüs ettiği zaman doğrudan doğruya Hindistan arazisinde bir hakkı olduğunu iddia etmekten îse, dünyanın bütün Türk'lerini bayragı altına toplamaga muvaffak o • lan Timur'a. büyük Türk kumandamna mensubiyet dolayısile Hint imparatorluğuna varis bulunduğunu ileri sürmeği muvafık görmüştür. Türk'lerin başkumandanı Timur'un varisi ve onun halefi Babür Türk'lere ait olmuş bulunan bütün memleketlerin meşru varis ve sahibi oldugunu iddia ediyordu. O, yerlilerin müte kaddim hukukunu bir guna nazari itibara almıyor. Onları müruru zamana tâbi addediyordu. Afgan'Iı lann, Timur tarafından bırakılan yığınlar üzerine (Delhi) de bir hanedan tesis ederek üç çeyrek asır (1451 ! 1526) saltanat «ürtnüş olmasını da nazari dikkate almıyor, bu hüku meti, gasıp addediyordu. kumet idare etmek istidatlan kadar, şaşılacak ve işaret olunacak b%di • selere tarihte aa tesadttf olunur. Türk'ler: A) Gökoğlu namını taşıyan Çin tmparatorluğumın B) tran şehinşahlığının C) Bizans kayserliğinin Tahtlarını hep ayni kudret ve zindegî ile zapt ve ifgal etmişlerdir. Türk'lerin askerlikteki tefevvuku, parolaya ve yukarıdan gelen emirlere itaat ve hürmeti bu muvaffakiyetin sırrını izaha kifayet etmez. Hakikat şudur ki, Türk'ler, idarenin teferruat kıamile vakit kaybetmekten ise, bunu doğrudan doğruya yerli ahaüye bırakırlar. Fakat buna mukabil Türk'lerde kumanda etmek ve her hangi cinsten olursa olsun, diğer insanları lüzumsuz bir takım iz'acata meydan vermeden itaate mecbur kılmak hususunda fıtrî bir hassa, derin bir kabiliyet vardır. Türk'lerin akh selimi müşkülleri hal ve vuku • undan evvel keşfeder. Kendilerinde batıl fikirler olmaması, bdç bir işte kaste makrun hareketlere tevessül etmemeleri, Türk'leri Önlerine çıkan engellere karsı âciz bir vaziyette bırakmaz. Garbî Avrupa'daki asrî idare usullerinin tatbikından evvelki zamanlarda memieket ve devlet idaresinde hiç bir millet Türk'ler kadar muvaffakiyet ve işgüzarlık gösterememiştîr. Türk'lerin devlet idare sindeki şöhretini azaltıcı garezkar rivayetler, Müslüman Türk'lerin (Türkiye) ve (Hindistan) da, baska dSnlere salik ahalinin idaresine mecbur olmuş bulunmalarından ileri gelmiftir. Gölge etme başka ihsan istemem Gazetelerimiz bir müddettenberi Belediyenin ete narh kanulması için vuku bulan mesaisinden bâhis yazılarla epeyce avundular ve et yîyeiileri de avüttular. Komisyonlâr, müzakereler ve bir takım «acaba nereden işe başlıyalım ve ne yapalım» lardan sonra, bu is te, Halic'in temizlenmesi, Kayısdağı yolunun insası, civar Anadolu köyleri ile Boğaziçi'nin Anadolu sahilinin elektrik'e| tenviri isi gibi suya düstü gibi gö rünüyor. Mes'elenm en tuhaf ciheti Belediye] mizin (ete narh) mes'elesi hatıra gelinciye kadar et işleri, et ticareti ile hiç meşgul olmamıs bulunmasının meydana çıkmasıdır. Bu vaziyet karsısında: Gölge etme baska ihsan istemem! Diyoruz. Yerli mallar ve Gençlik Doğru değil mi?j Et nerhî Daimî Encümen nerhe taraftar değil!. Et mes'elesi hakkında tetkikat yapan komisyon henüz mazbatasını Daimî Encümene vermemiş • tir.Maamafih komisyonun verdiği nerh kararının tatbikından vazgeçilmesi hususunda yeni bir cereyan vardır. Yaptığımız tabkikata g5re komisyonda ete nerh konup konmaması mes'elesi münakaşa edilirken azanm reyi lch ve aleyhte olarak iki miisavi kısma ayrıl mıştır. Komicyona riyaset eden Vali ve Belediye reisi Muhittin B. Şehir Meclisinde ete nerh konmasını müdafaa eylediği cihetle lehte rey veren cihete iltihak etmiş ve bu suretle ekseriyet hâsıl olmuştur. Halbuki asıl kat'î karan verecek olan Daimî Encümenin ekseriyetle nerh taraftan olmadığı söylenmektedir. Binaenaleyh vaziyetin bugünkü gibi devam et • mesi muhtemel görülmektedir. Timnr'dan evvel Türk'ler: Timur'dan evvel, Hindistan'ı idaresi altına almış olan Türk'lerin, devlet işlerini tedvir hususunda gösterdikleri fevkalâde muvaffakiyet neticesindedir ki, iki asırlık bir müddetin, yüz aeksen senesi tam bir a*ayiş ve huzur içinde gecmiştır. Türk idaresinde her şey hükümdarın şahsî kabiliyetine baŞlı idi. Ancak hükUmtklnci Ceza mahkemesi zabıt kâtipledarın aczi, kabiliyetsîzliği sabit olur rinden Turhan ve Salih Beyler, rüşvet olmaz, Türk'ler, onu derhal haledealmak maddesinden maznunen Ağırrek, işbasına muktedir bir hüküm dar gecirirlerdi. Hüktimdarlarm mu ceza mahkemesine verilmisler ve be • raet karan almışlardı. Temyiz mahkevaffakiyet gösterenlerî, devleti va mesi bu karan nakzetmis, muhakemeye rislerine terkederlerdi. Bunlar da, babalanmn, yahut atalarının kurduk» yeniden baslanmıştır. Dünkü celsede Müddeiumnmt, maz • ları san ve sohretten. nüfuz ve iti bardan istifade edeı«k hükumet sünunlann tecziyelerini talep etmekle bererierdi. Fakat bunlarda da zâf ve raber tevkiflerini de istemiştir. Heyeti iktidarsızlık eseri görültir görül • hâkime, tevkif talebini kabul etmemis, mez, derhal tebdil olunmalart adet muhakeme, müdafaa için kalmıstır. hükmünde idi. Kölemen sultanlar bile, geçici hanedanlar tesis etmişler dir. Bunlardan biri imparatorluğu Matbuat kanunu mucibince Müddeikızı Rezîah'a bırakmıştı. Kraliçe büomumiliğe gönderilmesi iktiza eden gayük bir kabiliyet gösterdi. Vezirle • zete nüshalannı göndermediklsrinden rini alenen ve yüzü açık olarak hudolayı mahkemeye verüen «Yaşamak zuruna kabul ediyor ve orduyu biz zat sevk ve idare ediyordu. lşte böyle Yolu» ve «Tipos» gazeteleri onar lira para cesasına mahkum olmuşlardır. bir idare şahsî kabUîyntieri, yüksek seciyeleri derhal teharüz ettirir. Meselâ, hükümdarlardmn biri tahta çikmış olduğu halde bile gene mutekif Defterdarltk ile Evkaf arasında A • bir dervis hayatını «ürüyor ve maida'lann mülkiyeti hekkında zuhur eden şetini kur'an yazarak kazanmak is* davaya dün gene Besinci Hukuk mahtiyordu. Onun yerine, deha sahibi kemesinde devam edilecekti. Fakat Dcfblr kö'emen devleti yirmi sene müd* terdarhk vekili gelmediginden muha • detle idare etmiş ve hükümdarın ve* keme ta'ik o'unmuştur. fatında varisi hakikî olarak impa • ratorluk tahtına çıkmtstır. Diger bh* hükümdar, saray alaylarında, etrafına güzel kıttarla ico$tanlarını toplar ve bunîarın, hazır bu'unan ası? • Ğalata köpurOsü tamir olunurken aTiirk'lerde idare istidadı zadeleri tahkir etmelerine müsaade rae'e yevmiyelerinc'e ihtilâs yapmak ve fevkalâde: edermiş. Onun bu hali, katline sebep vazifei memuresini ihmal etmekten Türk'lerin ve onların amca o§ul olmıntur. maznunen Ağırceza mahkemesine veriları olan Moğol'ların ve Manco'la len Be!«diye memurlanndan Sabri ve Mabaâi var rın saltanat sürmek, devlet ve hüKenan Beylerin muhakemeleri bitmiş, Müddeiıtmumî, maznunlann tec2rveî«rini büyük hudut ixerUinde tedavai ve bize buhran seneîerini daha kolay teva'î eden mem!?ketT" • tı'^tp^il o geçirmemıze yardım edscektir. Her istemj^tir. Muhakeme, müdafaa için kallunca istiklâli iktfsadisini dahi korumtftrr. şeyden evvel TUrkiye'yi ve Türk'leyabilmek için istihsal tedbirlerini aldı ri buhranda siyas! ve iktisadî yıkı • ve evvelce bağlı bulunduğu camia hştan koruyacak yegâne esas her dan iktisaden de ayrıldı. Türk'ün en yüksek dikkatini ve en Bu iktisadî badire içerisinde Türbüyük gayretini sarfederek devletin Romanya bandıralı Raçel Karol va* kiye'nin vaziyeti büyük bir değişikkurduğu ve kuracağı millî iktisat nipurunda 138,500 defter kaçak sigara lik gbstermemek icap ederdi, öyle zamını muntazam ve müstemir bir de oldu. Filvaki Türkiye'nin de bir surette kendi sahsile evinde, muhitin kâğıdı yakalanmış, vapurun acentası kısım topraklari elinden alınmış ve de, i?inde tatbik ve takip etmektedir. Jorj, birinci kaptan M'hal, Basambara eski viUyetlerinde krallıklar teşkil Yerli malı kullanmak, yalnız millî Karenço Efendiler Uçündi Ceza mab • edilmisti. Bu Türkiye için ayni za tesanüdün ve yahut içtimaî müte • kemesine verilmislerdi. Bu kaçak sigara maıHa siyasî, iktisadî büyük bir zakabil menfaat ve rabıtamn icap et • kâğıtlannın naktî cezası 47,506,500 rardı. tirdiği vatanî ve ahlâkî ve insanî bir kurus tutmaktadır. Bizi gene eskisi gibi gaflete sev • fedakârlık, alicenaplık değiîdir. Maznunlar, Uçüncü Ceza mahkemekederek iktisaden esir yapmak, mem Sahsiyetlerin zatî ve ferdî menfaatsinde beraet karan almışiardır. Fakat Ieketi yarı müstemleke haline koy lerini de temin eden ve himaye eden Tütün Inhisar idaresi, kendisine kanunî duktan sonra memleketin ve mille bir esastır. sekilde tebütrat yapılmadığuıdan gıyapta tin hayat usarelerini eraerek cansız Aziz vatandaş, dünyayi sarsan bu karar venidf&inî ileri sürerek bu karan ve kansız bir halde memleketi müsbüyük buhranda bizden vatan için temyiz etmiştir. temleke ve Türk'leri de esirler haline ve vatandaşlar için istenilen feda • koymak. Tahmin etmiyorum, fakat kârhk büyük değiîdir. Bize yalnız içimizde hâlâ böyle propagandalara menfaatinizi biliniz diyorlar. Vatan Beyoğlu'nda kendisine Belediye tabkapılanlar varsa onlara hakikaten ve milletin yüksek menfaatleri em sîldan süsü vererek evlerden para aacımak ve hem de çok acımak lâ rettiği zaman Türk'lerin fedakârlıklan sahıs olduçu zannile tevkif edilen •zımdır. Iarını nerelere kadar götürdüklertne Bir taraftan istihsali ucuza mal Esref Tevfîk Bey ismindeki genç muyakın Urih sahittir. Buna da büyük etmek, difer taraftan bunlar» Hhahakeme neticesinde beraet etmiştir. EsTirfc •âDetİBİa v v t c ^ i «vrap, M lât esyasiîe mtibadefesini temin et ofalım ve emin olsunlar müsbeî ref TevfBc Beyin böyle bir suçla alâmek, mevcut sıkıntıyı azaltacuk ve olacaktır.» kası obnadığı anlasılmıştır. Rüşvet maznunu kâtipler iki gazete mahkum oldu itfaiyeye yeni makineier almıyor ttfaiyeye yeni levazım alınman için geçenlerde kambiyo müsaadesi veril • miş ve bu hususta bir liste tesbit edil • mişse de mübaya?t:n hâzirana tehiri kararlasmısh. Yalnız şimdilik bir kaç arazoz ve iki motopomp ve daha bir kaç parça levazımın ahnması takarrür etmiştir. Esash mübayaat haziranda yapıla • cakhr. Evkafla Deflerdarlık arasında Lokanta ve hamamların teftişi Lokanta, han, hamam ve saire gibi müesseMtin gayrimuayyen zamanlarda ve ıık sık teftiş edilmeleri alakadarlara emrolunmuftur. Komsumuz Bulgaristan'ın payi tahtı yekdiğerini müteakıp iki mühim ziraî içtimaa sahne olmuctur. 1923 darbei hükumetindenberi ilk defa Bulgar Çiftçi fırkası burada resmî surette b?r kongre aktettl Kon greye on beş bin murahhas iştirak et« miştir. Çiftçi fırkası simdi hükâmet mevkiinde bulunan blok ftrkalarınıte barülfünun ve yüksek tahsîl genç en mühimmidir. liğinin yerli mallar ve tasarruf haf Zürra f ırkasının içinde kuvvetli bir tası münaseVetile tezahürat yapmağı muhalefet cereyanı olduğundan ve kararlaştırd'kiarım yazmıştık. Ve mezkur darbei hükumet esnasmda bu merasim birlnei kânun aymm 31 Yugoslavya'ya iltica eden eski rüesa inci persembe günü yaoılacaktır. Merasimi idare etmek üzere Tale dahi bir an evvel Bulgaristan'a avdst be cemiyetleri murahhaslarından teş etmek isted'Sinden bu kongrenin vekil olunan komita dün toplanmıs, te receği kararlara merak ve endişe ile intizar olunuyordu. Muhaiifler simzahüratın esaslarını kararlaştırmış • diki rüesadan memnun olmadıklarm* tır. Komite tezı<hurat içîn iyi bir ze • dan reami kon greye raVîp di$er bîr min hazırlamak üzere nakil vası • kon^reyi ayni zama"da tertio et talarma asılacak levha'ardan, tay • mek istemişlerse de hükumet buia yarelerden attırıiacak bevannnrne • mUsaade etm°mi?tir. Kongrenîn ek •, lerden, matbuattan istifade etmeği aeriyeti muhalifleri iltizam etm°du dü«"nmÜ*tür. Yusroıtfav^ra'ya ilt<ca eden iki rüesa Tezahürat gününe takaddüm eden dahi MosVova ve Belgrat ile müna • gece de radvo vasıtasile bir hitabe aebatta bulundi'k'arından dolsvı irat olunacak, mera«ime bütün çenç bunların avdetleri hususunda ısrar elik ve bütün halk davet edilecektir. dilmemistir. Bu suretle Ciftci kongresi Meraîime Darülfünun konferans geçen int'habat arifesinde komo • salonunda başlanacaktır. Bu esnada nizm ile alâka«mı kat'î aurette kestiğî Darülfünun namına bir müderris bey gibi »imdi de Beî«rrat ile m'în<»«ebe ve gençlik namına da komite ara'arı tini katetmiştir. Bu auretle Bulgar tarafından nutuklar *öylener*V*'*r. Çiftçi fırkaaı ecnebiler ile rabıtası kil« Ayrıca aalonun münasio bir kö mamış müstakar ve kuvvetli bir nvliî şesinde küçük mikyasta bir Yerli fırka olmuştur. Kontrre «imdiki RÖMaHar sergisl açılacaktır. nüllü ordu çok masraflı olduihından Bütün lise ve orta mektep talebe • bunun yerine mükellefiyeti askeriye Ierile muallim mektep'erinin ve se üzerine ordu teşkil ed"m«»s;~! ve ekalhir bandosunun merasime iftirakleri Iîyetlere ait ahdî vecaibin ifa ve te • temin edilecektir. minini ve Bulgar mahsulüne mchreç Konferans salonundaki merasimbulmak için ticaret muahedelerinin den sonra havanın müsaadesine göre aktini talep etmiştir. Beyazıt'tan Taksim'e kadar gitmek Bu kongre'den sonra Sofya'Ja 5ar« üzere bir alay tertip olunacaktn*. kî Avrupa devletlerinin ziraat kon • Darülfünun merasim bayrağile yükferansı toplanmiştır. Konferansa Le> aek tahsil gençliği için yaptırılacak hiatan ve Çekoalovakya gibi mühim bayrak bu alayn öniinde bulunacaktır. Aiayın yürüvüşü esnasında gU • devletler dahi iştirak etmiştir. Mer • kezî ve Balkan devletleri arasındakl zergâhta tesadüf edilecek yerli malı satan müesseseler Snünde nümaylçler iktisadî ve siyasî cihetten bir eok îhyapılacaktir. tilaflar oldıığu bu konferansta dahi meydana çıkmıstır. Bunların telifi hu« Komite bu merasim ve tezahür suaunda Lehistan müeasir bir surette hakkında yazılacak mufassal malunüfuzunu istimal etmiştir. Şu kadar matı, sBylsnecek nutukları, çeki . lecek resiml^ri havi bir risale neşrinî var ki ziraî memleketlerin tedricen ve bunu bütün Türkiye'ye dağıtma • aanayileştirilmesi mes'elesinde Lehis« ğı da kararlaçtırmıştır. tan ile Çekoslovakya arasında ciddi Komite her gün toplanarak me • ihtüâfı efkâr zuhur etmiştir. Lehis • saisine devam edecektir. tan bu mes'elenin lehinde ve Çekos • lovakya ise aleyhinde vaziyet almıştır. Konferansta hayvanat ticarelih« büyük mâni teskil eden baytarî muamelelerin tadiline lüzum gösteril • miştir. Şimdiki buhranda çiftçi memleketlerin menafiini himaye için en. Tasarruf haftası münasebeüle Ereniyi vasıta ve usulün Cemiyeti Akvam köy Kız Lisesinde gayet iyi ve haki • ve Beynelmilel ziraat ve iktisadiyat katen misilsiz bir ihtifal tertip edil • teşkilâtı ile sıkı teşriki mesaide bu • miştir. Bu ihtifalde tasarrufun ve yerli lunarak müştereken ve müttehidcn malları kullanilması fikirlerinin tamimine hareket olduğuna karar verilmiştir. yardım edecek iki küçük temsilde mekÇiftçi fırkasının kongresi Bulgaria • tebin banım kızlan çok muvaffak olmuş tan'ın dahilî vaziyetini ve BeynelmUel lardır. tkinci devre ikinci sınıf îkinci ziraat konferansı dahi bu devletin şube talebesi «duygu • düşünce» isimli haricî vaziyet ve mevkiini ap*'im • bir hitabe tabettirerek davetlilere da • laştırmış olduğundan her iki içti ğıtmışlardır. Talebe bu hitabede mflleti maın aiyaaî cihetten dahi ehemmi • bir aileye benzeterek bir ailenin israf ve yeti büyüktür. sefahet neticesi olarak varacağı nokta MUHARREM FEYZİ ne ise bir milletin de israf ve sefahetle, yerli malı kullanmıyarak yabancılara vereceği para ile ayni neticeye varacağını söylüyerek yerli malınm her şeye tcr • cihîni candan tavsiye eylemektedirlerthtifalin bütün mükemmeiiyeti mektebin kıymetli müdürü Mahir Beyin ve ça lırkan arkadaslannın mesaisi ile vücut T bulmuştur. Senenin son günü büyük tenzilât yapılacak Erenköy kız lisesinde Irak Başvekili Bugün geliyor N uri Pş. dün Toros eks • iki beled.ve şemurunun muhakfihiesi Fırka kongreleri Pırkada nahiye kongrelerinîn netayicine ait raporlar tamamüe hazırlanmış, kazalara gönderilmistir. Kaza kongre leri için de icap eden hazırlıklar bit • miştir. Bu kongreler salı günü başlıyacak ve persembe günü akşamı tamam ola • cakbr. Bu sene Vilâyet kongresi tr»> lanmıyacağına nazaran Fırka kongre leri bu suretle persembe günü aksaım her tarafta Ocmal edilmif olacaktır. Merhum Valide Paaanın veresesi Bebek'te kendilerine intikal eden aarayı Mısır hükumetine hediye etmişlerdir. Mısır hükumeti bu sarayı Mısır sefaretine tahsis edecektir. Mısır sefareti presile Adana'dan geçtî Irak Basveküi Nuri Pasa dön Toros eksprerile hududumuza dahü ohnua, Adana'dan geçmiştir. Nuri Pasa bugün aaat 12 de Haydar* pasa'ya gelecek ve Valî muavini Faıh, Polis müdürü AIi Rıza B. ler tar?fından karşılanacak, bir polis müfrezesi aelâm resmini ifa edecektir. * Kerkük 17 Türkiye'ye hareket etmek üzere bulunan Reisülvüzera Nuri Sait Pasa Türkiye ile Irak beyninde aktedüecek ticaret ve iskân itilâfnameleri icin Msliye Miidiri umumisi tbrah:m Kemal Beyle Maliye vezeretinde ti caret kısmı müdürü Cord Efendiyi yanına almışbr. Bu itilâfnamelerin aktinden sonra tbrahim Kemal Beyle Cord Efendi Irak'a avdet edecekier, Nuri Pasa da Cemiyeti Akvamın Irak azalığmı kabul icthnaında bulunmak üzere Cenevre'ye gidecektir. Brezilya konsolosu Bir müddettenberi tstanbul piyaaa ve *' =t vaziyetimiz etrafında tetkikatta bulunmakta olan Brezilya'nın tstanbul konsolosu, dün aksamki trenle Ankara'ya gitmiştir. Romanya vapurundaki kaçakçı'ık Matbuat balosu için hazırlık Amanullah Han Nereye gitti? Dunkü içtimadan btr inttba Matbuat Cemiyetinin 9 şubatta verilecek senelik balosunun hazırhklarile meşgul olmak üzere şehrimizin kİbar ailelerine mensup hanım ve beyefendilerle Matbuat Cemiyeti erkâm dün toplanmışlar, balonun mükemmeliyeti için mühim kararlar vermişlerdir. Bu sene matbuat balosunun her senekinden daha güzel olmatı için tetkikat yapılmaktadır. Bundan bir kaç gün evve! ftaTyaMan gelen telgarflar sabık Efgan Kralı Amanullah Hanın şehrimize müteveccihen yola çıktığını bildiriyorlardı. Amanullah Hanın bu haberlere rağmen şehri • mize gelmemesi bir takım aayialann ortaya ahlmasını mucip olmuştur. Bu meyanda sabık Kralın tekrar Efgan<st»n'a gîtmek teşebbüsünde bulunduğu da s ö y leuOmektedir. Bir beraet karan