Sahife 6 Manisa röportajları: e ALE EAE Sultan yaylasında kiraz bayramı! “Herkes yiyor, içiyor ve eğleniyor. Bu yıl mahsul az imiş; amma misafirleri bol bol doyuruyor.. ,, Manisa, 19 hazirdn.. ran borcunu ödüyordu. - Geçen hafta Manisalıları sipesih-| — Hayattan alınmış canlı bir hatıra de toplıyan ve Manisanın cenubuna tesbit ederek yolumuza devam edi. yaslanan dağın en yüksek yerinde yoruz. kurulan Sultan yaylasında, bu hafta| — Gene önümüzde bir kafileye tesa- da yapılacak olan kiraz bayramına düf ediyouz. Ortalık kararmış, önde gitmek için hazırlıklar devam'eder- çekilen lüks lâmbasının ışığı etrafı ken; mütbaada: Bütün arkadaşlarla aydınlatıyor. Kafile her halde ihti- bu göziye iştiraki kararlaştırdık. Yi- , yatstz hareket otmişler. Bayanlar yecekleri ttemin ederek yola çıktık, |muslin çoraplarile yollara dökülmüş Otomobil seyrüseferine müsaid — ol-|ler, ayaklarını sıkan iskarpinleri el- mıyan hu yere, hayvanla, yaya ola-|lerinde, onlar gülüyor, biz gülüyo. rak binlerce Manisalı gibi biz vuz ve geçiyoruz. de — tabanlari yağlıyarak sarp ka-| — Virajları dönüyoruz, epeyce iler- yaları aşmağa başladık. liyerek bu kafileyi arkada bıraktı- Bir, iki kilometre dağlara tırma-|Gtmiz halde şakrak gülüşleri kulak- mınca kuşbakışı Mnisaya bakmağa İarımiza erişiyor. Her tepede bir 1- doyum olmuyor. Ova yeşil bir tüle Hİ Kesif bir ormanlığa dalıyoruz. “bürünmüş, Gediz yılankavi akıntısı' Meydanlara toplanmış — kadınlı, er- “ile bu yeşilliğe bir güzellik veriyor. Fekli kümeler, yaktıkları — ateşlerin “İşte elektrikler yandı.. Güzel Mani- “Yâfına halka çevirmişler; dümbe- sayı gökten düşen yıldızla örülmüş İ*k #malerini bastıran çifte davul körüyoruz. Spor kulübünün traça. Sümbürtüsü arasında misafir olaca- mhdaki bol ampüller gözden kaçmı- ÜTUZ dama yaklaşıyoruz. . Hiyoder Manisada sıcaktan — bunalanlar, Ölük Hizicürlie vüke, çita yolik Yt *“""_:" soğukla karşıla- rma devam ediyorlar. Önlerinde ŞUCA tatırır gibi oldular. - İhtiyath “ / genç bir bayan #öylendi ; davrananlar paltolarına — sığınarak — Haydi, kaplumbağa 'Hibi sü- :_'_“”“'Iu::'_'l*"" hai “rünerek yürümeyin, karanlığa kala- n U, AAA cağrı. Biraz tabanları kaldırmi. — | St ;'_';"' '”'hd'-l:ıy.ml-r. :Iı-ı. B - K gir sofralarını kurmakla meşgul.. ee bayana bakla çüldü By gue , , Ardan kaybolan — arkadaşların hiçbir gülüşe bensömiyordu. Sabre- “S7* zittiklerini sassak ddadlaa demedi: karşı yamaçtan önde çekilen fenerin — A.. ik gözüm yavrum, bizede Ü? aİtinda tiz bir zurna, gümbür- zenin yaşında iken, bizim de kanı- diYen bir davulun sesi, hepimizi dam " miz senin — Kanın gibi kaynadı- **? Sıkarmağa kâfi geliyor.. #inda, ah evlâdım yüzümüz sıkı pee — Memleket havaları, milli şarkılar, " çe ile örtülü, vücudümüz — çarşafla Ttttlar dağları titretiyor.. Gıbta e- kaplı olduğu halde taştan taşa kek- :f'mk bu hal civar damların insan- Tik gibi sekmesini bilirdik.. üdi Tarını etrafımıza tonluyor. Gecenin ee beyi. bğlirdik... Hey Sidi, Giyöneleş Tikilete'yet YEREMERİ, *0 Yküiyar bayan, gençliğini tahattür TYktsuzluk akla bile gelmiyor. ederek gözlerini güneşin — batışına — Bu vaziyet karşisinda seyre dalı- dikti.. Gurubu — seyretmek için bu Yörum. Işığı sönmek üzere olan :5- yaylanın bir, iki kilometrelik yoluna Hük mehtap her tepede yükselen bir çıkmak ve bır zevki tatmak kâfi ge- "Hğın etarafında yaylanın — koyfin liyor!. çıkaranlarla dolu.. Her taraftan bir Viupur ters aneye girince Karaburun sefer- : . I: leri tatil edildi Karaburun'ular başka — bir vapa. tahsis edilmesini ist yorlar Karburun, (Hususi) — Kazamı- za işlemekte olan Uşak vapuru, ta- |mir edilmek üzere tersaneye çekile- ceğinden İzmir - Karaburun sefer- leri bir müddet içn tatil edilecektir. Uşak vauru, evelki gün buradan son seferini yapmıştır. Vapur işletme mü: yemi- nin son seferini yapacağını ilân et- memiş, hattâ gelip gitme biletler bi- le sattırmış, bazı kimseler diğer se- ferlerle dönmeği düşünerek bilet al- dıklarındam boşuna masrafa grmiş- lerdir. İzmir - Karaburun leri de kaldırılınca, Karaburunun vilâyet merkezi ve cıvar ile alâka- s1 hemen hemen kesilecek demek- tir. Tam iş zamanında bu vaziyet çok fecidir. Uşak vapuru tamir edi- linceye kadar, bu hatta başka bir vapur tahsis edimesi çok münasip olacaktır. İngımâesi toplandı Londra, 22 (Radyo) — İngiliz etmiş, 1928 de de iki kardeş hükü- Tahranda İran Şehinşahının söyle- ANADOLU Haziran 23 MİLLET MECLİSİNDE Garbi Asyada takib ett .we iğimiz siyasetin isabeti bir kere daha sa Hariciye Vekilimiz B. T. bit oldu. — erese e R. Aras, Türkiye - Afganistan muhadenet ve teşrikimesai muahedesinin uzatılması münasebetile mühim beyanatta bulundu. Ankara, 22 (Husust mubabiri- mizden) — Bugün toplanan Büyük Millet Meclisinde Türkiye - Alga- nistan muhadenet ve teşriki mesai muahedesinin uzatılması hakkında- yolu tamir|ki kanunun müzakeresi münasebe- mişlerdir. edilmektedir. Simdilik bu yoldan is-|tile söz alan Hariciye Vekilimiz B.| tifade imkânı yoktur. Vapur sefer-| Rüsdü Aras, sık sık alkışlarla kesi- meşai mual aşağıdaki sözleri söylemiştir: — Arkadaşlarım; — geçenlerde yüksek tasdikinize iktiran eden Türk - Yunan munzam paktı hak- kında maruzatta buunurken de tas- vibinize mazhar olmuştum. Bugün de temdidi mevzuu bahsolan Türk- Afgan anlaşmasının — müzakeresi münasebetile söz söylemek - fırsatı- ni bulmuş oldum. Bu anlaşma ile garbi Asyadaki siyasetimizin isabeti bir kere daha sabit olmuştur. 1920 tarihinde esaslı surette istiklâline kavuşan Afganistan, 1921 senesin- de Türkiye ile ilk muahedeyi akt devlete, diğer âkid aleyhine hasma-'şüncelerimizi söyliyeyim. — Suriye ne hareketlere iştirak etmemeği ta- nin, pek yakın bir atide - istiklâlin? ahhüd etmişlerdir. Karşılıklı taah- kavuşmasım dilerim. Yeni Türkiy€ hüdlerle beraber bu devletler her nin, Mısır, İrak, Hicaz ve Ye türlü serbestiyi de muhafaza eyle- olan siyasetini bir delil olarak göf terebiliriz. Suriye için de böyle bif Türk - İran kardeşlik ve teşriki arzu ve duygumuz vardır. Suriyelf hedesinde de - karşılıklı lerin de bize karşı ayni kardeşliği lolarak ayni şeyler vardır. Gene göstereceklerinden şüphemiz yok” Türk - İran muahedesi ile kabul edil- tur. Bir tarafta velev tahrik ve iğ miştir ki, âkidlerden biri, başka bir|le olsun, diğer tarafın aleyhine nif devlet aleyhine bir hareket — teşeb- | mayişler yapılırsa, hükümet de bunt büsünde bulunursa seferberlik tak-|tecviz ederse günün birinde diğe' dirinde diğer âkid, ordususun aza-|tarafın bundan müteessir olması g# mi şekilde techizine yardım edecek-|yet tabiidir. Biz, bütün komşular” t mızla daima dost kalmak isteyoru? | B. Rüşdü Aras sözlerinin sonu-| Demiş, sözlerinin sonunda Türk na doğru arzın bu geniş ve güzel Afgan muahedesinin temdidi pt? sahasında siyasi vaziyet ve hayatın|tekolunun tasdikini istemiştir. daha iyi olması için lâzımgelen ka-| Söz alan bir hatip; Hariciye V& rarların alındığını, bu suretle Sâda- | kilimizin, Türk - Afgan muahedes” bad paktının doğmusş - olduğunu,İnin Sovyet ve İngiltere devletlerini? Muvafakat ve müzaheretlerile kahinesi, bugün, Başvekil - (Nevillmet arasında kardeşlik muahedesi dikleri gibi ğarbi Asyayı mes'ud bir|mış olduğu hakkındaki sözlerine t Çemberlayn) n riyasetinde toplan-| yapılmış, sonraları bu muahede da-/ pıntaka haline getiren bu paktın| mas etmiş, bu muvafakat ve mü£f mış ve müuhtelif mes'eleler etrafın-| da müzakerelerde bulunmuştur. ı.ialke'vi Kosesi ı 1— Evimizin Ar komjtesine men- sup ressamlar Manisa Halkevinde 21 devam etmek etmek üzere sergisi açacaklardır. 2-— Halkımızın havaya karşı korün maları hususunda - bilgi edinmeleri n Evimizde 11-6-988 tarihinden iti- ren bir kurg Aaçılmış ve derslere: bir resim ha mükemmel bir hale - getirilmiş, kardeşimiz İran ile de telif edilmiş-! tir. Böylece 5 mayıs 935 tarihinde de münasebatımız, garbi Asya dev- letlerile hem ahenk bir şekil almış- tır. Türk - Afgan muahedesinin bir hüsusiyeti de; iki taraf âkidlerin - memleketlerinde — biri için faydalı SA de eh günü ay sonuna Kadar |ha hususların, diğer taraf memle- ketinde de tatbikini kolaylaştırmak- için mukavelelerle taahhüdde bulu- nubauş olmasıdır. Bu âkidler, bir veya birkaç devlet tarafından teca- vüze uğrarsa, diğer âkid taraf bü- tür kuvvet ve mesaisini sarfetmeği 'bağ daha katılacağını bildirmiş; İdost Sovyet Rusya ve Büyük Bri-|heret olmamış olsaydı muahedenif tanyanın muvafakat ve hattâ mü-| yapılmaması mı icap edecekti? Suf” zaheretlerile yapılmış olduğunu, bu'lini sormuş, tekrar - kürsüye gele iki devletin de menfeatlerine uygun | Hariciye Vekili, şu cevabı vermil” bulunduğunu, muazzam bir eser vü-| tir: cudaâ getirilmiş olduğunu, onun için| — Arkadaşlarımın malümudü” istikbalin de muazzam ve geniş bu- ki, Sovyet Rusya ile aramızda mt?” Tanduğunu söylemiz: dost Irak kome|cud dostluk: ; muahedesi —mucibitf” şŞümüzun da bu_mioaka girmiş olma- iki taraf yeni bir muahede akdedf sile Tnüahedenin daha büyük bir|ceği vakit birbrine haber vmıg ehemmiyet kazandığını, — Mısır ve taahhüd etmişlerdir. Gene Irakla ran hanedanları arasındaki #ıhriyet) giltere arasında bir muahede vard” sebebile bu pakta mes'ud yeni bîr]o muahedeye göre gene İngiltet? |nin muvafakati lâzımdır. Onun başlanmıştır. Her hafta cumartesi günleri sant 18 de verilmekte olan bu derslere bütün yurddaşlar gelmelidir. 3 — Halkevimizin sosyal yardım kolunun teşebbüsile açılacağı — evelce taahhüd etmiştir. Fakat gene iki hü-|kaldı ki, hükümetimiz Arap devlet- kümet, bir prensip kararı ittihaz et- İerile de dajima iyi münasebetler te- mek üzere hayrihahane kararalr da #isine çalışmış. Arap hükümetlerinin alabilirler. Gene bu devleterden kuvvetlenmesini istemiştir. Yakın leri, başka bir devlet İlerliyoruz. Bu kafileyi kendi ko- *©8-. Bir saz.. Onuşmalarına birakarak — ilerliyoruz. — Vakit geç,'neş'enin saadetini iyi. Biz bayanın kafiledeki arkadaşları- ** tatmak ve yarımki zevkimizi ta- na kızarak homurdandığını görüyo- Mamlamak için yataklarmıza çeki- dir ki, (Sovyet Rusya ve İngilter? nin muvafakat ve müzaheretlerilt) .demiç?im. Bu izahat üzerine protokol, allöi” , ruz. Kızdığı suratından belli.. Yo- İiyoruz.. Saat dörtte istirahate çeki- “kuş tırmanmak güç birşey. Yalnız İt kafile sabahın yedisinde yatak “yokuş fırmanmasını bilmek güçlüğü İtrından fırlıyarak havanın, suyun yeniyor. ,tesirile sekmek ve yiyeceğe — saldrı- Yokuşlar, dik, yol hepimizi üzmü yorlar.. Yüksek bir noktadan Mani- yor değil; ellerimizi sallıyarak iler- $8 Ovasını seyre doyum olmuyor.. — lerken mesud bir aile kafilesi anne, Şirid gibi yollar.. Her taraf yeşillik Baba; yavrularını omuzlarına, yiye- içinde.. Dünden gelemiyenler - kafi- ceklerini kollarına takarak minimi- İ*İ€T gülürek, oynıyarak yaylaya çı- milerin tutturdukları şarkıya ayak HYorlar. . Biz de yeni konukları uydurarak ilerliyorlar. Bu — mes'ud **YTediyoruz.. anne, babayı görünce çocuk sevgisi- | Si$man, hem de oldukça şişman nin ne kadar tatlı olduğunu anlıya-|PİT Yurddaş ter içinde, zavallı, ba- rak yürümemize hız veriyoruz. yanlara fazla hürmetkâr olacak se- Önümüzde atlara binmiş bir kafi.|Petleri omuzlamış yokuşları bir tır- le tozü dümana — katarak - ilerliyor.|Manışı var ki, görülecek, saatlurce Türkün ezeli biniciliğini, dedeleri-|Bülünecek bir sahne.. Yanımdakiler O mizin — süvariliğin buzünkü |Süldükten sonra bizim gülmemize — » gençlik te gösteriyor. Patika ve dik | Etzacak değil ya!.. — yollardan ar'atle çıkışları ” yüzlerce| , Kiraz bahçelerine dalıyoruz, çe- , metre uçurum kenarında at oynata-|*9li kirazların ağaçlarından topla- y rak ilerleyişleri hepimize heyecan|"Arak yenmesi < Yeriyor. çıkarak töyle olgun bir dalı önüne * | Manzaranın fecaatından birçok-| “©ktTek bire birer topluyarak — vü. 1 ellerile gözlerini kapıyorlar.|“"0* atmak © kadar lezzet veriyor Genç biniciler de gülerek ve şarkı| F- Diyecek yok!.. söyliyerek ilerliyorlar. Bu sene dolu âfetinden kiraz mah İşte.... Gene bir heyecan hepimi-|sulü olmamış.. Olmamış amma gene zin soluk bile alamıyacak bir hal| konuklarını doyuruyer.. karşısında kalıyoruz. Halkın toplandığı (Sultan Musta- Uçurumlu yolun kenarında baş-|f2) pınarının başındaki meydanlığa — tatbik mevkiüine konulmasında — ayni |toplanıyoruz. Burada rakı şişelerinc — döndürücü bir şekilde koşan yara-|'üfekle nişan, talih deneyen âletlerr — maz bir yavru, her tarafı titriyen|para atanlar.. Biraz ileride portatif — pengi uçan bir anne yalvarıyor. Ço-|Xöfteciler, yemişçiler.. Hele kır kah. — &ük o taraflı olmiyarak koşuyor. Ço-| vesi görülecek şevler. ü yaramazlığı ve inatçılığı za-| Öbek öbek-kadınlı, erkekli insan ı anneyi üzüyor. Annesinin sırar-|'ar, bu güzel yerdeki — hatıraların jar yoldan çekiliş yalvarışına |*esbit eden Foloğraf — objektiflerine ik asmıyor. Yolun kenarını — ta | tözlerini dikerek aldıkları pozlar pten vazgeçmiyor.. Yalmız ann | nfes.. Bazıları sık ağaçların gölge- — değil, bütün yolcuların bepsinde bir| ine yaslanmış çocuklarının şen kah- — heyecan.. Esasen heyocansız geçe; | sahalarına karışan kuşların - ötüşle — kayatın da tadı olmuyor ya-.. ini dinliyor... Öbür taraftan sofra — Gözü pek birisi hiç kimseye hir | ar kurulmuş çekiştirenler... Erken settirmeden yaramaz çocuğu kar | len olup sallana sallana gezenler — masilo annesinin kucağına atması b' | aylanın keyfini çıkarıyor. Günü: “eldu. Zavallı annenin sevinci, gözl | sal geçtiğini benim gibi anlam — winden akan yaşlarla arkadasa sük DD Aa » bildirilen kimsesiz kadınlar —tarafın- dan yapılacak Türk el emekleri satış| mağazası pek yakında açılacaktır. Bu | mağazada el işlerini satmak istiyenler 25 Hazirana kadar Halkevi sekreter- 'iğine müracaatla işlerini makbuz mu- kabilinde teslim etmelidirler. 4 — Evimiz anlonunda her hafta perşembe günleri saat 21 do karagöz oyunları — gösterilmektedir. — Bültün yurddaşlar davetlidir. B — Evimiz salönünda her hafta cumu günleri saat 20,30 da — ço- cuklara karagöz oyunları — oynatıla- saktır. 6 — 23-5-938 perşembe günü saat 16 da Evimiz köycüler komitesinin haftalık toplantısı vardır. ——— üzülüyorlar. Bilhassa aşina simala- an zevkle, neş'e ile yaşayışları bize ayrı bir zevk ve neş'e veriyor. Kadın, erkek ve çocuk hep bir a- #ızdan tutturdukları şarkılarla iler- liyor tırmanan yokuşu inmeğe başlı- yorlar. Biz de bu şen insanları dinli- yerek, seyrederek ilerliyoruz. Mani- şanın bir kısmı dağın bir tarafından görünüyor. Güneş te Yunt dağlarına doğru çekiliyor. Burada bir kalaba- 'tık... Gece farkında olmadığım yol seviyesinden aşağıda bir kır kahvesi müşterilerin çoğu bayan... Yol arka- daşım birer kahve almamızı söyledi. Şok güzel, çok münasip diyerek se- tin hasırlara biz de çöktük. Artık gurup başlıyor.. — Güneşin önen ışığı bir takım şualar neşrede- vek dağların arkasında gizlenmeğe saşlıyor. Biz de yola düzülüyoruz. Yavaş, yavaş Manisaya — yı “uz.. Yirmi dört saatimizi Mu. 1ünle zeçirdiğimizden ge * incimiz içimizde parkın içindeki ha. uzun kenarına can atarak yor; uğumuzu gidermek için “savaşıyor - gözlerimize çöken uyku bizi ya. aklarımıza çekiyor.. Askeriı yoklama ve davet 1 — Şubemizde kayıdlı bilumum yedek subay ve askeri memurların yoklamaları haziran nihayetinde bitecektir. Bu müddet zarfında yok- lamasını yaptırmıyan yedek subay ve memurlar haklarında 1076 nu- maralı kanunun — 10 uncu maddesi tatbik olunacaktır. 2 — Yedek subay ve memurla- n yoklamaları her gün saat:9 dan 12 ye kadar devam edecek — ve 12 /den sonra şubemiz defterler üzerin- de çalışılacağından yoklama yapıl- mıyacaktır. Öğleden evel müracaat edilmesi. 3 — Yedek subay ve askert me-| — j — 334 doğumlularla ve geçen!| (MİS murlar aşağıdaki vesaiki beraberle- rinde getireceklerdr. A — Nüfus cüzdanı ve elinde mevcud bütün askeri vesaik ve ter- his kâğıtarı ve 6 X6 ebadında başı açık iki adet fotoğraf. B — İhtisas sahibi olan yedek su- bay ve askeri memurlar ihtisas ve- aikalarını. C€ — Raporlu olanlar raporlarını. D — Hüviyet cüzdanı olmıyan ve soy adı almamış bulunanların yoklamadan evel bu işleri hazırla- maları, 4 — Kayıt ve sicil numarasını bil- hiyen veya şüphesi olanlar elinde mevcud askeri vesaikin birer sure- ini yanlarında bulundurulması ilân olunur. y | temmuz 935. .“IrîılâTddî,n ît% “en yeri ve yabancı ğuMl| 'arın son yoklamasına başlanacağın- dan eshap mesalihin işlerini mîmek veya birkaç komşumuz Suriye hakkında da dü- lar arasında tasdik edilmiştir. - ©0 GöüMmm— — — — — — — — Basın birliği kanunu Gazete çıkaranlarla gazetelerde çılışanların vaziyeti Ankara, 22 (Hususi) — Basın bir- çalışanların haklarını — kal İliği kanunu Dahiliye encümeninden üzere gâzete çıkaranlar, beş bin lf Millet Meclisi sevkedilmiştir. Basın birliği maddelerinden birinde; için haftada tahsis edilen üç günlük | müddetin (Son yoklamanın deva-| mına munhasır olmak üzere) biz- heyeti umumiyesine dopozito akçesi yatırmak mecburif” kanununun — başlıca titidedirler) diye bir kayıd ml'd (gazetolerde bulunmaktadır. g Elhamra İdaresindeMilli tüphane sinemöf Zarure cuma - ve pazartesi günleri İkZcAK TEyAK, bilaistisna herkesi öğleden sonra olmak üzere iki güne'lnun decek muazzam ve muhteşem indirildiği ilân olunur. seneden (Sıhhi halleri, mevkuf, tah-i program takdim ediyoruz. Beynelmil.| Yankesici TER FLOVV) Fransızca söslü röllerdee FERNAD GRAVER BEVİĞ FEULİLLERE Baş silde bulunmaları sebebile) kalarak (f « Dam O KamelyaPranazca södl bu doğumlularla muameleye tâbi er- ,lerin yoklamaları bir ay devam et- mek üzere her gün saat 8 den 12 ye kadar As. şubesinde müteşekkil As, meclisinde yapılacaktır. Yoklama- lara bir temmuzda başlanacaktır. 2 — Yerli erler için her birine ay- Tı ayrı davetiye pusulası yazılmış ve hükümete verilmiştir. Davetiye pu- sulası almıyanların derhal şubemize İveyahud bulundukları mahallin as- kerlik şubesine müracaatle kayıdla- 'yını ve yoklamalarını yaptırmaları elzemdir. 3 — İzmirde bulunan yah-ı;:ı erlerin dahi yoklamalarını yapmala- n nüfus hüviyet cüzdanlarile bera- ber şubemize gelmeleri. 4 — Yoklamasını yaptırmıyanla- rın VTT No. lu kanuna tevfikan ce- _ulnndın%n' ilân olunur. İ | | ',. Baş röllerde: CRATA GARBÜ gaA BAY LO Programa ilâve olarak Avrapa binicilik — müsabakatarıddğ? muzafler olarak avdet eden VARİLERİN İZİN İstanbula (Y& Tatları halkın coşkun tezahürtti T- aei çanm n SRASNLAR ; Yankesici 3 ve 9 df || La Dam O Kamelya 3ve Tde ! OU M YAMc ı Dr.Behçet Üs Çocuk hastalıklar mütehassısı 4 Fasta'arını 17,30 dan bire &* | car Bey.ler 80 ağında Ahevi matbaası vanında kadal eder. |