YEDIKCI SENE N* 2218 Başmuhorrlrl YUNU8 I İDAREHAHESt: | 1 Düyuflnnnromiye karşısmda daireiraahsnsa| | Telgraf: Istanbul Cumhuriyet | I Posta kutusu: N° 246 f *.ımıım«ı " " * " " • * " * * . T e l e T O n . Tahrlr mUdUrü : 3236 Idare mudUru 2365, Kitap kısoiı; | m . Başmuharrlr **** 1 2366 ***** 472 ^ Lisanımız Kaide ve şive hatalanna dair r Cum h u riyet İhata hareketi bitti, tenkil devam ediyor CüMA 1 TEMUZ 1 ABOJVE ŞERAİTİ ••••••••••••' ! MÜDDET: jTÜRKİYE İÇİNJ HARİÇ İÇİN | i Seneliği j 1400 Kr. İ 2700 Kr., I j 6 Ayhğı : 750 Kr. j~1450 Kr. j \~3 Ayhğı \ 400 Kr. j 800 Kr. j Nüshası her yerde = 5 Kuruştur = Eski Kral Emanullah Han ay içinde geüyor Sabık Kralın kaym biraderinin anlattıkları Namik Kemal zade Ali Ekrem Beyin üçiincü mektubu ^ Yurntt Nadi Beyefendiye Yer yer imha edilen şakiler teslim olmayı teklif ediyor! ar Şükran Hanımla aktör Muammer B.in yeniden buluştukları söyleniyor Müdde iumum i Iğe müracaat yok Dünkü gazetelerden birisi, aktör Muammer Beyle beraber İzmir'den İstanbul'a kaçan ve buradan tekrar İzmir'e iade edilen Şükran Hanımın müddeiumumiliğe bir istida vererek İzmir Polis müdürü ömer Bey tarafından zorla İstanbul'dan İzmir'e götürüldüğünü, halbuki reşit olmak itibarile faili muhtar bulunduğunu, hukukunun muhafaza edilmesini talep ettiğini yazıyor du. İzmir'den f irar hâdisesinden sonra artist Muammer Bey, bir haftadanberi tekrar ortadan kaybolmuştur. İzmir'den alınan haberlere göre Şükran Hanım da İzmir'den bir haftadanberi tegayyüp etmiş ve pederinin evine bir kâğıt yazıp bırakmıştır. Şükran Hanım bu kâğıtta kendi rıza ve arzusu ile evi terkettiğini bildirmiştir. Muammer Beyin de son alınan malumata göre İzmir'de Boca'da bulunan validesinin yanına gittiği Şükran H. mes'elesi tekrar tazelendi Pek muhterem beyim efendim, Şu mektubuma imlâmızda görülen baLisan encümeni azasından Velet Çelebi üstadımızın «Milliyet» teki beyanatı buBi ıttıratsızlıkları tadat Ue başlıyacaktım. na pek te hacet bırakmadı: Velet Beyefendi lisanımız için encümence yeni bir gramer yapümakta olduğunu ve imlâ ıttıratsızhklarının kaldırılacağını sbylüyorlar. Yalnız müsaade buyururlarsa yenl harnerimizle gene bittabi telâffuza istinat edecek olan imlâda avamın değil, münevverlerin telâffuzları nazarı itibara alınmak lâzım geleceğini arzedecefim. Ök mektnbumda lisan mes'eleleri muhtelif smıflardan muteşekkü halk içinde ancak tetkik erbabının reyleri Ue hallolunnr, demiştim. Avam ve havas telâffuzları arasmda çok farklar bulunduğunu kendüeri benden iyi bilirler. Lisanına hürmetkâr ve münevver bir insan için avamın yanhşlannı faydasız ve lüzumsuz olarak kabul etmek imkân haricindedir. Meselâ şimdi yeni bazı sıgalar görüyoruz: «Başlıyor, anlıyor; yazılmıyan, konulmıyacak». Bunların doğru lan «Başlayor, anlayor, yazılmayan, konnlmayacak» tır. Sonra Seyahat, feragat şekilleinde yazüan bir takım luğatlarm son hecelerl telâffnza muvafık değildir. cTakdim, tasdik» gibi bazı kelimelerin «Taktim, Tastik» okunduğuna ve «ş» harfinden sonra gelen «d» harfinin muttariden «t» olduğuna kail olmıyanlar var. Ecnebi lisanlarından alınmış bazı kelimelerin imlâlannda avamın yanlışları kabul edilmemelidir. «Şimendifer» değil, «Şömendöfer»; «Doktor» değil, «Doktör» yazılmak f£ap eder fikrindeyim. Daha bazı noksanlar da gösterilebilir. Ankara'da Liselerin ders proğramlarını tetkik için içtima edecek olan muallimler heyetinin lisan ve edebiyat mütehassıslarmdan muhterem Lisan Encümeni imlâ mes'elelerini sual buyurursa gayet müfit malumat almış olur. Yalnız imlâ değil, bütün gramer kaideleri hakkında onları her gün tedris eden bir heyetin çok şamil ve kat'î vukufu olacağı şüphesizdir. vali ve aşiretleri hakkında biraz malumat vermeği faideli buluyo ruz: Ağrt ve Süphan dağlart nasıl yerlerdir? Ağrıdağı, Türkiye İran hudu dunda olup 5156 metre irtifaında dır. Bu dağın 3500 metrodan yukarısı kadimdenberi karlarla ör tülüdür. Dağın mefruz hattı tak Şurada istitraden söylemekten ken simi, Türkiye İran hududunu a dimi alamıyacağım, yeni imlâmızın bir yırmaktadır. lutfu daha oldu: Cehaletleri teşhir! Bazı muharrirler yeni imjâ ile bir Süphan dağı.Erciyeş kasabasımn takım Arabî helimeleri yazarken bun garbına müsadiftir. Sipsivri bir küları eski imlâ ile yanlış okuyup durmuş lâh şeklinde bulunan Süphan dağıolduklannı anlatıveriyorlar. Bakınız: bütün o civar vilâyetlerden, Bitlis, Eşirra Yerine Maaf » İtham » Müstehik > Üşera Muaf İttiham Müstahak Sabık Efgan Kralı Emanullah Hanın kayin biraderi Abdülvehhap Han evvelki gün İstanbul'a gelerek bir muddettenberi şehrimizde ikamet eden sabık Kralın kardesi İnayetullah Hana misafir olSakilerin son vaziyetini gösteren temsili resim muştur. Abdülvehhap Han dün kendisile konuşan bir muharririmize demiştir ki: c Emanullah Han temmuzun 18 inde Roma'dan İstanbul'a gelmek üzere ha. Ankara 10 (Telefonla) % reket edecektir. Yazı, Türk hükumeti Ağrıdağı hâdisatına dair şimdi jjj Şark hudutlarımızdaki tenkill tarafından bir cemile olmak üzere tahye kadar alınan haberler, eşkiya harekâtı muvaffakiyetle devanr* sis edilen Tarapya'da bir villâda geçirenın nerelerden ve nasıl faaliyete » 1 1 l§ cektir.» geçtiği, bu harekâtın muhtelif saf  ediyor. Son gelen malumat şa5 Abdülvehhap Han bundan sonra Efhaları ve bugünkü vaziyet hakkın ™ kilerin ihatası tamam olduğu *ganistan ahvalinden bahsederek şunları da oldukça vazih bir fikir edinme nu, imha harekâtınm peyderpey^ söylemiştir: ğe müsait bulunuyor. Karilerimi devam ettiğini göstermektgdir^t t , Yeni Kral Nadir Han çok rouktedir zin lâyıkile tenevvür ederek vazi Başkaca şayanı kayıt bir şey ve malumalh bir zattır. Öyt^ftmneflfyo' rum ki Efganistan teceddut yolunda geyeti takip edebilmeleri için, o ha yoktur. ne esgisi gibi ilerlemektedir.» Abdülvehap Han Şakiler perişan bir haldedirler Son vaziyet Şükran Hanım anlaşılıyor. Ayni zamanda Şükran Hanımın müddeiumumiliğe bir istida Ue müracaat ettiği söyleniyor. Şükran Hanım istidasında söyle demekte imiş: «İzmir Polis müdürü Ömer B. sureti mahsusada beni takip ede rek Taksim merkezine sevketti ve IMabadi 2 inci sahifedel Tegayyüp eden piyanko bayiinin müşterileri Esnaf Bankasına müracaat eden müşteriler son biletlerim*§ıasıl akWar? f İran hükumetinin cevabı he § nuz gelmemıstır. Muş ve Van'dan görünebilmekte dir. Bu dağlarda hiç bir köy olmadığı gibi su ve ot da yoktur. Bugün kıtaatımızm demir ve ateş çemberi arasmda gittikçe perişan bir hale gelen şakiler, işte bu iki dağda mahsur vaziyettedirler. Erciş mıntakası sekenesi kimlerdir? Başvekilimizin Malatya'yı teşrifi muhtemel Sakilerin ele geçirmek istedikleri Erciyeş kasabası ile gene o civarda bulunan Adilcevaz kasabası ahali Ankara 10 (Telefonla) Temmuz si kâmilen Türk'tür ve Türkçe ko sonlarına doğru bir kaç gun için istan İsmet Pş. Hz. Temmuz sonunda gelecekler IMabadi 4 üncü sahifedel Abdülhamit zamanında bir Ronktıraz Bey peyda olmuştu ki kendisine bu isim Revnektıraz terkibini gördüğünüz gibi Ronktıraz okumasından dolayı veril mişti. Hani zamanımızda da aranılırsa Rorktıraz Beyler bayli bulunabilecek! *** İmlâdan sonra lisanm gramer kaideleri, fevkalâde mühim olan şiveleri, kullanılan luğatların terkipleri, manaları, nihayet belâğat nazariyeleri gelir. Lisanımızı hem doğru, temiz, hem de güzel yazabilmek için bunları iyice bilerek tatbik etmek lâzımdır. Gramer kaideleri yeni yazıîarda ihmal edilmiyor değil. Meselâ izafet yanlışları oldukça şayidir; Galata'dan İstanbul'a geçenler ekser zaman iskelede bir vapurun üzerinde koca bir «Kadıköy» okurlar. Galatasaray, arnavutköy, Çengelköy, Bakırköy [1] gibi yanlıslar da sayabiliriz. Denilecek ki: Bunlar artık terkip olmaktan çıkmış, birer isim olmuştur; evet, bu mutalea doğru olabilir. Şu kadar ki devletin, memleketin resmî müessesatında, «İhtisar» değil «Kaide» tercih olunmalıdır. Hususile bu ihtisarları esasen Türk'ler de yapmıyor, Rum'ları taklit ederek yapıyoruz. Yakmda «İş Banka, Ziraat mektep!» gibi garibeleri de alıvereceğiz! Arap ve Acemin tesiratından kurtulahm derken böyle marifetler mi göstermeliyiz? Ta hele Acem'ce terkip düşmanlığı haydi terkip Iisanile söyliyeyim! haddi aksaya vasıl olduğu bir zamanda şu: Seyrisefain İdaresi IMabadi 3 üncü sahifedel Âdnan Beyi öldüren Basri'nin idamı istecıdi Çemberlitaş cinayetinîn faili İbrahim şahitlerin ifadesini kabul elmiyor bul'a gelecek olan İsmet Pş. Hz. nin bilâhare Malatya'yı da teşrifleri muhte meldir. Paşa Hazretleri Malatya Ergani hattında da tetkikatta bulunacaktır. [1] Bu yanlıştan Halit Ziya Beyefendiye bahsettim de «Bari bizim koye de Yeşilköyü ismini verseler!» Cevabile ekser tesmiyelerin nasıl hatalı olduğuna pek lâtif bir surette telmib ettiler. Lâlei cinayeti namile zabıta ve adliye sicilline geçen ve boksör Adnan Beyin ölümü ile neticelenen meşhur cinayetin dan itibaren başlıyacaktır . Tatil muhakemesi dün Ağırceza mahkememüddeti zarfında birinci ve üçüncü sinde hitam bulmuştur. ceza ile birinci hukuk ve birinci tiMalum olduğu üzere bu cinayette Bascaret mahkemeleri nöbetçi kala ri Efendi isminde genç bir tacir maznun mevkiinde bulunmaktadır. Basri Efendi, caklar, müstacel mevadın muhakebir kaç sene evvel, elyevm tahtı nikâhınmesine bakacaklardır. Birinci tica da bulunan Nevzat Hanımla tanışmış, ret mahkemesi bu müddet zarfında bir müddet sonra da evlenmiştir. Fakat müstacel hukuk davalarına da ba bu izdivaç, iyi bir aile saadeti temin eı kacaktır. dememiş, Basri Efendi, genç zevcesini, | Sulh mahkemelerinin tatiî müd Nevzat Hanımın amcazadesi Adnan ı detini ve hangilerinin tatilden istiBeyden kıskanmağa başlamıştır. Adnan fade edeceğini Şulh komisyonu t a Bey, karabet dolayisile sık sık evlerine yin edecektir. Üsküdar mahkemegidip gelmeket ve bu ziyaretler de Basri lerinde de hâkimler nöbetle tati Efendiyi bütün bütün sinirlendirmekte yapacaklardır. imiş. Kıskançhk mes'elesi bir aralık en bad bir şekle girmiş, hatta Nevzat HaTatil müddeti zarfında nöbetç Çemberlitaş'ta 2 kişiyi vuran [X] mmla Basri Bey, ayrılmak için mahkeişaretlı İbrahim ve arkadaşı Necmi kalan mahkemeler bilâhare müna meye bile müracaat etmişlerdir. Bey iddianamesini dermeyan etmiştir. vel« ile tatil y a ^ a c a k j ^ ^ Vaziyet bu şekîe girince, Nevzat Hanım Makamı iddia katil hâdisesini taammüt zevcini eve kabul etmemeğe başlamışşeklinde görmuş ve maznun Basri Efentır. Fakat kıskınçlığm verdiği ıztırapla dinin 450 inci madde mucibince idamını ! Refikimiz yeni ve bütün karileri yanan Basri Efendi, kendisinin eve aiçin faydalı bir piyankoya başlatalep etmiştir. lınmamasına mukabil Adnan Beyin her Maznunun müdafaa vekilleri, bu ta dı. Her istediğinizi parasız almak vakit oraya girip çıktığını bir turlü hazicin medememiş ve bu tehevvürle bir akşam lep karşısmda müdafaa için muddet talep etmişlerdir. Muhakeme bu sebeple karısının oturduğu eve gelmiş ve orada Adnan Beyle karşılaşınca tabancasını 17 temmuz perşembe günü saat ona talik olunmuştur. tdam talebi karşısında Gazetesinin bugünkü nüshasını çekeek Adnan Beyi öldürmüştür. müdafaa vekillerinin müdafaatı çok şa alınız ve piyankonun tafsilâtını Dünkü celsede, uzun zamandanberi yanı dikkat olacaktır. okuyunuz. devam eden bu davanın tahkikat safhaIMabadi 4 üncü. sahifedel sı hitam bulmuş, muddeiumumi Cemil Ankara 10 (Telefonla) Maliye Vekili Saraçoğlu Şukru B. önümüzdeki hafTayyare piyanko biletlerinden bir bata içinde İstanbul'a hareket edecektir. yiin sattığı iki yuıden fazla bilet şayanı dikkat ve tuhaf bir macera geçirmiştir. İtimat gişesi sahibi İbrahim Naei B., Esnaf Bankasından aldığı biletlerden yarınki keşideye ait olan iki yuzü mütecaviz bileti Mehmet Ali Paşa Hanında piyanko bayii Eskenazi Efendiden aldığı muayyen bir meblâğ mukabilinde terhin Adliyede yaz tatili 20 temmuz etmiştir. Maliye Vekili de geliyor Biletlerini istemek için Esnaf Ban kası kapısında toplanan müşteri lerden bi r grup Ancak bugun piyankonun son keşidesine musadif olduğu için İtimat Gişesinden bilet almış olan müşteriler, gişeye muracatla ellerindeki seri ve numaralara ait biletleri istemişlerdir. Gişe sahibi İbrahim Naci B., bu biletlerin Eskenazi Efendide merhun olduğunu söylemiş ve müşteriler oradan da Eskenazi Efendiye giderek biletleri istefLutfen sahifayi çeviriniz]j luıti/jt'/^ üu.rtıjuy Y t f n ıı,w« tlllllllUlllltlilllMlllllllltllllllllllillltllllllll Adliyede yaz tatili başlıyor £1,11113111 • llllllinilllllllllMIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIMIIIIMIMIIIIIIIIIIIMIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIII f^Fo'LTTÎKA" POLÎTIKA Yavrum, güzel güzel oynasanıza, niçin kavga ediyorsunuz!.. Kavga etmiyoruz babacığım, Karı kocalık oynuyoruz M