l ^Cumhuriyet Sehir ve memleket haberleri ") Siyasî icmal TFiecvakraeltâOdedaiçstıinmdaa !I KuTbeibleâmyıatabliisdteessi i lLEîrseensîköCyemKiıyzeti JaponyAakvveamCemiyetiMuharriri: FERNAND GRENAR Mntercimi: YUSUF OSMAN » mm^ ı Süam.Mitbsreikzyaimnvdaiz'zaiMyehatâakmkimaarfşifıısHınvadalKaziyÇseeıtlvğitınneichyaolirkebliiErössbzebalseâkmkı'nüleaBrleakyboküürkrmutneçgkörazerl raTpüotrünmübzuahkraernemeadildeacierk Dün inyteinhiaipdaerdeilhdei yeti ]5 özbek cengâverler: Şeyhk Banî ise Samarkand'a beş altı yÜ2 silâhendaz yerleştirdikten sonva yanmdaki altı bin özbek ve Babür ordusundan kaçmış üç bin kişi ile o civarda ordugâh kormuştu. Bu özbek'ler. seciyesi şehir hayatile benüz bozulmamış. haşin ve kaba (step) çobanlarından mürekkep cengâverlerdi. Babür ordusu kaçaklarına gelince: Buniarın başka bir efendîye hizmeti, o zamanın âdetlerine göre, şaşılacak bir şey değildi. O devirde nrmharîp askerler, kendi keyiflerine g3re, bTr ordudan diğerine geçer ve eJtserlya çalip gelecek tarafa iltihak ederlerc?i. Bu hal, o muharebelerin e^îen&t'i cilvelerinden sayılırdi. OtomatikÜmitsiz bir hamleden başka çare yok: Telefon başladıBabür'iin diiştüğü ümitsiz vaziyet ten kurtulabilmesi için yalnız bir çare vardt. Talihini deneyerek büyük Dün ilk mükâlemelerbir hamle iJe Samarkand'ı ele ge çîrmek... Siraz karışık oldu^biir akşam yemefinde arV^daş larî'e ng e ve satır konusurken: « Payitahtımız Samarkan'da ne vakit girebileceğimizi kim keşfede Ham petrol 150 bin Sterlinin tevziibi)ir?:> Diye sordu. Merkebe binmeden ayaklarını sal Ithali memnu!lamak kabiltnden olarak herke* bir tü«1ü cevap verdi.. Sofradakiler, mütalealarım ayrı avn söyledüer. Kimi Samarkand'ın üc haftada, bir senede alınacağını tahmin etti. Arkadaşlarından biri Samarkand'ın on dört gün içinde ele Bir köy naklediiiyorgeçeceği kehanetini savurdu. Tesa gecenin son saatlerine doğru, bu kapıdan şehre girdi. Esselâmüaleyküm güzel beyimiz: Gürültüden uyanmış bazı tüccar ve esnaf merakla kapılarının önüne çıktılar. Şaşkın şaşkın esniyor, mahmurluk arasında gözlerine inanamıyor lardı: « Sultan Babür, ta kendisi..» Diyerek genç hükümdarı selâmlı yor ve: « Esselâmüaleyküm! Ey bizim beyimiz! Sizi bize Allahın inayeti gönderiyor. Hemen sayeniz başımızdan eksik olmasın..> Duasını tekrarlıyorlardı. Şafakla beraber, çarşı canlandı. Halk sevimli küçük Prensi alkışlı yordu. Vahşî özbek'lerden bu kadar farklı olup ve minyatürlerdeki nazik simaları andıran bu yakışıkh Prense tekrar kavuştuğundan çok seviniyordu. Bir takım sütübozuk heriflerin karısıkhktan istifade ederek evlerde hırsızlık yapmış olmalarının ne hükmü olabilirdi? Halk buna dikkat bile etmedi. Millet, bu saltanat tebeddülünü bir bayram gibi tes'it ediyordu. Herkes, genç Prensi ve arkadaslarını seyre çıkıyor, ele geçen bu sevinç vesilesinden istifade ederek kahkahalarla gülüyor, büyük sevincini, neş'esini saklamıyordu. Halkın neş'esi o kadar fazla idi ki: Galeyana gelen millet özbek'Iere derhal hücum etti. Dört yüzünü sopalarla ve taşlarla öldürdü, mütebakisini de şehir haricine defetti. Gü fzmir ve Samsun mıntakala • rında tütün nivasasında devam eden jravritabiilik nakkında ihracat offisinin hazırlamakta ol di'^u rapor ikmal edilmi*tir. Ticaret Odası tütün idare ko nti*"' ' "*» ^örleden «onra Ofis merkezinde bu mes'eleyi tetkîk için fevkalâde bir içtima aktedeceV. ofi«;" *•»'" okunarak mü zakere edilecektir. V^rîJen m?'"mata nazaran o fis buhranm izalesi için şimdive kadar tavsiye edilen çarelerin faide vermedijrini ve daha e?ash tedbirler almak zaruretinde bu lunduğunu müdafaa ve alınacak pratik tedbMeri birer birer izah edecektir. Busrünkü ictimam netic<.«îr.; •"•iîn Kîccavlan Iv'vük bir al»ka île b^Hemektedirler. Tîc>>ret Odasi da buhran hakkında bir rapor hazırlamağa başlamıstır. Göriilen lüzum üzerine derecesi 860 tan atağı olan ham petrollann mem • leketimize ithal edflmemesi hakkmda icre vekilleri heyetinin verdiği mem • nuiyet kararı gümrüklere tebliğ olun • munhır. Gazetemizin teşebbüsü ile M^nemen'de rekzedilecek Ku bilây abidesi için vatandaşlar tarafmdan gönderilen son te berruat listeleri berveçhi ati dir: L. Evvelki yekun 4154 Çambca Kız orta mektebi Tekirdağı orta mektebi 12 18 Soma Altıntas ilk mektebi Ankara tsmet Paşa kız enstitüsü İzmir orta mektebi Bilecik ikmal mektebi Elâziz Erkek Muallhn 5 31 35 14 mektebi 81 Ankara Kız orta mektebi 36 Çemüşkezek Merkez mektebi talebe ve muallimleri 7 Mersin Merkez mektepleri 101 K. 29 50 00 66 00 00 75 35 00 51 72 Yekun 4493 Evvelki gece saat 22,30 dan iti baren sehrin tstanbul cihetindeki telefonlan otomatik olarak islemeğe başlamıştır. Dün sabahtan itibaren bir çok kimseler telefonun otomatiğe dön • düğünü unutarak eskiden olduğu gibi ahizeyi açıp merkezi aramak iste mişlerse de kulaklarına gelen mütemadi bir vızıltıdan vaziyeti kavrı • yarak derhal yeni telefon rehberini açıp kadranların kullanış tarzını oğ Çin Japon ihtilâf ınm bir büyük harp şeklini almasına mâni olmak maksadile Cemiyeti Akvam meclisi sureti mahsusada toplanmış, bu mes'« elede zahir bulmak üzere Kelloğ mi« sakı bahanesile Amerika'yı da içti • Erenköy Kız Lisesi cemiyeti heyeti; umumiyesi senelik kongresini dün saat 14 te Erenköy lisesinde aktet miş, evvelâ geçen seneki idare he yetinin yaptığı işler hakkında ha maa davet etmişti. Amerika mümessiHnin iştiraki ile bir çok münakaşa ve müzakereler cereyan etti, fakat matiup olan netice istihsal edilemedi. Ak zırladığı rapor okunmuştur. sayi Şark'ta ne harp tehlikesinin önü Rapor münakaşa edildikten sonra ahndi. Ne de Çin ile Japonya telif heyeti umumiye geçen seneki idare edildi. Bilâkis bu iki devletin arası heyetinin gösterdiği faaliyeti takdir bir kat daha açılmıştır. Bundan baş etmistir. ka Japonya ile Cemiyeti Akvam mü Bundan sonra yeni idare heyeti intihabına başlanmış, reisliğe Vehibe Lutfi, azalıklara Hüsniye Nur, Zehra Tevfik, Vedide Hanımlar, hakem heyetine Şevket Reşat, Melâhat Hayri Hanımlar, ihtiyat azalığa Melâhat Şefik, Şefika Tahir, Rasime, Neri essesesi arasına derin bir soğukluk girmiştir. Binaenaleyh bundan sonra ihtilâf a tavassut edecek bir müessese de kalmamış oluyor. Sulh ve müsalemet için hiç te hayırh olmıyan bu netice neden neş'et man Rıza, Süreyya Sadık Hanımlar, etti? Japonya milyarlarca sermaye hakem ihtiyat heyetine Vedia Rıfkı, Nevin, Hasret İsmail Hanımlar seçilmişlerdir. tntihaptan sonra cemiyetin me • zun azalarına daha ziyade yardımda bulunulması için icap eden makamlarda teşebbüsatta bulunmasına karar verilerek içtimaa saat 17 de nihayet verilmiştir. yatırdığı ve üzerinde milyonlarca tebaasını geçindirdiği, ve ahdî bir çok hukuku bulunduğu Mançuri'de son zamanlarda mahallî hükumetin kendi işinden ziyade Nankin millî hüku • metine yardım etmek ile meşgui ol masından ve ordusunun kısmı azamını Mançuri haricine sevketmesinden dolayı asayiş ve intizam bozulmuştu. Bundan başka Çin hükumeti Japon ya'nın Çin hakanları zamanında is tihsal ettiği ahdî hukuku tanımıya • rak Japon tebaasına müşkülât çıkarı> Ankara itilâfnamesi mucibince Yunan hükumetinin verdiği 450 bin İngiliz lirasından 150 bin sterlinin Garbî Trakya'h 700 Tiirk'e tevziine bir haftaya kadar başlanacaktır. tahkikat yapılmaktadır. yordu. Japonya hem memleketin asayişinî temin etmek, hem de Çin'e ahdî hu kukunu tasdik ettirmek üzere son askerî harekâtı yaptı. Cemiyeti Akvam meclisi ise Japonya'nın talep ettiği uhuda riiyeti temin maddesini nazari itibara almıyarak Japonya hü düfe bakınız ki.bu adamcağızın ke neş doğunca vak'ayı haber alan Şeykh renmişlerdr. Kayseri'de İncesu kazasınm Ka kumetini her şeyden evvel Mançuri'yi haneti doârru çıktı. O gece BabUr bir Banî yanına yüz elli kişi aldı ve Barüya gördü. Babasının eski mürşidi bür'ün yeni ifgal ettiği demir kapıya Cenupta kaçakçılık niçin Bu münasebetle ilk otomatik tecrübesini yapmak üzere eşmi dostunu rahisar nahiyesine bağlı Başköyü dağ eteğindedir. Her sene dağdan tahliyeye icbar etmek istemiştir. Japonya bunu kabul edecek olsa hayatî hoca Ubeydullah kendisine âlemi ma oluyor?nada görünerek dedi ki: « Şeykb Maslahat verdi.» Şeykh Maslahat vaktile çok hürtnrt kazanmış mütteki bir zattı. Kocent'teki kabri Emir Timur'un ziyaretile'rnüVerfef olmuştu. Bu rüya • • Tavök koferasıgenç prensin ümitlerini takviyeye kâfi geldi. Babür rüyada işittiği (verdi) sözüne bir de (Samarkand) ilâve ederek: « Şeykh Maslahat, Samarkand'ı sana verdi» cümlesinî vücude getirdi. Bu vadi senet ittihaz etti. Balkan'lı misafirlerMuvaffakiyetli baskın: Diyarbekir hamallarıGünün birinde, öğleyin, yola çıktı. Hasmına sezdirmeksizin Şeykh Banî Feci bir kazakuvvetlerinin arkasmdan Samarkand surlarına yaklaştı. Geceyarısı seçme * adamlarınjdan yetmiş kişiyi kaleye saldırdı. Bunlar, (Âşıklar mağarası) önünde duvarl&ra tırmandılar. Muhafız kuvvetler derin bir uykuya dal M. Vayt gittimıştı. Babür'ün askerleri derhal (Fi ruze) kapısına koştular. Nöbetçiyi izmir'de ağaç seîerberliğiö'dürdüler. Kilitleri kırdılar. Babür koştu. İşte o anda Babür için haımını tepelemek fırsatı ele geçmişti. Ne çare ki, yanında topu topu yirmi si • lâhendaz vardı. Maamafih Şeykh Banî davayı kaybettiğini anhyarak rahat rahat çekildi, uzaklaştı. Tehlike çok büyük: Maamafih tehlike çok büyüktü. Mütemadi muharebeler. Samar • kand'ın bütün membalarını tüketmişti. Buna mukabil steplerin bitmez tükenmez insan hazinesi Şeykh Banî'ye açık bulunuyordu. O, oradan di • lediği kadar kuvvet tedarik edebilirdi. Babür bu hallere vâkıftı, çok endişe ediyordu. Etraft&ki bütün hükümdarlara gönderdiği adamlar vasıtasile onlardan yardım istedi ve göçebe kabiielerin istilâsı yüzünden medenî memleketlerin nasıl bir tehlike karşısmda kaldığını açıktan açığa anlattı. Diğer hükümdarlar, on sekiz yaşında bir delikanhmn sözlerine inanamıyor, bunu ciddî telâkki ederek ona emniyet edemiyorlardı. Mabadi var Evvelce yaptığımız Hilâfname mucibince Suriye hükumeti cenup hudutlarımıza yakın köylerde kaçak eşya bulundurmamağı taahhüt ettiği halde bn> na riayet etmediğinden cenup hudu dumuzda kacakçılığın çoğaldığı anla • sılmış, gümrük müfettîsleri tarafmdan bu noktanın temini hükumete bildirflmişttr. Balkan konferansı Yunan heyeti murahhasası kâtibi umumiıi M. Papatopulos gezmek için Yalova'ya gitmistir. Balkan konferansı Bulgar heyeti marahhasası resi M. Sakazof ve bir kısım Bulgar gazetecileri dün Sofya'ya git • miflerdir. Bir kaç gündenberî şehrimizde bu • lunan İngiliz Dayinler Vekili M. Vayt Kiremit ve tuğla fabrikası Muhittin Beykova sefirimiz Hüseyin Ragıp Beyle Yunan'lı seyyahlarRus sefiri Suriç Yoldaş bulunmakta Kaza geçirdidır. ffâzım Pş.nın ziyafeti Ankara'da incinen ayağıW Lîtvînof, dfin afcşam verflen Cumhuriyet balosunda hazır buiun tedavi ediliyormuşlar ve bu esnada siyasî rical ile samimî hasbıhaller yapmışlardır. Bugün saat 13 te Meclis Reisimiz Kâzım Paşa Hz., M. Litvinof şere Dikili cinayetinin katillerifine bir öğle ziyafeti vermiştir. Ziyatutuldufette Başvekil İsmet Paşa Hz. ve re fikaları Hanımefendi ve Heyeti Vekile azalarile refikalan bulunmuflardır. oaat beste de Riyaseticumhur Kâ Edirne'de feci hir kazatibi Umumisi Tevfik Bey Marmara köşkünde M. Litvinof şerefine bir çay ziyafeti vermîstir. M. Litvinof ziya fetten sonra Gazi ciftligindeki tesi satı s'ezmiştir. evvelâ bundan 10 sene evvel tahtim edflen Türk Sovyet dosluğunun istinat ettiği temellerin sağlamlığı ve saniyen simdiki Türk Rus iktisadi münase batınm arz ve irae ettiği büyük inkişaf imkânları bir kere daha sabit ol muştur.Sulhun muhafazasını ve iki memleket arasında mevcut samimî ve sıkı münasebetlerin idamesini istihdaf eden bu mülâkatlar esnasında tarafeynin en tam ve mutlak fikir mutabakati müsahede olunmuştur. M. Litvinof Sovyetler hükumeti ittihadı namına bundan bir müddet evel M. Suriç tarafmdan Moskova'yı ziyaret etmesi için İsmet Paşaya yapılan daveti tekrar eylemiş ve bu davet müşarünileyh tarafmdan bü yük bir mahzuziyetle kabul edilmiştir. Ziyaretin tarihi bilâhare tayin olunacaktır. dün Atina'ya gitmistir. Dün şehrimize 150 kişilik Yunan seyyah kafHesi gelmiştir. Yunan'lı s«yyahlar sehrimizin görülmege değer yerlerini ziyaret etmektedirler. taraftan Türkiye Cumhuriyeti Hari ciye Vekili Doktor Tevfik Rüştü ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri H • tihadındaki Türkiye fevkalâde sefir ve murahası Hüseyin Ragıp Beyleri ve dîğer taraftan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri ittihadı Hariciye Komiseri M. Litvinof ve Sovyet Sosya list Cumhuriyetleri ittihadının Türkiye» deki fevkalüde sefir ve murahhası M. Suriç'i tayin etmislerdir. Her iki taraf murahhasları usul ve kayide • ye muvafık görülen salâhiyetname Oostluk muahedesi tecdit edildiHariciye Vekili Tevfik Rüştü Beyle M. Litvinof arasında, 1925 te Pa ris'te aktedilen muahedenin ve ona müzeyyel üç protokolun ve Anka ra'da imzalanan bahrî protokolun tecdidi hakkındaki mukaveleler imza edilmiştir. Moskova matbuatı, M. Litvinof'un memleketimizi ziyaretinden hararetle bahsetmektedirler. Resmî teblig Bartm'da kanlı bir arbedeAnkars 30 (A.A.) Resmî tebliğ: «Bir taraftan Sovvet Sosyalist Cum İSTAHBUL TELEFON SflNTRAUhurivetleri İttihadı Haricive Komiseri M. Litvinof ile diğer taraftan Türkiye Cumhuriyeti Basvekili İsmet Pasa ve Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Bey a 29 Teşrinievvel 1931 tarihinde OTO!rauında gayet samimî mükâlemeler ce reyan etmistir. Sovyet İttihadmın Türkive'dekf seffri M. Suriç ile Türkiye'nin MATÎK olarak islemeğe başlamıştır.Moskova sefiri Hüseyin Ragıp Beyin de iştirak ettikleri bu konuşmalarda iki memleket münasebatma talluk eden Bütün telefon abonelerinin eski telefon rehberîe mes'elelerle büyük Beynelmîlel mes' Yukarki semeredar temaslarm en mes'ut neticelerinden biri Paris'te 17 kânunuevvel 1925 tarihinde imzala • nan dostluk ve bitaraflık muahede • sinin ve buna merbut olan ayni ta rihli üç protokolu ve Ankara'da imzalanan 17 kânunuevvel 1929 tarihli temdit protokolunu ve keza Ankara da imzalanan 7 mart 1931 tarihli bahrî protokolun mer'iyet müddet lerinin temdidi olmuştur. Tecdit edilen dostluk mukavelesi Ankara 30 (A. A.) Türkiye Cumhuriyeti hükumetile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri îttihadı hükumeti devamlı, tabiî ve samimî dost luk münasebetlerin idame ve daha ziyade tarsini mütekabil menfaatlerine ve mütehassis oldukları arzuya muvafık bularak Paris'te 17 kânu nuevvel 1925 tarihinde imzalanan dostluk ve bitaraflık muahedesini ve ayni tarihli müzeyyel üç protokol ile Ankara'da imzalanan 17 kânunuevvel 1929 tarihli temdit protokolunun ve 7 mart 1931 tarihli bahriye pro • lerini yekdiğerine teblig ettikten sonra aşağıdaki ahkâmı tesbit etmişlerdir. Madde 1 Paris'te 17 kânunu > evvel 1925 te aktolunan dostluk ve bitaraflık muahedesi ve ayni tarihli müzeyyel üç protokol ile Ankara'da imzalanan 17 kânunuevvel 1929 tarihli temdit protokolu ve 7 mart 1931 tarihli bahriye protokolunun meri • yetleri inkıza tarihlerinden itibaren beş sene müdetle temdit olunmuşlardır. Mahaza âkit taraflardan biri beş senelik müddetin hitamından altı ay evvel muahedeye nihayet vermek arzusundan diğer tarafı haberdar etmezse yukanda zikredilen muahede ve protokol lar yeniden bir sene müddetle kendiliğinden tecdit edilmiş addo! unacaklardır. Madde 2 İşbu protokol tatbi • kinden itibaren mevkii mer'iyete girecek ve bu tasdik keyfiyeti de iki taraftan her birine diğer âkit tara • fa tebliğ olunacaktır. Ankara'da 30 arıyanlar çok olmus, ve bu tecrübe yüzünden diğer günlere nisbetle daha fazla mükâleme yapılmıştır. Beyoğlu ve Kadıköy santrallan, otomatik oluncuya kadar Beyoğlu evvelâ 4 rakamını, Kadıköy'ü 6 rakamı ve diğer santrallar 8 rakamı çevrilerek aranacak ve karşısına çıkacak memureden abone numaraıı istene • cektir. Diyarbekir buğday pazarmda çalışan hamallarm pek ağır yükler altında inlediklerini gören Belediye idaresi hamalların taşıyacakları yükIerin ağırhklanm tayin etmistir. Hayvanlann himaye edildiği medenî bir devirde insanların ağır yük al tında ezilmeleri elbette doğru de • ğildir. Diyarbekir'de Musulluzade Tahir Çelebi ile arkadaşlan bir tuğla ve kiremit fabrikası tesis etmektedirler. Fabrikanın bütün makine ve malzemesi celbedilmistir. Bu fabrikanın Diyarbekir'de mebani inşaatında büyük inkılâplar yapacağına süphe yoktur. Dikili kazasında Finik nahiyesinde Baki Bey isminde birinin öldürüldüğünü yazmıştık. Adliye tahkikatı cinayetin ticarî rekabet yüzünden yapıldığı netice sine varmaktadır. BeJ<ci Bey 55 60 yaşlarında olup uzun Müddet Amerika'da kalmış ve vatanına geldikten sonra ticarete başlamıs, tzmir'deki (Jiro) ticarethanesinin Dikili acen tahğını kabul eylemiştir. Baki Bey fabrikasında yalnız kaldığı bir sıra da kendini takip eden üç haydudun taarruzuna uğramıştır. Haydutlar Baki Bey öldürüldükten sonra cesedin bulunduğu daireyi ateşlemişler ve kaçmışlardır. Adliyenin ve jandarmanın şiddetli tahkikat ve takibat neticesinde katiller bulunmuştur. Şimdi bu haydutlan şu cinayete sevkedenler hakkında yuvarlanan kayaların tehlikesi al tında kalan ve bu yüzden feci hâdiseler vukua gelmesinden dolayı mezkur köyün on dakika mesafede bu lunan Ortaköy'e nakline karar ve rilmiştir. Kırklârelı'nde tkvuklaraâ TSII" zamandanberi devam eden saİgın hastalığının tavuk kolerası ve çiçek hastahğı olduğu anlaşıldığından 11/10 931 tarihinden itibaren Kırklareli kasabasına karantina vazolunmuş, tavuk ve emsali kümes hayvanatının ithal ve ihraçları menedilmiştir. Maraş'ta Bıçakçı Hacı Usta kalfası ile birlikte eski bir top mermisin den çakı yaparlarken ateşte ısıtılan merminin kapsolu patlamış ve Hacı Usta ile kalfası parça parça olmuştur. menfaatlerini ve bunun üzerine Ak sayi Şark'taki şeref ve itibannı kay bedecektir. Bunun için Cemiyeti Ak vamdan ayrılmağı gözüne aldırmış ve lâkin meclisin talebini kabule ya naşmak istememiştir. İşin böyle muallakta kstbnasındaa !»• »^ •••»»• rışmaktadır. Çünkü MançurPmn si mal ve cenubunda Japon'ların nüf uzu altında mahallî hükumetlerin teşek* kül etmesi üzerine Sovyet'ler dahi Mançuri mes'elesile ziyadesile alâ kadar olmağa başlamışlardır. Rus' ların Şimali Mançuri'de Mogolis • tan'a müşabih bir vaziyet ihdasına çalıştıkları Japonya tarafmdan zan nolunuyor. Bu vaziyetten İngiliz'ler dahi kuşkulanmışlar ve Şimalî Man çuri'ye tahkikat için üç mümessil göndermişlerdir. Vaziyet kanşmak tadır. MUHARREM FEYZİ Bu sene İzmir'de bir ağaç sefer beş yüz kilometreden ibaret yol şe berliği yapılacak, Nafıaca yapılan bekesine altı bin, koşu sahasına da bin ağaç dikilecektir. Ziraat, Mu i hasebei hususiye, Ziraat mektebi mü dürleri ile Nafıa Başmühendisinden ve Belediye Fen heyeti müdürün den mürekkep bir icra komitesi teş kil edilmiştir. Yol kenarlarmdaki ağaçların çukurlarının açılmasma ve dikilmesine kazalardaki ziraat me murları nezaret edeceklerdir. Ağaçların kurumadan yetişmesine dikkat eden yol çavuşlarına ikramiyeler ve murahhaslarımn An •) kar^'da bulunduğu esnada Kar t pic lokanta?ında şereflerine ve « nlen ziyafeti müteakıp Valimii Muhittin B. lokantadan çıkarkeıf rilecektir. ava§ı kayarak yere düşmuştur. Muhittin Beyin ayağının bilek Edirne'de Adliye dairesi kar&ısında oturmakta olan Drama'lı Osman Ağanın 11 ve 12 yaşlarındaki iki sığırtmacı bir hafta evvel mer'ada kemisi kirılmış ve yapılan mua yeneden sonra ayağı alçıya alınmıstır. Valj Bev evvelki gün şenrimî» bir mermi bulmuşlar ve aldıkları gibi ze avdet ederek Cerrahpaşa has* eve getirmîşlerdir. tanesine gitmi» ve ayağı röntken İki çocuk ne olduğunu bilmedik leri mermiye bir balyozla vurmağa başlamışlar, mermi infilâk etmiş, neticede o sırada civarda bulunan Osman Ağanın zevcesi Zakir Hanım ile 11 yaşındaki Mahmut ölmüşlerdir. le muayene ediîip tedaviden sori* rp. evinde ic^irahat etmistir. Vaîimiz bu münasebetle Cum» huriyet bayramı merasiminde hax?r bulunamamıstır. 12 yaşındaki Mümin'in de yalnız a Muhterem Muhittin Beye serî yaklarını parçalamıştır. Merminir bir afiyet temenni ederiz. sahra toplarına mahsus bir şarapnel olduğu anlaşılmıştır. Bartın'ın Balamba köyünde bir ef, yaptırarak orada ikamet eden Ka * rakayış oğullarından Ahmet ile daha} bir kaç kişi ve İsmail isminde birini zevcesi olan Hatice arasında çıkan kavgada bıçaklar, tabancalar çekih miş, Ahmet isminde biri aldığı bıçak yarası neticesinde ölmüş, Karakayif oğluna muhalif harekette bulunari Hanife isminde bir kadın da ağırca yaralanmıştır. ele'er üzerinde müdavelei efkâr edil tokolunun meriyet müddetini temdi teşrinievvel 1931 tarihinde iki nüs rini İSTÎMALDEN KALDIRMALARI rica olunur.mitşir. Bn muhavereler cayesinde de karar vermişler ve bu hususta bir ha olarak tanzim edilmiştir. Hâdise raaznunlan tevkif «dilmif» ler dir.