Cumhuriyet Teşrinievvei KOCA M|'MAÎ3 5IMAN Piyasamız HAYATI VE ESEDLEBfc1! Yazan: REŞAT EKREM f Sehir ve memleket haberleri J Siyasîicmal ] Tekaüt maaşları Memuriyetten açıkta kalmış, tekaüde sevkediJmiş ve yahut bizzat tekaüt maaşı tahsisine talip olmuş memurlar hakkında çok şefik ve rahıaı davranmamız lâzımdır. Haibuki bu maaşların tahsis ve itası için alâkadar bazı memurlarımız çok gayrihassas davranıyorlar. Biz bundan müteessir olarak eytam ve eramile, mütekaitkre bağlanacak maşların senelerce ve aylarca süründürülmemesini defeatla istemiştik, hâlâ da istiyoruz. Dörtyol'da Hacı Kemal Efendi isminde bir kariimiz de ayni mes'eleden müştekidir. Bu kariimiz diyor ki: «Yirmi beş senelik memu rum. 930 senesi haziramnda Balıkesir iskân memurluğundan açtkta kaldım. tki tam maaştan sonra şimdiye kadar hiç bir pa ra almadım. Havalemin Dört' yol maliyesine gönderilmeri için defeatla müracaat ettim. Cevap bile alamadım. Bir senedir şedit zaruretler içinde kwranıyorum.» Devlet müessesatına yirmi beş sene hizmetten sonra açıkta kalan bir memurun yaşamak için ona bağlanan veya bağ Ianacak olan maaşmdan gayri istinatgâhı olamaz. Bu gibilerin maaş işlerini mühimsemiyen, benimsemiyen is başındaki me> murlann da bir müddet sonra ayni akibete düsecekleri şüp lesiz olduğu halde onların hayat ve maişetleri ile yakından ve candan alâka göstermemeleri gafletten başka bir şey değildir. Bu zavallı Kemal Efendinin müstediyatma bir senedenberi ne için hiç kulak veren olmadı diye; Düzeliyor Piyasada muan^le ve satış çoğaldı fngiliz lirasının şröstermekte olduğu temevvüçler ihracat eş yamız üzerine bazı tesirler yap mış ve bir haftadanberi muhtelif niyasalardaki alısveri*ler hemen hemen durmus gibivdi. Dün alınan haberlere göre gerek Karadeniz Dİyasalarmdaki fınd'k. tiitün mah*ullerîmîz, srerekse t^mir piyasalarındak? incir ve ürüm mahsulleri yeniden Hararetlî bir surette satılmağa f>T!?!amış ve on eünlük buhran dan sonra veni fiatlar şayanî memnuniyet bir dereceyi bul mu«tur. Bundan baska Rusya hüku meti memleketimizden mal al maia basUmıs ve şimdiye kadar miiMm miktarda yapagı satın alroi'tır. ttalvan tacîrleri de tzmir bor sasından küüivetli miktarda palarnut almak için teşebbüsatta 1 b»' unmus!a»dır. ttalyan tütün reiisi tiitün mu bavaa rteyetinin bir kısmı İstan bul'a arelm^tir. Bu sene Cekoslovakya ve Avus turya hükumetleri t«rafından tütün mubayaa edilecektir. Sigara kâğıdı Münakasaları Terki teslihat aleyhinde Terki teslihat mes'elesî gayet batij ilerliyor. Terki teslihat ihzarî ko misyonunda her devletin ordu ve donanma ve kuvvei harbiye mevcudu ve bunlara aît bütçe sarfiyatı hak< kında mufassal malumat vermesi ka< rarlaştırılmış ve bunun için 15 eylulei kadar bir müddet verilmişti. Halbuk? o tarihe kadar ancak 25 devlet yani devletlerden yarısı malumat gön « dermiştir. Bunun için Cemiyeti Ak vam üçüncü komisyonu müddetî şimdi 1 teşrinisaniye kadar temdit etmistir. Terki teslihat konferansının sonuna kadar şimdiden teslihatta bir mütareke yapılması için Cemiyeti Akvam büyük meclisinde İtalya Ha< rîciye Nazırı tarafından dermevan olunan gayet amelî teklif dahi bir çok itirazlara tesadüf etmistir. Bu teklife dair cereyan eden müna kasalardan anlaşıldığı veçhile dev letlerden bir çoğu işsizlik mes'elesini ve sanayiin himayesini vesile ittihaz ederek esaslı bir mütareke yapmağa yaklaşmamışlardır. Mütareke* nin <?hemmiyetini tadil için türlü türlü teklifler serdedilmiştir. Bu hareketlerin karşısında Amerika'nın sabrı tükenmiş ve bu devletin murahhası mes'elenin bir sene müddetle dev letlerin teslihat ve techizatını tez • yit edip etmiyeceklerini anlamaktan ibaret olduğunu söylemiştir. Çok hararetli münakaşalardan sonra İtalya'nm teklifinin esasları ta> dil edilerek bir proje hazirlanmıştır. İtalya murahhası bu tadilâttan mem* nun olmamıs ise de hic olmamak'an daha iyi olduğunu söylemiştir. Bu proje mütarekenin tatbik ve icra sını devletlerin vicdanına bırakmakta ve murakîvbe vazetmemektedir. Binaenalevh amelî faydası melhuz değildir. Teslihat mütarekesine ait münakaşalardaki ihtilâf ve münazaalar terki teslihat konferansının ne kadar müşkül olacağını ve ihtima\ devletlerin arasını büsbütün acacağını gösteriyor. Şu kadar var ki iktisadî buhran ve müşkülât teslihat rekabetinin çok zaman devam eyle mesine müsait değildir. MUHARREM FEYZİ Mimar Sinanin yasadıgı devirde İstanbulun sokakları dardı kapılarm önünde çardaklar vardı 16 Üc yüz adet esnaf yamakları var» Süleyman Çekmece'den gecerken idi. köprüpün insaatını seyretti. İhtiyar Mimar Sinan'ın yaşadığı devirlerde mimari tebrîk etti. San'atkâr ile Sütstanbul'un sokaklan dar idi.Evlere leytnan'ın, bu, son görüşüsleri oldu. şehnisinler ve kapıların önüne çarCok cptin ve kanlı bir muhasaradan daklar yapılıyordu. Evler ise ahşap sonra Zigetvar kalesi alınmıştı. Fa idi. Bir yangın zuhurunda bu çar kat kalenin sukutundan bir gün ev • daklar ile şehnisinler yangmın sür'atvel. süneş sarışın başını le intisar ve tevessüüne sebep olu ufuktan kaldırdi«ı zaman, Süley yorlardı. fşte Mimar Sinan Divanı man'ın, saçtığı altm ışıklara Hümayun tarafından tstanbul Ka karşı gözleriri ebediyen kapamış oldısile beraber bu cardak ve sehnişinduğunu gördü. leri refettirmeğe memur oldu. Cekmece köorüsünü ikmal ettir îstanbul'da bir takım cahil mimarmek Sülevtnan'ın oğlu Sarı Selim'e lar vardı. Bunların yaDtıkları evle kısmet oldu. rin bacaları tutuşuyordu. Sinan bunKöprü yirmi altı gözlü olup «her lar hakkında Divanı Hümayuna mekgözü kehkeşan âsâ semaya ser çektup yazmıs. bu gibilerin icrayi san'atmiş, kavsi kazahtan nişan verir, hep tan menedilmelerini teklif etmişti. tıraside, musavkal, mücellâ taş ile Divan Sinan'ın teklifini kabul etti. bina olunmus bir cisri kavi> idi. 114 Kendi'ine hitaben gönderilen bir hüviik ve 73,850 akçeye mal olmuştu. küm ile bu gibi na ehil mimarları Zamanın suerasından Hiidaî şu mıssan'attan menetmesi ve kendisinin raı tarih düsürmüstü: müsaadesi olmadan kimsenin mimarZyledi kâmil Süleyman köprüsün Sultan lik edemiyeceği bildiriliyordu. Selim Inhisarm ilânları tehacümle karşılandı Tütün İnhisar idaresinin satın alacağı sigara kâğıtları için a çılan münakasaya muhtelif memleketlerden on beş fabnka dahil olmuştur. Gecenlerde yapilan münakasa (Modiyano) müessesesinin üzerinde kalmıstı. Bu sefer açılan münakasa da bu müesseseye rakip olarak giren Fransız fabri kalan İnhişar idaresine cok ucuz fiatlar teklif etmislerdir. Bun dan maada fabrikaların srönc'erdi^i nümunelerin bitaraf bir komisyon taraf'ndan muavene edilmesi ve haricten iki mütrhnssıs kimynkerin de iştirak ettirileceği bir heyet tarafından tahlillerinin yaDilması İtalyan fabrikaları tarafından mevzuu bahse dilmiş ve bu teküf înhisar ida resince kabul olunmuştur. Diser taraftan Fransız fabri kalan dünyamn en mükemmel siçara kâçıtlarını imal ettiklerini ileri sürerek İnhisar idaresinin talep edeceği şekil, evsaf ve ha litada çok ucuz olarak istenildiği kadar sigara kâğıdı vereceklerini aynca bildirmişlerdir. İnhisar idaresinin (150,000) bobin kadar tutan bu sigara kâğıdı münakasası AvruDa fabrikaları arasmda mühim bir rekabet husule getirmiştir. tnhisar ıdaresi Fransız fabrikalarının son tekliflerine eldeki nümunelerin tahlilinden sonra cevap verecektir. Sene 975. Çekmece köprüsü bittikten sonra, Sinan, yeni padişahm ilk senelerinde yeni muazzam bir eserle meşgul olmadı. thtiyar san'atkârın Davut Ağa ve Dalgıc Ahmet Ağa gibi kuvvetli talebeleri yetişmişti. Talebelerinden Mimar Hayrettin büyiîk Mostar köprüsünü yapıyor ve Sinan'ın Çekmece köprüsünü ikmal ettiği sene, üstadının tavsivesi ile Mearska kalesini yapmak üzere Hersek'e gidiyordu. Ser Mimaranı Hassanın vazifesi, yalnız mebanî ve âbidat inşa et • mekle kalmıyordu. Payitahtm umu•nî manzarasile de alâkadar oluyordu. «Esnafı neccâran ve mimaran» ın kârhaneleri Vefa kurbiinda Doğranacı başı kârhanesi idi.«Amma bu büvük ağalık olduğundan cümle ihti • yarlarile üstatları hanesinde sakin olur. Kâmil yetmiş halifesi vardır ki her biri tstanbul gibi bîr kale, Aya sofya ve Süleymanîye gibi bir cami yapmağa kadirlerdir. Yetmiş ket hiida, yetmîş çavuş bütün gün atlar ile fstanbul'u dolaşıp hududundan taşra ve tarikî âm üzere, yahut bir garip ve fakhhanesine havale olarak hane yapanların hakkından gelüp evlerini yıkmağa memurlardır. Yapan üstadın da hakkından gelirler. Sarı Selim ne babası gibi muhte şem ve ne de oğlu gibi sinsi ve bulanık idi. Te miz ve iyi br adamdı. Zevk arkadaşı Yasef Nasi'yi ve gönlünün sultanı Nurbanu'yu samimî bir muhabbetle seviyor, büyiik Iiyakat ve meziyet lere de hürmet etmesinl biliyordu: Şeyhülislâm Ebussuut Efendiye bir peder muamelesi yapıyor, Sokollu'ya umuru siyasiyede, Mimar Sinan'a da san'at ve bediiyat sahasında en ge niş salâhiyetleri vermekte tereddüt etmiyordu. Ve bunun içindir ki, babasının ve oğlunun saltanatlarına nisbeten kısa sürmüş olan devri hükümdarisinde Türkiye haşmet ve azametini muhafaza etmiş, Sinan da, şaheserlerinin şaheseri olan abidesini ikinci Selim namında ibda etmistir. Sarı Selim Edirne'yi çok seviyordu. Bu eski ordugâh, şaraba düşkün bir padişahın nazarlarını okşıyacak tabiî güzelliklere malikti. Hünkâr bahçesinin etrafını dolasarak Sa • raçhane köprüsünün altından geçen Tunca suyu Mihal köprüsünde şehrin cenubundaki dağlardan inen Arda suyu ile birleşiyor, ayni köprünün altında Meriç nehri de bu sulara kanşarak «derya misal» oluyordu. Tunca ve Arda sahillerinde bağlar, bahçeler ve bostanlar uzanıyordu. Maoadt var • Şişli halkı ve tramvaylar Şişli'de ve Şişli karakolu semtlerinde oturan halk, Fatih Harbiye tramvayınm kış mevsiminde Şişli' den kaldırılması için Belediye nez dinde teşebbüsatta bulunmuştur. tstanbul Belediyesi mahallî hal kın bu ihtiyaçlarını muvafık gör düğü takdirde vaki olan talebin tervici hususunda Tramvay şirketîne tebligat yapacaktır. 17 mahkum getirildi Mahkumiyet müddetlerini tstanbul hapisanesinde bitirmek üzere îzmir'den on ye<ii mahkum getirilmiştır. Balkan ittihadı M François Psalty bir L konferans verdi Scfya'dan yazılıyor: Sofya'da bulunmakta olan M. François Psalty Sofya Darülfünu nunda Balkan ittihadı hakkında bir konferans vermiştir. Konferansta nazırlardan, meb'uslardan bir çok zevat, sefirler ve bilhassa Türkiye sefiri Tevfik Kâmil B. ve sefaret er kânı hazır bulunmuşlardır. M. François Psalty konferansında bir Balkan bloku teşkilinden bahsederken bü tün Balkan memleketlerinin vaziyetini izah etmiş ve Türkiye hakkında şu sözleri söylemiştir: « Efendiler, Türkiye'de, tarihin pek doğru olarak «Büyük» unvanını vereceği Gazi'nin idaresi altında yapılan büyük işleri biliyorsunuz. Garp. Iılaşmak ve asrî terakkiyatı kabul etmek, Gazi'nin dahilî programının esasını teşkil ediyor. Bunun en bariz delili lâtin harflerile tsviçre kanunu medenisinin kabulüdür. Türkiye, tamamen sulhperver bîr hükumettir. Bunu mükerreren muhterem Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Beyin ağzından işittim. Tevfik Rüştü B., Atina ile Sofya arasındaki ihtilâfın halli için bizzat tavassut etmek gibi mükemmel bir harekette bulundu.» M. Psalty bundan sonra tstan • bul'un medeniyet ve beynelmilel nok» tai nazardan haiz olduğu ehemmi yetten bahsederek Balkan'larda anlaşamamazlıktan tevellüt edecek mahzurlan ve Balkan ittihadınm faydalarmı izah etmistir. Terkos suyu ne halde? Belediye, kendi binasındaki ter kos suyunu kestirmiştir. Buna se bep, sulann gündüzleri sık sık ke • silmesi ve yukarı katlara kadar eıkmamasıdır. Divanyolu'nun sağ ve sol cihetinde oturan halk ta ayni mes'ele hakkında Belediyeye şikâyette bulun • muştur. Dizdariye tarafındaki mahallelerin çok sık olması ve ekserisinin de ahşap bulunması hasebile Allah göstermesin bir yangın zuhurunda terkos musluklarında su bulunmadığı takdirde büyük zayiat ile karşıla • şılacağı muhakkak addedilmektedir. Soruyoruz? Mübadele îşlerî bitiyor Komisyonun elinde yalnız ikî îş kaldı Yakmda Muhtelit mübadele komisyonunun vazifesi ikmal edilmis olacaktır. Komisyonun şimdilik meşgul olduğu isler, gavrimübadillere Yunan hükumeti tarafından verilen paranm tak sim ve tevzii için bunlara ait evrak ve vesaîkin tetkiki ve bir de iade edileceklere ait muamelâtın intacıdır. Bu ikinci kısîm mes'ele de bitmis gibidir. Şimdiye kadar mü racaat etmis olanların vesaiki tetkik edilerek ve muvafık görü • lenlere ait binalann muhar.irler tarafından tahliyesi için Vilâyete emir verilmektedir. Para alacak Eravrimüb^rlîller işine gelince; bunların bir lis tesi hazırlanmaktadır. Şu vaziyete nazaran Muhtelit mübadele komisyonuna veni bir vazife tevdi edilmezse kısa zamanda para tevziatı îşini tasfiye edecektir. Etabli ve Yunan emlâkinden muhacirlere verilmiş iken şimdi Muhtelit mübadele komisyonu kararile tahliye ettirilen bir em lâkin listesi Maliye Vekâletince İstanbul Vilâyetinden istenil miştir. Bu liste bir iki güne kadar hazırlanarak Maliye Vekâletine gönderilecektir. Hayvanları himaye Hayvanları himaye için ceza kanununa bazı maddeler konması hakkında tktisat Vekâletince yapılan tetkikata ilâve edilmek üzere İs tanbul Himayei Hayvanat Cemiye tinden de bir rapor tanzim edilmesi vekâletçe cemiyetten talep edilmiştir. Bizde Memurin hayatı {Başmakdleden mabattl memur vardır. Aralarındaki eene • bilerle Türk'ün gayri memurların yekântt bini geçmez. Mütebaki on bin memur hep Törh'tür. Hepri vazifelerini muvaffakiyetle ifa ediyorlar. Sui hali görülüp mücazata diiçar olan, ismi karadeftere geçen memurla rın adedi senede binde ikiyi geçmiyor. Çiinkü hepsi geçinebüecek kadar maaşlarım muntazaman ahvor • lar.. Hüsnü hizmetlerinin takdir edileceğinden, terfie mazhar olacah larından, haksız olarak azledilmi yeceklerinden emindirler. hfuntazam bir teftişe tâhîdirler. Müfettişler i daresizlikleri, hatalart, sui istimalleri gördükleri gibi, sur'at, intizam ve iktidarile vazifelerini mükemmel ifa edenleri de görür, âmirlere bildirirler. Takdirler ve takbihler itina ile ticillere kaydolunar.y «Memur geçinebilecek kadar maaş almaz, mevkiinden terfünden emin olmaz, teftiş altında bulunmazsa irHkâba başlar, gittikce ceaareti ar tar.n> Kulak kongresi Doktor thya Salih B. Paris^e gidiyor Teşrinievvelin yirmisinde Parîs'te toplanacak beynelmilel kulak ve bofaz kongrresine memleketimiz na mına Guraba hastanesi operatöru fh ya Salih B. iştirak edecektir. Bu akşam Paris'e hareket edecek olan operatör İhya Salih B. kongre içm mühim bir komonikasyon hazırlamıştır. Doktor bu tezinde iki yeni keşfini müdafaa edecektir. Biri kulak iltihaplannda görülen şüpheli septisemi vak'alannda derhal ameliyatla müdahale lüzumunu, diğeri de burun ameliyatlarında muhakkak mevziî dezenfeksiyon zaruretini ilerî sürmektedir. Operatör thya Salih B. kongre programına ithal edilen bu tebliğini aynca müşahedelerini anlatmak suretile müdafaa edecektir. Yugoslavya sefirinin atlattığı kaza Evvelki gün akşam üzeri saat beşte YugBslâvya sefiri ve zevcelerüe kerimeleri sefaretin otomobilile Şişane yokuşundan inerlerken dokuz yaşlannda bir küçük musevî kızı otomobilin önünden geçmek istemiş, şoför, kızı çiğnememek için derhal manevra yapmış ve otomobil ora daki boş arsalardan birinin tahta perdelerini yıkarak içeriye girmiştir. Kazada sefirle ailelerine bir şey olmamıştır. Yalnız musevî kızınm yüzü biraz sıyrılmıştır. Kambiyo ihtiyacı Belediyece bir çok işlerde sarfo Iunmak üzere bütçeye vazolunan masraf lara mukabil talep edilen kam biyo için izin verilmiştir. Bu ruhsa • tın Gazi köprüsü inşatı için talep edilen kambiyo ile alâkası yoktur. Bu sene fıkaraya odun verilmiyecek Belediye Reisi Muhittin B. bu sene fıkaralara odun ve kömür dağıtılmıyacağını, Belediyenin hastane, dis • panser ve saire vasıtasile halka yardım eylediği için buna ihtiyaç gö rülmediğini söylemiştir. Russel Pş. nın tenezzühö Bir kaç gündenberi şehrimizde bulunan Mısır Emniyeti umumiye mü dürü Russel Pş. dün öğle yemeğinde İngiliz sefaretanesinde bulunmuş, öğIeden sonra sefaret tarafından tahsis edilen bir otomobille şehirde bir ce • velân yapmîştır. Bir ihbar Son günlerde Maliye Teftiş heyetleri riyasetine ve tstanbul Defter darlığına sık sık ihbarlar vaki ol • maktadır. Bu cümleden olarak ahiren dört yüz bin liralık bir veraset mes'elesi hakkında ihbarat yapıl • mış ve hükumetçe tahkikata başlanmıştır. Bu ihbara göre, (Aneta Jeni) isminde zengin bir kadın hastanede vefat etmiş ve Beyoğlu'nun muhte lif semtlerinde dört yüz bin liraya yakın irat ve emvali menkulesi bazı kimseler tarafından alınıp idare edilmeğe başlanmıştır. Nusrat ve Fuat Beyler Devlet Bankası meclisi idare reisi Nusrat ve Divanı muhasebat reisi Fuat Beyler mezunen şehrimize gelmişlerdir. küçük bir hediye bile aldığın görü lürse burada bir dakika bile kala maz, cezanı görürsün... Demisler. Ve sonra bü Vadisinde uzun mülâhazat arzettün o Türk tnemurlannm na • miş ve neticede irtikâbatm, sui idamus ve istikametle vazifelerini mürenin önünü almak için her şey kemmelen ifa ettiklerini görmüsler. den evvel memurları doyurmak, geAbdülhamit zamanı bu nasihat çinebilecekleri kadar maaş vermek lerden bu nümunelerden ibret ala ve sonra daimî bir teftis altında bumamış, Edgar Vencent'in lâyihasını lundurmak lâzım olduğunu anlat tatbika teşebbüs etmek şöyle dur mıttı. sun bunun halk arasmda okunma • İngiliz'ler Kıbrıs adasını isgal etsmı bile caiz görmemiş, Iâyihanın tikleri zaman oradaki Türk me nüshalannı yok etmislerdi. murlarmın ekserisini vazifelerinde Islahat yapmak, memurların ha ipka etmislerdi. Fakat evvelâ her biyatını düşünmek nasıl mümkiin o rinin ailesi miktarını, maişeti tarzını, Iurdu ki koca tmparatorluğun 18 milayhk masrafını tahkik etmiş ve: yon altından ibaret olan varidatı Efendi, senin aldığın şu üç yüz nın üç milyon liradan fazlasım yal kuruş maaşla geçtnemiyeceğini öğnız saray yiyordu. İste kurtulduğu rendik. tşte sana iffet ve istikametle muz zamanın mal ve memuriyet haçahşmak için bin knruş maas tahsis yatı». ediyoras. Fakat gSzunö aç. Bir daha F. N. Sivil tayyareciler kulübO Sivil tayyarecilerimiz tarafın • dan açılması takarrür eden kulübün tstanbul'un kurtuluş günü olan 6 teşrinievvelde resmi küşadı yapılacaktır. Kulüp merkezi Beyoğlu'nda Kroker oteli olacak, ve açılacak mektepte sivil tayyareci yetiştirilecektir. Ziraat Bankasının Buğday mubayaası Ziraat Bankası Umum Müdürü Şükrü B. halen piyasaya arzedilen buğday meyanında bankanın malı bulunmadığım, borsaya fazla mal sevkedilmesinin, çiftçinin ilk har • manda kendi ihtiyaçları dolayısile vaki olduğunu söyledikten sonra demiştir ki: « Çiftçi bazı yerde nakten, bazı yerde mahsulle borcunu veriyor. Yal« nız Pulatlı'da verilecek buğday 3 milyon kiloya varmıştır. Köylüye buğday mukabili avans ta verilecek» tîr. Bu sene rekolte fazla defîldir. Bugünkü ftatfarın artmaaı ı meldir.» 272 kooperatif Ziraat Bankası tarafından açılan kooperatiflerle beraber memleke • timizde mevcut ziraî kooperatif • lerin adedi (272) ye baliğ olmuştur. Bu şirketlerin ortakları (28,614) kişidir. Taahhüt edilen sermaye (3,806,767), mevzu sermaye ise (1,383,000) liradır. Kooperatifler (972) köyün bulunduğu mıntakalardadır. Sarıyer'da biçki yurdu Sarıyer'de bir biçkî ve dikiş yurdu vardır. Yurdun tesisi o civar halkı için çok faydalı bir müessese olmuştur. Kadınlarımızı el emeği ile para kazanacak bir san'ata sahip kılmak için çalışan bu mütevazi yurt ma mulâtını herkese göstermek arzusu ile bir de sergi açmıştır. Yurdu geaenler onun mamulâtınm nefaset *• mükemmeliyetini, zarafetini müttehit bjr lifiaj) ijç t«aun iki vapur çarpıştı Evvelki gün Salıpazarı açıklarında demirli bulunan ltalyan bandıralı (Verense) vapuruna gene İtalyan bandıralı (Vallercso) vapuru sularm cereyanına kapılarak çarpmış ve her iki yapurda da has«r«t Û