Cnmhuriyet •25 Teşrinisani Ihtikâra karşı tedbir! • I ,. + Sehir ve memleket haberleri Gümrkte vaziyet Kaçakçılık için yeni teşebbüsler . • Adil B. kat'î tedbir alınacağını söylüyor Diinkü nüshamızda haber verdiğimiz Kontenjan kaçakçılığı hakkında Maliye müfettişlerinden Esat B. tahkikat yapmaktadır. Beyannameyî vize eden memur şid detle cezalandırılacak ve işi takip eden kumüsyoncu hakkında da ahkâmı ka nuniye tatbik olunacaktır. Şimdiye kadar yapılan muamelelerde beyannameleri liste Ue karsüaşbran memurlar bunlann mütabekatlerini imzalarile tasdik etraekte ve muameleler bundan sonra yürümektedir. Bu mes'ele gümriik memurlannın dalgınlığına gelse bt*3 beyannameyî tevdî eden gümriik kumüsyoncusu ile beyannamede imzası olan mal sabibmin mallarının listeye dahfl olup olmadıklantu bilmeleri lâzim geldiği söylen • mektedir. Kaçak mensucabn Sultanhamamm'da bir museviye ait olduğu anlasılmıstır. Siyasîicmal Japon'lar Sovyet Rusya'sının kapısı önünde Japon'Iar Şünalî Mançuri'deki Çin ordusunu perişan ettikten sonra Tsitsikar şehrini aldılar. Rusya'nm aksayi şarktaki yegâne serbest mah reci olan Vladivostok ile muvasala hattına hâkim oldular. Halbuki ü • çüncü lmparator Aleksandr'danberi hiç bir zaman Rus'lar böyle bir vaziyete razı olmamışlardı. Japon kuv* vatleri burada dahi durmayıp Ru» demiryolu hattı boyunca ilerliyorlar. Bugün Japon'Iar Sovyet Rusya'sıtun kapısına kadar gelip dayandılar. Sovyet hükumeti Japon'ların bu ileri hareketine karşı ciddî bir te şebbüste bulunmıyor. Diinkü tel « grafnamelerde Sovyet hükumetinin naşiri efkâri tzvestiya gazetesinin bir makalesi bildirilmiştir. Burada Sovyet hükumetinin gayet sulhperver olduğunu ehemmiyetIe kaydettikten sonra gizli bazı kuvvetlerin ve devletlerin Japonya'yı Rusya ile harbe sevketmeğe çahştıklan beyan odilmiştir. Bu sözlerin ikisi de hakikate muvafıktır. Hali hazırda dünyanın en sulh perver devleti Sovyet Rusya'sıdır. Çünkü bolşevizm inkılâbı en nazik devrinde bulunuyor. Sovyet hüku meti ve halkları beş senelik plânı vücude getirmek ile meşguldür. Plânm üçüncü senesi oluyor. Lâkin en sar • pa sardığı bir devirdedir. Bu geniş memleketi baştanbaşa birinci sıruf sanayi yurdu yapmak için hariçten kredi ile milyarlarca altın ruble kıymetinde makine ve mevat alınmıştır. Bunlan ödemek için fazla ziraî is tihsal yapılıyor. Halbuki cihan buh ranı ziraî mahsulât kıymetinin üçte ikisini mahvetmiştir. Bunun için Sovyet mahsulâtı kâfi derecede para etmiyor. Buna karşı Sovyet hükumeti çare anyor. Almanya'ya olan borç larını mahsul ilt ödemek istiyor. Bunun üzerine Rusya'da vesaiti nakliye şu zamanda gayet bozuk olup ten sika muhtaç bulunuyor. Bu taraftan Sovyet hükumeti bu mühim iş ile meşguldür. Diğer taraftan Rusya'da çiftçi büyük bir inkılâp geçiriyor. Bu mem • lekette yüz altmış milyon nüfus vardır. Bunun yüz yirmi milyonu çiftçi dir. Bolşevik inkılâbmdan sonra çarlara, zadegâna, zenginlere ait bütün arazi çiftçiye verilmiş idi. Binaenaleyh bunlar gayet memnün ve rejimin en hararetli zahiri idi. Halbuki 1923 senesindenberi Rusya'da ziraatte iştirak usulü tatbik edildiğinden yüz milyon çiftçi mal ve mülkünü orta malı yapmağa ve kendisi dahi amele taburlanna benziyen teşküâtta çalışmağa mecbur olmuştur. Bu yeni usul tabiî şimdilik bir çok memnuni yetsizlikler tevlit etmistir. Seneler geçtikten sonra çiftçi sınıfı yeni vaziyete ahşacaktır. tşte Rusya'nın bu geçici müşkülâtı bolsevizmin düşmanı olan gizli kuv» vetler ve bazı devletler tarafından fırsat addedilerek Japon'Iar Sovyet'lerin üzerine sevkedilmek isteniyor. tngiltere'de iktidar mevkiini elde eden muhafazakârlann gazeteleri bağmyorlar: «Beş senelik plân simdi Sovyet'lerîn elini ayağını bağlamış bulunuyor. Japonya'nm Mançuri'ye yerlesmesine Cemiveti Akvam m?.ni olmasin ve Japon'Iar Rusya ile hesab'iı görsün.» Bu gazetelerin dediği çıkıyor. Çünkü Cemiyeti Akvam Japonya'yı Sovyet Rusya'sııun kapısı önüne kadar gehnekten menentmemiş ve bilâkis zımnan bunu teshil etmiştir. Sovyet hükumeti iktisadî yeni rejimi tesisle ne kadar mesgul olursa olsun elbette sabrının bir haddi vardır. tşte bu cihetten cihan sulhu gayet büyük tehlike karşısındadır. » «»,. • . . . Dün toptancı tüccarın iştirakile yapılan içtimada sadece dert döküldü ( Birind sahifeden mabait > bile toptan ticaret üzerinde îhtikâr yapms?» sebep olmadıS'ina hepimiz müttefikiz. Alınan tedbirlerin pa • haiıhkla bir münasebeti yoktur. Bu münasebetle toptan fiatlan hakkında tenewür etmek. düfîindük'eri nizi anlamak istİT>»tız. Gene t'»k'*ar edivorum. Bu tedMrlerle r>ah»'ılıinn alâkası yoktur. Sizinle görü?t'"kten sonra perakendecilerle de j?örüse ee$iz. Simdi her birînîzîn birer bîrer mütalealannı kayde»Tnek isterhn.» lere şu suretle cevap vermiştir: Efendim. Basladığınız sekle göre sözleriniz sadetten hariçtir. Söz veremem.. .> Bundan sonra manifatura tüccarlarından Halil Ali Bey vaziyetî huIâsa ederek tüccarın ber sene getirdiğî nisbet ^uresinde mal ithalîne müsaade verihnesi teklifinde bulun muştur. tçtimadan maksat toptancılann ibtîkâr yaomamalart îcin çare ve tedbir ittihazına matuf iken bütün taptancılann mevzuu kendi mak satlanna pore çevirtn»k iffodîkİMn görülmüş, Müîtesar Hüsnü B«v tekrar söze baslıyarak demiştir ki: * Sizî buraya ihtikâr mes'elesi hakkmda fikirlerinizi almak üzere davet ettik. Gorüvoruz ki, heoiniz ayn ayn kendi îslwnize taailuk eden mes'eleler hikkmda sikâvette bulunuvorsunuz. Bunun'a beraber bu sikâvetlerinizi de ka^dettim. Bun Iar hakkında tetkikatta bulunaca ğız. Ancak surasını size tekrar izah etmek isterim ki; yaoılan liste an • cak 45 günlüktür. Her liste iki, üç ayl'k olacak ve yîrmi jrun evvel neşred'l«»rektir. Listenin bu şek'W» tanzîmî hiç kîmseve bnkkı tak»»d1>im vermemek içindir. Hnlâsa ettî*im fîkirlere göre orensîplerin baricinde teklifatta bulundunuz. Ha'buki içtima'lan maksat bu, de&îldir. BSzim sizden ricamız bu tedabirin pahalilığı istîlzam edecek bir sebep teşkil etmed'ğîne göre tootancılann ihtikâra sapmamaian için mütalea sormaktan ibarettir. Göriilüyor ki soylemek istedis'iniz şeyler vardır. Bunlan da dinlemeğe amadeyiz. Binaenaleyh bunlan da umumî vazi I yetten cıkano vak'a haline koyunuz. I Bize bild'rmiz. Bütün arzu'arınızı ; Ticaret Odasına bildiriniz. Oda bu millî ve vatanî mes'elede her türlü tedabirî ittibaz edecektir. Surası ma lum olsun ki. şu veya bu mak^atlaria mailarının fiatlannı arttırmak istiyenlere müsaade verilmiyecektir.» Yerli malı yapanlara düşen vazife tthalâtın tahdidi yerli fabrikaIarımıza büyiik bir çalışma meydanı açmıştır. Binaenaleyh fab rikatorlarımız simdi iki vazife karşısmda bulunduklarını unut mamalıdırlar. Ayni zamanda büyiik bir liyakat ve hizmet imtihanı devresine girmiş olduklannı da düşünmeldirler. Memaliki ecnebiyeden ithalât azalınca eşyayi mümasileden olup ta burada yapılanlarm sarfiyatı ister istemez daha çok aranacaktır. Fabrikacılarımız akıllarını başlarına alırlar, mamulât fiatlarında itidali muhafaza ederler, eşyanın nefasetine, zarafetine bir kat daha dikkat ederlerse gayriiradî rağbet ve talepleri iradî rağbet ve talebe kalbedilebilir. tşte iki vazifeden biri iyi mal yaparak yeni müşte • riler kazanmak, diğeri de esya fiatrnı yükseltmiyerek vatandaslara hizmet etmektir. Bunu böylece yapmağa muvaffak olan bir iş adamı, bir fabrikator vatanına en büyük hizmeti ifa ve iktisadî zaferi kazanmamıza tavassut eylemiş olacaktır. Gene dün esefle işittik ki ts tanbul'da yapılan bir öksürük hapı evvelce altmış kurusa satıhrken fırsat bu fırsattır diye yetmis kurusa çıkanlnr.ıçtır. Belki de yann seksen kurusa satılacaktır. tşte bu yapılan sey, fazla para kazan* mak hırs ve arzusu ile ilâcın re vacını baltalamaktan başka bir mâna ifade etmez. Türk parasının kıymetini ko rumak, altmlanmızi yad ellere vermemek, iktisadî mücadeleden zaferle çıkmak istediğimiz bu mühim günlerde aklımızı başımıza almalı ve biribiriq»izi yememeliyiz, diyoruz. Şayıalar Şeker fiatları yükselmiyecektir Trakya Şeker Şirketi halka teminat veriyor tthalâtın tahdidi hasebile bir şeker buhranı olacağı, fiatlarm tereffü edeceği hakkındaki sayialar münasebetile tstanbul ve Trakya şeker fabrikalan Türk Anonim Şirketi meclisi idare reis vekili ve murahhas azası Hayri Bey kendislle görüşen bir muharririmize demiştir ki: € Şeker fiatlarının yükseltildiği ve yükseltilece*i hakkındaki rivayetler sahih değildir. Elimizde küllivetli miktarda toz ve küp şekeri vardır. Biz simdiye kadar ecnebi şekerlerine gerek fiat ve gerek nefaset itibarile rekabet edegelmekteyiz. Buna binaen iktisadiyatı koruma kararnamesinin neşrinden evvel fiatlanmızı bir miktar tenzil etmi^tik. Kararnamenîn neşrinden sonra gümrüklere gelen şekerlerin bir kaç gün teahhuru dolayısile cıkan fırsattan istifadeye sitap etmek şöy le dursun bilâkis bayilerimize ve onlar vasıtasile perakendecilere, fi atları kat'iyyen yükseltmem»leri, aksi halde bizzat piyasaya külliyetli miktarda mal ihrac edeceğimizi söyledik, nazari dikkatlerini cel bettik. Malumunuz olduğu üzere şeker inhisan bir kaç senedenberi mevcut değildir. tnhisar 929 teşrinievelinde lâğvedilmiş ve şeker ticareti tama • men serbest bırakılnuştır. Bizim şekerlerimiz Avrupa şe kerlerine muadil ve hatta bir çok larına faiktir. Bunun bariz bir misali geçen senenin bu ayında bütün Türkiye'ye 50 vagon toz şekeri girdiği halde şirkethnizin 139 vagon toz şekeri satmış olmasıdır. Binaenaleyh malımız hem nefis ve hem de ecnebi şeker leri fiatından ehvendir. Hükumet Türkiye şeker istihlâkâtını hesap ederken mem'eket ma mulâtını dahi gözönüne koymuş, ona göre haruten dahi şeker ithaline müsaade etmiştir. Binaenaleyh şeker buhranı mevzuu bahsolamaz. Olsa dahi şirketimiz iktisadiyatı koruma kararnamesinin hüsnü tatbikında uhdesine düşen her türlü fedakârlığı maalmem* nuniye yapacak, ihtikâra meydan bırakmıyacaktır. Dün içtima eden meclisi idaremiz de bu husus hakkında müzakerede bulunmuş ve bu suretle mukarrerat ittihaz etmiştir.» tçtimaın maksadı kayboldu Tiiccanrın fikirleri Müsteşar Bevin davetinden sonra evveîn. cam fabrîkstoru tsak Nivego Ef. söz alarak sunl=ın söylemis f ir: r Men'i ithal kararı güzel bir tedbîrdir. Ancak kararın tafbikatı bazı müskülât t*»vlît ediyor. Pahn Iılıkla bu mv«külât kardestirler. Dahna talep ed'?»n bir mal piv^sada azalirsa tabiîdir ki fiati da fırlar. Binaenaleyh. ben'm fikrim evve'â tatbikat mes'ele»! için çare bulmaktır * Bundan sonra eczavî tibbiye tücearlan namına söz aian bir zat şunIan sovlemistir: « Hi'kur"»*«n bu kararı savani teaekkürdür. Fj»k«t tatbika*tnki mîîşki'lâtı haMetmek l^Timdır. Bu müşkülSttan hatıra gelen sunlardır: A. B'r mal ne vı»k»t sioaris veri'ecektV? S;r>ari» verilen mei ei'mrü«»e «relir jyelmez Kont*»njan lÎ5t<*sîne dahil olarak cıkabî'ecek nidir? B. Eczavi tıbbiye ve kimveviye sandıklan icmde yiiz çesit mal birden ceiir. Bun'ardan bazilarının Konterîan listeMnde miktarları bitecek olursa gel«*cek ay listesini beklemek özere maliann gümrükte kalraa«i acaba tüccarm zaranna değil mîdir? C. Devlet taahhütlerine sriren tüccnrlar bu taabhüt'erîni vaktîi zamaniiı; yapmak mecburiyetîndedir îer. Kontenjan ile bu taa^.hütlerin lelifi ne derece mümkündt'r? D. Havayîcî zarurîveden oian ve memlekette mümssili yapı'amıyan seylerî k&milen Hsleden ihraç etmek kabil degil midîr? Bundan sonra söz aian müteaddit zevattin bir kısmı ith*'âtm fcüvük tüccarlara tnhîsar ettiri'mesmî, onlardan sonra kücük bir kâr ile pe rakendecîlere sahlma«ıni, bir kı«mı •esîka usulünün tatbîkını, bazılan da (ffli înhisar) usulünün tee*süs8ne tn&ni olmak îrîn tvccinn hakîkî ihtîyacianna göre ithalât vaomasınm muvafık olacağını söylediler. Bundan sonra Selim Bev ismind» bir zat söz almıstır. Bu zat: Efendim bendeniz afakî su rette bevanı mütalea edeceğim. Tiearet Odasına tarizde bulunacashm. Demiş, berkes bu garip ifadeli hatîbin kim olduğunu ve ne söylemek istedi&mî merak ederek arkasma !onmustur. Müstesar Bey bu soz Yeni bir vak'a daha Maliye müfettişleri dün îkinci bir kaçırma vak'asının önüne geçmişlerdir. Hadise söyle olraustor: Supalan olarak gelen bir mavna doIusu kahvenin beyannamesi verilmif ve her t»a«tı1;m vizesi ahnmışnr< Güm • rükte münhasıran bu işlerle mesgul olan Maliye müfettişleri sıksık muamelâb teftis ve mürakabe ettikleri halde bu kahve beyannamesine ait muameleyi de tetkik etmişler ve kontenjan'dan istifade edemiyeceği anlasüınea keyfi • yeti ait olduğu memurdan sormuslardır. Bu mes'ele hakkında da bugün tetkîkat yapüacak memur ve alâkadann sunü taksirleri görüldügü takdirde siddetle cezalandınlmak üzere haklannda takibat yapılacakhr. Adil Beyin beyanatı Doğru değil mi? Cevap verilmiyen bir sucd Hüsnü Bev bundan sonra hazıruna demiştir ki: « Sizden aynca bir sey sora cağım. Perakendeci tüccarlar bunu bir vasıtai ihtikâr yanmamak için ne gibi tedabîr alalım?!.» Hüsnü Beyîn bu suaiine üç dort dakika cevap bekledî^i halde kîmse kalkıp ta bir sey söylememiştîr. Bundan sonra Beyoglu'ndaki Beyker mafazasi mümessîllerinden M. Edvard söz almış ve bazı temenniyatta bulunmuştur. Saat beşe doğru içtimaa nihayet verîlmistir. Dün gene Maliye Teftis heyeti reisi Adil Beyin riyasetinde Maliye müfettişleri ve gümriik Başmüdürü Seyfi Beyin istlraklerile bir içtima yapılmışbr. Bu hususta Adil B. bir muharririmize demiştir ki: «Bu gibi hadiseler sehven ve kasden olabilirler. Biz her iki ihtima lin de önüne geçmek için kat'î tedbirler aldık. Bir kaç güne kadar hali tabiî tamamile avdet etmis olacaktır. Elyevm mevcut isler iki kısımdır. Biri 16 teşrinievvelden evvel, diğerleri de sonunda olan işlerdir. Evvelkilerin tasnifleri bitmek üzeredir; sonrakiler de sıraya konmustur.» Nakledilen Asiretler Son kafile perşembeye Trabzon'dan ayrılacak DÜP Trabzon'dan Halikanlı asi retin« mensup üç vüz ailelik bir kafile daha gelmis, Tekirdağı'na sev kedilm'stir. A"iretin berp^erinde dört bin kadar hayvan vardır. Sarkta bu asrretten sevki icap eden yüz elli aile daha kalmıştır. Bun^nn üç bin kadar hayvanı vardır. Bu kısım da iki kafileye avnlmış ve bir kafilesi dün Trabzon'dan vapura irkâp edilmistir. Son kafüeyi teskil eden diğer aileler perşembe günü Trabzon'dan hareket edecekIer, bu suretle sevkivatm tamamile arkası alınmış olacaktır. Limon fiailart arttı Son ithalât kararnaraesmden sonra limon fiatlan vükselmiş, bir sandık 3 liradan 7 lirava cıkmıstır. Tüccarın şikâyetlerî bmet Pş. Hz. dün geldi ^ Birtnci sahifeden mabatt ) rak hatırlannj sormuslardır. Başvekfl Pasa Hz. bu arada Seyrisefain Müdiri Umumisi Sadullah Beyden Akdeniz ve Karadeniz'deki fırtma hakkında izahat almıslar ve tstanbui'da ne havadis olduğunu sormuslardır. tsmet Paşa Hz.: < Paşam gazetede okuduk. Muhittin Bey Mas meb'usu oluyormus?» haberine, tebessümle nrakabele et mislerdir. Bundan sonra istasyondan dışan çıkılmış ve Pasa Hz. burada da istasyon binasının tamiratile alâka dar olarak insaatın ne raddede ol du&unu sormuslardır. Muhittin Bey tamiratın pek ya • kında bitmek üzere olduğunu söy lemistir. tsmet Pasa Hz. nhtımdan hususî hhr motöre binerek tstanbul'a gecmisler ve Seyrîsefain nhtırruna çık» mıslardır. Gazı koprusu (Birinct Sahtfeden mabalti kün de&i! midir? Bu noktanın bh* kere tetkikine yanasmadan e v v l hemen harice siüaris verilmesi cihe tine gitmek son kararnamenîn jrayesine muhaMftir. V«k>a boirîe btr kSnrü yapmak vüksek bîr ihtisas mes'el^idir, d="'"ik ^ « • R aa tevakkuf e•» " bt der. Ancak mütehassıs mühendisler tarafından hesaplan ve plânlan vaDilacak ol'jrsa artık könrünün filen msası Tnî;<<knl V h is deÇildir. Esasen >r tstanbul Belediyesi harirt^n bir mütehassıs celbederek bu plânlan yaptırm«ktadır. KÖTjrüniin insaah du balarls bunlan birbirlerine ba^Iı yan potrellerden ibareftîr. Bunlin yapacak Sevrisefain atelveleri .ile di^<»»* hususî mî'essenelerimiz vardır. Belki btmlar t«k başlanna bu îsî başaramazlar. YÜT bin, iki yüz h\n liralık teminat akoesi veremezler. Ancak birbir'nin ayni o'an bu dubaları ve ootrelleri ücer, beşer ayn müesseselere yaotırmak, sonra bunlan bir?e«*îrmek sureti'e ate'ye'leri bu iste kullan»nak »»«1^^^^""^. Vakıa demir malzemesi kâmHen ha riçten petirilecektir. Ancak bunun kıymetî köprür>«n heyeti umumiyesi kıymetinin yüzde yirmisini ?«me?!. Geri kalan yüzde s<*ksen i'ri'iğin bu surotle issiz ve perisan do^asan a • melenin urui'a bir müdcî=t hayat lan temin edümis olur. Hatta bu amelevi sefalettsn kurtarmak için bu büvük în«a^*ın m«»rn!ek«»tte yaptmlması ikti^adî Hee;M avni zatıanda îctimaî bir vecibed'r. Gazi Hs.nin namı mübecce'îne izpff* edUec^k însaatın yalnız Türk eli ile yapılma • sı a y ı c a savani iftihar bir &ser olacakfır. B'naenaî<»vh keyf'vtin muhtelif atelye ve imalâf'hanel<>r den toralarak tesbitt. ancak dabilde imalmin mürokün olrr>*d'P'i anlasıldıktan sonra h«rîre sioaris veril • mesi cib"tine gidilme?'ni tek"f ediyorum. Bence Avrupa'dan firetirîien şimendifer malreme ve köprnleri hakkmda da ayni nokta! nazar varittir.» Dün muhtelif zümrelere mensup muhtelif kimseler Adil Beyi ziyaret etmis lerdir. Kumüsyoncular ve tüccarlann bütün taleplerini dinliyen Adil B., bunları birer birer kaydetmiş ve takibata müteallik talepler hakkında tetkikat yapacağuu söy lemistir. a Galatadaki cinayetin muhakemesine başlandı Galata'da bir kahvede Şakir isminde birini lödüren ve Muhittin isminde diğer birini yaralıyan Ali hakkındaki muhakeme hitam bulmuş, karar verilmiştir. Maznun, on beş sene altı ay ağır hapis cezasına mah • kum olmuştur. Limon ithalâtt bitti Gülhane hastanesinde tsmet Paşa Hz. Seyrisefain iskelesmden Dr. Neset ömer Beyle birlikte bh* otomobile binmisler. doğ • nıca Gülhane hastanesine gîtmis lerdir. Orada kendilerini hastane etıbbasi karsılamıstir. Basvekîl Pasa Hz. hastanede Kir müddet kalmıslar •« rauavene edilmislerdir. Muavene yalnız Gülhane hastanesinde bu'u • nan ve binaenaleyh kendilerînin ts tanbul'a gelmeleruıi icap ettiren bir aletle yapılmıştır. Bunu müteakip Peraoalas oteline gelen Pasa Hz. orada ö§le yeme?ini yeraişler ve geç vakte kadar istirahat etanîsîerdir. tsmef Pasa Hz. saat 17,30 da diş tabibi Sami Günzberg Beyin muavenehanesfne gitmişier, dişlerine bak tirmışlardir. Basvekil Pasa Hz. cuma güiü Ankara'da bulunmak üzere perşembe günü sehrimizden müfarakat ede • ceklerdir. Kendüerîne Kalpmî Mahsus Müdurü Vedit Bey refakat etmektodir. Kontenjan listesinde limon için verilen miktar bittiği cihetle limanımıza gelen bir çok limonlar gümriik ambarlanna verilmiştir. Bunlar hakkında Umum müdürlükten talimat talep edilmiştir. Bu eşyalar mütesariülfesat olduklan citstanbul Erkek Muallim mektebi hetle haklannda gürarük kanununun tat terbiyevî, içtimaî, Umî senelik konbiki lâzım geîdiği takdirde limonların grelerine dün akşamdan itibaren basgümrükçe safalacağı anlaşılmaktadır. Iamıştır. Bu senei tedrisiye zarfmda verilecek konferanslarm bh* kısrru heyeti talimiye tarafından, bîr kısmı da hariçten erbabı ihtisas ve müderrisler tarafından verilecektir. Şehir Msdisi Tetkiki hesap en Konferanslarm adedi otuzdan fazcümeni faaliyete geçerek 930 senesi varidat ve masraf bütçelerine ait tet ladır. Dün akşam Maarif Müfettişi kiki hesap raporlannı hazırlamağa umumilerinden ve terbiye mütehasbaslamışlardır. sıslanndan Hikmet Bey tarafından (nasıl okumalı) namı altında mu • allim namzetlerine mühim bir hitabe Sıhhiye Vekâleti tarafından Beleirat edilmiştir. diyeye devredilen Usküdar'daki ZeyKonferansı müteakıp mektebin nep Kâmil hastanesi Belediyece tekonferans ve sinema salonunda aysellüm edilmiş ve bekçiler ikame onca bir de sinema gösterilmiştir. Iunmuştur. Yalnız hastanenin faa Her hafta verilmesi takarrür eden liyete geçebihnesi için bu sene bütçesinde ancak bir liralık tahsisat var konferanslan bir müsamerei musi • dır. Binaenaleyh gelecek sene bütçe kiye veya sinema ve mektep temsilsine lâzım olan tahsisat konacak ve leri takip edecektir. , hastane açılacaktır. (MaarSft© v© Erkek muaTm mektebinde Belediyenin 930 hesaplan Maden kazaları Ereğli Kömür şirketi amelesinden 17 yaşında Ali Mehmet yoldan çı • kan bir kömür arabasmın altında, Türkiş şirketinin Kilimli ocağmda da 46 yaşında Recep, 27 yaşında Halil tbrahim, 30 yaşında Durmuş Ahmet isimlerinde üç amele bir kömür çöküntüsünün altında kalarak feci surette ölmüşlerdir. MUHARREM FEYZt Uskudar hastanesi Fırtma Hafifledi Fakat kiiçük gemiler hâ • lâ denize açılamıyorlar Bir kaç gün evvel BağaziçPnde Ki reçburnu'nda karaya oturan ttalyan vapura dün kurtanlmışhr. Vapur bugün Odesa'ya gidecektir. Çanakkale'de karaya oturan 700 tonluk Yunan vapuru benüz kurtanlamamıshr. Karadeniz'de fırtına hafif surette devam etmektedir. Son gün'er zarfmda yeni bir kaza kaydedilmemiştir. Büyük vapurIar seferlerine devam etmek üzere Karadeniz'e çıkmakta ise Ier de küçiik gemiler buna hâlâ cesaret edememekte, limanlarda kalmağı ter cib eylemektedirler. Zonguldak'ta bir tevkif Zonguldak Tayyare Cemiyeti mahasebecisi Naci ve kâtip Seref Efen diler suiistimallerinden dolayı tevkif edilmişlerdi. Şimdiye kadar meydana çıkarılan ihtilâs miktarı 6 bin liradır. Bu paranın bir kısmı kıymetli evrak üzerinde yapılmıs, bir kısmı da 30 bin lira çıkan bir bilet satılnuş gibi gösterilerek ikramiyesi alımraıştır. Bu bilet keşideden sonra odacı Mehmet isminde birine verilmiş ve bu ihtilâsa tavassutu mukabilinde ken • disine iki yüz lira verilmiştir. Odacı isticvap esnasında bütün hakikati itiraf etmiştir. Fakir çucuklar komitesi Vali Muhittin Beyin riyasetindeki komite İstanbul'un fakir çocuklarına yardım maksadile çalışmağa devam etmektedir. Muavenet maksadile bir müsamere tertibi mukarrerse de bu husustakî istihzaratm daha iki ay kadar süreceği tahmin edilmektedir. Bundan ba?ka komiteye mensup bir heyet sehrimizin maruf mağazalanndan eşya toplıyacaktır. Bilâhare bu eçyalar da ya satılacak ve yahut piyangoya konacaktır. Ankara Vati muavini Ankara Vali muavini Abdülhak Hakkı Bey bir müddet mezuniyetle sehrimize gelmiştir. içki döşmaniarının kongresi Yeşilhilâl Cemiyeti senelik kon > gresi cuma günü toplanacaktır. Bu kongrede idare heyetinin bir senelik faaliyet raporu okunacak ve yeni idare heyeti seçilecektir. tçtimada içki hakkındaki propagandayı bilhassa gençler ve darülfünunlular arasında yapmak için yeni ittihaz olunacak tedbirler de konu • fulacaktır. Gazianteb'in kurtuluş günü 6 kânunuevval Gazianteb'in kurtuluş bayramına müsadiftir. Bu münasebetle yapılacak merasüne Gaziantep meb'uslan da davet edileceklerdir. TE H 1 R Mabnazel Alezandra Pangiri ile Ankara'da Romanya Sefareti Baskâtibi Mösyö Mircea Pristesco'nun 28 teşrini«nrıî cumartesi günü icrası mukarrer iz~ divaç merasiminin iş'an abere değin tehür edildigi istihbar olunmustuv. Emincnü evlenme memurluğu Eminönü kazası Evlenme memurluğu defterdarlığın ait katına nakledilmiştir.