21 Haziran 1930 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

21 Haziran 1930 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

21 Haziran 1930 Bor canfanıyor... Kral Fuat ve millî kabine arasındakî Yerli BankaWın rolu Muhtekirler Bor ihraç merkezi oluyor ihtilâf bitti mi? Kahire 19 (A.A.) Kral Fuat ile müstafi millî kabine arasında zuhur eden ihtilâftan mütevellit buhran halledilmiş gibidir. İsraail Sıtkı Paşanın ittihat ve liberal fırkası erkânından mürekkep bir kabinenin teşkili vazifesini kabul etmiş olduğu rivayet edilmektedir. Maamafih böyle bir kabinenin şimdiki parlâmento huzurunda büyiik bir mevkii olmıyacaktır. Kahire 19 (A.A.) İsmail Sıtkı Paşanın kabine teşkiline memur edildiği hakkındaki rivayet henüz teeyyüt etmemiştir. Kahire 20 (A.A.) İsmail Sıtkı Paşa yeni kabineyi teşkil vazi fesini kabul etmiştir. Parlâmentodaki Vaft gurubunun aktetmiş olduğu içtimada Nahhas Paşa nazırların mes'uliyetine müteallik ka nun Iâyihasından tevellüt eden buhranın ehemmiyetinden bahsetmiş ve eski tecrübelere binaen bu lâyıhayı bu içtima devresinde tekrar meclise takdim edemiyeceğini söylemiştir. Buhran yalnız bu se bepten değil belki kebhienin mesaisini mümkünsüz kılaA diğer bir takım avamilden neş'et etmiştir. Vaft fırkası meclisin ekseriyetini haiz olmıyan kabinelere karşı mücadele etmeğe karar vermiştir. Mısır'da LMI MUSAHABELER Merinos koyunları.. Merînos cinsinin ceddi yüz sene evvel az kalsın imha edilecekti! Hak selâmet vere Uyup ahkâmı miinifi kadere Sığınıp himmeti ruhu pedere Bir kadın Birliği azasile Çıkıyor Gâve bugün bir sefere * * * Hak selâmet vere yollarda bana Saklasm aklımı her yerde Huda Döneyim ben gene evvelki gibi Çelmesin ruhumu şeytanı kaza • * * Kadına sade itaat edemem Severim lâkin ibadet edemem Çıldırır da kalırım bir yerde Kim bilir belki de avdet edemem Nesip Beyfendiye Eti, sütü, yünü, derisi en mübrem ih bunların Romaiılar zamanmda da matihaçlarımızı temin eden, kemiği, boy lum bulunmalanndan istidlâl ediliyor, bu nuzu, barsakları da bir çok mühim san' hayvanlar bugün çok ehlileştirilmiş bir atlerimize iptidaî madde vazifesini gören haldedir. (Koyun) hiç şüphesiz ehlî hayvanların Bugünkü merinosların ilk cetlerile hemen müşterek vasıfları kalmamış gibi en favdalısıdır. * * * Tarihm karanlık zamanlarından beri dir; hatta bunlar millî (Rambouillet) O zaman hakkımı, yârân, arayın kolayca tenis edilerek ağıllarımıza ithal yüreğinde kıskanç bir ihtimamla safiyet Her kadın zülfünü tek tek tarayın edilen her gün yanıbaşımızda muti, fe leri muhafaza edilen (mauchamp) nü Çünkü gönlüm benim en son demde dakâr, bir voldaş gibi yaşıyan bu masum munelerine de tamamen benzemezler. Vahşi koyunları bugunkü ehlî nesille Dolaşır dâmına bir saçlı ayın hayvanların (merinos) nevilerinin e rine raptedebilmek için aralarındaki * * • hemmiyeti gitt,kçe artıyor. (Atavique Asla icra) zenciri halkabeNescî san'atlar için kıymeti büyük o halka yeniden tesis edilmek lâzım gelir. Bundan on beş sene evvel gene ben Bir kadınla bir uzun yolda iken an bu ncvi ko\ an hakkında malumat Bor'un umumi görünüşü ve çalışkan kaymakamı Faik Bey Ehlî (koyun) asırların tekakubu ile çok vermeği faydah addediyorum. raz ettikleri paraları bicare ufak csnafa tebeddul etmiş, hayvana lâzım tabiî va Çenesinden bıkarak kaçtımdı U. Muhabirimizden: sıflarinsanın işine yarıyan kispî vasıflar Ne tıraş etmiş idi bir bilsen 10 6/930 Bor Bugun bir kazaya ve ve muhtaç çiftçiye ağır şartlar ve hiç » •» müthiş * * * yirmi otuz koye merkez olan fakat ya bir yerde emsali gorulmiyen Takriben bnndan yüz sene kadar ev la değişmiştir: rın muhakkak bir iktisat mmtakasınm faizlerle ikraz ederler. Boynuzların gittikçe küçülmesi (toison Yer yer boyle kanuni, resmî bankalar vel Fransa'da (Aisne) civarında (koyun) tüy) ün yerine (laineyapağı) nm kaim Çaçaron bir kadının şerrinden ihraç iskelesi olacak Bor'un sevimli halmürabahacıların yetiştirmekle meşgul olan ve malik bu oiması, vücudün mülâhham kısımlarının Saklasm cümlemizi tanrı hemen kı hiç durmadan umran, irfan yolunda teşekkul ettikçe bu Iunduğu bir sürü tspanyol koyunlarının belleri kırılıyor.. Böylesile aşık atmak zordur cidden çalışmışlar. Büyiik bir hüsnü tasafiyetlerini muhafaza için üzerlerine diğer kısımlara nisbeten ziyade nema Uyma, ey kariim, asla ona sen Bor'da büyuk bir memleket kütüphalih olarak bu kabiliyetli halkin başında lanması, eski çeviklikten eser bırakmıFaik Bey isminde faal bir kaymakam, nesi yapılıyor. Çok zarif halılar dokuyan titreyen (Graux) nam zat bir gün sürü yan adelelerin gevşiyip yağlanması Gâzei Zalim çalışkan belediye reisi Sadık Bey, ve Niğ Bor Anonitn Halı Şirketinin imalâtha nün yeni doğmuş kuzuları arasında na gibi tebedduller misal olarak bu meyannesini gezdim. Mini mini Türk kızları zarı dikkati celbedecek derecede diğerde meb'usu Halit Bey var.. ellerinde modeller beşuş, tezgâhların ö lerine benzemiyen bir yavruya tesadüf da zikrolunabilir. Burada halkm yüksek istidatlarile ve nunde çalışıp duruyorlar.. Bor'da en fenEhlileştikten sonra uzun zamanlar kendi sermayelerile iki banka teşkil e ni alât ile mücehhez bir de müskirat eder. Bu mutat hüâfı soysuz, biçimsiz sürdükleri rahavet hayati tabiî sevkle dilmiş ki üç senedenberi muvaffakiyetle fabrikası var.. Bor'un mekteplertni de mahluku görünce birdenbire şaşırır. Sü rinin sarfına lüzum bırakmaması yü çalışmaktadır. Bilhassa Bor zürra ve gezdim, mukemmel buldum. Bor'un gay rünün safiyetini bozar korkusu ile ilk zünden kafaları gittikçe küçülmüş, cev birer muallim celbine Dariilfünun Tuccar Bankası; her sene sermayedar retli kaymakamı şehrin antiresini açıyor hatırına gelen şey, cinsin sağlam kalma val hisleri sönmüş. Bugiınün ağır başlı, larına yüzde yirml temettü tevzi ediyor ve bu methalde güzel binalar yaptırı sı nğruna (Isparta) lılann insanlara tat çok muti koyunu ile ilk cetleri olan çe divanınca karar verilmistir. birer muallim ve geçen semkl Luraklıkta çiftçinin ha yor. blkını veya gördükleri mahut zayıf ve çe vik, câlâk (mouflon yabani koyun) lar ri için Avrupa'dan yatını, zira&tini Işte bu ufak sermayeli, celbine Dariilfünun divanınca kaBor'dan geçen Kayseri Ulukışla limsizleri itlâf kanununu bu hayvana arasında hiç bir mümasilet kalmamış fakat büyük himmetü Bor Bankası knr hattı sür'atle yapılıyor, Bor hemen is tatbikı olrfr. gibidir. rar verilmistir. tarmıştır. Bu banka çok ufak sermaye tasyonunu yapmış şimdi şehirden istasYünlerinin kıymeti gittikçe artmakta Maarif Vekili muhteremi BK ile işe başladığı halde bugün sermayesi yona mustakim mukemmel 400 metre Tam bu sırada galatı tabiat olarak bulunan merinoslar üzerine, (koyun) ni 100,000 liraya çıkarmıştır. terbiinde bir cadde açılıyor. Bu şimen doğanları imha etmenin İsparta'uların yetiştirmekle meşgul olanlarımızın dik Hz. tarafından iktidart ilma irfantAnkara 20 (A.A.) İlkbahar at yarışnız hakkında ehemmiyetle bahi» İktisadiyatnnm mahal mahal difer Bor'un mevkii iktisadisini pek bü bakası üzerinde mühim bir tesir yapma kati nazarlarım davet ederiz. larının sonuncnsu bugün muvaffakieytle tetkik yük mikyasta genişletecektir. Çünkü bu dığını, bir memleketin millî terakki ve edenler gizli faizcilerin buyundmuş olduğundan her halde Abdülfeyyaz Teofik yapılmıştır. Birinci koşu 1930 senesi zar memleket kuvvetle değil iktisadında nasıl ze istasyon yalnız Bor'un ve Bor'a 15 kilo taalisinin yalnız fiziki mektebimiz talebesinin feyiz ve t*> fında 300 liradan fazla mükâfat kazan hirli birer akrep olduğunu bilirler hiç metro yakınındaki Niğde'nin değil Orta daha ziyade akıl ve fetanetle meydana tifadelerinî temin maksadile me%> mamış yerlilere mahsustur ve mesafesi mübalâğasız yüzde yüz faizle memleke Anadolu'nun büyük bir zahire anbarı n gelebileceğini düşünür, yavruyu imhalan (Aksaray) Vilâyetinin de en yakm kur muallimliklerden birinin lui 2000 metre idL Altı hayvan girdi. Kemal tin müstahsillerini yakıp kavuran dan vaz geçer. Ve bn selim fikri sayesinbu Efendinin Zageri birinci, Ahmet Efen yüreksiz mürabahacılar en uyanık ve bir mahreci oluyor.. Bor Aksaray şosası de hnha kanununun hele ...hayvanlara fen kabul buyurulup buyurulmtyahummah bir faaliyet ile yapılmaktadır. dnin Tayyarı ikinci ve Ferhat Efendinin en faal iktisat sahalarımızda tatblkınin bütün bütün manasız olduellerini cağının âcizlerine bildirUmemsd Ceylânı uçıincü geldi. İkinci koşu üç ya kollarını sallayarak keselerini doldur Aksaray Valisi Ziya Bey Bor'a kadar ğunu meydana çıkarmış olur. istirham vesilesile hürmetlerimi gelerek ve Boriular ile görüşüp anlışaHafriyatta Bizans tarihini şındaki yerli ve arap taylara mahsustu. makta berdevamdırlar. Hele bunalrın rak Bor Aksaray arasında muşt«rek bir Bu garip kuzunun yaşamasının sürütakdim eylerim etendim.» 1400 metre mesafesi olan bu koşuya beş bazıları bankaları da kendilerine isti nakliye şirketi teslsine teşebbüs etmis. tenvir edecek bir kitabe nün akibeti üzerinde fena bir tesir yapaOn altı senedir memleketten uzak yaşıtay girdi. Fikret Beyin Altayı birinci, natgâh yaparak, ve bankalardan istikA. Faat mıyacağına, yalnız döl zamanmda tecrit bulundu yordum. Mesaimi kendi vatanunda yapSettar Efendinin Taifi ikinci, thsan Beedivermek ile işin önüne geçileceğine mak emelimdi. Bu teklifi alır almaz deryin Bozkın üçuncü geldi. Birinciye bin kanl olan (Graux) bu acip yavruyu anafngilizier tarafmdart Aksaray ile Lâleli üçyuz liradan başka koşunun duhuliyesına terketmiş, üzerinde sıkı bir nezaret arasındaki Bodrum camiinde yani kadim hal muvafakat cevabı verdim. Benim ts» leri verildi. Üçüncu koşu bu senenin en te bulunmakla iktifa ederek büyüdükçe Mireleon manastın fle civarında Bizans viçre'de ayda (1300) frank, yani beş yü* muhim kosusu olan Gazi koşusu idi. Al Dün Beynelmilel parlâmentolar Cumhuriyet âbidesine ne hal alacağını anlamağa karar vermiş saraylannm bulundugu mahallerde asan liraya yakm kazancım vardı. Halbuki butı halis kan İngiliz girdi. Mesafesi iki bin atika taharri edildigini geçenlerde yazmış rada kabul ettiğim vazifenin bana temin tir. kongresine gidiyor çelenk vazettiler dortyuz metre idi. İsmet Paşa Hazretleettiği kazanç yüz küsur liradan ibaretttr. Bu hayvan diğer kardeşlerile birlikte tık. Taharriyat neticesinde çok kıymetli erinin Olgost birinci, Akif Beyin Andre Geldim. Tayinim tasdiak itiran etmiştir. serler elde edilmiştir. 16 temmuzda Londra'da toplanacak büyümeğe başlamıs, az zaman sonra bunicosu ikinci, Mithat Beyin Sradivarusu Dişçi mektebi müdiriyetine müracaat etAya Treni Aya Lirez ve Baküs (Küçük Aolan beynelmilel parlamentolarittihadı nun diğer kuzulardan daha bati büyüüçuncu geldi. Birinci 2275 liradan raada kongresine hükumetimiz de davet edil mekte, biçimsiz, nahif bir bünyeye sahip yasofya) ve Fatih snrlanna muasn balunan tim. Bana hüsnü kabul gösterdiler. Ancak bn manastırda imparatornn metfun bu sene sonu olduğu ve derslere nihayet vebu kosunun duhuliyeleri verildi ve arap miştir. olmakta bulunduğuna vâkıf olmuştur. lundukJan hakkındaki malumatı tarihiye üç atın iştirak ettiği dördüncü koşuda Hükumetimİ7 konferansa istirak et rildiği cihetle imtihanlara mümeyyte • Halim Sait Beyin Ruchanı birinci, Hakkı meği memnuniyetle kabul etmiş, ve eski Fakat bütün bu mahrumiyetlere muka bu hafriyata ehemmiyet verdirmiştir. larak davet edileceğimi ve sene başmda Gerçi şimdiye kadar bir takım muhte derselere başlıyacağımı söyledüer. Maarif Vekili İzmir meb'usu Vasıf Beyi bil derisinin gayet ince, yumuşak. adeta Beyin Nasibi ikinci geldi. Mesafesi 3500 murahhas olarak gondermeğe karar âlemce meşhur olan (Keşmir) keçileri şem ve yekpare lâhitler bulunamamış ise metre idi. Birinci gelen bin liradan başka Halbuki mektepten ne bir davetiye aivermiştir. Vasıf Bey 10 temmuzda şeh ninkine faik derecede kıymetli ipek gibi de bunlar kadar kıymetli kitabeler süslü dım. Ne de imtihan günleri bana büdi bu koşunun duhuliyelerini aldı. Bn sene rimizden Londra'ya müteveccihen ha bir yiinle örtülmeğe başladığını herkesle sütun başhklan ve paralar elde edilmiş ve hiç koşu kazanmamış halis kan tngiliz rildi. Bilâtds, ismim ve tayinim etrafmda, reket edecektir. Bu konferans milletler beraber büyük bir hayretle müşahede iki büyük sütun müzeye nakledihniştir. lere mahsus 2200 metrelik son koşuya arasuıdaki mıinasebetleri takviyeye hiz etmiştir. Bizans tarihini tenvir edecek olan bu ki bir çok münakaşalar yapıldığını gazeteüç hayvan girdi. Şakir Beyin Chilsaphiesi lerde gördiim. Mektebe bir daha gitme < met edeceğinden çok mühim addedil Adeta peri masallarına benziyen bu tabelere fevkalâde ehemmiyet verilmekte dim. Yapılan dedikodulardan çok muzbirinci geldi 300 lira ikramiye aldı. Re mektedir. rivayet bir hakikat, ilim tarihine ait bir dir. fik Beyin Uispucheli ikinci geldi. 1 = n o Hafriyatta çıkan imparatorlara ait 4050 tarip ve müteessirim. Şimdi burada bir fik Beyin Uispucheli ikinci geldi. Seyyah otomobillerinden alı vak'adır. kadar lüle ve bazı çanak çömlekler de mü muayenehane açarak hayaümı fcazanatşte bir hüsnü tesadüf eseri olarak zeye nakledümek uzere tefrik olunmuştur. cagım.» nan gümrük resmi 'iııııııııııııııınınıımınntımıınttıi imhadan kurtulan bu acip yavru, bugün İngiliz hey'eti ehemmiyeti tarihiyesine biCenubî Amerika ihtilâli Ankara 20 (Telefonla) Memleketimize yaşıyan ve gittikçe ehemmiyeti artan naen şimdi harap halde bulunan camii taBuenos Ayres 20 (A A.) Huduttan geFilosof Rıza Tevfik gelen ecnebi seyyahlarm otomobil gibi nakil len haberlere göre, ihtilâlciler şimdiki hüvasıtalarmdan gümrük resnü depozito ola (Merinos de Mauchamp) soyunun (ced mir ettirecektir. Hey'etin hafriyat için muAdana'da çıkan Türk sözü gazekumeti mesrııtiyete muhalif hareket et ayyen olan üç aylık müddeti hitam buldurak alınmakta idi. Bundan böyle Avrnpa'da di) dir. mekle ittihatn evlemekte ve Amerika'dan Vasıfları çoktan tesbit edilmiş. tagay ğundan gelecek sene tekrar hafriyata de Adana'da çıkan Türk sözü gaze olduğu gibi yalım Turing Kulübün vereceyüksek faizlerle istikrazatta bulunmakla yür etmez bir hale gelmiş olan ve safi vam edilmek üzere mesaisuıe nihayet ve tesinin Beyrut'tan aldığı bir habeği bir vesika görülmekle iktifa olnnacaktır. muaheze etmektedirler. ihtilâlciler ayni zayetlerinin muhafazasma itina edilen rilecektir. Harpte batan Alman re göre; Filosof Rıza Tevfik, Şarmanda örfî idare esnasında intihap edilbir sürü içinde âni olarak zuhur eden tahtelbahirleri kî Erden hükumeti başvekili Ha * miş olan hâkimlerin rüsvet aldıklarmdan, Roma 20 (A.A.) Gazetelere naıaran bu hayTete şayan (muttion tagayyür) para ile satılmış kimseler olduklanndan lit Sayyadî Paşa ile Suriye'ye gelMacarlar âbideye çelenk harbin nihayetinde Pola Umanı önünde keyfîyetinin acaba sebebi nedir? Bu hâbahsediyorlar. miştir. Beyrut ve Halep'te bir müdkoyarlarken batırılmış olan 25 Alman tahtelbahirinin diseyi pek uzak hangi ceddin tesirine Buenos Avres 20 (A.A.) Bolivya'dan vüzdürülmesine teşebbüs edilecektir. Evvelki gün şehrimize gelen Macar hamletmelidir? İşte mes'elenin halli en Kandilli Rasatanesinden verilen malu det kalacaklardır. gelen resmî haberlere göre ihtilâlcilerm millî futbol takımına mensup oyuncumüşkül noktası. Zira koyun zümresüıin Antakya lisesi Türkçe ve edeblmata göre tazyik; dun saat 7 de 761 ve 14 te reisi Hinojosa'nın tevkifi tekzip edilmek ve abideye dayanmıştır. Bu münasebetle tedir. Asilerin dün Cochabamba'yı ele ge lar dün saat 16 bucukta otomobillerle Macar gençlerinin Reisi Büyük Gazi ve zamammızda yaşıyan en iptidaî ve en gene 761 idi. yat muaiümiiğine getirilmiş olan Taksim'e gitmişler ve meydanı gezmiş Türk Cumhuriyeti hakkında tatyipkâr vahşi nevileri arasında bile (tip) lere Rüıgâr poyrazdan esmiş, sür'ati saniyede çirmiş oldukları bildiriliyor. yüz elliliklerden Ali İlmi Rıza Tev^ 2 milyon hasar yapan bir yangın lerdir. Macar gençleri burada Cumhu bir kaç cümle söylemişlerdir. Macarlar dünyanın hiç bir tarafında tesadüf edil 10 metreye kadar çıkmıştır. Hararet ise asgarî 16, azamî 23 derece idi. figi Antakya'ya getirecektir. Can 19 (A.A.) Vukua gelen bir yan riyet âbidesine büyük bir çelenk koy abideyi selâmladıktan sonra 5 te başlı miyor. Filosofun yazı Antakya'da geçhs Bugün rüzgâr gene poyrazdan esecek, İlk İspanya (merinos) larının pek eski gın Longueval şatosunu tahrip etmiştir. muşlardır. Çelenk abidenin alt kısmın yacak maça iştirak etmek üzere Stadhava kısmen bulutlu, kısmen açık olacaktır. yoma gitmişlerdir , . mesi muhtemeldir. da yeni yapılan ufak bahçeye konulmuş bir zamanda Afrika'dan nakledildikleri, Hasarat 2 milyondur. Kâzım Esat B. Ankara at yarışJarı Bodrum camiinde yapılan hafriyat Macargençlerı Vasıf Bey Bugünkü hava * Edebi roman tefrikamız: 64 KALBİMİn SUÇU Yazan: MAHMUT YESARÎ Ciddî konuşahm. İlk gördü >. ğüm ve henüz takdim edildiğim bir genç kıza, nasıl ve ne cesarstle böyle şeyler sorabilirim? Bir kere acemiliğimiz, buradan başlıyor. Evvelden, daha müsait bir zemin hazırlamalı idin. Sen, duruyor, duruyor, yumurta kapıya gelince, harekete geçiyorsun... Mademki niyetin bu imiş, ne diye bir sürü insan davet ediyorsun? Fahir Bülend'in, saçlarını karıştıra karıştıra, tane tane söylediği sözler, Necil Sabit'i düşündürmeğe başlamıştı: Tuhafsın, Fahir... Aile kızları yalnız başlarına, bir bekârın evine gelirler mi? Zerin de, Sündüs te buna ehemmiyet vermiyecek kadar açık fikirli, serbest kızlardır. Haydi anneleri, babaları da razı olsun lar, fakat etrafın dedikodusunu bir düşün... Bu, dedikodunun önüne geçilebilir mi? Gayriihtiyarî etrafına bakındı. Sesini yavaşlattı: Evvelâ dedikodu, Sabri Efendi ile karısı Şekure Hanımdan çıkar. Fahir Bülent, gülüyordu: Her şeyi bilip anlamak merakında olan ve üzerine vazife olsun, olmasın, her şeye burnunu sokan, her şeyi bildiğini, herkesin cemazi yülevveline vâkıf olduğunu iddia eden Zahit Efendiyi de bu meyanda unutma... Zerin'le Sündüs hakkında kâfi, mücmel ve hatta mufassal malumat istiyorsan, Zahit Efendiyi çağır, sor... O, tetkikatını tahkikatını yapmış, bitirmiş, öğ • reneceği kadar, belki de fazlasile öğrenmiştir. Pek yabana atılır, fikir de ğü... Bunda, Zahit Efendinin iki türlü menfaati var. Zerin hakkın da topladığı malumatı icabına göre kullanacaktır. Evvelâ, sana, yaranacak! Saniyen, vücudünün yalnız hovardalık âleminde değil, aile hayatında da nafi, müfit oldu ğunu hissettirecek.. Evlendiğin zaman bile, hayatından onu silkip atamıyacaksın!.. Zahit Ef. bu, ko zu kaçırır mı hic? O, ne zamanın kumarbazdır o! Son kozu da oy namadan masadan kalkmaz... Geçen gün, bana, senden şikâyet e diyordu. Necil Sabit, hazin hazin gülümsedi: Hıh, dedi. Ona eminim. Yok, aleyhine zannetme... Zahit Efendi, zekidir, Senin, tekrar Reyhan'a, Mihriban'a kapıl mandan şikâyet etti. Zahit Efendi, son zamanlarda, senden yüz bulamıyınca, Reyhan'a, Mihriban"a çatmak istemiş, o mallar, biçare Zahit Efendiyi atlatmış olacaklar. Benim anladığım bu! Binaenaleyh onları gündeye getirmek için, Zerin'in tarafını tutacaktır. Ama na sıl? Bunu, bize zaman gösterecek... Buna, pek ihtimal vermiyo rum. Zahit Efendiyi buralarda hiç görmedim. Sabri Efendi de gör müş olsaydı söylerdi. Ben, bu, görünmeyişlerden korkuyorum... Eğer, Zahit Efendi, Zerin'in babasile ahbap olmuşsa, kat'iyyen hayret etmem. Zahit Efendi, senin pek gö tüğü oluyordu. Sündüs te Zerin kazünü korkutmuş... Inşallah, vekayi, beni tekzip dar tatlı, alımlı, şirin, güzeldi. İnsan, ona da bakmağa doyamıyor eder. Necil Sabit, gayriihtiyarî boy du. Necil Sabit için, Sündüs'ün bir tek kusuru, fazla sarışın oiması idi. nunu bükmüştü: Demek ki Sündüs, Zerin gibi kum Inşallah!.. rallaşıverse, Necil Sabit, onu se * ** vecekti. Necil Sabit o gece hiç uyumamışHayatında, o kadar muhtelif tı. Açık pencerenin önüne oturdu, renkte, şekilde, ayrı güzellikte, aysabaha kadar, gökteki yıldızları rı çeşnide kadın görmüş ve sev saydı. misti ki, hakikî zevkinin, hakikf Hayale dalmağa, düşünmeğe zafınm, ne olduğuna kendinin de korkuyordu. Bir şeyi tasavvur etemniyeti, itimadı kalmamıştı. mek için, görünür bir ümit oiması Zerin'i buşün seviyorum! Yalâzımdı. Fakat Necil Sabit, ümide düşmeği gülünç buluyordu. Umit rın sevmiyecek olursam? lenmeğe bir sebep yoktu. Bütün sevgilerinde, münasebet ierinde, manevî fedakârlık etme Zerin'i seviyor mıydı? meğe alışmamıştı. Maddî fedakârFahir Bülend'in: Belki de şimdi, Sündüs'e tu lıkların Necil Sebit'in nazannda kıymet ve kuvvetleri yoktu. Şimdi tuldun? Demesini, bLsbütün manasız gör ondan manevî fedakârlık isteni müyordu. Bazan Sündüs'ün yüzü yordu. • Mabadi var • ne bakarken daldığı, istiğraka düş

Bu sayıdan diğer sayfalar: