17 Mayıs 1930 ON TELGRAFLAR Fransa Almanya Hindîstan'da ve birahaneler Lokanta 1L M 1 1 S A H A B E L E R Mısır yetiştirelimL • Ah, ey Nedim... Gene gül mevsimi, bülbul demidir Göğlümün şimdi Nedim hemdemidir Bülbül öttükçe, gül açtıkça, bahar Getirir yada Nedim'i tekrar Gül onun sevgisi, bülbül sesidir Nevbahar sanki bütün lehçesidir Almanya Sarre mes'elesinin GandVnin halefi Madam Na dan bir iki müessese istisna de bir an evvel hallini istiyor idu tevkif ve tahliye edildi edilmiştir Cenevre 15 (A.A.) M. Briand ile M. Curtius, müzakerelerde bulunmuşlar ve hali hazırda Fransa ile Almanya'yı alâkadar eden bütün mes'elelere ait tetkiklerini ikmal eylemişlerdir. Paris 16 (A.A.) Petit Parisien gazetesi, M. Briand ile M. Curtius arasında vuku bulan mülâkat dolayısile yazdığı bir fıkrada iki devlet adamının Ren eyaletinin tahliyesi hususunu görüşmüş olduklarını ve son kıtaatın mezkur arazivi istenildiği anda tahlive edilmesi icin lânm gelen bütün tedbirlerin alınmış olduğunu yazmaktadır. M. Curtius. hükumetinin Sarre mes'elesinin de halli hususunun taeil edilmesini arzu eylediğini söviemiştir. M. Briand, Harbiye Nazırından mümkün olduğu kadar sür'atle işe başlamasını talep edecektir. Paris 15 (A.A.) M. Tardieu ile Al man sefiri bugün öğleden sonra bir saat kadar rörüşmüşlerdir. Sirkeci'de saat Ren arazisinin tah Mücadelenin teş 20 de kapatılıyor Memleketimizin iklimi bu çok aranılan liyesine doğruL didine karar verildi Emir cuma gecesi birahanemahsulün yetişmesine müsaittir cilere tebliğ edildi, bu kararDahilî istihlâkimizden fazla hasıl edebilirsek mısırbuğdayı kolayhkla ihraç edebileceğimiz bir mahsul olur. Dahili istihsalleri istihlâklerine kifayet edemiyen Fransa ile bir de bize daha civar sayılan İtalya'dan başka bütün Şimalî Avrupa memleketleri ve bahusus fazla canavar, bakarî hayvan, ehlî tuyur yetiştiren toprakları bu nevi zeriyata müsait olnnvan Holanda, Danimarka... gibi yerler Komanya'dan ve hatta Arjantin'den küllî miktarda mısır celbetmektedirler. Zer'i, nisbeten kolay, müşterisi daima hazır, böyle bir mahsulü, iklimi müsait yerlerimizde büyük mikyasta yetistirmeğe çalışmamız ihracatımızın inkişafına hayli yardım eder zannederim. AUahabat 16 (A. A.) Hint ittihadı Cuma gecesi , Eminönü polis kongreleri komitesi, bir sürü karar sumerkezi, Sirkeci ve civarındaki retleri kabul etmiştir. Bu karar suretlerinde silâhsız itaatsızlık mücadelesinin bar, birahane ve lokanta sahipleriteşdit edilmesi, İngiliz mensucatile İn ni celbederek kendilerine geceleri giliz banka ve bahrî müessesatına ve bu hangi saatlerde kapanacakları hakna mümasil müessesata boykot edilmesi, kında Vilâyetçe verilen kararı tebtuz aleyhinde açılmış olan cidalin daha liğ etmiş ve keyfiyeti tebelluğ etgeniş bir sahada icrası tavsiye olunmak tiklerine dair birer imza almıştır. tadır. Sirkeci mıntakasında yalnız HiBombay 16 (A.A.) Tuz ambarına bir lâl bar ve birahanesi geceleri saat akın yapmak için bu sabah Shiroda'ya bire, istasyon birahanesi saat 24 e, gitmek üzere vapura binerlerken Gandi taraftarlarından 100 kişi polisler tara İştayinburg birahanesi 23 e kadar fından tevkif edilmiştir. açık bulunabileceklerdir. Bombay kongrelerinin intişan dün Diğer bütün lokanta ve birahamenedilmiş olan bülteni bu memnuiyete neler nihayet saat 22 de kapatmarağmen bu sabah neşredilmiştir. Gazete ğa mecburdurlar. müvezzileri tevkif olunmuştur. Bu kararı öğrenen birahane ve Bombay 16 (A.A.) Gandi'ye halef olmuş olan Madam Naidu. bütün gece et lokanta sahipleri merkezden avdet rafır*çevir«*n polis kordonunun ortasm ederek müşterilerine keyfiyeti anda çömelmiş bir vaziyette kaldıktan son latarak hesaplarını görüp gitmelera bu sabah tevkif edilmiştir. Maamafih rini rica etmişlerdir. Akşam işinBulgar kabinesinde tevkifini müteakıp hemen serbest bıra den henüz çıkıp oturan müşteriler tebeddülât kılmıştır. söylenerek kalkmışlardır. Sofya 16 (A.A) M Liyapçef. baslıca Bombay 16 (A.A.) Madam Naidu'Müşteriler kadar birahane ve lonazırları mevkilerinde ipka etmek ve nun bu sabah tevkif edilen yengesi Matalî derecede olanlan değiştirmek sure dam Kamaladevi Shattopadhya 6 ay adî kanta sahipleri de gayrimemnun durlar. Bunlardan biri demiştir ki: tile kabinede tadilât yapmıştır. M. To hapse mahkum olmuştur. Mymmensingh (Bengale) 16 (A.A.) « Kışın akşam saat 17 de oluramkoff, maarif nazırı olmuştur. fcki yüklü bir arabaya refakat eden hü ken saat 24 te kapıyorduk. Şimdi Yuçoslâvya, Makedonya kumet memurları, bir çok halk kümeleri hava 21 de kapanıyor. 22 de kakomitelerinden müsteki üzerine ateş açmağa ve ahaliyi dağıtmapanmağa mecbur ediliyoruz. Ne zaCenevre 16 (A.A) Beynelmilel mat jja mecbur kalmıştır. 50 kadar yaralı man satış yapacağız, müşteriler buat mümessillerini kabul eden M. Ma hastaneye yatınlmıştır. ne zaman oturacak?» Mymmensingh (Bengale) 16 (A.A.) rinkoviç. Yuçoslavya'nın yegâne haricl Bu karardan memnun olmıyan meşgalesinin Makedonya ibtilâl komi Silâhsız itaatsızlık taraftarlarının hü kumet memnrları tarafmdan bayilere iç müessese sahipleri alâkadar matelerinin tecavüzatı olduğunu söylemişki vermelerine mümanaat edilmesi ü tir. Mumaileyh, böyle bir vaziyetin de zerine zuhur eden kargasalıklar esnasın kamata müracaat edeceklerdir. vam edemiyeceğini ve nihayet Yugos da takriben 90 kişi yaralanmıştır. lavya'nm keyfiyeti Cemiyeti Akvama Bombay 16 (\.\.) Liberal mehafilarzetmek mecburiyetinde kalacağını de hükumetin Gandi ile müzakerata girişmek üzere bir teşebbüste bulunmasına ilâve eylemiştir. intizar edilmekte olduğu beyan edilmekFransa'mn mazotla işliyecek en tedir. b&yiih gemisi Moskova 14 (Hususî) Rus gazeteleri Havr 16 (A.A) M. Rollin, Fransa'nm Gandi'nin hareketini iptida pek zayıf Dün yapılan tlkbahar At koşularına müteaddit hayvanlar iştirak tiearet filosunun en büyük mazotlu ge bulurken şimdi bu hareketin tahmin edildiğinden büyük neticeler verdiğini etmiştir misi olan Lafayette gemisinin kiişat yazıyorlar. Gazeteler Hint buhramnın merasimini îcra etmişytir. daha ziyade vahamet kesbedeceğini Ankara 16 (A.A.) Ankara ilkFransa da telgraf ve telefoncular söyliyorlar. bahar yarışlarının birincisi bugün grevi hitti Yunan Bahriye Nazırı ve Türkiye büyük bir kalabalık huzurunda yaParis 15 (A.A) Gerek Paris ve gerek Atina 16 (Hususî) Bahriye Nazırı vilâyetler telgTaf ve telefon santralla Boçaris, dün kendisini ziyaret eden bir pılmıştır, üç hayvanın iştirak ettirmda saat 11 de başlamış olan kısmi Türk gazetecisine beyanatta bulunarak gi 900 metroluk tay koşusunda grev saat 14 te hitam bulmuştur. Umumî sulh ve iyi iştirak mesai esaslarma isti Zeytullah Efendinin Selması bihizmetlere ait bu gibi inkitaların te nat etmek şartile Türkiye ile Yunanis rinci gelmiştir. 930 senesi zarfınkerrürüne mâni olma küzere icap eden tan arasında deniz teslihatının tahdidi da koşu kazanmamış halis kan İn•edbirlerin ittihazma karar verilmiştir. memnuniyetle telâkki edileceğini söy giliz atı arasındaki rağbet koşusulemiştir. nu İsmet Paşa Hazretlerinin olgoNansen'in cenaze merasimi Selânik'te hâdiseler su kazanmıştır. mesafesi 1400 metOslo 15 (A.A) Nansen'in millî ceAtina 16 (Hususî) Selânik'ten ge ro idi. hiç koşu kazanmamış yerlinaze merasimi bu ayın 17 inci günü len telgraflara nazaran mezkur şehirde icra edilecektir. ve arap hayvan arasındaki çakal dün, bugün de devam etmesi muhtemel koşusunda İzzet Beyin çakalı birinYunan'lıların Anadolu hezimetin bulunan, mühim bazı hâdiseler olmuştur. ci Osman Efendinin ceylânı ikinci Bu hâdiseler tevkif edilen komünistlerin den kim mes'ul? Atina 13 M. Venizelos Gümülcüne'de kendi komünist cüzdanlarını teslim et Ahmet Efendinin yıldırımı üçüncü iradettiği bir nutukta Anadolu hezime mek istememelerinden doğmuştur. Ko gelmiştir. Mesafesi 1600 metro idi. munizm mahfelinin lâğvı hakkındaki 1800 metro mesafesi olan Keçiören tinden kral hanedanının mes'ul olmamuhakemede hazır bulunabilmek için koşusuna halis kanlı dört İngiliz adığını, büyük devletlerle olan ittifakın tütün amelesi 24 saatlik, diğer bütün atı girmiştir. Akif Beyin ondronicusi bozulması buna sebebiye verdiğini söymele 6 saatlik grev iiân etmişlerdir. Hülemiştir. kumeti mahalliye komünizmin kökün birinci, Ref ik Beyin mispickeli ikinM. Musolini'nin sev^ati den sökülmesi için ciheti askeriye ile ci, Rahmi Beyin mistynueti üçüncü, Roma 14 M. Musolini Toskana'da biliştriak şiddetli tedbirler ittihaz et gelmiştir. Sülün koşusuna altı hayvan girseyahat ediyor. Başvekil ondan fazla mektedir. miştir. Hüseyin Efendinin Gümüçocuklu kadınlara madalyalar vermiştir. şü birinci, Halim Sait Beyin rücAvustralya'da buğday hanı ikinci, Kemal Efendinin zafebolluğu Prim alacak müesseseler ri üçüncü gelmiştir. Bu koşunun Londradan bildirildiğine göre AvusAnkara 16 Müesseselere verilecek mesafesi 1600 metre idi. prim nisbetini tayin icin Maliye, beyan tralya'da geçen mevsim buğday rekolnamelerin gelmesini beklemektedir. Ba tesi 1,250,000 ton miktarındadır. Fakat Italyan limanlarının zı müesseseler, beyannamelerini yanlış talep azdır. Hatta Avustralya'dan hareket eden vapurlar navlı ton başma faaliyeti olarak göndermişlerdir. 20 şiline indirdikleri halde mal göndeGeçen 1929 senesinde Fiume limanma Ecnebi boya mütehassıst ren az kimse vardır. Fiatlar düşük ol cem'an 5,022,000 ton sikletinde eşya çıgetirtiliyor duğundan Avustralya müstahsilleri karıltnıştır. Ayni sene zarfında Napoli Ankara 16 tktisat Vekâleti, hah buğdaylarım Avnıpa'ya göndermekten limanına 19,740,000 ton hacminde 18,290 boyalarının ıslahı için bir ecnebi müte ise depolarda saklamağı tercih etmek vapur uğramış ve 2,480,000 tonluk eşya hassıs getirtecektir. tedirler. ile 1,041,000 yolcu çıkarmıştır. Ankara'da at koşuları Mesti nazı görünür bir güldf mamul (Polânta) ları vardır. Fransızia Şehveneldi duyulur bülbülde rın sütlü mısır unundan vücude getirip (Gaudes) tabir ettikleri çorbalarını da Açılır her sene iklim iklim bu meyanda zikretmelidir. Mısır azot ve Her gülüstanda yaşar ruhu Nedim nişa cihetinden pek zengin olmakla beraber süt, yumurta, et gibi tam bir gıda Heyecanlar verir efkârı dile değildir. Uzun müddet yalnız bu unla ta Devreder şiiri nesilden nesle ayyüş etmenin mahzurları vardır. En bü Cünkü her devri kemalin eridir yük kusuru nemaya hizmet eden (Vita O hayat şairi, can şairidir min) lerden mahrum olmasıdır. Bu sebepten dolayı sırf mısır unu ile yaşıyan | Bakınız san'atı şiri nerde larda (Scorbut iskorbit) e müşabih Görse bir afet eğer pencerede bir hastalık gorülmektedir. Maamafih | bu kevfiyet mısırı kıymetinden düsür Sphnesini ziyneti der sonra döner mez, bundan zeyit. nişa, azot, maddele Onu ağuşlara piraye eder rini mebzul olarak alan insanlar (Vita Bazı bir camı muhabbette ömür min) leri de et, balık, yeşil sebze ve meyvalardan almalıdır. Gıdaları arasına bu Ona bir «kâbı muhanna» görünür Türk buğdayı namının verilmesine gibi sevleri karıstıranlar mısır eklinden «Şevki şuride», «zebanı dide» rağmen (mısırın) menşei Cenubı Ame ziyan değil bilâkis faide bulurlar. Hayat Kim görür bunları şairlerde nemalannı rika olması cok muhtemeldir. Hâlâ o kı iimî insanların sıhhat ve mütevazin bulundurmak icin et, süt, ba İ«!etir nazı niyazm ucunu tada bahusus Brezilya. Ariantin memleketlerinde pek çok zeredilmektedir. Av lık ve meyvalarda bulunan gizli cevher Sonra bir mendile atfen de bunu çıkarmıştır. rupa'ya İspanyol'Iar tarafmdan ithal e lerin hızumunu meydana Yalnız mısır değil pirinç, hatta buğday Sildirir bir çüzelin gül yüzünü dilmiş olan mısır şimdi bu kıtanın en Kaydeder ömrüne derhal o günü çok sarfolunan hububatındandır. Hele bile kepek kısmı ayrıldıktan sonra bu senede 70000 ton hasıl eden muttehit sırlı cevherlerden hcmen mahrum hir Hasıh güller açıldıkça Nedim lâzım Şimalî Amerika cumhuriyeleri dunya hale geliyor. Bedenin nemasına Sanki bir bülbül olur da teslim olan (acides des amines) mısırda tamamısır mahsulünün hemen üçte ikisini men mefkuttur. | Ederek kalbini aşkı ezele vücude getirmektedir. Bir gıdanm kıymeti hakkında yalnız Hamei şiiri alırmış ta ele Bu nebat Avrupa'da ancak Akdeniz havzasında yetişebiliyor. Her ne kadar kimyevi tahlillfr tam bir fikir veremiyeöyle tezyini hayal eylermiş (buğday) mmtakası Siberya içerilerine ceği, ilmi hayata da müracaat lâzım gelkadar devam ediyorsa da mısır bbyle de diği anlasılmıstır. Bu hususta en doaru Asrının ruhunu lâleylermiş ğildir. Hatta Fransa'da bile (Rhöne) malumatı hayvanlar Ü7erinde yapılan İşte gül bülbül, evet, işte hayat (Saöne) vadileri haricinde ancak «mais tecrübelerden istihrac edilmektedir. Neyleyim şimdi Nedim yok heyhat Buçün nevileri (56) ya kadar cıkan fourrage kiyahi mısır» yetişebilmekteGÂVEİ ZALİM (A. B, C. D. E...) harflerile tevsim edilen dir. Mısır yüksek yerlerden de hoşlanmaz. vitaminler kimyevi tahlillerle değil an(500) rakamından daha yuksek mahal cak hayat üzerinde yaptıkları tesirlerle lerde pek nadir tesadüf edilir. Bu sebep tefrik edilebiliyor. Vaktile sırf fazla mısır buğdayla taten dolayı bütün şimal memleketleri, hatta hasılâtları istihlâklerine kifayet ayyüs etmekten meydana geldiği zanneedemiyen Fransa, İtalya, hariçten mısır dilen (Pllagre bir nevi uyuz) hastalığıithal etmektedir. Fıkara haikı mebzul nın sırn bugün anlasılmış, mısır ile çevitaminli olan ve büyük mikyasta canavar, ehlî cinenlerin gıdaları arasına tuyur yetiştiren memleketler âzim mik maddeler karıştırılınca bu nevi hastatarda mısır ithaline mecburdur. Avrupa' lıklardan eser kalmamıştır. İspanva ve İtalya'da insanlar tara da bu nebat ancak İtalya, Yugoslâvya'da, Romanya'da, bir de Tuna vadilerile fından da ekledilen mısıır şimal memleDün biri vaşlı, diğeri genç olmak üzere Rumeli'nde yetişmektedir. İtalya'da ketlerinde daha zivade havvan be<=!emeiki kadın intihar etmiştir. Yaşlı olan 1,600.000 hektar arazi mısır zerivatına ğe hasrolunmustur. Amerika'lılar mısırı kadııın velat etmis, diğeri kurtarılmıştır. tahsis edilmiştir ki, buğdaya tahsis edi at, «ığır, katır. domu7 eibi hayvanlarla Sarıyer'de bahriye zabitliğinden mülen arazinin üçte, umum mezru arazinin ehlî tuyura yedirmektedirler. on altıda biri demektir. Üzüm ve buğday Her halde (arpava) müreccah olan bu tekait bir zatın zevcesi İhsan H. saat dan sonra İtalyan'ların en başh mahsulü gıda hayvanlar üzerinde pek iyi netice 9 buçukta vapur iskelesine giderek amısır olduğuna şüphe yoktur. Böyle ol ler vermekte ve adelelerini takviye et yakkabılarını boyatmış ve bu sırada duğu halde gene İtalya'ya senede (45) mektedir. kimse bulunmamasından istifade edemilyon kantar mısır ithal edilmekte. bu Mısırın bazı nevilerinde zivade mik rek kaldırıp kendisini denize atmıştır. mal Romanya'dan Arjantin'den celbo tarda seker de vardır. Henüz daneler Zavallı kadın boğulmuştur. İhsan H. lunmaktadır. sütlü iken basaklar kırılır ise sanlarda 55 yaslarında olup sinir hastalığı ile Kimyevî tahliller mısırda buğdaydan seker zivade miktarda toplanır. SakHrın malulmuş. Ceset sahile çıkarılmıştır. sonra nişai, azotî anasırın mebzul oldu (100) kilosundan yüzde (13) ü sekerden İkinci intihar da sudur: Kasımpasa'ğunu hele yak maddesinin hububatın ibaret olan bir usare istihsal olunur. Bir ton mısır kamısırdan amelî ola da Çıkmaz aralık sokağında 15 numahiç birisinde tesadüf edilmiyecek derecede olduğunu meydana koymuştur. Yağlı rak (90) kilo şeker almmakta. bazı ık rada mukim tütün amelesinden Melek anasırın nişaî maddelerden (2,5) defa limlerde hektar başına (70) ton kadar H. bir sinir buhranı esnasında ekmek h daha gıdaî kuvveti haiz oldukları ma mısır kamışı toplanmaktadır. Bu hesaba 'fağı ile kendini yaralamıştır. Melek lumdur. İtalya'da fıkara halkın büyük göre mısır tarlalarının beher hektarın H Bevoflu hastanesine nakledilmiştir. bir kısmı mısır unile taayyüş etmektedir. dan (6000) kilodan fata «pker istihsali Bizim Rumeli'lerin (kaçamak) larına imkân tahtma Hrmekt^dir mukahil İtalvan'ların da mısır unundan İntihar .ı Dün ik? kadın intihar eiiive biriöldü ) Hugünkü hava Kandilli Rasatanesinden verilen malumata göre, dün saat 7 de tazyik 760, 14 te 759 du. Rüzgâr dün azamî sür'ati saniyede 8 mek icin ısra^ V > metre olarak mutehavvil esmiştir. göre bu defa tokadı Muhittin B rle kendisine deJim ki: Dun hararet azamî 21, asgarî 12 deyemiştir. Ali B. ısrar etme! Faz'a irerrece idi. Hadise Rıza Pş. zade Fazıl Rıza se hem rahatsız olur, Vm de bi Bugun riizîâr hafif ve mutehavvil B. ile Ali Muhittin B. arasında gec 7İm neş'emiz kacar. H^lbuki biz esecek, hava bulutlu olacaktır. miştir. burava eŞlenmeşe geldik. Fazıl Rıza B. dün bir muharririAli B. bu samimî sczlerim üzeTürk'çe Romen'ce kamus mize hadiseyi şu suretle hikâye et nne bana döndü ve: Romanya'da muallim Halim İsa Bey miştir: 125 bin kelimeyi havi Türkçe Romence Sen sus! Dedi. « Efendim,mes'ele izam lilecek bir şekilde cereyan etmemiştir, Çarşamba akşamı arkadaslarla Gardenbar'da bir masada oturu yorduk. Ali B. de geldi ve civarımızda bir masada oturdu. Kendisini esasen tanırım, selâmlaştık. Arkadaşlarımdan biri fazla içmişti. Ali B. bu arkadasa fazla icirTabiî ben de mukabele ettim. t bir kamus vücude getirmiştir. Aramızda bir mnnakaşa oldu. Fakat etraftan dostlarır *nüdahalesi taarruz etti, fakat ben buna meyi»7'*>'ine münka^a basıldı. dan vermeden mukabele ettim. BiBiraz sonra Ali B. kalktı ve be raz el şakası ettim. Suratı ve burni dışarı davet etti. Aradaki £as>la nu kanadı. Bana vuramadı. >an istifade ederek kend'sine bir Mütecaviz kendisidir. Kabahat kaç taraftar bulmustu. Onlar da bende değil, kendisi bunu haket d^arda idiler. AH R. r « « > m « > n kolay mı? Bırak, bu iktisat bahislerini... Otele de ayni parayı vereceksin. Otel, otel, diye tutturdun. Artık otelde kalmıyacağım. Fahir Bülent, geri çekildi, Necil Sabit'i alayla süzdü: Buna kendin de inanmıyorsun va... Kışın, Boğaziçi ne sevimsizdir! Uzun, geçmek bilmiyen kış geceleri, Bebek'te çıldırırsın. Bara, baloya, tiyatroya gitmek istesen, dönmek bir mes'ele... Beyoğlu'nda; rahat, nefis bir apartımanın, üstelik Madam Vartohi gibi işgüzar bir kapıcın var... Geç vakit dönüyorsun, soban yanmış, odan sıcak... Soyunup dökünüyorsun, sigaram tellendirrvorsun... Vars'n, dışarı da bora, kar, kıyamet kopsun, aldırma, keyfine bak... Kollarım kavuşturmuştu: ' Mabadi var • Varan üç! 31 KALBİMlr] SUÇU Yazan: MAUMVT YESARİ Keşki... Peki, ama, ben, seni tanırım. Sen, kolay mağlup olmazsm. Çok sıkıntıh zamanlar geçirdiğini biliyorum, hepsini, silkip atlattın, Bu sefer miskin miskin boynunu büküp duracak mısm? Sen, uğraşır, çalışır, bundan da yakanı sıyırırsın... Sen, her şeyden evvel, çalışkan adamsındır. Artık, seni de tanımadımsa!.. İhtimal ki haklısın çocuğum... Fakat bu sefer, yorgunum... Bu darbe, bana çok tesir etti. Biraz dinlenmeğe muhtacım. Sinirlerim dinlenmeden kalkınamiyacağım... Mihriban, elini çenesine daya mıştı: Sen, günlerce, haftalarca, aylarca parasız duracak, bir başına çile mi dolduracaksın? Buna ina namam... Necil Sabit, benim tanıdığım Necil Sabit, bu kadar ner hize tahammül edemez... Çıldırır. Necil Sabit, kollarım açtı: Mecburiyet... Ne yaparsın? Genç kadının, yüzüne mahçup mahçup bakıyordu: Bana acıdın mı şimdi? Mihriban, hâlâ tereddütten kurtulamamıştı: Acımaz olur muyum? Peki, Mihriban... Sen, iyi, kızsın... Benim, bu felâket günle vermiş bulundum. Haydi kalk, be Garsonu çağırdı, viski ısmarladı. rimi paylaşmak istemez misin? Keyfli idi; Mihriban, atlamıstı. raber çıkalım. Genç kadın, ayağa kalkmıştı: Sıra ile Şarika'nın, Reyhan'ın ha Benim, bir işim yok... Burası Hayır! Dedi. yalleri gözünün önüne «rc'ivordu: Beni sevdiğini iddia ediyor serin... Biraz oturacağım. Epey güleceğiz, Necil, epey dun ya... Ne tembelsindir... Gene de öyle... Yalnız işin güleceğiz. Eelini uzatmıştı: başlangıcında bana karşı samimî Bu hayaller arasında, Zahit E Oruvar şekerim... olman, benden bir şey saklamaman fendinin siması belirmişti, Necil Oruvar canım... lâzımdı... Mihriban, tereddütle bakınıyor Sabit'in, neş'esi kaçar gibi oldu: Bilek saatine bakıyordu: Zahit Efendi, biraz güç atlar! du: Randevum var. Geç bile kal 10 Ne zaman görüşeceğiz. dım. Sen, ne zaman istersen... Fahir Bülent, Necil Sabit'in aparNecil Sabit, bıyık altından gül Ben, gene eski apartımanda tımanı büsbütün bırakmasına iti dü: yım... Geleceğin günü, bir gün ev raz ediyor du: Kiminle? velinden, ait kattaki madama, söy Evvelki fikrin mükemmeldi, Genç kadın, omuzlarını oynattı: le... Necil... Kışın, Bebek'te oturamaz Aman, ne kıskançsın... Erkek Yani ansızın gelmiyeyim, öy sın... Seni yeni mi öğreneceğim? değil, merak etme. İki gece de bir, «hanei peder» der, le mi? Ağır ağır eldivenlerini giyerken, otele düşersin... Akıllı adamsındır. düşündüğü belliydi. Necil Sabit, Genç kadın, tezgâhın kenarında Necil Sabit, arkadaşının ısrarıonun, neler düşünmekte olduğunu na, itirazma, sırf gücendirmemek ayakta duran garsona başile selâm hissediyor, fakat lâkayit duruyoriçin ayni kuvvetle mukabele ede verir gibi işaret etti, sür'atle kapıdu: miyordu: dan çıktı. Demek gidiyorsun? İki ev kirasım birden vermek Necil Sabit, kıs kıs gülüyordu. Ne yapayım! Evvelden söz